Emsal Mahkeme Kararı Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/165 E. 2022/156 K. 08.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. …10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

T.C.
ANKARA
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/165 Esas
KARAR NO : 2022/156

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … […]
VEKİLİ : Av. … …
DAVALI : … […]- …
VEKİLİ : Av. …-…
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/03/2020
KARAR TARİHİ : 08/03/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 06/04/2022

Mahkememize açılan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
DAVA:
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle, davalının …..İcra Müdürlüğü nün 2019/16869 Esas numaralı dosyasına yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemli olduğunu, davalı Şirket , müvekkili şirketin bahse konu icra takibine yaptığı borcu olmadığı yönünde ve yetkisiz icra dairesinde takip başlatıldığını iddia ederek itiraz ettiğini, davalının bu iddiaları gerçekten uzak olduğunu, davalı Ankara …Müdürlüğü nün 2019 / 16869 Esas numaralı doyasına yersiz icra müdürlüğüne açıldığı iddiasıyla itiraz ettiğini, müvekkil şirketin yapmış olduğu icra takibi Mal bedeline ilişkin Faturalar olup dava, davalı alacağına ilişkin olduğunu, alacaklının şirketin muamele merkezinin bulunduğu yer icra dairesi yetkili olacağını, müvekkili şirket tarafından davalı şirkete 100 M3 Kapasiteli santral ve ekipmanları ile 2 adet silo KDV dahil 590.000.00 TL olarak fatura edilmiş iş bu beton santralı ve silolar ekte sunulan sevk irsaliyeleri ile davalı şirkete teslim edildiğini, ayrıca düzenlenen faturalara 8 günlük kanuni süresinde itiraz edilmediğini, 12.06.2019 tarihli 1356 faturadan kaynaklı sundukları cari hesap ekstresinde görüleceği üzere 141.000.00 TL davalının borcu kalmadığını, davacı şirket Arabulucuya başvurulmuş, görüşmeler sonunda anlaşma sağlanamadığını, davalı-borçlu tarafından borca yapılan itirazın ve yetki itirazının iptaline ve takibin devamına karar verilmesini, alacağın likit bilinebilir olması sebebiyle %20 inkar tazminatının davalıya tahmili için dava açma zaruretinin hasıl olduğunu, açıklanan nedenlerle davalı borçlunun borca itirazının iptaline ve takibin devamına, davalının %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili, cevap dilekçesinde özetle,
12.03.2020 tarihinde açılan davada, müvekkilinin cevap dilekçesi vermesi için gönderilen dava dilekçesi tebligatı 14.04.2020 tarihinde müvekkile usulsüz olarak tebliğ edildiğini, söz konusu tebliğ mazbatasında tebligatın “işyeri sahibi …’a” yapıldığının görüldüğünü, ancak müvekkil firma yönetiminde böyle bir kişi bulunmamakla birlikte, işyeri SGK dökümleri incelendiğinde iş yeri nezdinde de böyle bir kimsenin çalışmadığının görülebileceğini, dolayısıyla müvekkil firmaya yapılan tebligat usulsüz tebligat niteliğinde olduğunu, müvekkili şirket ile davacı şirket arasında 2018 yılında yapılan anlaşma gereği, ekipmanları ile birlikte 100 m3 kapasiteli santral ve 2 adet silonun davacı firma tarafından müvekkil firmaya satımı hususunda anlaşmanın sağlandığını, aralarındaki anlaşmaya istinaden müvekkil firma tarafından malların tesliminden önce toplamda 449.000,00 TL ödeme yapıldığını, ancak müvekkil firma tarafından böyle bir ödeme yapılmasına rağmen davalı firma tarafınca kararlaştırılan mallar teslim edilmediği gibi, geri kalan tutar olan 141.000,00’TL bakımından da icra takibi başlatıldığını, bu husus bakımından müvekkil şirket tarafından malların teslim edilmemesi sebebi ile ödemezlik def’i kurumuna başvurulduğunu, nitekim teslimi yapılmayan mallar bakımından ödemenin yapılması hayatın olağan akış kuralları ve ticari teamüller gereğince müvekkil şirketten beklenemeyeceğini, davacı firma beton santrali ve siloların müvekkil firmaya teslim edildiğini dava dilekçesi ekinde sunmuş oldukları sevk irsaliyeleri ile teslim edildiğini ileri sürdüğünü, ancak söz konusu sevk irsaliyeleri incelendiğinde görülecektir ki tarafımızca bu malların teslim alındığını gösterir bir ibare veya imza bulunmadığını, Davacı tarafça düzenlenen 027425 numaralı ve 20.06.2018 fiili sevk tarihli, 027432 numaralı ve 06.9.2018 tarihli, 027435 numaralı ve 04.10.2018 tarihli sevk irsaliyelerinde ilgili malları teslim alan kısmında yer alan isim ve imzalar müvekkil firma nezdinde çalışan ve yönetici pozisyonunda bulunan kimselere ait olmadığı gibi herhangi bir akdi ilişkisi olan kimselere de ait olmadığını, bu durum müvekkil firmaya ait SGK dökümleri de incelendiğinde görüleceğini, davacı şirket tarafından … ….İcra Müdürlüğü’nün 2019/16869 Esas sayılı dosya kapsamında müvekkil şirket aleyhine başlatılan icra takibine konu edilen ve mahkemeniz nezdinde de bulunan 018356 numaralı ve 12.06.2019 tarihli fatura davacı şirket tarafından usulüne uygun düzenlenmediğini, söz konusu fatura tarafımızca imzalanmayan sevk irsaliyeleri esas alınarak düzenlendiğini, davacı tarafın sunmuş olduğu yukarıda belirtilen ve tarafımızca imzalanmayan sevk irsaliyelerinde yer alan düzenleme tarihleri ve ilgili faturanın düzenleme tarihi dikkate alındığında söz konusu faturanın kanunda belirtilen geçerlilik süresi olan 7 günlük süre içerisinde düzenlenmediğinin görüleceğini, müvekkili şirkete davacı şirket tarafından herhangi bir mal teslimatı yapılmadığından ve davacı tarafça söz konusu takibe konu edilen faturanın geçerli hukuka uygun bir biçimde düzenlendiğini kabul edilemeyeceğinden davacının talep etmiş olduğu 141.000,00 TL tutarında bir alacağın mevcut olmadığını, bu halde ayrıca malın teslim edilmemesinden dolayı uğramış olduğumuz zararlar ve davacı şirkete yapılan ödemelere ilişkin tarafımızca ayrıca hukuki işlemlere başvurulacağını, davacı şirket müvekkil şirket ile yapılan anlaşmaya hem riayet etmeyip hem de teslim etmediği mallar üzerinden ayrıca icra takibi başlatıldığını, davacı tarafın takibi açmakta hem haksız hem de kötü niyetli olduğu izahtan vareste olduğunu, bu halde huzurda bulunan davanın reddini, reddedilen miktar üzerinden %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Ankara …Müdürlüğünün 2019/16869 esas sayılı dosya istenilmiş, incelenmesinde; Davacı tarafından davalıya 141.000,00 TL bedelli takip yapıldığı, 12/06/2019 tarihli faturaya dayanıldığı, davalının yetki itirazında bulunduğu, ve alacaklı firmaya ödemelerin yapıldığını, borcu olmadığından bahisle itirazda bulunulduğu, takibin durduğu davanın yasal süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflara ait BA, BS formları getirtilerek, dosyaya kazandırılmıştır.
Tüm dosya kapsamı ve ön inceleme duruşmasında belirlenen uyuşmazlık konuları hakkında mali müşavir bilirkişisinden alınan bilirkişi raporunda özetle, dosya ya sunulan deliller ve davacı defter ve belgelerin incelendiğini, tarafların borçları ve alacakları iki farklı yönden değerlendirildiğini, dosya ya sunulan BA ve BS formlarında her iki firma Kayıtlarına 2 Adet fatura kayıt altına alındığını ve 2 adet fatura bedeli 550.000.00 TL + KDV olduğunu, dosya eki Beyanlarda tespit edildiğini, davacı defter kayıtlarında 2 adet fatura bedeli 649.000.00 TL davalının borcuna kayıt edildiği alacak bakiyesinin 449.000. TL olduğunu, bakiye 200.000 .00 TL olduğunun tespit edildiğini, dava konusu 1 adet fatura bedelinin 590.000.00 TL ve yapılan tahsilat 449.000.00 TL düşüldükten sonra 141.000.00 TL talep edildiği yönünde görüş ve kanaatini bildirmiştir.
DELİL DEĞERLENDİRME VE HUKUKİ NİTELENDİRME:
Dava fatura alacağı için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı davasıdır. Davalı icra takibinin yetkisine itiraz etmiş olmakla; yetki yönünden yapılan değerlendirmede HMK 10 VE Borçlar kanunu 89 maddesi uyarınca para borçlarında alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yeri mahkemeleri yetkili olduğundan icra takibinin yetkili mahkemede yapıldığı anlaşılmıştır.
Davacı taraflar arasında satış sözleşme ilişkisi kurulduğunu, malların teslim edildiği, ancak fatura alacağının bir kısmının ödenmediğini iddia etmektedir. Davalı taraf sözleşme ilişkisini inkar etmemekle birlikte kendisi tarafından bir miktar ödeme yapılmasına rağmen malların kendisine teslim edilmediğini iddia etmektedir.
Dosya kapsamında mali müşavir bilirkişinden rapor alınmış, davalının 449.000,00 TL ödeme yaptığı, davacının ticari defterlerine göre davalıdan 200.000,00 TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir.
Davalı tarafın BA,Bs formlarından takibe konu olan faturanın bildirildiği anlaşılmıştır. Davacı aradaki sözleşme ilişkisini inkar etmeyip, malların teslim edilmediğini iddia etmektedir. Vergi dairesinden alınan BA formlarında dava konusu faturayı bildirdiği anlaşılmış olup bu malın teslim alındığına karine oluşturur, aksini davalının ispat etmesi gerekmektedir . Malı teslim aldığı halde fatura bedelinin kalan kısmını ödediğini ispat edemediğinden davalının itirazının haksız olduğu anlaşılmış olup davanın kabulüne karar verilmiştir. Alacak likit ve belirlenebilir olduğundan icra inkar tazminatına hükmedilmiştir.
HÜKÜM :
Yukarıda açıklanan nedenlere, kararın dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, dosyadaki kanıtlara göre;
1-Davanın KABULÜNE, Ankara …Müdürlüğünün 2019/6869 esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin aynen devamına,
2-28.200,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince, alınması gereken 9.631,71 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 1.702,93 TL harcın mahsubu ile noksan olan 7.928,78 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, davacı yararına hesaplanan 17.345,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, kendisini vekil ile temsil ettiren davacıya verilmesine,
3-Arabuluculuk aşamasında harcanan 1.320,00 TL giderin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan 54,40 TL başvurma harcı, 1.702,93 TL peşin harç olmak üzere toplamı 1.757,33 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 661,20 TL tebligat/posta/müzekkere masrafı ve bilirkişi ücreti yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde …Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/03/2022

Katip …
e-imzalıdır.

Hakim …
e-imzalıdır.

*