Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2022/198 E. 2022/398 K. 01.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/198
KARAR NO : 2022/398

DAVA : FSEK İhlali, Maddi Ve Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 31/05/2022
KARAR TARİHİ : 01/12/2022
YAZILDIĞI TARİH : 01/12/2022

Yukarıda açık kimliği yazılı bulunan davacı vekilinin mahkememizde açmış bulunduğu FSEK İhlali, Maddi Ve Manevi Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesiyle; müvekkilinin, Çankaya Üniversitesi Hukuk Fakültesinde öğretim üyesi olarak görev yaptığını, 2020 Ekim döneminde Dr. … Üniversitelerarası Kurul (ÜAK) Başkanlığına doçentlik unvanını almak için başvuruda bulunduğunu, Üniversitelerarası Kurul Başkanlığı Doçentlik Komisyonu tarafından doçentlik jurisi oluşturulduğunu ve jüri üyelerinden birinin de Prof. Dr. … görevlendirildiğini, müvekkilinin juri üyesi olarak aday Dr. …’nun dosyasını okuyup değerlendirirken adayın intihal yaptığını tespit ettiğini, Dr. …’nun “AB Ülkelerinde ve ABD’de Vergileme Yetkisinin Kullanımına İzin Veren Hükümlerin Türk Anayasasında Yer Alan Hükümlerle Karşılaştırılması” isimli, Sosyal ve Beşerî Bilimler Dergisinde yayımlanmış 11 sayfalık makalesinin bir sayfası aynen veya özetleme yoluyla Prof. Dr. …, Avrupa Birliği-Türkiye İlişkileri (3. Baskı) isimli kitabından kopyalandığını, intihal muhtevası 6 başlık ve 7 cümleden oluştuğunu, …’nun, “Avrupa Birliği, Amerika Birleşik Devletleri ve Türkiye’de Vergileme Yetkisinin Kullanımına Anayasal Bir Bakış”, isimli yayımlanmış bir diğer makalesinde ise 8 sayfalık makalenin yaklaşık bir sayfası aynen veya özetleme yoluyla müvekkilinin aynı kitabından kopyalandığını, intihal konusunun 4 başlık ve 4 cümle oluşturduğunu, müvekkilinin intihal tespitini ÜAK’a bildirdiğini, ÜAK intihal yapılmadığını gerekçe göstererek müvekkilinin jüri üyeliğinden çıkarılmasına karar verdiğini, bunun üzerine jüri üyeliği görevinin sonlandırılması işleminin iptaline ilişkin ÜAK’a karşı idari dava açıldığını, mahkemenin ÜAK’ın müvekkilinin jüri üyeliğinden çıkarılmasına ilişkin işlemin iptaline karar verdiğini, bu şekilde müvekkilinin jüri üyeliği görevinin devamına karar verildiğini, mahkemenin bu kararı ile müvekkilinin intihal iddiası dolaylı şekilde ispatlandığını, bu dava hazırlığı yapılırken, ÜAK’ın yeni jüri oluşturarak …’na doçent unvanı verdiğinin öğrenildiğini, intihal eylemi ciddi şekilde soruşturulmadan ve de mahkeme kararının sonucu beklenilmeden yeni jüri oluşturularak adayın doçent yapılması hukuka aykırılık oluşturduğunu, yukarıda açıklanan sebeplerle, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla intihalin tespitine, belirsiz alacak olarak şimdilik 1.000 TL maddi, 3.000 TL manevi olmak üzere toplam 4.000 TL tazminatın 2011 yılından itibaren reeskont faiziyle beraber davalıdan tahsiline, tecavüzün önlenmesine, davalının yukarıda isimleri anılan makalelerinin serbest piyasadan toplatılmasına, talep doğrultusunda verilecek kararın Türkiye genelinde yayımlanan bir gazetede masrafları davalıdan alınmak suretiyle ilanına ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
YARGILAMA:
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davalı tarafından yayınlanan iki adet makalenin davacının Avrupa Birliği-Türkiye İlişkileri isimli kitabından intihalden bulunup bulunmadığı bu kapsamda FSEK ten doğan haklarının ihlal edilip edilmediği maddi ve manevi tazminat koşullarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplandığı anlaşılmıştır.
GEREKÇE:
Mahkememizce dilekçe teatilerinin tamamlanmasını müteakip ön inceleme duruşması yapılmıştır.
Yargılama devam etmekte iken; davacı vekili 01/12/2022 tarihli dilekçesiyle taraflar arasında dava dışı sulh olduğunu ve davadan tamamen feragat ettiklerini bildirmiş, davalı şirket vekilinin de 01/12/2022 tarihli dilekçesiyle sulh protokolünü sunduğu protokol gereğince tarafların birbirinden karşılıklı olarak yargılama gideri ve ücreti vekalet talep etmediklerini bildirmiştir.
Dava dilekçesine ekli vekaletname ve yetki belgesinde davacı vekilinin davadan feragat etmeye yetkili olduğu anlaşılmıştır.
Feragat ve sulh davayı sona erdiren hallerdendir.
Açıklanan nedenlerle davacının davadan feragat etmesi nedeniyle aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanı feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Harçlar Yasasına göre hesaplanan 53,80-TL karar harcının peşin alınan 80,70-TL harçtan mahsubu ile bakiye 26,90-TL harcın kararın kesinleşmesini müteakip istem halinde davacıya iadesine,
3-Sulh Protokolü uyarınca taraflarca karşılıklı olarak ücreti vekalet ve yargılama gideri talep edilmediğinden taraflar lehine ücreti vekalet ve yargılama gideri takdirine yer olmadığına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Yatırılan ve kullanılmayan gider avansının, hükmün kesinleşmesini müteakip re’sen yatırana iadesine (HMK m.333),
Dair verilen karar, hazır olan taraf vekillerinin yokluğunda, tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup, usulen anlatıldı. 01/12/2022

Katip … Hakim …
¸ ¸