Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/278 E. 2021/371 K. 16.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/255
KARAR NO : 2021/370

DAVA : Marka İle İlgili Kurum Kararının İptali, Marka Hükümsüzlüğü
DAVA TARİHİ : 15/07/2014
KARAR TARİHİ : 16/11/2021
YAZILDIĞI TARİH : 16/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan marka ile ilgili kurum kararının iptali, marka hükümsüzlüğü davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesiyle; müvekkili şirketin kurucusu olan … tarafından … ibaresinin marka olarak ihdas edildiğini, müvekkili şirket ile davalı şirketin hissedarlarının … …, … …, … … iken 09.06.2011 tarihli protokol ile anılan kişilerce şirketlerdeki ortaklıkların sonlandırıldığını, müvekkili şirketin tüm hisselerinin … …, … …’ya devredildiğini, davalı şirketin tüm hisselerinin ise … …’a devredildiğini, unvandaki “…” ibaresinin protokolden itibaren 1 yıl içerisinde sonlandırılması gerektiğini, böylece “…” ibaresinin ünvansal ve markasal kullanımının müvekkili şirkete bırakıldığını, fakat davalı tarafın unvandan ibareyi terkin ettirmediği gibi “… … MÜHENDİSLİK PAZARLAMA” ibareli 11, 37, ve 42. sınıf mal ve hizmetleri kapsayan marka başvurusunda bulunduğunu, müvekkkilince yapılan itirazın kısmen kabul kısmen reddedildiğini, reddedilen mal ve hizmetler yönünden yapılan itirazın ise nihai olarak YİDK’nin … sayılı kararla reddedildiğini, kararının yerinde olmadığını, zira iltibas tehlikesinin bulunduğunu, ayrıca “…” ibaresinin marka ve unvan olarak kullanım hakkının müvekkili şirkette olduğunu ileri sürerek anılan kararının iptali ile markanın hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesiyle; müvekkil adına başvurusu yapılan marka ile davacı adına tescilli olan ve itirazın gerekçesini oluşturan marka arasında 556 sayılı KHK’nin 8/1-b maddesi kapsamında benzerlik bulunmadığı, davacı markası tanınmış marka olmadığı, … ibaresi üzerindeki isim hakkının devredildiği yönündeki iddia ve açıklamalar gerçek dışı olduğu, ilgili protokolde marka kullanımına ilişkin en ufak bir düzenleme yer almadığı, bizzat davacı şirket, müvekkil şirketle … ticaret unvanı alması ve marka başvurusu yaptığı tarihlerden bu yana, defalarca ticari ilişki içine girdiğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı TÜRKPATENT vekili cevap dilekçesiyle, açılan davanın yerinde olmadığını, YİDK kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
YARGILAMA:
Mahkememizce, 23.12.2015 gün ve 2014/358 E. 2015/389 K. sayılı karar ile; tüm dosya kapsamına göre, davalı başvurusunun “şekil+… MÜHENDİSLİK PAZARLAMA” ibareli 11, 37 ve 42. sınıflardaki mallar ve hizmetler olduğu, itiraza dayanakmarkanın ise “… ibareli 37 sınıfta yer alan; ”Isıtma, havalandırma ve su tesisatının kurulması (tesis edilmesi), bakımı ve tamiri hizmetleri” hizmetlerini kapsadığı, vaşvuru kapsamında yer alan 11. sınıftaki “Isıtma ve buhar üretme tesisatı için cihazlar(Katı, sıvı, gaz yakıtlı ve elektrikli sobalar, kuzineler dahil). İklimlendirme ve havalandırma cihazları. Sıhhi tesisat, vitrifiye. Su yumuşatma cihazları, su arıtma cihazları, su arıtma tesisatı, atık arıtma tesisatı” malları ile davacı markasınındaki hizmetlerin birbiri ile ilişkili olduğu, davacı markasının asıl unsurunun “…” ibaresi olduğu, davalı başvurusunda da aynı ibarenin asıl unsur olduğu, diğer ibarelerin ayırt ediciliğe katkısının bulunmadığı, dolayısıyla belirtilen mallar bakımından davalı başvurusunun davacı markası ile 556 sayılı KHK’nın 8(1)(b) maddesi anlamında karıştırılma olasılığı bulunduğu, dava dışı ortaklarca yapılan protokolde marka bakımından bir belirlemenin yapılmadığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne, YİDK kararının belirtilen mallar yönünden iptaline, markanın da aynı mallar için hükümsüzlüğüne karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
Yargıtay 11.HD’nin 04/12/2019 tarih ve 2018/5579 E. 2019/7824 K. sayılı ilamıyla;
”Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, taraf vekillerinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.” gerekçesiyle, ” Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, taraf vekillerinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA” şeklinde karar verilmiştir.
Davacı vekili ile davalı … Pazarlama Müh. Tic. Tur. İnş. Eml. İth. İhr. Ltd. Şti. vekili, bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Yargıtay 11. HD’nin 28.04.2021 tarih ve 2020/1360 E. 2021/4186 K. sayılı ilamıyla;
”1-) Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisini ihtiva etmeyen davalı şirket vekilinin tüm, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair karar düzeltme itirazlarının reddi gerekir.
2-) Dava, TPMK YİDK kararının iptali ve davalı şirket adına başvurusu yapılan markanın tescili halinde hükümsüzlüğü istemine ilişkindir. Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda davalı şirket başvurusunda yer alan ilişkili mallar yönünden davanın kısmen kabulüne, fazlaya dair istemin reddine karar verilmişse de davacı, davalı şirketin yetkilisince imzalanan 09.06.2011 tarihli protokole de dayanmıştır. Olaya uygulanacak mülga 556 sayılı KHK’da kötüniyetle marka tescili açıkca hükümsüzlük sebepleri arasında sayılmasa da Dairemiz uygulamalarından KHK’nın 35/1, 42/1-a ve TMK’nın 2. maddeleri hep birlikte yorumlanarak kötüniyet bir hükümsüzlük sebebi olarak kabul edilmektedir. Bir marka başvurusunun hangi hallerde kötüniyetle tescil ettirildiği her bir somut olayda ayrı ayrı değerlendirilecek olmakla birlikte, Dairemiz uygulamalarında daha çok güvenin kötüye kullanılması, kullanmak yerine başkalarının ticaretine engel olmak, sözleşmeye aykırılık vb. suretiyle marka tescilleri kötüniyetli marka tescili halleri olarak kabul edilmektedir. 09.06.2011 tarihli protokolün 1/b maddesinde “… Pazarlama Ticaret Turizm İnş. Eml. İth. İhr. Ltd. Şti unvanının protokol gereği paylaşım sonucu … Grubuna devredileceği, … Grubunun mevcut faaliyetlerini 1 (bir) yıl süre ile bu unvan üzerinden yürüteceği, ancak … Grubunun … Pazarlama Ticaret Turizm İnş. Eml. İth. İhr. Ltd. Şti.’ndeki … unvanını 31.12.2010 tarihinden itibaren 1 (bir) yıl içerisinde değiştirmek sureti ile kullanımından vazgeçeceği” kararlaştırılmıştır. Bu düzenleme ile davalı şirket “…” ibaresini en geç bir yıl içinde ticaret unvanından terkin yükümü altında girmişken 15.03.2012 tarihinde “…” ibaresini asli unsur olarak içeren dava konusu marka başvurusunda bulunması anılan protokole ve dürüstlük kuralına aykırılık taşır. Öte yandan davalı şirketin, dava konusu … sayılı “… … MÜHENDİSLİK PAZARLAMA+ ŞEKİL” ibareli marka başvurusundaki “…” ibaresinin font, renk ve logosal unsurlarını davacının 2006/3051 sayılı “…” ibareli markasının taklidi suretiyle gerçekleştirmesi de kötüniyetin emaresi olarak kabul edilmelidir. Bu durumda Dairemizin yerleşik kararlarıyla kabul edilen “kötü niyetin bölünmezliği” ilkesinden yola çıkılarak tüm mal ve hizmetler yönünden davanın kabulüne karar vermek gerekirken, kısmen kabul kararı verilmesi yerinde görülmemiş, davacı vekilinin karar düzeltme itirazlarının kabulü ile Dairemizin 04.12.2019 gün ve 2018/5579 Esas- 2019/7824 Karar sayılı onama ilamının kaldırılarak hükmün davacı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.”
gerekçesiyle,
”Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı şirket vekilinin tüm, davacı vekilinin sair karar düzeltme isteminin REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin karar düzeltme itirazının kabulü ile Dairemizin 04.12.2019 gün ve 2018/5579 Esas- 2019/7824 Karar sayılı onama ilamının kaldırılarak hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin, temyiz ilam ve karar düzeltme harcının karar düzeltme isteyen davacıya iadesine, aşağıda yazılı bakiye 10,30 TL karar düzeltme harcının ve 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK 442/3. maddesi hükmü uyarınca takdiren 520,95-TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyen davalı şirketten alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine 28.04.2021 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.” şeklinde karar tesis edilmiştir.
Dava mahkememizin 2021/255 Esasına kaydedilmiştir.
GEREKÇE:
Yargıtay 11. HD’nin 28.04.2021 tarih ve 2020/1360 E. 2021/4186 K. sayılı ilamında da zikredildiği üzere, davacı tarafça davalı şirketin yetkilisince imzalanan 09.06.2011 tarihli protokole de dayanılmaktadır. Olaya uygulanacak mülga 556 sayılı KHK’da kötüniyetle marka tescili açıkca hükümsüzlük sebepleri arasında sayılmasa da Yargıtay uygulamalarından KHK’nın 35/1, 42/1-a ve TMK’nın 2. maddeleri hep birlikte yorumlanarak kötüniyetin bir hükümsüzlük sebebi olarak kabul edildiği, bir marka başvurusunun hangi hallerde kötüniyetle tescil ettirildiğinin her bir somut olayda ayrı ayrı değerlendirilecek olması ile birlikte, Yargıtay uygulamalarında daha çok güvenin kötüye kullanılması, başkalarının ticaretine engel olmak, sözleşmeye aykırılık vb. suretiyle marka tescilleri kötüniyetli marka tescili halleri olarak kabul edilmiştir. 09.06.2011 tarihli protokolün 1/b maddesinde “… Pazarlama Ticaret Turizm İnş. Eml. İth. İhr. Ltd. Şti unvanının protokol gereği paylaşım sonucu … Grubuna devredileceği, … Grubunun mevcut faaliyetlerini 1 (bir) yıl süre ile bu unvan üzerinden yürüteceği, ancak … Grubunun … Pazarlama Ticaret Turizm İnş. Eml. İth. İhr. Ltd. Şti.’ndeki … unvanını 31.12.2010 tarihinden itibaren 1 (bir) yıl içerisinde değiştirmek sureti ile kullanımından vazgeçeceği” kararlaştırıldığı, bu düzenleme ile davalı şirket “…” ibaresini en geç bir yıl içinde ticaret unvanından terkin yükümü altında girmişken 15.03.2012 tarihinde “…” ibaresini asli unsur olarak içeren dava konusu marka başvurusunda bulunmasının anılan protokole ve dürüstlük kuralına aykırılık taşıyacağı, davalı şirketin dava konusu … sayılı “… … MÜHENDİSLİK PAZARLAMA+ ŞEKİL” ibareli marka başvurusundaki “…” ibaresinin font, renk ve logosal unsurlarının davacının 2006/3051 sayılı “…” ibareli markasının taklidi suretiyle gerçekleştirmesinin de kötüniyetin emaresi olarak kabul edilmesi gerektiği, bu durumda Yargıtay’ın yerleşik kararlarıyla kabul edilen “kötü niyetin bölünmezliği” ilkesinden yola çıkılarak tüm mal ve hizmetler yönünden davanın kabulü gerektiği anlaşılmış açıklanan nedenlerle davanın tümden kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere:
1-Davanın kabulü ile,

TPE YİDK’nın 12/05/2014 tarih … sayıl kararının iptaline,

Hükümsüzlük talebinin kabulü ile davalı şirket adına tescilli … sayılı … … MÜHENDİSLİK PAZARLAMA + ŞEKİL ibareli markanın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine,
2-Harçlar Yasasına göre hesaplanan 59,30-TL karar harcından peşin alınan 44,40-TL’nin mahsubu ile bakiye 14,90-TL’nin davalılardan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap olunan takdiren 5.900,00-TL maktu ücreti vekâletin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacının yapmış olduğu ve aşağıda dökümü gösterilen 2.010,00-TL
yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalılar tarafından yapılan yargılama giderinin davalılar üzerinde bırakılmasına,
6-Yatırılan ve kullanılmayan gider avansının, hükmün kesinleşmesini müteakip re’sen yatırana iadesine (HMK m.333),
Dair verilen karar, hazır olan taraf vekillerinin yüzüne karşı, tebliğ tarihinden itibaren 15 günlük yasal süre içinde Yargıtay da temyiz yolu açık olmak üzere açıkça okunup, usulen anlatıldı.16/11/2021

Katip … Hakim …
¸ ¸

DAVACI/MASRAF DÖKÜMÜ
İlk Masraf : 54,20-TL
Gider Avansı :1.630,00-TL
Temyiz Yoluna Başvurma Harcı : 176,60-TL
Temyiz Karar Harcı (Maktu) : 35,90-TL
Karar Düzeltme Harcı : 113,30-TL
Toplam :2.010,00-TL