Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2023/769 Esas
KARAR NO : 2023/678
HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … -….
DAVALI : … – … …
DAVA : 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 01/11/2023
KARAR TARİHİ : 22/11/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 23/11/2023
Mahkememizde görülmekte olan 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde, davalı ile müvekkili arasında ev yapımı konusunda bila tarihli sözleşme akdedildiğini, sözleşme kapsamında davalıya sözleşmenin imzalanması ile birlikte 290.000-TL ödeme yapıldığını ve 30/09/2023-15/10/2023 keşide tarihli toplam 700.000,00-TL’lik iki adet çek verildiğini, davalı tarafın sözleşmede kararlaştırıldığı üzere Haziran 2023 ayında işe başlaması gerekirken, imalata başlamadığını, yapılan görüşmelerin neticesiz kalması sebebiyle ihtarname keşide edildiğini ihtara rağmen davalının aldığı nakit ödemeyi ve çekleri iade etmediğini, tüm bu nedenlerle davalıya verilen 290.000,00-TL peşinatın davalının temerrüde düştüğü 23/09/2023 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini, sözleşme kapsamında davalıya verilen ve karşılıksız kalan, müvekkili şirketin kesidecisi bulunduğu … şubesi ödemeli, … seri nolu 30/09/2023 keşide tarihli 350.000,00 TL’lik, … seri nolu 15/10/2023 keşide tarihli 350.000,00 TL’lik iki adet çek sebebiyle müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini, yargılama masrafı ve vekalet ücretinin davalıya yüklenilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava eser sözleşmesinden doğan istirdat ve menfi tespit davasıdır.
Davacı ve davalı tüzel kişi tacir olup TTK’nın 4. Maddesi hükmüne göre dava Mahkememizin görev ve yetki alanına girmektedir.
Bilindiği üzere; 19 Aralık 2018 tarih ve 30630 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren ‘7155 sayılı Kanun’un 20. Maddesi’nde; ”dava şartı olarak arabuluculuk” Ticaret Kanunu’na eklenmiş olup (TTK’nın 5/A Md’si) , 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu 4. Madde ve diğer kanunlarda da belirtilen ticari davalardan konusu bir miktar paranın ödenmesi olan tazminat ve alacak talepleri hakkında dava açmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak düzenlenmiştir. 5 Nisan 2023 tarih ve 32154 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan ‘7445 sayılı kanun’un 31 maddesinde itirazın iptali, menfi tespit ve istirdat davaları arabuluculuk kanun yoluna tabi tutulmuş, madde kapsamı bu şekilde değiştirilmiştir. Yasa koyucu bu düzenleme ile menfi tespit davaları yönünden arabulucuya başvurulmasını dava şarkı olarak düzenlenmiş olup yasa metni yoruma yer vermeyecek şekilde açık olarak düzenlenmiş, uygulamadaki farklılıkların önüne geçilmiştir.
6235 sayılı Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-2 maddesinde; ‘Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması halinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usuldan rededileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açılmadığından anlaşılması halinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.’ denilmektedir.
Dava dilekçesinin ekinde arabuluculuk yoluna başvurulduğuna dair belge bulunmadığından, Mahkememizce anılan yasal hükümlere göre işlem yapılarak tensip zaptı ile davacı vekiline arabuluculuk son tutanağının aslını ya da onaylı suretini 1 haftalık kesir sürede sunmak üzere muhtıra çıkartılmasına karar verilmiş, çıkartılan muhtırada belirtilen 1 haftalık kesin sürede sunulmaması halinde davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verileceği hususu ihtar edilmiştir. Tensip zaptı ve muhtıra davacı vekiline usulüne uygun 07/11/2023 tarihinde tebliğ edilmiş, verilen süre içerisinde davacı tarafından arabuluculuk tutanağı ibraz edilmemiştir.
Kanunun açık ifadesine göre arabucuculuk yoluna başvuru dava öncesi yerine getirilmesi zorunlu olan bir dava şartı olup, sonradan tamamlanması mümkün değildir. Anılan gerekçe ile davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar vermek gerekmiş, aşağıda yazılı şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Nedenleri gerekçeli kararda açıklandığı üzere;
1-Davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine,
2-Alınması gereken 269,85-TL maktu harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafından yatırılan gider avasından artan kısım var ise karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde …. Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 22/11/2023
Katip …
¸e-imza
Hakim …
¸e-imza