Emsal Mahkeme Kararı Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/605 E. 2022/313 K. 26.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

T.C.
ANKARA
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/605 Esas
KARAR NO : 2022/313

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … [… ]- …
DAVALI : … – TCN: … – …
VEKİLİ : Av. … – ….
DAVA : İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/11/2019
KARAR TARİHİ : 26/04/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 26/05/2022

Mahkememize açılan İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
DAVA:
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle, davalının müvekkili kooperatifin ortağı olduğunu, kooperatif genel kurullarında alınan kararlar doğrultusunda; Kasım 2017 — Nisan 2019 aylarına ait olan aidat borcu (15.936,28 TL) ile faiz borcunu (4.681,47 TL) şifahi-yazılı ikaz ve ihtarlara rağmen ödemediğini, akabinde Ankara …Dairesinin 2019 / 8893 sayılı dosyası ile icra takibi başlattıklarını, davalı tarafın itirazı üzerine takibin durduğunu, takibe konu icra dosyasında belirtilen aidat alacağının, müvekkili kooperatifin …’nın kooperatif ortaklığından doğan aidat borcu olduğunu, davalı tarafından yapılan itirazın haksız ve kötü niyetli olup iptali gerektiğini ileri sürerek; davalının haksız ve kötü niyetli olarak yapmış olduğu itirazının iptaline ve takibin devamına, haksız ve kötü niyetli olarak yapılmış bulunan itiraz nedeniyle %20’den aşağı olmamak üzere İcra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili, cevap dilekçesinde özetle, zamanaşımı definde ve husumet itirazında bulunduktan sonra, esasa İlişkin olarak özetle; müvekkilinin 2004 – yılında ortak olduğunu, kooperatife herhangi bir borcunun bulunmaması üzerine, ferdileşme sürecini o tarihlerde başlatmış bulunan davacı kooperatif tarafından müvekkile ait müstakil tapunun borcu olmayan diğer üyeler gibi 2009 yılında dağıtıldığını, birikmiş aidat borcunun ödenmesini içeren 29.04.2016 tarihli yazının tebliğ alınmasını takiben müvekkil tarafından davacı kooperatifin banka hesabına Temmuz 2016 tarihinde bakiye borca karşılık 3.750,00 TL’lik ödemede bulunduğunu, takiben de müvekkili tarafından görülen lüzum üzerine, Ankara 66. Noterliğinin 13.07.2016 tarih ve 17435 yevmiye numaralı ihtarnamesi gönderilerek davacı kooperatif üyeliğinden istifa ettiğini, ihtarnamenin davacı kooperatifin 18.07.2016 tarihinde tebliğ edildiğini, kooperatifler Kanununun (KK) 10. maddesi gereğince müvekkilinin istifa ettiğini, istifanın tek taraflı irade beyanı olduğunu, bu anlamda davacı yanın rızasına tabi olmadığını, istifa tarihi itibariyle müvekkiline ait hiçbir borç bulunmadığını, tapunun alınması ile istifa süreci arasında 7 yıl gibi bir zaman geçtiğini, beyan ederek, açıklanan nedenlerle davanın reddine, icra takibinin iptaline, dava değerinin %20’sinden aşağı olmamak üzere davacının kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini istemiş; dilekçesi ekinde de müvekkilinin istifa ihtarı ile bazı belgeleri sunduğunu, davalı vekili 10.03.2020 uyap çıktı tarihli dilekçesinde ise, yukarıdaki cevaplarına kısmen yer verdikten sonra, davanın görevli mahkemede açılmamış olması nedeni ile görevsizlik itirazında bulunduğunu, davacının istifayı takiben müvekkilinden aidat talep edemeyeceğini, davacının müvekkilinden kullanımdan kaynaklanan giderlere katılmasının da talep edemeyeceğini, beyan ederek davanın reddini istemiştir.
DELİLLER :
Ankara …Dairesinin 2019/8893 esas sayılı dosyası UYAP üzerinden istenilmiş, incelenmesinde; Davacı kooperatif tarafından davalıya karşı 15.936,28 TL asıl alacak ve 479,40 TL işlemiş faiz ve 4202,07 TL olmak üzere toplam 20.617,75 TL üzerinden icra takibine geçildiği, icra takibinde kasım 2017- nisan 2019 kooperatif aidat borcu ve işlemiş faizine dayanıldığı, davalı tarafından kooperatiften istifa edildiğinden ve üyelik son bulduğundan dolayı icra takibine itiraz edildiği, takibin durduğu ve davanın süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Ankara … Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/911 esas sayılı dosyası UYAP üzerinden istenilmiş, incelenmiştir.
İlgili tapu müdürlüğünden davalıya ait aktif ve pasif tapu bilgileri istenilmiş olup, dosyaya kazandırılmıştır.
Tüm dosya kapsamı ve ön inceleme duruşmasında belirlenen uyuşmazlık konuları hakkında kooperatif alanında uzman bilirkişiden alınan bilirkişi raporunda özetle, davalı taraf henüz davacı kooperatif tasfiye aşamasına girmeden istifa etmiş olduğundan kooperatif halen aktif halde bulunduğunu, kooperatiften edindiği konutunu da kooperatife iade etmediğinden, istifasını KK’nın 13. maddesinde öngörülen şekilde noter kanalıyla da göndermiş olsa dahi, davalı istifasının geçerli bulunmadığını, aidat ve gecikmesi halinde işlemiş faiz borcunu ödeme yükümlülüğünün de devam ettiği düşünüldüğünü, davacı kooperatifin davalı ortaktan, icra takibinde talep ettiği Kasım 2017 ilâ Nisan 2019 ayları için (bu aylar dahil) 9.000,00 TL asıl aidat alacağı ile bu alacağından kaynaklı olarak 01.07.2019 İcra takip tarihi itibariyle (1 Temmuz dahil) 1.421,85 TL de işlemiş faiz alacağı olmak üzere toplam 10.421,85 TL alacağının bulunduğu hesaplanmıştır, davalının zaman aşımı defi ile husumet yönünden itirazları hukuki nitelik taşıdığından değerlendirilmesi mahkemede bulunduğunu, davacı kooperatif Ankara Ticaret Siciline kayıtlı bulunduğundan ve dolayısıyla da faaliyet merkezi de Ankara olduğundan, KK’nın 99. maddesi ile HMK’nın 14/2. maddesinden hareketle, huzurdaki davaya bakmakla görevli mahkemenin Ankara Ticaret Mahkemeleri olduğu yönünde görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Tarafların itirazı üzerine aynı bilirkişiden alınan 22/06/2021 tarihli ek bilirkişi alınmıştır.
DELİL DEĞERLENDİRME VE HUKUKİ NİTELENDİRME:
Dava davacı kooperatifin aidat alacağı için başlattığı icra takibine yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı davasıdır.
Davacı kooperatifin kasım 2019-nisan 2019 tarihleri için aidat alacağı olduğunu iddia etmektedir. Davalı ise 13/07/2016 tarihinde kooperatif üyeliğinden istifa edildiğini, 18/07/2016 tarihinde tebliğ edildiğini, istifanın davacının rızasına tabi olmadığını, istifa ettiği tarihten sonrası için kooperatifin üyesi olmadığından aidat ödeme borcu olmadığını savunmaktadır.
Dosya kapsamında bilirkişi raporu ve tarafların itirazını karşılar ek rapor alınmıştır.
Dosyaya sunulan belgelerden davacının 13/07/2016 tarihinde kooperatif üyeliğinden istifa ettiği, istifa ihtarının davalıya 18/07/2016 tarihinde ulaştığı anlaşılmıştır.
Yine dosyaya sunulan tapu senedinden davalının 30/04/2009 günü konutunun tapusunu aldığı anlaşılmıştır.
Dosyaya Yenimahalle tapu müdürlüğünden gelen tapu kayıtları cevaplarından davalının ferdileşme sonucu kendisine düşen 44768 ada 3 parsel 8 nolu bağımsız bölümü 16/01/2015 tarihinde sattığı anlaşılmıştır.
Dosya kapsamında uyuşmazlık davacının istifasının geçerli olup olmadığı, davacının istifa ettiği tarihten sonraki aidat ve işlemiş faiz borçlarından sorumlu olup olmadığı, davacının icra takip tarihi itibari ile alacaklı ise alacaklı olduğu miktarın ne kadar olduğu hususundadır.
1163 sayılı kooperatifler kanunun 13 maddesinde ortağın ana sözleşmeye uygun olarak istifa etmesine rağmen kooperatifin istifayı kabulden kaçınması halinde ortağın çıkma isteğini noter aracılığı ile kooperatife bildirmesi halinde çıkmanın gerçekleşeceği düzenlenmiştir. Ortağın istifa bildirimi yenilik doğuracağı nitelikte olup kooperatife ulaştığı anda sonuç doğurur. İstifanın ulaştığı ya da ihracın kesinleştiği tarihten sonra doğan aidat borçlarından ortak sorumlu değildir. Ancak istifanın ulaşmasından sonra genel hizmetlerden yararlanmakta ise bu yararlanmanın karşılığı genel giderlerden sorumlu olacaktır. Ve kooperatif bu yararlanmanın karşılığı genel giderleri vekaletsiz iş görme hükümlerine göre talepte bulunabilecektir. (YARGITAY 23 Hukuk 2016/4401 esas 2019/726 karar) Dosya kapsamında takip talebinde kasım 2017- nisan 2019 arası aidatları için takipte bulunduğu anlaşılmaktadır. Davacının istifasının ise davalıya 18/07/2016 tarihinde ulaştığı anlaşılmıştır. Davacının istifasının 18/07/2016 tarihi itibari ile istifasının davacı kooperatife ulaşmış olup bu tarihten itibaren aidat ödeme borcu bulunmamaktadır. Davalının kooperatifin sunduğu hizmetlerden yararlandığı bu gideri ödemesi istenmiş ise de; davacının dava konusu kendisine tahsis edilen taşınmazı 2015 tarihinde devrettiği tapu kayıtlarından anlaşılmakla, bu tarihten itibaren yararlandığı bir hizmet de olmadığından bu giderlerden de sorumlu olmayacağı anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM :
Yukarıda açıklanan nedenlere, kararın dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, dosyadaki kanıtlara göre;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davalının kötü niyet tazminat talebinin reddine,
3-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince, alınması gereken 80,70 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 352,10 TL harçtan indirilmesi ile arta kalan 271,40 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, davalı yararına hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, kendisini vekil ile temsil ettiren davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
6-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
7–Arabuluculuk aşamasında harcanan 1.320,00 TL giderin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 26/04/2022

Katip …
e-imzalıdır.

Hakim …
e-imzalıdır.

*