Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/85 E. 2021/68 K. 23.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ Karar
T.C.
ANKARA
1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2017/85
KARAR NO : 2021/68

DAVA : Marka İle İlgili Kurum Kararının İptali, Marka Hükümsüzlüğü
DAVA TARİHİ : 20/02/2017
KARAR TARİHİ : 23/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan marka ile ilgili kurum kararının iptali, marka hükümsüzlüğü davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekil dava dilekçesiyle; müvekkili firmanın 1998 yılından beri tescilli … ibareli markaların sahibi olduğunu, müvekkili firmanın …, … KOLEJİ, … YAYINLARI esas unsurlu markaların birebir aynısının davalının dava konusu markasında birebir yer aldığını, müvekkili markalarının tescilli olduğu emtialar ile dava konusu markanın tescil edilmek istendiği 16. ve 41. Sınıf hizmetlerin aynı olduğunu, taraf markalarının aynı sınıfları kapsaması nedeniyle tüketicilerin markalar arasında bağlantı olduğunu düşünebileceğini, TÜRKPATENT tarafından müvekkilinin önceye dayalı hak sahibi olduğu iddiasının ispatlanamadığı yönünde verilen dava konusu kararın hatalı olduğunu, müvekkili firmanın … ibaresini yıllardan beri ciddi surette kullandığını, müvekkilinin … ibareli markasının tanınmış marka olduğunu, davalı tarafın dava konusu markasının müvekkilinin tanınmış markasının ayırt edici karakterini zedeleyip, itibarından yararlanacağını, davalı tarafın iş bu başvuruyu kötüniyetli olarak yaptığını belirterek dava konusu YİDK kararının iptali ile dava konusu markanın hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP:
Davalı TÜRKPATENT vekili cevap dilekçesiyle, davaya konu davacının başvuru konusu markası ile davacının iltibas tehlikesi bulunduğunu ileri sürdüğü markaların karşılaştırılması neticesinde ortalama tüketici nezdinde markalar arasında görsel, işitsel, kavramsal düzeyde ilişkilendirme ihtimali de dahil olmak üzere karıştırmaya yol açabilecek derecede benzerlik bulunmadığını, diğer davalının başvuru konusu markasında itiraz markaları ile kıyaslanmayacak derecede farklı şekil unsuru ve renk kombinasyonu bulunduğunu, markalarda geçen “…” ibaresi sektörde ne kadar tanımış olursa olsun tek başına ayırt ediciliği düşük bir ibare olduğunu, bir markanın tanınmış olmasının o marka ile benzerlik içeren markaların tesciline her durum ve şart altında engel olunabileceği anlamına gelmediğini, bu nedenle somut olaya baktığımızda 556 KHK’nın 8/4’ün şartlarının oluşmadığını, başvurunun kötüniyetle yapıldığına dair itiraz aşamasında yeterli delil sunulmadığından bu iddiaya da itibar etmenin mümkün olmadığını, ayrıca eskiye dayalı kullanım iddiasının da yerinde olmadığını, belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı şirket vekili cevap dilekçesiyle; müvekkili firmanın gerek ticaret unvanı ve gerekse ticari markası olarak … ibaresi ile uzun yıllardır faaliyet gösterdiğini, müvekkilinin 1932 yılından buyana “… Dersevi” 1963 yılından bu yana “… Koleji” ve 1976 yılından bu yana “…” ibarelerini kullandığını, 1997 tarihinde kurulan İstanbul … Üniversitesinin müvekkili firmanın kardeş kuruluşu olduğunu, dolayısıyla … markasının gerçek hak sahibinin müvekkili firma olduğunu, müvekkili ile Davacı firma arasında … markasının kullanımına ilişkin 1992 tarihinden buyana gelen hukuki ihtilafın bulunduğunu ve tarafların karşılıklı birçok davanın tarafı olduğunu, taraflar arasında açılan davalarda müvekkili firmanın … markasının gerçek hak sahibi olduğunun tespit edildiğini, davacı tarafın adına tescil ettirdiği markaları kullanmadığını ve bu marka tescillerinde haksız ve kötüniyetli olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
YARGILAMA:
6769 Sayılı SMK’nın Geçici 1. Maddesine göre bu kanunun yayımı tarihinden önce Enstitüye yapılmış olan ulusal ve uluslararası marka ve tasarım başvuruları ile coğrafi işaret başvuruları, başvuru tarihinde yürürlükte olan mevzuat hükümlerine göre sonuçlandırılacağından, kanunun yayım tarihi olan 10.01.2017 tarihinden önceki başvurular ve eldeki davada 556 Sayılı KHK hükümlerinin uygulanması gerekmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davalı başvurusuna davacı tarafından 556 sayılı KHK 8/1-b, 8/3, 8/4, 8/5 ve 35 maddeleri kapsamında yapılan itirazın reddiyle ilgili verilen YİDK kararının yerinde olup olmadığı iptal şartlarının oluşup oluşmadığı ve marka tescil edilmiş ise hükümsüzlük şartlarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplandığı anlaşılmıştır.
Davanın açılmasını müteakip tarafların dava, cevap, cevaba cevap dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, sundukları deliller alınmış, tescil ve başvuru dosyaları ile Alâkalı ticaret sicil kayıtları getirtilmiş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, taraflar sulhe teşvik olunmuş, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, tahkikat icra olunmasını müteakip, Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yazı İşleri Yönetmeliği’nin 41/2. maddesi hükmü de gözetilerek sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
Türk Patent’den celbedilen işlem dosyasının tetkikinden; dava konusu markanın, davalı şirket adına 16 ve 41. Sınıflarda tescili için 08.09.2014 tarihinde başvurusuna konu edildiği, başvurunun … başvuru numarası ile işleme alınarak 12.02.2015 tarih ve 234 sayılı Resmi Marka Bülteni’nde 16 ve 41. Sınıf emtia ve hizmetler bakımından kısmen yayınlandığı, iş bu karara başvuru sahibi davalı …Ş. tarafından 01.04.2015 tarihinde itiraz edildiği, TÜRKPATENT … sayılı YİDK kararı ile itirazın kısmen kabulüne karar verilerek başvurunun 16. Sınıf “Kağıt, karton (mukavva); kağıt veya karton malzemeden mamul ambalajlama ve sarma malzemeleri, karton kutular; kağıttan yapılmış tek seferlik kullanıma mahsus ürünler (kırtasiye amaçlı ürünler hariç): kağıt havlular, tuvalet kağıtları, kağıt peçeteler. Plastik malzemeden mamul ambalajlama ve sarma malzemeleri. Matbaa ve ciltleme malzemeleri. Basılı yayınlar, basılı evrak: kitaplar, dergiler, gazeteler, faturalar, irsaliyeler, gelir makbuzları, takvimler, posterler, fotoğraflar, afişler, tablolar, çıkartmalar, pullar. Kırtasiye, büro, eğitim-öğretim, yazım, çizim, resim ve sanatçılar için malzemeler (mobilyalar ve cihazlar hariç kırtasiye tipi kağıt ürünler ve yapıştırıcılar dahil) Büro makineleri, Badana ve boya işleri için fırçalar ve rulolar.” 41. sınıf “Sempozyum, konferans, kongre ve seminer düzenleme, idare hizmetleri, film, televizyon ve radyo programları yapım hizmetleri, Haber muhabirliği hizmetleri, foto-muhabirliği hizmetleri, Fotoğrafçılık hizmetleri, Tercüme hizmetleri.” İçin 12.08.2015 tarihli Resmi Marka Bülteninde ilan edilmesine oy birliği ile karar verildiği, akabinde dava konusu markanın 240 sayılı Resmi markalar Bülteninde yayınlanması üzerine iş bu kez de iş bu davanın davacısı … EĞİTİM HİZMETLERİ VE TİC. A.Ş tarafından süresinde yapılan yayına itirazın haklı bulunmayarak reddedildiği; bu karara karşı yapılan itirazın ise … sayılı YİDK kararı ile; “… başvuru numaralı “… koleji yayınları” ibareli başvurunun 556 sayılı KHK’nın 8. Maddesi uyarınca … sayılı ve “İstanbul …”, “… … … …”, “…”, “…”, “… anaokulu”, “… dershaneleri”, “… dershanesi”, “… dijital elektronik dershane şekil”, “… eğitim”, “… koleji”, “… koleji”, “… online”, “… yayıncılık”, “… öss dergisi şekil”, “… üniversiteye hazırlık şekil”, “… şekil”, “özel …”, “özel … dershaneleri”, “özel … dershanesi” ibareli markalara dayanarak reddedilmesi talebi ile yapılan itiraz incelenmiştir. Kurulda yapılan değerlendirme sonucunda işbu başvuru ile itiraza gerekçe olarak gösterilen … sayılı markalar arasında eşya listeleri kapsamlarında yer alan mallar/hizmetlerin durumu göz önüne alındığında 556 s. KHK’nın 8/1 maddesi hükmü anlamında ilişkilendirilme/karıştırılma ihtimalinin ortaya çıkmayacağı kanaatine varılmıştır. Ayrıca başvuru ile itiraza gerekçe olarak gösterilen … sayılı marka, bütün olarak bıraktıkları izlenim itibariyle ilişkilendirilme ihtimali de dahil olmak üzere karıştırılmaya yol açabilecek derecede benzer bulunmamıştır. Ayrıca itiraz dilekçesinde belirtilen eskiye dayalı kullanım iddiası incelenmiştir. Yapılan inceleme neticesinde bu iddianın haklılığı yönünde kanaat oluşmamış ve bu nedenle eskiye dayalı kullanım gerekçeli itiraz haklı bulunmamıştır. Öte yandan 556 sayılı KHK’nın 8/4 maddesi uyarınca başvuru konusu marka ile itiraza gerekçe olan markanın toplumda ulaştığı tanınmışlık düzeyi nedeniyle haksız bir yararın sağlanabileceği, markanın itibarına zarar verebileceği veya ayırt edici karakterini zedeleyici sonuçlar doğurabileceği durumlarda, başvurunun farklı mal ve hizmetler için dahi reddedilebileceği hükme bağlanmıştır. Somut olay açısından itiraza konu başvurunun tescilinin 556 sayılı KHK’nın 8/4 maddesi hükmünde belirtilen koşulların oluşmasına yol açacağı yönünde bir kanaat oluşmadığından, bu yönde yapılan itiraz haklı görülmemiştir. Son olarak başvurunun kötü niyetle yapıldığı yönünde somut ve elle tutulur delillere rastlanmadığından ve Kurulda başvurunun kötüniyetle yapıldığı yönünde bir kanaat oluşmadığından bu iddiaya dayanan itiraz haklı görülmemiştir.” şeklinde karar verildiği, dava konusu YİDK kararının davacı şirkete 23/12/2017 tarihinde tebliğ edildiği, eldeki davanın iki aylık yasal süre içerisinde 20/02/2017 tarihinde açıldığı anlaşılmış ve işin esasına girilmiştir.
Bilirkişi kurulunca düzenlenen raporda özetle: dava konusu … sayılı “… KOLEJİ YAYINLARI ibareli marka başvurusu ile davacı yanın işbu davaya mesnet gösterdiği markalardan … sayılı “… … … …” arasında 556 s. KHK’nın 8/1-b maddeleri kapsamında 16. Sınıf “Kağıt, karton (mukavva); kağıt veya karton malzemeden mamul ambalajlama ve sarma malzemeleri, karton kutular; kağıttan yapılmış tek seferlik kullanıma mahsus ürünler (kırtasiye amaçlı ürünler hariç): kağıt havlular, tuvalet kağıtları, kağıt peçeteler. Plastik malzemeden mamul ambalajlama ve sarma malzemeleri. Matbaa ve ciltleme malzemeleri. Basılı evraklar; basılı yayınlar, takvimler, posterler, fotoğraflar, afişler, tablolar, çıkartmalar, (pullar). Kırtasiye, büro, eğitim-öğretim, yazım, çizim, resim ve sanatçılar için malzemeler (mobilyalar ve cihazlar hariç; kırtasiye tipi kağıt ürünler ve yapıştırıcılar dahil). Büro makineleri. Badana ve boya işleri için fırçalar ve rulolar” ve 41. Sınıf “Sempozyum, konferans, kongre ve seminer düzenleme, idare hizmetleri. Film, televizyon ve radyo programları yapım hizmetleri. Haber muhabirliği hizmetleri, foto-muhabirliği hizmetleri. Fotoğrafçılık hizmetleri. Tercüme hizmetleri” bakımından sair … esas unsurlu markalar bakımından ise Sempozyum, konferans, kongre ve seminer düzenleme, idare hizmetleri yönünden iltibas ihtimalinin bulunduğu, dava konusu … sayılı “… KOLEJİ YAYINLARI ibareli marka başvurusu ile davacı yanın işbu davaya mesnet gösterdiği markalardan … sayılı “… … … …” ve sair markalar arasında 556 s. KHK’nın 8/1-b maddesi kapsamında 16. Sınıf “tespihler” emtiası bakımından iltibas ihtimalinin bulunmadığı, her ne kadar taraf markaları arasında benzerlik bulunsa da davalının … ibaresi üzerinde 16 Sınıf emtia bakımından önceki tarihli tescilli markaları nedeniyle kazanılmış hakkının bulunduğu, davacının iddiaları doğrultusunda somut olayda 556 sayılı KHK’nın 8/3 ve 8/5 maddeleri şartlarının oluşmadığı, davacının tanınmışlık iddiasının 556 sayılı KHK’nın 8/4 maddesi kapsamında yapılan değerlendirmeler sonucu yerinde olmadığı, davalının kötüniyetli olduğu yönündeki iddiaların ispatlanamadığı, bu nedenlerle; TÜRKPATENT YİDK’nın 22.12.2016 tarihli … sayılı YİDK kararının 41. Sınıf “Sempozyum, konferans, kongre ve seminer düzenleme, idare hizmetleri. Film, televizyon ve radyo programları yapım hizmetleri. Haber muhabirliği hizmetleri, foto-muhabirliği hizmetleri. Fotoğrafçılık hizmetleri. Tercüme hizmetleri.” hizmetleri yönünden kısmen iptali şartlarının oluştuğu, bildirilmiştir.
Bilirkişi raporunun her iki tarafın iddia ve savunmasının kapsamı, taraf delilleri, marka kapsamları dikkate alınarak düzelendiği, hüküm kurmaya yeterli incelemenin yapıldığı, raporun usul ve yasaya aykırı yönünün bulunmadığı, hukuki değerlendirmenin nihai olarak mahkememizce yapılacağı anlaşılmakla yeni heyetten rapor alınması veya mevcut bilirkişi heyetinden ek rapor alınması yoluna gidilmemiştir.
GEREKÇE:
Uyuşmazlık, davalı başvurusuna davacı tarafından 556 sayılı KHK 8/1-b, 8/3, 8/4, 8/5 ve 35 maddeleri kapsamında yapılan itirazın reddiyle ilgili verilen YİDK kararının yerinde olup olmadığı iptal şartlarının oluşup oluşmadığı ve marka tescil edilmiş ise hükümsüzlük şartlarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.
“Marka tescilinde red için nispi nedenler” başlığı altında düzenlenen 556 sayılı KHK’nın 8. maddesi;
“Madde 8 – Tescil edilmiş veya tescil için başvuru yapılmış bir markanın sahibi tarafından itiraz yapılması durumunda aşağıdaki hallerde marka tescil edilemez:
a) Tescil için başvurusu yapılan marka, tescil edilmiş veya tescil için daha önce başvurusu yapılmış bir marka ile aynı ise ve aynı mal veya hizmetleri kapsıyorsa,
b) Tescil için başvurusu yapılan marka, tescil edilmiş veya tescil için daha önce başvurusu yapılmış bir marka ile aynı veya benzer ise ve tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış bir markanın kapsadığı mal veya hizmetlerle aynı veya benzer ise, tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış markanın halk tarafından karıştırılma ihtimali varsa ve bu karıştırılma ihtimali tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış bir marka ile ilişkili olduğu ihtimalini de kapsıyorsa.
Marka sahibinin ticari vekili veya temsilcisi tarafından markanın kendi adına tescili için, marka sahibinin izni olmadan ve geçerli bir gerekçe gösterilmeden yapılan başvuru, marka sahibinin itirazı üzerine red edilir.
Tescilsiz bir markanın veya ticaret sırasında kullanılan bir başka işaretin sahibinin itiraz etmesi üzerine, tescili istenilen marka, aşağıdaki hallerde tescil edilmez.
a) Markanın tescili için yapılan başvuru tarihinden önce veya markanın tescili için yapılan başvuruda belirtilen rüçhan tarihinden önce bu işaret için hak elde edilmiş ise,
b)Belirtilen işaret, sahibine daha sonraki bir markanın kullanımını yasaklama hakkını veriyorsa,
Marka, tescil edilmiş veya tescil için başvurusu daha önce yapılmış bir markanın aynı veya benzeri olmakla birlikte, farklı mallar veya hizmetlerde kullanılabilir. Ancak, tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış markanın, toplumda ulaştığı tanınmışlık düzeyi nedeniyle haksız bir yararın sağlanabileceği, markanın itibarına zarar verebileceği veya tescil için başvurusu yapılmış markanın ayırt edici karakterini zedeleyici sonuçlar doğurabileceği durumda, tescil edilmiş veya tescil için başvurusu daha önce yapılmış bir marka sahibinin itirazı üzerine, farklı mal veya hizmetlerde kullanılacak olsa bile, sonraki markanın tescil başvurusu red edilir.
Tescil için başvurusu yapılmış markanın, başkasına ait kişi ismi, fotoğrafı, telif hakkı veya herhangi bir sınai mülkiyet hakkını kapsaması halinde, hak sahibinin itirazı üzerine tescil başvurusu reddedilir.
Ortak ve garanti markalarının sona ermesinden itibaren üç yıl içinde ortak marka veya garanti markası ile aynı veya benzeri olan marka tescil başvurusu itiraz üzerine reddedilir.
Bir markanın yenilenmeme nedeniyle koruma süresinin dolmasından sonra iki yıl içerisinde aynı veya benzer markanın, aynı veya benzer mal ve hizmetler için yapılan tescil başvurusu itiraz üzerine reddedilir.” şeklindedir.
Yukarıda ayrıntısı yazılı 8/1-b maddesinde geçen düzenleme uyarınca getirilen yaptırımın iki koşulun bir arada bulunması hâlinde uygulanacağı görülmekte olup, bunlardan birincisi tescil başvurusu yapılan markanın, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile aynı ya da benzer olması, ikincisi ise; her iki markanın da kapsadığı mal veya hizmetlerin aynı ya da benzer olmasıdır. Ancak burada 556 sayılı KHK’nın 8. maddesinin (4) numaralı fıkrasının hatırlatılması da gereklidir. Zira tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış markanın, Türkiye’de ulaştığı tanınmışlık düzeyi nedeniyle haksız bir yararın sağlanabileceği, markanın itibarının zarar görebileceği veya ayırt edici karakterinin zedelenebileceği durumlarda, tescil edilmiş veya tescil için başvurusu daha önce yapılmış bir marka sahibinin itirazı üzerine, farklı mal veya hizmetlerde kullanılacak olsa bile, sonraki markanın tescil başvurusu ret edilebilecektir. Tanınmış marka kavramı yerleşik Yargıtay içtihatlarında “bir şahsa veya teşebbüse sıkı bir şekilde matufiyet, garanti, kalite, kuvvetli reklam, yaygın bir dağıtım sistemine bağlı, müşteri, akraba, dost, düşman ayırımı yapılmadan coğrafi sınır, …, yaş farkı gözetilmeksizin aynı çevredeki insanlar tarafından refleks halinde ortaya çıkan bir çağrışım olarak” ifade edilmiştir.
Ayrıca 556 sayılı KHK’nın 8. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde geçen “halk tarafından karıştırılma ihtimali” konusunda genel ölçü olarak; bu işin ilgilisi veya uzmanı değil, tüketici olan halk olduğunun göz önünde tutulması gerekmektedir. Karıştırılma ihtimalinde önemli olan husus, tüketici kitlesinin bu iki işaret arasında herhangi bir şekilde herhangi bir sebeple bağlantı kurma, ilişkilendirme ihtimalidir. Buradaki “ihtimal” kelimesi özenle ve özellikle kullanılmış bir kelime olup, şekil, ses, anlam, genel görünüm, çağrışım ve bir seri içinde bulunma izlenimi bu kapsamda değerlendirilmektedir.
Bir başka anlatımla, “iltibas tehlikesi” görsel, biçimsel, anlamsal, işitsel benzerlikler, çağrıştırma, bir bütün olarak uyandırdığı toplu kanaat, malın veya hizmetin hitap ettiği alıcı grubunun toplumsal düzeyi ve durumu, markayı taşıyan malın değeri ve alıcının bu malı almaya ayırdığı zaman, markanın esas unsurları ve tamamlayıcı unsurları, karşılaştırılan işaretler arasındaki benzerlik, telaffuz, anlam veya biçimden, işaretlerin toplu olarak bıraktığı izlenimden, seri içine girmekten veya başka bir çağrışımdan kaynaklanabilir.
Bu açıklamalar ışığında somut olay incelendiğinde;
Taraf markaları tescil kapsamları ve işaretsel yönden karşılaştırıldığında;

Davacı Markası Davalı Markaları

… KOLEJİ YAYINLARI istanbul …
(16 ve 41.sınıflar) … … … …

… ANAOKULU
… DERSANELERİ
… DERSANESİ
… DİGİTAL ELEKTRONİK
DERSANE+şekil
… EĞİTİM
… KOLEJİ
… ONLİNE
… YAYINCILIK
… ÖSS dergisi+şekil
… Üniversiteye hazırlık+şekil
ÖZEL …
…+şekil
ÖZEL … DERSANELERİ
ÖZEL … DERSANESİ
(16, 41 ve 42. sınıf)

Taraf markaları emtiaları incelendiğinde, başvuru konusu marka ile davacı yan markalarından … sayılı markanın mal ve hizmet sınıfları inelendiğinde 16 ve 41. sınıf emtia ve hizmetler bakımından “tespihler” hariç olmak üzere ayniyet derecesinde benzer oldukları anlaşılmaktadır.
Diğer markalar bakımından ise 41. Sınıf anlamında bir sınıf benzerliği bulunduğu, dava konusu markanın 41. Sınıf mal ve hizmet alt grupları ile davacının … sayılı marka haricinde kalan markalarda ki mal ve hizmet sınıfları yönünden benzerlik düzeyinde irtibat bulunduğu görülmektedir.
Ancak benzerlik değerlendirilmesi için sadece hizmetlerin benzerliği yeterli olmayıp davacı markaları ile başvuru konusu markanın görsel, işitsel ve anlamsal benzerliğinin değerlendirilmesi gerekmektedir.
Davalının markasının incelenmesinde; dava konusu marka başvurusunun … KOLEJİ YAYINLARI şeklinde siyah büyük harflerle yazılmış …, KOLEJİ ve YAYINLARI ibarelerinin birleşmesinden oluşmuş bir kelime markası olduğu, herhangi bir şekil ya da figüratif unsur içermediği anlaşılmaktadır.
Davacının markalarının incelenmesinde; redde mesnet olarak gösterilen … … … … markasının siyah büyük harflerden oluşan …, …, … ve … ibarelerinin birleşmesinden oluşmuş kelime markası olduğu, taraf markalarını birbirinden ayırt etmeye yarayan herhangi bir şekil unsuru bulunmadığı, ayrıca “Sempozyum, konferans, kongre ve seminer düzenleme, idare hizmetleri” bakımından incelemeye dahil edilen ve sair markaların da esas unsurunun … ibaresi olduğu, … ibaresi çevresinde oluşan seri marka görünümü bulunduğu anlaşılmaktadır.
Markalar arasında iltibasa yol açacak derecede bir benzerlik olup olmadığının tespitinde her iki markaya konu işaretin, ayırt edici ve baskın unsurları dikkate alınarak bütünü itibariyle görsel, işitsel ve anlamsal olarak bıraktıkları izlenimin esas alınması gerekmektedir. Dava konusu markanın emtia listesi incelendiğinde ortalama tüketiciye hitap ettiği anlaşılmaktadır.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 08.06.2016 gün ve E…. sayılı kararı uyarınca iltibas değerlendirmesinin hakimlik mesleğinin gerektirdiği genel hukuki bilgi ile çözümlenmesinin mümkün olduğu hususu da gözönünde bulundurularak yapılan incelemede, davacı adına tescilli “…” esas ibareli markalar ile davacının “… KOLEJİ YAYINLARI” ibareli markası arasında biçim, renk, grafik unsurlar, düzenleme ve tertip tarzı olarak görsel, sesçil olarak benzer mal ve hizmetler yönünden ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede bir benzerlik bulunduğu, işin uzmanı veya dikkatli kişilerden oluşmayan, makûl düzeyde bilgilendirilmiş, marka ve başvuru konusu işareti aynı anda görüp detaylarını karşılaştırma olanağı bulunmayan, daha önce görüp yararlandığı markanın aşağı yukarı net anısının tesirinde olan ortalama düzeydeki alıcı kitlesinin, yargılama konusu ürünler için ayırdığı satın alım ve yararlanım süresi içinde, davalının “”… KOLEJİ YAYINLARI” markasını gördüğünde bunun benzer mal ve hizmetler yönünden davacının mesnet markalarından farklı bir marka olduğunu algılayamayabileceği, tescilli markaların bir uzantısı, yeni bir versiyonu, yeni bir serisi olarak algılanmasının ihtimal dahilinde olduğu böylece benzer mal ve hizmetler yönünden taraf markaları arasında iltibas ihtimali bulunduğu anlaşılmıştır.
Davacının “… … … …” ibareli markası, … esas unsurlu sair markalar ile dava konusu marka kapsamındaki “tespihler” hariç bütün emtia ve hizmetler bakımından benzer bulunduğundan davacının 16. Sınıf “tespihler” bakımından önceye dayalı hak sahipliği değerlendirildiğinde, davacının ticaret unvanı olan … EĞİTİM HİZMETLERİ VE TİC. A.Ş kapsamında “…” ibareli kullanımı olmadığı, dolayısıyla ticaret unvanının kullanımı bakımından önceki hak sahipliğine dayanmasının mümkün olmadığı, davacının dosyaya sunduğu deliller bakımından ise davalının dava konusu marka başvurusu kapsamında yer alan “tespihler” emtiası bakımından faaliyet gösterdiğine ilişkin herhangi bir delil dosya kapsamında bulunmadığı anlaşılmaktadır. Ayrıca davacı “…” ibaresine haiz markalarının tanınırlığını ispatlamaya yönelik dosyaya yeterli delil sunmamıştır.
Davalının kazanılmış hak iddiası bulunmaktadır. Bu iddiaya ilişkin markalar incelendiğinde; 96/012710 kod numaralı … KOLEJİ +şekil markasının 18 ve 25. sınıflarda davalı adına 11/12/1997 tarihinde, … kod numaralı … TEST markasının 16 ve 41. Sınıflarda davalı adına 15/10/2009 tarihinde, 2010/27235 kod numaralı KKSK … KOLEJİ SPOR KLÜBÜ DERNEĞİ markasının 16 ve 41. Sınıflarda davalı adına 19/07/2012 tarihinde, 2010/27242 kod numaralı KKV … KOLEJİ VAKFI İKTİSADİ İŞLETMESİ markasının 16 ve 41. Sınıflarda davalı adına 25/07/2011 tarihinde, 2010/27250 kod numaralı KKV … KOLEJİ VAKFI markasının 16 ve 41. Sınıflarda davalı adına 19/07/2012 tarihinde, 2014/01458 kod numaralı … … KOLEJİ VAKFI markasının 16 ve 41. Sınıflarda davalı adına 19/07/2012 tarihinde davalı adına tescil edildiği anlaşılmıştır. Davalı yana ait önceki tarihli tescilli markaların esas unsurunu “…” ibaresi oluşturmaktadır. Davalı yanın da aynen davacı gibi, markalarında esas unsur “…” ibaresi olarak kalmakla çeşitli tali ve yardımcı unsurlar yardımıyla 1996 yılından bu yana bir kısmı müddet olmuş seri markalara sahip olunduğu görülmüştür. Dava konusu marka kapsamında yer alan 16 ve 41. sınıflardaki mal ve hizmetlerin tamamının yer almaktadır. Ancak davalı ve davacı arasında süregelen uyuşmazlıklar ve tarafların birbirlerinin markalarından haberdar olduğu görülmektedir. Yine davalının markaların geçmişe dayalı tescilini ispat etmesi dışında bu markaların ciddi kullanımı da ispat etmesi gerekmektedir. Dosyanın incelenmesinde iddia konusu markaların ciddi kullanımlarını gösterir yeterli delile yer verilmediği görülmektedir. Bu kapsamda kazanılmış hak iddiası ispatlanamamıştır. Dosya kapsamında davalının, davacı markasının tanınmışlığından yararlanmak istedikleri, davacı markasının itibarını zedeleyecek faaliyetlerde bulundukları, ticari hayatın olağan akışına aykırı hareket ettikleri ya da basiretli bir tacir gibi davranmadıkları, kötüniyetli bir şekilde marka başvurularında bulundukları yönünde somut deliller yer almadığından davacı yan kötüniyet iddiasını kanıtlayamamıştır. Açıklanan nedenlerle davanın kısmen kabulü kısmen reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere:
1-Davanın kısmen kabul kısmen reddi ile
TPMK YİDK’nın … sayılı kararının 16. Sınıfta bulunan “tespihler” emtiası dışında kalan tüm mal ve hizmet sınıfları yönünden 41. Sınfta bulunan “sempozyum, konferans, kongre ve seminer düzenleme, idare hizmetleri. Film, televizyon ve radyo programları yapım hizmetleri. Haber muhabirliği hizmetleri, foto-muhabirliği hizmetleri. Fotoğrafcılık hizmetleri. Tercüme hizmetleri.” mal ve hizmet sınıfları yönünden iptaline,
YİDK iptaline yönelik Fazlaya dair talebin reddine ,
Hükümsüzlük talebinin kısmen kabul kısmen reddi ile,
Davalı şirket adına tescilli … sayılı “… Koleji Yayınları” ibareli markanın tescilli olduğu, 16. Sınıfta bulunan “tespihler” emtiası dışında kalan tüm mal ve hizmet sınıfları yönünden 41. Sınfta bulunan “sempozyum, konferans, kongre ve seminer düzenleme, idare hizmetleri. Film, televizyon ve radyo programları yapım hizmetleri. Haber muhabirliği hizmetleri, foto-muhabirliği hizmetleri. Fotoğrafcılık hizmetleri. Tercüme hizmetleri.” mal ve hizmet sınıfları yönünden hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine,
Hükümsüzlüğe ilişkin Fazlaya dair talebin reddine ,
2-Harçlar Yasasına göre hesaplanan 59,30-TL karar harcından peşin alınan 31,40-TL’nin mahsubu ile bakiye 27,90-TL’nin davalılardan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap olunan takdiren 5.900,00-TL maktu ücreti vekâletin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
4-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap olunan takdiren 5.900,00-TL maktu ücreti vekâletin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
5-Davacının yapmış olduğu ve aşağıda dökümü gösterilen 2.173,30-TL
yargılama giderinin 3/2 oranında olan 1.448,86-TL’sinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalılar tarafından yargılama gideri sarfedilmediğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Yatırılan ve kullanılmayan gider avansının, hükmün kesinleşmesini müteakip re’sen yatırana iadesine (HMK m.333),
Dair verilen karar, hazır olan taraf vekillerinin yüzüne karşı, tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup, usulen anlatıldı. 23/03/2021

Katip … Hakim …
¸ ¸

MASRAF DÖKÜMÜ
İLK MASRAF : 67,40-TL
GİDER AVANSI :2.105,90-TL
TOPLAM :2.173,30-TL