Emsal Mahkeme Kararı Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/477 E. 2021/554 K. 23.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/580 Esas
KARAR NO : 2021/528

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … …

VEKİLİ : Av. … – ….
DAVALI : … … – …
….
DAVA TARİHİ : 25/11/2020
KARAR TARİHİ : 16/09/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 21/09/2021

Mahkememize açılan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
DAVA:
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle, müvekkili şirket ile borçlu arasında ticari bir ilişkinin söz konusu olduğunu, borçlu şirketin Ankara Dikimevi Vergi Dairesi’ne kayıtlı olarak faaliyet göstermekte olduğunu, müvekkilinin borçlu şirketten mal aldığını, ancak davalının 2019 yılı ve daha önce düzenlenen faturalardaki fark alacağı ödemediğini, davalı yana fazla ödeme yapıldığını ve ödenen miktarın karşılığı malın alınamamış olduğunu, fatura fark alacağının ödenmemesi üzerine cari hesap borç bakiyesi 8.848,00 TL asıl alacağın tahsili amacıyla davalı borçlu aleyhine Ankara …. İcra Müdürlüğü 2020/5058 E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatılmış olduğunu, davalı borçlunun borcun tamamına ve fer’ilerine borcu bulunmadığını gerekçesi ile haksız olarak itiraz ettiğini takibin durduğunu belirterek, yapılan itirazın iptaline, %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalıya dava dilekçesi tebliğ edilmesine rağmen, davaya cevap vermemiştir.
DELİLLER :
Ankara 28.İcra Dairesinin 2020/5058 sayılı dosyası getirtilmiş, incelenmiştir.
Davacı şirketin BS, davalı şirketin BA formları getirtilmiş, incelenmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve ön inceleme duruşmasında belirlenen uyuşmazlık konuları hakkında serbest muhasebeci mali müşavir bilirkişisinden alınan bilirkişi raporunda özetle,

Davacı şirket ticari defter kaydına göre, davacı şirketin davalı şirketten 8.848,22 TL alacaklı gözüktüğü, davalının takibe itirazının iptali, takibin devamı, davacı icra inkâr tazminatı ile faiz talebinin münhasıran mahkemenin takdirlerinde olduğu görüş ve kanaatine varılmıştır.
DELİL DEĞERLENDİRME VE HUKUKİ NİTELENDİRME:
Dava, cari hesap ilişkisine dayalı faturalı satımdan kaynaklanan bakiye alacağın tahsiline yönelik icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacı şirket ile davalı arasında mal satımı ve bedelinin tahsili şeklinde cari hesap ilişkisi bulunup bulunmadığı, bir cari hesap ilişkisi var ise bu ilişki kapsamında davacı şirketin davalı şirketten takip talebinde belirtilen ve davalı yanca itiraz edilen miktarda cari hesap alacağının bulunup bulunmadığı, takip tarihi itibariyle muaccel olup olmadığı ve takip talebinde belirtilen miktarda faize hükmedilip edilemeyeceğine ilişkindir.
Davalı yan icra dairesinin yetkisine itiraz etmiş olup dava para alacağına ilişkin olup alacaklı ikametinde de takip ve dava edilebileceğinden bu yöndeki itirazın reddi gerekmiştir.
Davacı cari hesap ilişkisine dayanmıştır. 6102 Sayılı TTK’nın 89/2. maddesinde belirtildiği üzere taraflar arasında cari hesap sözleşmesinin yazılı olarak düzenlenmesi gerekir. Bu hüküm geçerlilik şartıdır. Somut olayda yanlar arasında yazılı şekilde akdolunmuş bir cari hesap sözleşmesinin dosyaya delil olarak sunulamadığı gözetildiğinde taraflar arasındaki fatura ve ticari ilişki yönünden yönünden değerlendirme yapılması gerekmiştir.
Davalı şirket tarafından borcun olmadığı iddia edilmektedir. Faturaya dayalı taleplerde fatura konusu mal veya hizmetin alıcıya sunulduğu, teslim edildiği ispatlanırsa satıcı bedele hak kazanır. Menkul mal satışlarında alıcının malı teslim alması, satım bedelinin muaccel olması sonucunu doğurur. Bu halde malların tesliminin ispatı gerekir.
Davacı defterlerinin incelenmesinde sahibi lehine delil vasfı taşıyan davacı yasal defter kayıtlarına göre davacının davalıya bir kısım mal satıp bedeli faturalandırdığı, davacının davalıdan 8.848,00 TL alacaklı olduğunun tespit edildiği bildirilmiştir. Davalının usulüne uygun olarak defterlerini ibraz emri tebliğine rağmen defterlerini ibraz etmediğinden incelemesi yapılamamıştır.
6100 sayılı HMK’nın “Ticari defterlerin ibrazı ve delil olması” başlıklı 222/3. maddesi “… şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir.” hükmünü içermektedir.
Tacir olup ticari defter tutmak zorunda olan davalı, ticari defterleri bulunmadığını ileri süremeyeceğinden verilen kesin süreye rağmen ibraz etmediği takdirde, belgenin elinde olmadığına dair yemin etmesine gerek olmaksızın HMK’nın 220/3 ve 222/3 maddeleri gereğince sunmaktan kaçındığı belgelerdeki (ticari defterlerindeki) kayıtların, davacı defterindeki kayıtlara uygunluğu mahkememizce kabul edildiğinden malların teslim edilmediğini ispat yükü davalıda olacağından 8.848,00 TL asıl alacak yönünden itirazın iptaline karar vermek gerekmiştir. Davacı yan davalıya yöntemince temerrüte düşürdüğüne ilişkin delil sunmadığından takip talebindeki faiz alacağı talebi yönünden ise fazlaya ilişkin istem reddedilmiştir.
Bu nedenle davalının davaya konu asıl alacağı sabit görüldüğünden davanın kısmen kabulüne, bu yönden itirazın iptaline ve alacak likit olduğundan davacı yararına icra inkar tazminatına hükmetmek ve fazlaya ilişkin istemi reddetmek gerekmiştir.
HÜKÜM :
Yukarıda açıklanan nedenlere, kararın dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, dosyadaki kanıtlara göre;
1-Davanın kısmen kabulü ile Ankara 28. İcra Dairesinin 2020/5058 sayılı dosyasına yapılan itirazın 8.848,00 TL asıl alacak yönünden iptaline, takibin bu bedel üzerinden kaldığı yerden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Kabul edilen miktar üzerinden hesap edilen %20 icra inkar tazminatı olan 1.769,60 TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince, alınması gereken 604,41 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 113,62 TL harcın mahsubu ile noksan olan 490,79 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, davacı yararına hesaplanan 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak, kendisini vekil ile temsil ettiren davacıya verilmesine,
5-Arabuluculuk aşamasında harcanan 1.320,00 TL giderin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
6-Davacı tarafça yatırılan 113,62 TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 54,40 TL başvuru harcı, 752,50 TL tebligat/posta/müzekkere masrafı ve bilirkişi ücreti yargılama gideri toplamı 806,90 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafça yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine,
Dair, Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 16/09/2021

Katip …
¸E-İmzalıdır

Hakim …
¸E-İmzalıdır

*