Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/193 E. 2021/271 K. 08.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ Karar
T.C.
ANKARA
1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/193
KARAR NO : 2021/271

DAVA : Endüstriyel Tasarımla İlgili Kurum Kararının İptali – Hükümsüzlük
DAVA TARİHİ : 13/05/2019
KARAR TARİHİ : 08/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan Endüstriyel Tasarımla İlgili Kurum Kararının İptali – Hükümsüzlük davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekil dava dilekçesiyle; müvekkilinin 1984 yılından beri ürettiği iplikleri “…” markasıyla piyasa sürdüğünü, gerek yurt içi gerekse yurtdışında çok sayıda satış mağazasının bulunduğunu, müvekkilin TÜRKPATENT nezdinde 213 adet, yurtdışında çeşitli ülkelerde 86 adet olmak üzere 299 marka tescili, 30’a yakın tasarım tescili ile 6 adet patent başvurusunun bulunduğunu, müvekkilinin 2017 yılında önemli bir ürün geliştirdiğini ve bu ürüne dair tasarım tescilini de 2017/05204 sayısı ile 07.08.2017 tarihinde elde ettiğini, davalı tarafın ise müvekkilinin bu fikri ürününü taklit edebilmek adına bugüne kadar çokça yol denediğini, davalının sistematik bir şekilde müvekkilini taklit ettiğini, davalının daha önce de 22.05.2018 tarihinde 2018/03468 sayılı tasarım başvurusunda bulunduğunu ancak bu başvurunun müvekkili tasarımı ile benzer bulunarak reddedildiğini, yine davalının 08.08.2018 tarihinde 2018/04904 sayılı tasarım başvurusunda da bulunduğunu, anılan tasarım ile ilgili olarak ise işbu davanın açıldığını, davalının 13.08.2018 tarihinde ise bu kez müvekkilinin 2017/0524 sayılı tasarımın yeni ve ayırt edici olmadığı gerekçesiyle Bakırköy FSHHM’de dava açtığını, davalının açtığı bu davanın dahi kendi yaptığı başvurular ile nasıl çeliştiğini ortaya koyduğunu, 15.08.2018 tarihinde davalının bu kez Bursa 3. AHM’de 2018/482E sayılı dosya ile menfi tespit davası açarak 2018/03468 sayılı tasarımın müvekkiline ait 2017/05204 sayılı tasarıma benzemediğinin tespitini talep ettiğini, davalının son olarak 2017/05204 sayılı tasarıma benzer bulunarak kısmen reddedilen 2018/03468/5 sıra numaralı tasarıma ilişkin YİDK kararının iptali istemiyle 2019/43E sayılı davayı açtığını, davalı firmanın iplik başlıklı 2018 04904/1 sıra sayılı tasarımına ilişkin verilen 2019/T-186 sayılı YİDK kararının hatalı olduğunu, dava konusu tasarımın yeni ve ayırt edici olmadığını, davalının tescil ettirdiği tasarımın müvekkili tasarımların hemen hemen aynısı olduğunu, davalının sistematik bir şekilde müvekkili tasarımlarını taklit ettiğini ve kötü niyetli olduğunu, daha önce iptal edilen 2018/03468/5 sıra sayılı tasarımın zaten müvekkilinin 2017/05204 sayılı tasarımı ile benzer bulunduğunu, davalının müvekkiline ait tasarımları kullanabilmek için her yolu denediğini, müvekkilinin dava konusu tasarıma ait ürünle ilgili olarak 2017 yılında patent başvurusu da yaptığını, müvekkilinin patent başvurusuna konu fikri ürün, şiş, iğne vs. hiçbir materyal kullanmadan örgü yapmaya sağlayan özel bir ürün olduğunu, dava konusu tasarımın da müvekkili tasarımı ile genel izlenim itibariyle ayniyet derecesinde benzer olduğunu, dolayısıyla tasarımların bilgilenmiş kullanıcı nezdinde farklı kabul edilmelerinin mümkün olmadığını, davalı tasarımının yeni bile olmadığını, mevcut farklılıkların küçük farklar olduğunu iddia ederek … Sayılı YİDK kararının iptali ile davalıya ait … nolu tasarımın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı kurum vekili davaya cevap dilekçesiyle; dava konusu tasarımın genel itibariyle gerekçe gösterilen davacı tasarımları ve patent başvurusundan farklı olduğunu, başvuruya konu tasarımdaki iplik yapısı, kullanılan renk ve desen yapısının farklı olduğunu, davacının itiraza gerekçe gösterilen iplik tasarımları, patent başvurusuna konu olan ürün ve youtube videolarında yer alan ürünlerin daha basit yapıda olup ipliklerin birleşim şekillerinin de farklı olduğunu, bu nedenle davalıya ait tasarımın yenilik ve ayırt edici nitelikte özelliklere sahip olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Diğer davalı başvuru sahibi firma vekili davaya cevap dilekçesiyle, müvekkili şirketin 1986 yılından bu yana faaliyet gösteren köklü bir firma olduğunu, müvekkili şirketin ar-ge ve ür-ge çalışmalarına verdiği öneme binaen gerçekleştirmiş olduğu onlarca tasarımdan birisinin de dava konusu 2018 04904 sayılı tasarım olduğunu, davacının dilekçesinde belirttiği davalara ek olarak Ankara 1. FSHHM’nin 2019/43E sayılı dosyası ile açılan ve Ankara 3. FSHHM’nin 2019/128E sayılı dosyası ile birleştirilen bir davanın daha mevcut olduğunu, söz konusu davanın müvekkiline ait 2018 03468/5 sayılıtasarım ile ilgili verilen 2018/T-1109 sayılı kararın iptali ile ilgili olduğunu, dolayısıyla anılan tasarım ile ilgili verilen kararın halihazırda başka bir hukuki uyuşmazlık konusu olduğunu, davacının iddialarının aksine davacı tasarımı ile dava konusu tasarımın aynı ya da benzer olmadığını, müvekkili şirkete ait iplik tasarımında biri pamuksu diğer tüylü – tiftik benzeri doku olmak üzere iki farklı iplik dokusunun mevcut olduğunu, davacı tasarımında ise tek bir iplik dokusu bulunduğunu, müvekkili şirkete ait iplik tasarımında tüylü – tiftik benzeri dokuya sahip ipliğin diğer pamuksu dokudaki ilmeklerin ortasından geçtiğini, davacıya ait tasarımda ise ilmeklerden geçen başka bir iplik olmadığını, müvekkili tasarımında birleştirme dikişinde mor ve beyaz renkli ipliklerin üst üste kullanıldığını, davacıya ait 1 sıra numaralı tasarımda birleştirme dikişinde çok renkli iplik, 2 sıra numaralı tasarımda ise beyaz renkte iplik kullanıldığını, müvekkili şirkete ait iplikle örülecek ürünlerde tüylü, kürk benzeri bir görünüm elde edilecekken, davacıya ait iplikte ürünlere dümdüz bir görünüm verileceğini, tasarımlar arasındaki mevcut farklılıkların yeterli olduğunu, iplik tasarımı gibi basit yapıda ürünlere ilişkin olan tasarımlarda, tasarımcının seçenek özgürlüğü dikkate alındığında, bu farklılıkların genel görünümü farklılaştırmaya yeterli olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
YARGILAMA:
Eldeki davada taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davalı tasarım başvurusuna davacı tarafından yapılan itirazın reddiyle ilgili verilen YİDK kararının 6769 sayılı SMK 55, 56, 57, 58 md kapsamında yerinde olup olmadığı iptal şartlarının oluşup oluşmadığı ve tasarımın hükümsüzlük şartlarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplandığı anlaşılmıştır.
Davanın açılmasını müteakip tarafların dava, cevap, cevaba cevap dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, sundukları deliller alınmış, tescil ve başvuru dosyaları ile Alâkalı ticaret sicil kayıtları getirtilmiş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, taraflar sulhe teşvik olunmuş, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, tahkikat icra olunmasını müteakip taraf vekillerine sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
Türk Patent’den celbedilen işlem dosyasının tetkikinden;
08/08/2018 tarihinde … FANTAZİ İPLİK SANAYİ VE TİCARET AŞ adına Locarno Sınıfının 05-01 sınıfında yer alan iplik tasarımı için başvuru yapıldığı, başvuruya karşı … TEKSTİL SANAYİ VE TİCARET LTD.ŞTİ. Tarafından itiraz edildiği, davacı yanca gerçekleştirilen bu itirazların 22.03.2019 tarih 2019/T-186 sayılı YİDK kararıyla; “yapılan inceleme ve değerlendirmede; 2018 04904/1 sıra numaralı tasarım ile itiraza gerekçe gösterilen 2017 05204/1, 2017 05204/2, 2018 03752/1, 2018 03752/2, 2018 03752/3 sıra numaralı tasarımlar ve 2017/04579 sayılı patent başvurusuna konu ürün ve youtube videolarında yer alan ürünler genel izlenim itibariyle farklı görülmüş olup itiraz konusu tasarım yenilik ve ayırt edici niteliğe sahip bulunmuştur. İtiraz ekinde sunulan tarihsiz görseller ile orijinal tarih taşımayan görseller incelemede dikkate alınmamıştır.” şeklindeki gerekçeler ile davacı itirazlarının reddine karar verildiği, YİDK kararının davacı yana 25/03/2019 tarihinde tebliğ edildiği, eldeki davanın 60 günlük yasal süre içinde 13/05/2019 tarihinde açıldığı anlaşılmış işin esasına girilmiştir.
Bilirkişi kurulunca düzenlenen raporda özetle:dava konusu 2018 04904/1 sıra sayılı tasarımın davacı yana ait 2017 05204/1 ve 2 sıra sayılı tasarımlar karşısında, bilgilenmiş kullanıcı algısında yeni olsa dahi ayırt edici nitelik kriterini karşılamadığı, dava konusu 2018 04904/1 sıra sayılı tasarımın davacı yana ait 2018 03752/1,2 ve 3 sayılı tasarımlar karşısında, bilgilenmiş kullanıcı algısında yeni ve ayırt edici olma kriterlerini karşıladığı, takdirin mahkemeye ait olduğu, bildirilmiştir.
Bilirkişi raporunun her iki tarafın iddia ve savunmasının kapsamı, taraf delilleri, marka kapsamları dikkate alınarak düzelendiği, hüküm kurmaya yeterli incelemenin yapıldığı, raporun usul ve yasaya aykırı yönünün bulunmadığı, hukuki değerlendirmenin nihai olarak mahkememizce yapılacağı anlaşılmakla yeni heyetten rapor alınması veya mevcut bilirkişi heyetinden ek rapor alınması yoluna gidilmemiştir.
GEREKÇE:
Tescilli bir tasarımın sağladığı korumanın kapsamı ve sınırları 10.01.2017 tarihinde yürürlüğe giren 6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu (SMK) ile düzenlenmiştir.
“Yenilik ve ayırt edicilik” başlığı altında düzenlenen 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanununun 56. maddesi;
“Tasarım yeni ve ayırt edici niteliğe sahip olması şartıyla bu Kanunla sağlanan haklar kapsamında korunur.
Birleşik ürünün parçasının tasarımı, aşağıdaki şartları taşıyorsa yeni ve ayırt edici niteliğe sahip olduğu kabul edilir:
a) Parça birleşik ürüne takıldığında, birleşik ürünün normal kullanımında görünür durumda olmalıdır.
b) Parçanın görünür durumda olan özellikleri, yenilik ve ayırt edici nitelik şartlarını karşılamalıdır.
Bu maddede yer alan normal kullanım; bakım, servis veya onarım işleri hariç olmak üzere, son kullanıcı tarafından kullanımı ifade eder.
Bir tasarımın aynısı;
a) Tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce,
b) Tescilsiz tasarım için tasarımın kamuya ilk sunulduğu tarihten önce,
dünyanın herhangi bir yerinde kamuya sunulmamış ise o tasarım yeni kabul edilir. Tasarımlar sadece küçük ayrıntılarda farklılık gösteriyorsa aynı kabul edilir.
Bir tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim;
a) Tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce,
b) Tescilsiz tasarım için tasarımın kamuya ilk sunulduğu tarihten önce,
kamuya sunulmuş herhangi bir tasarımın aynı kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimden farklı ise bu tasarımın ayırt edici niteliğe sahip olduğu kabul edilir.
Ayırt edici niteliğin değerlendirilmesinde, tasarımcının tasarımı geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesi dikkate alınır.” şeklindedir.
Aynı Kanun’un “Kamuya sunma” başlıklı 57. maddesi ise;
“Kamuya sunma; sergileme, satış gibi yollarla piyasaya sürme, kullanma, tarif, yayım, tanıtım veya benzer amaçlı faaliyetleri kapsar. Tasarımın gizlilik şartıyla üçüncü bir kişiye açıklanması kamuya sunma sayılmaz.
Koruma talep edilen bir tasarım, başvuru tarihinden veya rüçhan talebi varsa rüçhan tarihinden önceki on iki ay içinde tasarımcı veya halefi ya da bu kişilerin izni ile üçüncü bir kişi tarafından veya tasarımcı ya da halefleri ile olan ilişkinin kötüye kullanımı sonucu kamuya sunulması hâlinde bu açıklama tasarımın yeniliğini ve ayırt edici niteliğini etkilemez.” şeklindedir.
6769 sayılı SMK’nın 58. maddesine göre tasarım sahibi, kendi tasarımına kıyasla ayırt edici niteliğe sahip olmayan tasarımlara karşı bu kanundan doğan haklarını kullanabilir. Koruma kapsamının değerlendirilmesinde, tasarımcının tasarımı geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesi dikkate alınır.
Bir tasarımın yeni olabilmesi için, onun aynısının, tescil tarihinden evvel dünyanın her hangi bir yerinde kamuya sunulmamış olması gerekmektedir. Tasarımların aynı olup olmadığının tespiti için yapılacak benzerlik testinde; aynı izlenimi uyandırma, aynı etkiyi yapma, karıştırılma tehlikesi veya olasılığı incelenemez. Bunlar ikinci aşamaya yani ayırt edicilik tetkikine aittir. Tasarımın yeniliği yoktur diyebilmek için, hükümsüzlüğü istenilen tasarımın, önceden kamuya sunulan (faydalı model, marka ve) tasarım belgelerindeki tasarımlar ile aynı olması şarttır. Terkini talep edilen tasarım öncekinden sadece küçük ayrıntılarda farklılık gösteriyorsa aynı kabul edilecektir. Yenilik önceki tasarıma göre belirlenecektir. Aynı kabul edilmeye engel olamayan küçük ayrıntılarda farklılık hâkimin takdirine göre belirlenecektir. Burada şu ölçü verilebilir; fark, aynı olmayı ortadan kaldırmıyor, mevcut önceki tasarım görünümünü sürdürüyor, fark sadece mevcut görünüme, yani mevcut tasarıma ek, onda bir değişiklik, ondan bir sapma niteliği taşıyorsa, yani farklılık o (mevcut tasarım) esas alınarak ondan hareketle yapılmışsa küçüktür. Bunun dışında kalan farklar ise büyüktür. Yenilik ne özgünlük, ne eşsizlik, ne estetiğe sahip bulunma, ne de estetiğin ve kalitenin basamağıdır.
Başvurusu yapılan bir tasarım yenilik testini geçebilirse ikinci olarak ayırt edicilik incelemesine tâbî tutulur. Bu test bir kıyaslama incelemesidir. Bir tasarımın ayırt ediciliğe sahip bulunması demek, bu tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenim ile kıyaslanan tasarımın böyle bir kullanıcıda yarattığı genel izlenim arasında belirgin bir farklılık bulunması demektir.
Bilgilenmiş kullanıcı ise, tasarımı kullanarak bilgi sahibi olmuş, tasarımı tanıyan, deneyim sahibi kullanıcı demektir. Bilgilenmiş kullanıcı ara veya nihaî tüketicidir. Ancak asla bir uzman değildir. Mahkememiz de bilgilenmiş kullanıcı konumunda bulunan ilgililerin katılımıyla oluşturulmuş bilirkişi heyetinden mütalâa almıştır.
Kıyaslama, tescili istenen tasarım ile kıyaslanan tasarımların tam karşılaştırılması ve değerlendirilmesidir. Ayırt edici niteliğin incelenme ve değerlendirilmesinde, birbirleri ile kıyaslanan tasarımların ilke olarak farklılıklarından çok ortak özelliklerinin değerlendirilmesine ağırlık verilmesini ve tasarımcının tasarımı geliştirme açısından ne kadar seçenek özgürlüğüne sahip olduğunun göz önüne alınmasını emredici bir ifadeyle istemiştir. Bilgilenmiş kullanıcının fark edebileceği değişiklikler ise daima göz önünde tutulmalıdır.
Seçenek özgürlüğü ibaresiyle kastedilen, tasarımcıya tasarımına ayırt edicilik vermesi için bir serbest hareket alanının bulunmasıdır. Bunun değerlendirilmesi nesnel olup kişiden kişiye değişmez. Bu nesnel değerlendirmede tekdüze özellik ve nitelikler göz önünde tutulur. Bazı biçimler (=görünümler) nesnenin işlevine sıkı surette bağımlıdırlar. Böyle tasarımlarda tasarımcının hareket alanı pek dardır. Meselâ, bir otomobilin, ütünün ve şişenin şekli gibi. Her otomobil, ütü ve şişe birbirine benzer. Ayırt edicilik için tasarımcının muhakkak nesnenin işlevine ters düşen tasarımlar geliştirmesi beklenemez. Dolayısıyla işlevin yerine getirilebilmesi için zorunlu olan alan dışında yapılabilecek olan tasarımların korunması mümkün olabilecektir. Seçenek özgürlüğünün hiç bulunmadığı hâllerde ise tasarım zaten korunamaz.
Bu açıklamalar ışığında somut olay incelendiğinde;

DAVALI TASARIMI DAVACI TASARIMI

2018 04904 / 1 (iplik tasarımı) 2018 03752 sayılı tasarım
(1, 2 ve 3 sıra numaralı tasarım)
2017 05204 sayılı tasarım
(1 ve 2 sıra sayılı tasarım)

Benimsenen bilirkişi mütalâalarında da ifade olunduğu üzere; uyuşmazlık konusu tasarımlar kendinden ilmekli iplik tasarımlarıdır. İlmek, örücü iğnelerin oluşturduğu özel şekilli iplik halkalarından meydana gelen temel iplik şekline veya örme kumaşın temel yapı birimine verilen isimdir. İlmek çeşitleri bu anlamda çeşitli tekniklerle atılabilmekte olup ipliklerde bütünde oluşan görünüm de bu açıdan farklılaşabileceği gibi oluşan desenler, renkler, motifler vs özellikler açısından oldukça geniş bir seçenek özgürlüğü şüphesiz ki bulunmaktadır.
Ayırt edici nitelik değerlendirmesinin bilgilenmiş kullanıcı gözüyle yapılması gerekliliği 6769 s. SMK’da da kendine yer bulmuş ve bilgilenmiş kullanıcı olarak tespit edilen kişilerin kesinlikle bir uzman olmadıkları aksine daha önce ilgili tasarımla karşılaşmış olağan bir kullanıcı olması gerektiğine değinmiştir. Somut uyuşmazlıkta, bilgilenmiş kullanıcının uyuşmazlığa konu tasarımların satıldığı mağazalarda çalışan satış danışmanları veya bu günlük hayatta iplik ürünleri kullanımına aşinalığı bulunan özellikle kadın tüketicilerin ilgili tasarımların bilgilenmiş kullanıcıları olabileceği anlaşılmaktadır.
Dava konusu tasarımın yenilik ve ayırt edicilik değerlendirmesinde davacı yanın dosya kapsamına sunduğu deliller incelenmiştir. Taraf tasarımları birbirleri ile karşılaştırılırken sadece küçük ayrıntılarda farklılık gösteren unsurların dikkate alınması mümkün olmayıp, karşılaştırmanın, bilgilenmiş kullanıcı gözetilerek tasarımlar arasındaki ortak ve farklı özellikler tespit edilmek ve farklılıkların tasarımların ayrıştırılmaları hususunda yeterlilik arz edip etmediğinin belirlenmesi suretiyle bir değerlendirmenin yapılması gerekmektedir. Dolayısıyla sunulan delillerin bu kapsamda incelenmiştir.
Dava konusu 2018 04904 sayılı tasarım ile davacı yana ait 2017 05204 (1) ve (2) sıra sayılı tasarımlar karşılaştırıldığında tasarımlarda,
ortak özelliklerin:
“• Her iki taraf tasarımı da temel form yapısı olarak birebir aynı ilmek yapısına haiz beyaz renkli, yumuşak dokulu iplikten oluşmaktadır
• Her iki taraf tasarımında da ilmekler yan yana sıralı olarak dizilmiş bir birleştirme dikişine bağlıdır
• İlmekler elips yapılı halkalar şeklinde kalın duvarlı olarak oluşturulmuşlardır.
• Her iki tasarımda da ilmekler sık ve yumuşak dokulu izlenimi yaratacak şekilde aynı şekilde dokunmuşlardır.” şeklinde olduğu,
farklılıkların ise; “dava konusu tasarımda ilmek üzerine ek olarak işlenmiş mor renkli tüylü yapılı ek bir iplik yapılanması varken, davacının 2 sıra numaralı tasarımı aynı görselin sabit temelini oluşturan yapıdan ibaretken, 1 sıra numaralı tasarımında ilmeklerin birleştirme dikişine bağlı olduğu noktada renkli iplik yapısı kullanılmıştır.” şeklinde olduğu, anlaşılmaktadır.
Dava konusu tasarım, davacı yanın özellikle 2 sıra numaralı yalın haldeki halka ilmekli iplik tasarım görseli üzerinden, bütünsel algıyı farklılaştırmaya yetmeyecek şekilde mor renkli ek bir iplik yapılanmasının ilmeklerin içine geçirilmesi ile oluşturulmuş nitelikteki halidir. Dolayısıyla bilgilenmiş kullanıcı açısından, dava konusu tasarım, ancak ve ancak davacı yana ait tasarımın renklendirilmiş bir hali şeklinde algılanacak, tamamen bağımsız ve özgün bir tasarım olarak algılanmayacaktır. Nitekim davacının 1 sıra numaralı tasarımı da aslında yalın tasarımın ilmekleri birleştirme dikişinin renkli iplikler ile süslenmiş halidir. Davacı yan tasarımlarının mutat nitelikte ilmekli iplik görselinden ibaret olduğu yönünde dosyaya hiçbir delil sunmadığı gibi benzer nitelikte bir tasarım görseline internet üzerinde bilirkişi heyeti tarafından yapılan araştırmalarda rastlanılmadığı bildirilmiştir. Bu anlamda dava konusu tasarımın sahip olduğu bu farklılık, anılan tasarımı, davacı tasarımı karşısında yeni olarak tanımlayacak bir eklenti sağlamış ise de oluşan bütünün dava konusu tasarıma yeterli ayırt edicilik sağlamadığı kabul edilmiştir.
Dava konusu 2018 04904 – 1 sayılı tasarıma ait görseller ile davacı yana ait 2018 03752 sayılı 1, 2 ve 3 sıra numaralı tasarımlar karşılaştırıldığında;
ortak özelliklerin:
“• Her iki taraf tasarımında da yan yana dizilmiş ve birbiri ile birleştirilme dikişi ile birleştirilmişbir form kullanılmıştır.
• İlmekler elips yapılı halkalar şeklinde kalın duvarlı olarak oluşturulmuşlardır.” şeklinde olduğu,
farklı özelliklerin:
“• Dayanak gösterilen 1 sıra numaralı tasarımda kullanılan ilmek yapısı, dava konusu tasarımdakinden farklı olarak boşluklu bir yapıya sahiptir. Bu da ilmeklerin daha savruk/dağınık durması sonucunu doğurmaktadır. Ayrıca yine ilmekle birbirine doğrudan bağlanmamış tek bir iplik şeridi üzerine geçirilerek bağlanmıştır. Buna bağlı olarak da tek bir ilmek örgüsünün, ipliğe sarılı dizilerek yerleştirildiği değerlendirilmektedir.
• Dayanak gösterilen 2 sıra numaralı tasarımda kullanılan renk kompozisyonu tasarıma bütün olarak farklı bir algı kattığı gibi yine bu tasarımda da kullanılan ilmekler 1 nolu tasarımdaki ile aynı özelliklere sahip boşluklu yapıdadır.
• Dayanak gösterilen 3 sıra numaralı tasarım 1 sıra numaralı tasarım ile benzer bir ilmek yapısına sahipken ilmeklerin birbirine bağlanma yönteminde ip kullanılmamış ve ilmekler doğrudan birbirine sarmal olarak devam etmişlerdir. ” şeklinde olduğu, anlaşılmaktadır.
Davacı yanın itiraza dayanak gösterdiği her 3 tasarım da dava konusu tasarım karşısında, farklı özellikleri itibariyle bilgilenmiş kullanıcı nezdinde yeni ve ayırt edici bir algı yaratmaktadırlar. Zira ilgili tasarımlarda seçenek özgürlüğü kapsamında tasarımsal farklılaşma yoluna gidilebilecek unsurların ilmeklerin örgü yapısı ve yine ilmeklerin bağlantı yapıları itibariyle mevcut olup bu noktalardaki farklılıkların bilgilenmiş kullanıcı açısından yeterli olacağı anlaşılmaktadır.
Netice olarak; davanın tümden kabulüne karar vermek gerkemiş açıklanan nedenlerle aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere:
1-Davanın kabulü ile
TPMK YİDK’nın … nolu kararın iptaline,
Davalıya ait kod nolu … nolu tasarımın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine,

2-Harçlar Yasasına göre hesaplanan 59,30-TL karar harcından peşin alınan 44,40-TL’nin mahsubu ile bakiye 14,90-TL’nin davalılardan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap olunan takdiren 5.900,00-TL maktu ücreti vekâletin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacının yapmış olduğu ve aşağıda dökümü gösterilen 2.069,00-TL
yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalılar tarafından yargılama gideri sarfedilmediğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Yatırılan ve kullanılmayan gider avansının, hükmün kesinleşmesini müteakip re’sen yatırana iadesine (HMK m.333),
Dair verilen karar, hazır olan taraf vekillerinin yüzüne karşı, tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup, usulen anlatıldı. 08/07/2021

Katip … Hakim …
¸ ¸

MASRAF DÖKÜMÜ
İLK MASRAF : 95,20-TL
GİDER AVANSI :1.973,80-TL
TOPLAM :2.069,00-TL