Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/7 E. 2021/102 K. 08.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ Karar
T.C.
ANKARA
1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/7
KARAR NO : 2021/102

DAVA : Marka İle İlgili Kurum Kararının İptali
DAVA TARİHİ : 08/01/2020
KARAR TARİHİ : 08/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan marka ile ilgili kurum kararının iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekil dava dilekçesiyle; … işlem numaralı başvurularının, davalı kurum tarafından 5/1-ç maddesi uyarınca … tescil numaralı markalar gerekçe tutularak kısmen reddedildiğini, verilen kararın hatalı olduğunu, müvekkili markasının, diğer markalardan farklı olarak, Hindistan’ın İngilizcedeki karşılığı olan “…” ibaresinin başlangıcındaki “…” kısmı alınarak ve sonuna “gitmek” anlamına gelen “Go” kelimesi eklenerek oluşturulmuş bir marka olduğunu, Yüksek Mahkemenin istikrar kazanmış kararlarında 5/1-ç maddesinin uygulamasının oldukça dar yorumlanması gerektiği hususunun vurgulandığını, müvekkili markalarının dünya çapında tanınmış olduğunu, müvekkil markası ile itiraza konu markaların kullanıldığı faaliyet alanlarının tamamen farklı olduğunu YİDK kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı … vekili cevap dilekçesiyle; açılan davanın yerinde olmadığını, YİDK kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
YARGILAMA:
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davacı başvurusunun reddiyle ilgili verilen YİDK kararının yerinde olup olmadığı iptal şartlarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplandığı anlaşılmıştır.
Davanın açılmasını müteakip tarafların dava, cevap, cevaba cevap dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, sundukları deliller alınmış, tescil ve başvuru dosyaları ile Alâkalı ticaret sicil kayıtları getirtilmiş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, taraflar sulhe teşvik olunmuş, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, tahkikat icra olunmasını müteakip taraf vekillerine tahkikat ve yargılamının geneliyle ilgili son sözleri de sorulmuş; sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
TÜRKPATENT’den celbedilen işlem dosyasının tetkikinden; dava konusu …+şekil ibaresinin 12 / 16 / 25 / 39. mal ve hizmet sınıflarında tescili amacıyla 30.10.2018 tarihinde gerçekleştirildiği görülen … sayılı başvurunun, yapılan ilk incelemeler sonrasında 5/1-ç maddesi uyarınca “ayak giysileri, baş giysileri. (asfalt) uçak pisti yolcu vagonları, arabalar, traktörler, çekme arabaları dahil uçak yer destek ekipmanları. Hava, kara veya taşıt ile nakliye hizmetleri; Ambalajlama hizmetleri (gıda ve gıda ürünlerinin ambalajlanması dahil) ve malların deplanması hizmetleri; Seyahat ayarlanması hizmetleri, hava taşımacılığı hizmetleri; taşıma aracılığı hizmetleri, tur hizmetlerinin düzenlenmesi hizmetleri, seyahat rezervasyon hizmetleri, kurye hizmetleri(mesajlar ve ürünler), hava ambulans hizmetleri, pilot hizmetleri, turizm bürosu hizmetleri (otel rezervasyonu hariç), hava taşıtmalarının kiralanması hizmetleri, charter hizmetleri, kargo hizmetleri. Gazete ve dergiler içindeki basılı reklamlar; Pano ve poster ayakları, dekoratif arka plan panoları; kartvizitler, antetli kağıtlar, kimlik kartları, zarflar, bagaj formları, eşya karışıklık (PIR= Property Irregularity Report) formu, yakıt kitabı, ağırlık ve denge formu, CD kapakları, yeni çalışan katılım kiti, posterler, broşürler, uçuş kartı, bagaj etiketi, sertifikalar, geri bildirim formu, mürettebat bagaj etiketi, kalemler, kartlık, kağıt çantalar dahil kırtasiye malzemeleri” bakımından kısmen reddine karar verildiği, anılan karara karşı davacı başvuru sahibi tarafından itiraz edildiği, davacı itirazlarını değerlendiren Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu’nun 01.11.2019 tarih ve … sayılı kararıyla, “… başvuru numaralı “… şekil” ibareli başvurunun … sayılı “… şekil”, “…”, “… turizm”, “…”, “…”, “… şekil” ibareli marka/markalar ile aynılık veya ayırt edilemeyecek kadar benzerlik gerekçesiyle 6769 s. SMK’nın 5/1-(ç) bendi uyarınca kısmen reddine yönelik Markalar Dairesi Başkanlığı kararına karşı yapılan itiraz incelenmiştir. Bu hususlar çerçevesinde yapılan incelemede, işbu başvuru ile kısmen reddine gerekçe olarak gösterilen … sayılı “… şekil”, “…”, “… turizm”, “…”, “…”, “… şekil” ibareli markanın/markaların aynı veya ayırt edilemeyecek kadar benzer olduğu kanaatine varılmıştır. Ayrıca, kısmi ret kararına konu mal/hizmetlerle aynı veya aynı türdeki mal/hizmetlerin kısmi ret gerekçesi markanın/markaların kapsamında bulunduğu tespit edilmiştir. Dolayısıyla, başvuru hakkında 6769 s. SMK’nın 5/1-(ç) bendi uyarınca verilen kısmi ret kararı yerinde görülmüştür.” şeklinde karar tesis edildiği ve YİDK kararlarının davacı Şirket’e 06/01/2020 tarihinde tebliğ edildiği, eldeki davanın iki aylık yasal süre içerisinde 08/01/2020 tarihinde açıldığı anlaşılmış, davacı vekilinin eldeki davayı ikame ettiği tetkik edilmiş, işin esasına girilmiştir.
Bilirkişi kurulunca düzenlenen raporda özetle: dava konusu … sayılı marka başvurusu kapsamında 5/1-ç maddesi kapsamında reddine karar verilen emtialardan “Gazete ve dergiler içindeki basılı reklamlar; kartvizitler, antetli kağıtlar, kimlik kartları, zarflar, bagaj formları, eşya karışıklık (PIR= Property Irregularity Report) formu, yakıt kitabı, ağırlık ve denge formu, CD kapakları, yeni çalışan katılım kiti, posterler, broşürler, uçuş kartı, bagaj etiketi, sertifikalar, geri bildirim formu, mürettebat bagaj etiketi” emtiaları bakımından ret gerekçesi tutulan markalar kapsamındaki emtiaların aynı, aynı tür olarak değerlendirilmedikleri, başvuruda reddine karar verilen ve tabloda altı çizili renkte gösterilen mal ve hizmetler bakımından ise ret gerekçesi tutulan markalar kapsamındaki mal/hizmetlerin aynı, aynı tür oldukları, bununla birlikte taraf markalarını oluşturan işaretler arasındaki özellikle görsel unsurlar yönünden meydana gelen farklılıkların taraf markalarını aynı veya ayırt edilemeyecek düzeyde benzer olma kriterinden uzaklaştırdığı,kanun yolu incelemesi yapan yüksek mahkemelerce verilen kararlar uyarınca istikrarlı bir şekilde aranılan kriterlerin somut olayda gerçekleşmediği, dolayısıyla emtiaların aynı ya da aynı tür olmalarından bağımsız taraf markalarını oluşturan işaretlerin zaten anılan mutlak ret nedeni kapsamında değerlendirilebilir olmadıkları, takdirin mahkemeye ait olduğu, bildirilmiştir.
Bilirkişi raporunun her iki tarafın iddia ve savunmasının kapsamı, taraf delilleri, marka kapsamları dikkate alınarak düzelendiği, hüküm kurmaya yeterli incelemenin yapıldığı, raporun usul ve yasaya aykırı yönünün bulunmadığı, hukuki değerlendirmenin nihai olarak mahkememizce yapılacağı anlaşılmakla yeni heyetten rapor alınması veya mevcut bilirkişi heyetinden ek rapor alınması yoluna gidilmemiştir.
GEREKÇE:
6769 sayılı SMK’nın 5/1-ç bendi “Aynı veya aynı türdeki mal veya hizmetlerle ilgili olarak tescil edilmiş ya da daha önceki tarihte tescil başvurusu yapılmış marka ile aynı veya ayırt edilemeyecek kadar benzer işaretler.” tescil edilemeyeceği hükmünü amirdir. Bu düzenleme marka hukukuna hakim olan öncelik ve bir markanın tek bir sahibi olması ilkelerini ifade eder. Böylece daha önce tescil edilmiş veya başvurusu yapılmış bir markanın aynı veya ayırt edilmeyecek kadar benzerinin, aynı veya aynı türdeki mal veya hizmetler için bir başkası adına mükerrer tesciline engel olunması amaçlanmıştır. Aksi halin bir markanın birden fazla kişi tarafından kullanılmasına ve halkın yanıltılmasına neden olacağı kabul edilmiştir. Bu hususu TürkPatent tescil sürecinde, kendiliğinden dikkate almakla yükümlüdür.
Başvuruya konu markanın (işaretin) daha önce tescil edilmiş (veya başvurusu yapılmış) marka ile aynı olması, karşılaştırılan markaların (işaretlerin) özdeş, farksız, tıpa tıp taklit, aynen veya bire bir kopya olmalarını ifade eder. Aralarında küçük de olsa farlılık bulunan markalar ise aynı sayılamazlar. Ancak markaların farklı büyüklükte olması veya sözcük markalarının yazı karakterinin (el yazısı, büyük-küçük harf) veya yazı tipinin (Times New Roman, Arial, Comic Sans MS gibi) farklılaştırılması aynı olma durumunu etkilemez.
Ayırt edilemeyecek kadar benzerlik ise, karşılaştırılan markalar aynı olmamakla birlikte, orta düzeydeki alıcıda bıraktığı genel izlenimlerinin hemen hemen aynı olmasıdır. Bir başka deyişle, markalar arasındaki farklılık o kadar önemsizdir ki, müşteri kitlesi nezdinde markalar yazılış, okunuş, görsel veya işitsel olarak aynı imiş gibi algılanırlar.
Ancak 6769 sayılı SMK’nın 5/1-ç maddesindeki tescil engelinin varlığı için sadece başvuru ile önceki markaların aynı veya ayırt edilemeyecek kadar benzer olması yeterli değildir. Aynı zamanda başvuru ve önceki markanın kapsadığı mal ve hizmetlerin de aynı yada aynı tür olması zorunludur. Bu iki koşulun birlikte gerçekleşmesi durumunda yasa koyucu halkın bu iki markayı karıştırma ihtimalinin bulunduğunu kabul etmiştir. Bu nedenle, TürkPatent ayrıca karıştırma ihtimalinin var olup olmadığı üzerinde durmaksızın başvuruyu ret edecektir. Başvuru ve redde mesnet markanın kapsamındaki mal veya hizmetlerin bire bir örtüşmesi bir diğer söyleyişle özdeş olması halinde ayniyet mevcuttur. Aynı tür kavramı ise, kural olarak aynı sınıfın aynı alt gurubu içinde bulunmayı ifade eder. Marka Tescil Başvurularına Ait Mal ve Hizmetlerin Sınıflandırmasına İlişkin 2002/3 sayılı Tebliğin 5 ve 7. maddeleri anılan ilkeyi açıkça ifade etmektedir. Bununla birlikte sınıflandırma Nice Anlaşmasının 2. maddesinde vurgulandığı üzere, tescil edilmiş herhangi bir markanın koruma kapsamının belirlenmesi bakımından bağlayıcı değildir.
Ayırt edilemeyecek kadar benzerlikten söz edilebilmesi için başvuru konusu işaret ile redde mesnet markalar arasında ortalama tüketici ve yararlanıcılar nazarıyla bakıldığında hiçbir araştırma ve herhangi bir inceleme yapılmasını gerektirmeyecek derecede açık ve net biçimde iltibasın ortaya çıkmasının kesin olarak öngörülebilir olması gerekir.
Bu açıklamalar ışığında somut olay incelendiğinde;
Taraf markaları karşılaştırıldığında:

Tarafların emtia gruplarına bakıldığında, dava konusu marka kapsamında yer alan mal ve hizmetler ile redde mesnet markalar bakımından mal ve hizmetler arasında 5/1-ç maddesi kapsamında aranılan düzeyde aynı – aynı tür bir ilişki yer almaktadır.
Davacının markasının incelenmesinde; …+şekil ibareli başvurunun, dikdörtgen şeklinde lacivert, mavi ve beyaz renklerden oluştuğu görülen logoda, logonun sol kısmında “indi” ve “go” ibarelerinin bir araya getirilmesi ile oluşturulmuş bir sözcük unsurunun, sağ kısmında ise bir uçak figürünün yer aldığı anlaşılmıştır.
Ret gerekçesi markalarının incelenmesinde; …+şekil ve … şeklindeki markalarda ek şekil unsurları ile birlikte “…” ibaresinin yer aldığı, bu iki marka dışında …, … Turizm, … ve … markalarında ise herhangi bir şekil unsurunun yer almadığı anlaşılmaktadır.
Markalar arasında iltibasa yol açacak derecede bir benzerlik olup olmadığının tespitinde her iki markaya konu işaretin, ayırt edici ve baskın unsurları dikkate alınarak bütünü itibariyle görsel, işitsel ve anlamsal olarak bıraktıkları izlenimin esas alınması gerekmektedir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 08.06.2016 gün ve E.2014/11-696, K.2016/778 sayılı kararı uyarınca iltibas değerlendirmesinin hakimlik mesleğinin gerektirdiği genel hukuki bilgi ile çözümlenmesinin mümkün olduğu hususu da gözönünde bulundurularak yapılan incelemede; bütünsel bakış açısıyla başvuru ve redde mesnet marka arasında ilk bakışta hiçbir inceleme ve araştırma yapmayı gerektirmeyecek şekilde ayırt edilemeyecek bir benzerliğin olmadığı, davacı markasının kelime+şekil+renk markası olduğu, redde mesnet markaların bir kısmının kelime markası olduğu, bir kısmının ise kelime+şekil markası olduğu, bu durumda ilk bakışta genel görünüm itibariyle hedef tüketici kesiminin davacı konusu mal/hizmet sınıfları göz önünde bulundurulduğunda başvuru ve redde mesnet marka arasında hiç bir inceleme ve araştırma yapmayı gerekli kılmayacak şekilde bağlantı kurulma ihtimali de dahil iltibas ihtimalinin var olduğunun ve karıştırılmanın yaşanacağının söylenmesinin mümkün olmadığı, 5/1-ç anlamında aynı/ayırt edilemeyecek kadar benzer olmadıkları, zira 5/1-ç maddesi kapsamında yapılacak kıyaslama da markalarının ayırt edilmelerine imkan verecek herhangi bir farklılıktan yoksun olmaları ve işaretler arasındaki benzerliğin tartışmasız olması gerektiği, somut olayda ise başvuru ve redde mesnet markalar ile karşılaşan ortalama seviyedeki tüketici kitlesinin ilk bakışta bütün olarak bıraktığı izlenim açısından hiçbir inceleme ve araştırma yapılmasını gerektirmeyecek derecede benzerlik olmadığı ortalama tüketicinin bu markası 5/1-ç maddesi çerçevesinde karıştırmasının ve ayırt edilemeycek derecede benzer bulunması mümkün olmadığı, başvurudaki farklılıklar nedeniyle redde mesnet marka arasında benzerliğin iltibasa yol açıp açmayacağının ayrıca inceleme yapılmasını gereksiz kılacak derecede güçlü ve açık olmadığı, başvuru ve redde mesnet markalar arasında sescil benzerlik olsa da; davacı başvurusunun içerdiği diğer şekil+renk unsuru, redde mesnet markalardaki farklı şekil ve renk unsurları itibariyle görsel olarak birbirlerinden farklılaştıkları bu sayede ayrı işaretler olarak ortalama yararlanıcılar ve tüketiciler bakımından anlaşılabilir hale geldikleri kabul edilmiştir. Açıklanan nedenleri ile davanın tümden kabulü ile; TPMK YİDK’nın … sayılı kararının iptaline karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile
TPE YİDK’nın … sayılı kararın iptaline,
2-Harçlar Yasasına göre hesaplanan 59,30-TL karar harcından peşin alınan 54,40-TL’nin mahsubu ile bakiye 04,90-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap olunan takdiren 5.900,00-TL maktu ücreti vekâletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacının yapmış olduğu ve aşağıda dökümü gösterilen 2.451,60-TL
yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yargılama gideri sarfedilmediğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Yatırılan ve kullanılmayan gider avansının, hükmün kesinleşmesini müteakip re’sen yatırana iadesine (HMK m.333),
Dair verilen karar, hazır olan taraf vekillerinin yüzüne karşı, tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup, usulen anlatıldı. 08/04/2021

Katip … Hakim …
¸ ¸
MASRAF DÖKÜMÜ
İLK MASRAF : 116,60-TL
GİDER AVANSI :2.335,00-TL
TOPLAM :2.451,60-TL