Emsal Mahkeme Kararı Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/186 E. 2021/589 K. 05.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/186 Esas
KARAR NO : 2021/589

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … … – …
VEKİLİ : Av. … – ….
DAVALI : … …
VEKİLLERİ : Av. … – ….
Av. … -….
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/03/2020
KARAR TARİHİ : 05/10/2021

Mahkememize açılan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı şirket ile yaptığı sözleşme gereğince çimento, kum, alçı vb bir kısım inşaat malzemesinin satın alınması hususunda anlaşma yaptığını, bu doğrultuda davalı şirket tarafından faturalar düzenlendiğini, davalı lehine 30.04.2018 vade tarihli 17.000,00 TL, 30.05.2018 vade tarihli 17.000,00 TL ve 25.04.2018 vade tarihli 25.300,00 TL bedelli senetlerin keşide edildiğini ve davalıya teslim edildiğini, senetlerin sebebi olan borcun 44.000,00 TL’sinin müvekkili tarafından takip tarihinden çok önce davalıya ödendiğini, müvekkili ile davalı arasında işbu senetlere konu olan borç dışında herhangi bir ticari ilişkinin bulunmadığını, müvekkilinin senet borcunu ödedikten sonra senetleri teslim almak istediğini ancak davalı tarafın senetlerin o esnada elinde olmadığını beyan ettiğini, müvekkilinin de ödemeleri banka kanalıyla yapmış olmasına güvenerek senetleri alma noktasında ısrarcı olmadığını, ancak davalı tarafın bu güveni kötüye kullandığını ve senetlerin tamamını konu eden Ankara … Dairesi’nin 2019/2692 esas sayılı icra takibini hukuka aykırı şekilde başlattığını, müvekkilin yapmış olduğu ödemelere rağmen davalı tarafın senetlerin elinde olmasını fırsat bilerek kötüniyetli şekilde alacağın tamamı yönünden icra takibi başlattığını ve müvekkilinin 2 adet taşınmazı ile aracına haksız şekilde taşkın haciz konulduğunu ve evinde de fiili haciz işlemi gerçekleştirildiğini, icra takip işlemlerine devam edilmesi ve mahcuz malların muhammen bedelinin yarısı üzerinden satılması müvekkilinin telafisi imkansız şekilde zarara uğratacağını belirterek öncelikle takibin teminat aranmaksızın tedbiren durdurulmasına karar verilmesi, mahkeme aksi kanaatte olması halinde ise takibin makul oranda belirlenecek teminat karşılığında durdurulmasına karar verilmesini ve müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine, %20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin 30.04.2018 vade tarihli 17.000,00 TL bedelli, 30.05.2018 vade tarihli 17.000,00 TL bedelli, 25.04.2018 vade tarihli 25.300,00 TL bedelli üç adet senede dayalı alacağının sağlanması amacıyla Ankara ….İcra Müdürlüğü’nün 2019/2692 Esas sayılı İcra takip dosyasında davacı/borçlu aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibi başlattıklarını, davacı yanın takip dayanağı senetlerle ilgili müvekkiline ne elden ne de bankadan hiç bir ödeme yapmadığı, iddia ettiği ödemelerin de takip konusu senetlerle de ilgisi olmadığını, takip konusu senetlerin ödenmesi için; Ankara …. Noter’liğinin 27.04.2018 tarih 7014 yevmiye numarası, Ankara …. Noter’liğinin 03.05.2018 tarih 7402 yevmiye numarası, Ankara …. Noter’liğinin 01.06.2018 tarih 9044 yevmiye numaralı protestolarının davacı yana gönderildiği, ancak davacı yanın senetlerin tahsili amacıyla cirolandığı …’na da ödeme yapılmadığı, ayrıca dekontlar incelendiği, takibe konu senetlere ilişkin yapıldığını ortaya koyan açıklamalar da bulunmadığı, davacı tarafın yaptığı bu ödemelerin takibe konu senetler için değil, taraflar arasındaki başka hukuki işleme ilişkin ödemeler olduğu, davacı tarafın borcunu ödememek için süre uzatımı içine girdiği, haksız ve mesnetsiz davanın reddine, davacının %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatı ödenmesine kafar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dosya kapsamında bilirkişiden 10/11/2020 tarihli bilirkişi raporu alınmış, raporda özetle; davalı alacaklı tarafından genel haciz yolu ile ilamsız icra takibine başlanıldığı, davacı/borçlu adına kayıtlı mal varlığına ihtiyati haciz konulduğu, davacı vekili tarafından davaya konu borcun 44.000,000 TL’lik kısmı yönünden borçlu olmadığının tespiti amacıyla eldeki davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Taraflar arasında ticari iş ilişkisinin mevcut olduğu, dolayısıyla davacı/borçlunun resmi kayıt ve belgelerinden tacir olduğu sabittir. tarafların faaliyet konularından ve davalı/alacaklının keşide ettiği faturalar ve söz konusu faturaların taraf resmi kayıtlarına yansıtıldığı görülmüştür. Davaya konu senetlerin, taraflar arasındaki Ticari alış/satış karşılığı düzenlenen toplam fatura tutarlarına istinaden düzenlendiği anlaşılmıştır. Tarafların resmi defter kayıtlarının ve dosya kapsamının incelenmesi neticesinde, davacı/borçlunun, davalı/alacaklıya borcunun ,takip tarihi öncesi ( 27.02.2019 takip tarihi, Davacı/ borçluya tebliğ tarihi 06/03/2019) 29.01.2019 tarihinde, 15.618,43 TL olduğu görülmüştür. Davalı/alacaklının vekilinin iş bu dava ile ilgili iddialarının yersiz olduğu, yukarda belirlenen 15.618,43 TL tutar üzerinden yeniden davacı/borçlu aleyhine icra takibi yürütüleceği, ayrıca davacı/borçlu vekilinin talepleri doğrultusunda hüküm tesis edilmesi gerektiği düzenlenmiştir.
Dava Ankara … İcra Müdürlüğü’nün 2019/2692 esas sayılı dosyasında icra takibine konan senetlerde haricen ödeme yapıldığından bir kısmından borçlu olmadığının tespiti için açılan menfi tespit davasıdır. Davacı alacaklı olan davalının hesabına takip tarihinden önce 44.000,00 TL haricen ödemeler yapıldığını iddia etmektedir. Davalı ise yapılan ödemelerin senetlerle ilgisi olmadığını, taraflar arasındaki başka hukuki ilişkiye ilişkin olduğunu iddia etmektedir. Uyuşmazlık yapılan ödemelerin icra takibine konu olan senetlerle ilgili olup olmadığı, senetlerden dolayı davacı’nın borçlu olup olmadığında toplanmaktadır.
Dosya kapsamında bulunan ödeme belgelerinden davacı tarafından davalı şirketin hesabına …’tan 29/08/2018 tarihinde 44.000,00 TL para yatırıldığı, yine 29/01/2019 tarihinde garanti şubesinden 10.000 TL … hesabına havale edildiği açıklama kısmında protestolu senetlerime mahsuben açıklaması olduğu anlaşılmıştır. Dosya kapsamında mali müşavirden bilirkişi raporu aldırılmış davalı ve davacının ticari defterleri incelenmiştir. Davaya konu olan 34.000,00 TL ve 10.000,00 TL olan ödemenin takibe dayanak senetlerine ilişkin olduğu, davalının ticari defterlerinde de kayıtlı olduğu anlaşılmıştır. Davalı yapılan 44.000,00 TL bedelli ödemenin taraflar arasındaki başka bir hukuki ilişkiden kaynaklı olduğunu belirtmiş ise de bu ilişkiyi ispat yükünün davalıda olduğu , davalının bu hususu ispatlayamadığı, yemin deliline başvurduğundan iddiasını ispatlaması için davacıya yemin teklifinde bulunduğu, davacı şirket yetkilisi de mahkemede alınan beyanında davalı ile arasında dava konusu malzeme alışverişi dışından herhangi bir borç ilişkisi olmadığı icra takibine konu olan senetler dışında başka borca ilişkin ödemeler olmadığı hususunda yemin etmekle, davalı ispat yükümlülüğünü yerine getirmediğinden davanın kabulüne karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1.-Davanın KABULÜNE,
Ankara … Müdürlüğü’nün 2019/2692 esas sayılı dosyasında takibe konu olan senetlerin 44.000,00 TL’lik kısmı yönünden davacının borçlu olmadığının tespitine,
8.800,00 TL kötü niyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2.-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince, alınması gereken 3.005,64 TL nispi karar ve ilam harcından, peşin alınan 751,41 TL’nin mahsubu ile noksan olan 2.254,23 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3.-Arabuluculuk aşamasında harcanan 1.320,00 TL giderin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4.-Davacı vekil ile temsil edildiğinden yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesaplanan 6.520,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5.-Davacı tarafça yatırılan 54,40 TL Başvurma ve 751,41 TL Peşin harç toplamı 805,81 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6.-Davacı tarafından yapılan 43,00 TL tebligat/müzekkere masrafı, 750,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 793,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7.-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair, davacı asil ve vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere 05/10/2021 tarihinde karar verildi.

Katip …

Hakim …

¸E-İmzalıdır ¸E-İmzalıdır