Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/359 E. 2021/283 K. 22.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2017/359
KARAR NO : 2021/283

DAVA : Marka Hakkına Tecavüzün ve Haksız Rekabetin Tespiti, Ref’i, Men’i
Maddi ve Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 11/10/2017
KARAR TARİHİ : 16/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan marka hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti, ref’i, men’i maddi ve manevi tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesiyle; müvekkili şirketin tüm dünyada 33’ten fazla ülkede dünyanın en büyük manyetik kart ve buna bağlı teknolojileri üreten bir şirket olduğunu, davalı şirketin müvekkili adına tescilli … markasını haksız ve izinsiz olarak www…com.tr uzantılı internet sitesinde ve bu site üzerinden yapılan satış ve pazarlama faaliyetlerinde kullandığını, bu kullanımların 6769 sayılı SMK’nın 7. Maddesinin 3/d bendi uyarınca marka hakkına tecavüz olarak sayıldığını, davalı şirketin “…” markasını anahtar sözcük ve açıklayıcı kodlarla kullanarak müvekkili şirketin müşteri kitlesini hileli davranışlarla kendi internet sitesine yöneltmeye çalıştığını, davalı şirketin www…com.tr uzantılı internet sitesinde … yevmiye numaralı İnternet Tespit işleminin yapıldığını, davalı şirketin müvekkili şirket ile hiçbir ticari ilişkisi ve meşru bağlantısı olmamasına rağmen internet sitesinde elektronik cihazlarımız başlığı altında “… Okuyucuları” ibaresini kullandığını, bu … markalı okuyucuların, modüllerin ve manyetik kartların müvekkiline ait ürünler olmadığını, davalının internet sitesi üzerinden “…” markalı ürünlerden 30 adet sipariş edildiğini ve gelen manyetik kartların üzerinde “…” markasının bulunmadığını, davalının müvekkili markasını haksız ticari kazanç elde etmek maksadıyla kullandığını iddia ederek Marka Hakkına Tecavüzün ve Haksız Rekabetin Tespiti, Ref’i, Men’i ile 5.000 TL maddi ve 20.000 TL manevi tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı şirket vekili cevap dilekçesiyle; müvekkili şirketin her türlü elektrik-elektronik ürünleri proje bazlı, toptan veya perakende olarak her hangi bir distribütörlük anlaşmasında bulunmaksızın satan bir tacir olduğunu, davacı tarafın belirttiği … ibare ürünlerin de müvekkili firmanın ürün portföyünde yer aldığını, bu ürünlerin piyasa içerisinden temin edildiğini, davacı şirket eliyle piyasaya sürülen markalı ürünlerin müvekkili şirket tarafından tekrar satışının haksız rekabet oluşturmadığını, bu durumun marka tescilinden doğan hakların tüketilmesi olarak açıklandığını, markalı bir ürünün marka sahibi ya da onun izni ile münhasır lisans sahibi tarafından piyasaya sürülünce hakkın tüketilmiş olduğunu ve artık marka sahibi için markayı taşıyan malın sonraki satışlarına müdahale etme hakkının ortadan kalktığını, müvekkili şirket tarafından davacı markasının değiştirilerek veya kötüleştirilerek ticari amaçla kullanılmasının söz konusu olmadığını, müvekkili şirketin satmış olduğu bütün ürünlerin internet sitesinde gösterilerek bilgisinin verildiğini, davacı tarafın iddia ettiği gibi açıklayıcı kod olarak kullanma, markayı kullanarak yönlendirme yapma veya davacının marka hakkının ihlalinin söz konusu olmadığını, davacı tarafın dava konusu markayı dava tarihinden önceki 5 yıllık süre içerisinde ciddi bir şekilde kullandığına yönelik delil sunması gerektiğini, davacı tarafın dava dilekçesinde bahsettiği yazışmaların gerçek olmadığını ve müvekkili şirketin davacı tarafa herhangi bir ürün göndermediğini, müvekkili şirketin davacı aleyhine haksız rekabeti ve bu rekabetten sağladığı herhangi bir kazancın mevcut olmadığını, müvekkili şirketin ticari kayıtlarında herhangi bir inceleme yapılmasına muvafakatlerinin olmadığını belirterek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
YARGILAMA:
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davacıya ait tescilli markanın haksız kullanımı nedeniyle markaya tecavüz ve haksız rekabet şartlarının ve maddi manevi tazminat şartlarının 6769 sayılı SMK 7, 29, 149, 150, 151 maddeleri kapsamında oluşup oluşmadığı noktalarında toplandığı anlaşılmıştır.
Davanın açılmasını müteakip tarafların dava, cevap, cevaba cevap dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, sundukları deliller alınmış, tescil ve başvuru dosyaları ile Alâkalı ticaret sicil kayıtları getirtilmiş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, taraflar sulhe teşvik olunmuş, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, tahkikat icra olunmasını müteakip taraf vekillerine tahkikat ve yargılamının geneliyle ilgili son sözleri de sorulmuş; sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
Bilirkişi kurulunca düzenlenen raporda özetle: davalı taraf e-tespit suretiyle satışını gerçekleştirdiği tespit edilen “…” markalı ürünleri piyasadan temin ettiğine ilişkin faturaları dosyaya sunmadığından, satışa sunduğu ürünlerin orijinal olduğuna ilişkin iddiasının ispatlayamamış ve bu nedenle davalı tarafından internet üzerinden satışa sunulduğu tespit edilen ürünlerin orijinal olmadığı ve bu ürünlerin davacı adına 188881 sayı ile tescilli … ve 2014 11250 sayı ile tescilli ibaresini ihtiva eden markalardan doğan haklara tecavüz teşkil ettiği, davalı şirketin defter ve belgelerinin yeri bildirilmediğinden incelenememiş olduğu gibi dosyadaki mevcut belgeler üzerinden de, davacının seçimlik hakkı doğrultusunda maddi tazminat hesaplanmasının mümkün olmadığı, takdirin mahkemeye ait olduğu, bildirilmiştir.
Bilirkişi kurulunca düzenlenen ek raporda özetle: dosyaya kazandırılan davalıya ait mali tablolardaki verilerden hareketle, davacının davalıdan talep edebileceği maddi tazminatın TBK 50/2 maddesi uyarınca 5.368,83-TL ile 10.737,66-TL aralığında olabileceği, manevi tazminat takdirinin mahkemeye ait olduğu, bildirilmiştir.
Davacı ve davalı vekili ekrapora itiraz etmiş maddi hataların giderilmesi için bilirkişilerden ikinci bir ek rapor alınmıştır.
Bilirkişi kurulunca düzenlenen ikinci ek raporda özetle: dosyaya kazandırılan davalıya ait mali tablolardaki verilerden hareketle, davacının davalıdan talep edebileceği maddi tazminatın TBK 50/2 maddesi uyarınca 3.546,737-TL ile 7.093,474-TL aralığında olabileceği, manevi tazminat takdirinin mahkemeye ait olduğu, bildirilmiştir.
Bilirkişi raporlarının her iki tarafın iddia ve savunmasının kapsamı, taraf delilleri, marka kapsamları dikkate alınarak düzenlendiği, hüküm kurmaya yeterli incelemenin yapıldığı, raporun usul ve yasaya aykırı yönünün bulunmadığı, hukuki değerlendirme nihai olarak mahkememizce yapılacağından yeniden rapor alınmasını gerektirir yön bulunmadığı anlaşılmıştır.
GEREKÇE:
6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu 7. Maddesine göre:
(1) Bu Kanunla sağlanan marka koruması tescil yoluyla elde edilir.
(2) Marka tescilinden doğan haklar münhasıran marka sahibine aittir. Marka sahibinin, izinsiz olarak yapılması hâlinde, aşağıda belirtilen fiillerin önlenmesini talep etme hakkı vardır:
a) Tescilli marka ile aynı olan herhangi bir işaretin, tescil kapsamına giren mal veya hizmetlerde kullanılması.
b) Tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsadığı mal veya hizmetlerle aynı veya benzer mal veya hizmetleri kapsayan ve bu nedenle halk tarafından tescilli marka ile ilişkilendirilme ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimali bulunan herhangi bir işaretin kullanılması.
c) Aynı, benzer veya farklı mal veya hizmetlerde olmasına bakılmaksızın, tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve Türkiye’de ulaştığı tanınmışlık düzeyi nedeniyle markanın itibarından haksız bir yarar elde edecek veya itibarına zarar verecek veya ayırt edici karakterini zedeleyecek nitelikteki herhangi bir işaretin haklı bir sebep olmaksızın kullanılması.
(3) Aşağıda belirtilen durumlar, işaretin ticaret alanında kullanılması hâlinde, ikinci fıkra hükmü uyarınca yasaklanabilir:
a) İşaretin, mal veya ambalajı üzerine konulması.
b) İşareti taşıyan malların piyasaya sürülmesi, teslim edilebileceğinin teklif edilmesi, bu amaçlarla stoklanması veya işaret altında hizmetlerin sunulması ya da sunulabileceğinin teklif edilmesi.
c) İşareti taşıyan malın ithal ya da ihraç edilmesi.
ç) İşaretin, teşebbüsün iş evrakı ve reklamlarında kullanılması.
d) İşareti kullanan kişinin, işaretin kullanımına ilişkin hakkı veya meşru bağlantısı olmaması şartıyla işaretin aynı veya benzerinin internet ortamında ticari etki yaratacak biçimde alan adı, yönlendirici kod, anahtar sözcük ya da benzeri biçimlerde kullanılması.
e) İşaretin ticaret unvanı ya da işletme adı olarak kullanılması.
f) İşaretin hukuka uygun olmayan şekilde karşılaştırmalı reklamlarda kullanılması.
(4) Markanın sahibine sağladığı haklar, üçüncü kişilere karşı marka tescilinin ya-yım tarihi itibarıyla hüküm ifade eder. Ancak marka başvurusunun Bültende yayımlanmasından sonra gerçekleşen ve marka tescilinin ilan edilmiş olması hâlinde yasaklanması söz konusu olabilecek fiiller nedeniyle başvuru sahibi, tazminat davası açmaya yetkilidir. Mahkeme, öne sürülen iddiaların geçerliliğine ilişkin olarak tescilin yayımlanmasından önce karar veremez.
(5) Marka sahibi, üçüncü kişiler tarafından dürüstçe ve ticari hayatın olağan akışı içinde, markasının aşağıda belirtilen biçimlerde kullanılmasını engelleyemez:
a) Gerçek kişilerin kendi ad veya adresini belirtmesi.
b) Malların veya hizmetlerin türüne, kalitesine, miktarına, kullanım amacına, değerine, coğrafi kaynağına, üretim veya sunuluş zamanına ya da diğer niteliklerine ilişkin açıklamalarda bulunulması.
c) Özellikle aksesuar, yedek parça veya eşdeğer parça ürünlerinde, malın ya da hizmetin kullanım amacının belirtilmesinin gerekli olduğu hâllerde kullanılması.
6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu 29. Maddesine göre,
(1) Aşağıdaki fiiller marka hakkına tecavüz sayılır:
a) Marka sahibinin izni olmaksızın, markayı 7 nci maddede belirtilen biçimlerde kullanmak.
b) Marka sahibinin izni olmaksızın, markayı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerini kullanmak suretiyle markayı taklit etmek.
c) Markayı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerini kullanmak suretiyle markanın taklit edildiğini bildiği veya bilmesi gerektiği hâlde tecavüz yoluyla kullanılan markayı taşıyan ürünleri satmak, dağıtmak, başka bir şekilde ticaret alanına çıkarmak, ithal işlemine tabi tutmak, ihraç etmek, ticari amaçla elde bulundurmak veya bu ürüne dair sözleşme yapmak için öneride bulunmak.
ç) Marka sahibi tarafından lisans yoluyla verilmiş hakları izinsiz genişletmek veya bu hakları üçüncü kişilere devretmek.
(2) 19 uncu maddenin ikinci fıkrası hükmü tecavüz davalarında def’i olarak ileri sürülebilir. Bu durumda kullanıma ilişkin beş yıllık sürenin belirlenmesinde dava tarihi esas alınır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 50. Maddesi uyarınca; “Usulen tescil ve ilan edilmiş olan ticaret unvanını kullanma hakkı sadece sahibine aittir.” denilmektedir.
6102 sayılı TTK’nın 52 nci maddesine göre,
(1) Ticaret unvanının, ticari dürüstlüğe aykırı biçimde bir başkası tarafından kullanılması hâlinde hak sahibi, bunun tespitini, yasaklanmasını; haksız kullanılan ticaret unvanı tescil edilmişse kanuna uygun bir şekilde değiştirilmesini veya silinmesini, tecavüzün sonucu olan maddi durumun ortadan kaldırılmasını, gereğinde araçların ve ilgili malların imhasını ve zarar varsa, kusurun ağırlığına göre maddi ve manevi tazminat isteyebilir. Maddi tazminat olarak mahkeme, tecavüz sonucunda mütecavizin elde etmesi mümkün görülen menfaatinin karşılığına da hükmedebilir.
(2) Mahkeme, davayı kazanan tarafın istemi üzerine, giderleri aleyhine hüküm verilen kimseye ait olmak üzere, kararın gazete ile yayımlanmasına da karar verebilir.
Markaya tecavüz dolayısıyla uğranılan “manevi zarar” ise KHK’da başkaca bir hüküm bulunmadığından borçlar Kanunun 49. Maddesindeki şartlar dairesince tanzim edilir. Markaya tecavüz, çoğunlukla bir kişinin ticari itibarının zedelenmesine sebebiyet verir. Manevi tazimanata hükmedilebilmesi için failin kusuru gerekmekle birlikte, kusurun ağırlığı herhangi bir rol oynamaz.
Markaya tecavüz halinde kişilik değerlerinden biri olan ticari itibarda vukua gelen kayıpları karşılamak için manevi tazminat isteyebilir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nda “haksız rekabet”in açık tanımı bulunmamakta, 54/2. Maddede “Rakipler arasında veya tedarik edenlerle müşteriler arasındaki ilişkileri etkileyen aldatıcı veya dürüstlük kuralına diğer şekillerdeki aykırı davranışlar ile ticari uygulamalar haksız ve hukuka aykırıdır.” denilmekte ve 55. Maddede tahdidi olmamak üzere, “hangi hallerin haksız rekabet teşkil ettiği” belirtilmektedir. Buna göre 55/1-a-(4) bendi; “Başkasının malları, iş ürünleri, faaliyetleri veya işleri ile karıştırılmaya yol açan önlemler almak” şeklindeki ifadesi ile başkasının markasını kullanmayı haksız rekabet olarak değerlendirmektedir.
Bu açıklamalar ışığında somut olay incelendiğinde;
Taraf markaları tescil kapsamları ve işaretsel yönden karşılaştırıldığında;

Davalı Kullanımları Davacı Markaları
Alınan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre;
Dosyaya ibraz edilen bilirkişi raporları ile davacının … markalarının aynısının ön plana çıkacak şekilde davalı tarafından kullanıldığı, ortalama dikkat düzeyine sahip tüketicilerin bu kullanımları gördüklerinde ürünlerin davacı markasına ait olduğunu düşünebileceği, davacı ile davalı arasında organik bir bağ olduğu yönünde kanaat oluşabileceği, davacının markasının koruma altında olan emtia listesi ile davalının kullanımlarının benzer mahiyette olduğu, davalının eyleminin SMK 29/1-a maddesinin yollaması ile SMK’nın 7/2-a, b ve 7/3-ç maddelerine aykırı olduğu ve marka hakkına tecavüz teşkil ettiği anlaşılmıştır.
Bilirkişi raporları da dikkate alındığında; davalı tarafından davacıya ait … esas unsurlu markanın ekli olduğu elektronik cihazlar kullanılması suretiyle www…com.tr alan adlı internet sitesinde markaya tecavüz eyleminin gerçekleştirildiği gerçeğinden hareketle; BK 50/2 maddesine göre davanın 11/10/2017 tarihinde ikame edildiği dikkate alınarak davalı tarafın 11/07/2016-11/10/2017 tarih aralığında elde ettiği net kazançtan yararlanılarak yapılan hesaplamaya göre, davalı şirketin ilgili dönem aralığındaki tüm satışları üzerinden toplam 35.467,37-TL kar elde ettiği, ancak markanın tanınmışlığı ve tescilli olduğu sürenin davalı şirketin http://www…com.tr web adresinde satışa sunduğu ürün yelpazesindeki çeşidin az oluşu topluca gözetildiğinde, davalı şirket tarafından ihlal süresince yapılan toplam satışların %10 ile %20’nin taklit ürün olabileceği, davalı tarafça %10 ila %20’si kadar taklit ürün satışından kazanç elde edilmiş olabileceği buna göre davalıdan talep edilebilecek maddi tazminat tutarının 3.546,737-TL olarak takdiri tazminatın somut olayın özelliklerine ve BK 50 hükümlerine uygun olduğu kabul edilmiş fazlaya ilişkin istem reddedilmiştir.
Davacı manevi tazminatta da talep etmiştir. Mütecavizin kusurlu olması şartıyla, markası ile işletmesinin ticari hayattaki imajının ve kendisine duyulan güvenin sarsılması nedeniyle, marka sahibinin ticari ve kişisel varlığında meydana gelen olumsuz sonuçların ortadan kaldırılması amacıyla manevi tazminat ödenmesine karar verilebilir. Somut olayda davalı, basiretli tacir gibi davranma yükümlülüğünü ihlal ederek, davacıya ait markayı taklit ürünlerde kullanarak ve bu ürünleri çoğaltarak, davacının marka hakkına tecavüz eylemini gerçekleştirmiştir. Davalı, davacıya ait markanın tanınmışlığından yararlanarak, taklit ürünler satması, davacının haksız rekabet içinde bulunduğunu göstermektedir. Davalının, davacının marka hakkına tecavüz eylemi ve haksız rekabeti kusur niteliğinde olduğundan davacının manevi tazminata hak kazanacağından hareket ile somut olayın özelliği hak ve nesafet ilkesi gereği 3.500,00-TL manevi tazminatın ödenmesine karar verilmesi gerekmiştir. Yine davacı için bu tazminat türünün bir zenginleşme aracı olamayacağı gerçeği karşısında somut olayın özelliği ve hak ve nesafet kuralları gereği mahkememizce takdiren 3.500,00-TL’nin hüküm altına alınmasına, fazlaya ilişkin isteminin reddine karar vermek gerekmiştir. Açıklanan nedenler ile davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere:
1-Davanın kısmen kabulü ile,
Davalı tarafından davacıya ait … esas unsurlu markanın ekli olduğu elektronik cihazlar kullanılması suretiyle www…com.tr alan adlı internet sitesinde gerçekleştirilen markaya tecavüzün tespitine men ve ref’ine,
3.546,737 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
3.500,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Markaya tecavüz, men, ref taleplerinin kabulü nedeniyle, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap olunan takdiren 5.900,00-TL ücreti vekâletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Maddi Tazminat Talebinin kısmen kabulü nedeniyle, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap olunan takdiren 3.546,737-TL ücreti vekâletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Manevi Tazminat Talebinin kısmen kabulü nedeniyle, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap olunan takdiren 3.500,00-TL ücreti vekâletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Maddi Tazminat Talebinin kısmen reddi nedeniyle, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap olunan takdiren 3.546,737-TL ücreti vekâletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Manevi Tazminat Talebinin kısmen reddi nedeniyle, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap olunan takdiren 3.500,00-TL ücreti vekâletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davacının yapmış olduğu ve aşağıda dökümü gösterilen 2.572,84-TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranı göz önünde bulundurularak takdiren 1.500,00 -TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davalı tarafından yargılama gideri sarf edilmediğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
9-Yatırılan ve kullanılmayan gider avansının, hükmün kesinleşmesini müteakip re’sen yatırana iadesine (HMK m.333),
Dair verilen karar, hazır olan taraf vekillerinin yüzüne karşı, tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup, usulen anlatıldı. 16/09/2021

Katip … Hakim …
¸ ¸

DAVACI/ MASRAF DÖKÜMÜ
İLK MASRAF : 462,94-TL
GİDER AVANSI :2.109,90-TL
TOPLAM :2.572,84-TL