Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/249 E. 2021/304 K. 30.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/249
KARAR NO : 2021/304

DAVA : Marka İle İlgili Kurum Kararının İptali
DAVA TARİHİ : 26/06/2019
KARAR TARİHİ : 30/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan marka ile ilgili kurum kararının iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesiyle; müvekkilinin “… dünyası şekil” ibareli markasını tescil ettirmeden önce 1998 yılından beri kullandığını, 08.05.2006 tarihinde … başvuru numarası ile sonrasında ise 31.12.2010 tarihinde … başvuru numarası ile birden fazla sınıfta başvuruda bulunduğunu ve marka tescil başvurusunun kabul edildiğini, davalıların müvekkilinin uzun yıllardır kullanmakta olduğu “… dünyası ve şekil” ibaresi ile birebir ayniyet gösterecek şekilde “… … dünyası ve şekil” markasını 20.04.2018 tarihinde 2018/40515 başvuru numarası ile tescil ettirdiğini, müvekkilinin 20. ve 24. sınıflarda kullandığı “… dünyası ve şekil” ibareli markasının tescil tarihini yenilemeyi kaçırdığını, 2006 yılında yapılan başvurunun müvekkilinin bu markanın gerçek hak sahibi olduğunun bir kanıtı olduğunu, 31.12.2010 tarihli … başvuru numarası ile söz konusu markayı 24 ve 26. sınıflarda tescil ettirdiğini, tescil öncesinde de müvekkilinin “… dünyası ve şekil” ibaresini kullandığının hatırlanması gerektiğini ve bu nedenle tescil hükümden düşmüş olsa dahi uzun süreli hak sahipliğinden kaynaklı olarak müvekkilinin haklılığının kabul edilmesi gerektiğini, müvekkili şirketin … DÜNYASI ibaresini fev tekstilinde, özellikle de … ürünlerinde ve bu ürünlerin satışına ilişkin mağazacılık hizmetlerinde markasal olarak etkin ve yoğun olarak kullandığını, 1998 yılından bu yana Gaziantep’te kullanılan ve genişleyen ürün yelpazesi ile satış ağınında da büyüdüğünü ve farklı illerde de hizmet verdiğini, yine müvekkili şirkete ait http://www.gaziantepperdedünyasi.com/ web sitesinden müvekkilinin köklü geçmişinin tespit edilebileceğini, YİDK tarafından verilen “başvurunun eşya listesinde kalan hizmetler açısından karıştırılma ihtimali oluşmayacağı kanaatine varıldığından tümden ret talebi yerinde bulunmamıştır” kararının aksine 35.sınıftaki hizmetlerin müvekkili adına daha önce tescilli markası kapsamında yer alan 24.sınıftaki mallar ile doğrudan ilişkili olduğunu, müvekkiline ait başvuru kapsamında yer alan mal ve hizmetler dikkate alındığında sözü edilen markaların ayniyet derecesinde benzerdiklerini, bu markaların aynı tüketici grubuna hitap edecek olmaları, benzer ihtiyaçları gidermekte kullanılmaları ve aynı kullanım amacına sahip olmaları nedeniyle orta düzeydeki tiketicilerin markalar arasında bağlantı kuracağını, firmalar arasında ekonomik/idari/organik yönden bağlantı olduğunun düşünüleceğini, markalar arasında iltibas oluşacağını, davalı yanın bu benzerlikten haksız kazanç sağlayacağını ve müvekkilinin piyasadaki itibarının zedeleyeceğini iddia ederek; Türk Patent ve Marka Kurumu’nun 26.04.2019 tarih ve … E. sayılı YİDK kararının iptaline ve 2018/40515 sayılı “… … DÜNYASI” ibareli marka başvurusunun, başvurusu yapılan tüm hizmetlerde reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı TÜRKPATENT vekili cevap dilekçesiyle, davacının marka başvurusu ile itiraza mesnet gösterilen … nolu marka arasındaki kısmi benzerliğin Markalar Dairesi Başkanlığınca yapılan incelemede kabul edildiğini ve kanun gereğince başvuru kapsamından çıkartılması gereken mal ve hizmetlerin çıkartıldığını, ancak başvurunun devamına karar verilen kısım açısından kanunun aradığı anlamda bir karıştırılma ihtimali, hedef tüketici kitlesi tarafından ticari kaynakta yanılma oluşturabilecek düzeyde bir benzerlikten söz edilemeyeceğini, davacı tarafından sunulan bilgi ve belgelerin tetkikinde 6769 s. SMK 6/3 maddesi kapsamında bir hakkın varlığı konusunda kanaat oluşmadığını da beyan ederek; İşbu davanın süresi içinde açılıp açılmadığının tespiti ile süre aşımı halinde usulden reddine, esasa ilişkin olarak ise davacı tarafın tüm istemleri ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı şahıslar vekili cevap dilekçesiyle, müvekkillerinin 2006 yılından itibaren “… Dünyası” adı altında kurumsallaşarak faaliyet gösterdiğini, … Dünyası adı altında sektörün seçkin markalarının bölge bayiliğini alarak kurumsal, bireysel ve butik projelerde müşterilerine kaliteli hizmet sunduğunu, 2007/34632 tescil nolu markanın 10 yılın sonunda mazeret nedeniyle yenilenemediğinden düştüğünü, bunun üzerine müvekkillerinin 20.04.2018 tarih ve 2018/40515 başvuru numarası ile “… … DÜNYASI+ŞEKİL” markası için yeni bir tescil başvurusu yapılarak markanın tekrar müvekkilleri adına tescilinin sağlandığını ve koruma altına alındığını, söz konusu markaların benzer ve aynı sınıfarda tescilli olmadığını, müvekkilleri adına tescilli “… … DÜNYASI+ŞEKİL” unsurlarından oluşan marka ile davacı şirketin “… DÜNYASI+ŞEKİL” markasının görsel olarak birbirinden tamamen farklı olduklarını ve aralarında ayniyetten söz edebilmenin mümkün olmadığını, markalar arasındaki “… DÜNYASI” sözcüklerinin ortak olmasının karıştırılma ihtimalinin varlığı için yeterli olamayacağını, 2007 yılında müvekkileri adına tescil edilen markanın huzurdaki davaya konu 2018/40415 nolu “… … DÜNYASI+ŞEKİL” markası ile birebir aynı olduğunu, 25.06.2007 tarih ve 2007/34632 tescil nolu işbu markanın 35.sınıfta tesciline ve bu sınıfta müvekkilleri tarafından kullanımına davacı tarafından sessiz kalındığını, her iki tarafın da uzun yıllardır aynı sektörde hiçbir karışıklık yaşamadan birlikte var olmasının karıştırılma ihtimalinin mevcut olmadığına delil teşkil ettiğini, … DÜNYASI ibaresinin davacı ve davalıların iştigal alanı olan sektörde sunulan mal ve hizmete dair tasviri ya da tanımlayıcı niteliği haiz olduğundan tek başına ayırt ediciliği yüksek bir marka olmadığını, dolayısıyla davacının tek başına ve inhisari olarak hak sahibi olduğu iddiasının hukuki dayanaktan yoksun olduğunu belirterek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. .
YARGILAMA:
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davalılar başvurusuna davacı tarafından yapılan itirazın reddiyle ilgili verilen YİDK kararının 6769 sayılı SMK 6/1, 3, 6 maddeleri kapsamında yerinde olup olmadığı iptal şartlarının oluşup oluşmadığı ve marka tescil edilmiş ise hükümsüzlük şartlarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplandığı anlaşılmıştır.
Davanın açılmasını müteakip tarafların dava, cevap, cevaba cevap dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, sundukları deliller alınmış, tescil ve başvuru dosyaları ile Alâkalı ticaret sicil kayıtları getirtilmiş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, taraflar sulhe teşvik olunmuş, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, tahkikat icra olunmasını müteakip taraf vekillerine tahkikat ve yargılamının geneliyle ilgili son sözleri de sorulmuş; sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
Türk Patent’den celbedilen işlem dosyasının tetkikinden; davalı … ve HÜSEYİN KARATAŞ tarafından … … DÜNYASI+şekil markasının “35.sınıf: 35/01 Reklamcılık, pazarlama ve halkla ilişkiler ile ilgili hizmetler, ticari ve reklam amaçlı sergi ve fuarların organizasyonu hizmetleri, reklam amaçlı tasarım hizmetleri; alıcı ve satıcılar için online pazaryeri (internet sitesi) sağlama hizmetleri. 35/02 Büro hizmetleri: sekreterlik hizmetleri, gazete aboneliği düzenleme hizmetleri, istatistiklerin derlenmesi, büro makinelerinin kiralanması hizmetleri, bilgisayar veri tabanlarındaki bilginin sistematik hale getirilmesi, telefon cevaplama hizmetleri. 35/03 iş yönetimi, idaresi ve bu konular ile ilgili danışmanlık, muhasebe ve mali müşavirlik hizmetleri, personel işe yerleştirme, işe alma, personel seçimi, personel temini hizmetleri, ithalat-ihracat acente hizmetleri, geçici personel görevlendirme (başkası adına fatura yatırma, vergi yatırma, trafik işlemleri gibi iş takibi) hizmetleri. 35/04 Açık artırmaların düzenlenmesi ve gerçekleştirilmesi hizmetleri. 35/05 Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için malların (20. sınıf) 20/13 Bambu perdeler, stor perdeler (iç mekan), şerit perdeler, dekorasyon amaçlı boncuklu perdeler; … kopçaları, … halkaları, … kancaları, … çubukları. (24. sınıf) 24/01 Dokunmuş veya dokunmamış kumaşlar. 24/02 Ev tekstil ürünleri: perdeler, yatak örtüleri, nevresimler, çarşaflar, yastık kılıfları, battaniyeler, yorganlar, havlular. 24/03 Tekstilden bayraklar, flamalar, etiketler. 24/04 Bebekler için kundak örtüleri. 24/05 Kampçılar için uyku tulumları. (27. sınıf) 27/01 Halılar, kilimler, yolluklar. 27/02 Seccadeler. 27/03 Muşambalar, yapay çimen, döşemelik mantarlı muşamba (linolyum). 27/04 Spor amaçlı minderler. 27/05 Tekstilden olmayan duvar kaplamaları, duvar kağıtları. bir araya getirilmesi hizmetleri (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir).” sınıflarını kapsayacak şekilde tescili için 20.04.2018 tarihinde başvuruda bulunulduğu, Markalar Dairesi Başkanlığı tarafından başvurunun incelenerek, 14.05.2018 tarih ve 300 sayılı Resmi Marka Bülteninde ilanına karar verildiği, davacı Dünya Tekstil Müşavirlik İnş. Ve Dış Tic. Ltd. Şti. tarafından ilana “… dünyası şekil” ibareli markalar gerekçe gösterilerek iltibas ve gerçek hak sahipliği iddiasıyla itiraz edildiği, itirazı inceleyen Markalar Dairesi Başkanlığı tarafından itiraz kısmen haklı bulunarak başvurunun mal ve hizmet listesinden “35/05 Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için (24. sınıf) 24/01 Dokunmuş veya dokunmamış kumaşlar. 24/02 Ev tekstil ürünleri: perdeler, yatak örtüleri, nevresimler, çarşaflar, yastık kılıfları, battaniyeler, yorganlar, havlular. 24/03 Tekstilden bayraklar, flamalar, etiketler. bir araya getirilmesi hizmetleri (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir).” mallarının çıkartılmasına karar verildiği, ilgili Dairenin bu kararına, davacı tarafından Türk Patent ve Marka Kurumu Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu nezdinde itiraz edildiği, 26.04.2019 tarih ve 2019-M-414 sayılı YİDK kararı ile; “2018/40515 başvuru numaralı ve ‘… … dünyası’ ibareli başvurunun ilanına yapılmış olan itirazın kısmen reddi yönündeki Markalar Dairesi Başkanlığı kararına karşı, yayına itiraz sahibi firma tarafından, başvurunun 2010 85410, 2006 20847 sayılı ve ‘… dünyası şekil’, ‘… dünyası şekil’ ibareli markalar ile karıştırılma ihtimali, eskiye dayalı kullanım ve diğer fikri haklar gerekçe gösterilerek 6769 s. SMK’nın 6 ncı maddesi uyarınca tümden reddi talebiyle yapılan itiraz incelenmiştir. Bilindiği üzere 6769 s. Kanun’un 6 ncı maddesi (1) inci fıkrası ‘Tescil başvurusu yapılan bir markanın, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile aynılığı ya da benzerliği ve kapsadığı mal veya hizmetlerin aynılığı ya da benzerliği nedeniyle, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile halk tarafından ilişkilendirilme ihtimali de dahil karıştırılma ihtimali varsa itiraz üzerine başvuru reddedilir.’ hükmüne amirdir. Bu bağlamda, bahsi geçen hüküm anlamında karıştırılma ihtimalinden söz edebilmek için öncelikle, iki koşulun birlikte var olması gerekmektedir. Bu iki koşuldan birincisi, tescili talep edilen markanın daha önceden tescilli ya da başvurusu yapılmış bulunan itiraz gerekçesi marka(lar) ile aynı ya da benzer olması, diğeri ise uyuşmazlığa konu markaların aynı ya da benzer/ilişkili mal ya da hizmetleri kapsamasıdır. Yargıtay içtihatları ve doktrince de benimsendiği üzere, 6769 s. Kanun’un ilgili hükmü anlamında markaların benzerliğini markanın bütünü itibariyle orta düzeydeki tüketici kitlesi üzerinde bıraktığı izlenim, tümüne hakim olan görünüş ve ayırt edici niteliğini ön plana çıkaran unsurlarında aramak gereklidir. Dolayısıyla, benzerlik değerlendirmesinde markanın sadece benzer olan unsurlarını ön plana çıkarıp bu unsurlara vurgu yaparak değerlendirme yapılması kadar, ön planda yer alan asli unsurların göz ardı edilerek farklılıklara vurgu yapılması da markanın temel fonksiyonlarına ve maddenin ruhuna aykırıdır. Bu nedenle, değerlendirmenin, markaların asli ve tali unsurlarının her biri dikkate alınarak, bu unsurların marka üzerindeki fonksiyonları ve hedef tüketici kitlesi üzerindeki etkileri dikkatli bir şekilde değerlendirilerek ve nihai olarak markanın bu unsurların tamamı ile birlikte ve bütünü itibariyle hedef tüketici kitlesi üzerinde bırakacağı etki dikkate alınarak yapılması gerekir. Bu çerçevede yapılan değerlendirme sonucunda, itiraza gerekçe olarak gösterilen 2006 20847 sayılı ve ‘… dünyası şekil’ ibareli markanın işbu itirazın incelendiği tarih itibariyle hükümden düşmüş olduğu tespit edilmiş olduğundan bu marka açısından karıştırılma ihtimali iddiası yerinde görülmemiştir. Öte yandan yine işbu başvuru ile itiraza mesnet olarak gösterilen 2010 85410 sayılı ve ‘… dünyası şekil’ ibareli markanın benzer olduğu ve kısmen aynı/aynı tür malları ve hizmetleri kapsadıkları kanaatine varılmış, ilgili durumunun Markalar Dairesi Başkanlığı kararında da tespit edilmiş olduğu görülmüş, başvurunun eşya listesinde kalan hizmetler açısından karıştırılma ihtimali oluşmayacağı kanaatine varıldığından tümden ret talebi yerinde bulunmamıştır. Diğer taraftan 6769 s. SMK 6/3 maddesi ‘Başvuru tarihinden veya varsa rüçhan tarihinden önce tescilsiz bir marka veya ticaret sırasında kullanılan bir başka işaret için hak elde edilmişse, bu işaret sahibinin itirazı üzerine, marka başvurusu reddedilir.’ hükmüne amir iken yine aynı kanunun 6/6 maddesi ise ‘Tescil başvurusu yapılan markanın başkasına ait kişi ismini, ticaret unvanını, fotoğrafını, telif hakkını veya herhangi bir fikri mülkiyet hakkını içermesi halinde hak sahibinin itirazı üzerine başvuru reddedilir.’ hükmüne amirdir. İtiraz sahibi tarafından bu hükümler çerçevesinde yapılan itirazların incelenmesi neticesinde de, itiraz dilekçesinde sunulan bilgi ve belgelerin incelenmesi sonucunda 6769 s. SMK’nın 6/3 ve 6/6 maddelerinde belirtilen koşulların oluşacağı yönünde bir kanaate varılmadığından bu yöndeki iddiaların da reddi gerekmiştir. Son olarak, her marka özgünlük derecesi, tasarımı, tescile konu mallar/hizmetlerin ve bu mal ve hizmetlerin tüketici grubunun özellikleri, markanın tescil kapsamındaki mal/hizmetler üzerindeki ayırt edici niteliği gibi unsurlar açısından kendine özgü özellikler taşıdığından ve ancak tüm bu unsurların birlikte değerlendirilmesi sonunda tescil başvurusuna ilişkin karar oluşturulabildiğinden dilekçede başka marka başvurularına ilişkin verilen kararların işbu itirazın değerlendirilmesinde dayanak gösterilmesi de haklı bulunmamıştır. Sayılan nedenlerle, işbu itirazın reddi gerekmiştir.” gerekçesiyle itirazın reddedildiği, 2018 40515 sayılı markanın “35.sınıf: 35/01 Reklamcılık, pazarlama ve halkla ilişkiler ile ilgili hizmetler, ticari ve reklam amaçlı sergi ve fuarların organizasyonu hizmetleri, reklam amaçlı tasarım hizmetleri; alıcı ve satıcılar için online pazaryeri (internet sitesi) sağlama hizmetleri. 35/02 Büro hizmetleri: sekreterlik hizmetleri, gazete aboneliği düzenleme hizmetleri, istatistiklerin derlenmesi, büro makinelerinin kiralanması hizmetleri, bilgisayar veri tabanlarındaki bilginin sistematik hale getirilmesi, telefon cevaplama hizmetleri. 35/03 iş yönetimi, idaresi ve bu konular ile ilgili danışmanlık, muhasebe ve mali müşavirlik hizmetleri, personel işe yerleştirme, işe alma, personel seçimi, personel temini hizmetleri, ithalat-ihracat acente hizmetleri, geçici personel görevlendirme (başkası adına fatura yatırma, vergi yatırma, trafik işlemleri gibi iş takibi) hizmetleri. 35/04 Açık artırmaların düzenlenmesi ve gerçekleştirilmesi hizmetleri. 35/05 Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için malların (20. sınıf) 20/13 Bambu perdeler, stor perdeler (iç mekan), şerit perdeler, dekorasyon amaçlı boncuklu perdeler; … kopçaları, … halkaları, … kancaları, … çubukları. (24. sınıf) 24/04 Bebekler için kundak örtüleri. 24/05 Kampçılar için uyku tulumları. (27. sınıf) 27/01 Halılar, kilimler, yolluklar. 27/02 Seccadeler. 27/03 Muşambalar, yapay çimen, döşemelik mantarlı muşamba (linolyum). 27/04 Spor amaçlı minderler. 27/05 Tekstilden olmayan duvar kaplamaları, duvar kağıtları. bir araya getirilmesi hizmetleri (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir).” için 30.07.2019 tarihinde davalılar adına tescil edildiği anlaşılmıştır.
Dava konusu YİDK kararının davacı şirkete 29/04/2019 tarihinde tebliğ edildiği, eldeki davanın iki aylık yasal süre içerisinde 26/06/2019 tarihinde açıldığı anlaşılmış, işin esasına girilmiştir.
Bilirkişi kurulunca düzenlenen raporda ve ek raporda özetle: 2018 40515 sayılı “… … DÜNYASI şekil” ibareli davalılar markası ile “… DÜNYASI şekil” ibareli davacı markası arasında başvurunun kapsadığı 35. Sınıftaki hizmetler bakımından iltibas tehlikesi BULUNMADIĞI, davacının “… … DÜNYASI” markasının gerçek hak sahibi olduğu iddiasının ispatlanamadığı, davacının “… … DÜNYASI” markasının tesciline engel teşkil edebilecek mahiyette üstün fikri ve sınai hak sahibi olmadığı, davalıların … … DÜNYASI markasını, davacı markaları ile eşzamanlı şekilde eylemli ve yoğun biçimde kullandıkları, bu kullanımın bugüne kadar taraflar arasında iltibasa ve çekişmeye yol açmadığı, bu kapsamda davalıların … … DÜNYASI markası bakımından önceki tescilden de kaynaklı müktesep hak sahibi oldukları, takdirin mahkemeye ait olduğu, bildirilmiştir.
Bilirkişi raporunun/ ek raporun her iki tarafın iddia ve savunmasının kapsamı, taraf delilleri, marka kapsamları dikkate alınarak düzelendiği, hüküm kurmaya yeterli incelemenin yapıldığı, raporun/ ek raporun usul ve yasaya aykırı yönünün bulunmadığı, hukuki değerlendirme nihai olarak mahkememizce yapılacağından yeniden rapor alınmasını gerektirir yön bulunmadığı anlaşılmıştır.
GEREKÇE:
Tescilli bir markanın ait olduğu mal ve hizmetler bakımından sağladığı korumanın kapsamı ve sınırları 10.01.2017 tarihinde yürürlüğe giren 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu (SMK) ile düzenlenmiştir.
“Marka tescilinde nispi ret nedenleri ” başlığı altında düzenlenen 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanununun 6. maddesi ise;
(1) Tescil başvurusu yapılan bir markanın, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile aynılığı ya da benzerliği ve kapsadığı mal veya hizmetlerin aynılığı ya da benzerliği nedeniyle, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile halk tarafından ilişkilendirilme ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimali varsa itiraz üzerine başvuru reddedilir.
(2) Ticari vekil veya temsilcinin, marka sahibinin izni olmaksızın ve haklı bir sebebe dayanmaksızın markanın aynı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerinin kendi adına tescili için yaptığı başvuru, marka sahibinin itirazı üzerine reddedilir.
(3) Başvuru tarihinden veya varsa rüçhan tarihinden önce tescilsiz bir marka veya ticaret sırasında kullanılan bir başka işaret için hak elde edilmişse, bu işaret sahibinin itirazı üzerine, marka başvurusu reddedilir.
(4) Paris Sözleşmesinin 1 inci mükerrer 6 ncı maddesi bağlamındaki tanınmış markalar ile aynı veya benzer nitelikteki marka başvuruları, aynı veya benzer mal veya hizmetler bakımından itiraz üzerine reddedilir.
(5) Tescil edilmiş veya tescil başvurusu daha önceki tarihte yapılmış bir markanın, Türkiye’de ulaştığı tanınmışlık düzeyi nedeniyle haksız bir yararın sağlanabileceği, markanın itibarının zarar görebileceği veya ayırt edici karakterinin zedelenebileceği hâllerde, aynı ya da benzer markanın tescil başvurusu, haklı bir sebebe dayanma hâli saklı kalmak kaydıyla, başvurunun aynı, benzer veya farklı mal veya hizmetlerde yapılmış olmasına bakılmaksızın önceki tarihli marka sahibinin itirazı üzerine reddedilir.
(6) Tescil başvurusu yapılan markanın başkasına ait kişi ismini, ticaret unvanını, fotoğrafını, telif hakkını veya herhangi bir fikri mülkiyet hakkını içermesi hâlinde hak sahibinin itirazı üzerine başvuru reddedilir.
(7) Ortak markanın veya garanti markasının yenilenmeme sebebiyle koruma süresinin sona ermesinden itibaren üç yıl içinde yapılan, ortak marka veya garanti markasıyla aynı veya benzer olan ve aynı veya benzer mal veya hizmetleri içeren marka başvurusu, önceki hak sahibinin itirazı üzerine reddedilir.
(8) Tescilli markanın yenilenmeme sebebiyle koruma süresinin sona ermesinden itibaren iki yıl içinde yapılan, bu markayla aynı veya benzer olan ve aynı veya benzer mal veya hizmetleri içeren marka başvurusu, önceki marka sahibinin itirazı üzerine bu iki yıllık süre içinde markanın kullanılmış olması şartıyla reddedilir.
(9) Kötüniyetle yapılan marka başvuruları itiraz üzerine reddedilir.” şeklindedir.
Bu düzenleme uyarınca getirilen yaptırımın iki koşulun bir arada bulunması hâlinde uygulanacağı görülmekte olup, bunlardan birincisi tescil başvurusu yapılan markanın, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile aynı ya da benzer olması, ikincisi ise; her iki markanın da kapsadığı mal veya hizmetlerin aynı ya da benzer olmasıdır. Ancak burada 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanununun 6. maddesinin (5) numaralı fıkrasının hatırlatılması da gereklidir. Zira tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış markanın, Türkiye’de ulaştığı tanınmışlık düzeyi nedeniyle haksız bir yararın sağlanabileceği, markanın itibarının zarar görebileceği veya ayırt edici karakterinin zedelenebileceği durumlarda, tescil edilmiş veya tescil için başvurusu daha önce yapılmış bir marka sahibinin itirazı üzerine, farklı mal veya hizmetlerde kullanılacak olsa bile, sonraki markanın tescil başvurusu ret edilebilecektir. Tanınmış marka kavramı yerleşik Yargıtay içtihatlarında “bir şahsa veya teşebbüse sıkı bir şekilde matufiyet, garanti, kalite, kuvvetli reklam, yaygın bir dağıtım sistemine bağlı, müşteri, akraba, dost, düşman ayırımı yapılmadan coğrafi sınır, kültür, yaş farkı gözetilmeksizin aynı çevredeki insanlar tarafından refleks halinde ortaya çıkan bir çağrışım olarak” ifade edilmiştir.
Ayrıca, 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanununun 6. maddesinin 1. fıkrasında geçen “halk tarafından karıştırılma ihtimali” konusunda ölçünün; bu işin ilgilisi veya uzmanı değil, tüketici olan halk olduğunun göz önünde tutulması gerekmektedir. Karıştırılma ihtimalinde önemli olan husus, halkın bu iki işaret arasında herhangi bir şekilde herhangi bir sebeple bağlantı kurma, ilişkilendirme ihtimalidir. Buradaki “ihtimal” kelimesi özenle ve özellikle kullanılmış bir kelime olup, şekil, ses, anlam, genel görünüm, çağrışım ve bir seri içinde bulunma izlenimi bu kapsamda değerlendirilmektedir.
Hatta markalar arasında birçok noktada fark bulunduğu tespit edilse bile “umumi intiba” ikisinin karıştırılabileceği yönünde ise, iki işaret arasında karıştırma ihtimalinin bulunduğu kabul edilmelidir (Tekinalp, Ünal; Fikri Mülkiyet Hukuku, İstanbul 2012, s. 443).
Bir başka anlatımla, “iltibas tehlikesi” görsel, biçimsel, anlamsal, işitsel benzerlikler, çağrıştırma, bir bütün olarak uyandırdığı toplu kanaat, malın veya hizmetin hitap ettiği alıcı grubunun toplumsal düzeyi ve durumu, markayı taşıyan malın değeri ve alıcının bu malı almaya ayırdığı zaman, markanın esas unsurları ve tamamlayıcı unsurları, karşılaştırılan işaretler arasındaki benzerlik, telaffuz, anlam veya biçimden, işaretlerin toplu olarak bıraktığı izlenimden, seri içine girmekten veya başka bir çağrışımdan kaynaklanabilir. Yine halkın, karşılaştırılan işaretler arasında herhangi bir şekilde “bağlantı” kurabilmesi de benzerlik bulunduğunu kabul etmek için yeterli olmaktadır.
Bu açıklamalar ışığında somut olay incelendiğinde;
Taraf markaları tescil kapsamları ve işaretsel yönden karşılaştırıldığında;

Davalı Markası Davacı Markası
… … DÜNYASI+şekil … DÜNYASI+şekil
(35. sınıf) (20, 24, 26. sınıf)

Müktesep Hakka Dayanak
Davalı Markası
2007 34632 (25/06/2007)
… … DÜNYASI+şekil
(35. sınıf)
(Yenilenmediğinden Hükümden Düşmüştür)

Davacının itirazına dayanak gösterdiği … sayılı … … DÜNYASI+şekil ibareli markasının 08.05.2016 tarihinde yenilenmemiş olduğu; dava konusu marka başvurusunun yapıldığı 20.04.2018 tarihi itibariyle hükümden düşmüş bir marka olduğu, dava konusu marka başvurusunun, davacının … sayılı markasının koruma süresinin (08.05.2016) sona ermesinden itibaren iki yıl içinde (20.04.2018) yapıldığı, ancak, hem bu hükme dayalı bir itirazda bulunmadığı, ayrıca davacının iş bu markayı koruma süresinin dolmasından sonraki iki yıllık süreçte kullandığına ilişkin dosyaya herhangi bir delil sunmadığı, bu bağlamda 2006/820847 sayılı markanın başvuru yönünden tescil engeli olarak kabul edilemeyeceği anlaşılmıştır.
Davacının hüküm ifade eden … sayılı markası ile dava konusu marka başvurusu karşılaştırılmıştır:
Davalının markasının incelenmesinde; başvurunun … ve … DÜNYASI ibaresi ile üst üste çapraz şekilde oturtulmuş iki pembe çerçeveden üstte olanın içinde yer alan aralanmış … şekli içinden görünen dünya figüründen oluştuğu, markadaki şekil unsurunun … DÜNYASI ibaresini tasvir eden orijinal bir tasarımı haiz olup; davalı markası, şekil ve kelime kombinasyonundan oluşan karma bir işaret olduğu, anlaşılmaktadır.
Davacının markalarının incelenmesinde; itiraza mesnet markanın koyu gri renkli yuvarlak bir zemin üstünde yer alan … DÜNYASI ibaresi ile açık gri tonlardaki dünya figüründen oluştuğu, davacı markasının da, şekil ve kelime kombinasyonundan oluşan karma bir işaret olduğu, anlaşılmaktadır.
Markalar arasında iltibasa yol açacak derecede bir benzerlik olup olmadığının tespitinde her iki markaya konu işaretin, ayırt edici ve baskın unsurları dikkate alınarak bütünü itibariyle görsel, işitsel ve anlamsal olarak bıraktıkları izlenimin esas alınması gerekmektedir.
Taraf markaları ortak unsur olarak “… DÜNYASI” ibaresini içermektedir. Bu ibarenin ayırt edicilik gücü zayıf olmakla birlikte, kural olarak asgari ayırt edicilik niteliğine sahip olduğu kabul edilmiştir. Bu bağlamda … DÜNYASI ibaresinin, tekstil ürünlerinin satışı hizmetleri bakımından tanımlayıcılık içeren zayıf bir marka işareti olduğu dikkate alınarak, iltibas değerlendirmesi yapılmalıdır. Zira işbu hizmetler bakımından herkesin kullanımına açık olan “…” ve “dünya” kelimelerinin, farklı unsurlarla kullanılarak birbirinden yeterinde farklılaşmış markalara vücut vermesi mümkündür.
Somut olayda … DÜNYASI ibaresinin tanımlayıcılık içerdiği hizmetlerin “35/05 Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için malların (20. sınıf) 20/13 Bambu perdeler, stor perdeler (iç mekan), şerit perdeler, dekorasyon amaçlı boncuklu perdeler; … kopçaları, … halkaları, … kancaları, … çubukları. (24. sınıf) 24/04 Bebekler için kundak örtüleri. 24/05 Kampçılar için uyku tulumları. (27. sınıf) 27/01 Halılar, kilimler, yolluklar. 27/02 Seccadeler. 27/03 Muşambalar, yapay çimen, döşemelik mantarlı muşamba (linolyum). 27/04 Spor amaçlı minderler. 27/05 Tekstilden olmayan duvar kaplamaları, duvar kağıtları. bir araya getirilmesi hizmetleri (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir” hizmetleri olduğu anlaşılmaktadır.
Zayıf/tanımlayıcı unsur içeren marka seçen taraf, bu markanın farklı unsurlarla kullanımına katlanmak mecburiyetindedir. OHIM ve ATAD uygulamaları da benzer yöndedir. Bu kapsamda, markalar arasında iltibas bulunup bulunmadığı belirlenirken, daha önce tescil edilmiş olan markanın başlangıçtaki ayırt edici gücü göz önüne alınır; bu etki zayıf ise, tescili istenen ikinci markada ufak bazı değişikliklerin yapılması yeterlidir. Başvuru konusu markada geçen … ibaresi ve tasarımın “35/05 Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için malların (20. sınıf) 20/13 Bambu perdeler, stor perdeler (iç mekan), şerit perdeler, dekorasyon amaçlı boncuklu perdeler; … kopçaları, … halkaları, … kancaları, … çubukları. (24. sınıf) 24/04 Bebekler için kundak örtüleri. 24/05 Kampçılar için uyku tulumları. (27. sınıf) 27/01 Halılar, kilimler, yolluklar. 27/02 Seccadeler. 27/03 Muşambalar, yapay çimen, döşemelik mantarlı muşamba (linolyum). 27/04 Spor amaçlı minderler. 27/05 Tekstilden olmayan duvar kaplamaları, duvar kağıtları. bir araya getirilmesi hizmetleri (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir” bakımından benzerlik ve iltibas tehlikesini ortadan kaldırdığı anlaşılmaktadır.
Marka başvurusunun kapsadığı diğer hizmetler (35/01, 02, 03, 04 alt grupları) bakımından ise … DÜNYASI ibaresinin ayırt ediciliği haiz bir marka işareti olduğu anlaşılmaktadır. Taraf markalarının hizmet listeleri 35/01, 02, 03, 04 alt gruplarındaki çekişmeli hizmetler bakımından farklı hizmetleri içermektedir. Bu kapsamda iltibas ihtimalinde aranan emtia benzerliği koşulu yerine gelmediğinden bu mal ve hizmetler bakımından da iltibas tehlikesi bulunmadığı anlaşılmıştır.
Davacı yan, “… … DÜNYASI şekil” ibaresi üzerinde gerçek hak sahipliği iddiasında bulunmuş olmakla birlikte; dosya kapsamında davacının 35. Sınıftaki çekişme konusu hizmetlerde, söz konusu markayı davalıdan önce tescilsiz marka olarak kullandığını ya da ibare üzerinde üstün hakkı olduğunu gösterir yeterli delil bulunmamaktadır.
Davacı şirket www.gaziantepperdedunyası.com alan adına dayalı üstün hak sahipliği iddiasında bulunmuştur. Davalı şirketin alan adının ayırt edici karakteri “… DÜNYASI” ibaresidir. Görüldüğü gibi mezkur markada ve alan adında bulunan … DÜNYASI ibaresi aynıdır. Ancak söz konusu alan adı halihazırda kullanımda olmadığından, hangi tarihte kimin adına tescil edildiği tespit edilememektedir. Davalılar adına tescilli olan ve yenilenmediği için hükümden düşen 2007/34632 sayılı marka, işbu alan adının kullanıldığı 04.12.2009 tarihinden daha eski tarihli olup, söz konusu markanın varlığı ve davalıların eskiye dayalı fiili kullanımları ile alan adı (davalıların www.perdedunyasi.com.tr alan adı 31.07.2008 tarihinde alınmıştır.) kaydı karşısında davacının alan adından kaynaklı üstün bir hakkının bulunmadığı anlaşılmıştır.
Davalı yan önceki tarihli 2007/34632 sayılı “… … DÜNYASI şekil” ibareli önceki markasından dolayı müktesep hakkı olduğunu ve 2018/40515 sayılı “… … DÜNYASI şekil” ibareli marka başvurusunun tescil edilmesi gerektiğini ileri sürmektedir.
Somut olay bu kriterler ışığında ele alındığında; davalıların müktesep hakka dayanak teşkil ettiğini ileri sürdükleri 25.06.2007 tarihli ve 2007/34632 sayılı “… … DÜNYASI şekil” ibareli markalarının, yenilenmediği için MÜDDET kaydı ile hükümden düştüğü görülmektedir. Dava konusu başvurunun yapıldığı, 20.04.2018 tarihi itibariyle, davalıların tescilli bir markaları bulunmamakla birlikte, hükümden düşen markadan doğan haklarının 2 yıl süre ile saklı olduğu da muhakkaktır. Zira yasada “Tescilli markanın yenilenmeme sebebiyle koruma süresinin sona ermesinden itibaren iki yıl içinde yapılan, bu markayla aynı veya benzer olan ve aynı veya benzer mal veya hizmetleri içeren marka başvurusu, önceki marka sahibinin itirazı üzerine bu iki yıllık süre içinde markanın kullanılmış olması şartıyla reddedilir.” denilmektedir. Üçüncü kişinin marka tescil ettirmesine mani olan hakkın, davalılara tescil bağlamında hak bahşedeceği Yüksek Mahkemece de içtihat edilmektedir.
Davalıların önceki tarihli 2007/34632 sayılı … … DÜNYASI markasını 35. Sınıftaki mağazacılık hizmetleri üzerinde, tekstil ürünlerinin satışı bağlamında yoğun biçimde kullandıkları dosyaya sunulan 2007-2019 yılları arasında gerek davalılar tarafından, gerekse de davalılar adına düzenlenmiş muhtelif sayıdaki fatura ile sabittir. Yine davalılar tarafından sunulan alan adı tescili ve ilgili web sitesinin içeriği de bu eylemli kullanımı tevsik etmektedir. Dosya kapsamından anlaşıldığı üzere, davalılar … DÜNYASI ibaresini 2007 yılından bu yana tekstil ürünlerinin mağazacılığı hizmetlerinde, davacı ile herhangi bir çekişme ya da uyuşmazlık yaşamadan fiili olarak kullanmaktadırlar. Açıklanan nedenlerle; davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere:
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Yasasına göre hesaplanan 59,30-TL karar harcından peşin alınan 44,40-TL’nin mahsubu ile bakiye 14,90-TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden; Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap olunan takdiren 5.900,00-TL maktu ücreti vekâletin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalılar tarafından yargılama gideri sarfedilmediğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Yatırılan ve kullanılmayan gider avansının, hükmün kesinleşmesini müteakip re’sen yatırana iadesine (HMK m.333),
Dair, verilen karar hazır olan taraf vekillerinin yüzlerine karşı tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Bölge Adliye Mahkemelerinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 30/09/2021

Katip … Hakim …
¸ ¸