Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/204 E. 2021/92 K. 06.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ Karar
T.C.
ANKARA
1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/204
KARAR NO : 2021/92
DAVA : Marka İle İlgili Kurum Kararının İptali
DAVA TARİHİ : 23/05/2019
KARAR TARİHİ : 06/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan marka ile ilgili kurum kararlarının iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekil dava dilekçesiyle; müvekkilinin … sayılı markanın 25 ve 35. Sınıflarda tescil sahibi olduğunu, … sayılı markasının da yine 18, 25 ve 35. Sınıflarda tescil edildiğini, dava konusu … sayılı dava konusu markanın ise 18, 24, 25, 35 ve 43. Sınıf mal ve hizmetlerde tescil edilmek istenildiğini, ancak davalının … sayılı marka ile başvuruya itiraz ettiğini, itirazların kabul edildiğini, halbuki … sayılı müvekkili markasının … sayılı marka ile zaten benzerlik taşıdığını, dolayısıyla müvekkilinin ayı simgeli markaların Türkiye’de öncüsü olduğunu, davalı itirazının haksız olduğunu, ayrıca markaların da birbirine benzerlik taşımadığını, logolarda ayı görsellerinin farklı olduğunu, her iki logonun da her açıdan ayırt edilebilir olduğunu, iddia ederek … sayılı YİDK kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı Türk Patent vekili cevap dilekçesiyle, Kurum kararının yerinde olduğunu, belirterek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı şirket vekili cevap dilekçesiyle; davacının öncelik hakkı iddialarının yerinde olmadığını, … sayılı başvurunun işbu marka bakımından zaten kazanılmış hak gerekçesine konu edilemeyeceğini, … sayılı markanın ise esaslı unsurunun son derece büyük puntolarla ve stilize harf karakterleri ile yazılmış “cool bear” ifadesi olduğunu, dolayısıyla dava konusu marka ile bir benzerlik göstermeyen … sayılı markanın da davacı lehine öncelik hakkı sağlamayacağını, taraf markalarının ayniyet derecesinde benzer olduklarını, markalardaki görselin siyah renkli, sağ tarafa yönelik, sol ön ve sağ arka ayakları önde olacak şekilde yürürken tasvir edilmiş bir ayı görseli olduğunu, kaldı ki kısmi redde konu mal ve hizmetlerin müvekkilinin tescilli gerekçe markası kapsamı ile birebir aynı ve benzer olduğunu belirterek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
YARGILAMA:
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davalı başvurusuna davacı tarafından yapılan itirazın reddiyle ilgili verilen YİDK kararının yerinde olup olmadığı iptal şartlarının oluşup oluşmadığı ve marka tescil edilmiş ise hükümsüzlük şartlarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplandığı anlaşılmıştır.
Davanın açılmasını müteakip tarafların dava, cevap, cevaba cevap dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, sundukları deliller alınmış, tescil ve başvuru dosyaları ile Alâkalı ticaret sicil kayıtları getirtilmiş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, taraflar sulhe teşvik olunmuş, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, tahkikat icra olunmasını müteakip, taraf vekillerine tahkikat ve yargılamının geneliyle ilgili son sözleri de sorulmuş; sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
Türk Patent’den celbedilen işlem dosyasının tetkikinden; dava konusu ibarenin 18, 25, 35 ve 43. sınıf mal ve hizmetlerin 15.02.2018 tarihine … sayısı ile marka tescil başvurusuna konu edildiğini, yapılan ilk incelemeler sonrasında başvurunun 28.05.2018 tarih ve 301 sayılı bültende ilan olunduğu, anılan ilana karşı davalı yanın önceki tarihli … sayılı markasına dayalı olarak itiraz ettiği, bu itirazın 10.12.2018 tarihli MDB kararı neticesinde 25. Sınıf ve 35. Sınıf altındaki 25. Sınıf malların satışına yönelik hizmetler bakımından kısmen kabul edildiği, söz konusu kısmen ret kararına karşı davacı başvuru sahibinin itirazda bulunarak verilen kısmi ret kararının kaldırılmasını talep ettiği, Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu’nun 25.03.2019 tarih ve … sayılı kararıyla; “… başvuru numaralı “şekil” ibareli başvurunun … sayılı “şekil” ibareli marka ile karıştırılma ihtimali gerekçesiyle 6769 s. SMK 6/1 maddesi uyarınca kısmen reddi yönündeki MDB kararına karşı, başvuru hakkındaki kısmi ret kararının kaldırılması talebiyle başvuru sahibi tarafından yapılan itiraz incelenmiştir. Kurul başvuru ile … sayılı “şekil” ibareli kısmi ret gerekçesi markanın görsel ve bütün olarak ortaya çıkan izlenim bakımlarından benzer marka olduğu görüşündedir. Buna ilaveten, başvuru ile … sayılı “şekil” ibareli kısmi ret gerekçesi markanın kısmi red kararı gereğince reddedilen mal/hizmetler bakımından aynı/aynı tür ve bene nitelikte mal/hizmetleri kapsadıkları tespit edilmiştir. Bu çerçevede başvuru ile … sayılı “şekil” ibareli kısmi ret gerekçesi marka arasında karıştırılma ihtimalinin ortaya çıkabileceği kanaatine varılmış ve aynı tespit doğrultusunda MDB tarafından verilen kısmi ret kararı yerinde görülmüştür.” şeklinde karar verildiği, dava konusu YİDK kararının davacı şirkete 27/03/2019 tarihinde tebliğ edildiği, eldeki davanın iki aylık yasal süre içerisinde 23/05/2019 tarihinde açıldığı anlaşılmış, davacı vekilinin eldeki davayı ikame ettiği tetkik edilmiş, işin esasına girilmiştir.
Bilirkişi kurulunca düzenlenen raporda özetle: dava konusu … sayılı marka başvurusu kapsamından çıkartılmasına karar verilen mal ve hizmetlerin tamamı bakımından taraf markalarının aynı, aynı tür ya da benzer mal ve hizmetleri kapsadıkları, bununla birlikte taraf markalarını oluşturan işaretler arasında da, kullanılan şekil unsurlarının yarattığı kavramsal ve görsel algıların bütündeki etkileri yönünden güçlü bir benzerlik halinin söz konusu olduğu, bu durumun ise işaretlerin ortalama tüketiciler nezdinde karıştırılabileceği sonucunu meydana getirebileceği, takdirin mahkemeye ait olduğu bildirilmiştir.
Bilirkişi raporunun her iki tarafın iddia ve savunmasının kapsamı, taraf delilleri, marka kapsamları dikkate alınarak düzelendiği, hüküm kurmaya yeterli incelemenin yapıldığı, raporun usul ve yasaya aykırı yönünün bulunmadığı, hukuki değerlendirmenin nihai olarak mahkememizce yapılacağı anlaşılmakla yeni heyetten rapor alınması veya mevcut bilirkişi heyetinden ek rapor alınması yoluna gidilmemiştir.
GEREKÇE:
Tescilli bir markanın ait olduğu mal ve hizmetler bakımından sağladığı korumanın kapsamı ve sınırları 10.01.2017 tarihinde yürürlüğe giren 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu (SMK) ile düzenlenmiştir.
“Marka tescilinde nispi ret nedenleri ” başlığı altında düzenlenen 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanununun 6. maddesi ise;
(1) Tescil başvurusu yapılan bir markanın, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile aynılığı ya da benzerliği ve kapsadığı mal veya hizmetlerin aynılığı ya da benzerliği nedeniyle, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile halk tarafından ilişkilendirilme ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimali varsa itiraz üzerine başvuru reddedilir.
(2) Ticari vekil veya temsilcinin, marka sahibinin izni olmaksızın ve haklı bir sebebe dayanmaksızın markanın aynı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerinin kendi adına tescili için yaptığı başvuru, marka sahibinin itirazı üzerine reddedilir.
(3) Başvuru tarihinden veya varsa rüçhan tarihinden önce tescilsiz bir marka veya ticaret sırasında kullanılan bir başka işaret için hak elde edilmişse, bu işaret sahibinin itirazı üzerine, marka başvurusu reddedilir.
(4) Paris Sözleşmesinin 1 inci mükerrer 6 ncı maddesi bağlamındaki tanınmış markalar ile aynı veya benzer nitelikteki marka başvuruları, aynı veya benzer mal veya hizmetler bakımından itiraz üzerine reddedilir.
(5) Tescil edilmiş veya tescil başvurusu daha önceki tarihte yapılmış bir markanın, Türkiye’de ulaştığı tanınmışlık düzeyi nedeniyle haksız bir yararın sağlanabileceği, markanın itibarının zarar görebileceği veya ayırt edici karakterinin zedelenebileceği hâllerde, aynı ya da benzer markanın tescil başvurusu, haklı bir sebebe dayanma hâli saklı kalmak kaydıyla, başvurunun aynı, benzer veya farklı mal veya hizmetlerde yapılmış olmasına bakılmaksızın önceki tarihli marka sahibinin itirazı üzerine reddedilir.
(6) Tescil başvurusu yapılan markanın başkasına ait kişi ismini, ticaret unvanını, fotoğrafını, telif hakkını veya herhangi bir fikri mülkiyet hakkını içermesi hâlinde hak sahibinin itirazı üzerine başvuru reddedilir.
(7) Ortak markanın veya garanti markasının yenilenmeme sebebiyle koruma süresinin sona ermesinden itibaren üç yıl içinde yapılan, ortak marka veya garanti markasıyla aynı veya benzer olan ve aynı veya benzer mal veya hizmetleri içeren marka başvurusu, önceki hak sahibinin itirazı üzerine reddedilir.
(8) Tescilli markanın yenilenmeme sebebiyle koruma süresinin sona ermesinden itibaren iki yıl içinde yapılan, bu markayla aynı veya benzer olan ve aynı veya benzer mal veya hizmetleri içeren marka başvurusu, önceki marka sahibinin itirazı üzerine bu iki yıllık süre içinde markanın kullanılmış olması şartıyla reddedilir.
(9) Kötüniyetle yapılan marka başvuruları itiraz üzerine reddedilir.” şeklindedir.
Bu düzenleme uyarınca getirilen yaptırımın iki koşulun bir arada bulunması hâlinde uygulanacağı görülmekte olup, bunlardan birincisi tescil başvurusu yapılan markanın, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile aynı ya da benzer olması, ikincisi ise; her iki markanın da kapsadığı mal veya hizmetlerin aynı ya da benzer olmasıdır. Ancak burada 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanununun 6. maddesinin (5) numaralı fıkrasının hatırlatılması da gereklidir. Zira tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış markanın, Türkiye’de ulaştığı tanınmışlık düzeyi nedeniyle haksız bir yararın sağlanabileceği, markanın itibarının zarar görebileceği veya ayırt edici karakterinin zedelenebileceği durumlarda, tescil edilmiş veya tescil için başvurusu daha önce yapılmış bir marka sahibinin itirazı üzerine, farklı mal veya hizmetlerde kullanılacak olsa bile, sonraki markanın tescil başvurusu ret edilebilecektir. Tanınmış marka kavramı yerleşik Yargıtay içtihatlarında “bir şahsa veya teşebbüse sıkı bir şekilde matufiyet, garanti, kalite, kuvvetli reklam, yaygın bir dağıtım sistemine bağlı, müşteri, akraba, dost, düşman ayırımı yapılmadan coğrafi sınır, kültür, yaş farkı gözetilmeksizin aynı çevredeki insanlar tarafından refleks halinde ortaya çıkan bir çağrışım olarak” ifade edilmiştir.
Ayrıca, 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanununun 6. maddesinin 1. fıkrasında geçen “halk tarafından karıştırılma ihtimali” konusunda ölçünün; bu işin ilgilisi veya uzmanı değil, tüketici olan halk olduğunun göz önünde tutulması gerekmektedir. Karıştırılma ihtimalinde önemli olan husus, halkın bu iki işaret arasında herhangi bir şekilde herhangi bir sebeple bağlantı kurma, ilişkilendirme ihtimalidir. Buradaki “ihtimal” kelimesi özenle ve özellikle kullanılmış bir kelime olup, şekil, ses, anlam, genel görünüm, çağrışım ve bir seri içinde bulunma izlenimi bu kapsamda değerlendirilmektedir.
Hatta markalar arasında birçok noktada fark bulunduğu tespit edilse bile “umumi intiba” ikisinin karıştırılabileceği yönünde ise, iki işaret arasında karıştırma ihtimalinin bulunduğu kabul edilmelidir (Tekinalp, Ünal; Fikri Mülkiyet Hukuku, İstanbul 2012, s. 443).
Bir başka anlatımla, “iltibas tehlikesi” görsel, biçimsel, anlamsal, işitsel benzerlikler, çağrıştırma, bir bütün olarak uyandırdığı toplu kanaat, malın veya hizmetin hitap ettiği alıcı grubunun toplumsal düzeyi ve durumu, markayı taşıyan malın değeri ve alıcının bu malı almaya ayırdığı zaman, markanın esas unsurları ve tamamlayıcı unsurları, karşılaştırılan işaretler arasındaki benzerlik, telaffuz, anlam veya biçimden, işaretlerin toplu olarak bıraktığı izlenimden, seri içine girmekten veya başka bir çağrışımdan kaynaklanabilir. Yine halkın, karşılaştırılan işaretler arasında herhangi bir şekilde “bağlantı” kurabilmesi de benzerlik bulunduğunu kabul etmek için yeterli olmaktadır.
Bu açıklamalar ışığında somut olay incelendiğinde;
Taraf markaları tescil kapsamları ve işaretsel yönden karşılaştırıldığında;

Başvuru konusu marka kapsamında reddine karar verilen 25. sınıf mallar ve bu malların satışınıza özgülenmiş hizmetler, davalı yanın kısmi ret gerekçesi markası kapsamındaki 25. sınıftaki mallar ile aynı, aynı tür ya da benzerdir. Her ne kadar davalı yanın önceki tarihli markası kapsamında 35. Sınıf satış hizmetleri yer almamakta ise de mal üreten işletmenin karineten ürettiği malı sattığı/ticarileştireceği de kabul edildiğinden mal ve mala özgülenmiş satış hizmeti arasında benzerlik bulunduğu da uygulama ve yargı, kararlarında kabul edilmektedir. Şu hâlde, SMK 6/1 maddesinde geçen emtia benzerliğine ilişkin kıstas belirtilen emtialar için sağlanmıştır. Devamla;
Davacının markasının incelenmesinde; dava konusu marka başvurusunun bir ayı figürüne ait olduğu, tamamı siyah renk ile ve hiçbir gölgelendirme taşımaksızın stilize edilmiş bu markada yönü sağa ve kafası ileri dönük olacak şekilde, vücut ve kafa hizası neredeyse aynı olan ayakları hareket halinde görülen bir ayı figürüne yer verildiği anlaşılmaktadır.
Kısmi ret gerekçesi davalı markasında ise, tamamı siyah renk ile stilize edilmiş yine sağa dönük bir ayı figürü yer almakta olup bu figürde ise ayının gövde kısmı daha yuvarlak yapılı ve arka kısmına doğru genişleyen bir yapıda, ayının kafası ise gövde kısmından nispeten daha aşağıda olacak şekilde ve özellikle boyun bölgesi uzun yapılı olarak tasvirlendiği, bu figürde de ayı yine hareket halinde olduğu, anlaşılmaktadır.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 08.06.2016 gün ve E.2014/11-696, K.2016/778 sayılı kararı uyarınca iltibas değerlendirmesinin hakimlik mesleğinin gerektirdiği genel hukuki bilgi ile çözümlenmesinin mümkün olduğu hususu da gözönünde bulundurularak yapılan incelemede, redde konu mal ve hizmetlerin taraf markaları kapsamında aynı, aynı tür ya da benzer şekilde tanımlandıkları, emtialar arasındaki ilişkinin yakınlığı karşısında, bu emtialarda daha evvel tek başına ayı görselini tescil ettirmiş olduğu görülen davalı yana ait bu şekil markası ile oldukça benzer şekilde tasarlanmış dava konusu markanın görsel ve kavramsal açısından birbiri ile güçlü bir benzerlik taşıdığı, salt ayı figürü temelinde dahi tasarlanabilecek farklı pek çok alternatif görsel yaratılabilmesi mümkünken son derece benzer görsellerin kullanılmış olunmasının da işaretler arasındaki iltibas ihtimalini arttırabileceği, karıştırılma ihtimalinin temelinde makul orandaki ortalama tüketicilerin, bu iki işaret arasında herhangi bir şekilde, herhangi bir sebeple bir bağlantı kurmasının yer aldığı, sonuç olarak taraf markaları arasında iltibas ihtimalinin dava konusu emtialar yönünden mevcut olduğu, her ne kadar davacı yan … sayılı markasında da aynı ayı figürünün yer aldığını gerekçe tutarak işbu başvuru açısından kazanılmış hakkı bulunduğunu iddia etmiş ise de; anılan markanı 29.01.2016 tarihinde tescil edildiği, dava konusu marka başvurusunun ise 15.02.2018 tarihinde başvuru konusu edildiği, dolayısıyla dava konusu başvurunun, önceki markanın tescili üzerinden henüz 2 yıllık bir sürenin dahi geçmediği bu anlamda davacı yanın önceki markasına dayalı bir müktesep hakka zaten dayanmasının mümkün olmayacağı, kaldı ki önceki markasında ayı görselinin yanı sıra sözcük unsurun da bulunduğu, tek başına ayı görselinde davalı yanın davacıdan eski tarihte sicile kaydedildiğinin görülebileceği anlaşılmış, açıklanan nedenlerle davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere:
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Yasasına göre hesaplanan 59,30-TL karar harcından peşin alınan 44,40-TL’nin mahsubu ile bakiye 14,90-TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap olunan takdiren 5.900,00-TL maktu ücreti vekâletin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalılar tarafından yargılama gideri sarfedilmediğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Yatırılan ve kullanılmayan gider avansının, hükmün kesinleşmesini müteakip re’sen yatırana iadesine (HMK m.333),
Dair verilen karar, hazır olan taraf vekillerinin yüzüne karşı, tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup, usulen anlatıldı. 06/04/2021

Katip … Hakim …
¸ ¸