Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. ANKARA 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/570 Esas
KARAR NO : 2021/360
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/10/2019
KARAR TARİHİ : 10/06/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 15/06/2021
Mahkememize açılan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
DAVA:
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle, müvekkil şirket ile davalı arasında ticari ilişki bulunduğu, bu nedenle faturalar düzenlendiği, davalının söz konusu faturalara ait tutarların ödemesini yapmadığı, bu nedenle … Müdürlüğüne … E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı, davalıya 20 03.2019 tarihinde tebliğ edildiği, Davalı vekilinin 22.03.2019 tarihli dilekçesi ile borcun olmadığı bahisle borca itiraz ederek icra takibini durdurduğu, fatura içeriğine itirazının bulunmadığı. davalı vekilinin borca itirazının haksız ve kötü niyetli olduğunu belirterek, yapılan itirazının iptali ve takibe devam edilmesini, %20 den az olamamak üzere davalının icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretlerinin davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı tarafa dava dilekçesi tebliğ olunmasına rağmen, davaya cevap vermemiştir.
DELİLLER :
Ankara… İcra Dairesinin … sayılı dosyası getirtilmiş, incelenmiştir.
Davalı ve Davacı şirketin ilgili dönemlere ait BA, BS formları getirtilmiş, incelenmiştir.
Davalı tarafın defter ve kayıtlarının incelenmesi için yazılan talimata defter ve belgelerin ibraz edilmediği gibi yerinin bildirilmemesi nedeniyle iade ediliği görülmüştür.
Bu kez tüm dosya kapsamı ve ön inceleme duruşmasında belirlenen uyuşmazlık konuları hakkında serbest muhasebeci mali müşavir bilirkişiden alınan bilirkişi raporunda özetle,
Davacı … İnşaat Maiz. Hırd. Inş. Mak. Mob. İth. İhr San. Ve Tic. Ltd Şti.nin; 2016 yılında; davalı …’ya toplam tutarı 63.193,82 TL olan 3 adet fatura düzenlediği, bu faturaları ticari defterlerine kayıt ederek 2016 yılına ait Bs formuna dahil ettiği,
Davalının, söz konusu faturalarla ilgili olarak davacı şirkete herhangi bir ödeme yaptığına veya iade faturası düzenlediğine dair davacının yasal defterlerinde ve muavin defterde kayıt bulunmadığı,
Davacı şirketin cari hesap takip bilgilerine istinaden 63.193,82 TL alacağının 57.500 TL nı tahsil ettiğini kabul ederek, kalan borç olarak kabul ettiği 5.693,82 TL için icra takibini başlattığı görüş ve kanaatini bildirmiştir.
DELİL DEĞERLENDİRME VE HUKUKİ NİTELENDİRME:
Dava, cari hesap ilişkisine dayalı faturalı satımdan kaynaklanan bakiye alacağın tahsiline yönelik icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacı ile davalı şirket arasında cari hesap sözleşmesi ya da ilişkisinin bulunup bulunmadığı, cari hesap kapsamında davacı şirketin davalı şirkete mal satıp satmadığı, sattı ise bunların satıma konu mallar olup olmadığı satım nedeniyle davalı şirketin takip tarihi itibariyle davacı şirkete borcunun bulunup bulunmadığı var ise miktarının ne olduğuna ilişkindir.
Davalı yan icra dairesinin yetkisine itiraz etmiş olup dava para alacağına ilişkin olup alacaklı ikametinde de takip ve dava edilebileceğinden bu yöndeki itirazın reddi gerekmiştir.
Davacı cari hesap ilişkisine dayanmıştır. 6102 Sayılı TTK’nın 89/2. maddesinde belirtildiği üzere taraflar arasında cari hesap sözleşmesinin yazılı olarak düzenlenmesi gerekir. Bu hüküm geçerlilik şartıdır. Somut olayda yanlar arasında yazılı şekilde akdolunmuş bir cari hesap sözleşmesinin dosyaya delil olarak sunulamadığı gözetildiğinde taraflar arasındaki fatura ve ticari ilişki yönünden yönünden değerlendirme yapılması gerekmiştir.
Davalı şirket tarafından borcun olmadığı iddia edilmektedir. Faturaya dayalı taleplerde fatura konusu mal veya hizmetin alıcıya sunulduğu, teslim edildiği ispatlanırsa satıcı bedele hak kazanır. Menkul mal satışlarında alıcının malı teslim alması, satım bedelinin muaccel olması sonucunu doğurur. Bu halde malların tesliminin ispatı gerekir.
Davacı defterlerinin incelenmesinde sahibi lehine delil vasfı taşıyan davacı yasal defter kayıtlarına göre davacının davalıya bir kısım mal satıp bedeli faturalandırdığı, davacının davalıdan 5.693,82 TL TL alacaklı olduğunun tespit edildiği bildirilmiştir. Davalının usulüne uygun olarak defterlerini ibraz emri tebliğine rağmen defterlerini ibraz etmediğinden incelemesi yapılamamıştır. Fakat davalının incelenen BA formlarından satışa konu faturaları defterine kaydedip vergi dairesine bildirdiği görülmüştür.
6100 sayılı HMK’nın “Ticari defterlerin ibrazı ve delil olması” başlıklı 222/3. maddesi “… şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir.” Hükmünü içermektedir.
Tacir olup ticari defter tutmak zorunda olan davalı, ticari defterleri bulunmadığını ileri süremeyeceğinden verilen kesin süreye rağmen ibraz etmediği takdirde, belgenin elinde olmadığına dair yemin etmesine gerek olmaksızın HMK’nın 220/3. ve 222/3 maddeleri gereğince sunmaktan kaçındığı belgelerdeki (ticari defterlerindeki) kayıtların, davacı defterindeki kayıtlara uygunluğu mahkememizce kabul edildiğinden, davalının BA formlarında davacının alacağına konu fatura bildirilmiş olduğundan, bu halde malların teslim edilmediğini ispat yükü davalıda olacağından 5.693,82 TL asıl alacak yönünden itirazın iptaline karar vermek gerekmiştir.
Bu nedenle davalının davaya konu alacağı sabit görüldüğünden davanın kabulüne, itirazın iptaline ve alacak likit olduğundan davacı yararına icra inkar tazminatına hükmetmek gerekmiştir.
HÜKÜM :
Yukarıda açıklanan nedenlere, kararın dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, dosyadaki kanıtlara göre;
1-Davanın kabulü ile Ankara … İcra Dairesinin … sayılı dosyasına yapılan itirazın 5.693,82 TL asıl alacak yönünden iptaline, takibin bu bedel üzerinden kaldığı yerden devamına,
2-Kabul edilen miktar üzerinden hesap edilen %20 icra inkar tazminatı olan 1.138,76 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince, alınması gereken 388,95 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 60,60 TL harcın mahsubu ile noksan olan 328,35 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, davacı yararına hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, kendisini vekil ile temsil ettiren davacıya verilmesine,
5-Arabuluculuk aşamasında harcanan 1.320,00 TL giderin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
6-Davacı tarafça yatırılan 44,40 TL başvurma harcı, 60,60 TL peşin harç olmak üzere toplamı 105,00 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 867,00 TL tebligat/posta/müzekkere masrafı ve bilirkişi ücreti yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair, Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/06/2021
Katip …
¸E-İmzalıdır
Hakim …
¸E-İmzalıdır
*