Emsal Mahkeme Kararı Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/965 E. 2021/660 K. 11.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2016/965 Esas
KARAR NO : 2021/660

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … … – …
VEKİLİ : Av. … – Elektronik Tebligat
DAVALI : … … – …
VEKİLİ : Av. … – ….

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/02/2016
KARAR TARİHİ : 11/11/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 12/11/2021

Ankara 16. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/105 Esas, 2016/554 Karar sayılı dosyası görevsizlik karar sonucu mahkememize tevzi edilen Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin kızkardeşinin eşi olan …’ün 2015 yılının Temmuz ayında eski adı … yeni adı ise … Grup Gıda Ltd. Şirketinde işe başlamak için müracaat ettiğini, başvurusu onaylandığında işe başlayabilmesi için iki kefil getirmesinin gerektiğinin bildirildiğini ve maksatlı olarak kefilerine boş senetler imzalattığını, …’ün işe ihtiyacı olması nedeniyle kefillerin boş senet imzalamalarına rıza göstermek zorunda kaldığını, …’ün devraldığı bölgede daha önce satış temsilciliği yaparak paraları zimmetine geçiren …’nun bu paraları ödemek için şirket yetkilisinden süre istediğini, ancak süresinde ödeme yapmadığını, bunun üzerine şirket yetkilisinin dava dışı Burak’tan tahsil edemediği parayı müvekkilinin eniştesi olan …’den tahsil etmeye çalışarak müvekkiline sürekli baskı uyguladığını, daha önce çalışanın zimmetine para geçirmesi üzerine kendini garanti altına almaya çalışan işveren, işçilerinden hukuki dayanağı olmayan tedbirler alma yoluna gittiğini, …’ün bu durumdan kendisinin sorumlu olmadığını, ödemek için ekonomik durumunun olmadığını belirtmesi üzerine bu kez davalı …’ın kendisine iki kefil daha getirmesi halinde sorun olmayacağını belirterek …’ün annesi ve eşinin kız kardeşi olan davacı …’yi kefil yaparak işine devam ettiğini, davalının bu durumu alışkanlık haline getirdiği ve maksatlı olarak boş senetleri imzalattığını, daha sonra hukuka aykırı olarak bu senetleri doldurup Ankara 8.İcra Müdürlüğünün 2016/1789 sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını bu takibin haksız ve kötüniyetli olduğunu, icraya konu borcun müvekkilinin eniştesine ait olmayıp müvekkiline karşı takip başlatarak mağdur ettiğini beyanla, öncelikle teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesini, müvekkilinin Ankara ….İcra Müdürlüğünün 2016/1789 sayılı icra takibi ile istenen miktar hakkında borcu olmadığının tespitine, takibinde haksız ve kötü niyetli olan davalı yan aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde; açılan davada ispat yükünün davacılara ait olduğunu, eğer zimmetlerine geçirdikleri bir para yoksa toplanan tahsilatların tamamı şirkete ödenmiş ise ve yapılan takip haksız ise o halde davacıların durumu ispat etmelerinin gerektiğini, açılan davanın haksız olduğunu, davaya konu iddiaların ispat edilmemesi halinde %20’den az olmamak üzere kötü niyet ve icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER :
Ankara 8.İcra Dairesinin 2016/1789 sayılı dosyası getirtilmiş incelenmiştir.
Davalı yanın sunduğu 05.12.2015 tarihli sulh mutabakat ve ibra protokolü ve protokoldür başlıkla 25.11.2015 tarihli belge incelenmiştir.
Davacı tanığı …’ın beyanları tespit edilmiştir.
Jandarma Kriminal Daire Başkanlığına tüm dosya ve deliller gönderilerek, 05/12/2015 düzenlenme tarihli, 03/01/2016 vade tarihli, 25.000TL’lik … tarafından …’a ödenecek olan bono aslı, 05/12/2015 tarihli sulh mutabakat ve ibra protokolü aslı, 25 Kasım 2015 tarihli protokoldur başlıklı belge aslı incelenip, belge altındaki isim ve imzaların belgeler boş iken atılıp atılmadığı, belgelerin sonradan doldurulup doldurulmadığı hususunda inceleme yapılarak rapor düzenlenmesi istenmiş, düzenlenen 12/08/2021 tarihli uzmanlık raporunda özetle, “… Grup.. Alkan Turan” adına aften atılı bulunan imzanın lazer yazıcı ile oluşturulmuş alanlardaki makine yazılarının üzerine atılmış olabileceği değerlendirilebileceği görüşünü bildirilmiştir.
DELİL DEĞERLENDİRME VE HUKUKİ NİTELENDİRME:
Dava kambiyo senedinden kaynaklı menfi tespit davasıdır. Davacı yan senetteki imzayı inkar etmemekte fakat senedi dava dışı …’ün işe ihtiyacı olması nedeniyle boş senet olarak teminat amaçlı verdiğini ve sonradan doldurulduğunu iddia etmektedir. Senette “nakten” ibaresi bulunmakta olup davacı yan bu ibareyi talil etmiştir. Davalı yan da dava dışı …’ün şirketlerinde çalışmaktayken meydana getirdiği zarara karşılık senedin verildiğini beyan ederek davacının senet metnindeki talilini kabul etmiş olup , davacının senedin teminat amaçlı verildiği yönüdeki iddiası ispat edilmiştir. Bu aşamada ispat yükü davalıya geçmiş olup davalı yan da teminat olarak verilmiş olan senedin teminatı olduğu zararı ispata yarar delillerini sunmuştur. Davalı yan 05.12.2015 tarihli sulh mutabakat ve ibra protokolü ve protokoldür başlıkla 25.11.2015 tarihli belgeyi sunmuş olup davacı yanın belge altındaki imzaya yönelik itirazı olmamıştır. Davalı yanın sunduğu belgeler ve senedin sonradan doldurulduğunu iddiasının ispatına yönelik ise Jandarma Kriminal Daire Başkanlığı’ndan rapor alınmış, raporda 05/12/2015 düzenlenme tarihli, 03/01/2016 vade tarihli, 25.000TL’lik … tarafından …’a ödenecek olan bono aslı, 05/12/2015 tarihli sulh mutabakat ve ibra protokolü aslı, 25 Kasım 2015 tarihli protokoldur başlıklı belge aslı incelenip, belgeler boş iken mi imzaların atıldığı , yoksa doldurulduktan sonra mı atıldığı hususunda sıralama yapılmasına yönelik tespit yapılmasının mümkün olmadığı görüşünü bildirilmiştir. Bu itibarla davalının zararın doğduğuna yönelik delilleri ispata elverişli görülmüş olup davanın reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :
Yukarıda açıklanan nedenlere, kararın dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, dosyadaki kanıtlara göre;
1-Davanın reddine;
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince, alınması gereken 59,30 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 426,94 TL harçtan indirilmesi ile arta kalan 367,64 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, davalı yararına hesaplanan 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak, kendisini vekil ile temsil ettiren davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
5-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair, Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 11/11/2021

Katip …
¸E-İmzalıdır

Hakim …
¸E-İmzalıdır

*