Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/97 E. 2022/294 K. 04.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/97
KARAR NO : 2022/294

DAVA : Marka İle İlgili Kurum Kararının İptali, Marka Hükümsüzlüğü
DAVA TARİHİ : 31/03/2021
KARAR TARİHİ : 04/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan marka ile ilgili kurum kararının iptali, marka hükümsüzlüğü davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesiyle; davalının 2020/39107 sayılı marka başvurusuna yapılan itirazın reddedildiğini, müvekkilinin 1978‘de gıda üretimine baslayarak faaliyetlerine büyüyerek devam ettiğini, “…” ibaresi ilgili sektörde müvekkil şirket tarafından uzun yıllardır kullanılmış olan bir ibaredir. Ayrıca müvekkil şirket tarafından bu ibare için kullanıldığı ilk günden bu yana yatırımlar yapıldığını, “…” markasını tanıtan ve tüketiciler zihninde bu şekilde bir yer edinen müvekkili şirketin bu ibare ile özdeşleşmiş ve ibareye müvekkili şirket tarafından kullanılmak suretiyle de ayırt edicilik kazandırılmış olduğunu, T/03067 numarası ile tanınmış marka tescili olduğunu, … ibaresini, ticaret unvanında da çok uzun yıllardır kullanagelmekte olduğunu, özellikle gıda sektöründe tanınmışlığa sahip olduğunu, … ibareli birçok markasının olduğunu, müvekkil şirketin … markası üzerinde üstün ve öncelik hakki mevcut olduğunu, müvekkilinin … ibareli markaalrı ile davalı markasının anı veya ayırt edilemeyecek derecede benzer olduğunu, marka başvurusunun başına eklenen IMMO ibaresinin hiçbir ayırt edicilik kazandırmadığını, müvekkilinin markaları ile tescil sınıflarının aynı olduğunu ayrıca tanınmış marka tescili bulunduğunu, markanın tüketicilerce müvekkilinin bir alt veya yan markası olarak algılanacağını, söz konusu firmanın sebepsiz zenginleşmesine yol açacacağını, haksız rekabete sebebiyet vereceğini, davalı markasının iltibas yaratacak şekilde ve halkı yanıltacak mahiyette olduğunu, başvurunun kötü niyetli yapıldığını, … markasının hem yurt içi, hem yurt dışında faaliyetleri olan bir firma olduğunu, tescili talep edilen “immoBETA positive” markasının, müvekkilinin markaları olan T/03067 tescil nolu taninmişliği kabul edilen “…” ve dilekçemiz ekinde sunulan ve dilekçemizde belirtilen diğer seri markalarina, ayniyet derecesinde benzer olmasi, kariştirilma/ karişikliğa neden olma ihtimalinin bulunmasi, ve iltibas oluşturmasi … ve diğer seri markalarinin akilda kalan imaji sayesinde direkt olarak dikkat çekeceği ve ayni iş alaninda ve sinifta faaliyeti sirasinda da markanin müvekkile ait ve müvekkilin bir seri markasi olduğunun düşünüleceğine şüphe olmadığını, beyanla TPMK YİDK’nın 2021-M-1186 sayılı kararının iptaline ve 2020/39107 sayılı markanın tescili halinde hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı TÜRKPATENT vekili cevap dilekçesiyle, verilen Kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu belirterek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı şirket davaya cevap vermemiştir.
YARGILAMA:
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davalı başvurusuna davacı tarafından yapılan itirazın reddiyle ilgili verilen YİDK kararının yerinde olup olmadığı iptal şartlarının oluşup oluşmadığı ve marka tescil edilmiş ise hükümsüzlük şartlarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplandığı anlaşılmıştır.
Davanın açılmasını müteakip tarafların dava, cevap, cevaba cevap dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, sundukları deliller alınmış, tescil ve başvuru dosyaları ile Alâkalı ticaret sicil kayıtları getirtilmiş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, taraflar sulhe teşvik olunmuş, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, tahkikat icra olunmasını müteakip taraf vekillerine tahkikat ve yargılamının geneliyle ilgili son sözleri de sorulmuş; sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
Türk Patent’den celbedilen işlem dosyasının tetkikinden; Pharmaposıtıve İlaç San. Tic. Ltd. Şti. adına “immobeta positive” ibaresinin Uluslararası NICE Sınıflandırma Sisteminin 05. sınıfında yer alan mallarda kullanılmak üzere tescil başvurusu 07/04/2020 tarihinde yapıldığı, 2020/39107 kod numarası verilerek işleme alınan marka tescil başvurusu, yapılan inceleme ve değerlendirme sonucunda 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanununun 16. maddesi uyarınca 27/04/2020 tarih ve 347 sayılı Resmi Marka Bülteninde ilanına karar verildiği, 2020/39107 kod numarası altında işlem gören dava konusu “immobeta positive” ibareli başvurunun yayınına … Gıda Sanayi ve Ticaret A.Ş. tarafından ve itirazda bulunulduğu, itiraz üzerine ilgili daire tarafından yapılan inceleme neticesinde itirazın reddine karar verildiği, karara itiraz sahibi … Gıda Sanayi ve Ticaret A.Ş. tarafından YİDK’da görüşülmesi için itiraz dilekçesi sunulduğu, Türk Patent ve Marka Kurumu Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu tarafından verilen dava konusu 2021-M-1186 sayılı YİDK kararıyla; “2020/39107 başvuru numaralı “immobeta positive” ibareli başvurunun ilanına yapılmış olan itirazın reddi yönündeki Markalar Dairesi Başkanlığı kararına karşı, başvurunun 2013 36638, 2013/49078, 2013 54429, 2013 56777, 2013 59122, 2013 63638, 2013 63640, 2013 63644, 2013 70198, 2013 70201, 2013 78180, 2013 78185, 2014/101597, 2014 21213, 2014 39708, 2014 39733, 2014 83958, 2014 83962, 2015/17645, 2015 30595, 2015 30601, 2015 30611, 2015 30618, 2015 30631, 2015 30638, 2015 30644, 2015 30663, 2015 30667, 2015 30668, 2015 30672, 2015 31332, 2015/55476, 2016 01385, 2016 05746, 2016 28733, 2016 41843, 2016/41859, 2016 52023, 2016 62017, 2016 68293, 2016 92376, 2016 92380, 2016 92385, 2016 94843, 2017 04027, 2017 109120, 2017 109121, 2000 17787, 2000 18919, 2001 19191, 2003 12043, 2003 37097, 2004 42602, 2005/27453, 2005 50104, 2007 08531, 2007/08532, 2010/09717, 2010/09718, 2010 37274, 2010/39410, 2010 39414, 2010/49777, 2010 62416, 2011 00627, 2011/107852, 2011 51497, 2011 55709, 2011 64761, 2011 81812, 2011 81813, 2011/92774, 2011/93093, 2011 95922, 2012 36140, 2013 04955, 2013 04959, 2013 08159, 2013/28821, 2013 29261, 2013 36635, 2017 12934, 2017 12942, 2017 12939, 2017 12950, 2017 14535, 2017 15978, 2017 18875, 2017 18877, 2017 18880, 2017 18881, 2017 20307, 2017 28710, 2017 35187, 2017 35190, 2017 36580, 2017 38073, 2017 38075, 2017 44589, 2017 45451, 2017 53088, 2017 54021, 2017 74796, 2017 97337, 2018/09496, 2018 111811, 2018 111818, 2018/111856, 2018 40446, 2018 48386, 2018/49492, 2019 19694, 2019 45775, 134255, 165778, 98/009308, 204905, 98 019484, 99/000343, 99/000345, 99 022388 sayılı “… tea karadeniz”, “… tea form life”, “… tea”, “… erken hasat”, “betacorner”, “… tea tera nova”, “… tea season”, “… tea karadeniz yüksek tepeler”, “betateashop”,”betacaffitoshop”, “… tea corner”, “… tea house”, “betateaformlife”, “…”, “betabak”, “… tea palace”, “… tea house”, “… tea shop”, “… helen”, “… tea yeşil çay”, “… tea super tea”, “… tea selected qualıty”, “… tea opa”, “… tea englısh breakfast”, “… tea englısh best”, “b … tea english afternoon”, “… caffito classico”, “… caffito gold”, “… tea de luxe”, “… tea earl grey”, “b … tea kızıl dem”, “… caffito”, “… tea academy”, “… sofrası”, “… han kahvesi”, “… benim sofram”, “… benim mutfağım”, “betateashop.com’da ramazan’a özel indirimler”, “… vital”, “… quikmix”, “… tea yeşil altın”, “… caffito şekil”, “… a’la han kahvesi”, “betasnax”, “… tea çatak”, “… han”, “… yeni han”, “…”, “şekil leader …”, “… b şekil”, “… tea jasmine green tea b şekil”, “… türk çayı b şekil”, “… b şekil”, “… tea”, “… tea the natural flavour pure ceylon tea şekil”, “… assam garnet şekil”, “… darjeeling şekil”, “… snax şekil”, “… caffito şekil”, “b … benuta şekil”, “b … snax şekil”, “b … caffito şekil”, “… snax şekil”, “b … farm şekil”, “… funchy şekil”, “… bewhita”, “… betum”, “betanut”, “… bon vivant”, “…”, “… solaris”, “…”, “… belıta”, “… beswita”, “betaa’la”, “… caffıto gold”, “… caffıto classıco”, “… belıta”, “… benquik”, “… a’la şekil”, “… tea taç yaprak”, “… tea herbtea collection şekil”, “… tea functea collection”, “… tea whitea collection”, “… tea greenergy collection”, “… tea fruitea collection”, “… tea lightea collection”, “… tea”, “…”, “… tea fitea collection şekil”, “… tea reform tea collection”, “… tea welltea collection”, “b … tea çay güneşi”, “… tea fusıon”, “… bemilta”, “… tea çay aşkı”, “… tea welltea reform”, “… tea çay uzmanı”, “… caffito şekil”, “… tea collectıon”, “… tea soğuk dem”, “… tea yeşil altın”, “… tea club”, “… tea mayıs çayı”, “… tahmis han”, “betanut”, “bon vivant …”, “leader b …”, “… vital”, “… azerbaycan çayı”, “betalife”, “… life”, “… ala kahve evi”, “… albatal”, “…”, “… polo şekil”, “… memo şekil”, “…”, “… tea ceylon tea pekoe şekil”, “… tea ceylon tea opa şekil”, “leader … şekil” ibareli markalar ile karıştırılma ihtimali ve tanınmış marka gerekçesiyle 6769 s. SMK’nın 6 ncı maddesi uyarınca reddedilmesi talebiyle yapılan itiraz incelenmiştir. 6769 s. Kanun’un 6(1) fıkrası “Tescil başvurusu yapılan bir markanın, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile aynılığı ya da benzerliği ve kapsadığı mal veya hizmetlerin aynılığı ya da benzerliği nedeniyle, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile halk tarafından ilişkilendirilme ihtimali de dahil karıştırılma ihtimali varsa itiraz üzerine başvuru reddedilir.” hükmünü içermektedir. Yerleşik içtihada göre, halkın malların veya hizmetlerin aynı işletmeden veya ticari olarak bağlantılı bir işletmeden geldiğine inanması riski karıştırılma olasılığını ortaya çıkartır. Karıştırılma olasılığı, kamunun ilgili kesiminin ihtilafa konu markalar ve mallar veya hizmetler hakkındaki algısı, markaların ve malların veya hizmetlerin benzerliğinin karşılıklı bağımlılığı dahil olmak üzere inceleme konusu ihtilafa ilişkin tüm faktörler dikkate alınarak, bütüncül olarak değerlendirilmelidir. Karıştırılma olasılığına ilişkin bütüncül değerlendirme yapılırken, ihtilafın konusu markaların görsel, işitsel veya kavramsal benzerliği, işaretlerin bütün olarak oluşturdukları izlenim esasında incelenmelidir, ancak bu yapılırken işaretlerin ayırt edici ve baskın unsurları özellikle dikkate alınmalıdır. Karıştırılma olasılığına ilişkin genel değerlendirmede, malların veya hizmetlerin ortalama tüketicisinin markalara ilişkin algısı belirleyici etkiye sahiptir. Bu bağlamda, ortalama tüketiciler markayı genellikle bütün olarak algılar ve markanın çeşitli detaylarına ilişkin kapsamlı bir analize girişmez. Karıştırılma olasılığına ilişkin bütüncül değerlendirmede, ilgili malların veya hizmetlerin ortalama tüketicisinin makul derecede bilgili, gözlemci ve ihtiyatlı varsayılır. Bununla birlikte, ortalama tüketicilerin farklı markalar arasında doğrudan bir karşılaştırma yapma şansına nadiren sahip olduğu, bunun yerine markaların zihninde kalan tam olmayan imajını (hatırasını) esas aldığı faktörü dikkate alınmalıdır. Buna ilaveten, ortalama tüketicilerin dikkat seviyesinin, ihtilafa konu malların veya hizmetlerin niteliğine göre değiştiği de göz önünde bulundurulmalıdır. Önceki tarihli markanın ayırt edici gücü arttıkça, karıştırılmanın ortaya çıkması olasılığı da artar. Bu nedenle, ayırt edici gücü, tabiatı gereği veya piyasada sahip olduğu bilinirlik (ün) nedeniyle, daha yüksek olan markalar, ayırt edici gücü düşük olan markalara kıyasla daha geniş korumadan yararlanırlar. Bu nedenle, karıştırılma olasılığının varlığı araştırılırken önceki markanın ayırt edici gücü ve özellikle sahip olduğu bilinirlik (ün) dikkate alınmalıdır. Birden fazla unsurdan oluşan bileşke markalar söz konusu olduğunda, iki marka arasındaki benzerliğin tespiti, bileşke bir markayı oluşturan öğelerden sadece birisini alarak, o öğeyi başka bir markayla karşılaştırmanın ötesinde bir incelemeyi gerektirir. Karşılaştırma, ihtilaf konusu markaların her birini bütün olarak inceleyerek yapılmalıdır, ancak bazı durumlarda, bileşke markayı oluşturan öğelerden biri, bileşke markanın kamunun ilgili kesiminde yarattığı bütüncül algıda baskın konumda bulunabilir. 6769 s. SMK’nın 6/5 maddesi gereğince bir başvurunun reddedilebilmesi için, itiraza mesnet markanın ülkemizde tanınmış bir marka haline geldiğinin kanıtlanması ve bu tanınmışlık düzeyi nedeniyle haksız bir yararın sağlanması, markanın itibarına zarar verilmesi veya söz konusu markanın ayırt edici karakterinin zedelenmesi tehlikesinin doğabileceğinin ortaya konulması gerekmektedir. Dolayısıyla, bir markanın sektöründe belirli bir bilinirliğe sahip olması, aynı ya da benzer başka bir markanın farklı mallar üzerinde tesciline engel oluşturabilmesi için yeterli olmayıp, aynı zamanda yukarıda belirtilen şartların oluşması gerekmektedir. Önceki markanın sahibi fiili ve mevcut zararı göstermek zorunda olmasa da, markasının tanınmışlığından haksız yarar sağlanacağına ya da markasının itibarına zarar verileceğine ya da markasının ayırt edici karakterinin zedeleneceğine ilişkin olarak gelecekteki (markanın tescil edilmesi veya kullanılması halinde) riske dair farazi (varsayımsal) olmayan ve aksi ispat edilmedikçe iddiayı ispata yeterli ve geçerli olan deliller ileri sürmek zorundadır. Buradan hareketle, itiraz sahibi yukarıda sayılan durumların, olayların olağan akışı içinde öngörülebilir olması bakımından gerçekleşmesi muhtemel olduğunu ortaya koymak durumundadır. Karıştırılma, ilişkilendirilme olasılığı ve tanınmışlık gerekçeli itirazlar belirtilen genel ilkeler esas alınarak incelenmiştir. İnceleme sonucunda, ilgili tüketicilerin “immobeta positive” ibareli başvuru ile “…” ibaresini asli unsur olarak içeren itiraz gerekçesi markaları farklı ticari kaynaklardan gelen birbirinden farklı markalar olarak algılayabileceği kanaatine varılmış ve başvuru ile itiraza gerekçe olarak gösterilen markaların görsel, işitsel, kavramsal ve bütün olarak ortaya çıkan izlenim bakımlarından benzer markalar olmadığı kanaatine ulaşılmıştır. Başvuru ile itiraz gerekçesi markaların benzer markalar olarak değerlendirilmemesi nedeniyle, markalar arasında karıştırılma, ilişkilendirilme veya tanınmışlık nedeniyle ilişkilendirilme ihtimallerinin ortaya çıkmayacağı sonucuna varılmıştır. Sayılan nedenlerle itirazın reddedilmesi gerekmiştir.” şeklinde karar verildiği, eldeki davanın iki aylık yasal süre içerisinde 31/03/2021 tarihinde açıldığı anlaşılmış, işin esasına girilmiştir.
Bilirkişi kurulunca düzenlenen raporda/ek raporda özetle:davaya konu markaların 6769 sayılı SMK’nın 6/1. maddesi bağlamında benzer olmadığı, 6769 sayılı SMK’nın 6/3. şartlarının sağlanmadığı, davaya konu marka başvurusunda 6769 sayılı SMK’nın 6/1. maddesi bağlamında iltibas ihtimali bulunmadığı, 6769 sayılı SMK’nın 6/5. uygulanma şartlarının oluşmadığı, Türk Patent ve Marka Kurumu Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu tarafından verilen dava konusu 2021-M-1186 sayılı YİDK kararının iptal ve markanın hükümsüzlük koşullarının oluşmadığı, takdirin mahkemeye ait olduğu, bildirilmiştir.
Bilirkişi raporunun/ek raporun her iki tarafın iddia ve savunmasının kapsamı, taraf delilleri, marka kapsamları dikkate alınarak düzelendiği, hüküm kurmaya yeterli incelemenin yapıldığı, raporun usul ve yasaya aykırı yönünün bulunmadığı, hukuki değerlendirme nihai olarak mahkememizce yapılacağından yeniden rapor alınmasını gerektirir yön bulunmadığı anlaşılmıştır.
GEREKÇE:
Tescilli bir markanın ait olduğu mal ve hizmetler bakımından sağladığı korumanın kapsamı ve sınırları 10.01.2017 tarihinde yürürlüğe giren 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu (SMK) ile düzenlenmiştir.
“Marka tescilinde nispi ret nedenleri ” başlığı altında düzenlenen 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanununun 6. maddesi ise;
(1) Tescil başvurusu yapılan bir markanın, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile aynılığı ya da benzerliği ve kapsadığı mal veya hizmetlerin aynılığı ya da benzerliği nedeniyle, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile halk tarafından ilişkilendirilme ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimali varsa itiraz üzerine başvuru reddedilir.
(2) Ticari vekil veya temsilcinin, marka sahibinin izni olmaksızın ve haklı bir sebebe dayanmaksızın markanın aynı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerinin kendi adına tescili için yaptığı başvuru, marka sahibinin itirazı üzerine reddedilir.
(3) Başvuru tarihinden veya varsa rüçhan tarihinden önce tescilsiz bir marka veya ticaret sırasında kullanılan bir başka işaret için hak elde edilmişse, bu işaret sahibinin itirazı üzerine, marka başvurusu reddedilir.
(4) Paris Sözleşmesinin 1 inci mükerrer 6 ncı maddesi bağlamındaki tanınmış markalar ile aynı veya benzer nitelikteki marka başvuruları, aynı veya benzer mal veya hizmetler bakımından itiraz üzerine reddedilir.
(5) Tescil edilmiş veya tescil başvurusu daha önceki tarihte yapılmış bir markanın, Türkiye’de ulaştığı tanınmışlık düzeyi nedeniyle haksız bir yararın sağlanabileceği, markanın itibarının zarar görebileceği veya ayırt edici karakterinin zedelenebileceği hâllerde, aynı ya da benzer markanın tescil başvurusu, haklı bir sebebe dayanma hâli saklı kalmak kaydıyla, başvurunun aynı, benzer veya farklı mal veya hizmetlerde yapılmış olmasına bakılmaksızın önceki tarihli marka sahibinin itirazı üzerine reddedilir.
(6) Tescil başvurusu yapılan markanın başkasına ait kişi ismini, ticaret unvanını, fotoğrafını, telif hakkını veya herhangi bir fikri mülkiyet hakkını içermesi hâlinde hak sahibinin itirazı üzerine başvuru reddedilir.
(7) Ortak markanın veya garanti markasının yenilenmeme sebebiyle koruma süresinin sona ermesinden itibaren üç yıl içinde yapılan, ortak marka veya garanti markasıyla aynı veya benzer olan ve aynı veya benzer mal veya hizmetleri içeren marka başvurusu, önceki hak sahibinin itirazı üzerine reddedilir.
(8) Tescilli markanın yenilenmeme sebebiyle koruma süresinin sona ermesinden itibaren iki yıl içinde yapılan, bu markayla aynı veya benzer olan ve aynı veya benzer mal veya hizmetleri içeren marka başvurusu, önceki marka sahibinin itirazı üzerine bu iki yıllık süre içinde markanın kullanılmış olması şartıyla reddedilir.
(9) Kötüniyetle yapılan marka başvuruları itiraz üzerine reddedilir.” şeklindedir.
Bu düzenleme uyarınca getirilen yaptırımın iki koşulun bir arada bulunması hâlinde uygulanacağı görülmekte olup, bunlardan birincisi tescil başvurusu yapılan markanın, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile aynı ya da benzer olması, ikincisi ise; her iki markanın da kapsadığı mal veya hizmetlerin aynı ya da benzer olmasıdır. Ancak burada 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanununun 6. maddesinin (5) numaralı fıkrasının hatırlatılması da gereklidir. Zira tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış markanın, Türkiye’de ulaştığı tanınmışlık düzeyi nedeniyle haksız bir yararın sağlanabileceği, markanın itibarının zarar görebileceği veya ayırt edici karakterinin zedelenebileceği durumlarda, tescil edilmiş veya tescil için başvurusu daha önce yapılmış bir marka sahibinin itirazı üzerine, farklı mal veya hizmetlerde kullanılacak olsa bile, sonraki markanın tescil başvurusu ret edilebilecektir. Tanınmış marka kavramı yerleşik Yargıtay içtihatlarında “bir şahsa veya teşebbüse sıkı bir şekilde matufiyet, garanti, kalite, kuvvetli reklam, yaygın bir dağıtım sistemine bağlı, müşteri, akraba, dost, düşman ayırımı yapılmadan coğrafi sınır, kültür, yaş farkı gözetilmeksizin aynı çevredeki insanlar tarafından refleks halinde ortaya çıkan bir çağrışım olarak” ifade edilmiştir.
Ayrıca, 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanununun 6. maddesinin 1. fıkrasında geçen “halk tarafından karıştırılma ihtimali” konusunda ölçünün; bu işin ilgilisi veya uzmanı değil, tüketici olan halk olduğunun göz önünde tutulması gerekmektedir. Karıştırılma ihtimalinde önemli olan husus, halkın bu iki işaret arasında herhangi bir şekilde herhangi bir sebeple bağlantı kurma, ilişkilendirme ihtimalidir. Buradaki “ihtimal” kelimesi özenle ve özellikle kullanılmış bir kelime olup, şekil, ses, anlam, genel görünüm, çağrışım ve bir seri içinde bulunma izlenimi bu kapsamda değerlendirilmektedir.
Hatta markalar arasında birçok noktada fark bulunduğu tespit edilse bile “umumi intiba” ikisinin karıştırılabileceği yönünde ise, iki işaret arasında karıştırma ihtimalinin bulunduğu kabul edilmelidir (Tekinalp, Ünal; Fikri Mülkiyet Hukuku, İstanbul 2012, s. 443).
Bir başka anlatımla, “iltibas tehlikesi” görsel, biçimsel, anlamsal, işitsel benzerlikler, çağrıştırma, bir bütün olarak uyandırdığı toplu kanaat, malın veya hizmetin hitap ettiği alıcı grubunun toplumsal düzeyi ve durumu, markayı taşıyan malın değeri ve alıcının bu malı almaya ayırdığı zaman, markanın esas unsurları ve tamamlayıcı unsurları, karşılaştırılan işaretler arasındaki benzerlik, telaffuz, anlam veya biçimden, işaretlerin toplu olarak bıraktığı izlenimden, seri içine girmekten veya başka bir çağrışımdan kaynaklanabilir. Yine halkın, karşılaştırılan işaretler arasında herhangi bir şekilde “bağlantı” kurabilmesi de benzerlik bulunduğunu kabul etmek için yeterli olmaktadır.
Bu açıklamalar ışığında somut olay incelendiğinde;
Taraf markaları tescil kapsamları ve işaretsel yönden karşılaştırıldığında;

Davalı Markası Örnek Davacı Markaları

immobeta positive … tea karadeniz
(05. sınıf) … tea
… erken hasat
betacorner
… tea tera nova
… tea season
… tea karadeniz yüksek tepeler
betateashop
betacaffitoshop
… tea corner
… tea house

… tea greenergy collection
… tea fruitea collection
… tea
… tea fitea collection şekil
b … tea çay güneşi
… bemilta
… tea çay aşkı
… tea collectıon
… tea welltea reform
… tea çay uzmanı
bon vivant …
… leader
… vital
(03, 04, 05, 07, 08, 09, 11, 15, 16, 21, 22, 23,
24, 26, 27, 29, 30, 31, 32, 33, 34, 35, 36, 38,
41, 43, 44, 45. sınıf)

Tarafların emtia gruplarına bakıldığında; dava konusu marka başvuru kapsamında yer alan 05. Sınıf tüm emtialar yönünden SMK md. 6/1’de sayılan emtiaların aynı/aynı tür ve benzer/ilişkili olması şartının sağlandığı görülmektedir. Şu hâlde, SMK 6/1 maddesi yönünden tescil engellerinde aranan şartlardan biri belirtili emtialar yönünden gerçekleşmiştir.
Davalının markasının incelenmesinde; davaya konu davalı markasının beyaz zemin üzerine siyahrenkte, herhangi bir şekil unsuru ve karakterize harfler içermeyen “ immobeta positive” ibaresinden oluştuğu, kelime markasında herhangi bir unsurun ön plana çıkarılmadığı , “positive” ibaresinin “olumlu”,”artı” bv. anlamlara gelmekle marka imajının düşük olduğu “immobeta” ibaresinin marka imajını aktaran esaslı/asli unsur olduğu anlaşılmaktadır.
Davacının markalarının incelenmesinde; davacı markalarının bir kısmının şekil unsuru içeren bir kısmının ise beyaz zemin üzerine siyah harflerle tertip edildiği, markaların bir kısmında “…” ibaresinin esas unsur olarak kullanıldığı, bir kısmında ise “…” ibaresinin şemsiye çatı marka olarak kullanıldığı ve bu suretle seri markalar yaratıldığı, dolayısıyla davacı markalarından bir kısmının esas unsurunun “…” olduğu, bir kısım markalarda ise … ibaresinin çatı olarak kullanıldığı anlaşılmaktadır.
Markalar arasında iltibasa yol açacak derecede bir benzerlik olup olmadığının tespitinde her iki markaya konu işaretin, ayırt edici ve baskın unsurları dikkate alınarak bütünü itibariyle görsel, işitsel ve anlamsal olarak bıraktıkları izlenimin esas alınması gerekmektedir. Taraf markalarının esaslı unsurlarının incelenmesinde davacı markalarının esaslı unsuru olan … ibaresinin davalı markasının sonunda yer aldığı, ancak davalı markası içerisinde kullanılan bu ibarenin bağımsız ayırt edici özelliğini korumadığı, marka içerisinde eriyerek yeni bir ifade şeklinde ortaya çıktığı, bu hâli ile markaların görsel, anlamsal benzerliğinin bulunmadığı, düşük düzeydeki işitsel benzerliğin ise tüketici zihninde davacı markasını çağrıştırmayacağı anlaşılmıştır.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 08.06.2016 gün ve E.2014/11-696, K.2016/778 sayılı kararı uyarınca iltibas değerlendirmesinin hakimlik mesleğinin gerektirdiği genel hukuki bilgi ile çözümlenmesinin mümkün olduğu hususu da gözönünde bulundurularak yapılan incelemede, davacı adına tescilli markalar ile davalının “immobeta positive” ibareli markası arasında biçim, renk, grafik unsurlar, düzenleme ve tertip tarzı olarak görsel, sesçil ve anlamsal olarak ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede bir benzerlik bulunmadığı, işin uzmanı veya dikkatli kişilerden oluşmayan, makûl düzeyde bilgilendirilmiş, marka ve başvuru konusu işareti aynı anda görüp detaylarını karşılaştırma olanağı bulunmayan, daha önce görüp yararlandığı markanın aşağı yukarı net anısının tesirinde olan ortalama düzeydeki alıcı kitlesinin, yargılama konusu ürünler için ayırdığı satın alım ve yararlanım süresi içinde, davalının “immobeta positive” markasını gördüğünde bunun davacının mesnet markalarından farklı bir marka olduğunu algılayabileceği, tescilli markaların bir uzantısı, yeni bir versiyonu, yeni bir serisi olarak algılanmasının ihtimal dahilinde olmadığı, taraf markaları arasında iltibas bulunmadığı, iltibas tehlikesinin bulunmaması halinde 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanununun 6. maddesinin (5) numaralı fıkrasının uygulama alanı bulmayacağı; dosya kapsamındaki delillerden 6769 sayılı SMK’nın 6/3. şartlarının sağlanmadığı, Türk Patent ve Marka Kurumu Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu tarafından verilen dava konusu 2021-M-1186 sayılı YİDK kararının iptal ve markanın hükümsüzlük koşullarının oluşmadığı da dikkate alınarak davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere:
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Yasasına göre hesaplanan 80,70-TL karar harcından peşin alınan 59,30-TL’nin mahsubu ile bakiye 21,40-TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap olunan takdiren 15.000,00-TL maktu ücreti vekâletin davacıdan alınarak davalı TÜRKPATENT’e verilmesine,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalılar tarafından yargılama gideri sarfedilmediğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Yatırılan ve kullanılmayan gider avansının, hükmün kesinleşmesini müteakip re’sen yatırana iadesine (HMK m.333),
Dair, verilen karar hazır olan taraf vekillerinin yüzlerine karşı tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Bölge Adliye Mahkemelerinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 04/10/2022

Katip … Hakim …
¸ ¸