Emsal Mahkeme Kararı Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/755 E. 2021/106 K. 25.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/755 Esas
KARAR NO : 2021/106

Av.
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/10/2018
KARAR TARİHİ : 25/02/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 03/03/2021
Mahkememize açılan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
DAVA:
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle, davacının davalıdan olan 2.565,30 TL alacağının ödenmemesi üzerine … icra Müdürlüğü’nün …. E.. sayılı takibe yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına, haksız ve kötü niyetli yapılan itiraz nedeni ile davalı aleyhine alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yana tahmiline karar verilmesi, talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı şirket yetkilisinin cevabında, borcunun olmadığını, icra dairesinin yetkisiz olduğunu belirterek, davanın reddini istemiştir.
DELİLLER :
….İcra Dairesinin … sayılı dosyası getirtilmiş, incelenmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve ön inceleme duruşmasında belirlenen uyuşmazlık konuları hakkında talimat yoluyla serbest muhasebeci mali müşavir bilirkişiden alınan bilirkişi raporunda özetle,
1- Davacı şirket defter açılış ve kapanış kayıtlarım süresi içinde yaptığı, ve ticari defterlerinin delil niteliğinde olduğu,
2- Davacı şirketin davalı şirketten 2.565, 32 TL alacaklı olduğu,
3- Davacı şirketin alacağının ekte sunulan 2 adet faturadan kaynaklandığı,
4- Davacı şirket, davalı adına düzenlediği 2 adet faturayı, dava dosyasında bulunan sözleşmenin 12.3.iii bendi uyarınca düzenlediği görüş ve kanaatini bildirmiştir.
DELİL DEĞERLENDİRME VE HUKUKİ NİTELENDİRME:
Dava, hizmet sözleşmesine dayalı fatura alacağının tahsiline yönelik icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacı ile davalı şirket arasında hizmet sözleşmesi bulunup bulunmadığı davacı şirketin davalı şirkete hizmet verip vermediği verdiyse davalı şirketin takip tarihi itibariyle davacı şirkete borcunun bulunup bulunmadığı var ise miktarının ne olduğuna ilişkindir.
Davalı yan icra dairesinin ve mahkememizin yetkisine itiraz etmiş olup dava tarafları tacir olan sözleşmeye dayalı olduğundan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 17. maddesinde “Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır.” düzenlemesi yer almaktadır. Yetki sözleşmesi tacirler veya kamu tüzel kişileri arasında yapıldığı takdirde 6100 sayılı HMK’nın 17. maddesi uyarınca geçerlidir. Tacir olan davalı yanca sözleşmeye itiraz bulunmadığından sözleşmede Ankara mahkemeleri yetkili kılındığından alacak Ankara’da takip ve dava edilebileceğinden bu yöndeki itirazın reddi gerekmiştir.
Davacı defterlerinin incelenmesinde sahibi lehine delil vasfı taşıyan davacı yasal defter kayıtlarına göre davacının davalıya bir kısım mal satıp bedeli faturalandırdığı, davacının davalıdan 2.565,00 TL alacaklı olduğunun tespit edildiği bildirilmiştir. Davalının usulüne uygun olarak defterlerini ibraz emri tebliğine rağmen defterlerini ibraz etmediğinden incelemesi yapılamamıştır.
Tacir olup ticari defter tutmak zorunda olan davalı, ticari defterleri bulunmadığını ileri süremeyeceğinden verilen kesin süreye rağmen ibraz etmediği takdirde, belgenin elinde olmadığına dair yemin etmesine gerek olmaksızın HMK’nın 220/3. maddesi gereğince sunmaktan kaçındığı belgelerdeki (ticari defterlerindeki) kayıtların, davacı defterindeki kayıtlara uygunluğu mahkememizce kabul edildiğinden davalının sözleşmeye yönelik açık bir itirazı da bulunmadığından asıl alacak yönünden itirazın iptaline karar vermek gerekmiştir. Davacı faiz ve ihtar alacağını da takibe konu etmişse de buna ilişkin delil sunmamıştır.
Bu nedenle davalının davaya konu alacağı sabit görüldüğünden davanın kısmen kabulüne, itirazın iptaline ve alacak likit olduğundan kabul edilen kısım yönünden davacı yararına icra inkar tazminatına hükmetmek gerekmiştir.
HÜKÜM :
Yukarıda açıklanan nedenlere, kararın dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, dosyadaki kanıtlara göre;
1-Davanın kısmen kabulü ile ….İcra Dairesinin …. sayılı dosyasına yapılan itirazın 2.565,00 TL asıl alacak yönünden iptaline, takibin bu bedel üzerinden kaldığı yerden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Kabul edilen miktar üzerinden hesap edilen %20 icra inkar tazminatı olan 513,06 TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince, alınması gereken 175,22 TL nispi karar ve ilam harcın, peşin alınan 43,93 TL’nin mahsubu ile noksan olan 131,29 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, davacı yararına kabul miktarına göre hesaplanan 2.565,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, kendisini vekil ile temsil ettiren davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça yatırılan 43,93 TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 35,90 TL başvuru harcı, 783,20 TL tebligat/posta/müzekkere masrafı ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 819,10 TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre 810,00 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bıkarılmasına, kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı , davalı tarafın yokluğunda, 6100 sayılı HMK 341/2 maddesi uyarınca kesin olmak üzere karar verildi. 25/02/2021

Katip …
¸E-İmzalıdır

Hakim …
¸E-İmzalıdır

*