Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/324 E. 2021/52 K. 02.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ Karar
T.C.
ANKARA
1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/324
KARAR NO : 2021/52
DAVA : Endüstriyel Tasarımla İlgili Kurum Kararının İptali
DAVA TARİHİ : 22/08/2019
KARAR TARİHİ : 02/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan marka ile ilgili kurum kararının iptali, marka hükümsüzlüğü davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekil dava dilekçesiyle; müvekkil firma tarafından yapılan tescil başvurusunun 24.01.2019 tarih 309 sayılı Resmi Tasarımlar Bülteninde yayınlanmasının akabinde davalı şirket tarafından … sıra numaralı tasarımlara haksız şekilde itiraz edildiğini (…) kurul incelemesi neticesinde ….numaralı tasarımların tesciline ve … numaralı tasarımların iptaline karar verdiğini (01.07.2019 tarih ve … sayılı karar) ve bu kararın hukuka aykırı olduğunu, dava konusu tasarımların müvekkili tarafından 2008 yılında tasarlandığını, … nolu tasarımlar ile tescillendiğini, yurt içi ve yurtdışı fuarlarda tanıtımının ve satışlarının yapıldığını, bu ürünlerin 2007 yılından beridir bu yana devam eden ve üzerinde Ar-Ge çalışmaları ile geliştirme yapıldığını, güncellendiği ve tescile konu edildiğini, müvekkili adına tescili (…) ve davalının mesnet ürünü (…) arasında sistemsel farklar olduğunu, tabla kenar formunda, ayak birleşiminde, ayak geometrik yapısında, pabuç ve kulp detaylarında, kablo tavasında farklılıklar olduğunu, … sayılı tasarımda davacıda bulunan ayırıcının olmadığını, karşılıklı oturan kullanıcıların ayak/bacaklarını ayıran ayırıcının yer aldığını ve boyunun daha kısa olduğunu, … sayılı tasarımda ayak fonksiyonu gören yere kadar uzanan ayırıcı olduğunu, yerle temasında boşluklar bulunduğunu, renk olarak tasarımların farklı olduğunu ve dava konusu tasarımların yenilik ve ayırt edicilik vasıflarına haiz olduklarını, tasarılara bilgilenmiş kullanıcı gözüyle bakıldığında genel izlenimlerin farklı olacağını, belirterek Türk Patent ve Marka Kurumu Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı, Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu’nun 01.07.2019 tarih ve … sayılı kararının kısmen iptali ile … tescil numaralı endüstriyel tasarım tescilinin sicile tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı TÜRKPATENT vekili cevap dilekçesiyle, davacının söz konusu iddialarının usule ve hukuka aykırı olduğunu, dava konusu tasarımlar incelendiğinde yenilik vasfından 6769 sayılı SMK anlamında her açıdan uzak olduğunu, TÜRK PATENT YİDK tarafından yapılan incelemede dava konusu tasarımların daha önce kamuya sunulan …numaralı tasarımların görünümünden hareketle yapılmış olduğu veya ona eklemlenen küçük değişiklikler ile veya ondan meydana getirilmiş bir tasarım olduğu kanaatinde olunduğunu belirterek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı şirket vekili cevap dilekçesiyle; davacının müvekkilin kritik personelini ayartarak kendi çalışanı yaptığını, bu personelin müvekkil tarafından tasarlanmış ancak tescil edilmemiş tasarımlar hakkında bilgi sahibi olduğunu, davacının müvekkilin tasarım dilini ve çizgisini emek ve çaba sarf etmeden elde etme çabasında olduğunu, davacı tescil başvurusu içerisinde yer alan 19,20, 21 ve 22 nolu tasarımların müvekkil tarafından…. tarafından müvekkile tasarlandığını tasarımların … nolu tasarım ile tescillendiğini, … sayılı tasarım ile … sayılı tasarım arasındaki tek farkın müvekkil başvurusunun masa üstü panel kullanımı ile yapıldığını, … sayılı tasarım ile … sayılı tasarım arasındaki tek farkın müvekkil başvurusunun yine masa üstü panel kullanımı ile yapıldığını, davacı tarafından dava konusu tasarımların 2008 yılında yapıldığı ve …nolu tasarım dosyaları ile tescillendiği ve 2018 yılında tasarımların güncellendiği söylense de müvekkil tasarımlarına benzediği, müvekkil tasarımları ile … tasarım tescilinde bulunan tasarımların birbirinden farklı olduğunu, davacı tarafından karşılaştırma olarak sunulan ….Masa olarak yer alan tasarımın TÜRKPATENT tarafından tesciline karar verilen 2018/07538-19 nolu masa olduğu ve iptal edilen tasarımlar olmadığını, müvekkil tasarımları ile dava konusu tasarımlar arasındaki farkların koruma kapsamında girmeyen teknik detay çözümleri ve malzeme farklılıkları olduğunu, davacı tarafından fark olarak sunulan kavisli işlenen masa tablasının tüm mobilya firmaları tarafından yaygın bir şekilde kullanıldığını, hammadde tercihi ve teknik ve tercihe bağlı olduğunu, tek başına ayak birleşim yapısındaki farklılıkların tasarımları birbirlerinden farklılaştırması için yetmediğini, ayak birleşim yerinin masanın altında kalacağını ve koruma kapsamında olmayacağını, masa ayaklarının formunun ve açısının benzer olduğunu; üretim tekniklerinin farklılaştığını, pabuçların değiştirilebilir malzeme olduklarını, ayağa bağlantı şeklinden ziyade dairesel olmalarının pabuçları birbirine benzettiğini, davacının müvekkil kulp detaylarını kullandığını, davacının tescil başvurusu ile satış ve pazarlama amaçlı sundukları ürünlerde farklar olduğunu davacı web sitesinde yayınlanan kulp detayının müvekkil ile aynı olduğunu, kablo tavalarının aynı olduğunu, müvekkilin Borges masa sistemler ürün kataloğunda masa üstü ayırıcı panel kullanılmamış versiyonlarının bulunduğunu, ayırıcının sonradan eklemlenebilen bir detay olduğunu, masa altı ayırıcıların isteğe göre sökülüp takılabilen parçalar olduğunu davacının tescil başvurusundaki panelin düz olmasına karşın davacı web sitesinde müvekkilinkine benzer delikli paneller kullandıklarını, tasarımlarda bulunan orta ayakların aynı amaçla bulunduğunu, taraf orta ayakları arasında küçük farklar bulunduğunu, bu farklılıkların tescil alabilmek için yaratıldığını, davacının kullandığı orta ayağın müvekkilin yıllar öncesinde kullandığı ayak olduğunu belirterek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
YARGILAMA:
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davacı tasarım başvurusunun kısmen reddiyle ilgili verilen YİDK kararının 6769 sayılı SMK 55, 56, 57, 58 md kapsamında yerinde olup olmadığı iptal şartlarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplandığı toplandığı anlaşılmıştır.
Davanın açılmasını müteakip tarafların dava, cevap, cevaba cevap dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, sundukları deliller alınmış, tescil ve başvuru dosyaları ile Alâkalı ticaret sicil kayıtları getirtilmiş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, taraflar sulhe teşvik olunmuş, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, tahkikat icra olunmasını müteakip, Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yazı İşleri Yönetmeliği’nin 41/2. maddesi hükmü de gözetilerek taraf vekillerine tahkikat ve yargılamının geneliyle ilgili son sözleri de sorulmuş; sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
Türk Patent’den celbedilen işlem dosyasının tetkikinden; davacı yan tarafından …. sayılı tasarım tescili için 13.12.2018 tarihinde TÜRKPATENT nezdinde başvuruda bulunduğu, söz konusu başvurunun 24.01.2019 tarihli ve 309 sayılı Resmi Tasarımlar Bülteni’nde yayımlandığı ve itiraz süresi içerisinde olmak üzere 31.03.2019 tarihinde davalı … SAN. AŞ. Tarafından dava konusu çoklu tasarıma itirazda bulunduğu, yapılan itiraz incelenmesi neticesinde; mezkûr itirazların TÜRKPATENT YİDK’nın … sayılı kararıyla; “Yapılan inceleme ve değerlendirmede; …. sıra numaralı tasarımlar ile itiraza gerekçe gösterilen …/1 ve …/5 sıra numaralı tasarımlar genel izlenim itibariyle benzer, … sıra numaralı tasarımlar ile itiraza gerekçe gösterilen …/1, …/2, …/3, …/4 ve …/5 sıra numaralı tasarımlar ise genel izlenim itibariyle farklı görülmüştür. Ayrıca; 2018 0753 8/19 sıra numaralı tasarım ile itiraz ekinde sunulan Koleksiyon Ocak 2016 katalogunda yer alıp itiraza gerekçe gösterilen ürünler de genel izlenim itibariyle farklı görülmüştür.” şeklinde karar verildiği, dava konusu YİDK kararının davacı şirkete 29/04/2019 tarihinde tebliğ edildiği, eldeki davanın iki aylık yasal süre içerisinde 21/06/2019 tarihinde açıldığı anlaşılmış, davacı vekilinin eldeki davayı ikame ettiği tetkik edilmiş, işin esasına girilmiştir.
Bilirkişi kurulunca düzenlenen raporda ve itirazlar bağlamında alınan ek raporda özetle: dava konusu … numaralı tasarımın, davalı şirkete ait …sayılı tasarım karşısında, bilgilenmiş kullanıcı gözüyle benzer oldukları ve ayırt edicilik kriterini taşımadığı, dava konusu … numaralı tasarımın, davalı şirkete ait …sayılı tasarım karşısında bilgilenmiş kullanıcı gözüyle benzer oldukları ve ayırt edicilik kriterini taşımadığı, takdirin mahkemeye ait olduğu, bildirilmiştir.
Bilirkişi raporunun ve ek raporun her iki tarafın iddia ve savunmasının kapsamı, taraf delilleri, marka kapsamları dikkate alınarak düzelendiği, hüküm kurmaya yeterli incelemenin yapıldığı, raporun usul ve yasaya aykırı yönünün bulunmadığı, hukuki değerlendirmenin nihai olarak mahkememizce yapılacağı anlaşılmakla yeni heyetten rapor alınması veya mevcut bilirkişi heyetinden yeniden ek rapor alınması yoluna gidilmemiştir.
GEREKÇE:
Tescilli bir tasarımın sağladığı korumanın kapsamı ve sınırları 10.01.2017 tarihinde yürürlüğe giren 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu (SMK) ile düzenlenmiştir.
“Yenilik ve ayırt edicilik” başlığı altında düzenlenen 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanununun 56. maddesi;
“Tasarım yeni ve ayırt edici niteliğe sahip olması şartıyla bu Kanunla sağlanan haklar kapsamında korunur.
Birleşik ürünün parçasının tasarımı, aşağıdaki şartları taşıyorsa yeni ve ayırt edici niteliğe sahip olduğu kabul edilir:
a) Parça birleşik ürüne takıldığında, birleşik ürünün normal kullanımında görünür durumda olmalıdır.
b) Parçanın görünür durumda olan özellikleri, yenilik ve ayırt edici nitelik şartlarını karşılamalıdır.
Bu maddede yer alan normal kullanım; bakım, servis veya onarım işleri hariç olmak üzere, son kullanıcı tarafından kullanımı ifade eder.
Bir tasarımın aynısı;
a) Tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce,
b) Tescilsiz tasarım için tasarımın kamuya ilk sunulduğu tarihten önce,
dünyanın herhangi bir yerinde kamuya sunulmamış ise o tasarım yeni kabul edilir. Tasarımlar sadece küçük ayrıntılarda farklılık gösteriyorsa aynı kabul edilir.
Bir tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim;
a) Tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce,
b) Tescilsiz tasarım için tasarımın kamuya ilk sunulduğu tarihten önce,
kamuya sunulmuş herhangi bir tasarımın aynı kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimden farklı ise bu tasarımın ayırt edici niteliğe sahip olduğu kabul edilir.
Ayırt edici niteliğin değerlendirilmesinde, tasarımcının tasarımı geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesi dikkate alınır.” şeklindedir.
Aynı Kanun’un “Kamuya sunma” başlıklı 57. maddesi ise;
“Kamuya sunma; sergileme, satış gibi yollarla piyasaya sürme, kullanma, tarif, yayım, tanıtım veya benzer amaçlı faaliyetleri kapsar. Tasarımın gizlilik şartıyla üçüncü bir kişiye açıklanması kamuya sunma sayılmaz.
Koruma talep edilen bir tasarım, başvuru tarihinden veya rüçhan talebi varsa rüçhan tarihinden önceki on iki ay içinde tasarımcı veya halefi ya da bu kişilerin izni ile üçüncü bir kişi tarafından veya tasarımcı ya da halefleri ile olan ilişkinin kötüye kullanımı sonucu kamuya sunulması hâlinde bu açıklama tasarımın yeniliğini ve ayırt edici niteliğini etkilemez.” şeklindedir.
6769 sayılı SMK’nın 58. maddesine göre tasarım sahibi, kendi tasarımına kıyasla ayırt edici niteliğe sahip olmayan tasarımlara karşı bu kanundan doğan haklarını kullanabilir. Koruma kapsamının değerlendirilmesinde, tasarımcının tasarımı geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesi dikkate alınır.
Bir tasarımın yeni olabilmesi için, onun aynısının, tescil tarihinden evvel dünyanın her hangi bir yerinde kamuya sunulmamış olması gerekmektedir. Tasarımların aynı olup olmadığının tespiti için yapılacak benzerlik testinde; aynı izlenimi uyandırma, aynı etkiyi yapma, karıştırılma tehlikesi veya olasılığı incelenemez. Bunlar ikinci aşamaya yani ayırt edicilik tetkikine aittir. Tasarımın yeniliği yoktur diyebilmek için, hükümsüzlüğü istenilen tasarımın, önceden kamuya sunulan (faydalı model, marka ve) tasarım belgelerindeki tasarımlar ile aynı olması şarttır. Terkini talep edilen tasarım öncekinden sadece küçük ayrıntılarda farklılık gösteriyorsa aynı kabul edilecektir. Yenilik önceki tasarıma göre belirlenecektir. Aynı kabul edilmeye engel olamayan küçük ayrıntılarda farklılık hâkimin takdirine göre belirlenecektir. Burada şu ölçü verilebilir; fark, aynı olmayı ortadan kaldırmıyor, mevcut önceki tasarım görünümünü sürdürüyor, fark sadece mevcut görünüme, yani mevcut tasarıma ek, onda bir değişiklik, ondan bir sapma niteliği taşıyorsa, yani farklılık o (mevcut tasarım) esas alınarak ondan hareketle yapılmışsa küçüktür. Bunun dışında kalan farklar ise büyüktür. Yenilik ne özgünlük, ne eşsizlik, ne estetiğe sahip bulunma, ne de estetiğin ve kalitenin basamağıdır.
Başvurusu yapılan bir tasarım yenilik testini geçebilirse ikinci olarak ayırt edicilik incelemesine tâbî tutulur. Bu test bir kıyaslama incelemesidir. Bir tasarımın ayırt ediciliğe sahip bulunması demek, bu tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenim ile kıyaslanan tasarımın böyle bir kullanıcıda yarattığı genel izlenim arasında belirgin bir farklılık bulunması demektir.
Bilgilenmiş kullanıcı ise, tasarımı kullanarak bilgi sahibi olmuş, tasarımı tanıyan, deneyim sahibi kullanıcı demektir. Bilgilenmiş kullanıcı ara veya nihaî tüketicidir. Ancak asla bir uzman değildir. Mahkememiz de bilgilenmiş kullanıcı konumunda bulunan ilgililerin katılımıyla oluşturulmuş bilirkişi heyetinden mütalâa almıştır.
Kıyaslama, tescili istenen tasarım ile kıyaslanan tasarımların tam karşılaştırılması ve değerlendirilmesidir. Ayırt edici niteliğin incelenme ve değerlendirilmesinde, birbirleri ile kıyaslanan tasarımların ilke olarak farklılıklarından çok ortak özelliklerinin değerlendirilmesine ağırlık verilmesini ve tasarımcının tasarımı geliştirme açısından ne kadar seçenek özgürlüğüne sahip olduğunun göz önüne alınmasını emredici bir ifadeyle istemiştir. Bilgilenmiş kullanıcının fark edebileceği değişiklikler ise daima göz önünde tutulmalıdır.
Seçenek özgürlüğü ibaresiyle kastedilen, tasarımcıya tasarımına ayırt edicilik vermesi için bir serbest hareket alanının bulunmasıdır. Bunun değerlendirilmesi nesnel olup kişiden kişiye değişmez. Bu nesnel değerlendirmede tekdüze özellik ve nitelikler göz önünde tutulur. Bazı biçimler (=görünümler) nesnenin işlevine sıkı surette bağımlıdırlar. Böyle tasarımlarda tasarımcının hareket alanı pek dardır. Meselâ, bir otomobilin, ütünün ve şişenin şekli gibi. Her otomobil, ütü ve şişe birbirine benzer. Ayırt edicilik için tasarımcının muhakkak nesnenin işlevine ters düşen tasarımlar geliştirmesi beklenemez. Dolayısıyla işlevin yerine getirilebilmesi için zorunlu olan alan dışında yapılabilecek olan tasarımların korunması mümkün olabilecektir. Seçenek özgürlüğünün hiç bulunmadığı hâllerde ise tasarım zaten korunamaz.
Bu açıklamalar ışığında somut olay incelendiğinde;

DAVA KONUSU DAVALI TASARIMI
… sayılı tasarım
19, 20, 21, 22 nolu tasarımlar

İTİRAZA MESNET DAVACI TASARIMLARI
… sayılı tasarım
1,2, 3, 4, 5 nolu tasarımlar
… sayılı tasarım
8 ve 19 nolu tasarımlar

Benimsenen bilirkişi raporunda ve ek raporda da izah edildiği üzere:
Dava konusu tasarımlar masa ve masa sistemleri tasarımıdır. Masa, üzerinde türlü işler yapılabilen, ağaçtan, metalden vb. yapılmış, ayaklar ya da bir destek üzerine oturtulmuş düz bir tabladan oluşan mobilyadır. Dolayısıyla masanın bir tablası ve genelde ayakları vardır. Ayakların veya desteğin yeri ve şekli masa düzeni oluşturacak mahiyette olmalıdır. Masa tablasına ait geometri çok çeşitli olabilir; yeter ki işlevini yerine getirsin. Ancak günümüzde dikdörtgen dahi olsa masa tablaları gerek ham malzemenin standart olması gerekse ergonomi hususları açısından neredeyse işlevleri açısından standartlaşmış ölçülerde piyasaya arz olunmaktadır. Dolayısıyla bir masanın dikdörtgen tablaya sahip olması harcı alem bir husustur. Yİne de masa tasarımı konusunda seçenek özgürlüğü oldukça geniştir. Salt TPMK kayırlarında dahi binlerce tasarıma ulaşmak mümkündür. Gerek ergonomi, gerek antropometri, gerek malzeme ve işlev gerekse estetik açısından masa tasarımında birçok farklı modele ulaşmak mümkündür. İmalatçıların kendi ürünleri arasında dahi bu çeşitliliğe ulaşmak basit bir katalog taramasında dahi ortaya çıkabilmektedir. Bir masaya hususiyetini veren belirgin hususlar bulunmaktadır. Bu hususlardan temel ikisi tabla ve ayak yapısıdır. Somut olayda temel çelişmenin ayak yapısı üzerine yoğunlaştığı, tabla ve yan ürünler dahil olmak kaydı ile her iki tasarıma ana karakteristiği veren unsurun ayak tasarımı olduğu gözükmektedir. Kimi ayak sistemlerinde düşeyde lineer bir taşıyıcı sistem yerine farklı noktalardan kırılımlı ayaklar kullanılır. Kırılım noktası ortada öbek olabileceği gibi, tabla bitişinde veya ayakucunda olabilir.
Bilgilenmiş kullanıcı, söz konusu ürünün doğası, görünümü ve teknik olarak sahip olduğu zorunlu özellikleri hakkında bilgi sahibi olan ve başka bir deyişle ürün hakkında uzman kadar olmasa da temel düzeyde bilgi sahibi olan kişidir. Bu bağlamda bilgilenmiş kullanıcının her somut olay için ayrı ayrı tespit edilmesi gerekir. Bilgilenmiş kullanıcılar birer uzman olmayacakları için tasarımın detaylarındaki küçük farklılıklara dikkat etmeyecek ancak alım tercihlerini etkileyecek hususlarda yapılan değişiklikleri fark edebilecek kişilerdir.
Masa her türlü tüketicinin temas ettiği bir üründür. Basit bir tüketici dahi temel fizik ve ortalama bir estetik anlayışı dahilinde masa ürünü hakkında bir kanaat geliştirebilir. Bu meyanda değerlendirmemizde bilgilenmiş kullanıcı geçmiş tecrübelerine istinaden yargıda bulunabilecek sıradan bir tüketici veya somut olaya konu ürünler genelde işyerlerinde kullanıldığından işletmesine masa tedarik etmeye çalışan mesul müdür veyahut bir mobilya mağazasında çalışan satış görevlisiolarak belirlenmiştir.
Masa tasarımı konusunda seçenek özgürlüğü geniştir ancak konu özellikle kırılımlı ayak tasarımı olduğunda seçenek alanı daralmakta, her bir firma benzer bir yaklaşımla ve ufak farklar ile yeni ve ayırt edici tasarımlar üretmeye çabalamaktadır. Bu farklılaştırma çabasının seviyesi, bilgilenmiş kullanıcının ürünü algılama, emsalleri ile karşılaştırma sürecinde tespit edeceği benzerliğin ötesinde olmalıdır. Kaldı ki bilgilenmiş kullanıcı teknik bir personel olmayıp yoğun bir ürün karşılaştırma sürecinde detaylı mülahazalarda bulunmaz. O yüzden farklılaştırma belirgin seviyede olmalıdır.
Davacıya ait 21.11.2007 tarihli 2007/05771-1 ve 04.12.2007 tarihli … tesciller ile yine davacıya ait …,21 sayılı tasarımları incelendiğinde; tüm tasarımların dikdörtgen tablalı ve kırımlı metal ayağa sahip masalar olduğu görülmektedir. Tabla ölçüleri harcı alem tabla standartlarındadır. Ayaklar çerçeve halinde traverslere bağlı olup ayak taşmaları tabla sınırları içindedir. Paneller farklı olmakla beraber salt dikdörtgen paneller sonradan eklemlenen periferi parçalar olması münasebeti ile genel tasarıma etki etmemektedir. Ancak 2007 tescilindeki panel, ayak başlarında başlayıp önce biraz genişleyen sonra alta doğru daralan bir yapıda olup karakteristik ve 2018 tarihli tescile oranla farklı bir yapıya sahiptir. Ayaklar incelendiğinde 2007 yılana ait ayak yukarıdan bir miktar inerek tabla dışına doğru açı almakta ve tabana yakın bir yerde biterek pabuç ile sonlanmaktadır. 2018 tasarımında ise ayak daha kısa bir miktar aşağı doğru ilerlemekte (dolayısıyla tasarımlar arası çerçeve travers boyları farklıdır) tabla izdüşümüne kadar daha geniş bir açı ile bükülerek daha alçak bir noktada kırılım yaparak pabuç ayağına doğru incelerek bitmektedir. Tescil görselleri incelendiğinde 2007 tasarım ayakları bu açısal fark nedeni ile tablanın daha da gerisinde kalmaktadır. Açı farkı 10 derecenin üzerindedir. Bu açısal farklı bilgilenmiş kullanıcı hem ayakta hem de tabla referans alındığında izdüşümü olarak kolayca tespit edebilecek noktada olduğu anlaşılmaktadır. Bu meyanda davacıya ait …ve … sayılı tesciller ile yine davacıya ait …,21 sayılı tesciller bilgilenmiş kullanıcı gözünden farklı görülmüştür.
Davacıya ait … sayılı tescil davalı firmanın …sayılı tescili ile ve ile davacıya ait … sayılı tescil davalı firmanın … sayılı tescili ile karşılaştırıldığında, her iki masanında dikdörtgen tablalı olduğu, önde ayak/bacak paneline sahip olduğu, bununla beraber karakteristik olarak köşelerde tablanın içinden başlayan daha sonra tabla uçlarında doğru açılı şekilde ilerleyen ve tabla ucu izdüşümüne yakın bir bölgede düzleşerek zemine kadar inen ve zemine dairesel pabuç ile ilerleyen ayaklara sahip olduğu görülmektedir. Davalı firmanın tescilinde fazladan masa boyunca uzanan ve masa altından monteli ve sarkan ayırıcı panel bulunmaktadır. Bu ayırıcı panel davacı tescilinde olmayıp hâlihazırda müşteri talebi doğrultusunda eklemlenebilecek çoğu zaman tabla altında montaj hazırlığı yapılan bir parçadır. Ayak/bacak panelleri açısından bakıldığında ise davalının panelinin delikli olduğu görülmüştür.
Masa tablalarının dikdörtgen olması harcı âlem bir durum olup her iki taraf tescilinde tablalar açısından kritik bir farka yer açacak bir fark görülmemiştir. Sektör pratiğinde müşteri istekleri ve beğenileri doğrultusunda farklı ayaklar üzerine farklı tablaların kombinasyon halinde sunulması bilindik bir gerçektir. Somut olayda kenar bitişinin keskin veya yuvarlatılmış olmasının fark yaratmayacak küçük bir detay olarak görülmesi gerektiği düşünülmektedir.
Ayak ve ayak bağlantı detayları açısından bakıldığında masalara karakterini veren en önemli unsurlardan birisi ayak geometrisidir. Ayak geometrileri açısından … sayılı tescilde yer alan davacı ayağı …. sayılı davalı tescil ayağı ile üst üste oturtulduğunda her iki ayağın benzer açı ile açıldığı (açısal fark yaklaşık 3 derece olarak görülmüştür) ve aynı noktada zemine doğru kırılım yaparak ilerleyerek pabuçta sonlandığı görülmüştür. Böylece 2018 tarihli ve somut olaya konu olan tescil giderek davalının tescilinin sahip olduğu açı değerine doğru yaklaşmıştır. Bu nedenle ayak geometrileri geometrik anlamda benzer görülmüştür.
… sayılı davalı tescil ayağı üst başlangıcı itibari ile iç tarafta köşeli olup davalının ki daireseldir. Dikkatli incelendiğinde davalı tescilindeki köşeli yapı ayağın iç kısmında olup dışı yine kavisli olup daireseldir. Bilgilenmiş kullanıcının ilk denk geleceği görünüş ayağın dışı olduğu için içte kalan köşeli yapının görsel kuvvetinin azalacağı düşünülmektedir.
Mobilya ayaklarının kontrüksiyona bağlantısı (birleşimi) davacı tescilinde traverse doğrudan en üst kısmından bağlantılıdır. Buna karşın davalı bağlantısı hem ayak uzantısı hem de ek parça ile traverse alttan bağlantılıdır. Dolayısıyla ayakların travers bağlantıları farklıdır. Fakat her iki tarafın tasarımı bir bütün açısından incelendiğinde zaten dışa açılan ayaklar nedeni ile ayak bağlantıları tablanın diğer masalara oranla daha içinde kalmaktadır ve bir detay/teknik çözümüdür. Elbette ki her firmanın üretim teknolojisi ve uygulayacağı özel teknikler ürünleri detay seviyesinde bilgilenmiş kullanıcının tespit etmeyeceği/edemeyeceği seviyede farklılaşacaktır. Bilgilenmiş kullanıcı ürünleri karşılıklı muayene ettiğinde ilk izlenimi üzerinden değerlendirme yapacak olup bu detay farklarını ancak fazladan bir gayret ile tespit edebileceği anlaşılmaktadır. Ortalama boyu olan bir karar verici, farklı emtiaların bulunduğu showroomları gezerken masa gibi ürünleri tabla hizasından yandan değil belirgin bir yükseklikte inceler. Ayak pabuçları açısından bakıldığında ise bu tür yan ürünler eğer özellikle tasarlanmadı ise kolaylıkla tedarik edilebilir. Ayak pabuçları mobilya ayağına vidalanan yükseklik ayarı yapılabilen eğer ayak açılı ise küresel mafsal ise açısı ayarlanabilen yan parçalardır. Kolaylıkla farklı pabuçlar tercih doğrultusunda ayaklara monte edilebilmektedir. Burada önemli olan her iki tarafın pabuç tercihinde dairesel bir pabucu tercih etmesi olup ayarlı ve küresel mafsallı dairesel pabuçlar herhangi bir tedarikçide kolaylıkla temin edilebilecek ürünlerdir.
Genel olarak, davacıya ait 2018 tarihli tescilin 2007 tarihli kendi tescillerinden giderek uzaklaştığı, davalının 2014 tarihli tesciline giderek yaklaştığı, … sayılı tescil ile … sayılı davalı tescili arasındaki farkların sunum ve pazarlama tercihi ile oluşacağı kadar bilgilenmiş kullanıcı tarafından olağan bir inceleme ile tespitinin mümkün olmadığı anlaşılmaktadır. Dolayısıyla, bilgilenmiş kullanıcı gözüyle, … sayılı tescil ile … sayılı davalı tescili benzer görülmüştür. Yine taraf tescilleri incelendiğinde her iki tarafta birer adet olmak üzere iki kanal kullanıldığı ve bu kanalların benzer şekilde dairesel delikli ve W harfine benzer oldukları görülmüştür. Masa talaşı boyutları büyüdüğü müddetçe yapısal dayanım açısından mevcut ayaklara ek olarak destek/ayırıcı ayakların kullanılması rutin bir uygulamadır. Her iki tescilde bu destek ayağı mevcut olup panel şeklindedir. Ayırıcı destek paneller arasındaki tek fark ayakların zemine yakın bölgesindeki boşluklardır. Davalının tescilinde boşluklar zeminde iki adet, davacı tescilinde zeminden az yukarıda ortada dikdörtgen şeklindedir. Davalının cevap dilekçesinin 34. sayfasında davalının ayırıcı ayağına benzer ortada tek dikdörtgen delikli ayağın davacıya ait 2013 yılına ait Calvino masa görselinde yer aldığı tespit edilmiştir. Taraf masalarında kullanılan metal ayak ve tablalara ait değerlendirmeler bir üst değerlendirme ile aynıdır. Dolayısıyla, … sayılı tescil ile 2014/04639-5 sayılı davalı tescili bilgilenmiş kullanıcı gözünden benzer görülmüştür.
Neticeten, dava konusu … numaralı tasarımın, davalı şirkete ait ….sayılı tasarım karşısında, bilgilenmiş kullanıcı gözüyle benzer oldukları ve ayırt edicilik kriterini taşımadığı, dava konusu … numaralı tasarımın, davalı şirkete ait 2014/04639-5sayılı tasarım karşısında bilgilenmiş kullanıcı gözüyle benzer oldukları ve ayırt edicilik kriterini taşımadığı anlaşılmış, davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere:
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Yasasına göre hesaplanan 59,30-TL karar harcından peşin alınan 44,40-TL’nin mahsubu ile bakiye 10,00-TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap olunan takdiren 5.900,00-TL maktu ücreti vekâletin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalılar tarafından yargılama gideri sarfedilmediğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Yatırılan ve kullanılmayan gider avansının, hükmün kesinleşmesini müteakip re’sen yatırana iadesine (HMK m.333),
Dair verilen karar, hazır olan taraf vekillerinin yüzüne karşı, tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup, usulen anlatıldı. 02/03/2021

Katip … Hakim …
¸ ¸