Emsal Mahkeme Kararı Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/225 E. 2021/431 K. 28.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/225 Esas – 2021/431
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/225 Esas
KARAR NO : 2021/431

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 07/05/2019
KARAR TARİHİ : 28/06/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 12/07/2021
Mahkememize açılan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, 24.08.2018 tarihinde … sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile … sevk ve idaresindeki … plakalı aracın ölümlü, yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası yaptığını, meydana gelen bu kaza sebebiyle müvekkillerin kızı olan …’ ın vefat ettiğini, kaza tespit tutanağından da anlaşılacağı üzere … plakalı araç sürücüsü …’ ın asli ve tam kusurlu olduğunu, davalı …’ ın tam kusuru ile meydana gelen kazada müvekkillerin kızı olan …’ ın feci şekilde can verdiğini, bu nedenle davalı sürücü, müvekkillerin bu kaza sebebiyle uğradığı manevi zarardan sorumlu olduğunu, kusurlu sürücü olan …’ ın “sevk ve idaresindeki … plakalı araç … Sigorta şirketi tarafından düzenlenmiş, 17.07.2018 başlama ve 17.07.2019 bitiş tarihli ve 9425094 poliçe numaralı Genişletilmiş Kasko Poliçesi ile Sigortalı olduğunu, Karayolları Trafik Kanunu ve Kasko Genel Şartları hükümlerine göre davalı … Sigorta A.Ş poliçe teminatı ile sınırlı olmak üzere müvekkilin manevi zararından işleten gibi sorumlu olduğunu, bu nedenlerle ve re’sen dikkate alınacak hususlarla, fazlaya ilişkin tüm hakları saklı kalmak kaydıyla; Genç yaştaki kızlarını karnındaki çocuğu ile beraber toprağa veren, müteveffanın babası … … için 75.000,00 TL ve Annesi … için 75.000,00 TL olmak üzere toplam 150.000,00 TL Tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
YANIT
Davalı … Sigorta A.Ş. Vekili Cevap Dilekçesinde Özetle; dava dilekçesinde bahsi geçen 24.08.2018 tarihli kazaya karıştığı belirtilen,… plakalı aracın müvekkili şirkete 17.07.2018-17.07.2019 tarihleri arasında geçerli olmak üzere 9425094 numaralı Genişletilmiş Kasko Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, söz konusu poliçede teminat limiti kişi başı 100.000,00-TL olduğunu, müvekkili sigortacı şirketin, üçüncü kişilerin uğramış olduğu bedeni zararlardan, sigorta poliçesinde belirtilen azami limitlerle ve işletenin veya işletenin eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru oranında maddi tazminat ile sorumlu tutulabileceğini müvekkili şirketinin sorumluluğu, sigortalının kusurlu olması halinde söz konusu olduğunu, haksız ve mesnetsiz açılan davanın reddine, yargılama gideri ve vekâlet ücretinin tümünün davacı üzerine yükletilmesini ve tahsilini talep etmiştir.
Davalı … Vekili Cevap Dilekçesinde Özetle; davacı tarafın, müvekkili hakkında hazırlanan iddianameden alıntılar yaptığını, o iddianamedeki hususların hepsinin gerçek dışı olduğunu, eksik incelemeye dayandığını, davalının aşırı hızlı olduğuna dair dosyada hiçbir tespit olmadığını, kazanın gerçekleştiği yerin şehir dışında olup etrafta tek bir kafe veya restaurant olmadığını, kaza yerinin iddianamede adı geçen piknik yerine de çok uzak mesafede olduğunu, kazanın olduğu yerde, araç giriş çıkışı yapılan hiçbir bina veya piknik yeri olmadığını, ayrıca, minibüsün içindeki hiç kimsenin içinden fırlamadığını, minibüsün yanında ayakta duranların, minibüsün çarpması ile şarampole yuvarlandıklarını, kazanın oluşumuna ilişkin Çorum Emniyet Müdürlüğü Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü Personeli polis memurları Faruk Kayan ve Ufuk Doğanay’ın düzenlediği Kaza Tespit Tutanağı ve Kaza Yeri Krokisinde hatalı tespitler olduğunu, kaza tespit tutanağında … plakalı aracın, diğer araca sol arka kısmından vurduğu belirtilmiş olmasına rağmen kaza yeri krokisinde sağ arka kısım çarpma noktası olarak işaretlendiğini, oysa ceza dosyasına sunmuş oldukları fotoğraflardan da anlaşılacağı üzere … plakalı aracın arka kısmı sağlam olduğunu, kazanın tam olarak … plakalı aracın, … plakalı araca sol yan arka kısmındaki sol tekerleğin bulunduğu yere çarpması ile oluştuğunu, bu çarpma sonucunda sol arka tekerleğin bulunduğu bölgede ağır hasar oluştuğunu ve buraya gelen darbenin etkisiyle arka tamponun koptuğunu, kaza yeri krokisinde, … plakalı aracın kaza sırasındaki duruş şekli de yanlış bir değerlendirmeye dayalı olarak çizildiğini, … plakalı aracın belirtildiği şekilde durması halinde, çarpma sonrasındaki savrulma şeklinin gerçekte yaşanan halinden farklı olması gerekeceğini, zira cepteki oto korkuluğa paralel ve yakın mesafede duran … plakalı aracın, sol yan arka kısımdan darbe aldıktan sonra öncelikle sağ tarafı ile oto korkuluğa (sağ tarafta bulunan) vurması gerektiğini, aracın çarpmanın etkisiyle hiçbir yere vurmadan savrularak yolun ortasındaki refüje çarptığını bu durumda ise, … plakalı aracın, krokide çizili şeklin aksine yola paralel değil dik şekilde durduğunu ve sol yan arka taraftan aldığı darbenin etkisiyle yola fırlayıp ters istikamette durabildiğinin görüldüğünü, davacıların istemiş olduğu tazminat miktarlarının çok yüksek olduğunu, müteveffanın müterafik kusurunun, Karayolları Genel Müdürlüğünün kusuru ve doktor hatası dikkate alındığında davalının sonucun gerçekleşmesindeki kusuru belirgin oranda azalmış olacağını, bu durumda ise manevi tazminat miktarının belirlenmesinde temel unsurlardan biri olacağını, ayrıca, manevi tazminatın zenginleşmeye neden olmaması gerektiğinin genel kuralı olduğunu, davacı tarafın adli yardım talebinin dikkate alındığında, davacıların ekonomik durumunun iyi olmadığı ve istenen tazminatın zenginleşmeye neden olacağını, bu nedenlerle, davalı …’ a karşı açılmış bulunan davanın reddine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacı karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, 24.08.2018 tarihinde davalı … sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile … sevk ve idaresindeki … plakalı araç arasında meydana gelen kazada davacıların kızı olan …’ ın vefatı sebebiyle manevi tazminat talebine ilişkindir.
…Ağır Ceza Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasında yer alan kusur raporu ve soruşturma dosyası dosyamız arasına alınmıştır.
Dosyamız arasına alınan 13.07.2018 tanzim tarihli genişletilmiş kasko poliçesinin incelenmesinde: …. plakalı aracın 17.07.2018-2019 tarihleri arasında davalı … Sigorta A.Ş. Tarafından poliçe kapsamına alındığı , poliçenin Manevi Tazminat klozuna ilişkin düzenlemede “İhtiyari Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarında belirtilen Manevi Tazminat talepleri, bedeni zararlar limitleri ile teminat kapsamına dahil edilmiştir.” denildiği, bu limitin de 100.000,00TL olduğu görülmüştür.
Müteveffanın Nüfus kayıt örneği dosya arasına alınmış, evli ve iki çocuklu olduğu görülmüştür.
Tarafların sosyal ekonomik durumlarının araştırılmasına ilişkin müzekkere cevapları dosya arasına alınmıştır.
Meydana gelen kaza nedeniyle kusur durumunun tespiti için Makina Yüksek Mühendisi Bilirkişiden alınan 07.06.2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle: Sürücü …’ın … plakalı idaresindeki araç ile gündüz vakti, meskun mahalde dışında , olay yerine geldiğinde; hızını mahal şartlarına ve trafik durumuna göre ayarlamadığı, aracını kendi yol bölümünde tutma becerisi göstermediği, sevk ve idare hatasıyla aracının direksiyon hakimiyetini kaybederek aracıyla gidiş istikametine göre yolun sağından yoldan çıkarak yolun sağında bulunan cep alanında park halinde bulunan … plakalı kamyonete çarparak savrulması sonucu meydana gelen olayda; dikkatsiz, tedbirsiz ve kurallara aykırı hareketleri nedeniyle tam kusurlu olduğu, Sürücü …’ın sevk ve idaresindeki kamyoneti ile geldiği olay mahallinde aracını park ettikten sonra direksiyon hakimiyetini kaybederek yoldan çıkan … plakalı otomobilin aracına çarpması sonucu meydana gelen kazada her hangi bir kural ihlali bulunmadığı, yaya … ve … olay mahalli yolun sağında bulunan cep kısmında ihtiyaç için mola verdikleri esnada direksiyon hakimiyetini kaybederek yoldan çıkıp savrulan … plakalı otomobilin sadmesine maruz kaldıkları kazada her hangi bir kural ihlalleri bulunmadıklarından kusursuz oldukları yönünde görüş ve kanaat bildirilmiş olup …Ağır Ceza Mahkeme’sinin Ankara Adli Tıpl Kurumundan aldığı 25.02.2020 tarihli raporunun da aynı doğrultuda olduğu görülmüştür.
Davalı … Vekilinin yetki itirazının değerlendirilmesinde: sigorta şirketinin cevap dilekçesinde yetki itirazında bulunulmadığı bu davalı için yetkinin kesinleştiği davalı … vekilinin davasının diğer dava ile birlikte özel yetkili olan ticaret mahkemesinde görülmesi gerektiği anlaşıldığından, bu aşamada davalı … vekilinin yetki itirazının reddine karar verilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde davacıların müteveffanın anne ve babası olduğu ve sigorta poliçesine dayanılarak davalı sigorta şirketinden, haksız fiile ilişkin hükümlere dayanılarak davalı …’dan manevi tazminat talep ettikleri görülmüştür. 6098 Sayılı TBK’nun manevi tazminat başlıklı 56 .maddesinde “Hakim bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda olayın özelliklerini göz önünde tutarak zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir. Ağır bedensel zararlar veya ölüm halinde zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.” hükmü mevcuttur. Meydana gelen kazada kızlarını kaybeden davacı anne ve babanın manevi olarak zarara uğradığına kuşku yoktur. Buna göre, olayın özelliği ile duyulan veya duyulacak elem ve acıya karşılık olarak davalı gerçek kişilere düşen kusur durumu , müteveffanın da kusurunun bulunmaması, kaza tarihinde hamile olduğu, geride eşi ve iki çocuğunun da kaldığı hususu, tarafların sosyal ekonomik durumu, kaza tarihine göre paranın alım gücü değerlendirildiğinde davacılar için 30.000,00’er TL olmak üzere toplam 60.000,00 TL manevi yeterli ve makul olacağına kanaatine varılmıştır. Bu nedenle manevi tazminat davasının aşağıdaki şekilde kısmen kabulü ve bu miktarlara davalı sigorta şirketi için temerrüt tarihi olan 21/12/2018 tarihinden , diğer davalı … için kaza tarihi olan 24/08/2018 tarihinden yasal faiz işletilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesisi yoluna gidilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1.-Davanın KISMEN KABULÜ ile, her bir davacı için 30.000,00 TL olmak üzere toplam 60.000,00 TL manevi tazminatın davalı sigorta şirketi için temerrüt tarihi olan 21/12/2018 tarihinden devamına, diğer davalı … için kaza tarihi olan 24/08/2018 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı taraflara verilmesine,
2.-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince, alınması gereken 4.098,60 TL nispi karar ve ilam harcından, peşin alınan 512,33 TL’ nin mahsubu ile noksan olan 3.586,27 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irad kaydına,
3.-Arabuluculuk aşamasında harcanan 1.320,00 TL giderin 528,00 TL’sinin davalılardan, 792,00 TL’sinin davacılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4.-Davacı … vekil ile temsil edildiğinden yürürlükte bulunan AAÜT gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 4.500,00 TL nispi vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı …’ e verilmesine,
5.-Davacı … … vekil ile temsil edildiğinden yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesaplanan 4.500,00 TL nispi vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı … …’ e verilmesine,
6.- Davacı …’in reddedilen manevi tazminat açısından Davalılar vekil ile temsil edildiğinden yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesaplanan red miktarı kabul miktarını geçemeyeceğinden 4.500,00 TL vekalet ücretinin davacı …’den tahsili ile davalılara verilmesine,
7.- Davacı … …’in reddedilen manevi tazminat talebi açısından davalılar vekil ile temsil edildiğinden yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesaplanan red miktarı kabul miktarını geçemeyeceğinden 4.500,00 TL vekalet ücretinin davacı … Müsted’den tahsili ile davalılara verilmesine,
8.-Davacı tarafça yatırılan 44,40 TL Başvurma ve 512,33 TL Peşin harç toplamı 556,73 TL’ nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine,
9.-Davacı tarafından yapılan tebligat/müzekkere/bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 1.008,00 TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre hesaplanan 403,20 TL’ sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine,
10.-Davalı … tarafından yapılan tebligat/posta masrafı olmak üzere toplam 50,00 TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre hesaplanan 30,00 TL’ sinin davacılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davalı …’ a verilmesine,
11.-Davacı tarafından yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, davalı sigorta şirketi vekilinin yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 28/06/2021