Emsal Mahkeme Kararı Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2013/778 E. 2021/130 K. 10.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA … TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
… TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2013/778
KARAR NO : 2021/130

DAVA : Genel Kurul Kararlarının Butlanı Veya İptali
DAVA TARİHİ : 26/12/2013
KARAR TARİHİ : 10/03/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 11/03/2021

Mahkememize açılan genel kurul kararlarının butlanı veya iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
İDDİA
Davacı vekili, Ticaret Sicil Gazetesinin 02/07/2013 gün ve …sayısında yayınlanan ve genel kurulda görüşüldüğü belirtilen yönetim kurulu üyesi sayısının değiştirilmesine dair ana sözleşme değişikliği için yeterli nisabın oluşmadığından kararın geçersiz olduğunu, 27/09/2013 tarihli genel kurul toplantısına …’in 05/08/2013 tarihinde pay edinimiyle ilgili toplantıya katılmış ise de; bu şahsın dava dışı … tarafından muvazalı bir şekilde …’e devredilen payları devralmak suretiyle şirket ortağı olduğunu, 20/08/2013 tarihinde yapılan genel kurul toplantısında TTK’nun 420.maddesine dayalı bilgi istendiğini, cevabi ihtarname ile bazı sorulara cevap verildiğini, 27/09/2013 tarihli genel kurul toplantısında hangi konuların cevapsız kaldığı dilekçe ve ayrıca yazılarak tutanağa geçirildiğini, şirket yönetiminin yetersiz de olsa cevap verildiği savunmasına itibar edilmeyerek cevapsız konularla ilgili raporların ve ibraların oylanmaması gerekirken oylandığını, açıklığa kavuşturulmayan hususlar için TTK’nun 438.maddesine dayalı özel denetim yapılması talebinin yasaya, ana sözleşmeye ve objektif iyi niyet kurallarına aykırı olduğunu, …’nin üyeliğinin geçerli bir yönetim kurulu tarafından kabul edilmediğinden yönetim kurulunda nisaplar sağlanmadığını ve davacının istifasına dair sahte işlemlere dayalı bu şahsın yöneticilik görevinin tasdik kararının yerinde olmadığını, şirketin Haziran ve Ağustos aylarında yapılan genel kurullarda alınan kararların iptali ve butlanı istemi ile davacının istifasının ve bir başkasının yönetime ve üyeliğe kabulüne dair yönetim kurulu kararlarının batıl olduğuna dair açılan davalarda ve davacının güveni kötüye kullanma suçuyla Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına yapılan müracaatla ileri sürülen ve şirketin ortaklığının ve yönetiminin oluşumuna ilişkin hususlarda dayanılan delillere bu davada da dayanıldığını belirterek 27/09/2013 tarihli genel kurul kararlarının yoklukla malul olduğunun, geçersizliğinin tespitine, yasa, ana sözleşme ve objektif iyi niyet kurallarına aykırılığın tespiti ve iptaline karar verilmesini istemiştir.
SAVUNMA
Davalı vekili, toplantıya çağrının çağırma usulü ve nisap kararlarının TTK’ya uygun bir şekilde yapıldığını, davacının sorulan sorulara cevap verilmediği yönündeki iddialarının yerinde olmadığını, alınan kararların hissedarların hiçbirinin durumunu kötüleştirmediği gibi iyi niyet kurallarına aykırı bir karar alınmadığını, davacının dava açılması mümkün olmayan ertelenen genel kurullar aleyhine dahi dava açıp, sahibi olduğunu iddia ettiği ve üzerinde mülkiyet iddiasıyla üç ayrı tedbir kararı bulunan tartışmalı on pay ile kötüniyetle şirketi işlemez hale getirme çabası içinde olduğunu, davacının yönetim kurulu üyeliğinden istifa ettiğini daha sonra ise istifa dilekçesinin sahte olduğu iddiasıyla yönetim kurulu başkanı … ile üyeler … ve … hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına yaptığı suç duyurusunun kovuşturmaya yer olmadığı ile sonuçlandığını, şirket hissedarları arasında bir çok dava olduğunu, … Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyası ile aynı dosya ile birleşen davalarda davacıya ait bulunan payların davacıya ait olmadığı yönünde dava açıldığını, davacının kötüniyetli hareket ettiğini belirterek haksız davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ GEREKÇE
Dava, olağanüstü genel kurul toplantısında alınan kararların tümü ile iptali ve/veya butlanına yöneliktir.
Davacının iş bu davayı açabilmesi için şirketin ortağı olması gerekir. Davacının hisseleri yönünden de dava açıldığından … Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası bekletici mesele yapılmış, taraf vekillerince … Ticaret Mahkemesine açılan asıl ve birleşen davalar hakkında karar verildiğini ve neticeten de birleşen … Ticaret Mahkemesi dosyası haricindeki tüm davaların kesinleştiğinin beyan edilmesi üzerine dosyada verilen tüm kararlar ibraz edilmiş, incelenmesinde;
… Ticaret Mahkemesi’nin … Esas, … karar sayılı ana davada …’un vekili vasıtasıyla … ile … aleyhine açtığı dava ile müvekkiline ait olmakla birlikte davalılara intikal etmiş gibi gösterilen %75 hissenin müvekkiline aidiyetinin tespit edilmesine, davalılar adına gösterilen kayıtların terkini ve davacı adına şirket pay defterine işlenmesini, payların iade edilmesinin mümkün olmaması halinde dava tarihindeki rayiç bedellerinin faizi ile birlikte davalılardan tahsil edilmesini, birleşen … Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında, yine … vekili tarafından şirket aleyhine aynı iddialarla, birleşen … Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasında, yine davacı … vekili tarafından …, … aleyhine açtığı dava ile davalılar adına görünen hisse devirlerinin terkin edilerek müvekkili adına şirket pay defterine işlenmesine, bunun mümkün olmaması halinde rayiç değerinin tespit edilerek bedelinin tahsilini, birleşen … Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında davacı … vekilinin davalı … hakkında açmış olduğu dava ile haksız pay devrinin hükümsüz sayılmasına, payların iadesinin mümkün olmaması halinde dava tarihindeki rayiç bedellerinin faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, birleşen … Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasında davacı …’un … aleyhine açmış olduğu dava ile davalıya yapılan şirket hisse devirlerinin iptali ile kendi adına pay defterine kaydedilmesini, birleşen Ankara … Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasında davacı … tarafından …, …, … ve şirket aleyhine açılan dava ile davalı şirkete ait payların %85’nin müvekkiline ait olduğunun tespitini, birleşen … Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasında davacı … vekili tarafından … ile şirket aleyhine açılan dava ile davalı …’ye genel kuruldan sonra iade edilmek üzere hisselerin devredildiği, fakat bu hisselerin tekrar iade edilmediği belirtilerek bu payların devrinin terkini ile müvekkiline iadesini talep etmiş, mahkemece yapılan yargılama sonucunda 30/05/2018 tarihinde .. karar numarası ile asıl davanın … yönünden kısmen kabulü ile …ndeki 4.000 adet hissenin kabul nedeniyle iptali ile davacının mirasçıları adına miras payları oranında tesçiline, diğer davalı hakkında açılan davanın reddine, birleşen … Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında … hakkındaki davanın kabulüne, birleşen diğer davaların ise reddine karar verilmiş, verilen bu kararın istinaf edilmesi üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi’nin … karar nolu dosyası ile asıl dava ile bu dava dosyası ile birleştirilen … Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyası ve birleşen Ankara … Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyaları yönünden verilen kararın kaldırılmasına karar verilmiş, iş bu kararın mahkemeye gönderilmesi üzerine mahkemenin … esasına kaydı yapılarak yeniden yargılama yapılmış, mahkemenin 18/09/2019 tarih ve … sayılı kararı ile asıl davada … hakkında açılan davanın reddine, davalı … aleyhine açılan davanın ise 02/11/2010 tarihli davalının dilekçesi gözönünde bulundurularak 4.000 adet … adına olan hissenin iptali ile davacı mirasçıları adına payları oranında tesçiline, birleşen Ankara … Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyada görülen davanın reddine, birleşen … Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasında davalı …’nin şirkette sahibi olduğu 1 adet hisse payının iptal edilerek … adına tesçiline, kalan paylar yönünden tazminat davası açmakta muhtariyetine karar verilmiş, verilen kararın istinaf edilmesi üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi’nin … karar, 05/06/2020 tarihli ilamı ile asıl dava yönünden istinaf başvurusunun reddine, birleşen … Ticaret Mahkemesi dosyası yönünden yapılan istinaf başvurusunun reddine, birleşen … Ticaret Mahkemesi dosyası yönünden istinaf başvurusunun reddine karar verilmiş, iş bu kararın temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin …karar sayılı ilamı ile asıl dava ile birleşen … Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosya yönünden yapılan istinaf başvurusunun reddine karar verilmiş, birleşen … Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosya yönünden hüküm bozulmuş, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi’nin … esasına kaydedilen bozma yönünden henüz bir karar verilmediği anlaşılmıştır.
Belirtildiği gibi … Ticaret Mahkemesinde açılan ve birleşen … esas sayılı dosyada … tarafından açılan dava kesinleşmemiş ise de; diğer davaların sonucuna göre dosyamızın davacısı olan …’un hisse sahibi olduğunun kesinleşmesi nedeniyle birleşen bu davadaki hisse miktarı gözönünde bulundurulduğunda bu davanın sonucunun beklenmesine gerek yoktur. Davacımızın dava açma ehliyeti bulunmaktadır.
Bekletici mesele yapılan dosyanın karara çıkmasından önce davaya ilişkin tüm delil ve belgeler toplandıktan sonra mali müşavir ve ticaret hukuku öğretim üyesine tevdii edilerek rapor alınmış, iş bu rapora taraf vekillerinin beyan ve itirazları alındıktan sonra itirazların karşılanması bakımından dosya aynı bilirkişilere tevdii edilerek ek rapor alınmıştır.
Davacı, 02/07/2013 günlü ticaret sicil gazetesinde yayınlanan yönetim kurulu üyelerinin sayısının değiştirilmesine dair sözleşme değişikliğinin batıl olduğunu iddia etmiş ise de; genel kurul kararının yokluğuna veya butlanına karar verilinceye kadar uygulama kabiliyeti bulunan karar niteliği taşıdığı, davetin kanun ve ana sözleşmeye göre görevli ve yetkili organlar ve kişiler tarafından yapıldığı anlaşılmaktadır. Her ne kadar bekletici mesele yapılan … Ticaret Mahkemesindeki asıl davada davayı kabul eden …’a davet yapılarak toplantı yapılmış ise de; toplantıya katılan … davacıya ait hisselerle ilgili de toplantıda görüşlerini dile getirmiştir. 4.000 hisseye karşılık davacı genel kurula katılsa dahi toplantının karar nisabına herhangi bir etkisi olmayacağından bu hususa yönelik olarak genel kurulda alınan kararların butlan nedeniyle geçersizliği ile sürülemez. Toplantı ile ilgili usulüne uygun ilanlar yapılmış, davacının özel denetçi seçimi talebi TTK’nun 437.ve devamı maddelerindeki yazılı şartlara uygun olmadığından yerinde değildir. Davacı her ne kadar istifasının geçersiz olduğunu iddia etmiş ise de; yapılan şikayet sonucunda bu iddiaları ile ilgili kavuşturmaya yer olmadığına karar verildiğinden ve geriye kalan yönetim kurulu üyeleri de eksik yönetim kurulu üyesini seçip yeni genel kurula kadar seçilen yönetim kurulu görev yapacağından davacının bu yöndeki iddiaları da yerinde değildir. Davacı, denetçi ücretinin fahiş olduğu yönünde iddiada bulunmuş ise de, rayiçin altında olduğundan davacının bu iddiası da yerinde değildir.
Toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporlarına göre davacı olağanüstü genel kurulda alınan kararların butlanının tespiti ile geçersizliğini, alınan kararların yasaya, ana sözleşmeye ve objektif iyi niyet kurallarına aykırı olduğundan iptalini talep etmiş ise de; davacının hissedar olması sebebiyle iş bu davayı açabileceği, belirtilen sebeplerle olağanüstü genel kurulda alınan kararların butlan nedeniyle geçersiz olmadığı, alınan tüm kararların da kanuna, ana sözleşmeye ve afaki iyi niyet kurallarına aykırı olmadığı kanaatine varılmakla açılan davanın bu nedenlerle reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1.-Davanın REDDİNE,
2.-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince, alınması gereken 59,30 TL maktu karar ve ilam harcı için peşin alınan 24,30 TL’nin mahsubu ile noksan olan 35,00 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3.-Davalı vekil ile temsil edildiğinden yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesaplanan 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4.-Davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,
5.-Davalı tarafından yapılan 42,50 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak, davalıya verilmesine,
6.-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansının kullanılmayan kısmının karar kesinletiğinde taraflara iadesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere 10/03/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …