Emsal Mahkeme Kararı Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/280 E. 2022/648 K. 27.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2017/280 Esas – 2022/648

T.C.

10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2017/280 Esas
KARAR NO : 2022/648

HAKİM : …
KATİP :….

DAVACI :….
DAVALI : ….

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 13/04/2017
KARAR TARİHİ : 27/09/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 27/10/2022

Mahkememize açılan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
DAVA:
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle,14.11.2016 günü saat 12:22 sıralarında, davalı sürücü …’nin yönetimindeki … plakalı aracın davalı şirkete ZMSS poliçesi ile sigortalı kamyonet ile Atatürk Bulvarını takiben Ulus yönünden Kızılay yönüne doğru seyir halinde iken olay yeri olan Zübeyde Hanım Meslek lisesi önünde, seyir yönüne göre yolun solundan sağına doğru doğru geçmek isteyen davacı yaya …’a çarpması neticesinde, adı geçen yayanın yaralandığını, davacını …’ın kaburgalarında ve omurlarında kırıklar oluştuğunu, hastanede tedavisi süren davacının en az 6 ay süre ile iş ve gücünden mahrum kaldığını, bu nedenle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile geçici ve sürekli iş gücü ve hayati idame kaybı ile yapılan tedavi masrafları için şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminatın müştereken ve müteselsilen , 5000,00 TL manevi tazminatın … den olmak üzere toplam 6000,00 TL tazminatın kanuni faizi ile davalılardan alınarak müvekkiline ödenmesine hükmedilmesi yönünde karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı sigorta şirketinin muhabere yoluyla mahkememize göndermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; esas hakkında inceleme yapılmasına gerek olmadan usulden reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı vekilinin dava dilekçesinde 14.11.2016 tarihinde maluliyetle sonuçlanan yaralamalı trafik kazasına karıştığını belirttiği aracın 22.12.2015 Zorunlu Mali Mesuliyet (Trafik) Sigorta Poliçesi ile maluliyet halinde kaza tarihi itibarıyla şahıs başına azami 310.000,00 TL poliçe limiti ile… adına müvekkili sigorta şirketine sigortalı olduğunu, davacı vekili dava dilekçesinde; söz konusu kaza sebebiyle müvekkilinin yaralandığını ve neticesinde sürekli iş göremezliğe maruz kaldığını ve tedavi giderleri olduğunu belirttiğini, doğan tüm bu zararların tazmini için toplamda 1.000,00 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini talep ettiğini, davacı vekilinin müvekkillerinin tedavi giderleri ile ilgili maddi tazminat talebinin yerinde olmadığını, örneğini sundukları poliçede de açıkça belirtildiği üzere müvekkili sigorta şirketi poliçede yer alan tedavi teminatının SGK’ya devri için kuruma 96,41 TL prim aktarımı yaptığını, dolayısıyla yapılan bu prim aktarımlarından sonra söz konusu araçların karıştığı bir trafik kazası sebebiyle doğacak tüm tedavi ve bakım giderleri SGK tarafından karşılanması gerektiğini, bu yasal bir sorumluluk olup, bazı kalemlerin SGK tarafından karşılanmaması sebebiyle gene de müvekkili sigorta şirketinin sorumluluğunun devam ettiğinin kabulünün mümkün olmadığını, bu husus SGK’nı sorumluluğu olup gerekirse dava yoluyla kendisinden talep edilmesi gerektiğini, yapılan prim aktarımına rağmen tedavi ve bakım giderleri için müvekkili sigorta şirketinden talepte bulunulmasında yasal isabet bulunmadığını, bu nedenle Mahkemece davacı vekilinin tedavi ve bakım giderine yönelik maddi tazminat talebinin reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı taraf işbu dava ile geçici iş göremezlik tazminatını talep ettiğini, davacının işbu talebi trafik sigortası genel şartları gereği teminat dışı olduğunu, davanın kabulü anlamına gelmemek kaydıyla, geçici iş göremezlik talepleri tedavi giderleri kapsamında olup; 6111 sayılı yasa uyarınca müvekkili şirketin tedavi giderleri nedeniyle herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, davacı vekilinin sürekli iş göremezlik ile ilgili maddi tazminat talebi bakımından ise kabul anlamına gelmemek kaydı ve şartı ile bir an için davalı müvekkili sigorta şirketinin dava konusu talep ile sorumlu olduğunu düşünse bile; davalı müvekkili sigorta şirketinin işbu sorumluluğu Karayolları Trafik Kanunu’nun 85/1 ve Trafik Poliçesi Genel Şartlarının 1. Maddesinden doğan kusur oranında ve poliçe limiti ile sınırlı sorumluluk olduğunu, bu sebeple Mahkemece sebepsiz zenginleşmeye mahal vermemek amacıyla öncelikle Adli Tıp Kurumundan (“Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik” hükümlerine göre) davacının maluliyet oranı konusunda heyet raporu rapor alınmasını, sonrasında sigortalı araç sürücüsünün kusur oranının belirlenmesi ve bilahare de belirlenecek kusur oranına göre maddi tazminat miktarının tespitinin gerekli olduğunu, kanaatlerince tazminat hesaplamasının Hazine Müsteşarlığına kayıtlı bir sigorta aktüer’i tarafından yapılması uygun olacağını, müvekkili şirketin davacıya karşı temerrüdü söz konusu olmadığını, bu nedenle kabul anlamına gelmemek kaydıyla müvekkili şirketin dava konusu talepten sorumlu olduğunu, dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizden sorumlu tutulabileceğini, tüm bu nedenlerle davanın reddine, aksi halde maddi tazminat talepleri bakımından belirttikleri şekilde hesaplama yapılarak hüküm tesis edilmesine, kaza tarihinden itibaren faiz talebinin reddine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …’ye usulüne uygun tebligat yapılmış ise de davaya cevap vermedikleri anlaşılmıştır.
DELİLLER :
Davalı sigorta şirketinden dava konusu … plakalı aracın 14/11/2016 yapmış olduğu trafik kazasına ilişkin hasar ve poliçe evrakları istenilerek incelenmiş ve dosyaya kazandırılmıştır.
Davacının tedavi gördüğü ilgili hastanelerden tedavi evrakları istenilerek dosyaya kazandırılmıştır.
Davalının ilgili kolluk aracılığı ile sosyal ekonomik duruş araştırması yapılmış ve dosyaya kazandırılmıştır.
… 46. Asliye Ceza Mahkemesinin 2018/182 Esas sayılı dosyası istenilerek, incelenmesinde; …’ın katılan olduğu, … hakkında taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olmak suçundan kamu davası açıldığı, mahkemece alınan 3 kişilik bilirkişi heyetinden alınan rapora göre sanığın kusurunun olmadığı tespit edildiğinden sanık hakkında beraat kararı verildiği, dosyanın … Bölge Adliye Mahkemesine gittiği henüz kesinleşmediği anlaşılmıştır.
… Trafik İhtisas Dairesinden alınan 23/10/2018 tarihli kusur raporun incelenmesinde; sürücü … ‘nin %15 (yüzde onbeş) oranında kusurlu olduğunu, yaya …’ın ise %85 (yüzde seksenbeş) oranında kusurlu olduğu yönünde rapor düzenlendiği görülmüştür
Tüm dosya kapsamı ve ön inceleme duruşmasında belirlenen uyuşmazlık konuları hakkında adli tıp uzmanı ve aktüer uzmanı bilirkişilerden alınan 10/02/2020 tarihli raporda özetle,2020 yılı günel asgari ücret verilerine ve 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar ZMSS Genel Şartlan na göre yapılan hesaplama sonucunda davacı …’ın; Geçici işgöremezlikten kaynaklanan tazminat alacağının 741,46 TL olduğunu, sürekli işgücü kaybından kaynaklanan tazminat alacağının 1.838,89 TL olduğunu, tedavi giderinden kaynaklı alacağının ise 117,48 TL olduğunu, sigorta şirketine başvuru tarihinden 8 iş günü sonrası (başvuru/ihbar tebliğ tarihi dosyada mevcut olmadığından) temerrüde düşme tarihinden itibaren, diğer davalıdan olay tarihinden itibaren yasal faiz yürütülerek tazminat talebinde bulunabileceği, kaza tarihi olan (2016) yılı itibariyle ZMSS poliçesi ölüm-sakatlanma (klozu) teminat limit tutarının ayrı 310.000,00 TL olduğu yönünde görüş ve kanaatlerini bildirmişlerdir.
Dosya kapsamında alınan Adli Tıp trafik ihtisas dairesinden alınan karar ile Ceza Dosyasında mahkumiyete esas alınan kusur raporu arasında çelişki oluşmakla , dosya KGM uzmanı 3 kişilik bilirkişi heyetinden alınan kurula verilerek yeni bir 19/01/2022 tarihli kusur raporu alınmıştır. Bu rapora göre davacı yaya …’ın kazanın gerçekleşmesinde %100 oranında kusurlu olduğu tespit edilmiş olup, davalı sürücü …’nin kusursuz olduğu bildirilmiştir.
DELİL DEĞERLENDİRME VE HUKUKİ NİTELENDİRME:
Dava trafik kazasından yaralanmadan ötürü araç sürücüsüne ve ZMMS sigorta şirketine karşı açılan maddi ve manevi tazminat davasıdır. Sürücü … kullandığı … sayılı aracı ile yaya olarak karşıya geçmeye çalışan davacıya çarptığı anlaşılmaktadır. Dosya kapsamında alınan bilirkişi raporunda da görüleceği üzere davacının olay yerinde karşıdan karşıya geçişin güvenli olmaması nedeni ile yayaların yolun karşı tarafına geçişi orta refüj üzerindeki fiziki engel ile yasaklanmış olmasına rağmen yaklaşan araçların hız ve mesafesini kontrol etmeden kendi can güvenliğini tehlikeye atarak orta refüjdeki korkuluk üzerinden geçmek sureti ile taşıt yolunun karşısına geçmeye çalıştığı sırada sağından gelen ve kendisine emniyetle durdurulamayacak kadar yakın mesafede olan davalı sürücü … yönetimindeki aracın çarpmasına neden olduğu, oysa olay yerine çok yakın mesafede yaya üst geçidinin olduğu, meydana gelen kazada davacının %100 kusurlu olduğu, davalı …’nin kusurlu olmadığı anlaşılmıştır. Dosya kapsamında alınan 19/01/2022 tarihli bilirkişi raporu denetime elverişli ve makul bulunmakla hükme esas alınmıştır. Her iki davalı açısından açılan maddi ve davalı … açısından açılan manevi tazminat davasının reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM :
Yukarıda açıklanan nedenlere, kararın dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, dosyadaki kanıtlara göre;
1-Davanın REDDİNE,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince, alınması gereken 80,70 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 31,40 TL ile 29,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 60,40 TL harçtan mahsubu ile eksik kalan 20,30 TL’nin davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, davalı…Sigorta A.Ş. yararına hesaplanan 2.697,83 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, kendisini vekil ile temsil ettiren davalı…Sigorta A.Ş.’ye verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
5-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, dava değeri istinaf kesinlik sınırı altında kaldığından kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.27/09/2022

Katip …
e-imzalıdır.

Hakim …
e-imzalıdır.

*Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.