Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/44 E. 2021/196 K. 08.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ Karar
T.C.
ANKARA
1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/44
KARAR NO : 2021/196

DAVA : Markaya tecavüzün ve haksız rekabetin durdurulması, Önlenmesine, Giderilmesi ve Ortadan kaldırılmasına
DAVA TARİHİ : 11/02/2020
KARAR TARİHİ : 08/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan markaya tecavüzün ve haksız rekabetin durdurulması, önlenmesi, giderilmesi ve ortadan kaldırılması davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesiyle; müvekkili şirket kurucusu …’un 1999 yılında kendi adına şahıs şirketi kurduğunu, özellikle stenografi, bant çözümleme ve çeviri konularında çalışmalar yaptığını, 2000 senesinde şahıs şirketini Limited şirkete çevirerek kurumsal bir yapıya geçtiğini ve bant çözümleme, yazılı/sözlü tercüme alanında özellikle bilimsel konularda Türkiye’nin önde gelen şirketlerinden biri olduğunu, müvekkilinin 11.12.2003 yılında ‘’…’’ ana unsurlu marka başvurusunda bulunduğunu ve şirket unvanının 2004 yılında değiştirilerek yeni ticaret unvanı olan ‘’…-… Tercüme Hizmetleri Yayıncılık Organizasyon Ticaret Limited Şirketi’’ olarak tescil edildiğini, www…com.tr, www…com.tr, www…com, www.dsifre.com adreslerinin 2004 yılından itibaren müvekkiline ait olduğunu, müvekkili şirketin ‘’…’’ markası üzerinde tek hak sahibi olduğunu, davalı yanın, fiili durumda tamamen aynı sektör ve iş alanında olacak şekilde ses ve video kayıtlarının çevirisi/çözümlemesini yapan bir program geliştirerek internet üzerinden belirli ücret tarifeleri altında bu hizmeti sunmaya başladığını ve müvekkilinin ‘’…’’ markasıyla karıştırılma, ilişkilendirilme ihtimaline yol açacak derecede benzer olan ‘’….com+sekil+slogan’’ ibaresinden oluşan tescilsiz bir marka kullandığını, davalı yanın söz konusu markayı izinsiz olarak ticaret hayatında aktif olarak kullandığını, https://www…com/ adresi üzerinden müşterilerine sunduğu hizmete ilişkin bilgilerin tespit edilebileceğini, yine facebook ve instagram sayfalarında https://www.instagram.com/desifrencom/?hl=tr , https://www.facebook.com/…/ marka adı altında tanıtım ve reklam yaptıklarını, davalı tarafından davaya konu marka adı ile sunulan hizmetin, müvekkili şirket tarafından sunulan hizmetle birebir aynı olduğunu ve hizmetler arasındaki tek farkın davalının dijital ortamda hizmet vermesi olduğunu, yine davalı şirketin internet sayfası olan http://….com.tr/ sayfasına ilk girildiğinde marka ile sunulan hizmete ilişkin ana sayfayı kaplar büyüklükte reklam ara yüzü ile karşılaşıldığını, müvekkilinin kelime ve şekil unsurundan oluşan markasına karşılık tecavüz konusu markanın kelime+slogan+şekil unsurlarından oluştuğunu ve marka örneğindeki şekil unsurunun ise kelime unsurundaki ‘’D’’ harfinin markanın genel algısını değiştirmediğini, harf üzerindeki renklendirmenin markaya ayırt edicilik katmadığını, her iki markanın işitsel, görsel ve anlamsal olarak karıştırılacağını, dava konusu markayı ilk kez gören ve müvekkili markasını tanıyan tüketicinin, müvekkilinin vermiş olduğu hizmeti internet ortamına taşıdığını ya da müvekkilinin yeni bir seri markası olduğun düşüncesine kapılabileceğini, veya şirketler arasında ortaklık olduğunun zannedilebileceğini de iddia ederek; davalının medya kuruluşları ile ticari ilişkileri, bilişim sektöründeki sahip olduğu imkânlar gibi sebeplerle ilk etapta marka hakkına tecavüz tespitinin davalı tarafa tebligat yapılmaksızın; yukarıda ve EK’lerde sunulan deliller ışığında bilirkişi marifetiyle marka hakkına tecavüzün tespitine, bu maksatla, marka hakkına tecavüzü oluşturan eylemlerin, tamamen internet ağı üzerinden hizmet satışı yapmak suretiyle gerçekleşmesi sebebiyle, davalı şirketin kullanımında olan ve hizmetlerini satışa sunduğu https://www…com/ internet sayfasının bilirkişilerce incelenerek tecavüz oluşturan eylemlerin tespitine; yine davalı kullanımında bulunan ve tecavüz oluşturan marka kullanımının yer aldığı http://aianspress.com.tr/ https://www.instagram.com/desifrencom/?hl=tr https://www.facebook.com/…/ internet sayfalarında da gerekli haksız kullanımların incelenerek tespitine, (EK-E)’de örnekleri sunulan ve tecavüz konusu haksız kullanımı oluşturan eylemleri içerir haberlerin bulunduğu internet sayfalarının bilirkişilerce incelenerek tespitine; (EK-F)’de sunulan ve davacı markası ile davalının markasının tüketiciler nezdinde nasıl bir karışıklığa yol açtığını ispatlayan elektronik posta gönderisinin incelenerek delil tespitinin yapılmasına; müvekkilinin marka hakkına kötü niyetli olarak yapılan açık tecavüzün devam etmesinin bir an önce sonlandırılması ve telafisi güç zararların önlenmesi için ilgili SMK ve HMK hükümleri gereğince dosya üzerinden ihtiyati tedbir kararı verilmesine, bu kapsamda sürdürülen e-ticaret dahil tüm ticari faaliyetlerin, televizyon, radyo ve internet ağı üzerinden yürütülen tüm reklam ve tanıtım faaliyetlerinin durdurulmasına, söz konusu sitelere erişimin engellenmesine, (bu kapsamda satış ve reklam faaliyetleri amacıyla davalı tarafından kullanılan her türlü basılı evrak, afiş, tabela vb. fiziki tanıtım ve satış araçlarının imhasına, internet ortamındaki diğer site ve sayfalara erişimin engellenmesine, yine bu kapsamda internet haber sitelerinde davalının tecavüz oluşturan eylemine yönelik olup aynı zamanda bu hizmetin tanıtımını yapan haber sitelerindeki bu haberlere erişimin engellenmesine) ihtiyati tedbir kararının karar kesinleşine kadar devam etmesine, dava konusu ref ve men talepleri: davalının yoğun tecavüz eylemi karşısında fazlaya ilişkin (tazminat konusu) (arabuluculuk başvurusu sonrası) haklarımız saklı kalmak kaydıyla müvekkili adına tescilli marka haklarımızın korunması maksadıyla SMK 149’uncu madde ve TTK 56’ncı madde gereğince, tecavüzün ve haksız rekabetin durdurulmasına, önlenmesine, giderilmesi ve ortadan kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı şirket vekili cevap dilekçesiyle, müvekkili şirketin 1953 yılında Bunt Kupür Derleme Firması adıyla kurulduğunu ve 1975 yılında isminin … … olarak değiştirildiğini, bu tarihten itibaren sektörün öncüsü haline geldiğini ve 1992’de de … … Medya Takip Merkezi A.Ş. unvanını aldığını, özel televizyonların açılmaya başladığı 1993 yılında, hizmet çeşitliliğini arttıran Müvekkili Şirketin televizyon takibi ile birlikte medya analiz ve ölçümleme yenilikleriyle sektöründe değişim yaratan bir şirket olduğunu, özel televizyonların açılmaya başladığı 1993 yılında, hizmet çeşitliliğini arttıran müvekkili şirketin televizyon takibi ile birlikte medya analiz ve ölçümleme yenilikleriyle sektöründe değişim yaratan bir şirket olduğunu, medya takip sektörünün kabul görmüş uluslararası örgütleri olan Uluslararası Kupür Büroları Federasyonu (FIBEP), Uluslararası Radyo Televizyon Takip Derneği (IABM) ve Uluslararası İletişim Ölçme ve Değerlendirme Birliği (AMEC) üyelisi olduğunu, tüm dünya medyasını takip edebilecek teknolojik alt yapıya sahip olan müvekkil şirketin, 1999 yılında televizyon ve radyo takip sonuçlarını internet üzerinden raporlamaya başladığını, yapay zeka teknolojisi esaslı yazılım ile Türkçe dilindeki dijital video ve ses dosyalarından youtube videolarına, televizyon ve radyo kayıtlarından konferans ve röportaj verilerine kadar birçok ses dosyası, saniyeler içerisinde yüksek başarı oranıyla metne çevrilebildiğini, müvekkil şirketin, dünyada bir ilke imza atarak tamamen Türkçe dil bilgisi kurallarına göre dizayn edilen altyapı ile “Türkçe’ye özgü yazılmış en başarılı ses tanıma teknolojisi”ne sahip olduğunu ve bu teknolojiyi kullanıcılarına “….com” sitesi üzerinden kolaylıkla ulaştırabildiğini, dolayısıyla müvekkili şirket hizmeti ile davacı şirket hizmetlerinin birbirinden tamamen farklı olduğunu, davacı yanın “…” hizmetini yalnızca kendisinin veremeyeceğini, müvekkilinin bu yöndeki faaliyetlerine hukuken engel olamayacağını, “…” adında onlarca marka olmasına rağmen işbu davanın müvekkili şirkete yönlendirilmesinin ürünün çok talep görmesi olduğunu, … kelimesinin “Çözülmüş, açıklanmış” anlamına geldiğini, kriptoloji biliminde şifre işleminin geriye alınarak asıl veriye tekrar ulaşılması işlemini tanımladığını, yine “… etmek” eyleminin de “Şifreli olan bir şeyin şifresini çözmek” olarak açıklandığını, TÜRKPATENT sayfasında yapılan sorgulamada içinde “…” adı geçen 17 farklı kayıt bulunduğunu, söz konusu kayıtların birçoğunun verdiği hizmetin davacı şirketin vermekte olduğu hizmete benzediğini, ancak müvekkili şirketin söz konusu … hizmetini sahip olduğu yazılım aracılığıyla verdiğinden davacı şirket hizmetinden açıkça ayrıldığını, yine “…” kelimesinin, her ne kadar ses kayıt çözümü hizmetinin doğrudan kelime anlamı olmasına yani doğrudan hizmetin kendisini tanımlamasına rağmen, piyasada yıllardır birçok firma tarafından marka olarak kullanıldığını ve ayırt edicilik vasfı taşımadığını, müvekkilinin yenilik ve ayırt edicilik vasfı taşıyan öğesinin ise “….com” ibaresindeki “D” harfinin grafik tasarımı ve bu ibarenin altında hizmeti diğerlerinden ayıran “Yeni Nesil Yapay Zeka” sloganı olduğunu, böylece müvekkil markasının “com” uzantısı ile internet üzerinden verilen bir hizmet olduğunu vurguladığını, “D” harfini “ses titreşimi” anlamı taşıyan bir tasarımla birleştirdiğini “Yeni Nesil Yapay Zeka” sloganı ile hizmetinin yapay zeka tabanlı bir yazılıma dayandığını gösterdiğini, davacının müvekkili şirket adına tescilli marka ile ilgili olarak “her türlü basılı evrak, afiş, tabela vs. fiziki tanıtım ve satış araçlarının imhası, internet ortamındaki diğer site ve sayfalara erişimin engellenmesi, yine bu kapsamda internet haber sitelerinde davalının tecavüz oluşturan eylemine yönelik tanıtım faaliyetlerinin engellenmesi”ne yönelik ihtiyati tedbir taleplerinin de reddedilmesi gerektiğini, aksi takdirde müvekkilinin adına tescilli markası kullanmasının engellenmiş olacağını ve yapmış olduğu yatırımlar da gözetildiğinde telafisi imkansız zararlar doğabileceğini ileri sürerek; davanın ve tespit, tedbir istemlerinin reddini talep etmiştir.
YARGILAMA:
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davalının markasal kullanımının ve internet sayfaları kullanımının davacının marka hakkına tecavüz edip etmediği, haksız rekabet yaratıp yaratmadığı noktalarında toplandığı noktalarında toplandığı anlaşılmıştır.
Davanın açılmasını müteakip tarafların dava, cevap, cevaba cevap dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, sundukları deliller alınmış, tescil ve başvuru dosyaları ile Alâkalı ticaret sicil kayıtları getirtilmiş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, taraflar sulhe teşvik olunmuş, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, tahkikat icra olunmasını müteakip, Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yazı İşleri Yönetmeliği’nin 41/2. maddesi hükmü de gözetilerek taraf vekillerine tahkikat ve yargılamının geneliyle ilgili son sözleri de sorulmuş; sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
Türk Patent ve Marka Kurumu kayıtlarında yapılan incelemede;
2016 02649 tescil numaralı “…” ibareli markanın, davacı “…-… VE TERCÜME HİZM. YAYINCILIK ORG. TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ” adına kayıtlı olduğu, markanın 41. Sınıfta yer alan “Eğitim ve öğretim hizmetleri. Sempozyum, konferans, kongre ve seminer düzenleme, idare hizmetleri. Spor, kültür ve eğlence hizmetleri (sinema, spor karşılaşmaları, tiyatro, müze, konser gibi kültür ve eğlence etkinlikleri için bilet sağlama hizmetleri dahil). Dergi, kitap, gazete v.b.gibi yayınların basıma hazır hale getirilmesi, okuyucuya ulaştırılmasına ilişkin hizmetler (global iletişim ağları vasıtasıyla anılan hizmetlerin sağlanması da dahil). Film, televizyon ve radyo programları yapım hizmetleri. Haber muhabirliği hizmetleri, foto-muhabirliği hizmetleri. Fotoğrafçılık hizmetleri. Tercüme hizmetleri.” için 14.01.2016 tarihinden geçerli olmak üzere, 19.10.2016 tarihinde tescil edildiği ve korumasının devam ettiği; davacının eski ticaret unvanıyla yapmış olduğu, 2003 33606 tescil numaralı “… TERCÜME HİZMETLERİ …” ibareli markanın ise davacı “… … TERCÜME YAYINCILIK ORGANİZASYON BİLGİSAYAR SİSTEMLERİ TURİZM TEKSTİL TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ” adına kayıtlı olduğu, markanın 41. Sınıfta yer alan “Sempozyum, konferans, kongre ve seminer düzenleme, idare hizmetleri… Tercüme hizmetleri: İşaret dili çeviri hizmetleri, diğer tüm tercüme ve çeviri hizmetleri, yabancı dilden Türkçeye, Türkçeden yabancı dile, yabancı dilden başka bir yabancı dile, normal veya yeminli simultane veya banttan dokümandan çeviri” için 11.12.2003 tarihinden geçerli olmak üzere, 04.08.2006 tarihinde tescil edildiği, ancak yenileme yapılmadığından korumasının devam etmediği; davalının markalarının incelenmesinde; 2019/89380 başvuru numaralı “….COM + D şekil YENİ NESİL YAPAY ZEKA” ibareli markanın, davalı “…” adına kayıtlı olduğu, markanın 42. Sınıfta yer alan “Bilimsel ve sınai inceleme, araştırma hizmetleri; mühendislik hizmetleri, mühendislik ve mimari tasarım hizmetleri, kalite ve standart belgelendirme amaçlı mal/hizmetlerin test edilmesi. Bilgisayar hizmetleri: bilgisayar programlama, bilgisayarı virüse karşı koruma, bilgisayar sistem tasarımı, başkaları adına web sitelerinin tasarlanması, bakımı ve güncelleştirilmesi, yazılım tasarımı, kiralanması ve güncelleştirilmesi, internet arama motoru sağlama, hosting, bilgisayar donanımları alanında danışmanlık, bilgisayar donanımlarının kiralanması hizmetleri. Bu sınıfa dahil olup mühendislik, mimarlık, bilgisayar hizmetleri kapsamına girmeyen her türlü tasarım hizmetleri; grafik sanat tasarım hizmetleri (reklam amaçlı tasarım ve peyzaj tasarımı hariç). sanat eserleri orijinallik onay hizmetleri.” için 22.09.2019 tarihinde başvurusunun yapıldığı, henüz tescil edilmediği; 2018 51575 tescil numaralı “….COM YENİ NESİL YAPAY ZEKA” ibareli markanın davalı “…” adına kayıtlı olduğu, markanın 41 ve 42. Sınıflarda yer alan “41: Eğitim ve öğretim hizmetleri. Sempozyum, konferans, kongre ve seminer düzenleme, idare hizmetleri. Spor, kültür ve eğlence hizmetleri (sinema, spor karşılaşmaları, tiyatro, müze, konser gibi kültür ve eğlence etkinlikleri için bilet sağlama hizmetleri dahil). Dergi, kitap, gazete v.b. gibi yayınların basıma hazır hale getirilmesi, okuyucuya ulaştırılmasına ilişkin hizmetler (global iletişim ağları vasıtasıyla anılan hizmetlerin sağlanması da dahil). Film, televizyon ve radyo programları yapım hizmetleri. Haber muhabirliği hizmetleri, foto-muhabirliği hizmetleri. Fotoğrafçılık hizmetleri. Tercüme hizmetleri. 42: Bilimsel ve sınai inceleme, araştırma hizmetleri; mühendislik hizmetleri, mühendislik ve mimari tasarım hizmetleri, kalite ve standart belgelendirme amaçlı mal/hizmetlerin test edilmesi. Bilgisayar hizmetleri: bilgisayar programlama, bilgisayarı virüse karşı koruma, bilgisayar sistem tasarımı, başkaları adına web sitelerinin tasarlanması, bakımı ve güncelleştirilmesi, yazılım tasarımı, kiralanması ve güncelleştirilmesi, internet arama motoru sağlama, hosting, bilgisayar donanımları alanında danışmanlık, bilgisayar donanımlarının kiralanması hizmetleri. Bu sınıfa dahil olup mühendislik, mimarlık, bilgisayar hizmetleri kapsamına girmeyen her türlü tasarım hizmetleri; grafik sanat tasarım hizmetleri (reklam amaçlı tasarım ve peyzaj tasarımı hariç). Sanat eserleri orijinallik onay hizmetleri.” için 26.05.2016 tarihinden geçerli olmak üzere, 10.12.2018 tarihinde tescil edildiği ve korumasının devam ettiği; anlaşılmıştır.
Dosyaya celbedilen belgelerden:
2016 02649 tescil numaralı “…” ibareli markanın, davacı “…-… VE TERCÜME HİZM. YAYINCILIK ORG. TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ” adına kayıtlı olduğu, markanın 41. Sınıfta yer alan “Eğitim ve öğretim hizmetleri. Sempozyum, konferans, kongre ve seminer düzenleme, idare hizmetleri. Spor, kültür ve eğlence hizmetleri (sinema, spor karşılaşmaları, tiyatro, müze, konser gibi kültür ve eğlence etkinlikleri için bilet sağlama hizmetleri dahil). Dergi, kitap, gazete v.b.gibi yayınların basıma hazır hale getirilmesi, okuyucuya ulaştırılmasına ilişkin hizmetler (global iletişim ağları vasıtasıyla anılan hizmetlerin sağlanması da dahil). Film, televizyon ve radyo programları yapım hizmetleri. Haber muhabirliği hizmetleri, foto-muhabirliği hizmetleri. Fotoğrafçılık hizmetleri. Tercüme hizmetleri.” için 14.01.2016 tarihinden geçerli olmak üzere, 19.10.2016 tarihinde tescil edildiği ve korumasının devam ettiği anlaşılmıştır.
Davacının eski ticaret unvanıyla yapmış olduğu, 2003 33606 tescil numaralı “… TERCÜME HİZMETLERİ …” ibareli markanın ise davacı “… … TERCÜME YAYINCILIK ORGANİZASYON BİLGİSAYAR SİSTEMLERİ TURİZM TEKSTİL TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ” adına kayıtlı olduğu, markanın 41. Sınıfta yer alan “Sempozyum, konferans, kongre ve seminer düzenleme, idare hizmetleri… Tercüme hizmetleri: İşaret dili çeviri hizmetleri, diğer tüm tercüme ve çeviri hizmetleri, yabancı dilden Türkçeye, Türkçeden yabancı dile, yabancı dilden başka bir yabancı dile, normal veya yeminli simultane veya banttan dokümandan çeviri” için 11.12.2003 tarihinden geçerli olmak üzere, 04.08.2006 tarihinde tescil edildiği, ancak yenileme yapılmadığından korumasının devam etmediği anlaşılmıştır.
2019/89380 başvuru numaralı “….COM + D şekil YENİ NESİL YAPAY ZEKA” ibareli markanın, davalı “…” adına kayıtlı olduğu, markanın 42. Sınıfta yer alan “Bilimsel ve sınai inceleme, araştırma hizmetleri; mühendislik hizmetleri, mühendislik ve mimari tasarım hizmetleri, kalite ve standart belgelendirme amaçlı mal/hizmetlerin test edilmesi. Bilgisayar hizmetleri: bilgisayar programlama, bilgisayarı virüse karşı koruma, bilgisayar sistem tasarımı, başkaları adına web sitelerinin tasarlanması, bakımı ve güncelleştirilmesi, yazılım tasarımı, kiralanması ve güncelleştirilmesi, internet arama motoru sağlama, hosting, bilgisayar donanımları alanında danışmanlık, bilgisayar donanımlarının kiralanması hizmetleri. Bu sınıfa dahil olup mühendislik, mimarlık, bilgisayar hizmetleri kapsamına girmeyen her türlü tasarım hizmetleri; grafik sanat tasarım hizmetleri (reklam amaçlı tasarım ve peyzaj tasarımı hariç). Sanat eserleri orijinallik onay hizmetleri.” için 22.09.2019 tarihinde başvurusunun yapıldığı, henüz tescil edilmediği anlaşılmıştır.
2018 51575 tescil numaralı “….COM YENİ NESİL YAPAY ZEKA” ibareli markanın davalı “…” adına kayıtlı olduğu, markanın 41 ve 42. Sınıflarda yer alan “41: Eğitim ve öğretim hizmetleri. Sempozyum, konferans, kongre ve seminer düzenleme, idare hizmetleri. Spor, kültür ve eğlence hizmetleri (sinema, spor karşılaşmaları, tiyatro, müze, konser gibi kültür ve eğlence etkinlikleri için bilet sağlama hizmetleri dahil). Dergi, kitap, gazete v.b. gibi yayınların basıma hazır hale getirilmesi, okuyucuya ulaştırılmasına ilişkin hizmetler (global iletişim ağları vasıtasıyla anılan hizmetlerin sağlanması da dahil). Film, televizyon ve radyo programları yapım hizmetleri. Haber muhabirliği hizmetleri, foto-muhabirliği hizmetleri. Fotoğrafçılık hizmetleri. Tercüme hizmetleri. 42: Bilimsel ve sınai inceleme, araştırma hizmetleri; mühendislik hizmetleri, mühendislik ve mimari tasarım hizmetleri, kalite ve standart belgelendirme amaçlı mal/hizmetlerin test edilmesi. Bilgisayar hizmetleri: bilgisayar programlama, bilgisayarı virüse karşı koruma, bilgisayar sistem tasarımı, başkaları adına web sitelerinin tasarlanması, bakımı ve güncelleştirilmesi, yazılım tasarımı, kiralanması ve güncelleştirilmesi, internet arama motoru sağlama, hosting, bilgisayar donanımları alanında danışmanlık, bilgisayar donanımlarının kiralanması hizmetleri. Bu sınıfa dahil olup mühendislik, mimarlık, bilgisayar hizmetleri kapsamına girmeyen her türlü tasarım hizmetleri; grafik sanat tasarım hizmetleri (reklam amaçlı tasarım ve peyzaj tasarımı hariç). Sanat eserleri orijinallik onay hizmetleri.” için 26.05.2016 tarihinden geçerli olmak üzere, 10.12.2018 tarihinde tescil edildiği ve korumasının devam ettiği anlaşılmıştır.
Bilirkişi kurulunca düzenlenen raporda özetle:
Davalıya ait olduğu belirlenen, https://www…com/, http://…com.tr/ https://www.instagram.com/desifrencom/?hl=tr, https://www.facebook.com/…/ sayfalarındaki şeklindeki markasal kullanımın, davacının 2016 02649 sayılı markasından doğan hakları ihlal etmediği ve 6769 sayılı SMK’nun 7 ve 29. maddeleri uyarınca davacı markasına tecavüz teşkil etmediği, takdirin mahkemeye ait olduğu, bildirilmiştir.
Bilirkişi raporunun her iki tarafın iddia ve savunmasının kapsamı, taraf delilleri, marka kapsamları dikkate alınarak düzelendiği, hüküm kurmaya yeterli incelemenin yapıldığı, raporun usul ve yasaya aykırı yönünün bulunmadığı, hukuki değerlendirmenin nihai olarak mahkememizce yapılacağı anlaşılmakla yeni heyetten rapor alınması veya mevcut bilirkişi heyetinden ek rapor alınması yoluna gidilmemiştir.
GEREKÇE:
6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun “Marka Hakkına Tecavüz Sayılan Fiilleri” içeren 29. maddesinin (a) bendi uyarınca; “Marka sahibinin izni olmaksızın, markayı 7 nci maddede belirtilen biçimlerde kullanmak.” marka hakkına tecavüz olarak değerlendirmektedir.
SMK’nun “Marka tescilinden doğan hakların kapsamı ve istisnaları” başlığı ile düzenlenen 7. maddesi ise aşağıdaki şekildedir:
“Madde 7- (1) Bu Kanunla sağlanan marka koruması tescil yoluyla elde edilir.
(2) Marka tescilinden doğan haklar münhasıran marka sahibine aittir. Marka sahibinin, izinsiz olarak yapılması hâlinde, aşağıda belirtilen fiillerin önlenmesini talep etme hakkı vardır:
a) Tescilli marka ile aynı olan herhangi bir işaretin, tescil kapsamına giren mal veya hizmetlerde kullanılması.
b) Tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsadığı mal veya hizmetlerle aynı veya benzer mal veya hizmetleri kapsayan ve bu nedenle halk tarafından tescilli marka ile ilişkilendirilme ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimali bulunan herhangi bir işaretin kullanılması.
c) Aynı, benzer veya farklı mal veya hizmetlerde olmasına bakılmaksızın, tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve Türkiye’de ulaştığı tanınmışlık düzeyi nedeniyle markanın itibarından haksız bir yarar elde edecek veya itibarına zarar verecek veya ayırt edici karakterini zedeleyecek nitelikteki herhangi bir işaretin haklı bir sebep olmaksızın kullanılması.
(3) Aşağıda belirtilen durumlar, işaretin ticaret alanında kullanılması hâlinde, ikinci fıkra hükmü uyarınca yasaklanabilir:
a) İşaretin, mal veya ambalajı üzerine konulması.
b) İşareti taşıyan malların piyasaya sürülmesi, teslim edilebileceğinin teklif edilmesi, bu amaçlarla stoklanması veya işaret altında hizmetlerin sunulması ya da sunulabileceğinin teklif edilmesi.
c) İşareti taşıyan malın ithal ya da ihraç edilmesi.
ç) İşaretin, teşebbüsün iş evrakı ve reklamlarında kullanılması.
d) İşareti kullanan kişinin, işaretin kullanımına ilişkin hakkı veya meşru bağlantısı olmaması şartıyla işaretin aynı veya benzerinin internet ortamında ticari etki yaratacak biçimde alan adı, yönlendirici kod, anahtar sözcük ya da benzeri biçimlerde kullanılması.
e) İşaretin ticaret unvanı ya da işletme adı olarak kullanılması.
f) İşaretin hukuka uygun olmayan şekilde karşılaştırmalı reklamlarda kullanılması.
(4) Markanın sahibine sağladığı haklar, üçüncü kişilere karşı marka tescilinin yayım tarihi itibarıyla hüküm ifade eder. Ancak marka başvurusunun Bültende yayımlanmasından sonra gerçekleşen ve marka tescilinin ilan edilmiş olması hâlinde yasaklanması söz konusu olabilecek fiiller nedeniyle başvuru sahibi, tazminat davası açmaya yetkilidir. Mahkeme, öne sürülen iddiaların geçerliliğine ilişkin olarak tescilin yayımlanmasından önce karar veremez.
(5) Marka sahibi, üçüncü kişiler tarafından dürüstçe ve ticari hayatın olağan akışı içinde, markasının aşağıda belirtilen biçimlerde kullanılmasını engelleyemez:
a) Gerçek kişilerin kendi ad veya adresini belirtmesi.
b) Malların veya hizmetlerin türüne, kalitesine, miktarına, kullanım amacına, değerine, coğrafi kaynağına, üretim veya sunuluş zamanına ya da diğer niteliklerine ilişkin açıklamalarda bulunulması.
c) Özellikle aksesuar, yedek parça veya eşdeğer parça ürünlerinde, malın ya da hizmetin kullanım amacının belirtilmesinin gerekli olduğu hâllerde kullanılması.”
Bu madde hükümlerinden anlaşılacağı üzere; marka hakkının ihlal edildiğinin kabulü için 6769 sayılı yasanın 29. maddesinin delaletiyle 7/2-b bendinde tanımlanan kullanım şeklinin gerçekleşmesi gerekmektedir. Yani, tecavüzün varlığına hükmedebilmek için; davacı markaları ile davalının kullandığı işaretin ve bunların emtia veya hizmetlerinin aynı veya benzer olması ve bu durumun iltibasa yol açması zorunludur.
6769 sayılı yasada da “benzerlik” kavramı tanımlanmamıştır. Ancak; marka hakkının kapsamını düzenleyen 7/2-b maddesinden; işaret ile tescil edilen marka arasında karıştırılma ihtimali varsa; o işaret ile tescilli marka arasında benzerlik olduğunun kabulü gerektiği anlaşılmaktadır.
Bu açıklamalar ışığında somut olay incelendiğinde;
Bilirkişi raporlarında da izah edildiği üzere: davalıya ait https://www…com/ web sitesinde; Web sitesi alan adının “….com” olduğu ve site içerisinde ….com ibarelerinin kullanıldığı, Web sitesinin davalı firmaya ait olduğu, http://aianspress.com.tr/ web sitesinde; Web sitesinin açılışında “…com” ibaresinin yer aldığı, Web sitesinin davalı firmaya ait olduğu, https://www.instagram.com/…./?hl=tr instagram hesabında; Instagram hesap adının “desifrencom” olduğu ve hesap içerisinde “….com” ibarelerinin kullanıldığı, Instagram hesabının davalı firmaya ait olduğu, https://www.facebook.com/…/ Facebook hesabında; Facebook hesap adının “…” olduğu ve hesap içerisinde “….com” ibarelerinin kullanıldığı, Facebook hesabının davalı firmaya ait olduğunun tespit edildiği; bahse konu internet sitesi ve sosyal medya hesaplarında inceleme yapılan adreslerde ….com firmasının reklam ve tanıtımının yapıldığı, bu firma tarafından yürütülen ….com web sitesi üzerinden “.mkv, .mp4, .opus, .mp3, .vaw” gibi ses dosyalarındaki kayıtları yazıya çevirme hizmetinin sunulduğu, diğer web sitesi ve sosyal medya hesaplarında ….com web sitesinin tanıtımının yapıldığı, dolayısıyla internet ortamındaki bu kullanımların da, “….com” markası altında faaliyet gösteren web sitesine işaret eden, markasal nitelikte ve ticari etki yaratacak türdeki kullanımlardan olduğu; davacının 2003/33606 sayılı markası ise dava tarihi itibariyle yenilenmeme sebebiyle hükümden düştüğünden değerlendirmeye alınmadığı, davalının 2018 51575 sayılı “….COM YENİ NESİL YAPAY ZEKA” markası tescilli olup, mezkur kullanım … şeklinde olup tescilli markadan farklı olduğu, davalının 2019/89380 başvuru numaralı “….COM + D şekil YENİ NESİL YAPAY ZEKA” ibareli markası ise henüz tescilli olmadığı, dolayısıyla davacının mezkur kullanımı tescilli marka kullanımı mahiyetinde değil, başvurusu yapılmış markanın kullanımı şeklinde olduğu, tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış davalı markalarının, davacının daha eski tarihli olan 2016 02649 sayılı markasına tecavüz iddiası bakımından savunma gerekçesi yapılamayacağı, 2016 02649 sayılı davacı şirket markasının … şeklinde olduğu, davalı şirketin dosya kapsamında tespit edilen eylemli kullanımının ….com yeni nesil yapay zeka+şekil şeklinde olduğu, davalının internet sitesindeki, sunduğu yazılı doküman ve kataloglardaki işbu kullanımın kendi hizmetlerini diğer işletmelerin hizmetlerinden ayırt etmeye yarayacak şekilde markasal kullanım niteliğinde olduğu; davalı ….com web sitesi üzerinden “.mkv, .mp4, .opus, .mp3, .vaw” gibi ses dosyalarındaki kayıtları yazıya çevirme hizmeti sunduğu, bu hizmetin, gündelik hayatta “… hizmeti” olarak adlandırılmakta olup; en basit hali ile ifade etmek gerekirse, konferanslarda, seminerlerde veya toplantılarda konuşmacıların konuşmaları ses kayıt cihazı ile kaydedildikten sonra bu konuşmaların tekrar dinlenip çözümlenerek yazılı doküman haline getirilmesi şeklinde gerçekleşmekte olduğu, davacınınbu hizmeti online olarak, bir yazılım aracılığı ile sunduğu, söz konusu hizmetin, tercüme hizmetlerinin bir türü olup, aslında bir kaydın, belgenin sesli biçimden yazılı biçime çevrilmesine ilişkin olduğu, bu kapsamda davalı kullanımı 41. Sınıftaki “Tercüme hizmetleri”ne ilişkin olduğu, davacının 2016 02649 sayılı … markası kapsamında işbu hizmetler (41. Sınıf: Tercüme hizmetleri) aynen yer aldığından, söz konusu hizmetler aynı/aynı tür olarak addedildiği ve örtüştüğü anlaşılmaktadır.
Bu aşamada belirlenmesi gereken marka işaretlerinin benzer olup olmadığı ve taraf markaları arasında ortalama tüketici algısı itibariyle iltibas oluşup oluşmayacağıdır.

Davacı Markası Davalı Markası

… ….COM
(41. sınıf) yeni nesil yapay zeka
(41. ve 42. sınıf)

Davalı markasının incelenmesinde; davacı markası “…” şeklinde olup, “…” olarak okunduğu, markada yer alan “şifre” kelimesinin TDK Güncel Türkçe Sözlük uyarınca “1- Gizli haberleşmeye yarayan işaretlerin tümü, kod. 2- Gizliliği olan kasa, kapı, çanta vb. şeylerin açılması için gereken rakam.” anlamına geldiği, … kelimesinin ise “Çözülmüş, açıklanmış.” anlamını haiz olduğu anlaşılmaktadır.
Davacının markasının incelenmesinde; markanın ….COM ibaresinden ve bunun altında yer alan “yeni nesil yapay zeka” sloganından oluştuğu, markada yer alan “com” ibaresi alan adı uzantısı olup marka işareti içinde tali unsur olduğu, altta çok küçük boyutta yer alan slogan da ilgili hizmeti tasvir eden bir ibare olması sebebiyle markasal ayırt ediciliği haiz olmadığı, bu anlamda markanın ayırt edici esaslı unsuru … kelimesi olduğu, bu kelimenin, … kelimesinin 2 tekil şahıs iyelik eki ile çekimlenmiş hali olduğu anlaşılmaktadır.
Markalar arasında iltibasa yol açacak derecede bir benzerlik olup olmadığının tespitinde her iki markaya konu işaretin, ayırt edici ve baskın unsurları dikkate alınarak bütünü itibariyle görsel, işitsel ve anlamsal olarak bıraktıkları izlenimin esas alınması gerekmektedir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 08.06.2016 gün ve E.2014/11-696, K.2016/778 sayılı kararı uyarınca iltibas değerlendirmesinin hakimlik mesleğinin gerektirdiği genel hukuki bilgi ile çözümlenmesinin mümkün olduğu hususu da gözönünde bulundurularak yapılan incelemede, … ve … ibarelerinin tüketici algısında yarattığı etki, … kelimesi itibariyle örtüştüğü, taraf markalarında ortak işitsel ve anlamsal unsur olarak bulunan … kelimesinin, “konferanslarda, seminerlerde veya toplantılarda konuşmacıların konuşmaları ses kayıt cihazı ile kaydedildikten sonra bu konuşmaların tekrar dinlenip çözümlenerek yazılı doküman haline getirilmesi” biçimindeki deşire hizmetinin adı olduğu açık olduğu, dolayısıyla … kelimesinin “tercüme hizmetleri” üzerinde kullanımı herkese açık olduğu, dava konusu 41. Sınıftaki “Tercüme hizmetleri”nin ilgili tüketicisi, makul derecede bilgili, dikkatli ve gözlemci olarak kabul edilen ortalama tüketici olup, özenle ve dikkatle marka ve hizmet tercihi yapan bir kitle olduğu, bu nedenle de ortalama bir tüketici tarafından, … sözcüğü itibariyle örtüşsen davalı ve davacı markalarının ve/veya işletmelerinin farklı ve ilişkisiz olduğunun anlaşılacağı, ilgili tüketicilerin günlük hayatta … kelimesini ilgili hizmetin bir türü olarak bildiklerinden; seçecekleri D(E)ŞİFRE ibareli markanın ticari kaynağına yönelik farkındalıkları oldukça üst düzeyde olduğu, bu durum da karıştırılma tehlikesini bertaraf ettiği, davacı yan her ne kadar D(E)ŞİFRE kelimesinden kaynaklı benzerlik ve seri marka imajı olduğunu ileri sürmüşse de; … kelimesini farklı bir marka konsepti içinde “tercüme hizmetleri” için kullanımı yukarıda açıklanan nedenlerle davacının marka hakkını ihlal etmediği, zayıf marka seçen ya da markası yaygın kullanımla zayıflayan taraf, bu markanın farklı unsurlarla kullanımına katlanmak mecburiyetinde olduğu, OHIM ve ATAD uygulmaları da benzer yönde olduğu, ….COM şeklindeki davalı kullanımı/markasının gerek sondaki ikinci tekil şahıs iyelik eki, gerekse de D harfinin ses frekansı şeklindeki figüratif tasarımı itibariyle, … ibareli davacı markasından yeterli düzeyde uzaklaşıp farklılaştığı, bu bağlamda markalar arasında benzerlik ve iltibas tehlikesi bulunmadığı; davacının … kelimesinin gerçek anlamı ile farklı marka konseptleri içinde kullanılmasına katlanma mecburiyeti olduğu, açıklanan nedenlerle; … ibareli davacı markası ile dava konusu ….COM şeklindeki davalı kullanımı arasında 41. Sınıftaki “tercüme hizmetleri” bakımından 6769 sayılı SMK’nun 6/1 maddesi anlamında benzerlik ve iltibas tehlikesi bulunmadığı; dolayısıyla davalının kullanımının, davacının marka haklarını ihlal etmediği ve 6769 sayılı SMK’nun 7 ve 29. maddeleri uyarınca davacının markasından doğan haklara tecavüz teşkil etmediği kabul edilmiş, davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere:
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Yasasına göre hesaplanan 59,30-TL karar harcından peşin alınan 54,40-TL’nin mahsubu ile bakiye 04,90-TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap olunan takdiren 5.900,00-TL maktu ücreti vekâletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yargılama gideri sarfedilmediğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Yatırılan ve kullanılmayan gider avansının, hükmün kesinleşmesini müteakip re’sen yatırana iadesine (HMK m.333),
Dair, verilen karar hazır olan taraf vekillerinin yüzlerine karşı tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Bölge Adliye Mahkemelerinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/06/2021

Katip … Hakim …
¸ ¸