Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/124 E. 2021/145 K. 22.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ Karar
T.C.
ANKARA
1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/124
KARAR NO : 2021/145

DAVA : Kullanmama Nedeniyle İptal-Hükümsüzlük
DAVA TARİHİ : 27/03/2019
KARAR TARİHİ : 22/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan kullanmama nedeniyle markanın hükümsüzlüğü davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin … ibaresini markasal olarak tescile dayalı olarak kullanma arzusunda olduğunu, bu kapsamda … başvuru numarası ile … markasının 07, 08, 09, 11. ve 21. sınıflarda tescili için TÜRKPATENT’e müracaat ettiğini, yapılan araştırmalarda … markasının … tescil numarası ile 07, 09 ve 11. Sınıflarda davalı adına tescil edildiğinin tespit edildiğini, davalının SURİYE menşeli olduğunu, Türkiye’de yerleşim yerinin bulunmadığını, TÜRKPATENT’teki sicilde kayıtlı vekilinin … DANIŞMANLIK LTD.ŞTİ. olduğu, şirket adresinin de ”…ANKARA” olduğunu, bu nedenle yetkili mahkemenin SMK 156 maddesinin 4. ve 5. Maddeleri uyarınca davanın açıldığı tarihte sicilde kayıtlı vekilinin işyerinin bulunduğu yerdeki ve eğer vekillik kaydı silinmiş ise Kurum merkezinin bulunduğu yerdeki mahkeme olacağından davanın Ankara Mahkemelerinde görülmesi gerektiğini, davalı her ne kadar … markasını 07, 09 ve 11. Sınıflarda tescip ettirip kendi inhisarına alsa da tescil tarihinden itibaren 5 yıldır markayı söz konusu emtialarda kullanmadığını, kullanıma ilişkin ispat yükünün davalıda olduğunu, izah olunan nedenlerle davalıya ait markanın öncelikle 3. Kişilere devrinin önlenmesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesini, müvekkilinin … ibaresine yönelik marka tescil başvurusunun olması nedeniyle davalı adına tescilli … sayılı … markasının 6769 Sayılı SMK’nın 09, 26 ve Geçici 4. maddesi gereğince 07, 09, 11. sınıflardaki emtialarda 27/09/2016 tarihinden ileriye etkili olacak şekilde mahkemenin aksi kanaate olması halinde ise dava tarihinden itibaren iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalıya ilanen tebligat yapılmış ancak davalı davaya cevap vermemiştir.
YARGILAMA:
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davalının tescilli 2010/25540 sayılı … ibareli markasının 07, 09, 11. sınıflar yönünden kullanmama sebebiyle iptali noktalarında toplandığı anlaşılmıştır.
Davanın açılmasını müteakip davacının dava dilekçesi davalıya tebliğ olunmuş, davalı davaya cevap sunmamış, ön inceleme duruşmasına katılmamış, sunulan deliller alınmış, tescil ve başvuru dosyaları ile alâkalı ticaret sicil kayıtları getirtilmiş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, sulhe teşvik olunmuş, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, tahkikat icra olunmasını müteakip, sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
GEREKÇE:
6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu (SMK)’nın 9/1.maddesinde yer alan “Tescil tarihinden itibaren beş yıl içinde haklı bir sebep olmadan tescil edildiği mal veya hizmetler bakımından marka sahibi tarafından Türkiye’de ciddi biçimde kullanılmayan ya da kullanımına beş yıl kesintisiz ara verilen markanın iptaline karar verilir” şeklindeki düzenleme ile kanun koyucu Markalar Sicilini kullanılmayan markalardan arındırma amacını gütmektedir. Anılan yasal düzenlemeden önce, mülga 556 sayılı KHK’nın 42/1-c ve 14. maddesinde de en az beş yıldır kullanılmayan markaların, hükümsüzlük/iptal davaları ile sona erdirilmesinin hedeflendiği görülmektedir. Mülga 556 sayılı KHK henüz yürürlükte iken, 42/1-c maddesinin AYM’nin 09.04.2014 ve 2013/147-2014/75 sayılı, 14.maddesinin ise 14.12.2016 tarih ve 2016/148 – 189 sayılı kararıyla iptal edildiği, ikincisinin Resmi Gazete’de yayın tarihinin 06.01.2017 olduğu ve bu tarih itibariyle kullanmama nedeniyle hükümsüzlük/iptal davalarına ilişkin mülga KHK’da yer alan yasal dayanakların ortadan kalktığı görülmektedir. Bununla birlikte markanın son beş yıllık süre içerisinde ciddi şekilde kullanılmaması yukarıda geçen 06.01.2017 tarihinden önce TBMM tarafından kabul edilen 22.12.2016 tarihli 6769 sayılı SMK’nın 9, 19, 25, 26 ve 27.maddelerinde iptal ve def’i sebebi olarak kabul edilmiştir.
Dava tarihi nazara alındığında yürürlükte olan 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun markanın kullanılmaması nedeniyle iptaline ilişkin hükümlerinin somut uyuşmazlığa uygulanması gerekecektir.
6769 sayılı SMK’nnn 9. maddesi uyarınca tescil tarihinden itibaren beş yıl içinde haklı bir sebep olmadan tescil edildiği mal veya hizmetler bakımından marka sahibi tarafından Türkiye’de ciddi biçimde kullanılmayan ya da kullanımına beş yıl kesintisiz ara verilen markanın iptaline karar verilir. Markanın ayırt edici karakteri değiştirilmeden farklı unsurlarla kullanılması, markanın sadece ihracat amacıyla mal veya ambalajlarında kullanılması ve markanın marka sahibinin izni ile kullanılması da marka sahibi tarafından kullanım olarak kabul edilir.
6769 sayılı SMK’nın 26. maddesinde kullanmama nedeniyle markanın iptaline karar verme yetkisinin Türk Patent Kurumuna ait olduğu düzenlenmiştir. Ancak bu hüküm SMK’nın 192/1. maddesi uyarınca Kanun’un yayım tarihinden itibaren 7 yıl sonra yürürlüğe gireceği için 6769 sayılı SMK’nın Geçici 4. maddesine göre, SMK’nın 26. madde hükmü yürürlüğe girene kadar, iptal yetkisi, anılan maddedeki usul ve esaslara göre mahkemeler tarafından kullanılır. 26. maddenin yürürlüğe girdiği tarihte mahkemeler tarafından görülmekte olan iptal davaları mahkemeler tarafından sonuçlandırılır. Mahkemelerin bu madde hükmüne göre vermiş olduğu kararlar kesinleşmesinden sonra mahkeme tarafından Kuruma resen gönderilir.
Bu yasal düzenlemeler birlikte değerlendirildiğinde, markanın kullanmama nedeniyle iptaline ilişkin iş bu somut uyuşmazlığın mahkememizce çözülmesi gerektiği anlaşılmaktadır.

Kullanmama Nedeniyle İptali Talep Edilen Marka
… tescil nolu “…”
(07, 09 ve 11. sınıf)

Kullanmama nedenine dayalı iptal davası açabilmek için herhangi bir hak düşürücü bir süre bulunmamakta olup, önemli olanın, dava tarihinden geriye doğru tescil anına kadar beş yıllık sürenin dolmuş olması olduğu, davalı adına … sayı ile tescilli markanın tescil tarihinin 26/09/2011 olduğu ve markanın hâlen geçerli bulunduğu ve dava tarihi itibariyle tescil tarihinden itibaren 5 yıllık sürenin dolmuş bulunduğu ve dolayısıyla süre yönünden iptal koşulunun oluştuğu anlaşılmaktadır.
Dava tarihi 27/03/2019 olduğundan dava konusunu oluşturan zaman diliminin 27/03/2014 ve 27/03/2019 tarihlerinin arası olduğu, SMK’nın 9. maddesi uyarınca markasını kullanma külfeti altında bulunan davalının somut uyuşmazlık açısından 27/03/2014 ve 27/03/2019 tarihleri arasında bu kullanımını ispat etmesi gerekmektedir.
Markanın kullanımının ise SMK’nın 7. maddesinin 2. fıkrasının a, b ve c bentlerinde öngörülen şekilde; 7. maddenin 3. fıkrasıyla SMK’nın 9. maddesinin 2 ve 3. fıkrasında açıklandığı şekilde gerçekleşmesinin gerektiği anlaşılmakta olup, yargılama konusu markayı anılan sınıftaki hizmetler için kullandığını ispat yükü davalıdadır.
Dosyada bulunan tüm bilgi ve belgeler irdelendiğinde; davalının davaya cevap vermediği, dava konusunun ise 27/03/2014 tarihinden dava tarihine kadar olan kullanımlar olup davalının bu tarihten sonra ülke içinde ciddi kullanımını gösteren delil bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Bu kapsamda, ispat yükü üzerinde bulunan davalının iddiasını ispat edemediği görülmekle davalıya ait … kod nolu “…” ibareli markanın 07, 09 ve 11 sınıflar yönünden kullanmama nedeniyle markanın iptaline karar vermek gerekmiştir.
Davalının markayı ciddi biçimde kullandığını ispat edememiş olması nedeni ile dava konusu hizmetlerin kullanımını ispat edip etmediğinin irdelenmesi yoluna gidilmemiştir.
Açıklanan nedenlerle davanın kabulüne karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere:
1-Davanın kabulü ile
Davalıya ait … kod nolu “…” ibareli markanın 07, 09 ve 11 sınıflar yönünden kullanmama nedeniyle iptaline ve sicilden terkinine,
2-Harçlar Yasasına göre hesaplanan 59,30-TL karar harcından peşin alınan 44,40-TL’nin mahsubu ile bakiye 14,90-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap olunan takdiren 5.900,00-TL maktu ücreti vekâletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacının yapmış olduğu ve aşağıda dökümü gösterilen 6.033,77-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yargılama gideri sarfedilmediğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Yatırılan ve kullanılmayan gider avansının, hükmün kesinleşmesini müteakip re’sen yatırana iadesine (HMK m.333),
Dair verilen karar, hazır olan taraf vekillerinin yüzüne karşı, tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup, usulen anlatıldı. 22/04/2021

Katip … Hakim …
¸ ¸

Masraf Dökümü
İlk Masraf : 168,30-TL
Gider Avansı :5.865,47-TL
Toplam :6.033,77-TL