Emsal Mahkeme Kararı Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/757 E. 2021/552 K. 23.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2017/757 Esas – 2021/552
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMES
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2017/757 Esas
KARAR NO : 2021/552

HAKİM : …
KATİP : ….

DAVACI :….
VEKİLİ : Av….
DAVALI :1….
VEKİLLERİ : Av….
Av…..
DAVALI : 2-….

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 06/11/2017
KARAR TARİHİ : 23/09/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 06/10/2021

Mahkememize açılan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
DAVA:
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle, 26.11.2015 tarihinde davalı sigorta şirketine trafik sigorta poliçesiyle sigortalı diğer davalı sürücü …’ın idaresindeki … plakalı araçla, olay yerinde yaya konumundaki davacı …’na çarparak yaralanmasına neden olduğu belirtilerek, davalı …’tan 1.000,00 TL’nin kaza tarihinden, davalı sigorta şirketinden ise 27.09.2017 temerrüt tarihinden itibaren tahsili, 30.000,00 TL manevi tazminatın ise davalı …’tan olay tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle tahsilini dava ve talep edilmiştir.
Davacı vekili daha sonra dilekçe vererek, dava değerini artırdığı ve harçlandırdığı görülmüştür.
CEVAP :
Davalı … cevap dilekçesinde; idaresindeki araçla bandırma caddesi üzerinde … Sokak (Mevlana Bulvarı) istikametine doğru seyirle gelip sola dönüş yapmak istediği sırada, yayanın geçiş kurallarına riayet etmeden dalgın ve kulaklıkla müzik dinlemek suretiyle çevresel trafik kontrolü yapmadan ve de araçlara da dikkat etmeden karşıya geçerken idaresindeki aracın sol dikiz aynasının çarpması sonucu meydana gelen kazada davacının da kusurlu olduğu göz önüne alındığında, davacı tarafından talep edilen 30.000,00 TL manevi tazminatın çok fahiş olduğu gibi …. Asliye Ceza Mahkemesine sunulmuş olan Bilirkişi Kusur Raporu’nun da hatalı olduğu, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı Sigorta Şirketi vekili cevap dilekçesinde; Dava konusu kazaya karışan … plakalı aracın davalı sigorta şirketine trafik sigorta poliçesiyle sigortalı olduğunu, davacının Adli Tıp raporu ile kalıcı sakatlığının bulunmadığının sabit olduğunu, geçici iş görmezlik zararının poliçe kapsamında olmadığından müvekkil şirketin sorumluluğunun da olmadığından davanın reddinin gerektiğini belirtilmiştir.
DELİLLER :
Davacı ve davalı gerçek kişilerin sosyal, ekonomik ve mali durum araştırmaları yapılmıştır.
Ankara ….Asliye Ceza Mahkemesinin 2016/134 esas sayılı dosyası uyap üzerinden getirtilmiş, incelenmiştir.
Davacının tedavi gördüğü hastanelerden tedavi evrakları getirtilmiş, incelenmiştir.
Kocatepe SGK tarafından verilen cevapta, 579,72 TL rücuya tabi bir ödemenin bulunduğu görülmüştür.
T.C. Adalet Bakanlığı Adli Tıp Kurumu Başkanlığı 2. İhtisas Kurulu Başkanlığı tarafından düzenlenen 08/05/2020 tarih ve 119040 sayılı raporu ile 1986 doğumlu …’nun 26/11/2015 tarihinde yaralanması neticesinde kişinin 3 (üç) ay süre ile iş göremezlik halinde kaldığı tespit edilmiştir.
Mapfre Sigorta tarafından hasar dosyasının gönderildiği görüşmüş, incelenmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve ön inceleme duruşmasında belirlenen uyuşmazlık konuları hakkında makine mühendisi ve ileri sürüş tekniklerinde uzman kusur bilirkişisi ve aktüer uzmanı bilirkişiden alınan son bilirkişi raporunda özetle,
Davalı Sigorta Şirketi’ne Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigorta Poliçesi ile sigortalı … plaka sayılı araç sürücüsünün ” 75 oranında kusurlu, davacının %25 oranında kusurlu olduğu tespit edilmiş olmakla hesaplamanın bu kusur esasına göre yapıldığını,
Davacının dava konusu olay sonrasında, 3 (üç) ay süre ile iş göremezlik halinde kaldığı 08.05.2020 tarihli raporla tespit edildiğini,
Davacının dava konusu olay nedeniyle uğradığı bakiye maddi zararın 2.369,96 TL olarak hesaplandığı görüşünü bildirmiştir.
DELİL DEĞERLENDİRME VE HUKUKİ NİTELENDİRME:
Dava trafik kazası nedeniyle meydana gelen yaralanmaya ilişkin maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup zarar gören yaya meydana gelen zararını ZMM Sigortası kapsamında kalması halinde kazaya sebebiyet veren diğer araç sürücüsünün ZMM Sigortası kapsamında, sigorta limiti sınırlarında kalmak kaydıyla 2918 Sayılı Yasanın 85, 90,91, 98 maddeleri, Poliçe Genel Şartnamesi ve ekindeki düzenleme ve TBK hükümleri çerçevesinde davalı sigorta şirketinden ve haksız fiil sorumluluğuna ilişkin hükümler çerçevesinde davalı gerçek kişilerden talep edebilir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun 91/1 maddesine göre işletenlerin bu kanunun 85/1 maddesine göre sorumluluklarının karşılanmasının sağlanmak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunlu kılınmış, aynı yasanın 85/1 maddesinde motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veyahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, araç işleteninin sorumlu olacağı, aynı yasanın 85/son maddesinde ise işleten veya araç işleticisi teşebbüs sahibinin, araç sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumlu olacağı öngörülmüştür. Davacının maddi tazminat istemi 2918 Sayılı Yasanın 91. Maddesi çerçevesinde, sigrtalı araç sürcüsünün kusurlu olması halinde, zarar verdiği kişilerin maddi zararları ZMMS sigorta teminatı kapsamında bulunduğundan, davacı işgöremezlik zararını talep edebilir.
Tüm dosya kapsamından “Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik” ve”Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği ” ne göre hazırlanmış raporlarda davacının 3 (üç) ay süre ile iş göremez halde kaldığı tespit edilmiş kaza tarihinde yürürlükte olan yönetmelik baz alınarak hazırlanan adli rapor ve yine dosya kapsamında alınan aktüer bilirkişi raporundaki hesaplama davacının işgöremezlik tazminatı bakımından hüküm kurmaya elverişli görülmüştür.
Somut olayda, bilirkişi raporunda belirtildiği üzere kazanın meydan gelmesinde davalı sigorta şirketine sigortalı araç sürücüsünün % 75 oranında kusurlu olduğu, davacının ise %25 oranında kusurlu olduğu son bilirkişi raporu ile sabittir. Bu durumda davalı araç sürücüsü ile davalı sigorta şirketi zarardan sürücünün kusuru oranında sorumlu olacaktır.
Buna göre kaza neticesinde davacının gerçek zararının 2.369,96-TL geçici iş göremezlik zararı olduğu bilirkişi raporu ile belirlenmiştir. Buna göre davacının davalı sigorta şirketi yönünden taleple bağlı kalınarak maddi tazminat talebi yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Araç hususi olmakla alacağa yasal faiz işletilmiştir. Davacının kalıcı iş göremez halde kaldığı tespit edilemediğinden buna ilişkin fazlaya ilişkin istemi reddedilmiştir.
Davacı aynı zamanda manevi tazminat talep etmiştir. 6098 Sayılı TBK’nun manevi tazminat başlıklı 56/1 .maddesinde “Hakim bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda olayın özelliklerini göz önünde tutarak zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verir.” hükmü mevcuttur. Davacının aldırılan adli tıp raporunda 3 ay süre ile geçici iş göremez halde kaldığı tespit edilmiş olup yaralanmasının fiziki, sosyal ve duygusal kişilik değerleri bakımından manevi olarak zarara uğramasına sebep olduğuna kuşku yoktur. Buna göre, olayın özelliği ile duyulan veya duyulacak elem ve acıya karşılık olarak davalı gerçek kişiye düşen kusur durumu , davacının da kusurunun bulunması, tarafların sosyal ekonomik durumu, kaza tarihine göre paranın alım gücü değerlendirildiğinde davacı için 4.000,00 TL manevi tazminatın yeterli ve makul olacağına kanaatine varılmıştır. Bu nedenle manevi tazminat talebinin de kısmen kabulüne ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :
Yukarıda açıklanan nedenlere, kararın dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, dosyadaki kanıtlara göre;
1-2.369,96 TL maddi tazminatın davalı sigorta şirketi talep doğrultusunda 500,00 TL ile sınırlı sorumlu olmak kaydıyla 27/09/2017 tarihinden itibaren, davalı … 26/11/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
1-a-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, davacı yararına hesaplanan 2.369,96 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, (davalı sigorta şirketinin 500,00 TL’sinden sorumlu tutulmasına)
1-b-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince, alınması gereken 161,90 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 105,89 TL harcın ve 54,40 TL tamamlama harcı toplamı 160,29 TL’nin mahsubu ile noksan olan 1,61 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irad kaydına,
2-4.000,00 TL manevi tazminatın 26/11/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’tan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-a-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, davacı yararına hesaplanan 4.000,00 TL vekalet ücretinin davalı …’tan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-b-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince, alınması gereken 273,24 TL nispi karar ve ilam harcından davalı …’tan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafça yatırılan 31,40 TL başvurma harcı, 105,89 TL peşin harç 54,40 TL tamamlama harcı olmak üzere toplamı 191,69 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, (davalı sigorta şirketinin 15,00 TL’sinden sorumlu tutulmasına)
4-Davacı tarafından yapılan 1.799,20 TL tebligat/posta/müzekkere masrafı ve bilirkişi ücreti yargılama giderinin kabul ve red oranına göre 352,64 TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına (davalı sigorta şirketinin 70,52 TL’sinden sorumlu tutulmasına)
5-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 23/09/2021
Katip …
¸E-İmzalıdır

Hakim …
¸E-İmzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.