Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/217 E. 2021/401 K. 07.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/217
KARAR NO : 2021/401

DAVA : Endüstriyel Tasarımla İlgili Kurum Kararının İptali
Endüstriyel Tasarımın Hükümsüzlüğü
DAVA TARİHİ : 28/07/2020
KARAR TARİHİ : 07/12/2021
YAZILDIĞI TARİH : 09/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan endüstriyel tasarım ile ilgili kurum kararının iptali, endüstriyel tasarımın hükümsüzlüğü davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesiyle; müvekkili şirketin 1990 yılından beri Türkiye’nin en önemli sanayi şirketlerinden olduğunu, alüminyüm profil, kompozit panel, alüminyüm yassı mamül, … profil ve panjur üretim, satım, ithalat ve ihracatı ile iştigal etmekte olan dünya çapında bir şirket olduğunu, …, …. markaları altında müvekkili şirketin …’ın inşaat sektörüne yönelik geniş bir ürün yelpazesinin bülündüğünü, TÜRKPATENT … Sayılı kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, davalıya ait 14.11.2019 başvuru tarihli 2019/06008 tescil numaralı 1,5,8,9 sıralı tasarım başvurularına müvekkilinin itirazı ile YİDK tarafından kısmen kabul edildiğini, 1, 5 ve 9 nolu profillerin tescilinin reddine, 8 numaralı profil tescilinin devamına karar verildiğini, 2019/06008 numaralı 8 sıralı tasarımın genel görünüm itibarıyla farklı olduğu gerekçesiyle itirazının reddedildiğini ancak işbu tasarımın müvekkilinin tasarımıyla birebir aynı olduğunu ve davalı yana ait tasarımın yenilik vasfını haiz olmadığını, tasarımların genel itibari ile yenilik vasfını haiz olması için kamuya ilk sunulduğu tarihten önce dünyanın herhangi bir yerinde kamuya sunulmamış olmasına, ayırt edicilik vasfı içinse bilgilenmiş kullanıcı gözünde yarattığı genel izlenim ile herhangi bir tasarımın böyle bir kullanıcıda yarattığı genel izlenim arasında belirgin farklılıklar olması anlamını taşıdığını, Yargıtay kararları çerçevesinde tasarımların farklılıklarından çok ortak özelliklerine ağırlıklık verilmesi gerektiğini, bir tasarımın SMK’nın 56.maddesi çerçevesinde özgün olup olmadığı, eğer özgünse bu özgünlüğün derecesinin tespit edilmesi gerektiğini, Profil tasarımlarında seçenek özgürlüğü kısıtlamasının bulunmadığını, dava konusu tasarımların görünebilir yüzeylerini birbirlerinden ayırt edilemeyecek kadar benzer kılacak bağlayıcılarının bulunmadığını, davalıya ait tasarım başvurusuna konu profilin yenilik ve ayırt edicilik vasfını haiz olmadığını, her iki markaya ait ürünler yan yana geldiğinde aralarında ayırt edilemeyecek derecede bir benzerlik bulunduğunu ve bu benzerliğin müvekkilinin emek ve çaba sarf ederek oluşturduğu tecilli tasarımlarıyla davalı şirket tasarımları arasında iltibasa sebebiyet verdiğini, müvekkili firmanın alüminyüm sektöründe lider olduğunu, profilleri tamamen kendine has biçimde tasarlayarak piyasada kullanıldığını, davalının müvekkiline ait profil tasarımlarından haberdar olmama halinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, müvekkillerine ait mesnet profillerin tırnak, yuva, kulak vb. gibi girintili ve çıkıntılı bo lgeleri davalının tasarımı ile aynı olduğunu, ayırt edicilik vasfının genel izlenimi ifade ettiğini, bilgilenmiş kullanıcı dahilinde kıyaslama yapılırken ayrıntılara değil iki tasarım arasında genel ve ilk izlenime dikkat edilmesi gerektiğini, dava konusu tasarım ile müvekkiline ait tasarımın bilgilenmiş kullanıcı gözünde de benzer olduğunu, profil tasarımlarının her detay ve ayrıntının profile farklı yönlerden işlevsellik kattığını, müvekkiline ait tasarımın birebir aynısı olan davalı tasarımlarının sicilden terkini ve YİDK kararının iptalinin gerektiğini, söz konusu tasarımların aynı sektörde bulunması sebebiyle davalıya ait tasarımların tescili halinde davalının haksız kazanç sağlayacağını iddialarına konu ederek 2019/06008 sayılı tasarım başvurusu hakkında verilen … sayılı YİDK kararının iptaline ve itiraza konu tasarımın hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı Türk Patent vekili cevap dilekçesiyle, SMK m. 56/1 hükmüne göre; tasarım, yeni ve ayırt edici niteliğe sahip olması şartıyla korunacağını, SMK m.56/4 hükmüne göre; başvuru veya rüçhan tarihinden önce dünyanın herhangi bir yerinde kamuya sunulmamış tasarımın yeni olduğunu, sadece küçük farklılıklar içermesi halinde aynı olarak kabul edileceğini, somut olayda 2019 06008/1,5,9 sıra numaralı tasarımlar ile itiraza gerekçe gösterilen 2001 02524/1, 2002 00196/1, 2009 06177/9 sıra numaralı tasarımların benzer olduğunu, ancak 06008/8 nolu tasarım ile davacı tarafça itiraza mesnet tasarımın genel itibari ile farklı olduğu sebebiyle yapılan itirazın reddine karar verildiğini ve davaya konu YİDK kararının yerinde olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesiyle özetle; müvekkilinin, gerek kurumsal kimliği ve ticari itibarı ve gerekse rakip firmalara duyduğu saygıdan dolayı, sektördeki tüm firmaların fikri ve sınai mülkiyet haklarına riayet ederek üretim ve satış faaliyetlerini devam ettirdiğini, ayrıca müvekkilinin fikri ve sınai mülkiyet hakkına bahşedilen tekel hak ve bu husustaki yaptırımların neler olduğu, bu hakların yasalar nezdindeki koruma düzeyinin de bilincinde olduğunu, müvekkiline ait 2019/06008 tasarım Sınai Mülkiyet Kanunun aradığı yenilik ve ayırt edicilik vasıflarına sahip olduğunu, müvekkiline ait hükümsüzlüğü talep edilen 2019/06008 tescil nolu 8 nolu tasarımın davacının benzerliğini iddia ettiği 55 V 02 kodlu tasarımı ile hiçbir benzerliği bulunmadığını, davacı tarafın, müvekkilin 2019/06008 no ile yapılan 8 nolu tasarım başvurularının kötüniyetle yapıldığını iddia ettiğini, davacının bu etik dışı iddialarını ispatlaması gerektiğini, müvekkilin ciddi boyutlarda ticari hacmi olduğunu, davacının bunun farklında olduğunu, rekabet unsuru olarak sırf müvekkilin TASARIM TESCİLİNİ GECİKTİRMEK için söz konusu itirazı gerçekleştirdiğini ve bu davayı açtığını, dava konusu tasarım tamamen müvekkilin emeği ile ortaya çıkardığı ve yatırım yaparak tüketiciyle buluşturduğu tasarımlar olduğunu, davacının kötü niyetli olduğunu, dava konusu edilen TPMK YİDK’nın … sayılı kararı yerinde olduğunu, davacının tüm iddialarının yersiz olduğunu belirterek davanın tüm talepler yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
YARGILAMA:
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın, davalı tasarım başvurusuna davacı tarafından bir kısım tasarımların yeni ve ayırt edici olmadığı hususunda yapılan itirazın reddiyle ilgili verilen YİDK kararının yerinde olup olmadığı, iptal şartlarının oluşup oluşmadığı ve hükümsüzlük şartlarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplandığı anlaşılmıştır.
Davanın açılmasını müteakip tarafların dava, cevap, cevaba cevap dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, sundukları deliller alınmış, tescil ve başvuru dosyaları ile Alâkalı ticaret sicil kayıtları getirtilmiş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, taraflar sulhe teşvik olunmuş, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, tahkikat icra olunmasını müteakip, Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yazı İşleri Yönetmeliği’nin 41/2. maddesi hükmü de gözetilerek taraf vekillerine tahkikat ve yargılamının geneliyle ilgili son sözleri de sorulmuş; sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
Türk Patent’den celbedilen işlem dosyasının tetkikinden; Davalı … tarafından 30/09/2019 tarihinde, 2019/06008 sayılı tasarımın tescili için başvurulduğu, başvurunun,09/12/2019 tarih ve 330 sayılı Resmi Tasarımlar Bülteninde yayımı üzerine 3 aylık itiraz süresi içinde davacı şirket tarafından 2019 06008/1, 8, 9 sıra numaralı tasarımların itiraza gerekçe olarak gösterilen 2001 02524/1, 2002 00196/1, 2009 06177/9 sıra numaralı tasarımlar ile muteriz tarafından üretilen ürünlere dayanılarak reddedilmesi talebiyle itiraz edildiği, yapılan itiraz ve karşı görüşlerin 25/05/2020 tarihinde TÜRKPATENT Yeniden İnceleme Değerlendirme Kurulu tarafından değerlendirilerek yapılan itiraz incelenmesi neticesinde; mezkur itirazların TÜRKPATENT YİDK’nın 2018/T-270 sayılı kararı ile “Yapılan inceleme ve değerlendirmede; 2019 06008/1,5 ve 9 sıra numaralı tasarımlar ile itiraza gerekçe gösterilen 2001 02524/1, 2002 00196/1, 2009 06177/9 sıra numaralı tasarımlar genel izlenim itibariyle benzer olduğu düşünüldüğünden, bu tasarımlar açısından itirazın kabulü gerekmiştir. Diğer taraftan 2019 06008/8 sıra numaralı tasarım ile itiraza gerekçe olarak gösterilen muteriz tarafından üretilen profilin genel izlenim itibarıyla farklı olduğu düşünüldüğünden bu tasarıma yapılan itirazın reddi gerekmiştir.” şeklinlde karar tesis edildiği, eldeki davanın 60 günlük yasal süre içerisinde 28/07/2020 tarihinde açıldığı anlaşılmış, işin esasına girilmiştir.
Bilirkişi kurulunca düzenlenen raporda özetle:davalıya ait … sıra numaralı tasarım tescilinin davacıya ait mesnet tasarım kataloglarında yer alan … kodlu ürün karşısında, bilgilenmiş küllanıcı gözünden yenilik kriterini haiz olduğu, ancak bilgilenmiş kullanıcı gözüyle ayırt edicilik kriterinden yoksun olduğu bildirilmiştir.
Bilirkişi raporunun her iki tarafın iddia ve savunmasının kapsamı, taraf delilleri, marka kapsamları dikkate alınarak düzelendiği, hüküm kurmaya yeterli incelemenin yapıldığı, raporun usul ve yasaya aykırı yönünün bulunmadığı, hukuki değerlendirmenin nihai olarak mahkememizce yapılacağı anlaşılmakla yeni heyetten rapor alınması veya mevcut bilirkişi heyetinden ek rapor alınması yoluna gidilmemiştir.
GEREKÇE:
Tescilli bir tasarımın sağladığı korumanın kapsamı ve sınırları 10.01.2017 tarihinde yürürlüğe giren 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu (SMK) ile düzenlenmiştir.
“Yenilik ve ayırt edicilik” başlığı altında düzenlenen 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanununun 56. maddesi;
“Tasarım yeni ve ayırt edici niteliğe sahip olması şartıyla bu Kanunla sağlanan haklar kapsamında korunur.
Birleşik ürünün parçasının tasarımı, aşağıdaki şartları taşıyorsa yeni ve ayırt edici niteliğe sahip olduğu kabul edilir:
a) Parça birleşik ürüne takıldığında, birleşik ürünün normal kullanımında görünür durumda olmalıdır.
b) Parçanın görünür durumda olan özellikleri, yenilik ve ayırt edici nitelik şartlarını karşılamalıdır.
Bu maddede yer alan normal kullanım; bakım, servis veya onarım işleri hariç olmak üzere, son kullanıcı tarafından kullanımı ifade eder.
Bir tasarımın aynısı;
a) Tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce,
b) Tescilsiz tasarım için tasarımın kamuya ilk sunulduğu tarihten önce,
dünyanın herhangi bir yerinde kamuya sunulmamış ise o tasarım yeni kabul edilir. Tasarımlar sadece küçük ayrıntılarda farklılık gösteriyorsa aynı kabul edilir.
Bir tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim;
a) Tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce,
b) Tescilsiz tasarım için tasarımın kamuya ilk sunulduğu tarihten önce,
kamuya sunulmuş herhangi bir tasarımın aynı kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimden farklı ise bu tasarımın ayırt edici niteliğe sahip olduğu kabul edilir.
Ayırt edici niteliğin değerlendirilmesinde, tasarımcının tasarımı geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesi dikkate alınır.” şeklindedir.
Aynı Kanun’un “Kamuya sunma” başlıklı 57. maddesi ise;
“Kamuya sunma; sergileme, satış gibi yollarla piyasaya sürme, kullanma, tarif, yayım, tanıtım veya benzer amaçlı faaliyetleri kapsar. Tasarımın gizlilik şartıyla üçüncü bir kişiye açıklanması kamuya sunma sayılmaz.
Koruma talep edilen bir tasarım, başvuru tarihinden veya rüçhan talebi varsa rüçhan tarihinden önceki on iki ay içinde tasarımcı veya halefi ya da bu kişilerin izni ile üçüncü bir kişi tarafından veya tasarımcı ya da halefleri ile olan ilişkinin kötüye kullanımı sonucu kamuya sunulması hâlinde bu açıklama tasarımın yeniliğini ve ayırt edici niteliğini etkilemez.” şeklindedir.
6769 sayılı SMK’nın 58. maddesine göre tasarım sahibi, kendi tasarımına kıyasla ayırt edici niteliğe sahip olmayan tasarımlara karşı bu kanundan doğan haklarını kullanabilir. Koruma kapsamının değerlendirilmesinde, tasarımcının tasarımı geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesi dikkate alınır.
Bir tasarımın yeni olabilmesi için, onun aynısının, tescil tarihinden evvel dünyanın her hangi bir yerinde kamuya sunulmamış olması gerekmektedir. Tasarımların aynı olup olmadığının tespiti için yapılacak benzerlik testinde; aynı izlenimi uyandırma, aynı etkiyi yapma, karıştırılma tehlikesi veya olasılığı incelenemez. Bunlar ikinci aşamaya yani ayırt edicilik tetkikine aittir. Tasarımın yeniliği yoktur diyebilmek için, hükümsüzlüğü istenilen tasarımın, önceden kamuya sunulan (faydalı model, marka ve) tasarım belgelerindeki tasarımlar ile aynı olması şarttır. Terkini talep edilen tasarım öncekinden sadece küçük ayrıntılarda farklılık gösteriyorsa aynı kabul edilecektir. Yenilik önceki tasarıma göre belirlenecektir. Aynı kabul edilmeye engel olamayan küçük ayrıntılarda farklılık hâkimin takdirine göre belirlenecektir. Burada şu ölçü verilebilir; fark, aynı olmayı ortadan kaldırmıyor, mevcut önceki tasarım görünümünü sürdürüyor, fark sadece mevcut görünüme, yani mevcut tasarıma ek, onda bir değişiklik, ondan bir sapma niteliği taşıyorsa, yani farklılık o (mevcut tasarım) esas alınarak ondan hareketle yapılmışsa küçüktür. Bunun dışında kalan farklar ise büyüktür. Yenilik ne özgünlük, ne eşsizlik, ne estetiğe sahip bulunma, ne de estetiğin ve kalitenin basamağıdır.
Başvurusu yapılan bir tasarım yenilik testini geçebilirse ikinci olarak ayırt edicilik incelemesine tâbî tutulur. Bu test bir kıyaslama incelemesidir. Bir tasarımın ayırt ediciliğe sahip bulunması demek, bu tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenim ile kıyaslanan tasarımın böyle bir kullanıcıda yarattığı genel izlenim arasında belirgin bir farklılık bulunması demektir.
Bilgilenmiş kullanıcı ise, tasarımı kullanarak bilgi sahibi olmuş, tasarımı tanıyan, deneyim sahibi kullanıcı demektir. Bilgilenmiş kullanıcı ara veya nihaî tüketicidir. Ancak asla bir uzman değildir. Mahkememiz de bilgilenmiş kullanıcı konumunda bulunan ilgililerin katılımıyla oluşturulmuş bilirkişi heyetinden mütalâa almıştır.
Kıyaslama, tescili istenen tasarım ile kıyaslanan tasarımların tam karşılaştırılması ve değerlendirilmesidir. Ayırt edici niteliğin incelenme ve değerlendirilmesinde, birbirleri ile kıyaslanan tasarımların ilke olarak farklılıklarından çok ortak özelliklerinin değerlendirilmesine ağırlık verilmesini ve tasarımcının tasarımı geliştirme açısından ne kadar seçenek özgürlüğüne sahip olduğunun göz önüne alınmasını emredici bir ifadeyle istemiştir. Bilgilenmiş kullanıcının fark edebileceği değişiklikler ise daima göz önünde tutulmalıdır.
Seçenek özgürlüğü ibaresiyle kastedilen, tasarımcıya tasarımına ayırt edicilik vermesi için bir serbest hareket alanının bulunmasıdır. Bunun değerlendirilmesi nesnel olup kişiden kişiye değişmez. Bu nesnel değerlendirmede tekdüze özellik ve nitelikler göz önünde tutulur. Bazı biçimler (=görünümler) nesnenin işlevine sıkı surette bağımlıdırlar. Böyle tasarımlarda tasarımcının hareket alanı pek dardır. Meselâ, bir otomobilin, ütünün ve şişenin şekli gibi. Her otomobil, ütü ve şişe birbirine benzer. Ayırt edicilik için tasarımcının muhakkak nesnenin işlevine ters düşen tasarımlar geliştirmesi beklenemez. Dolayısıyla işlevin yerine getirilebilmesi için zorunlu olan alan dışında yapılabilecek olan tasarımların korunması mümkün olabilecektir. Seçenek özgürlüğünün hiç bulunmadığı hâllerde ise tasarım zaten korunamaz.
Bu açıklamalar ışığında somut olay incelendiğinde;

DAVA KONUSU DAVALI TASARIMI
2019 06008 sayılı tasarım
8 nolu tasarım

Eldeki dava profil geometrisi tasarımı ile alakalıdır. Profil tasarımı kesit tasarımı üzerinden şekillenir ve oluşturulan kesit tasarımı ektrüzyon ile profil haline getirilir. Profil ürünü bir amaç dahilinde tasarlanan kendinden beklenen fonksiyona göre formu oluşturulan bir ara mamuldür. Her profil birleşik bir sistemin parçası olabileceği kadar kendi ürün ailesi içinde belirli bir görevi yapmak üzere de tasarlanmış olabilir. Günümüzde belirli bir yapısal çözüm gerektiren her alanda profiller kullanılmakta, ara mamul olarak nihai ürünü vücut bulması için önemli yapısal görevler üstlenmektedir. Kesit geometrisi çeşitliliği kadar profile tasarımına ulaşmak mümkündür. Her ne kadar yerleşik ve standartlaşmış çözümler olsa da her firma kendi ürün portföyünü yaratmakta bu ürünlerin tasarımında çoğu zaman standart haline gelmiş detaylarına ürünlerinde yer vermektedir. Profillerin ara mamul olması bu tür harcı alem detayların birçok firma tarafından kullanılmasını zorunlu kılmaktadır. Bu meyanda kesit geometrisi tasarımı belirli standartların kılavuzluğunda amaca uygun şekilde çeşitlenebilmektedir. Bu açıdan bakıldığında geniş kesit seçeneği özgürlüğü geniş bir profil çeşitliliğine ve seçenek özgürlüğüne izin vermektedir.
Profillerin ara mamul olması çoğu zaman nihai tüketicinin salt dışı ile muhatap olmasına sebep olmaktadır. Bu tür ürünlerde sıradan tüketiciler profilin kullanıldığı ürünler ile temas etmektedir. Bu açıdan bakıldığında somut olayda bilgilenmiş kullanıcı ürünlerinde bu tür profili kullanan ara tüketiciler olmalıdır. Bu tasarımların yapı malzemelerinde kullanıldığı göz önüne alındığında bilgilenmiş kullanıcı kitlesinin bitmiş halde olan ve kapı, pencere vs. türden ürüne dönüştürülen profilden mamul ürünlerin satış veya pazarlamasını yapan bir kişi, kuruluş olabileceği kanaatine varılmıştır.
Davacı yan davaya dayanak olarak “… SİSTEM İSMİ RW55 … ALÜM. KÖDÜ 55 V 02 (A010551) numaralı profili göstermiştir. Davacının dosya kapsamındaki delillerinden 2013 yılına ait faturaları incelendiğinde faturalarda ismi geçen ürünün A010551-EP kodu olduğu görülmüş ve akabinde davacıya ait tarihsiz ürün kataloğunda yapılan inceleme itiraza mesnet profilin 55 V 02 numara ve 10551 kodunun yer aldığı görülmüştür.
Davacıya ait … nolu tescil ile davalıya ait … nolü tescil incelendiğinde; her iki profil iki yüze (face) sahip odacıklı profiller olduğu, taraflara ait profillerin ana biçimi “Z” şeklini andırdığı, her iki profilde de vida oyuğu (screwboss) bulunup “Z” şeklindeki profillerin iki ayrı üç kısımlarında yer aldıkları; davacıya ait profilde düz çizgi halinde gelen yan profil duvarı ile dış bükey olarak kıvrılan alt taraf duvarı profilin dış kısmındaki tırnakta birbirine bağlanmışken aynı bölgede davalıya ait tasarım ise dalgalı halde hemen üzerindeki tırnağın hizasında bağlandığı; davacının odacık üzerindeki dışa çıkıntılı kısım ile bağlantı bölgesi dik bir açı ile birbirine bağlıyken aynı bölgede davalıya ait tasarımda ise daha çok içe girintili ve daha dar açılı bir birleşimin olduğu, tasarımlarda mevcut olduğu tespit edilen bu farklılıkların, dava konusu tasarımı yeni kılmakla birlikte bilgilenmiş kullanıcı nezdinde ayırt edicilik katan bir yönü olduğunun söylenemeyeceği, bu meyanda davacıya ait A010551-EP nolu tasarım karşısında davalıya ait … nolu tasarımın ayırt edicilik vasfına haiz olmadığı, tescil edilebilirlik kriterini taşımadığı anlaşılmıştır.
Açıklanan nedenlerle, davanın kabülü ile TPE YİDK’nın … sayılı kararının iptaline, davalıya ait … kod numaralı tasarımın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere:
1-Davanın kabulü ile
TPMK YİDK’nın … sayılı kararın iptaline,
Davalıya ait … kod nolu tasarımın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine,
2-Harçlar Yasasına göre hesaplanan 59,30-TL karar harcından peşin alınan 54,40-TL’nin mahsubu ile bakiye 04,90-TL’nin davalılardan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap olunan takdiren 7.375,00-TL maktu ücreti vekâletin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacının yapmış olduğu ve aşağıda dökümü gösterilen 2.462,60-TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
5-Yatırılan ve kullanılmayan gider avansının, hükmün kesinleşmesini müteakip re’sen yatırana iadesine (HMK m.333),
Dair verilen karar, hazır olan taraf vekillerinin yüzüne karşı, tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup, usulen anlatıldı. 07/12/2021

Katip … Hakim …
¸ ¸

MASRAF DÖKÜMÜ
İLK MASRAF : 116,60-TL
GİDER AVANSI :2.346,00-TL
TOPLAM :2.462,60-TL