Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/186 E. 2022/91 K. 22.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/186 Esas – 2022/91
T.C.
ANKARA
1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/186
KARAR NO : 2022/91
HAKİM :
KATİP :

DAVACI : …
DAVALI : …
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : Marka İle İlgili Kurum Kararının İptali, Marka Hükümsüzlüğü
DAVA TARİHİ : 29/06/2020
KARAR TARİHİ : 22/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan marka ile ilgili kurum kararının iptali, marka hükümsüzlüğü davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesiyle; müvekkilinin 1970 yılından bu yana sektörde ticari faaliyetlerde bulunduğunu, ürünlerinin 52 ülkede tüketicilere eriştiğini, büyük üretici ve markalarla üretim işbirliği gerçekleştirerek yurt dışında ….. gibi zincir mağaza ve marketlerde ürünlerinin satışa sunulduğunu, dava konusu …… ibareli başvuruya yapılan itiraz neticesinde itirazın kısmen kabul edilerek dava konusu marka kapsamından; “SINIF 11: Buhar, gaz ve sis (duman) üreteçleri (jeneratörleri): buhar jeneratörleri (kazanları), asetilen jeneratörleri, oksijen jeneratörleri, nitrojen jeneratörleri. Pişirme, kurulama ve kaynatmada kullanılan elektrikle ve gazla çalışan aletler, makineler ve cihazlar: fırınlar, elektrikli tencereler, elektrikli su kaynatıcıları, mangallar, barbeküler, elektrikli çamaşır kurutucuları, saç kurutucuları ve el kurutma cihazları. Sıhhi tesisat ürünleri: musluklar, duş takımları, klozet iç takımları, banyo-duş kabinleri, küvetler, klozetler, evyeler, lavabolar, musluklar için contalar, salmastralar (musluk iç takımı). SINIF 21: Elektriksiz temizlik aletleri ve gereçleri: boya fırçaları hariç fırçalar, çelik talaşları, süngerler, çelik yünleri, üstüpüler, tekstilden mamul temizleme ve silme bezleri, bulaşık eldivenleri, elektrikli olmayan cilalama makineleri, halı süpürgeleri, sopalı yer paspasları. Diş fırçaları, elektrikli diş fırçaları, diş ipleri, tıraş fırçaları, saç fırçaları, taraklar. Değerli metalden olanlar da dahil olmak üzere, bu sınıfta yer alan ve elektrikle çalışmayan ev ve mutfak gereçleri (çatal, bıçak, kaşıklar hariç): yemek servis takımları, kap-kacak, şişe açacakları, saksılar, pipetler, elektriksiz pişirme aletleri. Ütü masaları ve kılıfları, çamaşır kurutmalıkları, elbise askıları. Ev hayvanları için kafesler, akvaryumlar, vivaryumlar, terraryumlar. Camdan, porselenden, seramikten, kilden süs ve dekorasyon eşyaları: heykeller, biblolar, vazolar ve bu malzemelerden mamul müsabakalarda verilen kupalar. Fare kapanları, haşerat tuzakları, sinek ve haşeratı kovucu veya yok edici elektrikli cihazlar, sinek yakalayıcılar, sinek raketleri. Parfüm bekleri (yandığında koku yayan bekler), parfüm spreyleri ve vaporizatörleri (püskürteç), elektrikli-elektriksiz makyaj temizleme aletleri, pudra ponponları, tuvalet eşyaları için kutular. Püskürtmeli hortum başlıkları, sulama süzgeçleri için başlıklar, sulama aletleri, bahçe sulama süzgeçleri, musluklara takılan uçlar. İşlenmemiş cam, yarı işlenmiş cam, dekorasyon için cam mozaikler ve cam tozları (inşaat için olanlar hariç), cam yünleri (izolasyon ve tekstil amaçlı olmayan).” emtialarının çıkarıldığını, müvekkiline ait 2017/35035 kod numaralı “… BY …” ibareli markanın 07., 08., 11., 21. ve 35. sınıflarında tescilli olduğunu, 2017/35039 kod numaralı “… BY …” ibareli markanın ise 07., 08., 11., 21. ve 35. sınıflarında tescilli olduğunu, hali hazırda dava konusu marka kapsamında; “Aydınlatma cihazları (taşıtlar, iç ve dış mekanlar için aydınlatma armatürleri). Katı, sıvı, gaz yakıtlı ve elektrikli ısıtma amaçlı cihazlar: kombiler, boylerler, kaloriferler petekleri, eşanjörler, sobalar, kuzineler; güneş enerjisi kollektörleri. İklimlendirme ve havalandırma cihazları. Soğutucular ve dondurucular. Su yumuşatma cihazları, su arıtma cihazları, su arıtma tesisatı, atık arıtma tesisatı. Tıbbi amaçlı olmayan elektrikli alt yaygıları ve elektrikli battaniyeler, ısıtıcı yastıklar, elektrikli veya elektriksiz ayak ısıtıcıları, sıcak su torbaları (termoforlar), elektrik ısıtmalı çoraplar. Akvaryumlar için filtreler ve filtre-motor kombinasyonları. Sanayi tipi pişirme, kurutma ve soğutma tesisatı. Pastörize ve sterilize edici makineler.” emtialarının yer alığını, anılan emtiaların müvekkili adına tescilli markaların sınıfları ile benzer sınıf ve emtialar olduğunu, davalı yanın “……” ibaresi ile “…” esas unsurlu müvekkili markalarının görsel, işitsel ve kavramsal olarak benzer olduğunu, müvekkilinin sektöründe uzun zamandır bilinen ve kabul edilmiş varlığını tali unsurlara değil “…” ibaresine borçlu olduğunu, bu sebeple dava konusu “……” ibareli marka ile karşılaşacak olan ortalama tüketicinin bu marka ile müvekkili arasında organik ve işletmesel bir bağ olduğu yanılgısına düşeceğini, Ankara 5. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2019/143 Esas sayılı dosyası kapsamında tanzim edilen bilirkişi raporunda “yapılan değerlendirme sonucunda, “…”, “… by …” ve “… by …” ibareleri bir araya geldiğinde tüketicinin hangi … sorusunu sorduğunda “…” ibaresinin “…” veya “…”den farklı neyi işaret ettiğini anlayamayacağı, … sözcüğünün her 3 ibare içerisinde aynen yer alması nedeniyle görsel ve işitsel benzerliğin olduğu ve davalıya ait markalardan biriymiş gibi algılanabileceği kanaatine varılmıştır. Heyetimiz, … sözcüğünün başına getirilen “…” önekinin bu işitsel ve görsel benzerliği ortadan kaldırmayacağı ve bu öncekinin … sözcüğünün hangi “…” sorusunu karşılayacak nitelikte bir ayırt edici özellik getirmediği, örnek vermek gerekirse “……” gibi farklılık yaratacak güçte olmadığı kanaatine varılmıştır.” tespitinde bulunulduğunu iddia ederek Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu’nun 27.04.2020 tarihli ve 2020-M-2993 sayılı kararının iptali ve markanın tescil edilmesi halinde 2019/05939 numaralı “……” ibareli markanın hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı TÜRKPATENT vekili cevap dilekçesiyle, reddedilen itirazlar bakımından 6769 s. Kanunun 6/1 hükmü koşullarının oluşmadığını, işbu koşullardan herhangi birinin sağlanmamış olması halinde diğerlerinin varlığının hükmün uygulanması için yeterli olmayacağını, davaya konu 2019/05939 numaralı “……” markasıyla itiraza mesnet markalar arasında işaret benzerliği bulunduğunu, davaya konu YİDK kararının anılan ilkeler gözetilerek SMK 6/1 hükmüne uygun tesis edildiğini belirterek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı şirket vekili cevap dilekçesiyle; müvekkilinin, Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde “…Home”, “…” ve “…” ifadesini içeren birçok marka tesciline sahip olduğunu, yaptığı reklamlar, promosyon ve diğer tanıtım faaliyetleri sayesinde, “…” ve “…” markalarını Türkiye’nin de taraf olduğu … Anlaşması’nda ve Paris Sözleşmesi’nde “well known mark” kavramıyla geçen ve yapmış oldukları reklamlar, promosyon ve diğer tanıtım faaliyetleri sayesinde “…” ve “…” markalarını 6769 sayılı Kanun’da yer alan “tanınmış marka” seviyesine ulaştırdığını, TÜRKPATENT tarafından “…” markasına T 02532 numarasıyla, “…” markasına ise T/02437 numarasıyla tanınmış marka statüsü verildiğini, müvekkili markası ile redde mesnet gösterilen davacı şirkete ait markaların görsel, işitsel, kavramsal açıdan birbirinden farklı olduğunu, “…-” ibaresi ön ek olarak kullanıldığı takdirde ardılı kelimeyle oluşturduğu birleşim neticesinde yeni bir anlamın ortaya çıktığını, müvekkilinin yıllar öncesinde başlattığı AR-GE çalışmaları ile gerçek elmas kristallerinden ürünler oluşturduğunu, davacıya ait marka içerisinde “…” ve “by …” ibarelerine yer verildiğini, müvekkilinin ise hem “…” ibaresini kullanarak markasının tanınmışlığından yararlandığını hem de “…” ibaresiyle kelimeye “öz” anlamı verdiğini ve yer alan elmas kristallerini anlatır bir anlam kattığını, başvuru markasında ön plana çıkan asıl unsurun müvekkilinin tanınmış markası olan …ibaresi olduğunu, markalarda ortak unsur olan “…” kelimesinin ayırt edici gücünün son derece düşük bir ibare olduğunu ve davacının tekeline bırakılamayacağını, TÜRKPATENT nezdinde “…” ibareli binden fazla tescilli marka olduğunu, davacının emsal olarak dayandığı ve dilekçelerinde yalnızca bir bölümüne yer verdiği bilirkişi raporunda “işaretlerin ortak unsuru olan … sözcüğünün, elmas/pırlanta anlamına gelen sözcüğün (kendi emtiası olan pırlanta/elmas dışında) marka olarak kullanılmasının kaliteyi işaret etmese bile kullanıldığı emtia üzerinde ‘değerli bir emtia’ algısı yarattığı, doğada mevcut kıymetli taşların ve metallerin örneğin, altın, safir, gümüş, gold, silver, yakut gibi sözcüklerin bu ‘değerli olma’ algısını yaratmak için firmalar tarafından çokça kullanıldığı” tespitinin yapıldığını, davacı iddialarının mesnetsiz olduğunu ve kötüniyet teşkil ettiğini belirterek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
YARGILAMA:
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davalı başvurusuna davacı tarafından yapılan itirazın kısmen reddiyle ilgili verilen YİDK kararının kısmen yerinde olup olmadığı iptal şartlarının oluşup oluşmadığı ve marka tescil edilmiş ise hükümsüzlük şartlarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplandığı anlaşılmıştır.
Davanın açılmasını müteakip tarafların dava, cevap, cevaba cevap dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, sundukları deliller alınmış, tescil ve başvuru dosyaları ile Alâkalı ticaret sicil kayıtları getirtilmiş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, taraflar sulhe teşvik olunmuş, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, tahkikat icra olunmasını müteakip taraf vekillerine tahkikat ve yargılamının geneliyle ilgili son sözleri de sorulmuş; sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
Türk Patent’den celbedilen işlem dosyasının tetkikinden; …ZÜCCACİYE TİCARET VE SANAYİ ANONİM ŞİRKETİ adına …… markasının 11 ve 21. Sınıflarda tescili için 22.01.2019 tarihinde başvuruda bulunulduğu, başvurunun, Markalar Dairesi Başkanlığı tarafından incelenerek 12.02.2019 tarihli 318 sayılı Resmi Markalar Bülteni’nde yayımlanmasına karar verildiği, ilana karşı davacı ile dava dışı … MUTFAK EŞYALARI SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ tarafından itiraz edildiği, itiraz sahibi 2017/35035, 2017/35039 numaralı markalarını gerekçe göstermiş ve benzerlik / karıştırma 6/1, önceye dayalı kullanım hakkı 6/3, tanınmışlık 6/5, kötüniyet 6/9 gerekçelerine dayandığı, itirazında; “T/02310 kod numarası ile tescilli tanınmış marka olan “…” markasının sahibi olduğu, gerekçe gösterdiği markalar üzerinden ticari faaliyetini sürdürdüğü, müracaatın kötüniyetli olduğu, ortalama tüketicinin markaları karıştıracağı, başvurunun kendi markaları ile aynı sınıfları içerdiği” iddialarına dayandığı, itirazları değerlendiren Markalar Dairesi Başkanlığı itirazları haklı bulunmayarak reddettiği, bunun üzerine dava dışı … Mutfak Eşyaları Sanayi ve Ticaret A.Ş. ve davacı/ muteriz tarafından itirazın yeniden incelenmesi talebinde bulunulduğu, muterizin, karara itirazında da aynı gerekçeleri ve dayanakları öne sürdüğü, başvuru sahibi YİDK’ya karşı görüş sunarak markalar arasında benzerlik olmadığını savunduğu, itirazları ve karşı görüşü değerlendiren TÜRKPATENT YİDK 27.04.2020 tarihli kararıyla; “(…) Dava dışı … tarafından yapılan itiraz neticesinde “başvuruya konu marka ile itiraz gerekçesi marka arasındaki görsel ve işitsel yönden benzerliğin yanı sıra, markaların kısmen aynı malları kapsaması hususu da dikkate alındığında, ortalama tüketici kesimi nezdinde, bu markaların aynı ticari kaynak tarafından sunulduğu veyahut marka sahipleri arasında iktisadi yönden bir bağlantı bulunduğu yönünde bir izlenim oluşabileceği, diğer bir ifade ile markalar arasında 21. sınıf mallar bakımından 6769 s. SMK’nın 6(1) maddesi anlamında ilişkilendirilme ihtimali de dahil olmak üzere karıştırılma ihtimalinin bulunduğu sonuç ve kanaatine varılarak sayılan nedenlerle itirazın kısmen kabul edilmesine karar verilmiştir. Davacı … tarafından yapılan itiraz neticesinde ise yapılan incelemede, “başvuru konusu markanın “…” ve “…” ibarelerinin bir araya getirilmesi suretiyle oluşturulmuş olduğu, bu ibarelerden “…” ibaresinin başvuru sahibi firmaya ait çatı marka durumunda olduğu; “…” ibaresinin ise alt marka izlenimi yarattığı; “…” ibaresinde “b” ve “d” harflerinin büyük harfle yazılmasının bir sonucu olarak “…” ve “…” ibarelerinin birbirinden ayrıştırılarak okunabilmesi; diğer taraftan başvuru ile itiraz gerekçesi 2017 35039, 2017 35035 sayılı “… by …”, “… by …” ibareli markaların “…” ibaresini ortak olarak içerdiğini, bu kapsamda belirli düzeyde benzerlik arz ettiği, itiraza mesnet olarak gösterilen markaların tescil kapsamında bulunan “SINIF 11: Buhar, gaz ve sis (duman) üreteçleri (jeneratörleri): buhar jeneratörleri (kazanları), asetilen jeneratörleri, oksijen jeneratörleri, nitrojen jeneratörleri. Pişirme, kurulama ve kaynatmada kullanılan elektrikle ve gazla çalışan aletler, makineler ve cihazlar: fırınlar, elektrikli tencereler, elektrikli su kaynatıcıları, mangallar, barbeküler, elektrikli çamaşır kurutucuları, saç kurutucuları ve el kurutma cihazları. Sıhhi tesisat ürünleri: musluklar, duş takımları, klozet iç takımları, banyo-duş kabinleri, küvetler, klozetler, evyeler, lavabolar, musluklar için contalar, salmastralar (musluk iç takımı). SINIF 21: Elektriksiz temizlik aletleri ve gereçleri: boya fırçaları hariç fırçalar, çelik talaşları, süngerler, çelik yünleri, üstüpüler, tekstilden mamul temizleme ve silme bezleri, bulaşık eldivenleri, elektrikli olmayan cilalama makineleri, halı süpürgeleri, sopalı yer paspasları. Diş fırçaları, elektrikli diş fırçaları, diş ipleri, tıraş fırçaları, saç fırçaları, taraklar. Değerli metalden olanlar da dahil olmak üzere, bu sınıfta yer alan ve elektrikle çalışmayan ev ve mutfak gereçleri (çatal, bıçak, kaşıklar hariç): yemek servis takımları, kap-kacak, şişe açacakları, saksılar, pipetler, elektriksiz pişirme aletleri. Ütü masaları ve kılıfları, çamaşır kurutmalıkları, elbise askıları. Ev hayvanları için kafesler, akvaryumlar, vivaryumlar, terraryumlar. Camdan, porselenden, seramikten, kilden süs ve dekorasyon eşyaları: heykeller, biblolar, vazolar ve bu malzemelerden mamul müsabakalarda verilen kupalar. Fare kapanları, haşerat tuzakları, sinek ve haşeratı kovucu veya yok edici elektrikli cihazlar, sinek yakalayıcılar, sinek raketleri. Parfüm bekleri (yandığında koku yayan bekler), parfüm spreyleri ve vaporizatörleri (püskürteç), elektrikli-elektriksiz makyaj temizleme aletleri, pudra ponponları, tuvalet eşyaları için kutular. Püskürtmeli hortum başlıkları, sulama süzgeçleri için başlıklar, sulama aletleri, bahçe sulama süzgeçleri, musluklara takılan uçlar. İşlenmemiş cam, yarı işlenmiş cam, dekorasyon için cam mozaikler ve cam tozları (inşaat için olanlar hariç), cam yünleri (izolasyon ve tekstil amaçlı olmayan). ” mallarla aynı/aynı tür mallar açısından başvuru ile iltibas ihtimali bulunduğu kanaatine varılmıştır. (…)Bu hususlar çerçevesinde, başvuruya konu marka ile itiraz gerekçesi marka arasındaki görsel ve işitsel yönden benzerliğin yanı sıra, markaların kısmen aynı malları kapsaması hususu da dikkate alındığında, ortalama tüketici kesimi nezdinde, bu markaların aynı ticari kaynak tarafından sunulduğu veyahut marka sahipleri arasında iktisadi yönden bir bağlantı bulunduğu yönünde bir izlenim oluşabileceği, diğer bir ifade ile markalar arasında yukarıda sayılan 11. ve 21. sınıf mallar bakımından 6769 s. SMK’nın 6(1) maddesi anlamında ilişkilendirilme ihtimali de dahil olmak üzere karıştırılma ihtimalinin bulunduğu” sonuç ve kanaatine varılarak başvurunun belirtilen mallar bakımından kısmen reddine karar verildiği, eldeki davanın iki aylık yasal süre içerisinde 29/06/2020 tarihinde açıldığı anlaşılmış, işin esasına girilmiştir.
Bilirkişi kurulunca düzenlenen raporda/ek raporda özetle: davalının 2019/05939 numaralı markasında ye alan 11. Sınıf malları ile davacının 2017 35035 ve 2017 35039 tescil numaralı markalarında 35. Sınıfta yer alan 11. sınıf malların perakendeciliği hizmetlerinin benzer ve ilişkili olduğu, davalıya ait başvuru markası ile davacının mesnet markaları arasında bütüncül değerlendirme sonucunda marka ve işaretler arasında ilişkilendirme de dâhil karıştırılma/benzerlik ihtimalinin bulunmadığı, takdirin mahkemeye ait olduğu, bildirilmiştir.
Bilirkişi raporunun/ek raporun her iki tarafın iddia ve savunmasının kapsamı, taraf delilleri, marka kapsamları dikkate alınarak düzelendiği, hüküm kurmaya yeterli incelemenin yapıldığı, raporun usul ve yasaya aykırı yönünün bulunmadığı, hukuki değerlendirme nihai olarak mahkememizce yapılacağından yeniden rapor alınmasını gerektirir yön bulunmadığı anlaşılmıştır.
GEREKÇE:
Tescilli bir markanın ait olduğu mal ve hizmetler bakımından sağladığı korumanın kapsamı ve sınırları 10.01.2017 tarihinde yürürlüğe giren 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu (SMK) ile düzenlenmiştir.
“Marka tescilinde nispi ret nedenleri ” başlığı altında düzenlenen 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanununun 6. maddesi ise;
(1) Tescil başvurusu yapılan bir markanın, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile aynılığı ya da benzerliği ve kapsadığı mal veya hizmetlerin aynılığı ya da benzerliği nedeniyle, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile halk tarafından ilişkilendirilme ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimali varsa itiraz üzerine başvuru reddedilir.
(2) Ticari vekil veya temsilcinin, marka sahibinin izni olmaksızın ve haklı bir sebebe dayanmaksızın markanın aynı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerinin kendi adına tescili için yaptığı başvuru, marka sahibinin itirazı üzerine reddedilir.
(3) Başvuru tarihinden veya varsa rüçhan tarihinden önce tescilsiz bir marka veya ticaret sırasında kullanılan bir başka işaret için hak elde edilmişse, bu işaret sahibinin itirazı üzerine, marka başvurusu reddedilir.
(4) Paris Sözleşmesinin 1 inci mükerrer 6 ncı maddesi bağlamındaki tanınmış markalar ile aynı veya benzer nitelikteki marka başvuruları, aynı veya benzer mal veya hizmetler bakımından itiraz üzerine reddedilir.
(5) Tescil edilmiş veya tescil başvurusu daha önceki tarihte yapılmış bir markanın, Türkiye’de ulaştığı tanınmışlık düzeyi nedeniyle haksız bir yararın sağlanabileceği, markanın itibarının zarar görebileceği veya ayırt edici karakterinin zedelenebileceği hâllerde, aynı ya da benzer markanın tescil başvurusu, haklı bir sebebe dayanma hâli saklı kalmak kaydıyla, başvurunun aynı, benzer veya farklı mal veya hizmetlerde yapılmış olmasına bakılmaksızın önceki tarihli marka sahibinin itirazı üzerine reddedilir.
(6) Tescil başvurusu yapılan markanın başkasına ait kişi ismini, ticaret unvanını, fotoğrafını, telif hakkını veya herhangi bir fikri mülkiyet hakkını içermesi hâlinde hak sahibinin itirazı üzerine başvuru reddedilir.
(7) Ortak markanın veya garanti markasının yenilenmeme sebebiyle koruma süresinin sona ermesinden itibaren üç yıl içinde yapılan, ortak marka veya garanti markasıyla aynı veya benzer olan ve aynı veya benzer mal veya hizmetleri içeren marka başvurusu, önceki hak sahibinin itirazı üzerine reddedilir.
(8) Tescilli markanın yenilenmeme sebebiyle koruma süresinin sona ermesinden itibaren iki yıl içinde yapılan, bu markayla aynı veya benzer olan ve aynı veya benzer mal veya hizmetleri içeren marka başvurusu, önceki marka sahibinin itirazı üzerine bu iki yıllık süre içinde markanın kullanılmış olması şartıyla reddedilir.
(9) Kötüniyetle yapılan marka başvuruları itiraz üzerine reddedilir.” şeklindedir.
Bu düzenleme uyarınca getirilen yaptırımın iki koşulun bir arada bulunması hâlinde uygulanacağı görülmekte olup, bunlardan birincisi tescil başvurusu yapılan markanın, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile aynı ya da benzer olması, ikincisi ise; her iki markanın da kapsadığı mal veya hizmetlerin aynı ya da benzer olmasıdır. Ancak burada 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanununun 6. maddesinin (5) numaralı fıkrasının hatırlatılması da gereklidir. Zira tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış markanın, Türkiye’de ulaştığı tanınmışlık düzeyi nedeniyle haksız bir yararın sağlanabileceği, markanın itibarının zarar görebileceği veya ayırt edici karakterinin zedelenebileceği durumlarda, tescil edilmiş veya tescil için başvurusu daha önce yapılmış bir marka sahibinin itirazı üzerine, farklı mal veya hizmetlerde kullanılacak olsa bile, sonraki markanın tescil başvurusu ret edilebilecektir. Tanınmış marka kavramı yerleşik Yargıtay içtihatlarında “bir şahsa veya teşebbüse sıkı bir şekilde matufiyet, garanti, kalite, kuvvetli reklam, yaygın bir dağıtım sistemine bağlı, müşteri, akraba, dost, düşman ayırımı yapılmadan coğrafi sınır, kültür, yaş farkı gözetilmeksizin aynı çevredeki insanlar tarafından refleks halinde ortaya çıkan bir çağrışım olarak” ifade edilmiştir.
Ayrıca, 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanununun 6. maddesinin 1. fıkrasında geçen “halk tarafından karıştırılma ihtimali” konusunda ölçünün; bu işin ilgilisi veya uzmanı değil, tüketici olan halk olduğunun göz önünde tutulması gerekmektedir. Karıştırılma ihtimalinde önemli olan husus, halkın bu iki işaret arasında herhangi bir şekilde herhangi bir sebeple bağlantı kurma, ilişkilendirme ihtimalidir. Buradaki “ihtimal” kelimesi özenle ve özellikle kullanılmış bir kelime olup, şekil, ses, anlam, genel görünüm, çağrışım ve bir seri içinde bulunma izlenimi bu kapsamda değerlendirilmektedir.
Hatta markalar arasında birçok noktada fark bulunduğu tespit edilse bile “umumi intiba” ikisinin karıştırılabileceği yönünde ise, iki işaret arasında karıştırma ihtimalinin bulunduğu kabul edilmelidir (Tekinalp, Ünal; Fikri Mülkiyet Hukuku, İstanbul 2012, s. 443).
Bir başka anlatımla, “iltibas tehlikesi” görsel, biçimsel, anlamsal, işitsel benzerlikler, çağrıştırma, bir bütün olarak uyandırdığı toplu kanaat, malın veya hizmetin hitap ettiği alıcı grubunun toplumsal düzeyi ve durumu, markayı taşıyan malın değeri ve alıcının bu malı almaya ayırdığı zaman, markanın esas unsurları ve tamamlayıcı unsurları, karşılaştırılan işaretler arasındaki benzerlik, telaffuz, anlam veya biçimden, işaretlerin toplu olarak bıraktığı izlenimden, seri içine girmekten veya başka bir çağrışımdan kaynaklanabilir. Yine halkın, karşılaştırılan işaretler arasında herhangi bir şekilde “bağlantı” kurabilmesi de benzerlik bulunduğunu kabul etmek için yeterli olmaktadır.
Bu açıklamalar ışığında somut olay incelendiğinde;
Taraf markaları tescil kapsamları ve işaretsel yönden karşılaştırıldığında;

Davalı Markası

Tarafların emtia gruplarına bakıldığında; davalının başvuru kapsamındaki malları ile davacının 2017/35035 ve 2017/35039 tescil numaralı markalarında yer alan 35. Sınıfta yer alan 11. sınıf malların perakendeciliği hizmetlerinin belirtilen mallar ile birbirlerini tamamlayıcı niteliği ve genellikle aynı yerlerde kullanıcılara sunulmaları nedenleriyle, aralarında benzerlikler bulunduğu anlaşılmıştır. Şu hâlde, SMK 6/1 maddesi yönünden tescil engellerinde aranan şartlardan biri belirtili emtialar yönünden gerçekleşmiştir.
Davalının markasının incelenmesinde; davalı markası beyaz zemin üzerine siyah renkli düz yazı şeklinde …… ibaresinden oluştuğu, kelime markası olduğu, davalı markası “.-…” şeklinde telaffuz edileceği, davalı markasında yer alan “…” ibaresinde yer alan “…” sözcüğü teknik anlamda “yaşamla ve canlı şeylerle ilgili”, biyokimya anlamında “diri, öz” anlamlarına geldiği, ibarenin devamında yer alan “…” ibaresi ise yine İngilizce bir sözcük olup Türkçede “elmas” anlamına geldiği, anlaşılmaktadır.
Davacının markalarının incelenmesinde; davacı markalarında ise ortak olarak yer alan … ibaresinin başta ve daha baskın olarak ayrıca A harfi kristal şeklinde karakterize edilmiş olarak kullanıldığı, ibarenin hemen altında by … yazmakta olduğu, diğer marka da ise by … ibaresinin yer aldığı, davacı markalarının “… …” VE “… .” şeklinde telaffuz edileceği, anlaşılmaktadır.
Markalar arasında iltibasa yol açacak derecede bir benzerlik olup olmadığının tespitinde her iki markaya konu işaretin, ayırt edici ve baskın unsurları dikkate alınarak bütünü itibariyle görsel, işitsel ve anlamsal olarak bıraktıkları izlenimin esas alınması gerekmektedir. Taraf markalarında çekişme konusu unsur “…” ibaresidir. Davalının markasında ve davacının markasının esaslı unsuru olan … ibaresi aynen bulunmakta ise de bu ibarenin11. Sınıfta sıklıkla kullanıldığı ve bu ibareyi taşıyan pek çok tescilli marka bulunduğu sicil kayıtlarından anlaşılmaktadır. Dolayısıyla gerek ortalama seviyedeki tüketiciler gerek bilinçli tüketiciler pek çok alanda söz konusu ibareyi değer atfeden yönü ile gözlemlemekte veya algılamaktadır. … ibaresi çekişme konusu 11. sınıf yönünden ayırt ediciliği bulunan bir marka olmamakla birlikte asıl ibare yanında ek unsur olarak kullanılmakta, bu sebeple genellikle malın değerini nitelemektedir. He ne kadar baştan itibaren zayıf değil ise de zamanla yoğun kullanım ile bu ibare 11. sınıf yönünden zayıf hale gelmiştir. İbarenin 11. Sınıf yönünden zayıf marka niteliğinde olması nedeni ile davacının başka tacirlerin basit değişiklikler ile bu ibareyi kullanmalarına katlanma yükümlülüğü bulunmaktadır. Markaların bütüncül değerlendirmesinde davalı markasında yer alan “…” ve “…” sözcüğü ve davacı markalarında bulunan kristal/ elmas figürünün markaları birbirinden farklılaştırdığı, bu kapsamda ilave sözcükler ve eklerin bulunduğu ve mezkur anlamsal-fonetik-görsel farklılıkların markalar arasında ayırt ediciliği sağladığı, markalar arasında biçim, düzenleme ve tertip tarzı itibariyle bütüncül olarak tüketicileri iltibasa düşürecek derecede benzerlik bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 08.06.2016 gün ve E.2014/11-696, K.2016/778 sayılı kararı uyarınca iltibas değerlendirmesinin hakimlik mesleğinin gerektirdiği genel hukuki bilgi ile çözümlenmesinin mümkün olduğu hususu da gözönünde bulundurularak yapılan incelemede, davacı adına tescilli “…” esas ibareli markalar ile davalının “……” ibareli markası arasında biçim, renk, grafik unsurlar, düzenleme ve tertip tarzı olarak görsel, sesçil ve anlamsal olarak ortalama ve bilinçli tüketicileri iltibasa düşürecek derecede bir benzerlik bulunmadığı, işin uzmanı veya dikkatli kişilerden oluşmayan, makûl düzeyde bilgilendirilmiş, marka ve başvuru konusu işareti aynı anda görüp detaylarını karşılaştırma olanağı bulunmayan, daha önce görüp yararlandığı markanın aşağı yukarı net anısının tesirinde olan ortalama düzeydeki alıcı kitlesinin, yargılama konusu ürünler için ayırdığı satın alım ve yararlanım süresi içinde, davalının “……” markasını gördüğünde bunun davacının mesnet markalarından farklı bir marka olduğunu algılayabileceği, tescilli markaların bir uzantısı, yeni bir versiyonu, yeni bir serisi olarak algılanmasının ihtimal dahilinde olmadığı, dosyadaki belgelerden davacının tanınmışlığını ispatlayamadığı dikkate alınarak davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere:
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Yasasına göre hesaplanan 80,70-TL karar harcından peşin alınan 54,40-TL’nin mahsubu ile bakiye 26,30-TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap olunan takdiren 7.375,00-TL maktu ücreti vekâletin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalılar tarafından yargılama gideri sarfedilmediğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Yatırılan ve kullanılmayan gider avansının, hükmün kesinleşmesini müteakip re’sen yatırana iadesine (HMK m.333),
Dair, verilen karar hazır olan taraf vekillerinin yüzlerine karşı tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Bölge Adliye Mahkemelerinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 22/03/2022

Katip Hakim
¸ ¸