Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/42 E. 2022/37 K. 08.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/42
KARAR NO : 2022/37
HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : …, T.C. Kimlik No:…

VEKİLİ : Av. … – UETS
DAVALI : TÜRK PATENT VE MARKA KURUMU – UETS
VEKİLİ : Av. …
Türk Patent Ve Marka Kurumu Hukuk Müşavirliği, …
DAVA : Marka İle İlgili Kurum Kararının İptali
DAVA TARİHİ : 12/02/2021
KARAR TARİHİ : 08/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan marka ile ilgili kurum kararının iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekil dava dilekçesiyle; müvekkilinin “… …” ibareli marka başvurusunun 2011/23995 sayılı “…” ibareli marka ile aynılık veya ayırt edilemeyecek kadar benzerlik taşıdığı gerekçesiyle Kurum tarafından reddedildiğini, Müvekkilinin faaliyet konusunun elektrikli scooter olduğunu, Başvurunun reddine gerekçe olarak gösterilen markanın faaliyet konusunun ise müvekkilinin faaliyet alanından oldukça farklı olduğunu, 16 sınıfta bulunan konularda faaliyet gösterdiğini, müvekkilinin bu marka ile ulusal ve uluslararası piyasada faaliyetlerini sürdürdüğünü, redde mesnet markanın 35. Sınıftaki hizmetler bakımından ciddi kullanımının olmadığını, Müvekkiline ait “… electric …” markasının Kurum tarafından 12. sınıfta tescilinin sağlanıp 35. sınıfta redde dayanak marka nedeniyle tescil talebinin reddedilmesinin mülkiyet hakkının haksız biçimde sınırlandırılmasına sebep olduğunu iddia ederek Kurum kararının iptaline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı Türk Patent ve Marka Kurumu vekili cevap dilekçesiyle; başvuru markası ile redde gerekçe marka arasında … ibaresini ortak olarak içerdiklerini, bu ibarenin asıl ve ayırt edici unsur olarak markada yer aldığını, başvuru markasını redde mesnet markadan farklı kılacak güçte ayırt edici unsurun bulunmadığını, anılan markaların birbirinden ayırt edilemeyecek derecede benzer olduğunu, mal ve hizmetlerin aynı aynı tür olduğunu, davacının tescil talebindeki değişiklik talebinin ise karara itirazın konusu olmadığını, kurum kararının yasaya uygun olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
YARGILAMA:
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davacı başvurusunun 6769 sayılı SMK 5/1-ç maddesi gereğince mutlak red nedenine bağlı olarak reddi ile ilgili verilen YİDK kararının yerinde olup olmadığı iptal şartlarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplandığı anlaşılmıştır.
Davanın açılmasını müteakip tarafların dava, cevap, cevaba cevap dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, sundukları deliller alınmış, tescil ve başvuru dosyaları ile Alâkalı ticaret sicil kayıtları getirtilmiş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, taraflar sulhe teşvik olunmuş, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, tahkikat icra olunmasını müteakip taraf vekillerine tahkikat ve yargılamının geneliyle ilgili son sözleri de sorulmuş; sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
TÜRKPATENT’den celbedilen işlem dosyasının tetkikinden; davacı “… …” ibareli markanın 35. Sınıfta tescili için başvuruda bulunmuştur. Başvuruyu inceleyen Markalar Dairesi Başkanlığı tarafından 13.03.2020 tarihli kararında 2011 23995 tescil numaralı “…” markası ile SMK 5/1-ç maddesince benzer görülerek “Reklamcılık, pazarlama ve halkla ilişkiler ile ilgili hizmetler, ticari ve reklam amaçlı sergi ve fuarların organizasyonu hizmetleri, reklam amaçlı tasarım hizmetleri; alıcı ve satıcılar için online pazaryeri (internet sitesi) sağlama hizmetleri. Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için Motorlu kara taşıtları (motosikletler, mobilet dahil) ve bu taşıtlar için motorlar, kavramalar ve transmisyon bağlantıları, transmisyon kayışları ve zincirleri, dişliler, frenler, fren disk ve balataları, şasiler, kaportalar, süspansiyonlar, darbe emiciler, şanzımanlar, direksiyonlar, jantlar. Bisikletler ve bunların gövdeleri, gidonları, çamurlukları. Taşıt kasaları, damperli kasalar, traktör römorkları, frigorifik kasalar, römork bağlantıları. Taşıt koltukları, koltuklar için baş dayanakları, emniyetli çocuk koltukları, koltuk kılıfları, araç örtüleri (aracın şeklini almış), güneşlikler . Sinyaller ve yön sinyalleri için kollar, taşıt camları için silecekler, silecek kolları. Taşıtlar için iç ve dış lastikler, tubles lastikler, lastik tamir takımları, taşıt lastikleri için yamalar, kaynak yamalar, taşıt lastikleri için supaplar. Taşıt camları, emniyetli taşıt camları, taşıtlar için dikiz aynaları ve yan aynalar. Taşıtlar için portbagajlar, bisiklet ve kayak taşıyıcıları, seleler.Bebek arabaları, tekerlekli sandalyeler, pusetler. El arabaları, pazar arabaları, tek veya çok tekerlekli el arabaları, market arabaları, ev eşyaları için tekerlekli taşıyıcılar. Raylı taşıtlar: Lokomotifler, trenler, tramvaylar, vagonlar, teleferikler, telesiyejler. Deniz taşıtları ve parçaları (motorları hariç). Hava taşıtları ve parçaları (motorları hariç) mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri; (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir.)” hizmetlerinin çıkartılmasına ve başvurunun reddine karar verildiği, karara davacı tarafından “hatalı olarak 35.01 hizmet sınıfının işaretlendiği, 35.06. sınıfta başvuru yapmak istediğini, daha önce 2019/102848 numaralı markasının 12. Sınıfta tescilli olduğu, bu defa hizmet sınıfında 12. Sınıfın alınmak istendiği, redde mesnet marka ile başvuru markasının ayırt edilemeyecek kadar benzer olmadığı” iddiası ile karara itiraz edildiği, itirazı inceleyen TÜRKPATENT YİDK 02.12.2020 tarihli 2020-M-9614 sayılı kararıyla; (…) yapılan incelemede, işbu başvuru ile reddine gerekçe olarak gösterilen 2011 23995 sayılı “…” ibareli markanın ayırt edilemeyecek kadar benzer olduğu kanaatine varılmıştır. Ayrıca, başvuruya/ret kararına konu hizmetlerle aynı veya aynı türdeki hizmetlerin ret gerekçesi markanın kapsamında bulunduğu tespit edilmiştir. Dolayısıyla, başvuru hakkında 6769 s. SMK’nın 5/1-(ç) bendi uyarınca verilen ret kararı yerinde görülmüştür. Öte yandan başvuru sahibi, itiraz dilekçesinde “…. 2020/22909 sayılı marka başvurumuz, 2019 102848 tescil numaralı markamız göz önüne alındığında pazarlama faaliyetlerimizi 6769 sayılı kanun hükümleri koruması kapsamında yürütmek istediğimiz için başvuru sırasında bir hata sonucu seçilen 35.sınıf içerisindeki “Reklamcılık, pazarlama ve halkla ilişkiler ile ilgili hizmetler, ticari ve reklam amaçlı sergi ve fuarların organizasyonu hizmetleri, reklam amaçlı tasarım hizmetleri; alıcı ve satıcılar için online pazaryeri (internet sitesi) sağlama hizmetleri.” Yani 35.01 sınıfının seçilmemiş sayılması ve 12.sınıftaki markamızla ilişkili olarak “Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için malların* bir araya getirilmesi hizmetleri (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir).” yani sadece 35.06 sınıfının tescil talebini arz ederiz.” ifadelerine yer vermiştir. Başvuru sahibinin tescil kapsamındaki değişiklik ile ilgili söz konusu talebi iş bu karara itirazın konusunu oluşturmayacağından haklı bulunmamıştır.” gerekçeleri ile itirazın reddine karar verildiği, eldeki davanın iki aylık yasal süre içerisinde 12/02/2021 tarihinde açıldığı anlaşılmış, işin esasına girilmiştir.
Bilirkişi kurulunca düzenlenen raporda özetle: davacının başvuru kapsamında çıkartılan “35.01. Reklamcılık, pazarlama ve halkla ilişkiler ile ilgili hizmetler, ticari ve reklam amaçlı sergi ve fuarların organizasyonu hizmetleri, reklam amaçlı tasarım hizmetleri; alıcı ve satıcılar için online pazaryeri (internet sitesi) sağlama hizmetleri” nin redde mesnet 2011 23995 numaralı redde mesnet markada yer alan 35.01 kapsamındaki “Reklamcılık, pazarlama ve halkla ilişkiler ile ilgili hizmetler (Ticari ve reklam amaçlı sergi ve fuarların organizasyonu hizmetleri dahil).” hizmetlerle aynı, aynı tür olduğu, redde mesnet markada 35.05 hizmetinin sayma suretiyle belirtilmediği, mal gruplarında ise sadece 16. Sınıfta tescilli olduğu anlaşılmakla, bu kapsamda davacının başvuru markasında 35.05 kapsamında 12. Sınıf mallarının satışına ilişkin hizmetlerin ile aynı ve benzer hizmetler olmadığı, mal/hizmet benzerliği şartının bu hizmetler yönünden sağlanmadığı, dava konusu 2020/22909 numaralı marka başvurusu ile bu başvurunun reddine mesnet alınan 2011 23995 tescil numaralı marka arasında karıştırılma ihtimalini ayrıca irdelemeye gerek kalmayacak derecede aynılık veya ayırt edilemeyecek derecede benzerlik ilişkisinin bulunmadığı, takdirin mahkemeye ait olduğu, bildirilmiştir.
Bilirkişi raporunun her iki tarafın iddia ve savunmasının kapsamı, taraf delilleri, marka kapsamları dikkate alınarak düzelendiği, hüküm kurmaya yeterli incelemenin yapıldığı, raporun usul ve yasaya aykırı yönünün bulunmadığı, hukuki değerlendirmenin nihai olarak mahkememizce yapılacağı anlaşılmakla yeni heyetten rapor alınması veya mevcut bilirkişi heyetinden ek rapor alınması yoluna gidilmemiştir.
GEREKÇE:
6769 sayılı SMK’nın 5/1-ç bendi “Aynı veya aynı türdeki mal veya hizmetlerle ilgili olarak tescil edilmiş ya da daha önceki tarihte tescil başvurusu yapılmış marka ile aynı veya ayırt edilemeyecek kadar benzer işaretler.” tescil edilemeyeceği hükmünü amirdir. Bu düzenleme marka hukukuna hakim olan öncelik ve bir markanın tek bir sahibi olması ilkelerini ifade eder. Böylece daha önce tescil edilmiş veya başvurusu yapılmış bir markanın aynı veya ayırt edilmeyecek kadar benzerinin, aynı veya aynı türdeki mal veya hizmetler için bir başkası adına mükerrer tesciline engel olunması amaçlanmıştır. Aksi halin bir markanın birden fazla kişi tarafından kullanılmasına ve halkın yanıltılmasına neden olacağı kabul edilmiştir. Bu hususu TürkPatent tescil sürecinde, kendiliğinden dikkate almakla yükümlüdür.
Başvuruya konu markanın (işaretin) daha önce tescil edilmiş (veya başvurusu yapılmış) marka ile aynı olması, karşılaştırılan markaların (işaretlerin) özdeş, farksız, tıpa tıp taklit, aynen veya bire bir kopya olmalarını ifade eder. Aralarında küçük de olsa farlılık bulunan markalar ise aynı sayılamazlar. Ancak markaların farklı büyüklükte olması veya sözcük markalarının yazı karakterinin (el yazısı, büyük-küçük harf) veya yazı tipinin (Times New Roman, Arial, Comic Sans MS gibi) farklılaştırılması aynı olma durumunu etkilemez.
Ayırt edilemeyecek kadar benzerlik ise, karşılaştırılan markalar aynı olmamakla birlikte, orta düzeydeki alıcıda bıraktığı genel izlenimlerinin hemen hemen aynı olmasıdır. Bir başka deyişle, markalar arasındaki farklılık o kadar önemsizdir ki, müşteri kitlesi nezdinde markalar yazılış, okunuş, görsel veya işitsel olarak aynı imiş gibi algılanırlar.
Ancak 6769 sayılı SMK’nın 5/1-ç maddesindeki tescil engelinin varlığı için sadece başvuru ile önceki markaların aynı veya ayırt edilemeyecek kadar benzer olması yeterli değildir. Aynı zamanda başvuru ve önceki markanın kapsadığı mal ve hizmetlerin de aynı yada aynı tür olması zorunludur. Bu iki koşulun birlikte gerçekleşmesi durumunda yasa koyucu halkın bu iki markayı karıştırma ihtimalinin bulunduğunu kabul etmiştir. Bu nedenle, TürkPatent ayrıca karıştırma ihtimalinin var olup olmadığı üzerinde durmaksızın başvuruyu ret edecektir. Başvuru ve redde mesnet markanın kapsamındaki mal veya hizmetlerin bire bir örtüşmesi bir diğer söyleyişle özdeş olması halinde ayniyet mevcuttur. Aynı tür kavramı ise, kural olarak aynı sınıfın aynı alt gurubu içinde bulunmayı ifade eder. Marka Tescil Başvurularına Ait Mal ve Hizmetlerin Sınıflandırmasına İlişkin 2002/3 sayılı Tebliğin 5 ve 7. maddeleri anılan ilkeyi açıkça ifade etmektedir. Bununla birlikte sınıflandırma Nice Anlaşmasının 2. maddesinde vurgulandığı üzere, tescil edilmiş herhangi bir markanın koruma kapsamının belirlenmesi bakımından bağlayıcı değildir.
Ayırt edilemeyecek kadar benzerlikten söz edilebilmesi için başvuru konusu işaret ile redde mesnet markalar arasında ortalama tüketici ve yararlanıcılar nazarıyla bakıldığında hiçbir araştırma ve herhangi bir inceleme yapılmasını gerektirmeyecek derecede açık ve net biçimde iltibasın ortaya çıkmasının kesin olarak öngörülebilir olması gerekir.
Bu açıklamalar ışığında somut olay incelendiğinde;
Taraf markaları karşılaştırıldığında:

Davacı Markası Redde Mesnet Marka

… …+şekil …
(35. sınıf) (16, 35, 41. sınıf)

Tarafların emtia gruplarına bakıldığında, başvuru kapsamında çıkartılan 35. 01 hizmeti ile 2011 23995 tescil numaralı markada yer alan 35.01. sınıf hizmetlerin aynı tür olduğu; bununla birlikte davacının başvurusunda yer alan 35.05. sınıf kapsamında 12. sınıf mallarının satışına ilişkin hizmetler yönünden ise; redde mesnet markada 35.05 kapsamındaki hizmetin sayma suretiyle belirtilmediği ve nitekim redde mesnet markada 16. sınıf mal grubunun tescilli olduğu; bu kapsamda redde mesnet markanın 35.05. kapsamında 16. Sınıf “Kağıt, karton (mukavva) ve bunlardan yapılmış ürünler (Kırtasiye amaçlı ürünler hariç). Plastik malzemeden mamül ambalajlama ve sarma malzemeleri. Matbaa ve ciltleme malzemeleri. Basılı evraklar; basılı yayınlar, takvimler, posterler, fotoğraflar, afişler, tablolar, çıkartmalar, (pullar). Kırtasiye, büro, eğitim ve öğretim malzemeleri (mobilyalar ve cihazlar hariç). Büro makineleri. Badana ve boya işleri için fırçalar ve rulolar” yönünden kullanıldığı düşünüldüğünde dahi davacının talep ettiği 12. Sınıf malların satışı hizmetleri ile aynı ve benzer olmadığı anlaşılmaktadır.
Davacının markasının incelenmesinde; başvurunun iç içe geçmiş bir daire ortasında karaktestik şekilde yazılı “…” ibaresi ile iki daire arasında kalan siyah renkli alanın üst kısmında iki nokta arasında “electric” … ibaresinin hemen altına gelecek şekilde dairenin alt kısmında ise iki nokta arasında “…” ibareli bir şekilden oluştuğu anlaşılmıştır.
Ret gerekçesi markanın incelenmesinde; markanın düz beyaz zemin üzerinde “…” ibaresinden oluştuğu, markanın ilk harfinin büyük diğer harflerinin ise küçük karakterler ile yazıldığı, herhangi bir şekil unsurunun yer almadığı anlaşılmaktadır.
Markalar arasında iltibasa yol açacak derecede bir benzerlik olup olmadığının tespitinde her iki markaya konu işaretin, ayırt edici ve baskın unsurları dikkate alınarak bütünü itibariyle görsel, işitsel ve anlamsal olarak bıraktıkları izlenimin esas alınması gerekmektedir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 08.06.2016 gün ve E.2014/11-696, K.2016/778 sayılı kararı uyarınca iltibas değerlendirmesinin hakimlik mesleğinin gerektirdiği genel hukuki bilgi ile çözümlenmesinin mümkün olduğu hususu da gözönünde bulundurularak yapılan incelemede; bütünsel bakış açısıyla başvuru ve redde mesnet marka arasında ilk bakışta hiçbir inceleme ve araştırma yapmayı gerektirmeyecek şekilde ayırt edilemeyecek bir benzerliğin olmadığı, davacı markasının kelime+şekil+renk markası olduğu, redde mesnet markanın kelime markası olduğu, bu durumda ilk bakışta genel görünüm itibariyle hedef tüketici kesiminin davacı konusu mal/hizmet sınıfları göz önünde bulundurulduğunda başvuru ve redde mesnet marka arasında hiç bir inceleme ve araştırma yapmayı gerekli kılmayacak şekilde bağlantı kurulma ihtimali de dahil iltibas ihtimalinin var olduğunun ve karıştırılmanın yaşanacağının söylenmesinin mümkün olmadığı, 5/1-ç anlamında aynı/ayırt edilemeyecek kadar benzer olmadıkları, zira 5/1-ç maddesi kapsamında yapılacak kıyaslama da markalarının ayırt edilmelerine imkan verecek herhangi bir farklılıktan yoksun olmaları ve işaretler arasındaki benzerliğin tartışmasız olması gerektiği, somut olayda ise başvuru ve redde mesnet marka ile karşılaşan ortalama seviyedeki tüketici kitlesinin ilk bakışta bütün olarak bıraktığı izlenim açısından hiçbir inceleme ve araştırma yapılmasını gerektirmeyecek derecede benzerlik olmadığı ortalama tüketicinin bu markası 5/1-ç maddesi çerçevesinde karıştırmasının ve ayırt edilemeycek derecede benzer bulunması mümkün olmadığı, başvurudaki farklılıklar nedeniyle redde mesnet marka arasında benzerliğin iltibasa yol açıp açmayacağının ayrıca inceleme yapılmasını gereksiz kılacak derecede güçlü ve açık olmadığı, başvuru ve redde mesnet markalar arasında sescil benzerlik olsa da; davacı başvurusunun içerdiği diğer şekil+renk unsuru, redde mesnet markalardaki farklı şekil ve renk unsurları itibariyle görsel olarak birbirlerinden farklılaştıkları bu sayede ayrı işaretler olarak ortalama yararlanıcılar ve tüketiciler bakımından anlaşılabilir hale geldikleri kabul edilmiştir.
Açıklanan nedenleri ile davanın kabulü ile; TPMK YİDK’nın 2020-M-9614 sayılı kararın iptaline, karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile
TPMK YİDK’nın 2020-M-9614 sayılı kararın iptaline,
2-Harçlar Yasasına göre hesaplanan 80,70-TL karar harcından peşin alınan 44,40-TL’nin mahsubu ile bakiye 36,30-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap olunan takdiren 7.375,00-TL maktu ücreti vekâletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacının yapmış olduğu ve aşağıda dökümü gösterilen 978,60-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Yatırılan ve kullanılmayan gider avansının, hükmün kesinleşmesini müteakip re’sen yatırana iadesine (HMK m.333),
Dair verilen karar, hazır olan taraf vekillerinin yüzüne karşı, tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup, usulen anlatıldı. 08/02/2022

Katip … Hakim …
¸ ¸

MASRAF DÖKÜMÜ
İLK MASRAF :127,10-TL
GİDER AVANSI :851,50-TL
TOPLAM :978,60-TL