Emsal Mahkeme Kararı Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/959 E. 2022/945 K. 28.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. …10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2016/959 Esas – 2022/945
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2016/959
KARAR NO : 2022/945
BAŞKAN : …
KATİP : ….

DAVACI …
DAVALI :…
DAVA : Kayıt Kabul
DAVA TARİHİ : 16/12/2016
Birleşen …9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/780 Esas sayılı dosyası
DAVACI : ….
DAVALI : ….
DAVA : Kayıt Kabul
DAVA TARİHİ : 20/11/2017
KARAR TARİHİ : 28/12/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 10/01/2023
Mahkememize açılan ve mahkememiz dosyası ile birleşen davaların yapılan açık yargılaması sonunda;
Asıl davada
İDDİA
Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında …. parselde kayıtlı bulunan taşınmaz üzerine projeye uygun olarak sözleşilen bağımsız bölümün yapılması ve müvekkiline satış suretiyle teslim edilmesi yönünde inşaat yapımı ve gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi imzalandığını, belirtilen satış bedelinin ödenmesi sonucunda kat irtifaklı arsa payı tapusunun devralındığını, davalı satıcının satıma konu daireyi sözleşmede belirtilen 30/07/2015 tarihinde teslim edemediğini, sözleşmede öngörülen aylık 5.100,00 TL cezai şartların tahsili amacıyla …15. İcra Müdürlüğünün 2016/20548, 2016/20575, 2016/23397 esas sayılı dosyalarda başlatılan takibe davalı itirazının haksız olduğunu iddia ederek itirazların iptali ile davalının iflasına karar verilmesini istemiştir.
SAVUNMA
Davalı vekili, müvekkilinin inşaat için Gölbaşı Belediyesine başvurup 28/06/2013 tarihinde yapı ruhsatının imar planına uygun olarak alındığını, satıma konu taşınmazın 30/07/2015 tarihinde teslim edilmesi kararlaştırılmış iken müvekkili şirketin kusurundan kaynaklanmayan idari işlemler dolayısıyla taşınmazın tesliminde gecikme yaşandığını, sözleşme hükümlerine göre yapımı ya da tahsisi resmi hizmetlere ait olan iş ve işlemlerdeki aksamalar mücbir sebep olarak adlandırıldığından gecikme de mücbir sebebe dayandığından cezai şart talep edilemeyeceğini, Gölbaşı Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2016/71 D. İş sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporunun hükme esas teşkil edemeyeceğini, talebe konu bedelleri kabul anlamına gelmemekle birlikte davacının müvekkiline karşı iflas yolunu seçmesinin hakkın kötüye kullanılması olduğunu belirterek haksız davanın reddine, davacının %20’den az olmamak üzere kötüniyet tazminatı ödemeye mahkum edilmesini istemiştir.
Birleşen davada
İDDİA
Davacı vekili, inşaat yapımı ve gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinde belirtilen ve 510.000 TL olarak vbedeli ödenen bağımsız bölümün belirlenen sürede teslim edilmediğini, 2017 yılı Mayıs, Haziran, Temmuz, Ağustos, Eylül, Ekim aylarına ait aylık 5.100 TL’den toplam 30.600,00 TL cezai şartın ve ödenen 5.547,50 TL damga vergisinin yarısı olan 2.737,73 TL’nin tahsili amacıyla başlatılan iflas yolu ile takibe itirazın haksız olduğunu, daha önceki aylara ait gecikme nedeniyle başlatılan takipler yönünden itirazın iptali ile davalının iflasına ilişkin davanın …10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/959 esas sayılı dosyasında derdest olduğunu belirterek davalının itirazının iptali ile davalının iflasına karar verilmesini istemiştir.
SAVUNMA
Davalı vekili, davacı tarafın taşınmazı 30/12/2016 tarihinde dava dışı şirkete satması nedeniyle aktif husumet ehliyetinin kalmadığını, davanın bu nedenle usulden reddi gerektiğini, esasa ilişkin olarak da gecikmelerin idari işlem ve eylemden kaynaklandığını, bunun da mücbir sebep olduğunu, bu nedenle de gecikmeden dolayı tazminat istenemeyeceğini belirterek haksız davanın reddine, davalının kötüniyet tazminatı ödemeye mahkum edilmesini istemiştir.
HUKUKİ GEREKÇE
Asıl dava ile birleşen dava; inşaat yapımı ve gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine konu bağımsız bölümün süresinde teslim edilmemesi nedeniyle öngörülen cezai şartların tahsili amacıyla başlatılan takiplere itirazların haksızlığı iddiasıyla iptali ile borçlu şirketin iflasına karar verilmesine yöneliktir.
Asıl davaya ilişkin olarak celpedilen …15. İcra Müdürlüğünün 2016/20548 esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacının 30/08/2015 tarihi ile 29/10/2016 tarihleri arasında 14 aylık sözleşmede belirtilen aylık 5.100,00 TL gecikme cezasından 71.400,00 TL, işlemiş faiz olarak 4.007,78 TL olmak üzere toplam 75.407,78 TL’nin, aynı icra müdürlüğünün 2016/20575 esas sayılı dosyasında; 30/09/2016 tarihli 5.100 TL gecikme cezası ile 40,24 TL işlemiş faiz olmak üzere 5.140,24 TL’nin, aynı icra müdürlüğünün 2016/23397 esas sayılı dosyasında; 5.100 TL asıl alacak, 2,52 TL işlemiş faiz olmak üzere 5.102,52 TL’nin, Birleşen davaya ilişkin olarak celpedilen …3. İcra Müdürlüğünün 2017/20318 esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacının 14 aylık gecikme cezası olarak 33.337,73 TL asıl alacak, (1/2 damga vergisi dahil) 766,69 TL işlemiş faiz olmak üzere 34.104,42 TL’nin işleyecek faizi ile birlikte tahsili amacıyla ilamsız takipler başlatıldığı, davalı borçlunun tüm borca itiraz etmesi üzerine takiplerin durduğu, iş bu itirazın iptali ve iflas davalarının süresinde olduğu görülmüştür.
Birleşen davaya ilişkin cevap verilmeden önce tarafların davaya ilişkin delil ve belgeleri toplandıktan sonra varsa asıl davaya yönelik takip tarihleri itibariyle varsa talep edilebilecek cezai şartın belirlenmesi yönünde dosya inşaat mühendisi, gayrimenkul değerleme uzmanı ve borçlar hukuku öğretim üyesinden oluşturulan bilirkişi kuruluna tevdii edilerek alınan raporda satıcı olan davalının gayrimenkulü teslim tarihinin 30/07/2015 olduğu, resmi kurumların neden olduğu gecikmeler ile sözleşmenin 8.maddesinde sayılan sebepler veya mücbir sebeplerle ilgili gecikmelerden sözleşmeye göre davalı sorumlu değil ise de; gecikmenin mücbir sebepten kaynaklanmadığından TBK’nun 179.maddesindeki şartların oluşmadığı, ileri sürülen diğer sebeplerin davalının sorumluluğunu kaldırmadığından davalının her ay için satış bedelinin %1’i oranında cezai şart ödeyeceğinin ön görüldüğünü, aylık olarak davacının talep edebileceği cezai şartın 5.100 TL olduğu belirlenmiştir.
Bilirkişi raporuna karşı tarafların beyan ve itirazları alındıktan sonra dosya aynı bilirkişilere tevdii edilerek alınan ek raporda, bilirkişiler görüşlerini değiştirmemişlerdir.
Yargılama aşamasında …9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/780 esas sayılı dosyasının mahkememiz dosyası ile birleştirilmesine karar verildikten ve dosya ile ilgili tensip zaptı düzenlendikten sonra birleşen dosya ile ilgili 16/05/2018 tarihli duruşmada birleşen dosyanın ön inceleme duruşması yapılmış, aynı celsede birleşen dosya yönünden de ek rapor düzenlenmesi yönünde dosya bilirkişilere tevdii edilmiş, 12/09/2018 tarihli rapor alınmıştır.
İnşaat mühendisi bilirkişi mahkememize verdiği 15/01/2019 tarihli dilekçe ile 12/12/2018 tarihli duruşmada ek rapor düzenlenmesine karar verilmiş ise de; heyete hesap bilirkişisinin eklenmesi talep edildiğinden aynı bilirkişi heyetine mali müşavir bilirkişi de eklenmiş, bu bilirkişi kurulundan 12/03/2019 tarihli rapor alınarak dosya arasına konulmuştur.
Asıl ve birleşen davada itirazın iptali ile birlikte davalı şirketin iflası da talep edildiğinden daha önce davalı şirket hakkında …12. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/395 esas sayılı dosyasında açılan davada verilen iflas kararının kesinleşmesi halinde mahkememizden istenilen iflas talebi ile ilgili yeniden iflas kararı verilmesinde davacının hukuki menfaati yoktur. İtirazın iptali davası da kayıt kabul davasına dönüşecek olması nedeniyle ikinci alacaklılar toplantısının yapılmasından 10 gün sonra davaya devam edilmek üzere İİK’nun 194. maddesine göre davanın ertelenmesine karar verilmiştir.
…12. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/395 esasında görülmekte iken 17/04/2019 tarihinde davalı … Yapı Ticaret Limited Şirketi hakkında verilen iflas kararı 10/09/2019 tarihinde kesinleştiği anlaşılmış, iflas işlemlerinin yürütüldüğü …21. İcra Dairesi tarafından ikinci alacaklılar toplantısının yapıldığının beyan edilmesi ve tutanak suretinin gönderilmesi üzerine, talep üzerine iflas müdürlüğü tarafından iflas idare memurlarının isim ve adresleri 28/04/2021 tarihli cevabi yazı ile bildirilmiş, bu yazı ekinde asıl ve birleşen dosya davacısının yapmış olduğu kayıt kabul başvurularının reddedildiğine ilişkin kararlar ile kayıt kabul başvuru dilekçe suretleri olduğu görülmüştür.
Belirtildiği üzere asıl ve birleşen davada davacı 03/04/2014 tarihli inşaat yapımı ve gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinde belirtilen sürede inşaatın bitirilip teslim edilmemesi nedeniyle öngörülen cezai şartın tahsilini talep etmiş olup, dava dilekçesi ekinde sunulan sözleşmenin ilgili maddesine göre inşaatın belirtilen sürede bitirilmediği taktirde ödenen bedelin %1’i oranında cezai şart ödeneceği kararlaştırıldığından satış bedeli olan 510.000 TL’nin %1’i oranı olan 5.100 TL cezai şart gecikilen her ay için davalıdan talep edilmektedir. Davalı her ne kadar idari gecikmeler ve mücbir sebepler nedeniyle cezai şart istenemeyeceğini savunmuş ise de; dosyaya sunulan deliller ve alınan bilirkişi raporlarına göre davacı asıl ve birleşen davaya yönelik olarak cezai şart talep edebilir. Davalı her ne kadar taşınmazın satıldığını, bu nedenle cezai şart istenemeyeceğini savunmuş ise de; söz konusu inşaat bitirilip teslim edilmediğinden şahsi hak niteliğindeki cezai şart davacı tarafından talep edilebilir.
Açılan asıl ve birleşen dava itirazın iptali ve davalı şirketin iflasına yönelik ise de; yargılama esnasında 12. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen iflas kararı kesinleştiğinden alacak belirlense dahi yeniden iflas kararı vermek mümkün değildir. Talep olunan alacaklarla ilgili açılan davalara İİK’nun 235.maddesine göre kayıt kabul davası olarak görülüp sonuçlandırılması gerekir. Yargılama aşamasında da davacımız belirtilen cezai şartların masaya kayıt ve kabulü için gerekli başvuruları yapmış, fakat iflas idaresi tarafından bu talepler kabul olunmamıştır. İflas kararı kesinleştiğinden bildirilen iflas idare memurlarına gerekli ihbarda bulunularak taraf teşkili tamamlanmış, davacının da belirtildiği gibi gecikme halinde belirlenen cezai şartı müflis şirketten talep edebileceğinden iflas tarihi itibariyle kayıt ve kabulü gereken miktarın belirlenmesi yönünde bilirkişiden 05/07/2022 tarihli ek rapor, hesap bilirkişisinden de vekalet ücreti ve harç dahil iflas tarihi itibariyle kayıt ve kabulü gereken miktarla ilgili 08/12/2022 tarihli rapor alınmış, iş bu raporda harç da kayıt ve kabulü gereken miktara dahil edilmiş ise de; mahkememizce yapılan inceleme sonucunda davalının bu hususa ilişkin itirazı yerinde görülerek harç hariç iflas tarihi itibariyle asıl alacak, faiz ve vekalet ücreti masaya kayıt ve kabulü istenebileceğinden son bilirkişi raporundaki miktardan resen harçlar düşülerek kalan miktarın davacı alacağı olarak masaya kayıt ve kabulü yönünde karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1.-Asıl ve birleşen davaya ilişkin olarak dosya davalısı …Yapı Ticaret Limited Şirketi’nin …12. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/395 esas, 2019/469 karar sayılı ilamı ile 17/04/2019 tarihinde iflasına karar verildiği, iflas kararının 10/09/2019 tarihinde kesinleştiğinden asıl ve birleşen dosyada iflas talebi ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
2.-Asıl davada;
a)…15. İcra Müdürlüğünün 2016/20548 esas sayılı dosyada 71.400,00 TL cezai şart, 20.092,69 TL işlemiş faiz, 8.652,55 TL vekalet ücreti olmak üzere toplam 99.900,29 TL’nin
b)…15. İcra Müdürlüğünün 2016/20575 esas sayılı dosyada 5.100,00 TL cezai şart, 1.184,48 TL işlemiş faiz, 616,82 TL vekalet ücreti olmak üzere toplam 6.901,30 TL’nin
c)…15. İcra Müdürlüğünün 2016/23397 esas sayılı dosyada 5.100,00 TL cezai şart, 1.106,70 TL işlemiş faiz, 612,30 TL vekalet ücreti olmak üzere toplam 6.819,00 TL’nin toplam 113.620,59 TL’nin davacı alacağı olarak masaya kayıt ve kabulüne,
d)492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince, alınması gereken 80,70 TL maktu karar ve ilam harcı için peşin alınan 29,20 TL’nin mahsubu ile noksan olan 51,5‬0 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
e)Davacı vekil ile temsil edildiğinden yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesaplanan 9.200,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
f)Davalı vekil ile temsil edildiğinden yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesaplanan 9.200,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
3.-Birleşen davada;
a)…3. İcra Müdürlüğünün 2017/20318 esas sayılı dosyada 30.600,00 TL cezai şart, 2.417,40 TL damga vergisi, 4.669,04 TL cezai şarta uygulanan yasal faiz, 434,83 TL davacı yan tarafından ödenmiş damga vergisi tutarına uygulanan yasal faiz, 356,35 TL vergi dairesine ödenen damga vergisi gecikme faizi, 4.092,29 TL vekalet ücreti olmak üzere toplam 42.596,95 TL’nin davacı alacağı olarak masaya kayıt ve kabulüne,
b)492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince, alınması gereken 80,70 TL maktu karar ve ilam harcı için peşin alınan 29,20 TL’nin mahsubu ile noksan olan 49,30 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
c)Davacı vekil ile temsil edildiğinden yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesaplanan 9.200,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
d)Davalı vekil ile temsil edildiğinden yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesaplanan 9.200,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4.-Asıl ve birleşen davaya ilişkin olarak davacının fazlaya ilişkin taleplerinin reddine,
5.-Davacı tarafından asıl ve birleşen dosya için yapılan 29,20 TL başvuru harcı, 29,20 TL peşin harç, 31,40 TL başvuru harcı, 31,40 TL peşin harç, 4.069,00 TL posta/tebligat/bilirkişi gideri olmak üzere toplam 4.190,2‬0 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6.-Davacı tarafça yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde iadesine,
Davalı vekilinin yüzüne karşı, davacı tarafın yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta içinde …Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere 28/12/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
Başkan …

Katip…