Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2014/306 E. 2021/306 K. 04.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2014/306 Esas – 2021/306
T.C.
ANKARA
1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2014/306
KARAR NO : 2021/306

DAVA : Alacak (Fikir Ve Sanat Eseri İle İlgili Sözleşmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/07/2014
KARAR TARİHİ : 04/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Fikir Ve Sanat Eseri İle İlgili Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacılar vekil dava dilekçesiyle; Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın Telif Hakları ve Sinema Genel Müdürlüğü’nün 8 Mart 2010 gün ve 621 kayıt tescil numarasına kayden, Bilgisayar Programları ve Veri tabanlarına ilişkin Kayıt-Tescil Belgesi ile “…”nın, eser sahibi … İç ve Dış Ticaret Sanayi A.Ş. adına kayıt ve tescil edildiği; söz konusu yazılımın, jeolojik verileri yorumlayarak, maden rezervlerinin koordinatlarını, miktarını ve kalitesini öngörebildiği; bununla birlikte, program marifetiyle belirlenen lokasyonlarda etüt yapılması, ruhsata bağlanması, sondaj çalışmalarının yapılması ve nihayet çıkartılması … İç ve Dış Ticaret Sanayi A.Ş.’nin finansal yeteneklerini aştığından, madencilik alanında faaliyet gösteren yerli ve yabancı firmalarla müzakerelerde bulunulduğu ve istekliler arasından, davalılardan … … Holding A.Ş. ve … …’la ortaklık yapılmasına karar verildiği; davalıların denetim ve gözetiminde yapılan test çalışmalarının beklenen neticeyi vermesi üzerine de iş birliğinin hukuki alana taşınmasının kararlaştırıldığı; … İç ve Dış Ticaret Sanayi A.Ş. ve kendi adına … … ile … … Holding A.Ş. ve kendi adına … … arasında 12 Mart 2010 tarihinde “Patent Hakkı Devir Sözleşmesi Mutabakat Tutanağı” imzalanarak, telif hakkı alınan yazılımın, … … tarafından haricen ödenecek 3.500.000-USD telif hakkı karşılığında taraflarca müştereken kurulacak … unvanlı bir şirkete devredilmesine; kurulacak Şirketin, … … Holdinge ait maden sahalarında ortakların mutabık kalacakları ve yazılı olarak kararlaştıracakları bedel karşılığında arama, rezerv tespiti, tenör tespiti etütlerinin ve teknolojik çalışmalarının yapılması, üçüncü kişilere ait maden sahalarındaki arama bulma, rezerv ve tenör tespitlerinin ücret mukabilinde yapılması, arama ve bulma çalışmaları sonucu tespit edilen yeni maden sahalarının şirket adına ruhsatlandırılarak işletilmesi işlerini yapmasının kararlaştırıldığı; tutanağa göre, şirketin kuruluşunu takiben yazılımın, madencilikle ilgili kısmının, bu Şirkete devir ve tescil edileceği; … … Holding A.Ş. adına … … tarafından, 12.03.2010 tarihinde kurulacak yeni şirkete devredilecek telif hakları karşılığında … …’a 3 milyon beşyüzbin USD ödeme taahhüt edildiği; bu taahhüt kapsamında 14.04.2010 tarihinde, müvekkili … …’a, Davalı Holding bünyesindeki … İnşaat Ltd. Şti.’nin, … A.Ş. Azade Şubesi çek hesabından davalı … … lehine keşide ettiği, 46645 çek numaralı ve 16.04.2010 keşide tarihli 500 Bin USD karşılığı 745.600-TL, 46646 çek numaralı ve 25.06.2010 keşide tarihli 500 Bin USD karşılığı 745.600-TL, 46647 çek numaralı ve 30.07.2010 keşide tarihli 1 Milyon USD karşılığı 1.491.200-TL, 46648 çek numaralı ve 27.08.2010 keşide tarihli 1.500.000 USD karşılığı 2.236.800-TL bedelli ve toplam 3.500.000-USD tutarında dört adet çekin ciro yoluyla devredildiği; 18.03.2010 tarihinde, Bir Milyon TL sermayeli … MADENCİLİK TİC. VE SAN. A.Ş. kurulduğu; şirket hisselerinin yüzde 50sinin … … ve uygun gördüğü aile üyelerine, yüzde 50sinin ise … … ve uygun bulduğu aile üyelerine ait olduğu; … … ve ekibinin Mutabakat Tutanağının düzenlenmesinden önce başlamış oldukları saha tespit çalışmaları sonucunda, 1232 adet altın verisi alınmış saha, 366 adet gümüş verisi alınmış saha, 260 adet bakır verisi alınmış saha ve 227 adet kömür verisi alınmış saha tespit edilerek, … A.Ş. adına ruhsatlandırılması için koordinatları ile birlikte … …’a sunulduğu; Mutabakat Tutanağında, bulunacak maden sahalarının … A.Ş. adına ruhsatlandırılacağı ve bu şirket tarafından işletileceği düzenlendiği halde; bu sahalardan yalnızca 131 adedinin … adına ruhsatlandırıldığı; buna mukabil, 49 Adetinin … … adına, 12 Adetinin … Seramik A.Ş. adına, 233 Adetinin 3S Madencilik A.Ş. adına ruhsatlandırıldığı, diğer rezervlerin akıbetinin belli olmadığı; … İç ve Dış Ticaret A.Ş. adına kayıtlı olan ve yer altı kültür varlıklarının tespitini kolaylaştıran 3 Boyutlu Mikrodalga/Elektromanyetik Mobil Görüntüleme Sistemi Yazılımının da … …’ın ısrarlı talepleri nedeniyle ortaklığa dahil edilmesine karar verildiği; kültür varlıklarının çıkartılması işlemine kıyasla daha az yatırım gerektirdiğinden, Müvekkilinin devri kerhen kabul ettiği; … A.Ş. ile … A.Ş., … … A.Ş. arasında 16.06.2010 tarihinde, imzalanan “Telif Hakkı Devir Sözleşmesi” kapsamında, … A.Ş. adına tescilli 567 telif numaralı ve 10.11.2009 tarihli “3 Boyutlu Mikrodalga/Elektromanyetik Mobil Görüntüleme Sistemi Yazılımı” telif hakkının, … … tarafından haricen ödenecek 20 Milyon USD telif hakkı karşılığında … şirketine devrinin kararlaştırıldığı; sözleşmenin esere ait mali hakları, tasarruf hakları saklı kalmak kaydıyla tam ruhsat kapsamında devrettiği; 28 Temmuz 2010 tarihinde Telif Hakları Genel Md. tarafından, gerek Maden Cevherlerini Görüntüleme Yazılımı gerekse Kültür Varlıklarının Görüntüleme Yazılımı, mali hak devir kayıt belgesi kapsamında …’a devredildiği; 13.08.2010 tarihinde … … HOLDİNG A.Ş. tarafından … … adına keşide edilen ve ciro yoluyla … …’a devir ve temlik edilen 20 Milyon USD karşılığı 22 adet ve toplam 29.979.460-TL tutarındaki çekin … …’a teslim edildiği; … … Holding Merkezi bodrum katında kurulan ayrı bir işyerinde, … … ve kurduğu ekip tarafından 6 ayı aşkın bir süredir saha incelemeleri yapıldığı; … … tarafından … A.Ş. ye getirilen ekip arasında dava konusu yazılımların, tasarım ve yazılım sürecini gerçekleştiren … isimli şahısta bulunduğu; …’in, … A.Ş. de AR-GE Sorumlusu olarak görevlendirildiği; ancak …’in, bir süre sonra … … tarafından ayartılarak haksız rekabet usulleriyle … …’ın hisselerinin ele geçirilmesi ve yazılımlar için ödenen telif ücretlerinin geri alınması operasyonunun parçası olduğu; 2010 Eylül ayı başından itibaren … …’ın, çeşitli ortamlarda, müvekkilinin kulağına gelecek şekilde, yazılımın işe yaramadığı, kendisine hayal satıldığı gibi ifadeler kullanmaya başladığı; bu söylentilerin doğruluğunun bizzat … … tarafından onaylanması üzerine Müvekkilinin, 25.10.2010 tarihli bir yazıyla ortaklığın sona erdirilmesi halinde uygulanabilecek çözümleri alternatifler halinde sunduğu; yazılımlarından emin olan ve üçüncü kişilerle daha iyi koşullarda anlaşma yapabileceğine inanan Müvekkilinin, ortaklığın sona ermesinden endişe duymadığı; nihayet tarafların 28.10.2010 tarihinde imzaladıkları “Taraflar Arasındaki Sözleşmelerin Sonlandırılması” başlıklı bir ikale sözleşmesiyle, TC Kültür Bakanlığı Telif Hakları Genel Müdürlüğünün 08.3.2010 tarih ve İEE/BP-VT/621 nolu Maden Cevherlerinin Rezerv ve Kütlesel Verilerinin 3 Boyutlu Görüntülenmesi Yazılımına ilişkin olarak aralarında imzaladıkları 12.03.2010 tarihli harici patent hakkı devir sözleşmesi ile ilgili olarak Aralık 2010 sonuna kadar ARGE çalışmalarına devam etmeye ve bu süre sonunda düzenlenecek mutabakat zaptı uyarınca sözleşmenin devamına veya feshine karar verilmesine, TC Kültür Bakanlığı Telif Hakları Genel Müdürlüğünün 10.11.2009 tarih ve İEE/BP-VT/567 nolu Kültür Varlıklarını Arama Yazılımına ilişkin olarak aralarında imzaladıkları 16.6.2010 tarihli devir sözleşmesinin tüm neticeleri ile birlikte feshine, … …’a verilen çeklerden henüz kullanılmayan 21.499.110-TL lik kısmının … Holding A.Ş. ye iadesine, hali hazırda 3 kişilere dağıtılmış olan 13 adet ve 8.748.000-TL tutarlı çekin geri ödenmesi ile ilgili olarak ise 621 nolu telif hakkına dair mutabakat zaptının beklenmesine ve neticesine göre karar verilmesine, Define Arama yazılımı ile ilgili çalışmalara bu süre boyunca devam edilmesine ve sonuç alınması durumunda, bu sözleşmenin yeniden canlandırılması konusunda değerlendirme yapılmasına, Maden Cevherlerinin araştırılması çalışmalarına 31.03.2011 tarihe dek devam edilmesine ve neticesinde taraflarca ortak bir mutabakat zaptı düzenlenerek ekonomik ve yararlı olduğu kayıt altına alınması halinde iş bu sözleşmenin devam ettirilmesine, aksi takdirde yine yapılacak bir mutabakat zaptı ile sözleşmenin neticeleri ile birlikte fesih edilmesine ve patent hakları ve kullanımının tamamen iadesine, Tarafların tasarım ve telif haklarına saygılı olmalarına ve edindikleri deneyim ve bilgileri kimseyle paylaşmamalarına, gizliliğe saygı göstermelerine, yazılımların … Holding tarafından kullanılmamasına ve şirket hisselerinin devri ve/veya tasfiyesi durumunda … Holdingin bahse konu sözleşmelerdeki iştigal mevzularında … …’ın sözleşmelerin geçerli olduğu süre içerisinde birlikte çalışmış olduğu hiçbir kimseyle işbirliğine ve çalışmaya gitmemesine, aksi durumun tespiti halinde … …’ın bahse konu iki sözleşmede yazılı bulunan tüm haklarının geçerlilik kazanacağına, … … tarafından verilen koordinatlar üzerinden … adına alınan maden ruhsatlarının, … da kalmasına, … Holding A.Ş. ve iştirakleri ve/veya aile fertleri adına alınmış ruhsatların devir işleminin masraflı olması nedeniyle şimdilik …’a ait olduğuna dair noter belgesi düzenlenmesine, Şirketin feshi veya … ailesi hisselerinin devri halinde ise bu hakların … ailesine veya göstereceği bir şahsa devrine, … A.Ş. nin tasfiyesi veya … hisselerin devri halinde, bahse konu sözleşmelerdeki konularda … … ile birlikte çalışmış hiç kimse ile işbirliğine veya çalışmaya girişilmemesine, aksi halde LTS ın bahse konu 2 adet sözleşmede yazılı bulunan tüm haklarının geçerlilik kazanmasına, … …’da bulunan çek ve nakit ödemenin iadesine … … tarafından 25.10.2010 tarihinde sunulan çözüm önerilerinden birisinin benimsenmesine karar verildiği; … …’ın 28.10.2010 tarihinde 21.229.110-TL tutarındaki 9 adet çeki iade ettiği; tarafların, 28.12.2010 tarihinde 22.10.2010 tarihli Sözleşmenin eki mahiyetinde bir sözleşme imzalayarak, aralarındaki sözleşmeleri sona erdirme kararı aldığı; taraflar arasındaki borç ilişkisini sona erdirmesi nedeniyle tam bir ikale (bozma) sözleşmesi olan bu anlaşmaya göre, iade edilen çeklerden sonra kalan … … Holding AŞ bakiye alacağının, 3.500.000-USD (telif hakkı bedeli olarak ödenen), 8.748.000 TL (telif bedellerine karşılık ödenen ve 3 kişilere verilmesi nedeniyle iade alınamayan çeklerden kaynaklanan alacak), 275.000-TL (… …’a yapılan nakit ödemeler toplamı) şeklinde olduğu belirlenmiş ve bunun 3.500.000-USD’sinin … …’ın … A.Ş. deki % 20 hissesinin, … … veya göstereceği 3 kişiye devri karşılığında ödenmiş sayılmasına, kalan kısmın ise 2 yılı içinde geri ödenmesine, bu alacağın teminatı olarak, … …’ın … şirketine kalan % 30 hissesinin emaneten … …’a devredilmesine ve Sincan’daki fabrika sahası üzerine 2.300.000-TL tutarında ipotek konulmasına, bu tutarın 2 yıl içinde geri ödenmesi halinde alınan teminat ve ipoteğin 3 gün içinde çözülmesine, telif hakkına konu yazılım marifetiyle bulunan ve … dışındaki kişilere ruhsatlandırılan tüm maden sahaları …’a ait olduğuna, … veya … Ailesi fertleri adına ruhsatlandırılmış maden sahalarından, … … ve … tarafından belirlenecek en az ikisi üzerinde -finansmanı … Holding tarafından karşılanmak ve beherine asgari 150 bin TL den az bütçe ayrılmamak üzere- piyasada etkin ve ehil firmalara maden arama etüdü ve araştırma ve sondajı yaptırılacak, maden rezervi bulunması halinde bu rezervin miktarı ve değeri dikkate alınarak … hissesine tekabül eden kısmın geri ödeme tutarından indirilmesine, …’a ait maden sahalarından terki gerekenlere şirket çoğunluk hissedarları tarafından karar verilmesine ve … …’a yazılı bilgi verilmesine karar verildiği; …’ın 2010/7 sayılı ve 15.10.2010 tarihli Yönetim Kurulu Kararı ile, … … ve … … …’ın yönetim Kurulu üyeliklerinden istifaları kabul edilmiş ve 2010/6 sayılı ve 15.10.2010 tarihli Yönetim Kurulu Kararı ile, … …, Varol … ve … … …’a ait hisseler (yüzde otuzluk kısmı teminaten), … ailesi tarafından devralındığı; … …, 7.6.2011 tarihinde … … AŞ.ye başvurarak, 22.12.2012 tarihli Sözleşmede belirtilen L. … … tarafından belirlenecek en az iki sahada etüt çalışması yapılacak hükmü gereğince, saha tespiti yapmak üzere bildirdiği 16 adet sahaya ait 3D rezerv görüntülerinin kendisine verilmesini talep etmiş ancak bu bilgiler verilmediği gibi Holdingin içine girdiği ekonomik sıkıntılar bahane edilerek sonuç vermeyen toplantılarla oyalandığı; 29.11.2011 tarihinde … …, … … ve Av. … arasında yapılan görüşme tutanağına göre, … … tarafından bulunacak kültür varlıklarının yaptırılacak ekspertiz değerleri üzerinden … … şahsi müzesi tarafından satın alınacağı, bedelin borçtan düşürüleceği, artan kısmın ödeneceği, Sincan’daki fabrika sahasının ekspertiz değerinin tespit edileceği ve borcu aşan kısmının kendisine ödeneceği, … … tarafından tespit edilen ve gerek … gerek … … gerekse … ailesi adına ruhsatlandırılmış olan maden sahaları için … … tarafından bedel takdiri yapılacağı ve takdir sonucunda bulunacak rakamın … …’ın borcundan düşüleceği, artan olursa kendisine ödeneceği hususlarının unutulmaması bakımından (niyet mektubu) imza altına alındığı; … …/… … Holding A.Ş. ile … …/… İç ve Dış Tic. San. A.Ş. arasında 12.09.2012 tarihinde imzalanan dört taraflı Sulh Anlaşması ile Sincan’da bulunan ve üzerinde … …’ın kararlaştırılan borçlarına karşılık ipotek tesis edilen taşınmazın, 22.12.2010 tarihli (sehven 22.12.2012) yazılmıştır) Sözleşmede belirtilen 8.748.000- TL ile 275.000- TL olmak üzere toplam 9.023.000- TL borca karşılık … … veya göstereceği kişiye devri kararlaştırıldığı; anlaşmaya göre devir işleminin gerçekleşmesiyle … … ve … İç ve Dış Tic. A.Ş. nin ibrasına, 22.12.2010 tarihli Sözleşmedeki maden hakları ve ruhsatlar dışındaki yükümlülüklerin karşılıklı olarak sona ermesine ve tarafların birbirlerini ibrasına, devir işlemini takiben iki ay içerisinde … …’ın, … … ile bir kira sözleşmesi yaparak, taşınmaz üzerine kurulu fabrikayı işletmesine, tarafların, fabrikayı, ticari ortaklı şeklinde işletmek istemeleri halinde, ortakların yarı yarıya ortak oldukları bir şirket kurularak, üretim ve pazarlama işlerinin bu şirket üzerinden yürütülmesine ve … …’a ayrıca ücret ödenmesine, bu şartın 60 iş günü içinde gerçekleşmemesi halinde hükümsüz sayılmasına, … …’ın 30 ay içinde 9.023.000- TL yi ödemesi halinde, taşınmazın kendisine devrine karar verilip taşınmazın … …’a devredildiği; ancak taraflar, arasındaki anlaşmayla, tespit edilecek maden sahalarını, … A.Ş. adına ruhsatlandırmaya karar verdikleri halde, tespit edilen sahalar, davalı … …, oğlu Cihan …, ortağı olduğu şirketler … Seramik A.Ş., …Madencilik A.Ş., … Gümüş A.Ş. ve … …’ın çeşitli aile fertleri adına ruhsatlandırılmış ve önce … A.Ş. ye daha sonra L. … … veya göstereceği şahıslara devri kararlaştırıldığı halde devir işlemi yapılmadığı; 28.10.2010 tarihli Sözleşmenin 6 ıncı maddesi uyarınca bu sahaların tüm haklarının … A.Ş. ya ait olduğuna dair bir noter beyanı da bugüne dek verilmediği; yazılımların işe yaramadığı iddiasıyla sözleşmeler sona erdirilmeye çalışıldığı halde 22.12.2010 tarihinden sonra da yukarıda adları yazılı kişiler adına maden sahası ruhsat başvuruları yapılmaya yoğun olarak devam edildiği; … …, bir taraftan yazılımların işe yaramadığı bahanesiyle devir bedeli olarak ödediği parayı geri istemiş bir yandan da sadece bu iş için kurulmuş olan … A.Ş. deki … … hisselerini elde etmeye çalışmış, (Bkz. EK 2, EK 5, EK 15, EK 17, EK 18) hatta Müvekkilinin 3 Milyon Beşyüz bin Amerikan Doları borcunu, L. … …’ın bu şirketteki hisselerinin yüzde yirmisini devralmak karşılığında sona erdirdiği; maden haklarının … …’a iade edilmesi şartı yerine getirilmeyip müvekkilinin bu yöndeki taleplerinin duymazdan gelindiği; gerek yazılımlara ait telif haklarının gerekse yazılımlara ait her türlü dokümanın derhal iadesi kararlaştırıldığı halde, bu edimin de yerine getirilmediği; taraflar arasındaki 12.03.2010 tarihli sözleşmenin G/a maddesine göre, … tarafından, … Holding ve bağlı kuruluşlara ait sahalarda yapılan arama çalışmalarının, belirlenecek ücret üzerinden fiyatlandırılması kararlaştırıldığı halde bu taahhüttün de yerine getirilmediği; yazılımın çalıştığını kanıtlamak bakımından, 22.12.2010 tarihli Sözleşmede yer alan, L. … … tarafından belirlenecek en az iki sahada masrafları … … Holding’e ait olmak üzere etüt yapılması yönündeki sözleşme şartı yerine getirilmeyip Müvekkiline kendisinin tespit ettiği sahaların 3D Rezerv Görüntülerinin verilmediği; … A.Ş. nin yüzde otuzluk hissesi, bakiye borcun teminatı olarak emaneten davalılara verildiği ve borç, taşınmaz devri yoluyla tasfiye edildiği halde, hisseler, Müvekkiline iade edilmediği; haksız rekabet kuralları ve sözleşmedeki buna ilişkin düzenlemeler ihlal edilip yazılımların iadesi ve tüm kopyaların silinmesi, elde edilen veriler ve bu işte çalışan kimselerle iş birliği yapılmaması bu kişi ve verilerden dolaylı veya dolaysız olarak yararlanılmaması kararlaştırıldığı halde, yasağa uyulmadığı; bu durumun Müvekkilinden gerek davalılar gerekse … tarafından bugüne dek gizlendiği; … … Holding ve … …’ın, aradan geçen süreye karşın, yazılım haklarını resmi olarak devretmedikleri gibi fiilen de kullanmaya devam ettiği, dahası … …’ın ekibinde yer alan bir AR-GE elemanıyla, hizmet akdi ve ticari ilişkiler kurarak, sözde çalışmadığı ileri sürülen yazılımı, yüzlerce bilgisayar ağından oluşan gelişmiş bir veri yorumlama ünitesi kurarak kullanmaya devam ettikleri; 28.10.2010 tarihli Sözleşmedeki açık şarta karşın, … …’ın ARGE sorumlusu olarak çalışan …’in, … Holdinge bağlı bir başka şirkette sigortalı olarak işe başlatıldığı, yeni bir madencilik şirketine ortak edildiği ve kendisine yönetim kurulu üyeliği verildiği; 16.03.2011 tarihli Ticaret Sicil Gazetesine göre; … Laboratuvar ve Analiz Hizmetleri Madencilik Mühendislik Mimarlık İnşaat Taah. Tic. A.Ş. unvanı altında, … A.Ş. ile aynı faaliyeti göstermek üzere, … … ile … tarafından kurulan şirketin tescil edildiği; 26.03.2012 tarihli Ticaret Sicil Gazetesinde yayımlanan 22.03.2012 tarihli olağan genel kurulu kararıyla, …’in, … Laboratuvar ve Madencilik A.Ş. nin yönetim kurulu üyeliğine getirildiği; şirkete ait son tescil gazetesi olan 13.05.2013 tarihli Ticaret Sicil Gazetesinde yayımlanan ana sözleşme tadil metninde de durumda bir değişiklik olmadığının görüldüğü; …’in, … İç ve Dış Ticaret A.Ş. adına kayıtlı iken … A.Ş. ye devredilen her iki yazılımın da tasarım ve yazılım sorumlusu olduğu; projelerine destek verilmesi talebiyle 2008 yılında yapmış olduğu başvurunun, Müvekkillerince kabul edilerek, projelerin patent ve/veya telif aşamasına getirilip … İç ve Dış Ticaret A.Ş. adına kayıtlandığı; projelerin uygulama aşaması kapsamlı yatırımlar gerektirdiğinden istekler arasından … … Holding A.Ş. ile ortaklık kurulduğu ve yukarıdaki sürecin başladığı; … A.Ş. nin kurulması ve çalışma ortamının oluşturulmasını müteakiben …’in, … … tarafından yeni şirketin AR-GE bölümünün başına geçirildiği; yazılımların işe yaramadığı bahanesiyle … …’ın işten uzaklaştırılırken, eski elemanı ile ortaklıklar kurulup yazılımların kullanıldığı; …’in, bu iki yazılım dışında da … İç ve Dış Ticaret A.Ş. tarafından finansal kaynak sağlanarak 11.08.2009 tarihinde … adına patenti alınan “balistik çekirdek” projesini de 29.12.2011 tarihinde … LABORATUVAR A.Ş. ye devrettiği; yine yapılan araştırmalar sırasında … isimli şahsın, 07.03.2012 tarihinden itibaren … DOĞALGAZ A.Ş. de sigortalı olarak çalışmakta olduğu; davanın telif hakkından doğan alacak talebi ve ortak şirketteki yüzde otuzluk hissenin reel devir bedelinin ödenmesinden ibaret olduğu; davalıların, FSEK m. 68’i ihlal edip müvekkilinin yazılı iznini almaksızın eseri işlemeye devam ederek mali haklarını ihlal ettikleri; bunun haksız fiil yaratacak şekilde, çalışanları vekilleri veya diğer yardımcı kimseleri, çalıştıranın veya müvekkillerinin üretim veya ticaret sırlarını ele geçirmelerini sağlamak için aldatmak suretiyle kusurla gerçekleştiği; bu nedenle FSEK’in 68 ve/veya 70/2 nci maddeleri ile TTK ve TBK hükümlerine göre, tazminat alacaklarının belirlenmesi gerektiği; haksız rekabet hükümlerinden başka taraflar arasında imzalanmış olan 22.10.2010 tarihli sözleşmeye açıkça aykırılık oluşturduğu; sözleşmede yer alan, “her iki sözleşmeden doğan hakların geçerlilik kazanacağı” müeyyidesi nedeniyle iade edilen telif hakkı ücretlerinin ve Müvekkilinden alınan … A.Ş. deki hisselerin reel değerinin talep edilmesine yol açacağı; taraflarca 12.09.2012 tarihinde imzalanmış olan Sulh Anlaşması içeriğindeki ibra hükümlerinin bu hakkın doğumuna engel teşkil etmediği; … …’ın, her şeyden önce iradesinin sakatlanması nedeniyle (karşı tarafın, yazılımın çalışmadığı ve bu işle uğraşmaktan vazgeçtiği iddiası) mevcut sözleşmelerin sona erdirilmesine ilişkin İkale Sözleşmesini yapmaya rıza gösterdiği; … … Holding A.Ş. ve … …’ın gerçek niyetinin kendisini devre dışında bırakmak ve yazılıma ücretsiz sahip olmak olduğunu bilmediği; 12.09.2012 Tarihli ibranın, 20.12.2010 tarihli ikale sözleşmesinde yer alan yükümlülüklere (karşılıklı iade usul ve esaslarına) ilişkin olduğu da gözden kaçırılmaması gerektiği; tarafların söz konusu haksız rekabet hükmünü kaldırdıklarına dair bir hüküm içermediği; sözleşmenin, 7 nci maddesinde düzenlenen hakkın, inşai nitelikte olup öngördüğü şartın gerçekleşmesinin, bir hukuki durumun ortadan kaldırılması, değiştirilmesi veya yeni bir hukuki durumun yaratılması sonucunu doğurmakta yani, öngörülen ihlalin gerçekleşmesi halinde, fesih durumunu ortadan kaldırarak, … …’ın Devir Sözleşmelerinden doğan haklarını muaccel hale getirdiği; bu ihlalin gerçekleşmesiyle birlikte, tarafların, 28.10.2010’dan önceki durumlarına döneceklerini kabul etmek gerektiği; ibra kaydının, 22.12.2010 tarihli Sözleşmede yazılı yükümlülükleri kapsaması ve bu sözleşmenin de tarafların karşılıklı olarak aldıklarını geri verme esaslarını düzenlemesi nedeniyle, haksız rekabet hükmüne uyma zorunluluklarını ortadan kaldırmayacağının ortada olduğu; 12.09.2012 tarihli anlaşmada, maden hakları ve ruhsatlar dışındaki yükümlülüklerin ibrasına karar verildiğinden Müvekkilinin maden haklarına bağlı telif ücreti talep hakkına ilişkin bir ibradan söz edilemeyeceği; bilgisayar yazılımlarına ait telif uyuşmazlıklarında telif hakkı sahibi için en önemli tehlikenin haksız rekabete maruz kalınması olduğu; somut bir varlık olmayan yazılımın, somut olaydaki gibi yazılım kodlarına sahip kişiler tarafından kullanılmasını engellemenin neredeyse imkansız olduğu; bu nedenle 28.10.2010 tarihli Sona Erdirme Sözleşmesi, bu durumu engellemek amacıyla 7 nci maddesinde durumu açıkça zikredip ihlalini sözleşmeden doğan hakların tekrar kazanılması müeyyidesine bağladığı; bu yönüyle cezai şart hükmünde olduğu, ihlale maruz kalan kişinin haklarını koruyan en uygun ve telafi edici çözümü olduğu; karşı tarafın ifadan imtina ettiği edimlerin yerine getirilmemesini istemenin yarar sağlamayıp müvekkilini korumayacağı; hele de yazılımın işe yaramadığı savıyla ortaklık ilişkisini sona erdirip program tasarımcısıyla gizlice iş birliği yaparak kötü niyetini kanıtlamış bir kimseyle; somut olayda buluş sahibinin, karşı tarafla birlikte hareket ettiği; programın kopyalanmasının, ara yüz ve kodlarının değiştirilmesi, farklı sürümlerinin yaratılması hatta daha da geliştirilmiş versiyonlarının elde edilmiş olması kuvvetle muhtemel olduğu; olası bir meni müdahale kararının, karşı tarafın yazılımından bundan sonra da yararlanmasını engellemeyeceği gibi bugüne dek elde ettiği semerelerin de tam olarak tespit ve telafisinin de mümkün olmayacağı; bu nedenle, fesih sözleşmesine uyulmamasına bağlı yaptırımların uygulanması başka bir anlatımla, telif hakkının tespit ve tescili ile karşı tarafın meni müdahalesi başta olmak üzere menfi zararların giderilmesinin istenmesinin yararı olmayacağı; iade edilen telif hakkı ücretlerinin taraflarına ödenmesine karar verilmesinin yasaya ve hakkaniyete uygun bir çözüm olacağı; davalılar tarafından yeni kurulan şirketler ve tespit edilen maden sahalarının pek çoğunun … A.Ş. adına ruhsatlandırılmaması nedeniyle, adı geçen şirkette yüzde otuzluk hissenin tekrar taraflarına devredilmesini istemenin de zararı telafi etmeyeceği; bunun yerine, bu hisselerin reel devir değerlerinin tespitiyle bedelinin taraflarına ödenmesini de isteme zarureti doğduğu; diğer yandan sona erdirme sözleşmesinin fesih olmayıp, tarafların yükümlülüklerini yerine getirme şartına bağlanmış şartlı bir ikale (bozma) sözleşmesi olduğu; … …’ın, bu sözleşmede üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirdiği halde, karşı tarafın hiçbir edimini yerine getirmediği; bu yönüyle feshin gerçekleşmesi için aranılan şartlar oluşmadığından sona ermenin doğmayacağının da kabulü gerektiği; taraflar arasındaki sözleşmelerin sona erdirilmesi sözleşmesini, bir fesih bildirimi olarak değil yeni bir sözleşme olarak-bozma, ikale-kabul etmenin daha doğru bir hukuki niteleme olacağı; yapılacak yargılama sonucunda, davalıların fiillerinin, FSEK m.68,70, TTK m.56 vd. ve TBK m.49 uyarınca, Müvekkillerinin mali haklarının haksız rekabet yoluyla ihlal edildiğinin kabul edilerek, 8 Mart 2010 gün ve 621 kayıt tescil numaralı “…” için belirledikleri telif ücreti bedeline karşılık belirlenerek uygun bir tazminatın taraflarına ödenmesini, 567 telif numaralı ve 10.11.2009 tarihli “Kültür Varlıklarının Görüntüleme Sistem Yazılımı” için belirledikleri telif ücreti bedeline karşılık belirlenecek uygun bir tazminatın taraflarına ödenmesini, … MADENCİLİK TİC VE SAN A.Ş.’nin iade edilmeyen %30 luk hissesinin reel değerinin belirlenerek, taraflarına ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalılar vekili cevap dilekçesiyle; buradaki hukuki ilişkinin … … Holding A.Ş. ile … İç ve Dış Tic. A.Ş. arasında olduğu; … … ile … … ile böyle bir hukuki ilişki olmadığı; bu nedenle gerçek şahıslar yönünden aktif ve pasif husumet ehliyeti olmayacağı nedeniyle itiraz edildiği; bir gün bir vatandaşın şirkete gelip elinde maden bulan, onun tüm vasıflarını ölçen, cinsini belirleyen, rezervini ölçen bir bilgisayar programı olduğunu iddia ederek çeşitli tanıdıkları aracılığı ile de şirket yetkililerini ikna ettiği; Müvekkili şirketin de denemeden bir şey olmaz diyerek bunlarla anlaşmaya vardığı; hatta bu yüzden kendilerine 30-40 milyon tutarında çekler verdiği; bu vatandaşların şirketin gözüne girmek ve aldıkları çeklerin tanzim tarihleri gelince çeklerin bedellerini peyder pey tahsil edebilmek için Türkiye’deki dağı-taşı, ovayı tarayıp maden bulduk, define bulduk diye müvekkili şirket yetkililerine belirttiği; bu şekilde kısa zamanda, müvekkiline onlarca saha kapattırdığı; yani davacılar bulduk dedikçe, Müvekkili şirketin arkasından koordinatları tespit edip MİGEM’e bu koordinatlara göre maden sahası kapattığı; arkasından çokça paralar harcayarak maden arama ruhsatı aldığı; bir müddet sonra Türkiye’de kapanmamış arazi kalmayınca, şirket yetkililerinin, işin ciddiyetini araştırmaya girip bu sahaların boş olduğunu, hiçbir maden izine rastlanmadığını, sadece taş toprak olduğunun görüldüğü; bu şekilde de çok miktarda davacılar tarafından kandırılmış oldukları ortaya çıktığı; ancak verilen zararı ve paraları geri almanın mümkün olmadığı; elde avuçta davacıların hiçbir kuruşu olmadığı; bir hayal uğruna davalı şirketin çok büyük zararlara düçar olduğu; bunun üzerine müvekkilinin verdiği çekleri istediği ancak, davacılardan … …’ın bu çeklerin çoğunu başkalarına ciro ettiğini söyleyerek, elinde kalan bir kısmını iade ettiği; Telif hakkı denilen bilgisayar programının iddia edildiği gibi nitelikli bir netice alan konumda olmadığı; sadece dağlardaki taşları, kayaları görüntüleyen bu taşın, kayanın ne olduğunu bilmeyen, onu nitelendirmeyen mahiyette olduğu; sadece kapatılan ve arama ruhsatı alınan sahalarda yapılan araştırmalarda bir gram dahi maden olmadığı görülünce bunların çoğunun terk edildiği; bir kısmının da arama yapılmadan bekletildiği; bu nedenle bu bilgisayar programından dolayı herhangi bir somut maden bulunmayıp bu şekli ile davacının herhangi bir somut zararının da oluşmadığı; bu bilgisayarın sadece arazilerdeki karartıları tespit ettiği; her bulunan karaltının peşine de davacı müvekkili şirket yetkililerini takarak kendilerine zararlar verdiği; bu boş sahalarda ton ton altın, gümüş, kömür olduğu iddiasında bulunan davacı şirket yetkilisine, o zaman bu maden cevherlerini bulma işinin kendisine yüklendiği ve sahalardaki aramanın kendisi tarafından yapılacağının önerilmiş olmasına karşın ortaklıktan kaybolup bir daha da ortaklıkta görülmediği; kendisinin kayıplara karıştığı, bir daha da kendisinden haber alınamadığı ve boş sahalarda durduk yerde durmakta olduğu; bu şekilde Müvekkili şirkete olan borçlarını da ödemediği; şimdi de böyle bir telif hakkının ihlal edildiği gerekçesi ile maddi tazminat davası açtığı; bu davanın haksız ve hukuka uygun olmayan bir dava olduğunu belirterek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
YARGILAMA:
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davacının kullanım hakkına sahip olduğu 5846 18/2 md gereğince yazılımlarla ilgili mali hakların izinsiz kullanılması nedeniyle ihlalinden kaynaklanan telif tazminatı noktalarında toplandığı anlaşılmıştır.
Görev yönünden yapılan itirazın; dava konusunun yazılımın izinsiz kullanımına dayanması nedeniyle 5846 sayılı yasadan kaynaklanması nedeniyle; zaman aşımı itirazın davacının talebinin varsayımsal sözleşme bedeline dayanması nedeniyle 10 yıllık zamanaşımına tabi olması nedeniyle; husumet yönünden yapılan itirazın ise dosya içindeki taraflar arasındaki sözleşmeler nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Dosyada yer alan belge ve kayıtların tetkikinden:
– Kültür ve Turizm Bakanlığı, Telif Hakları ve Sinema Genel Müdürlüğü’nden edinilmiş olduğu gözlemlenen İEE/BP-VY/621 kayıt-tescil numaralı ve 08.03.2010 tarihli bilgisayar programları ve veri tabanına ilişkin tescil belgesi suretinin; (İlgili belgenin tetkikinde, bahse konu tescilin, Maden Cevherlerinin Rezerv ve Kütlesel Verilerini İspatlamakta Kullanılan 3 Boyutlu Mobil Görüntüleme Sistemine İlişkin bir Madencilik Yazılımına ilişkin olduğu; bahse konu yazılım üretim tarihi olarak 29.10.2009 ve aleniyet tarihi olarak da 03.03.2010 tarihinin belirtildiği; eser sahibi olarak da davacılardan … İç Dış Ticaret A.Ş.’nin belirtildiği gözlemlenmiştir.)
– Davacılar ve davalılar arasında akdedilmiş olduğu gözlemlenen 12.03.2010 tarihli Patent Hakkı Devir Sözleşmesi Mutabakat Tutanağı başlıklı sözleşme ile bunun eki olduğu anlaşılan 16.07.2010 tarihli ek sözleşme suretinin; (İlgili ana sözleşmenin tetkikinde, davacılardan … … ve … İç ve Dış Ticaret A.Ş. ile davalılardan … … ve … … Holding A.Ş. arasında imzalanan sözleşme konusunun davacı tarafından geliştirildiği belirtilen ve hemen 1 no’lu paragrafta değinilen yazılım üzerindeki eser sahipliğinden doğan hakkın, taraflar arasında %50 pay oranıyla kurulacak … unvanlı şirkete devrine ilişkin olduğu; sözleşmeye konu yazılımın maden cevherlerinin rezervlerini, kütlesel verilerini, tenör belirleme çalışmalarını da yapan üç boyutlu görüntüleme sistemine ilişkin olduğu; amacın, buluşla bilineni aşar şekilde mikrodalga ve elektromanyetik dalgalar kullanarak maden arama, bulma, rezerv tespiti, tenör tespiti, maden ve saha etütleri yapmak olduğu hususlarının belirtildiği ayrıca gözlemlenmiştir. Sözleşmenin diğer maddelerinin tetkikinde, yeni kurulacak şirket ile ilgili kuruluş aşamasında tarafların ne gibi sorumluluklarının olduğu ve benzeri hususların ayrıca düzenlendiği gözlemlenmiştir. Bahse konu ana sözleşme eki olduğu gözlemlenen ek sözleşmede ise buluş olarak belirtilen kısımların yazılım, patent hakkı olarak belirtilen kısımların ise telif hakkı olarak değiştirildiği ayrıca görülmüştür.)
-12.03.2010 tarihli taahhütname suretinin; (İlgili taahhütnamenin tetkikinde, davalılardan … …’ın, taraflar arasında ortak bir şirket kurulması ve kurulacak şirkete sözleşmeye konu yazılımı devretmesi karşılığı olarak, davacılardan … …’a üçmilyon beşyüzbin Amerikan Doları ödemeyi yüklendiği gözlemlenmektedir.)
-14.04.2010 tarihli tutanak suretinin; (İlgili tutanağın tetkikinde, tutanakta belirtilen tutar ve yine detayları tutanakta yer alan 4 adet çekin davalı … … tarafından davacı Talat …’a verilmiş olduğu hususunun belirtildiği gözlemlenmiştir.)
-Ankara Ticaret Odası’na ait 18.03.2010 tarihli oda sicil kayıt sureti ile 23.03.2010 tarih ve 7527 sayılı Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi’nin ilgili sayfa suretlerinin; (İlgili belgelerin tetkikinde, davalılardan … … ve davacılardan … … başta olmak üzere ve bu kişiler haricinde beş şahsın da kurucuları arasında yer aldığı … Madencilik Ticaret ve Sanayi Anonim Şirketi unvanlı bir şirketin kurulduğu ve bu hususun ilgili ticaret sicil gazetesinde yayınlandığı gözlemlenmiştir.)
-Altın, gümüş, bakır, kömür sahalarına ait listeler ile bu sahaların kimin adına kayıtlı olduğunu gösterir listelerin sunulduğu,
-Davacılar, davalılar ve tarafların birlikte kurduğu … isimli şirketin taraf olduğu 16.06.2010 tarihli telif hakkı devir sözleşmesi mutabakat sözleşmesi başlıklı sözleşme suretinin; (İlgili sözleşmenin tetkikinde, sözleşme konusunun Kültür ve Turizm Bakanlığı, Telif Hakları ve Sinema Genel Müdürlüğü nezdinde 10.11.2009 tarih ve İEE/BP-VT/567 no ile tescilli 3 Boyutlu Mikrodalga / Elektromanyetik Mobil Görüntüleme Sistemi Yazılımı üzerindeki mali hakların … isimli şirketine devrine ilişkin olduğu gözlemlenmektedir. Bu devir işlemi karşılığında, davalı şirketin ortağı diğer davalı … …; davacı şirket adına diğer davacı … …’a yirmi milyon Amerikan Doları ödemeyi taahhüt etmiş olduğu ve bahse konu sözleşmede, bu toplam tutarın ne şekilde ödeneceği hususunun düzenlendiği gözlemlenmektedir. Sözleşme içeriğinden davacı şirket ve ortağının, sözleşmeye konu edilen yazılımın madencilik sektörü ile ilgili olan tüm mali haklarının kullanım yetkisini, tam ruhsat şeklinde, davalı şirket ve ortağına devrettiği hususlarının belirtildiği ayrıca gözlemlenmektedir.)
– 12.03.2010 ve 16.06.2010 tarihli sözleşmelere konu yazılımlar üzerindeki mali haklara ilişkin kullanma yetkilerinin devredildiği hususunun Kültür ve Turizm Bakanlığı, Telif Hakları ve Sinema Genel Müdürlüğü nezdinde tescil edildiği tevsik eden kayıt belgesi suretlerinin;
– 16.06.2010 tarihli sözleşme kapsamında davacılardan … …’a ciro yoluyla temlik edilen çekler, bu çeklere ait tutarlar ve ayrıntılı bilgilerin yer aldığı 13.08.2010 tarihli tutanak sureti ile ekli belgelerin;
– Davalılardan … … muhatap alınmak suretiyle davacılardan … … tarafından kaleme alınmış olduğu gözlemlenen ve taraflar arasındaki ilişkinin sonlandırılması halinde çeşitli senaryoların da içerisinde yer aldığı üst yazı ve eklerinin;
– Davacılar ve davalılar arasında akdedilmiş olduğu gözlemlenen 28.10.2010 tarihli ve Taraflar Arasındaki Sözleşmelerin Sonlandırılması konulu sözleşme suretinin;
– Taraflar arasında imzalanmış ve yukarıda yer verilen iki ana sözleşme çerçevesinde verilen, kullanılan ve iade edilen çeklere ilişkin bilgilerin yer aldığı listenin;
– Davacılar ve davalılar arasında akdedilmiş 28.10.2010 tarihli sözleşmenin eki olarak düzenlendiği belirtilen ve yine taraflar arasında akdedilen sözleşmelerin feshine ilişkin olduğu gözlemlenen 22.12.2010 tarihli sözleşmenin incelenmesinde;
– Sözleşmenin 1.maddesinde, sözleşme sonuçlarının Aralık 2010 ayı sonuna kadar izlemeye alınmasını kararlaştırmışlar ise de, mevcut anlaşma ile 12.03.2010 tarihli sözleşme ve 28.10.2010 tarihli sözleşmeyi, sözleşmede belirlenen şartlarla fesih kararı aldıkları;

– Sözleşmenin 2.maddesinin ilk fıkrasında: her iki sözleşmeye konu bilgisayar yazılımları üzerindeki telif hakkının devrine ilişkin sözleşmelerin taraflarca sulhen feshedildiği;
– Sözleşmenin 2.maddesinin a bendinde: Davacıların, her iki yazılımın telif bedeline tekabül eden 3.500.000 (üçmilyon beşyüzbin) Amerikan Doları, yine her iki sistemin telif bedeli ile ilgili 8.548.000 (sekizmilyon beşyüzkırksekizbin) Amerikan Doları miktarında ileriye tanzim tarihli muhtelif miktarlı çekleri ve yine 275.000TL nakit parayı, davalılara vererek ödemelerde bulunduğu; tarafların aralarındaki telif hakkı devir sözleşmelerini feshetmesi nedeniyle, davalıların, davacılara yapmış olduğu ödemelerin aynı sözleşmenin 2.maddesinin “b” bendinde belirtilen şekilde olacağı hususlarının düzenlendiği;
– Sözleşmenin 2.maddesinin b bendine göre: davacıların ödemesi gereken 3.500.000 (üçmilyon beşyüzbin) Amerikan Dolar’lık geri ödeme ile ilgili, davacılardan … … ve aile fertlerine ait davacı ve davalı tarafından ortak olarak kurulmuş … Madencilik San. ve Tic.A.Ş. nezdindeki hisselerinden %20’lik payın, davalıların yazılı olarak önereceği şahıs, şahıslar ve/veya şirketlere devredileceği; bu devir işlemi ile birlikte bahse konu miktarın geri ödenmiş sayılacağı ve bu hisse devir işlemi vesilesiyle davacıların; davalılara karşı 3.500.000 (üçmilyon beşyüzbin) Amerikan Doları ile ilgili hiçbir yükümlülüğünün kalmamış olacağı hususunun belirlendiği;
– Sözleşmenin 3.maddesinde, kalan çek ve nakdin ne şekilde geri ödeneceği hususunun belirlendiği; 3.maddenin a bendine göre: 16.06.2010 tarihli sözleşmeye konu yazılım üzerinde mali hakların kullanım yetkilerinin devri karşılığı verilmiş ve davacılar tarafından, davalıların da bilgisi ve rızası dahilinde, üçüncü kişilere ciro edilerek kullanılmış çeklerin toplam tutarı olan 8.748.000TL’nin teminatı olarak, davacılardan … … ve aile fertlerine ait ve taraflar arasında ortak olarak kurulmuş … nezdindeki %30 oranındaki payların, davalılardan … … adına devirlerinin yapılacağı; yine bu alacağın teminatı olarak davacılar tarafından, Ankara İli, Sincan İlçesi, Yenikent Yerleşkesi, Çoğul Köyü mevkiinde bulunan 295 parselde kayıtlı taşınmazın müştemilat, mütemmim cüz ve teferruatları ile birlikte, 2.300.000TL’den aşağı olmamak üzere … … veya kendisinin göstereceği kişiler lehine teminat ipoteği tesis edeceği; sözleşme tarihinden itibaren 2 yıl içerisinde hiçbir şekilde, taraflar arasında ortak olarak kurulan mevcut şirkette sermaye artırımına gidilmeyeceği; davacılardan … …’ın, şirket hesaplarını her an kontrol etme hakkı bulunduğu; halihazırdaki ortaklar haricinde, yeni ortak alımına, feshine, üçüncü şahıslara devri yoluna gidilmeyeceği; aksi durumda, davacıların, sözleşmede borç teminatı olarak belirtilen hisse ve gayrimenkul ipoteğini kayıtsız ve şartsız olarak üç iş günü içerisinde davacılardan … …’a iade edeceği hususun belirtildiği;
– Sözleşmenin 3.maddesinin b bendine göre ise 8.748.000Amerikan Doları ve 275.000TL nakit alacağın davalı şahıs ve/veya davalı şirkete, davacılardan … … tarafından, 2 yıl içerisinde ödenmesi durumunda, bahse konu teminatların davacılardan … …’a 3 gün içerisinde iade edileceği hususunun düzenlendiği;
– Sözleşmenin 3.maddesinin c bendine göre, feshedilen sözleşmeler kapsamında, yazılım programları ile bulunmuş olan ve taraflar arasında ortak olarak kurulmuş …, davalılardan … …, 3S Madencilik ve diğer aile şirketleri adına MİGEM’de kaydedilen madenlerin listesinin çıkarılacağı ve bu sahaların … A.Ş.’ye devredileceği; aynı maddenin NOT kısmı ile birlikte değerlendirildiğinde, yazılım programları vasıtasıyla bulunup sehven veya isteyerek davalılardan … … ve ortağı olduğu şirketler adına MİGEM’e kaydedilen sahaların aslında … A.Ş.’ye ait olduğu; bahse konu madenlerin listelerinin çıkarılıp, karşılıklı olarak imzalandığı tarih itibariyle, … hisselerinin davacılar tarafından aynı gün devredileceği; taşınmaz üzerinde de 10 gün içerisinde ipotek tesisi yapılması kaydı şartıyla, 3.şahıslara ciro edilmiş tüm çeklerin vadesinde ve herhangi bir ihtilafa mahal vermeksizin, davalılar tarafından ödeneceği; teminatların davalılardan … …’a verilmemesi durumunda, tüm sorumlulukların davacılardan … …’da kalmaya devam edeceği, çeklerin de kendisi tarafından ödeneceği; yazılım programları vasıtasıyla bulunmuş maden sahalarının tümünde, davacı … …’ın, şirket ortaklık payı olan %30’u; davalılardan … … veya devrini öngöreceği kişinin %20’si; ve yine kalan %50 oranında da yine … …’ın hak sahibi olacağı hususlarının düzenlendiği;
– Sözleşmenin 4. ve 5.maddelerine göre, feshedilen sözleşmeler süresince, devir sözleşmesine konu olan yazılım kullanılarak davacılar tarafından tespit edilerek kendi adlarına kayıt edilen maden arama ruhsatları ile aynı yazılım kullanılmak suretiyle davalı şahıs/şirket, bunların aile fertleri ve/veya üçüncü şahıslar adına alınmış maden ruhsatlarının listeleri çıkarılarak bu ruhsatlara ait listenin … A.Ş.’ye verileceği ve bu işlemler ile ilgili masrafların kime ait olacağı, masrafların ödeme şekil ve iade usullerinin kararlaştırılmış olduğu;
– Sözleşmenin 6.maddesine göre, 16.06.2010 tarihli sözleşmeye konu yazılımın ilk sahibi olan davacı şirket tarafından gerekli işlemlerin yürütülmeye devam edileceği ve AR-GE çalışmalarından maddi, somutlaştırılmış ve objektif bir sonuç alındığı ve davalı şahıs … … tarafından, bu hususun sözleşme bedeli ile mütenasip olduğunun kabulü halinde, bu yazılıma ait olan 28.10.2010 tarihli sözleşme ile sonlandırılan sözleşmenin tüm esasları ile geçerlilik kazanacağı ve teminat olarak ipotek verilen üretim tesisi üzerindeki tesisi üzerindeki ipoteğin kaldırılacağı hususlarının düzenlendiği;
– Sözleşmenin 7.maddesinde, sözleşme ekindeki listede belirtilen sahalardan, … A.Ş. veya davalı şahıs ailesi, davalı şirket bünyesindeki diğer şirketler adına kayıtlı olan, davacılar tarafından tespit edilecek ve … A.Ş.’nin ortaklarının da kabul edeceği 2 adet saha veya kabul halinde daha fazla saha üzerinde gerekli inceleme ve araştırmaların yaptırılacağı; bu inceleme ve araştırmalar sonrasında bir maden rezervinin tespit edilmesi durumunda, bu rezervin miktar ve ekonomik değeri de dikkate alınarak davalılar tarafından yapılan masraflar mahsup edilerek kalan bir değer olduğu takdirde, davacıların hissesi oranındaki tutarın geri ödeme miktarından düşüleceği; geri ödeme tamamlanana kadar bu işlemin devam edeceği; geri ödemenin kalmadığı durumda, üretim tesisi üzerindeki ipoteğin kaldırılacağı; ayrıca davacı şahıstan teminat olarak alınan … A.Ş.’nin %30 oranındaki hissenin de davacıya iade edileceği hususlarının düzenlendiği;
– Sözleşmenin 8.maddesinde ise, sözleşmede yer alan ödeme şekillerinden hiçbirisinin davacılar tarafından, mücbir sebepler dışında ve iki yıllık süre içerisinde gerçekleştirilmemesi halinde, teminat olarak üzerinde ipotek tesis edilen taşınmazın o günkü değerinin tespit ettirileceği ve anlaşma sağlanması durumunda davalı … … alacaklarına mahsuben taşınmazın davalı tarafından satın alınabileceği; alacağı aşan bir değerin olduğunun anlaşılması halinde farkın davacıya ödeneceği hususlarının düzenlenmiş olduğu gözlemlenmiştir.)
– Davacı şahıs ve dava dışı … … … isimli şahısların taraflarca ortaklaşa kurulan … A.Ş.’deki yönetim kurulu başkanlığı ve yönetim kurulu üyeliğinden istifası taleplerinin kabul edildiğinin gösterir bahse konu şirketin 15.12.2010 tarih 2010-7 sayılı kararı ile hisse devirlerinin gerçekleşmiş olduğunu gösterir toplantı tutanak suretinin;
– Davacı şahsın, davalı şirkete, … A.Ş. adına ruhsatlı olanlardan 16 adedine ilişkin 3D rezerv görüntüleri kendisine gönderilmesi talebinde bulunduğunu gösterir 07.06.2011 tarihli dilekçe suretinin;
– 29.11.2011 tarihli tutanak suretinin; (İlgili tutanakta taraflar ve yetkililerinin bir araya gelerek davacı şahsın kültür varlıklarının tespit edilmesine ilişkin yazılımla herhangi bir kültür varlığı bulunması durumunda bulunan bu kültür varlıklarının davalı müzesine kabul edileceği; yapılacak ekspertiz değerlendirmesi sonrasında davacı şahsın borcuna mahsup edeceği; arta kalan miktarları da davacıya ödeyeceği; davalının alacağına karşılık ipotek edilmiş fabrikayla ilgili ekspertiz incelemesi yapılacağı, ilgili ekspertiz raporuyla tespit edilecek bedelin borç yekününden yukarı olması durumunda bakiyesinin ödeneceği; davacı şahsın daha önce tespit ettiği ve gerek … ve gerekse davalı şahıs, ortağı olduğu şirketler ya da aile fertleri adına ruhsatlanmış sahalar için davalı şahıs tarafından bedel takdiri yapılacağı ve bu takdir neticesinde davacı şahsın rızasının da alınması sonrasında borcundan mahsup edileceği; kalan bir miktarın olması halinde üstünün ödeneceği hususlarının taraflar arasında münazara edildiği gözlemlenmiştir.)
– … …/… … Holding A.Ş. ile … …/… İç ve Dış Tic. San. A.Ş. arasında 12.09.2012 tarihinde imzalanmış olduğu gözlemlenen Sulh Anlaşması suretinin; (İlgili belgenin tetkikinde, Sincan’da bulunan ve üzerinde … …’ın kararlaştırılan borçlarına karşılık ipotek tesis edilen taşınmazın, 22.12.2010 tarihli sözleşmede (ilgili belgede 22.12.2012 tarihi belirtilmiş ise de, taraflar arasındaki ilişkiler silsilesinin açık olması nedeniyle, bunun sehven yazıldığı kanaatine ulaşılmıştır.) belirtilen 8.748.000- TL ile 275.000- TL olmak üzere toplam 9.023.000- TL borca karşılık … … veya göstereceği kişiye devri kararlaştırıldığı; anlaşmaya göre devir işleminin gerçekleşmesiyle … … ve … İç ve Dış Tic. A.Ş.’nin, 22.10.2010 tarihli sözleşme ile sınırlı olmak üzere, ibrasına; 22.12.2010 tarihli Sözleşmedeki maden hakları ve ruhsatlar dışındaki yükümlülüklerin karşılıklı olarak sona ermesine ve tarafların birbirlerini ibrasına, devir işlemini takiben iki ay içerisinde … …’ın, isterse, … … ile bir kira sözleşmesi yaparak, taşınmaz üzerine kurulu fabrikayı işletmesine, fabrikada yer alan makinaların kullanmaya uygun hale getirilmesinden sorumluluğun davalı … …’a ait olduğu; tarafların, fabrikayı, ticari ortaklı şeklinde işletmek istemeleri halinde, ortakların yarı yarıya ortak oldukları bir şirket kurularak, üretim ve pazarlama işlerinin bu şirket üzerinden yürütülmesine, üretim ve pazarlama safhası ile davacı şahsın bizzat ilgilenmesine, işletmenin sevk ve idaresinin davacı şahıs tarafından bizzat yürütülmesine ve emeğinin karşılığı olarak ortaklık dışında kendisine bir ücret ödeneceği; kiralama veya işletmeye alınma hazırlık süresinin en fazla 60 iş günü olduğu, bu süre içinde gerçekleşmemesi halinde hükümsüz sayılmasına, … …’ın 30 ay içinde 9.023.000TL’yi ödemesi halinde, taşınmazın davacı şahsa iade edileceği ve benzeri hususların düzenlenmiş olduğu gözlemlenmiştir.)
– 16.03.2011 tarih ve 7773 sayılı Ticaret Sicil Gazetesi suretinin; (İlgili belgenin tetkikinde, … Laboratuar ve Analiz Hizmetleri Madencilik Mühendislik Mimarlık İnşaat Taahhüt Ticaret Anonim Şirketi unvanlı bir şirket kuruluşunun ilan edildiği, şirket ortakları olarak davalılardan … …, dava dışı …isimli kişilerden oluştuğu; şirketin genel müdürü olarak … …, genel müdür yardımcısı olarak …, yine genel müdür yardımcısı olarak … isimli şahısların tayin edildiği gözlemlenmiştir.), yine aynı şirkete ait 16.05.2013 tarih ve 8318 Sayılı Ticaret Sicil Gazetesi sureti ve dava dışı bir başka şirkete ait ticaret sicil gazetesi suretinin;
– Davalı şirkete ait iç yazışmalar ve ekleri; jeolojik maden arama rapor suretleri; davaya konu yazılım ile bulunduğu iddia edilen ve sözleşmenin sona ermesinden sonra ruhsatı alındığı iddia edilen maden sahalarına pafta ve benzeri bilgileri içerir belgeler; Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Maden İşleri Genel Müdürlüğünden edinildiği gözlemlenen davalı şahıs ve dava dışı şahıs ve şirketler adına yapılan maden ruhsat müracaatları ile ilgili bilgilerin,
olduğu tetkik edilmiştir.
Dosyada bilirkişi heyetlerinden raporlar alınmış, tüm eksikliklerin giderilmesini müteakip 26/04/2021 tarihli bilirkişi ek raporu dosyaya kazandırılmıştır.
Bilirkişi kurulunca düzenlenen ve hükme esas alınan ek raporda özetle; davanın, tescilli yazılımın telif hakkından kaynaklanan alacak ve teminat olarak davalıya devredilmiş olan şirket hisselerinin rayiç değerinin tahsili talebine ilişkin olduğu, davacı yanın, davacı yanın “Patent Hakkı Devir Mutabakat Metni” ile, sermaye taahhüdü olarak …’a devretmeyi taahhüt ettiği telif hakkı, 22/12/2010 tarihli sözleşme ile %30 oranına düşürülen davacı hissesi karşılığı olarak mer’i kalmaya devam etmiş, 12/09/2012 tarihli Sulh Sözleşmesi ile de “maden hakları ve ruhsatlar dışındaki diğer hususlardan dolayı birbirlerini ibra ettikleri” açıkça hükme bağlandığından, dava konusu yazılımların teliflerinden dolayı davalı taraftan bir talepte bulunamayacağı, davacı yanın %30 oranındaki şirket hisselerini, teminat olarak davalı … …’a devrettiği yönündeki iddiasını tevsik edici bir kayda rastlanılmadığı gibi, 22/12/2010 tarihli sözleşmenin incelenmesinde böyle bir hükme yer verilmediği, aynı tarihli Yönetim Kurulu kararında da “teminat“ ibaresinin yer almadığı görüldüğünden, davacının “teminat”tan kastının ne olduğu tespit edilemediğinden, hisselerin iadesi şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediğinin de tespit edilemediği, takdirin mahkemeye ait olduğu, bildirilmiştir.
Bilirkişi raporlarının / itirazlar bağlamında dosyaya kazandırılan ve hükme esas alınan ek raporun her iki tarafın iddia ve savunmasının kapsamı, taraf delilleri, marka kapsamları dikkate alınarak düzelendiği, hüküm kurmaya yeterli incelemenin yapıldığı, raporun ve ek raporun usul ve yasaya aykırı yönünün bulunmadığı, hukuki değerlendirme nihai olarak mahkememizce yapılacağından yeniden rapor alınmasını gerektirir yön bulunmadığı anlaşılmıştır.
GEREKÇE:
Bilindiği gibi 5846 sayılı FSEK’nun 1/B maddesinin ‘a’ bendinde eser, “sahibinin hususiyetini taşıyan ilim ve edebiyat, musiki, güzel sanatlar veya sinema eserleri olarak sayılan her nevi fikir ve sanat mahsullerini” ifade eder. Buna göre bir fikri ürünün eser sayılabilmesi için iki koşulu birlikte gerçekleştirmesi gereklidir. İlk olarak fikri ürünün sahibinin hususiyetini taşıması, bir başka deyişle kendinden önce ortaya konmuş benzerlerine göre özgün bir niteliğe sahip olması gerekir. İkinci olarak bu fikri ürünün FSEK’nun ikinci ve devamı maddelerinde belirlenen eser kategorilerinden birine dahil edilebilmesi aranmalıdır.
Yasada fikir ve sanat eserlerinin çeşitleri ikinci maddede düzenlenen ilim ve edebiyat eserleri, üçüncü maddede yer verilen musiki eserleri, dördüncü maddede tanımlanan güzel sanat eserleri, beşinci maddede düzenleme bulan sinema eserleri ve son olarak altıncı maddedeki işleme ve derlemeler olarak sayma yöntemiyle belirlenmiş bulunmaktadır. FSEK 2/(1) hükmü uyarınca, ‘Herhangi bir şekilde dil ve yazı ile ifade olunan eserler ve her biçim altında ifade edilen bilgisayar programları ve bir sonraki aşamada program sonucu doğurması koşuluyla bunların hazırlık tasarımları’ ilim ve edebiyat eserleri arasında sayılmıştır.
Öte yandan FSEK 38/2 hükmü gereği bilgisayar programlarının bir bilgisayara yüklenmesi ve çalıştırılması onu yasal yollardan edinen kişilere ait bir serbesti olduğu; ancak bu serbestinin ön şartının bilgisayar programını hukuki olarak elde etmek olduğu; programın hukuki bir işlemle veya kanun gereği iktisap edilmiş olması gerektiği; hukuki yoldan iktisap eden kişinin ise programı devralan, lisansı bulunan, bunların yetkilendirdiği kişiler ve anılan kişilerin halefleri olabileceği; bu şekilde bilgisayar programını iktisap eden kişilerin programı bilgisayara yükleyebileceği; çalıştırabileceği ve hataları düzeltebileceği vurgulanmalıdır.
Zira; FSEK 22. maddeye göre “Bir eserin aslını veya kopyalarını, herhangi bir şekil veya yöntemle, tamamen veya kısmen, doğrudan veya dolaylı, geçici veya sürekli olarak çoğaltma hakkı münhasıran eser sahibine aittir… Çoğaltma hakkı, bilgisayar programının geçici çoğaltılmasını gerektirdiği ölçüde, programın yüklenmesi, görüntülenmesi, çalıştırılması, iletilmesi ve depolanması fiillerini de kapsar”. Madde hükmünden de anlaşıldığı üzere FSEK bilgisayar programları açısından diğer eser türlerine nazaran daha geniş bir koruma getirmiştir. Buna göre kanun lafzıyla anlaşıldığı üzere bir bilgisayarın taşıyıcıya yüklenmesi, taşıyıcıdan bilgisayarın sabit diskine yüklenmesi, programın çalıştırılması ve benzeri eylemlerin herbirinin ayrı ayrı çoğaltma kapsamında değerlendirilmek gerektiği kuşkusuzdur.
Yasa eser sahibinin bir eseri meydana getiren kişi olarak belirlemiştir. (FSEK md. 8/1) Yasanın 9. maddesinde eser sahiplerinin birden fazla oluşu hallerine yer verilmiştir. Buna göre birden fazla kimsenin birlikte vücuda getirdiği eserin kısımlara ayrılması mümkünse, bunlardan her biri meydana getirdiği bölümün sahibi sayılır. Ancak birden fazla kimsenin iştirakiyle vücuda getirilen eser ayrılmaz bir bütün teşkil ediyorsa, bu takdirde eserin sahibi onu meydana getirenlerin oluşturduğu birliktir. (FSEK md. 10/1) Bu ikinci hale yasa eser sahipleri arasındaki birlik adını vermiştir.
Yine eser sahipliği yönünden belirlenen karineler yasanın 11 ve 12. maddelerinde yer almaktadır. Buna göre FSEK 11 uyarınca yayınlanmış eser nüshalarında veya güzel sanat eserlerinin aslında eserin sahibi olarak adını veya bunun yerine tanınmış müstear adını kullanan kimse aksi kanıtlanıncaya kadar bu eserin sahibi sayılır. Yayımlanmış olan bir eserin sahibi, eser nüshalarında veya aslında mutat olduğu şekilde belirtilmemiş ise bu takdirde eseri yayımlayan, o da belli değilse çoğaltan eser sahibine ait hak ve yetkileri kendi adına kullanabilir.
Diğer taraftan memur, hizmetli ve işçilerin işlerini görürken meydana getirdikleri eserler üzerindeki mali hakları, kullanma yetkisi aralarındaki sözleşmeden veya işin mahiyetinden aksi anlaşılmadıkça, bunları çalıştıran veya tayin edenlerce kullanılır. Tüzel kişilerin organları hakkında da bu kural uygulanır. (FSEK 18/II).
Eser sahibinin kullanabileceği mali haklar, FSEK 21 ve devamında düzenlenmiştir. Buna göre, mali haklar, FSEK’nun, 21. maddesindeki işleme hakkı, 22. maddesinde düzenlemesini bulan eserin aslı veya kopyalarının herhangi bir şekil veya yöntemle tamamen veya kısmen, doğrudan veya dolaylı, geçici veya sürekli çoğaltma hakkı; 23. maddede belirlenen eserin aslını veya çoğaltılmış nüshalarını kiralama, ödünç verme, satışa çıkarma veya diğer yollarla yayma hakkı; 24. maddede doğrudan veya dolaylı olarak bir eserden ses veya resim nakline yarayan aletlerle umumi mahallerde okumak, çalmak, oynatmak, göstermek gibi temsil suretiyle faydalanma hakkı; 25. maddedeki işaret, ses veya görüntü nakline yarayan araçlarla umuma iletim hakkı olarak belirlenmiş bulunmaktadır. FSEK’nun 48.maddesi uyarınca mali haklar süre, yer ve içerik itibariyle sınırlı veya sınırsız; karşılıklı veya karşılıksız olarak başkalarına devredilebilir. Mali hakların sadece kullanma yetkisi de bir başkasına bırakılabilir.
Manevi haklar ise Yasa’nın 14-17.maddelerinde düzenlenmiştir. Buna göre, eser sahibi, eserinin umuma arz ve yayımlanma zamanı ve tarzını belirleme (FSEK md.14); adın belirtilmesi (FSEK md 15); eserde değişiklik yapılmasını men (FSEK md. 16) ve bir kısım eserler yönünden geçerli bulunan zilyed ve malike karşı ileri sürülebilecek eserin aslına ulaşma haklarına sahiptir. Manevi haklar mali hakların aksine, bir başkasına devredilemez ve vazgeçilemez haklardır. Ancak bu hakların kullanılması yetkisi bir başkasına bırakılabilir.
Eser üzerindeki mali ve manevi hakları ihlal edilen kişi, FSEK’nun 66. maddesi uyarınca, tecavüz edene karşı tecavüzün ref’ini (ortadan kaldırılmasını), 69. madde uyarınca muhtemel devam eden tecavüzlerin men’ini (önlenmesini), 68. madde uyarınca, sözleşme yapılmış olması halinde isteyebileceği bedelin veya rayiç bedel itibariyle uğradığı zararın en çok üç kat fazlasını isteyebilir.
Huzurdaki dava, tescilli yazılımın telif hakkından kaynaklanan alacak ve teminat olarak davalıya devredilmiş olan şirket hisselerinin rayiç değerinin tahsili talebine ilişkindir.
Davacı yan, davaya konu iki yazılımın davacı şirket adına tescilli olduğunu, davalı ile ortak olarak kurulacak olan … unvanlı şirkete devredilmesine ve telif hakları karşılığında 3.500.000,00-USD ödeme yapılmasının taahhüt edildiğini, davalı şirketin dava konusu yazılımı kullanarak maden sahalarını kendisi ve üçüncü kişiler adına ruhsatlandırdığını, yine yer altındaki tarihi eserler için kullanılacak diğer yazılım için 30 milyon USD ödenmesinin kararlaştırıldığını ancak daha sonra taraflar arasındaki sözleşmenin feshedilerek, müvekkiline ödenen tutarın iadesi konusunda mutabakata varıldığını, en son 22/12/010 tarihli sözleşmedeki maden hakları ve ruhsatlar dışındaki yükümlülüklerin karşılıklı olarak sona erdirilmesine, davacının 30 ay içinde 9.023.000-TL.ödemesi halinde taşınmazın kendisine devrine karar verildiğini, ancak ruhsatlandırılan maden sahaların devir işlemlerinin yapılmadığını, şirket hisselerinin davacıya iade edilmediğini, yazılımların iade edilmeyerek kullanılmaya devam edildiğini beyanla, telif hakkından kaynaklanan 140.000,-USD ve … A.Ş. hisselerinin reel değeri için 10.000,00-USD’nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmekte, davalı yan ise, bahse konu yazılımların, maden bulma yahut tarihi eser bulma işlevlerini yerine getirmediğini, yalnızca bir karartı gösterdiğini ancak karartının ne olduğu hakkında bir tespitte bulunmanın mümkün olmadığını, maden mevzuatına göre müvekkiline tahsis edilen ruhsatların maden arama ruhsatı olduğunu, başvuru harcı ödeyen herkesin bu ruhsatı alabileceğini ancak dava konusu edilen yazılımın, yer altındaki madenlerin yerini göstermekte başarısız olduğunu, davacı yanın hiçbir ticari değeri olmayan programı sözleşme konusu yaptığını beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmektedir.
Uyuşmazlık, taraflar arası sözleşmenin konusunu oluşturan iki ayrı yazılımın, sözleşme ve ibraname tarihi itibariyle geçerli olan FSEK kapsamında eser niteliğinde olup olmadığı, hak sahibinin tespiti, taraflar arası 22/12/2010 tarihli fesih mutabakatı kapsamında davacının davalıya yönelik alacak talebinin yerinde olup olmadığı ve -varsa- telif hakkı ve şirket hisseleri karşılığında alacağının belirlenmesi noktalarında toplanmaktadır.
Dava konusu yazılımların “eser” niteliğinde olup olmadığının tartışılması gerekmektedir. 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun ‘Tanımlar’ Kenar Başlığını taşıyan 1/B maddesinin a bendinde; “Sahibinin hususiyetini taşıyan ve ilim ve edebiyat, musiki, güzel sanatlar veya sinema eserleri olarak sayılan her nevi fikir ve sanat mahsulleri” olarak tanımlanmış olup, 5486 sayılı FSEK’nun 2/1 maddesinde, bilgisayar programları ve sonraki aşamada program sonucu doğurması koşuluyla bunların hazırlık tasarımları birer fikri eser olarak koruma altına alınmıştır. Dava konusu yazılımlar; 12.03.2010 tarihli Patent Hakkı Devir Sözleşmesi Mutabakat Tutanağı başlıklı sözleşmeye konu ve Kültür ve Turizm Bakanlığı Telif Hakları ve Sinema Genel Müdürlüğü nezdinde İEE/BP-VT/521 no ile tescilli … ve bir diğeri ise 16.06.2010 tarihli telif hakkı devir sözleşmesi mutabakat sözleşmesi başlıklı sözleşmeye konu ve Kültür ve Turizm Bakanlığı, Telif Hakları ve Sinema Genel Müdürlüğü nezdinde 10.11.2009 tarih ve İEE/BP-VT/567 no ile tescilli 3 Boyutlu Mikrodalga / Elektromanyetik Mobil Görüntüleme Sistemi Yazılımı olup, bu yazılımların gerek “sahibinin özelliğini taşıyor olması”, gerekse “Kanunda Belirtilen Eser Kategorilerinden Birine Dahil Olma” koşulunu gerçekleştirerek, “eser” niteliğini haiz olduğu tespit edilmiştir.
Bu noktada, davalı tarafın “bahse konu yazılımların yer altındaki maden yahut tarihi eserleri göstermediği, beklenen faydayı sağlamadığı” şeklindeki beyanına da değinmek gerekmektedir. Bir eserin “eser” niteliğini haiz olması ve FSEK kapsamında koruma kapsamında olması ile, davalı yanın umduğu anlaşılan faydayı yazılımdan sağlayamaması, birbirinden farklı kavramlar olup, yazılımın beklenilen sonucu vermemesi, dava konusu yazılımın “eser” olma vasfını ortadan kaldırmayacaktır.
Taraflar arasında imzalanan 12/03/2010 tarihli, davacı ile davalı gerçek kişilerin, davacı ve davalı şirket adına imzaladıkları “Patent Hakkı Devir Sözleşmesi Mutabakat Tutanağı” ile davacı şirket ile davalı şirketin %50 oranında ortak olacakları “… … A.Ş.’ye, dava konusu yazılımları, davacı Lütfi’nin bila bedel devredeceği, şirketin kuruluş masrafları ve sermayesinin ise davalı tarafından ödeneceği kararlaştırılmış, ortak … … tarafından konulan sermayenin 2 yıl içinde iade edileceği belirlenmiştir. Mutabakat Tutanağının incelenmesinde, (E ) maddesinde, zapta karşı tekeffül hükümlerinin düzenlendiği ancak yazılımın niteliği konusunda herhangi bir taahhütte bulunulmadığı, yazılımdan beklenenin ne olduğu konularında detaylı bir açıklamaya yer verilmediği görülmektedir. Aynı tarihte düzenlenen “Taahhütname” ile … …’ın telif hakları karşılığında 3.500.000,00-TL. ödemeyi taahhüt ettiği anlaşılmaktadır.
Dosyaya sunulu Ticaret Sicil kayıtlarından 18/03/2010 tarihinde bahse konu … A.Ş.’nin kurulmuş olduğu, 16/06/2010 tarihli sözleşme ile bu kez yer altındaki kültür ve tabiat varlıklarını arama amacıyla, telif sahibi davacının 20.000.000 USD karşılığında … A.Ş.’ye devretmesinin kararlaştırıldığı görülmektedir.
Ancak daha sonra 22/12/2010 tarihli “Sözleşmedir” başlıklı belge ile her iki sözleşmenin de;
a) Davalı tarafından verilen toplam 3.500.000,00USD’nin geri ödenmesi kapsamında … A.Ş.’nin %20 oranındaki hissesini, davalı yanca önerilecek kişiye devredileceği,
b) Davalı tarafından 16/06/2010 tarihli sözleşme gereği verilen çekleriden kullanılmış olan 8.748.000-TL.’lık çek karşılığında, davacı Lütfi’ye ait olan %30 oranındaki … A.Ş. hissesinin, davalı yanın göstereceği kişilere teminat olarak devredileceği, yine bu alacağın teminatı olarak davacı adına kayıtlı taşınmaz üzerine 2.300.000 TL. bedelli ipotek tesis edileceği,
c) 8.748.000 USD ve 275.000-TL. nakit alacak davalı tarafa 2 yıl içinde ödendiği takdirde, tüm bu teminatların 3 gün içinde iade edileceği konusunda anlaşılmıştır.
d) Yazılım programları kullanılarak bulunmuş olan ve davalı adına kayıtlı maden sahalarının aslında …’a ait olduğu ve yasal prosedüre başvurulmaksızın şirket ortaklığı kadar olan %30’unun davacıya ait olduğunu kabul ettikleri, görülmektedir.
Bu hükümler dışında tarafların 22/12/2010 tarihli sözleşmede birbirlerini ibra etmedikleri, ancak daha sonra 12/09/2012 tarihli Sulh Anlaşması ile “22/12/2010 tarihli sözleşmedeki maden hakları ve ruhsatlar dışındaki diğer hususlardan dolayı birbirlerini ibra ettikleri” hususu yer almaktadır.
Görüldüğü üzere, davacı yanın “Patent Hakkı Devir Mutabakat Metni” ile, sermaye taahhüdü olarak …’a devretmeyi taahhüt ettiği telif hakkı, 22/12/2010 tarihli sözleşme ile %30 oranına düşürülen davacı hissesi karşılığı olarak mer’i kalmaya devam etmiş, 12/09/2012 tarihli Sulh Sözleşmesi ile de “maden hakları ve ruhsatlar dışındaki diğer hususlardan dolayı birbirlerini ibra ettikleri” açıkça hükme bağlanmıştır.
Bu durumda, davacı yanın dava konusu 2 yazılımdan dolayı telif hakkına ilişkin olarak davalı yandan bir talepte bulunmayacağı değerlendirilmektedir. Davacı yanca programların iade edilmeyerek kullanıma devam edildiği şeklindeki beyanına gelince; yukarıda da açıklandığı üzere davacı yanca 12/03/2010 tarihli sözleşme gereğince “kapalı sermaye olarak” dava dışı … A.Ş.’ye devretmeyi taahhüt ettiği, 22/12/2010 tarihli sözleşmede ise “yazılımların hak sahibinin … A.Ş. olduğu ve davacının şirketteki %30 oranındaki devam eden hissesi karşılığında, yazılımın sağladığı faydalardan yararlanmaya devam edeceği” kararlaştırılmış olduğundan, davacının davalılara karşı telif hakkından kaynaklanan bir talepte bulunmayacağı değerlendirilmektedir. Öte yandan, 12/09/2012 tarihli Sulh Sözleşmesi ile de “maden hakları ve ruhsatlar dışındaki diğer hususlardan dolayı birbirlerini ibra ettikleri” görülmekte olup, davacının telif hakkına yönelik talebinin ibra kapsamında kaldığı anlaşılmaktadır.
Netice olarak, davanın, tescilli yazılımın telif hakkından kaynaklanan alacak ve teminat olarak davalıya devredilmiş olan şirket hisselerinin rayiç değerinin tahsili talebine ilişkin olduğu, davacı yanın, davacı yanın “Patent Hakkı Devir Mutabakat Metni” ile, sermaye taahhüdü olarak …’a devretmeyi taahhüt ettiği telif hakkı, 22/12/2010 tarihli sözleşme ile %30 oranına düşürülen davacı hissesi karşılığı olarak mer’i kalmaya devam etmiş, 12/09/2012 tarihli Sulh Sözleşmesi ile de “maden hakları ve ruhsatlar dışındaki diğer hususlardan dolayı birbirlerini ibra ettikleri” açıkça hükme bağlandığından, dava konusu yazılımların teliflerinden dolayı davalı taraftan bir talepte bulunamayacağı, davacı yanın %30 oranındaki şirket hisselerini, teminat olarak davalı … …’a devrettiği yönündeki iddiasını tevsik edici bir kayda rastlanılmadığı gibi, 22/12/2010 tarihli sözleşmenin incelenmesinde böyle bir hükme yer verilmediği, aynı tarihli Yönetim Kurulu kararında da “teminat“ ibaresinin yer almadığı görüldüğünden, davacının “teminat”tan kastının ne olduğu tespit edilemediği, davacının iddialarını ispat edemediği anlaşılmış açıklanan nedenleri ile neticeten davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere:
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Yasasına göre hesaplanan 59,30-TL’nin karar harcının peşin alınan 5.464,80-TL harçtan mahsubu ile bakiye 5.405,50-TL’nin kararın kesinleşmesini müteakip istem halinde davacıya iadesine,
3-Davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden; Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap olunan takdiren 5.900,00-TL maktu ücreti vekâletin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalılar tarafından yargılama gideri sarfedilmediğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Yatırılan ve kullanılmayan gider avansının, hükmün kesinleşmesini müteakip re’sen yatırana iadesine (HMK m.333),
Dair, verilen karar hazır olan taraf vekillerinin yüzlerine karşı tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Bölge Adliye Mahkemelerinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 04/10/2021