Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/301 E. 2022/306 K. 11.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/301 Esas – 2022/306
T.C.
ANKARA
1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/301
KARAR NO : 2022/306

DAVA : Endüstriyel Tasarımın Hükümsüzlüğü İle Sicilden Terkin
DAVA TARİHİ : 03/09/2021
—————————
KARAR TARİHİ : 11/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan asıl dava yönünden endüstriyel tasarıma tecavüzün tespiti, men’i, ref’i, maddi ve manevi tazminat davasının ve mahkememiz dosyası ile birleştirilen Ankara 2. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2021/238 E 2021/387 K. sayılı dosyasının yapılan açık yargılaması sonunda;
ASIL DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesiyle; müvekkilinin, yıllardır çeşitli alanlarda ticaret yapmakta olduğunu, kendi tasarımı ve tescilinde olan ürünleri sattığını, satışa arz ettiği ürünleri ciddi emekler sarf ederek hem tasarladığını, hem üretimini sağladığını, hem de pazar alanına kendisinin sunup birebir alıcıyla temasa geçtiğini, davaya konu masanın ise müvekkilleri şirketin yetkilisi tarafından TÜRKPATENT nezdinde 30.11.2020 tarihinde 2020 08851 numaralı tasarım belgesinin 1 no.lu tasarımı olarak tescil edildiğini, davalının, davacı müvekkillerinin TÜRKPATENT nezdinde tescilli söz konusu tasarımının aynını veya belirgin bir şekilde benzerini üretmek ve bu tasarımı ve bu tasarımın uygulandığı ürünleri piyasaya sunmak, satmak, sözleşme akdi için icapta bulunmak, ticari amaçla kullanmak ve bu amaçla depolamak, elde bulundurmak sureti ile 554 sayılı KHK’nın ve 6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanununun ilgili hükümlerime açıkça aykırı hareket ettiğini beyanla; davalının tasarımdan doğan haklara tecavüz fillerinin durdurulmasına ve önlenmesine, tecavüz teşkil eden ürünlerin tasarımdan doğan haklara tecavüzün önlenmesi için imhasına, şimdilik müvekkillerinin uğramış olduğu zarara karşılık olmak üzere 5.000,00-TL maddi ve 10.000,00-TL manevi tazminatın işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkillerine verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
ASIL DAVA CEVAP:
Davalılar vekili cevap dilekçeleriyle; müvekkillerinin ticari alandaki bu faaliyetlerini engelleme, haksız tescile bağlı tekel yaratma, müvekkillerinin sektördeki pazar payını ele geçirme ve müşteri ilişkilerini kötü etkileme niyeti ile Ankara 2. Noterliğinin 24.06.2021 tarih ve 12366 yevmiye numaralı ihtarnamesinin gönderdiğini, 2020/08851 tescil numaralı tasarımdan doğan haklarının ihlal edildiğinin iddia edildiğini, 2020/08851 numaralı tasarımın yenilik vasfına haiz olmadığının tespitinin yapılabilmesi amacıyla Ankara 2. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2021/46 D.iş sayılı dosyası ile delil tespiti yaptırıldığını, bunun akabinde davacı tarafça açılan bu tecavüz davasının öğrenilmesinden önce davacı yana ait ve yenilik vasfına haiz olmayan 2020/08851 sayılı tasarımın hükümsüzlüğü talebiyle Ankara 2. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi nezdinde 2021/238 E. sayısıyla tasarım hükümsüzlük davası açıldığını, davacıya ait 2020/08851 numaralı tasarımın yenilik vasfına haiz olmadığını, davacıya ait 2020/088851 numaralı tasarımın tarih damgalı görsellerinin … isimli kişiye ait Facebook hesabında çok uzun zaman öncesinde paylaşıldığını, bu görsellerin davacıya ait 2020/08851 numaralı tasarımdan daha önceki tarihlerde kamuya arz edilmiş durumda ve satışlarının yapılmış olduğunun tespit edildiğini, söz konusu görsellerin paylaşım tarihlerinin 13/07/2019, 15/07/2019, 17/10/2018 ve 13/01/2019 olduğunu, dolayısıyla davaya konu 2020/08851 numaralı tasarım başvuru tarihinden (30.11.2020) 1-2 yıl öncesine bu ürünlerin ve ürün görsellerinin piyasada satışa arz edilmiş olduğunun Ankara 2. FSHHM’nin 2021/46 D. iş sayılı dosyası kapsamında tanzim olunan bilirkişi raporuyla bir kez daha tespit olunduğunu beyanla; davanın hiçbir şekilde … SANDALYE işletmesinde çalışan olan müvekkilleri … …’a yöneltilmesi mümkün olmaması nedeniyle davanın pasif husumet yokluğu sebebiyle reddine, davacı yan tarafından işbu davaya gerekçe gösterilen 2020/08851 sayılı tasarımın yenilik vasfına haiz olmaması nedeniyle işbu haksız ve hukuka aykırı davanın reddine, davacı yanın maddi ve manevi tazminat isteminin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVA:
Birleşen davada davacı vekili dava dilekçesiyle; müvekkilleri … … Masa Sandalye’nin, tecrübelerini eşsiz tasarımları ve ürün kalitesi ile birleştirmiş bir firma olarak sandalye ve masa sektöründe adeta yön verdiğini, uzun yıllardan beridir masa sandalye alanında hizmet veren müvekkilleri firmanın sadece masa sandalye değil aynı zamanda masa takımları ve bahçe sandalyeleri gibi özel üretim sandalyelerin satışlarını da yaptığını, müvekkilinin iş bu davayı ikame etmesi zaruretini doğuran davalı yanın müvekkili aleyhine keşide etmiş olduğu ihtarname olduğunu, davalıya ait olan 2020/08851 numaralı tasarımın başvuru tarihinin 30.11.2020 tarihi olduğunu, 11.01.2021 tarihli ve 356 numaralı resmi tasarım bülteninde yayıma çıkarıldığını ve akabinde tescil edildiğini, davalıya ait 2020/08851 numaralı tasarımın tarih damgalı görsellerinin … isimli kişiye ait Facebook hesabında çok uzun zaman öncesinde paylaşıldığını, bu görsellerin davalıya ait 2020/08851 numaralı tasarımdan daha önceki tarihlerde kamuya arz edilmiş durumda ve satışlarının yapılmış olduğunun tespit edildiğini, söz konusu görsellerin paylaşım tarihlerinin 13/07/2019, 15/07/2019, 17/10/2018 ve 13/01/2019 olduğunu, dolayısıyla davaya konu 2020/08851 numaralı tasarım başvuru tarihinden (30.11.2020) 1-2 yıl öncesine bu ürünlerin ve ürün görsellerinin piyasada satışa arz edilmiş olduğunun Ankara 2. FSHHM’nin 2021/46 D. iş sayılı dosyası kapsamında tanzim olunan bilirkişi raporuyla bir kez daha tespit olunduğunu, dava dışı … adlı kişinin Facebook hesabı üzerinden yapılan paylaşımlar karşısında davalıya ait 2020/08851 numaralı tasarımın yenilik vasfını taşımadığının aşikar olduğunu, davalının başvuru tarihinin 30.11.2020 iken, dava dışı … dava konusu tasarımın birebir aynı tasarıma ilişkin paylaşımlarının başvuru tarihinden çok daha önceki tarihlerde olduğunu, 2021/46 D. iş sayılı dosyadaki tespitlerin davalı yanın 2020/08851 numaralı tasarımının yenilik vasfını haiz olmadığını gün yüzüne çıkardığını, yenilik kriterini taşımayan davalı tasarımının 6769 sayılı SMK’nın 77. maddesi ve bu maddenin atıf yaptığı 56. maddesi bir arada değerlendirilerek hükümsüzlüğüne karar verilmesi gerektiğini beyanla; davalıya ait 2020/08851 numaralı tasarımın, yenilik ve ayırt edicilik kriterini taşımadığının tespitine, davalı yana ait 2020/08851 numaralı tasarımın 6769 sayılı SMK’nın 77. maddesi ve bu maddenin atıf yaptığı 56., 57., maddesi bir arada değerlendirilerek hükümsüzlüğüne ve sicilden terkin edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
BİRLEŞEN DAVA CEVAP:
Birleşen dosya davalı vekili cevap dilekçeleriyle; tasarım tescilinin bir resmi karine niteliğinde olduğundan burada ispat külfetinin gerçek hak sahibinde olduğunu, davacı tarafın gerçek hak sahibinin dava dışı üçüncü kişi olduğunu dava dilekçesinde iddia ettiğini, davacı tarafın aktif husumetinin bulunmamasıyla birlikte müvekkillerinin özgün tasarımının yenilik vasfını haiz olmadığı iddiasının da gerçek dışı olduğunu, müvekkillerine ait 2020/08851 numaralı tasarımın … adlı şahsın Facebook adlı sosyal medya sitesinde yayınlanan masa modelleriyle benzerlik içermediğini, müvekkillerinin özgün tasarımında masanın üst kısmının açılıp masa boyutunun büyümesine, kapanıp masa boyutunun küçülmesine imkan sağlayabilir nitelikte olduğunu, masanın ayakları siyah ve altın sarısı renginde olup altın sarısı renk gövde ile aynı renkte uyum içerisinde olduğunu, masanın üst kısmı ve ayakları arasındaki gövdenin ince yapıda olduğunu, altın sarısı renginde olduğunu, hal böyle iken, davacı tarafından dava dilekçesinde belirtilen ve fotoğrafları eklenen tasarımların müvekkillerinin özgün ve biricik tasarımından farklı olduğunu, fotoğrafları eklenen tasarımların masanın boyutunun ayarlanmasına imkan vermeyen sabit yapıda olduğunu, tasarımların üst ve gövde kısımlarının daha kalın olduğunu, tek renkte yapılmış olduklarının doğrudan fotoğraf üzerinden anlaşılabileceğini, buna rağmen müvekkillerinin tasarımının yenilik içermediği iddiasına katılmanın mümkün olmadığını, davacının Ankara 2. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/46 D.iş dosyası ile delil tespitine yönelik aldığı bilirkişi raporunun işbu dava konusu ile uzaktan yakından her hangi bir ilgisi bulunmadığını, müvekkillerinin, yıllardır çeşitli alanlarda ticaret yapmakta olduğunu, kendi tasarımı ve tescilinde olan ürünleri sattığını, satışa arz ettiği ürünleri ciddi emekler sarf ederek hem tasarladığını, hem üretimini sağladığını, hem de pazar alanına kendisi sunup birebir alıcıyla temasa geçtiğini, davacı yanın, müvekkillerinin hukuki haklarını kullanmasından sonra tamamen kötü niyetli, haksız ve mesnetsiz bir şekilde işbu davayı açtığını, davacı yanın iş bu davayı süresinde açmadığını, davayı açmakta hiç bir hukuki yararı olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
YARGILAMA:
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; asıl dava yönünden; davalının piyasaya sunduğu ve satışını yaptığı ürünlerin davacının tasarım hakkına tecavüz teşkil edip etmediği haksız rekabet koşullarının oluşup oluşmadığı bu kapsamda maddi ve manevi tazminat koşullarının oluşup oluşmadığı, birleşen dava yönünden; davacının tasarımının yeni olup olmadığı bu kapsamda hükümsüzlük koşullarının oluşup oluşmadığı noktalarında anlaşılmıştır.
Davanın açılmasını müteakip tarafların dava, cevap, cevaba cevap dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, sundukları deliller alınmış, tescil ve başvuru dosyaları ile Alâkalı ticaret sicil kayıtları getirtilmiş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, taraflar sulhe teşvik olunmuş, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, tahkikat icra olunmasını müteakip, Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yazı İşleri Yönetmeliği’nin 41/2. maddesi hükmü de gözetilerek taraf vekillerine tahkikat ve yargılamının geneliyle ilgili son sözleri de sorulmuş; sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
Dosyada yer alan bilgi ve belgelerden:
Asıl dosya kapsamında, davacı vekili dava dilekçesi ekinde, Ankara 2. Noterliğinin 24.06.2021 tarih ve 12366 yevmiye numaralı ihtarname sureti, 2020 08851 sayılı tasarıma ait TÜRKPATENT çevrimiçi tasarım sorgu ekranı çıktısı sunmuş olduğu,TÜRKPATENT Hukuk Müşavirliğinin, 05.11.2021 tarih ve E-62912439-000-210647806 sayılı yazısı ile 2020 08851 sayılı tasarıma ait tescil belgesi suretinin gönderildiği, davacı vekili replik dilekçesi ekinde, internet sitesi çıktıları, 17.08.2020 tarihli dekont suretleri, “teknomorf masa tasarımı” başlıklı tek sayfadan oluşan belge sunmuş olduğu, davacı vekili delil dilekçesi ekinde, internet üzerinden yapılan yazışmalara ait çıktılar ile dekont sureti sunmuş olduğu, TÜRKPATENT Hukuk Müşavirliğinin, 18.03.2022 tarih ve E-62912439-000-22020801 sayılı yazısı ile 2020 08851 sayılı tasarıma ait tescil belgesi suretinin yeniden gönderildiği, birleşen dosya kapsamında, Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesinin 2021/46 D.iş sayılı dosyasının bulunduğu, delil tespiti isteyenin İsmail …-TC NO: … – … Masa Sandalye olduğu, dosya üzerinden aldırılan bilirkişi raporunun sonuç kısmında kısaca; “…… … adlı kişinin Facebook profil sayfasında “…’ın fotoğrafları” kısmında yapılan inceleme sonucunda, dava dilekçesinde gösterilen masa tasarımları görsellerinin aynısının yer aldığı, söz konusu görsellerin paylaşım tarihlerinin 13/07/2019, 15/07/2019, 17/10/2018 ve 13/01/2019 olduğu…” mütalaa edildiği, söz konusu bilirkişi raporunun dava dilekçesi ekinde yer aldığı, davacı vekilinin 20.09.2021 tarihli dilekçesi ekinde, müvekkiline ait tanıtıcı dokümanlar, Ankara 2. Noterliğinin 24.06.2021 tarih ve 12366 yevmiye numaralı ihtarname sureti, Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesinin 2021/46 D.iş sayılı dosyasına sunulan bilirkişi raporu, 2020 08851 sayılı tasarıma ait TÜRKPATENT çevrimiçi tasarım sorgu ekranı çıktısı, dava dışı … … isimli kişiye ait sosyal medya paylaşım görselleri sunmuş olduğu, TÜRKPATENT Hukuk Müşavirliğinin, bila tarih ve E-62912439-000-210584829 sayılı yazısı ile 2020 08851 sayılı tasarıma ait tescil dosyası suretinin gönderildiği, dosya kapsamında, davalı şirket tarafından 30.11.2020 tarihinde tescil başvurusunda bulunulduğu, tasarımcı olarak İlhan YETİK isminin yer adlığı, tasarım olarak “masa” ürünü yer aldığı, perspektif ve sağ yan görüş olarak iki görsele yer verildiği, başvuruda tarifname bilgisinin yer aldığı, tarifnamede, “(1-1) Tasarım uzun ayaklı orta bölgesi çift dil yapılı köşeleri kavisli dönülmüş ve tabla altlığı içe eğimli bir masa dizaynıdır. (1-2) Yakın plan tabla alt eğimi ve tabla köşe dönüş bombesinin görünümüdür)” açıklamasına yer verildiği, davalı vekili delil dilekçesi ekinde, internet üzerinden yapılan yazışmalara ait çıktılar ile dekont sureti sunmuş olduğu, üst yazısız internet sitesi çıktıları, 17.08.2020 tarihli dekont suretleri, “teknomorf masa tasarımı” başlıklı tek sayfadan oluşan belgenin olduğu tespit edilmiştir.
Mahkememizce ön inceleme duruşmasında birleşen dosya yönünden bilirkişi incelemesi yapılması ile, tespit edilen uyuşmazlık konusuyla ilgili iddia, savunmalar doğrultusunda davacının tasarımının incelenmesi davalının delil listesinin 6 numaralı delilinde geçen paylaşımlar ve diğer deliller kapsamında davacının tasarımının yenilik özelliği taşıyıp taşımadığı ve mutlak olarak yeni olup olmadığı hususlarında bilirkişi heyetinden rapor alınmıştır.
Bilirkişi kurulunca düzenlenen raporda özetle: asıl davanın davacısı şirketin 2020 08851 (1-1) ve (1-2) no.lu tasarımlarının, hükümsüzlüğe mesnet ürünler karşısında genel görünüm itibariyle ayırt edici nitelik taşımadığı, başvuru tarihinden önceki ürünler karşısında yeni olmadığı, birleşen dava yönünden ise hükümsüzlük isteminin yerinde olduğu, takdirinin mahkemeye ait olduğu, bildirilmiştir.
Bilirkişi raporunun her iki tarafın iddia ve savunmasının kapsamı, taraf delilleri dikkate alınarak düzelendiği, hüküm kurmaya yeterli incelemenin yapıldığı, raporun usul ve yasaya aykırı yönünün bulunmadığı, hukuki değerlendirmenin nihai olarak mahkememizce yapılacağı anlaşılmakla yeni heyetten rapor alınması veya mevcut bilirkişi heyetinden yeniden ek rapor alınması yoluna gidilmemiştir.
GEREKÇE:
Tescilli bir tasarımın sağladığı korumanın kapsamı ve sınırları 10.01.2017 tarihinde yürürlüğe giren 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu (SMK) ile düzenlenmiştir.
“Yenilik ve ayırt edicilik” başlığı altında düzenlenen 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanununun 56. maddesi;
“Tasarım yeni ve ayırt edici niteliğe sahip olması şartıyla bu Kanunla sağlanan haklar kapsamında korunur.
Birleşik ürünün parçasının tasarımı, aşağıdaki şartları taşıyorsa yeni ve ayırt edici niteliğe sahip olduğu kabul edilir:
a) Parça birleşik ürüne takıldığında, birleşik ürünün normal kullanımında görünür durumda olmalıdır.
b) Parçanın görünür durumda olan özellikleri, yenilik ve ayırt edici nitelik şartlarını karşılamalıdır.
Bu maddede yer alan normal kullanım; bakım, servis veya onarım işleri hariç olmak üzere, son kullanıcı tarafından kullanımı ifade eder.
Bir tasarımın aynısı;
a) Tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce,
b) Tescilsiz tasarım için tasarımın kamuya ilk sunulduğu tarihten önce,
dünyanın herhangi bir yerinde kamuya sunulmamış ise o tasarım yeni kabul edilir. Tasarımlar sadece küçük ayrıntılarda farklılık gösteriyorsa aynı kabul edilir.
Bir tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim;
a) Tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce,
b) Tescilsiz tasarım için tasarımın kamuya ilk sunulduğu tarihten önce,
kamuya sunulmuş herhangi bir tasarımın aynı kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimden farklı ise bu tasarımın ayırt edici niteliğe sahip olduğu kabul edilir.
Ayırt edici niteliğin değerlendirilmesinde, tasarımcının tasarımı geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesi dikkate alınır.” şeklindedir.
Aynı Kanun’un “Kamuya sunma” başlıklı 57. maddesi ise;
“Kamuya sunma; sergileme, satış gibi yollarla piyasaya sürme, kullanma, tarif, yayım, tanıtım veya benzer amaçlı faaliyetleri kapsar. Tasarımın gizlilik şartıyla üçüncü bir kişiye açıklanması kamuya sunma sayılmaz.
Koruma talep edilen bir tasarım, başvuru tarihinden veya rüçhan talebi varsa rüçhan tarihinden önceki on iki ay içinde tasarımcı veya halefi ya da bu kişilerin izni ile üçüncü bir kişi tarafından veya tasarımcı ya da halefleri ile olan ilişkinin kötüye kullanımı sonucu kamuya sunulması hâlinde bu açıklama tasarımın yeniliğini ve ayırt edici niteliğini etkilemez.” şeklindedir.
6769 sayılı SMK’nın 58. maddesine göre tasarım sahibi, kendi tasarımına kıyasla ayırt edici niteliğe sahip olmayan tasarımlara karşı bu kanundan doğan haklarını kullanabilir. Koruma kapsamının değerlendirilmesinde, tasarımcının tasarımı geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesi dikkate alınır.
Bir tasarımın yeni olabilmesi için, onun aynısının, tescil tarihinden evvel dünyanın her hangi bir yerinde kamuya sunulmamış olması gerekmektedir. Tasarımların aynı olup olmadığının tespiti için yapılacak benzerlik testinde; aynı izlenimi uyandırma, aynı etkiyi yapma, karıştırılma tehlikesi veya olasılığı incelenemez. Bunlar ikinci aşamaya yani ayırt edicilik tetkikine aittir. Tasarımın yeniliği yoktur diyebilmek için, hükümsüzlüğü istenilen tasarımın, önceden kamuya sunulan (faydalı model, marka ve) tasarım belgelerindeki tasarımlar ile aynı olması şarttır. Terkini talep edilen tasarım öncekinden sadece küçük ayrıntılarda farklılık gösteriyorsa aynı kabul edilecektir. Yenilik önceki tasarıma göre belirlenecektir. Aynı kabul edilmeye engel olamayan küçük ayrıntılarda farklılık hâkimin takdirine göre belirlenecektir. Burada şu ölçü verilebilir; fark, aynı olmayı ortadan kaldırmıyor, mevcut önceki tasarım görünümünü sürdürüyor, fark sadece mevcut görünüme, yani mevcut tasarıma ek, onda bir değişiklik, ondan bir sapma niteliği taşıyorsa, yani farklılık o (mevcut tasarım) esas alınarak ondan hareketle yapılmışsa küçüktür. Bunun dışında kalan farklar ise büyüktür. Yenilik ne özgünlük, ne eşsizlik, ne estetiğe sahip bulunma, ne de estetiğin ve kalitenin basamağıdır.
Başvurusu yapılan bir tasarım yenilik testini geçebilirse ikinci olarak ayırt edicilik incelemesine tâbî tutulur. Bu test bir kıyaslama incelemesidir. Bir tasarımın ayırt ediciliğe sahip bulunması demek, bu tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenim ile kıyaslanan tasarımın böyle bir kullanıcıda yarattığı genel izlenim arasında belirgin bir farklılık bulunması demektir.
Bilgilenmiş kullanıcı ise, tasarımı kullanarak bilgi sahibi olmuş, tasarımı tanıyan, deneyim sahibi kullanıcı demektir. Bilgilenmiş kullanıcı ara veya nihaî tüketicidir. Ancak asla bir uzman değildir. Mahkememiz de bilgilenmiş kullanıcı konumunda bulunan ilgililerin katılımıyla oluşturulmuş bilirkişi heyetinden mütalâa almıştır.
Kıyaslama, tescili istenen tasarım ile kıyaslanan tasarımların tam karşılaştırılması ve değerlendirilmesidir. Ayırt edici niteliğin incelenme ve değerlendirilmesinde, birbirleri ile kıyaslanan tasarımların ilke olarak farklılıklarından çok ortak özelliklerinin değerlendirilmesine ağırlık verilmesini ve tasarımcının tasarımı geliştirme açısından ne kadar seçenek özgürlüğüne sahip olduğunun göz önüne alınmasını emredici bir ifadeyle istemiştir. Bilgilenmiş kullanıcının fark edebileceği değişiklikler ise daima göz önünde tutulmalıdır.
Seçenek özgürlüğü ibaresiyle kastedilen, tasarımcıya tasarımına ayırt edicilik vermesi için bir serbest hareket alanının bulunmasıdır. Bunun değerlendirilmesi nesnel olup kişiden kişiye değişmez. Bu nesnel değerlendirmede tekdüze özellik ve nitelikler göz önünde tutulur. Bazı biçimler (=görünümler) nesnenin işlevine sıkı surette bağımlıdırlar. Böyle tasarımlarda tasarımcının hareket alanı pek dardır. Meselâ, bir otomobilin, ütünün ve şişenin şekli gibi. Her otomobil, ütü ve şişe birbirine benzer. Ayırt edicilik için tasarımcının muhakkak nesnenin işlevine ters düşen tasarımlar geliştirmesi beklenemez. Dolayısıyla işlevin yerine getirilebilmesi için zorunlu olan alan dışında yapılabilecek olan tasarımların korunması mümkün olabilecektir. Seçenek özgürlüğünün hiç bulunmadığı hâllerde ise tasarım zaten korunamaz.
Bu açıklamalar ışığında somut olay incelendiğinde;

BİRLEŞEN DAVA KONUSU TASARIM
2020/08851 sayılı tasarım

Hükümsüzlüğü talep edilen dava konusu 2020 08851 (1) ve (2) no.lu tasarımların yemek masası tasarımı olduğu, (1) nolu tasarımın görsellerinden anlaşıldığı üzere, perspektiften masaya yer verildiği, (2) no.lu tasarımda ise gene perspektiften kesit detayına yer verildiği, her ne kadar tescile konu edilen tasarımda masanın açılması özelliğine yer verilmemişse de söz konusu yemek masasının açılabilir yemek masası olduğu anlaşılmıştır.
Bu tür ürünlerde seçenek özgürlüğü açısından, tasarımcının geniş bir seçeneğe sahip olduğu, tasarımı oluşturan üründe, açılabilir ve büyüyebilirlik özelliğinin genel olarak benzer mekanizmalar üzerine oluşturulduğu, üst yüzeyin iki parçadan oluştuğu, büyümeye yarayan ekin ise söz konusu iki parçanın altına ve tam olarak ortasına yerleştirildiği, bu sistemin ise davaya konu tasarımda önplana çıkarılmadığı, ürünlerin ise büyüklük ve üst yüzey şekline göre değişebildiği anlaşılmaktadır.
Bilgilenmiş kullanıcı, tasarımın uygulandığı ürün hakkında belli bir bilgi birikimi olan, ancak bilgi birikimi bir uzmanın bilgi birikimi seviyesinde olmadığı gibi ürünü hiç tanımayan bir kişininki kadar da düşük seviyede olmayan kişidir. Bilgilenmiş kullanıcı kavramı ile bir uzman ifade edilmediği gibi ortalama bir tüketiciden daha üst düzeydeki bir ara veya nihai tüketicinin algılanması gerekmektedir. Bilgilenmiş kullanıcı, dikkatli bir kullanıcıdır. Bilgilenmiş kullanıcının ürünün doğası ve görünümü hakkında bilgi sahibi olması, ürünü daha önce belli bir süre kullanmış olması gerekir.
Somut uyuşmazlığa konu tasarım “masa” ürünlerine ilişkindir. Şu halde bilgilenmiş kullanıcı kitlesinin mobilya ürünlerinin satışı hizmetlerinde çalışan kişiler ile bu ürünleri satın alan, kullanan kişilerden oluşmakta olduğu kabul edilmiştir.
Bilirkişi heyeti tarafından internet üzerinde yapılan araştırmada, benzer işlevselliğe sahip ürünlerin veya internet sitelerinin tarihlerinin yer almadığı, bu hali ile davaya konu tasarımın tescil tarihinden önceye ait olup olmadığı tespit edilememiştir.
Birleşen davada hükümsüzlük istemine konu tasarımlar incelendiğinde, (bilirkişi raporu14. sayfada görsellerine yer verilen) iki ayrı açıdan yer alan masa tasarımı ile davaya konu masa tasarımının yemek masasına ilişkin olduğu, her iki tasarımda da masanın üst yüzeyi olan tablanın iki parçadan oluştuğu, altında uzamasına neden olacak ek tablanın yer aldığı, tablanın içeri doğru negatif eğim ile bitişinin yapıldığı, köşelerinin ise yumuşatıldığı, davaya konu tasarımda tabla kenarlarının farklı renkte olduğu, hükümsüzlüğe mesnet tasarımda ise kenarın tabla ile aynı desende olduğu, her iki tasarımda da masanın tablası ile cumba olarak adlandırılan kenar şeritlerinin aynı desenden meydana geldiği, her iki tasarımın ayaklarının dışa doğru açı ile konumlandırıldığı ve tabladan farklı desende olduğu, silindirik ayakların çaplarının yukarıdan aşağıda doğru daraldığı, davaya konu tasarımda ayakların alt kısımları, tablanın kenarlarındaki renk ile aynı olduğu, hükümsüzlüğe mesnet olan tasarımlarda ise söz konusu çift renk kullanıma yer verilmediği, kıyaslama yapılırken sicildeki görüntünün bozulmaması esas olmakla, inceleme bu görsellerle sınırlı tutulmak sureti ile birleşen dosya davacının delil listesinde sayılan ve ek olarak dosyada yer alan paylaşımlarda yer alan yukarıda tespit edilen tasarım ile davaya konu tasarım arasında ilk bakışta dahi dikkat çeken bir benzerlik olduğu, davaya konu tasarımın tarifnamesinin de söz konusu benzerliği pekiştirdiği, tasarım bütünlüğü anlamında farklılıkların, kullanılan desenlerde ortaya çıktığı, genel olarak-kısaca “mdf” olarak adlandırılan “medium density fiberboard – orta yoğunlukta lif levha” parçaların ağaç liflerinin sıcakta sertleşen sentetik reçine ile preslenerek birbirine kaynaştırılmasıyla levhalar halinde üretilen ahşap esaslı bir malzeme olarak sıklıkla kullanıldığı, bu levhalar üzerine sanayi makineleri yardımı ile melamin reçinesi ve tutkal tatbik edilerek dekoratif desenler ile sınırsız sayıda desen kaplaması elde edilebildiği, diğer taraftan tablanın ve ayakların yukarıda izah edilen özelliği, her ne kadar desenler farklı olsa da tasarımların genelinde benzerliklerin ön plana çıktığı, tasarımların üzerindeki desenlerin ise tasarımlarda yer alan hareketlerden geride kaldığı, bu perspektiften bakıldığında dava konusu tasarımın, hükümsüzlüğe mesnet tasarımdan hareketle fikrî çaba harcamaksızın diğer bir deyiş ile bilinen bir tasarımından hareketle elde edilmiş olduğu izlenimi verdiği, bu çerçevede bütün üzerinden yapılan değerlendirmede dava konusu tasarımın her ne kadar farklılıkları olsa da genel izlenimi açısından hükümsüzlüğe mesnet tasarım karşısında bilgilenmiş kullanıcı nezdinde benzer algılanma ve karıştırılma ihtimalinin olduğu; asıl davanın davacısının tasarımlarının bilgilenmiş kullanıcı gözünde yenilik ve ayırt edicilik unsurlarını taşımadığı;
birleşen dosya davacının delil listesi içerisinde yer alan sosyal medya paylaşımlarındaki diğer bir grup tasarımın bilirkişi raporunun 15 sayfasında yer alan fotoğraflardaki gibi olduğu, söz konusu tasarımda da yukarıda işaret edilen benzerlik ve farklılıkların söz konusu olduğu, kullanılan desenin farklılık teşkil ettiği, diğer taraftan ise tablanın yanlarında siyah şeridin bulunduğu, farklı desen kullanımının davaya konu tasarımda da yer aldığı, bu hali ile dava konusu tasarımın, yukarıda hükümsüzlüğe mesnet tasarımdan hareketle fikrî çaba harcamaksızın diğer bir deyiş ile bilinen bir tasarımından hareketle elde edilmiş olduğu izlenimi verdiği, bu çerçevede bütün üzerinden yapılan değerlendirmede dava konusu tasarımın her ne kadar farklılıkları olsa da genel izlenimi açısından hükümsüzlüğe mesnet tasarım karşısında bilgilenmiş kullanıcı nezdinde benzer algılanma ve karıştırılma ihtimalinin olduğu; asıl davanın davacısının tasarımlarının bilgilenmiş kullanıcı gözünde yenilik ve ayırt edicilik unsurlarını taşımadığı; diğer bir gruplama içinde yer alan (bilirkişi raporunda 15. Sayfada alt kısımda görsellerine yer verilen) iki ayrı tasarımda da, yukarıda işaret edilen benzerlik ve farklılıkların söz konusu olduğu, kullanılan desenin farklılık teşkil ettiği, üstteki tasarımda tablanın yanlarında siyah şeridin bulunduğu, farklı desen kullanımının davaya konu tasarımda da yer aldığı, bu hali ile dava konusu tasarımın, yanda yer alan hükümsüzlüğe mesnet tasarımlardan hareketle fikrî çaba harcamaksızın diğer bir deyiş ile bilinen bir tasarımından hareketle elde edilmiş olduğu izlenimi verdiği, bu çerçevede bütün üzerinden yapılan değerlendirmede dava konusu tasarımın her ne kadar farklılıkları olsa da genel izlenimi açısından hükümsüzlüğe mesnet tasarım karşısında bilgilenmiş kullanıcı nezdinde benzer algılanma ve karıştırılma ihtimalinin olduğu; asıl davanın davacısının tasarımlarının bilgilenmiş kullanıcı gözünde yenilik ve ayırt edicilik unsurlarını taşımadığı; diğer bir gruplama içinde yer alan (bilirkişi raporunda16. sayfada görsellerine yer verilen) iki ayrı tasarımlarda da, yukarıda ilk karşılaştırmada işaret edilen benzerlik ve farklılıkların söz konusu olduğu, kullanılan desenin farklılık teşkil ettiği, tablaların, diğer gruplamalar ve davaya konu tasarımdan daha yuvarlak hatlı olduğu, yandaki tasarımlar karşısında, davaya konu tasarımın fikrî çaba harcamaksızın diğer bir deyiş ile bilinen bir tasarımından hareketle elde edilmiş olduğu izlenimi verdiği, bu çerçevede bütün üzerinden yapılan değerlendirmede dava konusu tasarımın her ne kadar farklılıkları olsa da genel izlenimi açısından hükümsüzlüğe mesnet tasarım karşısında bilgilenmiş kullanıcı nezdinde benzer algılanma ve karıştırılma ihtimalinin olduğu; asıl davanın davacısının tasarımlarının bilgilenmiş kullanıcı gözünde yenilik ve ayırt edicilik unsurlarını taşımadığı anlaşılmıştır.
Somut olaydaki dava konusu masa tasarımı ele alındığında, her ne kadar farklılıkları olsa da genel izlenimi açısından birleşen dosya davacısının sunmuş olduğu ürün karşısında bilgilenmiş kullanıcı nezdinde benzer algılanma ve karıştırılma ihtimalinin olduğu, önceki tarihli tasarımlar karşısında yenilik ve ayırt edicilik unsurlarını taşımadığı sonucuna anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamına göre, asıl davanın davacısı şirketin 2020 08851 (1-1) ve (1-2) no.lu tasarımlarının, hükümsüzlüğe mesnet ürünler karşısında genel görünüm itibariyle ayırt edici nitelik taşımadığı, başvuru tarihinden önceki ürünler karşısında yeni olmadığı, birleşen dava yönünden ise hükümsüzlük isteminin yerinde olduğu kabul edilerek birleşen dava yönünden davalıya ait 2020/08851 nolu tasarımın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine, asıl dava yönünden ise davanın reddine karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere:
1-BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN;
Davalıya ait 2020/08851 nolu tasarımın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine,
Harçlar Yasasına göre hesaplanan 80,70-TL karar harcının peşin alınan 256,17-TL harçtan mahsubu ile bakiye 175,47-TL’nin birleşen dosya davalısından tahsili ile hazineye irat kaydına,
Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap olunan takdiren 15.000,00-TL maktu ücreti vekâletin birleşen dosya davalısından alınarak davacıya verilmesine,
Davacının yapmış olduğu ve aşağıda dökümü gösterilen 2.442,60-TL yargılama giderinin birleşen dosya davalısından alınarak davacıya verilmesine,
Yatırılan ve kullanılmayan gider avansının, hükmün kesinleşmesini müteakip re’sen yatırana iadesine (HMK m.333),
2- ASIL DAVA YÖNÜNDEN;
Davanın REDDİNE,
Harçlar Yasasına göre hesaplanan 80,70-TL karar harcından peşin alınan 59,30-TL’nin mahsubu ile bakiye 21,40-TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap olunan takdiren 15.000,00-TL maktu ücreti vekâletin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Davalılar tarafından yargılama gideri sarfedilmediğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
Yatırılan ve kullanılmayan gider avansının, hükmün kesinleşmesini müteakip re’sen yatırana iadesine (HMK m.333),
Dair verilen karar, hazır olan taraf vekillerinin yüzüne karşı, tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup, usulen anlatıldı. 20/10/2022

¸ ¸

BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN
MASRAF DÖKÜMÜ
İLK MASRAF : 127,10-TL
GİDER AVANSI :2.315,50-TL
TOPLAM :2.442,60-TL