Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/411 E. 2022/351 K. 08.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/411 Esas – 2022/351
T.C.
ANKARA
1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/411
KARAR NO : 2022/351

DAVA : Endüstriyel Tasarımla İlgili Kurum Kararlarının İptali
DAVA TARİHİ : 03/12/2021
KARAR TARİHİ : 08/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan endüstriyel tasarımla ilgili kurum kararının iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekil dava dilekçesiyle; müvekkili şirketin 1972 yılında İstanbul’da kurulmuş olduğunu ve hâlihazırda 35000 metrekarelik fabrika alanında 600 kişiyi aşkın ekiple elbise askıları üretimi ve satışını gerçekleştirdiğini, müvekkili şirketin, elbise askı imalatı alanında Türkiye lideri, dünya üçüncüsü konumunda olduğunu ve yurtdışında birçok ülkede de fabrikaları bulunduğunu, internette bulunan elbise askılarının büyük çoğunluğunun müvekkili şirket tarafından üretildiğini, sektör lideri konumunda olan müvekkili şirketin müşteri taleplerini dikkate alarak sürekli olarak AR-GE yaptığını, yeni modeller için tasarım, faydalı model ve patent tescilleri gerçekleştirdiğini ve halihazırda yurtiçi ve yurtdışında birçok tasarım başvurusu bulunduğunu, müvekkili şirketin modellerinin sektörde diğer firmalarca da takip ve taklit edildiğini, müvekkili şirketin bizzat kendi geliştirdiği bu modellere tescil alıp koruma sağlamaması için yurtiçi ve yurtdışından bazı firmalarca mütemadiyen itiraz gerçekleştirildiğini, davalı … PLASTİK’in de müvekkilinin tasarımlarına itiraz ettiğini, davalı yanın 2021/002645 nolu (4 model için) başvuruya gerçekleştirdiği itirazda sunulan sözde delillerin; tarihi belirsiz/şüpheli kataloglar ile bir kısım internet siteleri olduğunu, TÜRKPATENT’ in yapılan itirazda “delillerin sıhhati ve kabul edilebilirliği” hususunda en ufak bir irdeleme yapmaksızın müvekkiline ait tasarımın hükümsüzlüğüne karar verdiğini, müvekkiline ait tasarımlardan 3. sıra tasarımın hükümsüzlüğüne gerekçe gösterilen delilin davalı yana ait 2016/00510-1 sıra tescili olduğunu, bu tasarımın bir “teknik çizim” olduğunu, müvekkiline ait tasarımda boyun kısmının alçak ve dikdörtgen formuna yakın olduğunu, davalı yana ait tasarımda ise boyun kısmının yüksek ve üçgen forma yakın tasarlandığını, davalı yana ait tasarımda boyun kısmının ön ve arkadan görsellerinin sunulduğunu, “yan eğim” kısmında ön tarafın arka tarafa nazaran “tıraşlandığı” yani önden görünüm ile arkadan görünümün farklı olduğunu, müvekkiline ait tasarımda ön ve arka yüzü aynı olduğunu, herhangi bir eğim ve tıraşlamanın olmadığını, her iki modelde de kullanılan mandalın uzun ve dikdörtgen formda olduğunu ancak müvekkiline ait tasarımda mandalın üst kısmının davalı yana ait tasarımdan daha alçak ve yumuşak hatlarda tasarlandığını, dava konusu ürünün, esasen çok teknik ve tasarım değişikliğine elverişli olmadığını, “palto, gömlek, pantolon ve etek gibi alt ürün askılarında” amacına uygun olarak “kanca, kol, bar ve mandal” bulunmasının teknik zorunluluk olduğunu, kıyaslanan ürünlerin üstlerinde bulunan parçalar ve genel hatlarıyla benzer olduğunu ancak ürünlerin “boyun kısmı” ile “mandal” kısımlarında farklılıkların da mevcut olduğunu, söz konu tasarım farklılıklarının “bilgilenmiş bir kullanıcı” tarafından çok rahat tespit edileceğini, söz konu iki ürünü satın alanın sıradan bir vatandaş olduğunu ama mağaza çalışanının, kuru temizlemecinin, tekstil üreticisinin tasarım hukukunun aradığı bilgilenmiş kullanıcı olduğunu, bilgilenmiş kullanıcı gözüyle iki tasarım yan yana ya da farklı değerlendirildiğinde modellerin karıştırma ihtimalinin olmadığını, redde dayanak yapılan internet görselleri ile kısmen reddedilen tasarım arasında gerek bütünde gerekse ufak parçalarda en ufak bir benzerlik bulunmadığını, belirterek Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu’nun 2021/T-916 sayılı kararının iptaline, tescil başvurusunda bulunulan 2021/002645 numaralı tasarımın tescil işlemlerinin tamamlanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı TÜRKPATENT vekili cevap dilekçesiyle, verilen Kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu belirterek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı şirket vekili cevap dilekçesiyle; davacı firmanın, firma büyüklüğü ne olursa olsun, iddialarını denetime elverişli bir şekilde ispat edebilmesi gerektiğini, davacının somut olaydaki iddialar bakımından Mahkemeye sunmuş olduğu denetime elverişli bir delil bulunmadığını, teknik çizimle fotoğrafın kıyaslanması mümkün olduğunu, söz konusu tasarımın üretilmiş halinin fotoğrafları da davacının hükümsüzlüğüne karar verilen tasarımı ile benzerliği açık bir şekilde ortaya koyduğunu, 2016 00510/1 tescil numaralı tasarımın sahibi olan …………LTD şirketinin 2016 yılı Temmuz ayı katalogunda bu ürünlerin fotoğraf halinin de bulunduğunu, davacının tasarım başvurusuna itiraz ederken müvekkilinin dayandığı tek itiraz gerekçesinin bu kataloglar olmadığını, tasarım başvurusuna konu askı tasarımlarının piyasada benzerlerinin birçok üretici tarafından yıllardır kullanılan tasarımlar olduğunu belirterek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
YARGILAMA:
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davalı tasarım başvurusuna davalı tarafından yapılan itirazın kısmen kabulüyle ilgili verilen YİDK kararının yerinde olup olmadığı iptal şartlarının oluşup oluşmadığı noktalarında noktalarında toplandığı anlaşılmıştır.
Davanın açılmasını müteakip tarafların dava, cevap, cevaba cevap dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, sundukları deliller alınmış, tescil ve başvuru dosyaları ile Alâkalı ticaret sicil kayıtları getirtilmiş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, taraflar sulhe teşvik olunmuş, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, tahkikat icra olunmasını müteakip, Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yazı İşleri Yönetmeliği’nin 41/2. maddesi hükmü de gözetilerek taraf vekillerine tahkikat ve yargılamının geneliyle ilgili son sözleri de sorulmuş; sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
Türk Patent’den celbedilen işlem dosyasının tetkikinden; Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde davacı … PLASTİK VE KALIP SAN. TİC. LTD. ŞTİ. adına tasarım başvurusuna konu edilen 2021/002645 numaralı çoklu tasarım başvurusunun başvuruya konu edilen 4 tasarımdan 2’sinin 15.03.2021 tarihinde tescil işlemlerinin tamamlandığı, 2021/002645-1 sayılı tasarım başvurusunun yeni olmadığı tespit edilerek TÜRKPATENT tarafından re’sen reddedildiğini, 2021/002645-3 ibareli tasarım başvurusunun ise … PLASTİK TEKSTİL SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. tarafından gerçekleştirilen itirazlar neticesinde hükümsüz kılındığı; Türk Patent ve Marka Kurumu Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu tarafından verilen 09.11.2021 tarihli ve 2021/T-916 sayılı kararının; “(…) İtiraza konu 2021 002645/2, 3, 4 sıra numaralı tasarımlar ile itiraza gerekçe olarak gösterilen 2001 01710/1, 2001 01710/2, 2001 01710/3, 2001 01710/4, 2003 00032/1, 2014 08864/11, 2014 08864/12, 2015 00264/1 sıra numaralı tasarımların, ayrıca 2021 002645/2, 3, 4 sıra numaralı tasarımlar ile katalog ve faturalarda yer alan ürünlerin askı emtiasının bilgilenmiş kullanıcıları nezdinde, genel izlenim itibariyle farklı olduğu kanaatine ulaşılmıştır. Diğer taraftan itiraza gerekçe gösterilen internet linklerinde tarih kaydı bulunmadığı ve bazı linklerin açılmadığı tespit edilmiştir. Tüm bu nedenlerle yukarıda belirtilen itiraz gerekçeleri açısından itirazın reddi gerekmiştir. Buna karşılık itiraza konu 2021 002645/3 sıra numaralı tasarım ile itiraza gerekçe olarak gösterilen 2016 00510/1 sıra numaralı tasarımın askı emtiasının bilgilenmiş kullanıcıları nezdinde, yüksek oranda benzer olduğu ve 2021 002645/3 sıra numaralı tasarımın itiraza gerekçe gösterilen 2016 00510/1 sıra numaralı tasarım karşısında ayırt edici olmadığı kanaatine ulaşılmıştır. Belirtilen nedenlerle 2021 002645/3 sıra numaralı tasarım açısından itirazın kabulü gerekmiştir.” gerekçesiyle ”İtirazın kısmen kabulüne ve 2021 002645/3 sıra numaralı tasarımın tescilinin hükümsüzlüğüne ve 2021 002645/2, 4 sıra numaralı tasarımın tescilinin devamına, oybirliği ile karar verilmiştir.” şeklinde olduğu; eldeki davanın 60 günlük yasal süre içerisinde 03/12/2021 tarihinde açıldığı anlaşılmış, işin esasına girilmiştir.
Bilirkişi kurulunca düzenlenen raporda özetle: davacı yana ait, dava konusu 2021/002645-3 sıra numaralı tasarımın davalı yanca itiraza gerekçe gösterilen dava dışı ……….) PTY LTD ait 2016/00510-1 sıra numaralı tasarım karşısında ayırt edici olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığı, davaya konu 2021/T-916 sayılı YİDK kararının yerinde olduğu, takdirin mahkemeye ait olduğu, bildirilmiştir.
Bilirkişi raporunun her iki tarafın iddia ve savunmasının kapsamı, taraf delilleri, marka kapsamları dikkate alınarak düzelendiği, hüküm kurmaya yeterli incelemenin yapıldığı, raporun usul ve yasaya aykırı yönünün bulunmadığı, hukuki değerlendirmenin nihai olarak mahkememizce yapılacağı anlaşılmakla yeni heyetten rapor alınması veya mevcut bilirkişi heyetinden yeniden ek rapor alınması yoluna gidilmemiştir.
GEREKÇE:
Tescilli bir tasarımın sağladığı korumanın kapsamı ve sınırları 10.01.2017 tarihinde yürürlüğe giren 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu (SMK) ile düzenlenmiştir.
“Yenilik ve ayırt edicilik” başlığı altında düzenlenen 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanununun 56. maddesi;
“Tasarım yeni ve ayırt edici niteliğe sahip olması şartıyla bu Kanunla sağlanan haklar kapsamında korunur.
Birleşik ürünün parçasının tasarımı, aşağıdaki şartları taşıyorsa yeni ve ayırt edici niteliğe sahip olduğu kabul edilir:
a) Parça birleşik ürüne takıldığında, birleşik ürünün normal kullanımında görünür durumda olmalıdır.
b) Parçanın görünür durumda olan özellikleri, yenilik ve ayırt edici nitelik şartlarını karşılamalıdır.
Bu maddede yer alan normal kullanım; bakım, servis veya onarım işleri hariç olmak üzere, son kullanıcı tarafından kullanımı ifade eder.
Bir tasarımın aynısı;
a) Tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce,
b) Tescilsiz tasarım için tasarımın kamuya ilk sunulduğu tarihten önce,
dünyanın herhangi bir yerinde kamuya sunulmamış ise o tasarım yeni kabul edilir. Tasarımlar sadece küçük ayrıntılarda farklılık gösteriyorsa aynı kabul edilir.
Bir tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim;
a) Tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce,
b) Tescilsiz tasarım için tasarımın kamuya ilk sunulduğu tarihten önce,
kamuya sunulmuş herhangi bir tasarımın aynı kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimden farklı ise bu tasarımın ayırt edici niteliğe sahip olduğu kabul edilir.
Ayırt edici niteliğin değerlendirilmesinde, tasarımcının tasarımı geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesi dikkate alınır.” şeklindedir.
Aynı Kanun’un “Kamuya sunma” başlıklı 57. maddesi ise;
“Kamuya sunma; sergileme, satış gibi yollarla piyasaya sürme, kullanma, tarif, yayım, tanıtım veya benzer amaçlı faaliyetleri kapsar. Tasarımın gizlilik şartıyla üçüncü bir kişiye açıklanması kamuya sunma sayılmaz.
Koruma talep edilen bir tasarım, başvuru tarihinden veya rüçhan talebi varsa rüçhan tarihinden önceki on iki ay içinde tasarımcı veya halefi ya da bu kişilerin izni ile üçüncü bir kişi tarafından veya tasarımcı ya da halefleri ile olan ilişkinin kötüye kullanımı sonucu kamuya sunulması hâlinde bu açıklama tasarımın yeniliğini ve ayırt edici niteliğini etkilemez.” şeklindedir.
6769 sayılı SMK’nın 58. maddesine göre tasarım sahibi, kendi tasarımına kıyasla ayırt edici niteliğe sahip olmayan tasarımlara karşı bu kanundan doğan haklarını kullanabilir. Koruma kapsamının değerlendirilmesinde, tasarımcının tasarımı geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesi dikkate alınır.
Bir tasarımın yeni olabilmesi için, onun aynısının, tescil tarihinden evvel dünyanın her hangi bir yerinde kamuya sunulmamış olması gerekmektedir. Tasarımların aynı olup olmadığının tespiti için yapılacak benzerlik testinde; aynı izlenimi uyandırma, aynı etkiyi yapma, karıştırılma tehlikesi veya olasılığı incelenemez. Bunlar ikinci aşamaya yani ayırt edicilik tetkikine aittir. Tasarımın yeniliği yoktur diyebilmek için, hükümsüzlüğü istenilen tasarımın, önceden kamuya sunulan (faydalı model, marka ve) tasarım belgelerindeki tasarımlar ile aynı olması şarttır. Terkini talep edilen tasarım öncekinden sadece küçük ayrıntılarda farklılık gösteriyorsa aynı kabul edilecektir. Yenilik önceki tasarıma göre belirlenecektir. Aynı kabul edilmeye engel olamayan küçük ayrıntılarda farklılık hâkimin takdirine göre belirlenecektir. Burada şu ölçü verilebilir; fark, aynı olmayı ortadan kaldırmıyor, mevcut önceki tasarım görünümünü sürdürüyor, fark sadece mevcut görünüme, yani mevcut tasarıma ek, onda bir değişiklik, ondan bir sapma niteliği taşıyorsa, yani farklılık o (mevcut tasarım) esas alınarak ondan hareketle yapılmışsa küçüktür. Bunun dışında kalan farklar ise büyüktür. Yenilik ne özgünlük, ne eşsizlik, ne estetiğe sahip bulunma, ne de estetiğin ve kalitenin basamağıdır.
Başvurusu yapılan bir tasarım yenilik testini geçebilirse ikinci olarak ayırt edicilik incelemesine tâbî tutulur. Bu test bir kıyaslama incelemesidir. Bir tasarımın ayırt ediciliğe sahip bulunması demek, bu tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenim ile kıyaslanan tasarımın böyle bir kullanıcıda yarattığı genel izlenim arasında belirgin bir farklılık bulunması demektir.
Bilgilenmiş kullanıcı ise, tasarımı kullanarak bilgi sahibi olmuş, tasarımı tanıyan, deneyim sahibi kullanıcı demektir. Bilgilenmiş kullanıcı ara veya nihaî tüketicidir. Ancak asla bir uzman değildir. Mahkememiz de bilgilenmiş kullanıcı konumunda bulunan ilgililerin katılımıyla oluşturulmuş bilirkişi heyetinden mütalâa almıştır.
Kıyaslama, tescili istenen tasarım ile kıyaslanan tasarımların … karşılaştırılması ve değerlendirilmesidir. Ayırt edici niteliğin incelenme ve değerlendirilmesinde, birbirleri ile kıyaslanan tasarımların ilke olarak farklılıklarından çok ortak özelliklerinin değerlendirilmesine ağırlık verilmesini ve tasarımcının tasarımı geliştirme açısından ne kadar seçenek özgürlüğüne sahip olduğunun göz önüne alınmasını emredici bir ifadeyle istemiştir. Bilgilenmiş kullanıcının fark edebileceği değişiklikler ise daima göz önünde tutulmalıdır.
Seçenek özgürlüğü ibaresiyle kastedilen, tasarımcıya tasarımına ayırt edicilik vermesi için bir serbest hareket alanının bulunmasıdır. Bunun değerlendirilmesi nesnel olup kişiden kişiye değişmez. Bu nesnel değerlendirmede tekdüze özellik ve nitelikler göz önünde tutulur. Bazı biçimler (=görünümler) nesnenin işlevine sıkı surette bağımlıdırlar. Böyle tasarımlarda tasarımcının hareket alanı pek dardır. Meselâ, bir otomobilin, ütünün ve şişenin şekli gibi. Her otomobil, ütü ve şişe birbirine benzer. Ayırt edicilik için tasarımcının muhakkak nesnenin işlevine ters düşen tasarımlar geliştirmesi beklenemez. Dolayısıyla işlevin yerine getirilebilmesi için zorunlu olan alan dışında yapılabilecek olan tasarımların korunması mümkün olabilecektir. Seçenek özgürlüğünün hiç bulunmadığı hâllerde ise tasarım zaten korunamaz.
Bu açıklamalar ışığında somut olay incelendiğinde;
Dava konusu tasarım, YİDK tarafından hükümsüz kılınan 2021/002645-3 sayılı tasarımdır. Bu tasarımın başvuru tarihi 15.03.2021 olup, bu tarihten önce kamuya sunulmuş olan ve benzer nitelikteki tüm tasarımlar, söz konusu tasarımın yenilik ve ayırt edicilik değerlendirmesinde dikkate alınacaktır.
Anılan tasarımın ret gerekçesi olan ve dava dışı T…………TY LTD ait bir tasarım başvurusu olan TR 2016/00510-1 sıra sayılı tasarımın başvuru tarihinin 20.01.2016 tarihi olduğunu ancak dava dışı TIC …………. LTD tarafından 2016/00510-1 sayılı başvuru gerçekleştirilirken 27.11.2015 tarihli 201516427/AU numaralı rüçhana dayanıldığı görülmektedir. Ayrıca bu tasarımın yayın tarihinin 24.02.2016 olduğu görülmüş ve dolayısıyla bu tasarımın yenilik ve ayırt edicilik değerlendirmesinde dikkate alınmasında engel bir durum bulunmadığı anlaşılmıştır.

Da Tarihli 2016/00510-1 Sayılı Tasarım
2021/002645 nolu tasarım 2016/00510 nolu tasarım
3 nolu tasarım 1 nolu tasarım

Dava konusu tasarım bir etek/pantolon gibi alt ürün askısı tasarımıdır. Uyuşmazlık konusu etek/pantolon gibi alt ürün askıları bakımından kanca, bar ve mandal unsurlarını içermenin teknik bir zorunluluk olduğu veya mutat bir özellik olduğu, ancak bu unsurların formu, şekli, rengi, konumlandırılması gibi pek çok hususta seçenek özgürlüğünün geniş olduğu; dava konusu etek/pantolon gibi alt ürün askısı tasarımlarının uygulandığı ürünlerin gerek kıyafet satışı gerçekleştirilen işletmeler tarafından, gerekse kıyafetlerini evlerinde düzenli bir şekilde depolamak isteyen tüketiciler tarafından kullanıldığı göz önünde bulundurulduğunda kıyafet satışı mağazasında çalışan bir satış personelinin, ev eşyası ve askı almak için pek çok mağazayı gezmiş, daha önce evinde farklı çeşit askı ürünlerini kullanmış, askıların genel özellikleri ve tasarımları hakkında bilgi sahibi olmuş, deneyimli bir kullanıcının bilgilenmiş kullanıcı olabileceği anlaşılmaktadır.
Dava konusu 2021/002645-3 sıra numaralı tasarım ile davalı tarafça itiraza mesnet gösterilen dava dışı ………….TD ait önceki tarihli 2016/00510-1 sıra numaralı tasarım karşılaştırıldığında; her iki tasarımda da bir kancanın bulunduğu, her iki tasarımda da iki adet mandalın bulunduğu, her iki tasarımda da mandalın yukarıdan aşağıya genişleyen bir yapıda olduğu, her iki tasarımda da mandalın basma noktasında tutmayı kolaylaştırıcı yarım daire şeklinde bir girintiye(tutma eğrisine) yer verildiğini, her iki tasarımda da kancanın bar ile birleştiği noktasında bulunan boyun kısmının ikizkenar yamuk şeklinde olduğu; davacı yana ait tasarımda yer alan mandalların konumlarının barın en ucuna konumlandırıldığı, davalı yan tarafından itiraza mesnet gösterilen tasarımda yer alan mandalların konumlarının barın orta kısımlarında konumlandırıldığı, davacı yana ait tasarımda yer alan boyun kısmının davalı yan tarafından itiraza mesnet gösterilen tasarımın boyun kısmına göre daha kısa, (h) yüksekliğinin daha az olduğu anlaşılmaktadır.
Bilirkişi raporunda da izah edildiği üzere; davacı yana ait 2021/002645-3 sayılı alt ürün(etek/pantolon) askısı tasarımı ile davalı yanca itiraza gerekçe gösterilen dışı T…………..TD ait 2016/000510-1 sayılı askı tasarımı arasında bilgilenmiş kullanıcı gözüyle yapılan değerlendirme neticesinde, tasarımlar arasında yukarıda zikredilen farklılıkların dava konusu tasarıma yenilik kattığı söylenebilir ise de mevcut farklılıkların tasarımı ayırt edici kılmaya yeterli olmadığı, hiçbir teknik zorunluluk taşımadığı halde her iki tasarımda da yer alan mandalın yukarıdan aşağıya genişleyen bir yapıda olduğu, mandalın basma noktasında tutmayı kolaylaştırıcı yarım daire şeklinde bir göçüklüğe yer verildiği ve kancanın bar ile birleştiği noktasında bulunan boyun kısmının ikizkenar yamuk şeklinde olduğu göz önünde bulundurulduğunda tasarımların bilinçli tüketici nezdinde bıraktığı genel izlenimin yüksek düzeyde benzer olduğu, tasarımlardaki ortak özelliklerin, farklılıkların geri planda kalmasına neden olacak düzeyde olduğu bu nedenle davaya konu 2021/T-916 sayılı YİDK kararının iptali koşullarının oluşmadığı anlaşılmıştır.
Açıklanan nedenlerle davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere:
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Yasasına göre hesaplanan 80,70-TL karar harcından peşin alınan 59,30-TL’nin mahsubu ile bakiye 21,40-TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden; Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap olunan takdiren 15.000,00-TL maktu ücreti vekâletin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalılar tarafından yargılama gideri sarfedilmediğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Yatırılan ve kullanılmayan gider avansının, hükmün kesinleşmesini müteakip re’sen yatırana iadesine (HMK m.333),
Dair, verilen karar hazır olan taraf vekillerinin yüzlerine karşı tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Bölge Adliye Mahkemelerinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/11/2022

¸ ¸