Emsal Mahkeme Kararı Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/441 E. 2022/720 K. 24.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/441 Esas – 2022/720
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/441 Esas
KARAR NO : 2022/720
HAKİM : ….
KATİP : ..
DAVACI :…
VEKİLİ : Av. ..
DAVALI :..
VEKİLİ : Av. ..
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 23/09/2020
KARAR TARİHİ : 24/10/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 02/11/2022

Mahkememize açılan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
DAVA:
Davacı Vekili Dava Dilekçesinde Özetle; Müvekkilinin 22.02.2015 günü…. İlçesinde içerisinde bulunduğu… plakalı aracın yapmış olduğu trafik kazası sonucunda yaralanarak sakat kaldığını, olayda yolcu konumunda bulunan müvekkilinin herhangi bir kastı ya da kusurunun bulunmadığını, olay sebebi ile yaralanıp sakat kalan müvekkilinin geçici iş göremezlik kaybı zararından dolayı 500,00 TL maddi tazminatın, sürekli iş göremezlik kaybı zararından dolayı 500,00 TL maddi tazminatın davalıdan alınarak davacı…’e ödenmesine, maddi tazminata ilişkin fazlaya dair talep ve dava hakları saklı tutulmasına, hükmolunacak tazminata olay tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin de davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı Taraf Cevap Dilekçesinde Özetle; Müvekkili şirketin sorumluluğunun sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve sigorta poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, bir an için aksi düşünülse dahi, kabul anlamına gelmemek kaydıyla, kusur oranlarının tespiti için bilirkişi heyetinden rapor alınması zorunluluk arz ettiğini, dosyada mübrez bilgi ve belgelerin hiçbirinin tarafların kusur oranlarını tespit etmeye elverişli bulunmadığını, …’ın kemikleşmiş içtihadı uyarınca ceza yargılamalarında alınan kusur raporları hukuk hakimini bağlamayacağından, yeniden rapor alınmasının zaruri bir olgu olduğunu, emniyet kemeri takılmasının trafik kazalarının etkisini hafifletmekte olup, yaralanmalarda ağır sonuçların meydana gelmesini önlediğini, emniyet kemerinin yolculuk esnasında takılması gerektiği kural olarak KTK’da da ifade edilmiş olup, davacının belirtilen ve benzeri güvenlik önlemini almamış olmasından müvekkili şirketin sorumlu olduğunun kabulü hakkaniyet ve iyi niyet kuralları ile bağdaşmadığını, Kaldı ki 18.07.1997 tarih, 23053 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan Karayolları Trafik Yönetmeliği madde 150 de açık olarak düzenlendiği üzere emniyet kemeri takmama davacının kazanın oluşumunda açıkça kusurlu olduğunun ispatı niteliğinde olup; kesinlikle kabul anlamına gelmemek üzere yapılacak tazminat hesaplamasında bu hususların göz önünde bulundurulması gerektiğini, Trafik Sigortası Genel Şartları’nda yapılan ilgili değişiklik ile geçici iş göremezlik tazminatı da dahil olmak üzere tüm sağlık giderleri ZMMS kapsamında çıkartıldığını ve teminat kapsamı dışına alındığını, somut olayda, başvuranın konu kaza nedeni ile uğradığı geçici iş göremezlik talebi kaza tarihi itibariyle …. tarafından karşılanacağını, Bu sebeple müvekkili şirkete bu yönde herhangi bir talep yöneltilmesi hukuken doğru olmadığını, öncelikle, zamanaşımı defi dikkate alınarak, haksız ve hukuka aykırı davanın reddine, harç yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
DELİLLER :
Kazaya ilişkin hasar dosyası, … kaydı, ekonomik ve sosyal durum araştırılmasına ilişkin tutanak ve tedaviye ilişkin hasta dosyası dosya içerisine alınmıştır.
… Müdürlüğü’nün 24/11/2020 tarihli cevabi yazısında davacı …’e 22/05/2015 tarihinde geçirdiği kaza nedeniyle rücuya tabi herhangi bir ödeme yapılmadığının bildirildiği görülmüştür.
…Adli Tıp Kurumundan Alınan Heyet Raporunda Özetle; Dava konusu kaza nedeniyle meydana gelen yaralanmaların sekelsiz olarak iyileştiği tespit edilmiş olup Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmelği hükümleri kapsamında kişide maluliyet oranı tespitine mahal bulunmadığı, tıbbi iyileşme ve rehabilitasyon süresi dikkate alındığında 1.5 ay süre ile geçici iş görmezliğe neden olduğu, iyileşme dönemi içerisinde 2 hafta tam gün bakıcı ihtiyacı olduğu hususu bildirilmiştir.
Tüm Dosya Kapsamı Ve Ön İnceleme Duruşmasında Belirlenen Uyuşmazlık Konuları Hakkında Kusur Uzmanı Ve Aktüerya Bilirkişisinden Alınan 15.07.2022 Tarihli Bilirkişi Raporunda Özetle; Davacının yolcu konumunda olduğunun tespiti sonucu, hesaplanan maddi zarardan TBK 52 inci maddesi kapsamında kusur indirimi yapılmadığı, Davacının 22.02.2015 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazası sonucu yaralanması nedeniyle, adli tıp raporuyla davacının engel oranı O (sıfır) olarak belirlendiği için davacı lehine sürekli malüliyet zararı hesaplaması yapılmadığı, Davacı lehine 1.500,81 TL geçici iş göremezlik zararı hesaplandığı, Dava dilekçesinde talep bulunmadığından geçici bakıcı gideri zararı hesaplanmadığı yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
DELİL DEĞERLENDİRME VE HUKUKİ NİTELENDİRME:
Dava; Davalıya Zmms Poliçesi İle Sigortalı Aracın Meydana Getirdiği Trafik Kazası Neticesinde Yaralanan Araçta Yolcu Olarak Bulunan Davacının Davalıdan Daimi Ve Geçici İş Göremezlik Tazminatı İstemine İlişkindir.
Davalı sigorta vekili zamanaşımı definde bulunmuş ise de kaza tarihi olan 22/05/2015 tarihi ile davanın açıldığı 23/09/2020 tarihi arasında öngörülen uzamış ceza zamanaşımı süresi olan 8 yılın dolmadığı anlaşıldığından davalının zamanaşımı defi yerinde görülmemiştir.
Davacı vekilinin harçlandırmış olduğu 03.10.2022 tarihli bedel arttırım dilekçesinde geçici iş göremezlik bedeli olarak talep ettikleri 500,00 TL bedeli arttırarak 1.500,81 TL, sürekli iş göremezlik bedeli olarak talep ettikleri 500,00 TL’nin davalının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davaya konu kaza 22/05/2015 tarihinde meydana gelmiş olup davacı yaralanması nedeniyle daimi iş göremezlik, geçici iş göremezlik tazminatı isteminde bulunmuştur. Davacı hakkında düzenlenen … Tıp Kurumundan Alınan Heyet Raporunda Dava konusu kaza nedeniyle Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmelği hükümleri kapsamında davacıda maluliyet oranı tespitine mahal bulunmadığı, tıbbi iyileşme ve rehabilitasyon süresi dikkate alındığında 1.5 ay süre ile geçici iş görmezliğe neden olduğu, iyileşme dönemi içerisinde 2 hafta tam gün bakıcı ihtiyacı olduğu tespit edilmiştir. Davacının kusursuz yolcu konumunda olduğunun tespiti sonucu, hesaplanan maddi zarardan TBK 52 inci maddesi kapsamında kusur indirimi yapılmadığı, Davacının 22.02.2015 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazası sonucu yaralanması nedeniyle, adli tıp raporuyla davacının engel oranı O (sıfır) olarak belirlendiği için davacı lehine sürekli malüliyet zararı hesaplaması yapılmadığı için sürekli iş göremezlik tazminatı talebi reddedilmiş, Davacı lehine 1.500,81 TL geçici iş göremezlik zararı hesaplanmakla bu miktarı poliçe teminat kapsamında davacının davalı sigorta şirketinden isteyebileceği kanaatine varılmış ayrıca davalı vekili hatır taşıması indirimi ve emniyet kemeri takılmaması nedeniyle müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini belirtmiş ise de davalının bu iddialarını dosya kapsamına sunduğu delillerle ispat edemediği anlaşıldığından müterafik kusur indirimi ve hatır taşıması indirimi uygulanması talebi mahkememizce kabul görmemiş davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, sigorta şirketinin temerrüde düştüğü 31/03/2020 tarihinden itibaren davalının talebi ile yasal faize hükmedilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM :
Yukarıda açıklanan nedenlere, kararın dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, dosyadaki kanıtlara göre;
Davanın KISMEN KABULÜ ile;
1-1.500,81 TL geçici iş göremezlik tazminatının 31.03.2020 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince, alınması gereken 102,52 TL nispi karar ve ilam harcın, peşin alınan 54,40 TL ve ıslah harcı 4,00 TL’nin mahsubu ile noksan olan 44,12 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, davacı yararına kabul miktarına göre hesaplanan 1.500,81 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, kendisini vekil ile temsil ettiren davacıya verilmesine,
4-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, davalı yararına red miktarına göre hesaplanan 500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, kendisini vekil ile temsil ettiren davalı sigorta şirketine verilmesine
5- Arabuluculuk aşamasında harcanan 1.320,00 TL giderin kabul ve red oranına göe 990,13 TL’sinin davalıdan, 329,87 TL’sinin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
6-Davacı tarafça yatırılan 54,40 TL peşin harcın ve 4,00 TL ıslah harcının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 54,40 TL başvuru harcı, 4.576,00 TL tebligat/posta/müzekkere masrafı, bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 4.630,40 TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre 3.473,27 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
8-Davalı tarafından yapılan 50,00 TL tebligat/posta/müzekkere masrafının kabul ve red oranına göre 12,49 TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
Dair, tarafların yokluğunda miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 24/10/2022

Katip …
✎ e-imzalıdır

Hakim …
✎ e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.