Emsal Mahkeme Kararı Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/352 E. 2021/744 K. 14.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/352 Esas – 2021/744

T.C.
ANKARA
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/352 Esas
KARAR NO : 2021/744

HAKİM :….
KATİP :….

DAVACI :….
DAVALI :…..
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 09/05/2018
KARAR TARİHİ : 14/12/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 28/12/2021

Mahkememize açılan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
DAVA:
Davacı vekili, müvekkil desteği Saadettin Işık sevk ve idaresindeki … plakalı kamyonet ile … adresindeki maden ocağından almış olduğu yük ile ocaktan çıktığı esnada aracının direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu şarampole devrilmesi akabinde ölümlü ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza sebebiyle müvekkili Saadettin Işık’ın vefat ettiğini, olayla ilgili Gaziosmanpaşa Cumhuriyet Başsavcılığının 2009/7115 Sayılı dosyasıyla soruşturma yapıldığını, kaza yol açan … plaka sayılı araç … Sigorta A.ş. tarafından 8801.05485624.0000 Poliçe Numarası ile Karayolları Zorunlu Mali sorumluluk sigortası ile sigortalandığını, meydana gelen vahim kaza sonucu Saadettin Işık’ın hayatını kaybetmesi nedeniyle desteğinden yoksun kalan müvekkillerinin bu nedenle uğradığı maddi zararlarının davalı sigorta şirketince kaza tarihinde geçerli olan poliçe teminat limitleri dahilinde karşılanması gerektiğini, sözleşme süresi içinde Hazine Müsteşarlığı’nın bağlı bulunduğu Bakanlıkça teminat tutarları arttırıldığı takdirde, bu poliçede yazılı teminat tutarları, herhangi bir işlem gerek kalmaksızın yeni teminat tutarları üzerinden geçerli olunacağını, bu nedenle meydana gelen maddi zararın sigorta şirketince kaza tarihinde geçerli olan poliçe teminat limitleri dahilinde karşılanması gerektiğini, kazanın meydana geldiği tarihteki kişi başına ölüm ve sakatlanma teminatı 150.000,00 TL olacağını, müvekkili kaybettiği eşi Saadettin Işık’ın bu vakitsiz kaybı dolayısıyla yaşama sevincini kaybettiğini, müteveffanın kendisine yönelik maddi desteğinden de yoksun kaldığını, müvekkiline maddi ve manevi desteği olan müteveffa’nın ölmesi ile yaşadığı maddi ve manevi zararın şümulünü de artırdığını, müvekkili kaza sonrası travma yaşadığını, müteveffa, müvekkile çok düşkün olduğunu her zaman desteğini esirgemeden sürdürdüğünü, tüm bu nedenlerle fazlaya dair dava ve talep haklarımız saklı kalmak kaydıyla, 21.03.2009 tarihinde meydana gelen tek taraflı ve maddi hasarlı trafik kazasında hayatını kaybeden Saadettin IŞIK’ın desteğinden yoksun kalan eşi … için 100,00 TL tutarındaki maddi tazminat ile davalının temerrüde düştüğü tarihten itibaren işlemiş yasal faiziyle birlikte davalı sigorta şirketi tarafından karşılanmasını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalıya müştereken ve müteselsilen tahmil edilmesini yönünde karar verilmesini dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekilince mahkememize vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle: Yargıtay Hukuk Genel Kurulu son içtihadına göre sürücünün kendi kusuru ile vefatı sebebi ile yakınları tarafından açılan destekten yoksun kalma tazminat talepli davada ;kendi kusuru ile vefat eden sürücünün kusurunun destek görenlere yansıyacağı bu sebeple de işletenden destek tazminatı talep edemeyecekleri sonucuna ulaşıldığını, ayrıca söz konusu kaza maden ocağı çalışma sahasında meydana gelmiş olup kazanın meydana geldiği yer kara yolu olmadığı, kara yolları trafik kanunu 2 maddesi uyarınca kara yolu sayılan yerlerden de olmadığı, bu sebeple söz konusu zararın trafik poliçesi teminatında kalmadığı, destekten yoksun kalma tazminatının aktüer uzmanının yapması gerektiği, sosyal kurumdan tazminat alınması veya aylık bağlanması durumunda ödemelerin düşülmesi gerektiğinden bahisle davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER :
Gaziosmanpaşa Cumhuriyet Başsavcılığının 2009/7115 soruşturma sayılı dosyası getirtilerek, incelenmiştir.
Davalı Sigorta şirketinden … plakalı araca ait sigorta poliçesi ve hasar dosyası getirtilerek, incelenmiştir.
SGK Kayıtları dosyaya girmiştir.
Talimat kanalı ile alınan 18/10/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; iş veren…Madencilik San. ve Tic. Ltd. Şti. kaza mahallinde (maden ocağı veya taş ocağının yollarını, daha güvenli, daha emniyetli, geniş iki aracın yan yana rahat geçebileceği yol yapılmadığını, yağışlı havalarda, zeminin buzlu durumlarında aracların kayma ortamlarının müsait olduğunu, eski hali ile şu andaki yolun her iki tarafının uçurum olduğundan dolayı, işverenin önlem alması, yüksekten düşmeye, kaymayı engelleyecek Çelik bariyerler, beton bariyerler veya beton setlerin yapılması gerektiğini, kaza mahalli karayollarına bağlı veya umumiye açık bir yol olmadığından ve Sivil trafik bu yolu (zaten yolun kullanılması mümkün olmadığını) kullanmadığından dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununn 2. Mad. kapsamında değerlendirilemeyeceğini, iş veren (… Firması) olay öncesi, kullanılacağı yolu, güvenli, emniyetli araçları yüksekten düşmeyeceğini engelleyecek bariyer, set, beton bariyerler gibi önlem alınmadığından dolayı olayda %60 oranında kusurlu olduğunu, maktul sürücü (Sadettin Işık) olayda yolun icap ve şartlarına uygun seyretmemesi, dikkat ve özen yükümlülüğü yerine getirmediği için olayda %40 oranında kusurlu olduğu yönünde görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Talimat kanalı ile alınan 07/03/2020 tarihli ek bilirkişi raporunda özetle; … ilçe bağlantı yolu ile kadastro yolu gibi bağlandığını, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre bağlantısı yapılan yol standart dışında olduğunu, yolun kaplamasının yapılmadığını, topraklı ham yolların kamunun kullanılmasına müsaade edilmediğini, İstanbul Büyükşehir Belediyesi veya ilçe belediyelerin yol ile ilgili her hangi bir sorumluluklarının bulunmadığını, Karayolları 1. Bölge Müdürlüğünün İstanbul İl sınırları dahilinde TEM oto yolu ile 15 Temmuz Köprüsü ve yolların başlangıç ve bitiş noktalarının belli olduğunu, belediyenin Sultagazi ile Arnavutköy ilçe yolu gayet net şekilde görüldüğünü, maden sahasının yolunun hiç görülmediğini ve bağlantısının nizami olmadığını, 2918 sayılı K.T.K.’nun 2. Maddesinin kapsamı dışında olduğunu, bahse konu yolun yapımı, bakımı, onarımı ve işaretlenmesi güvenli halde kullanılması hususları ilgili firmanın…Maden San. ve Tic. Ltd.Şti.’nin uhdesinde olduğu yönünde görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Talimat kanalı ile 21/03/2021 tarihinde İTÜ öğretim üyelerinden alınan kusur bilirkişi raporunda özetle ; kazanın meydana geldiği yerin üzerinde araçların seyir halinde olduğu yol olması sebebi ile kara yolu olarak değerlendirilmesi ve bu yolda seyir eden araçların 2918 sayılı KTK na tabi olduklarını, trafiğe kamu düzenince izin verilip verilmesinin önemli olmadığını, kara yolunda olduğu gibi gelip gitme amaçlı kullanılmasının yeterli olduğu, … plakalı kamyon sürücüsü Saadettin Işıkın % 25 oranında tali kusurlu olduğunu, kazanın meydana gelmesinde, … Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti.ne ait maden sahasında, kamyonun seyir halinde olduğu yolun, gerekli nizamlara uygun olmamasının % 75 oranda ana etken olduğu yönünde görüş ve kanaatini bildirmiştir.

Aktüerya alanında uzman bilirkişiden alınan 26/08/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; olay tarihinde (2009) yılı ZMSS police teminat limitinin garamaten paylaştırılması sonucunda; davacı eş …’ın destekten yoksun kalma zararı karşılığında talep edebileceği tazminat tutarının 123.700,14 TL olduğunu, Sigorta şirketinin temerrüde düştüğünü 23.04.2018’den itibaren yasal faiz (taleple bağlılık ilkesi gereğince) yürütülerek tazminat talebinde bulunabileceği yönünde görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Davacı 06/09/2021 tarihli dilekçesi ile ; dava değerini 123.700,14 TL arttırdıklarını , tazminat alacağının kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.

DELİL DEĞERLENDİRME VE HUKUKİ NİTELENDİRME:
Dava trafik kazasında desteği ölen davacının açtığı destekten yoksun kalma tazminat davasıdır. Davacının desteği olan Sadettin Işık’ın aracı ile maden ocağında şantiyede yük aldıktan sonra yola çıkarken havanın yağışlı zeminin toprak kaygan ve dar olan yolda seyir halinde iken kamyonu geriye kaydırarak trafik kazası geçirdiği ve kazada vefat ettiği anlaşılmıştır.
Davalı kazanın gerçekleştiği yerin kara yolu olmadığı bu nedenle zararın teminat kapsamında olmadığından ve davacının desteğinin kusurunun destek görenlere yansıyacağından bahisle davanın reddini talep etmiştir. Dosya kapsamında kusur durumunun tespiti için bilirkişilerden rapor alınmıştır. Dosya kapsamında İTÜ öğretim üyelerinden alınan 21/03/2021 tarihli rapordaki kusur oranına göre davacıların desteğinin %25 oranında kusurlu olduğu, kazanın meydana geldiği…Mad. San ve Tic Ltd şirketine ait maden sahasında kamyonun seyir halinde olduğu yolun gerekli nizamlara uygun olmadığından %75 oranında asli kusurlu olduğu tespit edilmiştir. Alınan rapor denetime elverişli ve hükme esas alınabilir mahiyette bulunmakla hükme esas alınmıştır. Davalı sigorta şirketi söz konusu yolun kara yolu olmadığı iddia edilmiş ise de; kazanın meydana geldiği yerin maden ocağında meydana geldiği , kazanın meydana geldiği yerin araçların seyir halinde olduğu bir yol olduğu, Yargıtay içtihatlarına göre kara yolu için taşıt trafiğine kamu yönetimince izin verilip verilmemesi önemli olmayıp fiilen bu amaçla kullanılması yeterlidir. Yine karayolu zemininin asfalt, beton, taş veya toprak olması arasında herhangi bir fark bulunmamaktadır. Bu açıdan köy, orman, dağ, tarla ve yayla yolları da kara yoludur. Belirtilen nedenlerle davalının bu yöndeki savunması dikkate alınmamıştır. Davalı sigorta şirketi desteğin kusurunun destek görenlere de yansıyacağından bahisle itirazda bulunmuş ise de; kaza tarihinin 21/03/2009 tarihi olduğu, ZMMS poliçe tarihinin 10/03/2009 tarihinde tanzim edilmiş olduğu, poliçenin 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren ZMMS Genel şartlarından önce tanzim edilmiş olduğu, yerleşmiş Yargıtay içtihatlarına göre davacının ölenin salt mirasçısı sıfatı ile değil destekten yoksun kalan 3 kişi sıfatı ile dava açtığı, bu nedenle destekten yoksunluk zararının oluşumundaki kusurun davacıya yansıtılamayacağından davalının bu yöndeki savunması dikkate alınmamıştır. Davacı tazminat talebi ile zararın müştereken ve müteselsilen tahsilini istemiş bulunmakla, Aktüer bilirkişiden alınan denetime elverişli ve hükme esas alınır mahiyette bulunmuş, ve davacının haklı davasının kabulüne karar verilmiştir.
HÜKÜM :
Yukarıda açıklanan nedenlere, kararın dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, dosyadaki kanıtlara göre;
1-Davanın KABULÜNE, 123.700,14 TL’nin temerrüt tarihi olan 23/04/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilemesine,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince, alınması gereken 8.449,96 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 35,90 TL harcın ve ıslah harcı olan 441,00 TL indirilmesi ile noksan olan 7.973,06‬ TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, davacı yararına hesaplanan 15.701,51 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, kendisini vekil ile temsil ettiren davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafça yatırılan 35,90 TL başvurma harcı, 35,90 TL peşin harç ve 441,00 TL ıslah harcı ve 314,00 TL keşif harcı olmak üzere toplamı 826,80 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 4.541,90 TL tebligat/posta/müzekkere masrafı ve bilirkişi ücreti yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair, davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 14/12/2021

Katip ….
e-imzalıdır.

Hakim…..
e-imzalıdır.

*Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.