Emsal Mahkeme Kararı Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/658 E. 2021/662 K. 11.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/658 Esas
KARAR NO : 2021/662

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … … – ………
DAVALI : … … – …
VEKİLİ : Av. … -….

DAVA : Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/12/2019
KARAR TARİHİ : 11/11/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 29/11/2021

Mahkememize açılan Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
DAVA:
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle, davanın konusunun davalı tarafından müvekkili hakkında Ankara … İcra Müdürlüğünün 2019/9251 Esas sayılı takip dosyası ile başlatılan takiple ilgili olarak borçlu olmadıklarının tespiti olduğunu, davalı tarafından müvekkili hakkında Ankara …. İcra Müdürlüğünün 2019/9251 Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, takip dayanağı olarak 05.09.2018 tanzim, 10.04.2019 vade tarihli 30.000,00 TL bedelli senedin gösterildiğini, müvekkilinin mobilya ve dekorasyon işi yaptığını, davalı ile aralarında ticari alış-veriş yapıldığını, 2015 yılında davalı ile yapmış olduğu alış-verişe ilişkin olarak -sonradan tanzim tarihi ve vadesi davalı tarafça anlaşmaya aykırı olarak doldurulan- senedi teminat maksadıyla davalıya teslim ettiklerini, senedin arka yüzüne taraflar -davalı taraf lehine hareket eden …- “bu senet gelen müşteri evrakları ile değiştirilecek herhangi bir hukuki işlem yapılmayacak” yazarak imza altına aldıklarını, müvekkilinin bu anlaşmaya uygun şekilde 15.10.2015 tarihinde davalıya toplamı 30.000,00 TL olan müşteri evrakını teslim ettiğini, davalının kendisine teslim olunan ve kambiyo niteliği taşımayan adi senedi anlaşmaya aykırı olarak vade ve tanzim tarihi atarak müvekkilinden her hangi bir alacağı olmamasına rağmen takibe koyduğunu, anlattıklarından ve resen nazara alınacak nedenlerle; Ankara …. İcra Müdürlüğünün 2019/9251 Esas sayılı dosyasından müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine, davalının haksız ve kötü niyetli olması nedeniyle %20 den aşağı olmamak üzere tazminat ve yargılama giderleri ödemeye karar verilmesini dava ve talep etmiştir.

CEVAP :
Davalı vekili, cevap dilekçesinde özetle, dava dilekçesinde dava değeri belirtilmediğinden hangi miktar yönünden borçlu bulunulmadığının tespitinin talep edildiğinin belli olmadığını, davacının her ne kadar senedin teminat senedi olarak verildiği iddiasında bulunarak borçlu bulunulmadığının tespitine yönelik menfi tespit davası ikame etmiş ise de uyuşmazlık konusu senet ile ilgili olarak senedin teminat senedi olmadığı gerekçesiyle Ankara … İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2019/654 Esas – 2019/643 K. Sayılı dosyasında verilen karar, istinaf edilmeden kesinleştiğini, bu kararda “Somut olayda takibe konu bononun arka kısmındaki metninde, “bu senet gelen müşteri evrakları ile değişecek. Herhangi bir hukuki işlem yapılmayacak” ibaresinin yer aldığı, takibe konu bono metninde bononun teminat amacıyla düzenlendiğine ilişkin bir kaydın olmadığı, taraflar arasındaki teminat sözleşmesi ve konusunun gösterilmediği, takip dayanağı bononun bu haliyle soyut borç ikrarı niteliği ortadan kaldırmadığı, kanıtlanamayan davanın reddinin gerektiği” şeklinde olduğunu, davacının dava dilekçesinde senet arkasına yazılan kaydın teminat niteliğinde olduğu iddia olunmuş ise de bir senedin, teminat olarak verildiğinin açıkça belirtilmesi gerektiğini, senede atıf yapılması gerektiğini, ayrıca teminat senedine konu olan iş sözleşmesinin de hazırlanıp her nüshalarının da taraflarda olması gerektiğini, senet üzerine yazılacak olan “teminattır” ibaresinin tek başına senede teminat senedi olma hüviyetini kazandırmadığını, “bu senet gelen müşteri evrakları ile değişecek. Herhangi bir hukuki işlem yapılmayacak” yazısının hukuken bir bağlayıcılığı bulunmadığını, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Esas No: 2017/12-1140 K: 2018/563 kararda; ” temınat senedi olarak verilen bononun ön ve arka yüzünde sadece “teminat senedidir” ibaresinin yazılı olması, ancak neyin teminatı olduğu belirtilmemişse kambiyo vasfını ve kambiyo takibini etkilemez.” şeklinde ifade edildiğini, öte yandan 6100 S. HMK 201. Maddesi uyarınca tanık dinletilme talebine muvafakatları bulunmadığını, anlattıkları ve resen nazara alınacak hususlar gözetilerek, davacının Ankara …. İcra Müdürlüğü 2019/9251 E. sayılı dosyasından borçlu bulunulmadığının tespitine yönelik Menfi Tespit talepli davanın reddi ile haksız ve kötü niyetli olarak açılan menfi tespit talepli dava nedeniyle %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatı ve yargılama giderlerinin davacının ödemesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Ankara …icra dairesinin 2019/9252 sayılı dosyası getirtilmiş, incelenmiştir.
Tarafların tacir olup olmadıkları Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğünden ve Gelir İdaresi Başkanlığından araştırılmıştır.
Ankara …icra hukuk mahkemesinin 2019/654 esas sayılı dosyası uyaptan getirtilmiş, incelenmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve ön inceleme duruşmasında belirlenen uyuşmazlık konuları hakkında serbest muhasebeci mali müşavir bilirkişisinden alınan bilirkişi raporunda özetle,
Davacı defterlerine göre davacının 2015 yılı kayıtlarında davalının düzenlemiş olduğu toplam 31.920.77 TL tutarında 4 adet faturanın defterlerine kaydedildiği , bu faturaları 6 adet her biri 5000,00 TL olan toplam 30.0000,00 TL’lik ciro edilmiş senet ve kalan kısmın da nakit olarak kapatıldığı , davalı defterlerinde ise toplam 31.920.77 TL tutarında 4 adet faturanın davacı yana düzenlendiği bu faturaların her biri 5000,00 TL olan toplam 30.0000,00 TL’lik ciro edilmiş senet ve kalan kısmın da nakit olarak kapatıldığının kaydedilmiş olduğu bu itibarla her iki tarafın defter kayıtlarında icra konusu senede veya bu senede dayanak olacak bir kayıt ya da bir borç-alacak bulunmadığı görüşünü bildirmiştir.
DELİL DEĞERLENDİRME VE HUKUKİ NİTELENDİRME:
Dava kambiyo senedinden kaynaklı menfi tespit davasıdır. Davacı yan senedin teminat olarak verildiği ve bedelsiz kaldığı iddiasındadır. Davalı ise senet metninden teminat olarak verildiği iddiasının ispat edilemediğini , senet arkasındaki “bu senet gelen müşteri evrakları ile değişecek. Herhangi bir hukuki işlem yapılmayacak” ibaresinin altının … tarafından imzalandığını bunun da senedin teminat senedi olduğunu ispat etmeyeceğini iddia emiştir. Dava dışı …’in davalının oğlu olduğu dosya içerisindeki nüfus kayıt örneğinden anlaşılmıştır. Davaya konu bononun incelenmesinde arkasındaki “bu senet gelen müşteri evrakları ile değişecek. Herhangi bir hukuki işlem yapılmayacak” ibaresinin altındaki … ve davacının imzasının altında davalı …’in cirosu olduğu görülmüştür.
6102 sayılı TTK 748. Maddesi ” Bir poliçe metni değiştirildiği takdirde, değiştirmeden sonra poliçe üzerine imza koymuş olan kişiler, değişmiş metne ve ondan önce imzasını koyanlar ise eski metne göre sorumlu olurlar.
” hükmünü içermektedir. Davalı yan senet arkasındaki bu ibareyi görmüş ve altındaki cirosu ile bunu kabullenmiştir. Taraf defterlerinin incelenmesinde davacının davalıya 6 adet senet verdiği ve kalanı da nakit ödeyerek davalıya borcunu ödediği de sübut bulmuştur. Bu halde senedin bedelsiz kaldığının kabulü gerekmiştir. Davalı yan senedin bedelsiz olduğunu bilmesine rağmen takibe koymakta kötü niyetli olduğundan kötü niyet tazminatının davalıdan alınarak, davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
Tüm dosya kapsamından davanın kabulüne ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :
Yukarıda açıklanan nedenlere, kararın dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, dosyadaki kanıtlara göre;
1-Davanın kabulü ile Ankara 19. İcra Dairesinin 2019/9251 sayılı dosyasına konu 30.000,00 TL bedelli bono nedeniyle, davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine,
2-Asıl alacak üzerinden %20 kötü niyet tazminatının davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
3-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince, alınması gereken 2.049,30 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 512,33 TL harcın mahsubu ile noksan olan 1.536,97 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, davacı yararına hesaplanan 4.500,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, kendisini vekil ile temsil ettiren davacıya verilmesine,
5-Arabuluculuk aşamasında harcanan 1.320,00 TL giderin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
6-Davacı tarafça yatırılan 44,40 TL başvurma harcı, 512,33 TL peşin harç olmak üzere toplamı 556,73 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 737,10 TL tebligat/posta/müzekkere masrafı ve bilirkişi ücreti yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 11/11/2021
Katip …
¸E-İmzalıdır

Hakim …
¸E-İmzalıdır

*