Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. ANKARA 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/448 Esas – 2021/619
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/448 Esas
KARAR NO : 2021/619
HAKİM : ….
KATİP : ….
DAVACI :….
DAVALI :…..
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/09/2020
KARAR TARİHİ : 21/10/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 09/11/2021
Mahkememize açılan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
DAVA:
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle, davalının Ankara … Müdürlüğü’nde 2019/10550 E. Sayılı icra dosyasına yapılan itirazının iptali isteminin dava konusu olduğunu, müvekkil ile davalı arasında ticari alım-satım faaliyeti olduğunu, müvekkilinin bu ilişkiden dolayı açık fatura alacağı bulunduğunu, davalının fatura bedelleri ödememesi üzerine önce 29.05.2019 tarihinde Ankara ….. Noterliği’nden 13353 yevmiye numaralı ihtarname gönderdiklerini, ödeme yapılmayınca 01.08.2019 tarihinde dava konusu icrayı başlattıklarını, davalının icra takibine itirazının kabul edilemez olduğunu, TTK m. 21/2 uyarınca; faturaya sekiz gün içinde itiraz edilmemişse faturanın kabul etmiş sayıldığını, Yargıtay ….. Hukuk Dairesi’nin 15.09.1997 tarih, 1997/5184 E. ve 1997/5705 K. Sayılı ilamı uyarınca da açık faturalarda satış bedelinin ödenmediğinin kabulü ile ispat külfetinin davalıya düştüğünün kararlaştırıldığını, ayrıca müvekkili ile davalı arasındaki ticari alım-satımın cari açık hesap üzerinden yapıldığını, müvekkilinin ticari defterleri, sunduğu 2019 yılına ait cari hesap ekstresi ve faturalardan da anlaşılacağı üzere alacaklarının sabittir olduğunu, davanın kabulüne, Ankara ….. İcra Müdürlüğünde başlatılan 2019/10550 E. sayılı takibe itirazın 9.831,31 TL yönünden harçlandırılarak iptali ile takibin devamına, davalını %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine ve yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasını dava ve talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili, cevap dilekçesinde özetle, davacı tarafından açılan işbu davanın haksız ve kötü niyetli olduğunu, müvekkilinin taraflar arasında bulunan ticari ilişkiden kaynaklanan tüm edimlerini yerine getirdiğini, ödemelerini süresinde yaptığını, davacıya herhangi bir borcu bulunmadığını, davacı tarafından sunulan cari hesaplarda devir bakiyesi bulunmadığını, borcun sebebi ve dayanağının görünmediğini, müvekkili ile mutabakat sağlandığına dair herhangi belge sunulmadığını, davacı ile müvekkili arasından TTK uyarınca akdedilen bir cari hesap sözleşmesi bulunmadığını, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2017/1634 E., 2018/633 K. ve kararında; TTK’nun 89. Maddesine göre iki kişinin herhangi bir hukuki sebep veya ilişkiden doğan alacaklarını teker teker ve ayrı ayrı istemekten karşılıklı olarak vazgeçip bunları kalem kalem alacak ve borç şekline çevirerek hesabın kesilmesinden sonra çıkacak artan tutarı isteyebileceklerine ilişkin sözleşme cari hesap sözleşmesi olarak tanımlandığını, aynı maddede cari hesap sözleşmelerinin yazılı yapılmadıkça geçerli olmayacağı belirtildiği, alacağın varlığını kabul anlamına gelmemek kaydıyla, davacı tarafından takip dosyası ile talep edilen miktarların fahiş olduğunu, müvekkilden talep edilen tutarlara karşılık gelen bir ticaret bulunmadığını, belirterek haksız ve dayanaksız davanın reddine, alacaklının icra takibinin iptali ve davacını kötü niyetle takip nedeni ile %20’den az olmamak üzere tazminat ve yargılama giderlerini ödemeye mahkum edilmesi talep edilmiştir.
DELİLLER :
Tarafların BA ve BS formaları getirtilmiş, incelenmiştir.
Ankara …..İcra Dairesinin 2019/10550 esas sayılı dosyası uyaptan getirtilmiş, incelenmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve ön inceleme duruşmasında belirlenen uyuşmazlık konuları hakkında serbest muhasebeci mali müşavir bilirkişisinden alınan bilirkişi raporunda özetle,
Davanın davacının alacağını tahsil edemediği için başlattığı icra takibine, davalının itirazı sonucu duran takibin devamı talepli bir dava olduğunu,
Davalı davacıya borcu bulunmadığını, aralarında TTK’na göre bir cari hesap bulunmadığını, aralarında mutabakat bulunmadığını savunduğunu,
Davacının alacağının açık hesap alacağına dayandırdığı dosyadan tespit edildiği, tarafların defter kayıtları incelendiğinde icra takip tarihi itibarı ile davacının kendi kayıtlarında alacağını 9.831,31 TL, davalının kayıtlarında ise borcunun 9.676,30 TL olduğu tespit edildiği, aradaki farkın davalının iki faturayı defterine eksik tutarlı olarak kaydetmesinden kaynaklandığını, her iki taraf kayıtlarında da davacının 01.08.2019 tarihi itibarı ile 9.831,31 TL alacaklı olduğu kanaatini bildirmiştir.
DELİL DEĞERLENDİRME VE HUKUKİ NİTELENDİRME:
Dava; 105. maddesi gereği eda ve İ.İ. K. 67/1 ve devamı maddeleri gereğince, ticari satımdan kaynaklanan itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacı şirket ile davalı arasında mal satımı ilişkisi bulunup bulunmadığı, takip talebine dayanak olan faturadan kaynaklı bakiye 9831,31 TL bedelince davacı şirketin davalı şirketten takip talebinde belirtilen miktarda alacağının bulunup bulunmadığı, takip tarihi itibariyle muaccel olup olmadığı davacı yararına icra inkar, davalı yararına kötüniyet tazminatına hükmedilip edilemeyeceğine ilişkindir.
Taraf defterlerinin incelenmesinde davacının davalıya bir kısım mal satıp bedeli faturalandırdığı,avacının kendi kayıtlarında alacağını 9.831,31 TL, davalının kayıtlarında ise borcunun 9.676,30 TL olduğu tespit edildiği, aradaki farkın davalının iki faturayı defterine eksik tutarlı olarak kaydetmesinden kaynaklandığı tespit edildiği görülmüştür. Davalı yan faturayı defterlerine kaydetmiş olup eksik yaptığı kayıtla ilgili davacıya herhangi bir ayıp ihbarında bulunmamıştır. Bu konuda davalı yan bu hatasına dayanamayacağından taraf defterlerinin birbiri ile uyuştuğunun kabulü gerekmiştir. Davalı vekili bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde taraflar arasında cari hesap ilişkisi olduğu aradan bir kısım faturanın hesap kesimi yapılmadan istenemeyeceği alacağın muaccel olmadığı iddiasına dayanmıştır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerine göre: Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK 222/1). Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK 222/2). Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması ve defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği ise üçüncü fıkrada düzenlenmiştir. Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur (HMK 222/4). Usulünce tutulmuş her iki taraf defterlerinin incelenmesinde alacak sabit olduğundan davacının davaya konu alacağı sabit görüldüğünden davanın kabulüne, itirazın iptaline ve alacak likit olduğundan davacı yararına icra inkar tazminatına hükmetmek gerekmiştir.
HÜKÜM :
Yukarıda açıklanan nedenlere, kararın dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, dosyadaki kanıtlara göre;
1-Davanın kabulü ile Ankara …. İcra Dairesinin 2019/10550 sayılı dosyasına yapılan itirazın 9.831,31 TL asıl alacak yönünden iptaline, takibin bu bedel üzerinden kaldığı yerden devamına,
2-Kabul edilen miktar üzerinden hesap edilen %20 icra inkar tazminatı olan 1.966,26 TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince, alınması gereken 671,58 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 167,90 TL harcın mahsubu ile noksan olan 503,68 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, davacı yararına hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, kendisini vekil ile temsil ettiren davacıya verilmesine,
5-Arabuluculuk aşamasında harcanan 1.320,00 TL giderin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
6-Davacı tarafça yatırılan 54,40 TL başvurma harcı, 167,90 TL peşin harç olmak üzere toplamı 222,30 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 793,00 TL tebligat/posta/müzekkere masrafı ve bilirkişi ücreti yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine kaşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/10/2021
Katip ….
¸E-İmzalıdır
Hakim …..
¸E-İmzalıdır
*Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.