Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/182 E. 2022/313 K. 18.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/182
KARAR NO : 2022/313

DAVA : Ticaret Unvanının Terkini, Marka Hakkına Tecavüz ve Haksız Rekabet
DAVA TARİHİ : 12/07/2021
KARAR TARİHİ : 18/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan Ticaret Unvanının Terkini, Marka Hakkına Tecavüz ve Haksız Rekabet davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesiyle; müvekkillerinden … Holding A.Ş., Mehmet …’nun 1953’te Denizli’de kurduğu dokuma atölyesi ve daha sonra kurulan tekstil fabrikalarının 1990 yılında tek çatı altında birleştirilmesi ile oluşturulan, günümüzde, beyaz eşya, elektronik, enerji, gayrimenkul, madencilik ve tekstil alanlarında faaliyet gösteren, …………….., … Yapı vb. 50 den fazla grup şirketi bünyesinde barındıran, Türkiye’de ve Dünyada bilinen ve saygı gören Holdinglerden biri olarak yerini aldığını, diğer davacı … ise, … Holding çatısı altında faaliyet gösteren, Gayrimenkul Grubuna bağlı şirketlerinden bir tanesi olup, değerli araziler üzerinde dünya standartlarında nitelikli konut, ofis, iş merkezi, alışveriş merkezi, otel, vb. projeler geliştirmek amacıyla kurulmuş … Yapı, Türkiye’nin ilk kez beş ayrı fonksiyon alanı içeren, karma kullanımlı (mixed use) projesi olan … Center’ın yapı maliki olduğunu ve bünyesinde Alışveriş Merkezi, Otel, Performans Sanatları Merkezi, Ofis ve Rezidans fonksiyonlarını bir arada barındıran … Center’daki söz konusu fonksiyonların her biri kendi alanında en üst standarda sahip olduğunu, İstanbul’un merkezinde benzersiz bir yaşam alanı sunulduğu belirtilen … Center; ulusal ve uluslararası pek çok mecrada aldığı ödüllerle de adından söz ettirdiğini, … Center’ın yapı maliki olan davacı tarafın … de, 2007 yılından başlayan faaliyeti ile, başta inşaat sektörü olmak üzere, birçok farklı alandaki faaliyetleri ile yazılı ve görsel basında adından en çok söz ettiren Sanayi Şirketlerinden bir tanesi olduğu ve Türkiye’de bilinen ve aranan ticaret şirketleri arasında yerini aldığını, müvekkili şirketlerin kurucuların aynı olduğu (………….), dava konusu … markası her iki müvekkil şirket tarafından, hem ticaret unvanı hem marka hem de internet alan adı olarak kullanıldığını ve şirketlerin markalar üzerinde ortak hak sahipliklerinin bulunduğunu, “… Holding A.Ş.”nin, ticaret unvanı, 20.08.1990 tarihinde Ticaret Siciline kayıt ve tescil edildiğini, bunun yanında 1990 Tarihinden beri tescilli ticaret unvanının çekirdeğini-özünü teşkil eden “…” İbaresini Esas Unsur olarak ihtiva eden Ticaret Markalarını da kendi adına usulünce Tescil Ettirdiğini, müvekkili şirketlerin 2017/102188 numara ile tescilli “………….AKILLI GELECEK”, 2017/120716 numara ile tescilli “… AKILLI HAYAT PLANI”, 2018/10524 numara ile tescilli “Z … VENTURES”, 2018/37130 numara ile tescilli “Z … PARLAK BİR FİKİR” seri markalarının sahibi olduğunu, müvekkil şirketin, www…com.tr alan adını 30.10.1997 tarihinde kendi adına tahsis ettirdiğini ve o tarihten bu yana kesintisiz olarak kullandığını, müvekkili şirketlerden “… Yapı Yatırım A.Ş.”nin ticaret unvanı ise, 18.05.2007 tarihinde usulüne uygun olarak Ticaret Siciline kayıt ve tescil edildiğini, Tescilli Ticaret Unvanının Çekirdeğini-Özünü teşkil eden “…” İbaresini Esas Unsur olarak ihtiva ettiğini, müvekkili firmanın 2007 65148 numara ile tescilli “… CENTER”, 2007 65149 numara ile tescilli “… CENTRE” 2008 62732 numara ile tescilli “… GAYRİMENKUL”, 2009 28101 numara ile tescilli “… CENTER”, 2009 34884 numara ile tescilli “… CENTRE”, 2010 21480 numara ile tescilli “… KONAK”, 2010 21481 numara ile tescilli “… LEVENT”, 2010 75034 numara ile tescilli ” Z … CENTER İSTANBUL + Şekil”, 2010 75039 numara ile tescilli ” Z … CENTER REZİDANS +Şekil “, 2010 75040 numara ile tescilli “… CENTER OTEL +Şekil “2011 05123 numara ile tescilli “… PORT”, 2014 70660 numara ile tescilli “… WORLD”, 2015 63250 numara ile tescilli “… CENTER”, 2016 41962 numara ile tescilli “… ENERJİ GRUBU”, 2016 42786 numara ile tescilli “… DOĞAL GAZ”, 2016 52933 numara ile tescilli “… GÜNEŞ”, 2016 52936 numara ile tescilli “… SUN”, 2016 78540 numara ile tescilli “… DOĞRU ENERJİ”, 2016 78548 numara ile tescilli “… ENERJİ DOĞRU ENERJİ”, 2016 97989 numara ile tescilli “… ROTOR”, 2016 97985 numara ile tescilli “… ROTOR ELEKTRİK”, 2018 39122 numara ile tescilli “… ENERJİ SOLUTİON” seri markalarının sahibi olduğunu, müvekkili şirketlerin, ticaret unvanının özü-çekirdeği, markaların ve internet alan adının esaslı unsuru niteliğinde olan “…” ibaresi ile sürdürdüklerini, piyasada haksız kazanç peşinde koşan bazı kişi ve kuruluşlar, müvekkili şirketlerin tescilli ticaret unvanı, tescilli markaları ve internet alan adı ile çeşitli yol ve şekillerle iltibaslar yaratmaya ve müvekkili Şirketler ile bu yolda Haksız Rekabet yapmaya yönelttiğini, davalı, “… Savunma Sanayi A.Ş. ” Unvanlı Şirketin de, 422057 sicil numarası ile 23.05.2018 tarihinde Ankara Ticaret Sicili Memurluğunda tescil edildiği, davalı şirketin iştigal alanlarının da davacı şirketlerin iştigal alanları ve marka emtiaları ile birebir aynı/benzer olduğunu, müvekkilleri tarafından davalıya “… Savunma Sanayi A.Ş.” Unsurlarından oluşan ticaret unvanın, müvekkili ticaret unvanı ile iltibas yarattığı ve terkin edilmesi, … markalarının kullanımının durdurulması, müvekkillerinin marka hakkına tecavüz eden fiillerden vazgeçilmesi, … ibaresi ile yürütülen faaliyete son verilmesi, faturalarda, ürünlerde, ticari faaliyetlerde, web sitesinde, reklamlarda … markaları ve logolarının kullanılmaması talepli ihtarname keşide edildiğini ancak ihtarın 23.09.2020 tarihinde iade edildiğini, TTK’nın ticaret unvanı ve ticaret unvanının korunmasını düzenleyen hükümlerinde, önceki tarihte sicile tescil edilen ticaret unvanı sahibinin, kendi unvanı ile aynı veya benzer bir ibarenin sonradan başkası adına ticaret siciline tescili halinde, terkin davası açabilmesinin mümkün olduğu hüküm altına alındığını, davalı yanın, davacının ticaret unvanının çekirdek unsuru olan … kelimesini, ticari evraklarında ve reklamlarında kullanabileceğini, internet ortamında ve işyeri tabelasında ticari etki yaratacak şekilde de kullanabileceğini, davacı müvekkillerine ait … esas unsurlu markalara ilişkin emtiaların, davalı şirketin faaliyet konusu ile birebir aynı/benzer olduğunu, davalı tarafça gerçekleştirilen kullanımın, 6769 sayılı Kanunun 7. ve 29. Maddelerine göre, davacı müvekkili şirketler tarafından engellenebileceğini, davalı taraf … ibaresini markasal olarak kullanıyor ise, kullanımının davacı müvekkili şirketler markalarına tecavüz teşkil edeceğini, ayrıca, SMK 7/3 e maddesine göre, ticaret unvanı terkini isteyebileceğini, 6769 sayılı SMK nın düzenlemesine göre tescil esas olmakla beraber, “GERÇEK HAK SAHİPLİĞİ İLKESİ uyarınca, bir markayı ilk defa yaratan ve ilk defa ticaret hayatına sokan şahıs/şirket markanın gerçek hak sahibi olarak kabul edileceğini, davalı şirkete ait ticaret unvanında SAVUNMA SANAYİ ibareleri yer almaktaysa da, işbu ibarelerin, şirketlerin iştigal alanlarını belirten, belirli bir ayırt ediciliği olmayan ibareler olduğunu, ticaret ünvanında dikkat çekici unsurun … ibaresi olduğunu ve taraflara ait unvan, marka ve alan adının tüketiciler nezdinde karışıklığa sebep olacağını, davalı şirket tarafından unvan olarak seçilebilecek sınırsız sayıda seçenek özgürlüğü bulunduğu halde, müvekkiline ait ibareleri kullanılmasının davalının kötü niyetini ve haksız rekabet amacını ortaya koyduğunu belirterek; davanın kabulü ile Ankara Ticaret Sicili Memurluğuna 422057 Sicil Numarası ile kayıtlı “… Savunma Sanayi A.Ş.” Unsurlarından oluşan ticaret unvanının, davacı müvekkil şirketlere ait ticaret unvanı, markaları ve internet alan adı ile benzer olduğunun ve iltibas yarattığının tespiti ile, davalı ticaret unvanından, … ibaresinin Terkinine, davalı şirketin, müvekkili şirketlerin ticaret unvanın özünü-çekirdeğini, markaların ve internet alan adının esaslı unsurunu oluşturan, … ibaresini dikkat çekici unsur olarak, sair şekillerde markasal olarak kullanılıp kullanılmadığının bilirkişi incelemesi ile tespitine, kullanım tespit edilir ise, bu tür kullanımların men ve refine, var ise, her türlü; tabela, ambalaj, etiket, levha, broşür ve sair belgenin toplanması ve imhasına ve yine var ise, internet alan adı ve sosyal medya hesaplarına erişimin engellenmesine, kapatılmasına, kararının, kesinleşmesini müteakip Türkiye genelinde yayınlanan tirajı en yüksek 3 gazeteden birinde ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı şirket davaya cevap vermemiştir.
YARGILAMA:
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davalının ticaret unvanında geçen … ibaresinin terkin koşullarının oluşup oluşmadığı, davalının … ibaresini markasal olarak kullanıp kullanmadığı, marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet koşullarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplandığı anlaşılmıştır.
Davanın açılmasını müteakip tarafların dava, cevap, cevaba cevap dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, sundukları deliller alınmış, tescil ve başvuru dosyaları ile Alâkalı ticaret sicil kayıtları getirtilmiş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, taraflar sulhe teşvik olunmuş, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, tahkikat icra olunmasını müteakip taraf vekillerine tahkikat ve yargılamının geneliyle ilgili son sözleri de sorulmuş; sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.

Dosyadaki belgelerin tetkikinden;
İstanbul ve Ankara Ticaret Odası Ticaret Sicil Müdürlüklerine ait online sicil kayıtları iledosyaya getirtilen kayıtlar incelendiğinde; davacı …Ş.’nin 20.08.1990’da tarihinde İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğüne 267687-215269 numaralı ticaret sicil numarası ile tescil edildiği; Şirketin Nace Kodunun 64.20.19-Holding şirketlerinin faaliyetleri (bağlı iştiraklerini yönetenler hariç) olduğu, firmanın iş konusunun ise;“Ülkede küçük tasarruflar ve sermayenin birleşmesini destekleyerek büyük teşebbüslere müsait şirketlerin kurulmasına ve sağlam bir sermaye piyasası yaratılmasına yardımcı olmak, İştirak ettiği veya kurduğu şirketlerin kendi çalışma alanlarındaki başarılarını artırmak ve devamlılığını sağlamak ve 5.4.2013 tarihinde tescil edilen tadil metninde yazılı olan diğer işler” olduğu; davacı …’nin ise 18.05.2007 tarihinde İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğüne 626676 numaralı ticaret sicil numarası ile tescil edildiği, Şirketin Nace Kodunun: 41.20.02-İkamet amaçlı binaların inşaatı (müstakil konutlar, birden çok ailenin oturduğu binalar, gökdelenler vb.nin inşaatı) (ahşap binaların inşaatı hariç)56.10.08-Diğer lokanta ve restoranların (içkili ve içkisiz) faaliyetleri (garson servisi sunanlar ile self servis sunanlar dâhil, imalatçıların ve al götür tesislerin faaliyetleri ile seyyar olanlar hariç) olduğu; firmanın iş konusunun; AMAÇ VE KONU Madde 3: “A- Şirketin amaç ve konusu başlıca şunlardır: 1. Her türlü gayrimenkul yatırım işlerini yapmak, 2. Türkiye sınırları içinde veya yabancı ülkelerde, resmi ve özel kurum ve kuruluşları tarafından kapalı zarf, açık arttırma, eksiltme, teklif alma ve pazarlık usulü ile ihaleye çıkarılacak her türlü küçük ve büyük yapılar, her türlü tesisat işleri, her türlü, okul, hastane, hava meydanları, limanlar, sulama kanalları, köprü, yol, sınai yapı ve fabrika inşaat işlerini taahhüt etmek yapmak ve yaptırmak veya emaneten yapımcı olarak bu işleri üstlenmek. Bina ve inşaatların, eski eserlerin ve surların, yolların, kaldırımların ve barajların bakım onarım ve tamir hizmetlerini yapmak. Bina ve inşaatlarının sıhhi tesisatlarının döşenmesi işlerini yapmak, 3. Kat karşılığı arsa almak, parsellemek sureti ile satmak, takas etmek ve kat karşılığı inşaat yapmak. 4. Yurt içinde ve yurt dışında her türlü turistik tesisle, konut, toplu konut, iş merkezi, okul, otel, hastane, rezidans, çarşı, kültür merkezi, alış veriş merkezi, mesken ve bunlarla sınırlı olmaksızın her türlü inşaat yapmak yaptırmak ve bunları işletmek, 5. Konusu ile ilgili her nevi resmi ve özel ihalelere katılmak, bu ihaleleri almak, ihale konularını yapmak, yaptırmak devretmek, her türlü resmi ve özel inşaat taahhüt, tesisat işleri yapmak ve yaptırmak. 6. Konusu ile ilgili plan etüd ve proje işlerini yapmak. Konusu ile ilgili olarak Mimarlık, mühendislik, proje ve taahhüt hizmetlerinde bulunmak, 7. Yurt içerisinde ve yurt dışında tüm turizm hizmet ve faaliyetlerini yapabilmek, konusu ile halkla ilişkiler konu ve konularında faaliyetler gösterebilmek. Bu amaçlar çerçevesinde tur, konaklama, irtibat, konferanslar düzenlemek ve diğer hizmetlerini yerine getirmek, 8. Yurt içerisinde ve yurt dışında seyahat düzenlemek, seyahat acentelikleri kurmak, acenteliklerin şube temsilcilikleri ve ajanlıklarını açmak ve çalıştırmak, bu hususta yurt içi ve yurt dışı firmalar ile anlaşmalar düzenlemek, teminatlar vermek ve almak, ortaklıklar kurmak, seyahat acentelikleri irtibat büroları kurmak, ilgili kurum ve kuruluşlardan gerekli kanuni izinleri ve belgeleri almak, 9. Turizme hizmet amacı ile restorantlar, eğlence yerleri, otel, motel, pansiyon, apart otel ve bunlar gibi konaklama tesisleri açmak, işletmek, turizm işletmecilikleri yapmak, tüm turizm işletmelerini kurmak, açmak. Bu amaçlara uygun olarak proje etüt, fizibilite çalışmaları yapmak, kamu arazisi ve gayrimenkul tahsisi yaptırmak, kiralamak, intifa ve irtifak hakkı elde etmek. Turizm sektörünün ihtiyaç duyacağı her türlü mal ve hizmetleri iç ve dış piyasadan tedarik etmek, her türlü tefriş ve dekorasyon işlerini taahhüt ve yerine getirmek, 10. Turizm ve seyahat acentelikleri açmak, temsilcilik aracılık işleri yolu ile turistik işletme ile ayni haklar kabul ve tesis etmek, Yurt içerisinde ve yurt dışında kara, deniz, hava taşıtları ve oto kiralama ile yat işletmecilikleri ve çekyatlar işletmek, çalıştırmak, bu araçlara gıda maddeleri, su, yakıt ve donanım ihtiyaç maddelerini ve servis hizmetlerini karşılamak. Bu hizmetleri ifa etmek için gerekli servisleri kurmak ve gerekli personeli istihdam etmek, ortaklıklar kurmak veya kurulu ortaklıklara iştirak etmek 11. Seyahat acentalığı ve tur operatörlüğü faaliyetlerinde bulunmak, yabancı ya da Türk sermayeli seyahat acentaları, oteller, kara, deniz ve hava taşıma şirketleri ile işbirliği yapmak, turistik konuları içeren yayıncılık faaliyetlerinde bulunmak, turizm ve genel yönetim konularında danışmanlık hizmetleri sunmak, 12. Konusu ile ilgili Mühendislik bütçe ve planlama, inşaat, üretim, dağıtım, satış, şirket yönetimi, proje yönetimi alanlarında faaliyet göstermek, 13. Gayrimenkulleri her cins ve safhada temin etmek, trampa etmek, ilgili kurum ve kuruluşlardan imar sunumu temin etmek, mevzii imar planları yapmak ve yaptırmak, ilgili kurumlara tasdik ettirmek, kendisine ve başkalarına ait gayrimenkulleri tevhid, ifraz, cins tashihi, yola terk, şuyulandırma gibi işlemlerini yapmak, başta tapu sicil müdürlükleri olmak üzere tüm resmi kurumlar nezdinde tasdik ve tescillerini noksansız yapmak, takrirlerini almak ve vermek, kat mülkiyeti yasasına uygun olarak kat irtifakı tesis etmek, tesis edilmiş kat irtifakını bozmak ve yeniden tesis etmek, kat mülkiyeti tesis etmek, 14. Her türlü eğlence ve gösteri merkezi, sergi ve panayır alanı, kongre merkezi, sanatsal gösteri merkezi kompleksi işletmek, kiraya vermek, kiralamak, 15. Yetkili mercilerden izin almak kaydıyla yurt içinde ve yurt dışında sanat ve eğlence gösterileri, konserler, müzikal oyunlar, tiyatro oyunları, bale gösterileri, eğlence ve yarışma programları ve benzeri sanat ve eğlence faaliyetleri organize etmek, sergilemek, sahnelemek, tertip etmek veya ettirmek, 16. Sesli ve ışıklı gösteriler yapmak, mevcut organizasyonlara katılmak, 17. Konusuyla ilgili her türlü halkla ilişkiler hizmeti vermek, kampanyalar düzenlemek, bu kampanyalarda kullanılan her türlü yazılı, basılı, görsel materyali hazırlamak ve hazırlatmak, 18. Konusuyla ilgili özel ve tüzel kuruluşlar ile bireylerin davet, toplantı, seminer, konferans, eğlence, tanıtım gösteri gibi organizasyonları tertip etmek, 19. Sanat eserlerine ilişkin ve ana sözleşmesinde yazılı olan diğer işler.” olduğu görülmüştür.
Davalı … Savunma Sanayi A.Ş.’nin ise 23.05.2018 tarihinde Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğüne 42205 numaralı ticaret sicil numarası ile tescil edildiği; Şirketin Nace Kodunun; 14.20.02 (35.) İkamet amaçlı inşaat müteahhitliği meslek komitesi olduğu; firmanın iş konusunun; “İkamet amaçlı binaların inşaatı (müstakil konutlar, birden çok ailenin oturduğu binalar, gökdelenler vb.’nin inşaatı) (ahşap binaların inşaatı hariç)” olduğu görülmüştür.
Dosyaya celbedilen TÜRKPATENT kayıtları ile TÜRKPATENT online sicil kayıtları incelendiğinde davacı yana ait; 2017/102188 nolu “zorluakıllıgelecek”, 2017/120716 nolu “… akıllı hayat planı”, 2018/10524 “z … ventures”, 2018/37130 nolu “z … parlak bir fikir”, 2007/65148 nolu “… center”, 2007/65149 nolu “… centre”,2008/62732 nolu “… gayrimenkul”, 2009/28101 nolu “… center”, 2009/34884 nolu “… centre”, 2010/21480 nolu “… konak”, 2010/21481 nolu … levent”, 2010/75034 nolu “… center ıstanbul şekil”, 2010/75039 nolu “ … center rezidans şekil”, 2010/75040 nolu “ … center otel şekil”, 2011/05123 nolu “… port”, 2014/70660 nolu “… world”, 2015/63250 nolu “istanbul light festival … center”, 2016/41962 nolu “ … enerji grubu”, 2016/42786 nolu “… doğal gaz toptan satış, ithalat ve ihracat”, 2016/52936 nolu “… sun”, 2016/78540 “… doğru enerji”, 2016/78548 nolu “… enerji doğru enerji”, 2016/97989 nolu “… rotor”, 2016/97985 nolu “… rotor elektrik”, 2018/39122 nolu “… enerji solution”ibareli markaların davacılar adına tescilli olduğu ve davaya delil olarak gösterildiği görülmüştür.
Bilirkişi kurulunca düzenlenen raporda özetle: davacı yan adına tescilli markalar ile davalı yanın ticaret unvanında yer alan “…” ibarelerinin aynı olduğu, markalar kapsamındaki emtialar ile davalı yan ticaret unvanının faaliyet alanlarının benzer olduğu, ancak davalı yanın ticaret unvanını markasal etki doğurur şekilde kullandığına dair herhangi bir delilin dosyada mevcut olmadığı, dolayısıyla davalı kullanımının davacının tescilli markalarına tecavüz teşkil etmediği ve marka hakkına dayalı olarak ticaret unvanının terkini koşullarının oluşmadığı, davalı yan ticaret unvanı ile davacı firmaların ticaret unvanının kök unsuru olan “…” ibaresinin aynı olduğu ancak unvanlarda daha sonra gelen ibarelerin farklı olduğu bu sebeple taraf ticaret unvanlarının Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nın Ticaret Unvanları Hakkında Tebliğine göre farklı olduğu ancak davacı firma unvanında yer alan “…” ibaresinin ülke çapındaki bilinirlik seviyesi ve ilgili kesim nezdindeki marufiyeti dikkate alındığında davalının ticaret unvanın TTK’nın 52.maddesi kapsamında davacı firmaya zarar verebileceği ve haksız bir yararlanmaya neden olacağı bu nedenle davalı ticaret unvanından “…” ibaresinin terkini koşullarının oluştuğu, takdirin mahkemeye ait olduğu, bildirilmiştir.
Bilirkişi raporunun her iki tarafın iddia ve savunmasının kapsamı, taraf delilleri, marka kapsamları dikkate alınarak düzelendiği, hüküm kurmaya yeterli incelemenin yapıldığı, raporun usul ve yasaya aykırı yönünün bulunmadığı, hukuki değerlendirme nihai olarak mahkememizce yapılacağından yeniden rapor alınmasını gerektirir yön bulunmadığı anlaşılmıştır.
GEREKÇE:
6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu 7. Maddesine göre:
(1) Bu Kanunla sağlanan marka koruması tescil yoluyla elde edilir.
(2) Marka tescilinden doğan haklar münhasıran marka sahibine aittir. Marka sahibinin, izinsiz olarak yapılması hâlinde, aşağıda belirtilen fiillerin önlenmesini talep etme hakkı vardır:
a) Tescilli marka ile aynı olan herhangi bir işaretin, tescil kapsamına giren mal veya hizmetlerde kullanılması.
b) Tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsadığı mal veya hizmetlerle aynı veya benzer mal veya hizmetleri kapsayan ve bu nedenle halk tarafından tescilli marka ile ilişkilendirilme ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimali bulunan herhangi bir işaretin kullanılması.
c) Aynı, benzer veya farklı mal veya hizmetlerde olmasına bakılmaksızın, tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve Türkiye’de ulaştığı tanınmışlık düzeyi nedeniyle markanın itibarından haksız bir yarar elde edecek veya itibarına zarar verecek veya ayırt edici karakterini zedeleyecek nitelikteki herhangi bir işaretin haklı bir sebep olmaksızın kullanılması.
(3) Aşağıda belirtilen durumlar, işaretin ticaret alanında kullanılması hâlinde, ikinci fıkra hükmü uyarınca yasaklanabilir:
a) İşaretin, mal veya ambalajı üzerine konulması.
b) İşareti taşıyan malların piyasaya sürülmesi, teslim edilebileceğinin teklif edilmesi, bu amaçlarla stoklanması veya işaret altında hizmetlerin sunulması ya da sunulabileceğinin teklif edilmesi.
c) İşareti taşıyan malın ithal ya da ihraç edilmesi.
ç) İşaretin, teşebbüsün iş evrakı ve reklamlarında kullanılması.
d) İşareti kullanan kişinin, işaretin kullanımına ilişkin hakkı veya meşru bağlantısı olmaması şartıyla işaretin aynı veya benzerinin internet ortamında ticari etki yaratacak biçimde alan adı, yönlendirici kod, anahtar sözcük ya da benzeri biçimlerde kullanılması.
e) İşaretin ticaret unvanı ya da işletme adı olarak kullanılması.
f) İşaretin hukuka uygun olmayan şekilde karşılaştırmalı reklamlarda kullanılması.
(4) Markanın sahibine sağladığı haklar, üçüncü kişilere karşı marka tescilinin ya-yım tarihi itibarıyla hüküm ifade eder. Ancak marka başvurusunun Bültende yayımlanmasından sonra gerçekleşen ve marka tescilinin ilan edilmiş olması hâlinde yasaklanması söz konusu olabilecek fiiller nedeniyle başvuru sahibi, tazminat davası açmaya yetkilidir. Mahkeme, öne sürülen iddiaların geçerliliğine ilişkin olarak tescilin yayımlanmasından önce karar veremez.
(5) Marka sahibi, üçüncü kişiler tarafından dürüstçe ve ticari hayatın olağan akışı içinde, markasının aşağıda belirtilen biçimlerde kullanılmasını engelleyemez:
a) Gerçek kişilerin kendi ad veya adresini belirtmesi.
b) Malların veya hizmetlerin türüne, kalitesine, miktarına, kullanım amacına, değerine, coğrafi kaynağına, üretim veya sunuluş zamanına ya da diğer niteliklerine ilişkin açıklamalarda bulunulması.
c) Özellikle aksesuar, yedek parça veya eşdeğer parça ürünlerinde, malın ya da hizmetin kullanım amacının belirtilmesinin gerekli olduğu hâllerde kullanılması.
6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu 29. Maddesine göre,
(1) Aşağıdaki fiiller marka hakkına tecavüz sayılır:
a) Marka sahibinin izni olmaksızın, markayı 7 nci maddede belirtilen biçimlerde kullanmak.
b) Marka sahibinin izni olmaksızın, markayı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerini kullanmak suretiyle markayı taklit etmek.
c) Markayı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerini kullanmak suretiyle markanın taklit edildiğini bildiği veya bilmesi gerektiği hâlde tecavüz yoluyla kullanılan markayı taşıyan ürünleri satmak, dağıtmak, başka bir şekilde ticaret alanına çıkarmak, ithal işlemine tabi tutmak, ihraç etmek, ticari amaçla elde bulundurmak veya bu ürüne dair sözleşme yapmak için öneride bulunmak.
ç) Marka sahibi tarafından lisans yoluyla verilmiş hakları izinsiz genişletmek veya bu hakları üçüncü kişilere devretmek.
(2) 19 uncu maddenin ikinci fıkrası hükmü tecavüz davalarında def’i olarak ileri sürülebilir. Bu durumda kullanıma ilişkin beş yıllık sürenin belirlenmesinde dava tarihi esas alınır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 50. Maddesi uyarınca; “Usulen tescil ve ilan edilmiş olan ticaret unvanını kullanma hakkı sadece sahibine aittir.” denilmektedir.
6102 sayılı TTK’nın 52 nci maddesine göre,
(1) Ticaret unvanının, ticari dürüstlüğe aykırı biçimde bir başkası tarafından kullanılması hâlinde hak sahibi, bunun tespitini, yasaklanmasını; haksız kullanılan ticaret unvanı tescil edilmişse kanuna uygun bir şekilde değiştirilmesini veya silinmesini, tecavüzün sonucu olan maddi durumun ortadan kaldırılmasını, gereğinde araçların ve ilgili malların imhasını ve zarar varsa, kusurun ağırlığına göre maddi ve manevi tazminat isteyebilir. Maddi tazminat olarak mahkeme, tecavüz sonucunda mütecavizin elde etmesi mümkün görülen menfaatinin karşılığına da hükmedebilir.
(2) Mahkeme, davayı kazanan tarafın istemi üzerine, giderleri aleyhine hüküm verilen kimseye ait olmak üzere, kararın gazete ile yayımlanmasına da karar verebilir.
Markaya tecavüz dolayısıyla uğranılan “manevi zarar” ise KHK’da başkaca bir hüküm bulunmadığından borçlar Kanunun 49. Maddesindeki şartlar dairesince tanzim edilir. Markaya tecavüz, çoğunlukla bir kişinin ticari itibarının zedelenmesine sebebiyet verir. Manevi tazimanata hükmedilebilmesi için failin kusuru gerekmekle birlikte, kusurun ağırlığı herhangi bir rol oynamaz.
Markaya tecavüz halinde kişilik değerlerinden biri olan ticari itibarda vukua gelen kayıpları karşılamak için manevi tazminat isteyebilir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nda “haksız rekabet”in açık tanımı bulunmamakta, 54/2. Maddede “Rakipler arasında veya tedarik edenlerle müşteriler arasındaki ilişkileri etkileyen aldatıcı veya dürüstlük kuralına diğer şekillerdeki aykırı davranışlar ile ticari uygulamalar haksız ve hukuka aykırıdır.” denilmekte ve 55. Maddede tahdidi olmamak üzere, “hangi hallerin haksız rekabet teşkil ettiği” belirtilmektedir. Buna göre 55/1-a-(4) bendi; “Başkasının malları, iş ürünleri, faaliyetleri veya işleri ile karıştırılmaya yol açan önlemler almak” şeklindeki ifadesi ile başkasının markasını kullanmayı haksız rekabet olarak değerlendirmektedir.
Bu açıklamalar ışığında somut olay incelendiğinde;
Davalı yanın NACE (Avrupa Topluluğunda Ekonomik Faaliyetlerin İstatistiki Sınıflaması) sınıfının “14.20.02 İkamet amaçlı inşaat müteahhitliği meslek komitesi,” olduğu, Firmanın iş konusu ise; “İkamet amaçlı binaların inşaatı (müstakil konutlar, birden çok ailenin oturduğu binalar, gökdelenler vb.’nin inşaatı) (ahşap binaların inşaatı hariç)” olarak belirlenmiş olduğu; davacı markaları kapsamında yer alan emtialar ile davalının faaliyet alanları arasında benzerlik/ayniyet olduğu görüldüğünden tarafların benzer mal ve hizmetler çerçevesinde faaliyet gösterdikleri; bu meyanda markaya tecavüz eyleminin meydana gelebilmesi için gerekli olan şartlardan ilki, emtia benzerliği/ayniyeti şartının gerçekleştiği anlaşılmıştır.
Davacı yanın davaya mesnet sunduğu markalarının esas unsurlarının “…” ibaresi olduğu, bu ibarenin, şirketin iştigal alanları ile iliştirilerek farklı farklı ibarelerle birleştirilmek suretiyle kullanıldığı, davaya mesnet markaların “…” ibaresi ihtiva ettiğini ve markalarda yer alan diğer ibarelerin ise yardımcı (tali) unsur olarak yer aldığı; davalı yanın ticaret unvanı incelendiğinde “…” ibaresinin ayırt edici unsur olarak belirlenmiş olduğu ve dolayısıyla davalı taraf ticaret unvanının, davacı yan markaları ile “…” ortak ibaresi nedeniyle benzerlik taşıdığı; davalı ticaret sicil kayıtlarında yer alan “savunma sanayi anonim şirketi” ibareleri işletme konusunu gösteren eklerden olduğundan ve “anonim şirketi” ibarelerinin de ticaret unvanında bulunması zorunlu unsurlardan olduğundan bu ibarelerin bahsi geçen unvana herhangi bir ayırt edicilik kazandırır nitelikte olmadığı; her iki işaret ile karşı karşıya kalan ortalama bir tüketicinin, davalı yan ticaret unvanında, “…” esas unsurlu ibareyi görmesi halinde yanılgıya düşme ihtimalinin mevcut olduğu, Yargıtay kararları ile kabul gören ilk şartın gerçekleşmiş olduğu; dosya kapsamında mevcut TÜRKPATENT ve ticari sicil kayıtlarından uyuşmazlığın taraflarının aynı ticari alanlarda faaliyet gösterdiğinin anlaşıldığı, davacı yanın, markası kapsamında yer alan emtialar ile davalı yan ticaret unvanı kapsamında yer alan faaliyetlerin birbirleriyle aynı veya doğrudan ilişkili olduğu, aynı tüketici kitlesine hitap ettiği, benzer dağıtım kanalları aracılığıyla temin edildiği, birbirleri yerine ikame edilebilecek mahiyette oldukları; bu bağlamda Yargıtay’ın yerleşik içtihatları doğrultusunda aranılan ikinci şart olan aynı faaliyet sahasında olma hususunun somut olay yönünden gerçekleştiği anlaşılmıştır.
Dosya kapsamında davalı yanın ticaret unvanını, markasal nitelikte kullanımlarını gösterir mahiyette fatura, tabela, broşür, somut ürün örnekleri gibi markasal kullanımı ispatlayabilecek delillerin dosyada bulunmadığı; Yargıtay’ın aradığı ilk iki koşul oluşmakla birlikte son koşul olan markaya tecavüz eder mahiyette bir markasal kullanım koşulunun somut olayda ispatlanamadığı, TMK 6. Maddesi uyarınca iddia edenin iddiasını ispatlamakla yükümlü olduğu, dolayısıyla dava dosyası kapsamında davalı yanın kullanımlarının TTK kapsamında hukuka uygun ticaret unvanı kullanımı olarak kabul edilmesi gerektiği, bu nedene dayalı olarak ticaret unvanının terkinini koşullarının oluşmadığı; davacının ticaret unvanları …, … şeklinde olduğu, davalının ticaret unvanın ise … şeklinde olduğu, her iki ticaret unvanının kök unsurları konumundaki “…” ibaresi iltibasa sebebiyet verebilecek mahiyette bir benzerliği konusunda bir tartışma bulunmadığı, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nın Ticaret Unvanları Hakkında Tebliğ’den hareketle davacı taraf ticaret unvanlarının “…” ibaresinden sonra “Holding” ve “Yatırım” ibarelerinin geldiği, davalı ticaret unvanın da ise “…” ibaresinden sonra “Savunma” ibaresinin geldiği görülmekle tebliğ doğrultusunda taraflara ait ticaret unvanlarının farklı olduğu; davacının ticaret unvanının kök unsuru konumunda olan “…” ibaresi altında tüm Türkiye çapında uzun yıllardır birçok farklı sektörde faaliyetinin olduğu, farklı kesimden pek çok tüketici nezdinde “…” ibaresi ile marufiyet elde ettiği dosya kapsamındaki deliller anlaşıldığı; somut olayda davacı ticaret unvanının çekirdek unsurunun ciddi bir tanınmışlığı olduğu anlaşıldığından, tanınmışlığın davalıya ait ticaret unvanın sektörlerine sirayet edip etmediği yönünde ayrıca bir incelemeye gerek bulunmadığı anlaşılmıştır.
Açıklanan nedenlerle davanın kısmen kabulü ile davalının ticaret unvanı içerisinde yer alan “…” ibaresinin ticaret sicilinden terkinine, davacının men ve ref taleplerinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere:
1-Davanın kısmen kabulü ile
Davalının ticaret unvanı içerisinde yer alan “…” ibaresinin ticaret sicilinden terkinine,
Davacının men ve ref taleplerinin reddine,
2-Harçlar Yasasına göre hesaplanan 80,70-TL karar harcından peşin alınan 59,30-TL’nin mahsubu ile bakiye 21,40-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap olunan takdiren 15.000,00-TL maktu ücreti vekâletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacının yapmış olduğu ve aşağıda dökümü gösterilen 2.649,60-TL yargılama giderinin takdiren 1.324,80-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yargılama gideri sarfedilmediğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Yatırılan ve kullanılmayan gider avansının, hükmün kesinleşmesini müteakip re’sen yatırana iadesine (HMK m.333),
Dair verilen karar, hazır olan taraf vekillerinin yüzüne karşı, tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup, usulen anlatıldı. 18/10/2022

Katip … Hakim …
¸ ¸
MASRAF DÖKÜMÜ
İLK MASRAF : 127,10-TL
GİDER AVANSI :2.522,50-TL
TOPLAM :2.649,60-TL