Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/344 E. 2023/435 K. 06.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.

1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2023/344 Esas
KARAR NO : 2023/435

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

DAVACI : … (TCKN: …) -….
VEKİLİ : Av. … -…
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. … -…

DAVA : İflas (Doğrudan Alacaklı Tarafından Talep Edilen İflas (İİK 177))
DAVA TARİHİ : 04/05/2023
KARAR TARİHİ : 06/07/2023
GR.KR.YZM.TARİHİ : 06/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan İflas (Doğrudan Alacaklı Tarafından Talep Edilen İflas (İİK 177)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; davalı aleyhine … Esas sayılı dosya ile açılan davanın yargılaması sonucunda mahkeme … sayılı kararı ile alacağın tahsiline karar verdiğini, bu karar nedeniyle davalı borçlu aleyhine … Esas sayılı dosya ile ilamlı icra emri çıkarıldığını ancak borçlunun müvekkilinin alacağının tamamını bugüne dek ödemediğini, bu nedenle borçlunun doğrudan iflası için İİK 177/4. maddesinde yer alan ilama dayanan alacağın icra emriyle talep edilmiş olmasına rağmen ödenmediğini beyan ederek; … sayılı icra dosyası ile yapılan ilamlı icra takibi dosyasından çıkarılan icra emrine karşın bugüne dek halen borcun tamamı ödenmemesi sebebi ile davalı borçlunun doğrudan iflasına, masrafların borçlu tarafından karşılanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle; davacının müvekkili kooperatifin üyesi olduğunu, kooperatiften edimini alamadığı gerekçesiyle müvekkili aleyhine … Esas sayılı dosya ile tazminat davası açıldığını, dosyanın istinaf aşamasında olduğu ve kararın henüz kesinleşmediğini, davacının ilk derece mahkemesinin kararı neticesinde hükmedilen tutarın tahsili amacıyla müvekkili aleyhine … Esas sayılı icra takibi başlattığını, ayrıca müvekkilinden alacağını tahsil edemediği gerekçesiyle doğrudan iflasını talep ettiğini, ancak davacının müvekkilinden alacağını tahsil edememesinin söz konusu olmayıp, müvekkili kooperatifin davacının alacağını taksitler halinde ödediğini, nitekim söz konusu alacak için taraflar arasında bir protokol imzalanarak ödeme planı yapıldığını, bu protokole göre davacı alacaklı ile borçlu müvekkili arasında 360.000,00-TL için anlaşma yapıldığını, alacaklının da geri kalan tüm alacağından feragat ettiğini açıkça beyan ettiğini, protokole göre yapılması gereken ödemelerin vadesi henüz gelmediğinden, davacının iflas talep etmesinin hukuka aykırı olduğunu, müvekkilinin borcun bir kısmını alacaklıya ödediğini, bunun haricinde kooperatifin 26.06.2022 tarihli …’nda alınan kararda, 2019 yılında alınan tasfiye kararından önce ve sonra istifa ettiğini, kooperatiften edimini alan üyelerin istifalarının geçersiz olması ve üyelerin ödeme yükümlülüklerinin devam etmesinin kabul edildiğini, bu bakımdan kooperatifin bu üyelerden de tahsilat yapmaya devam edeceğini, dolayısıyla kooperatifin iyiniyetli olup, tahsilat yaptıkça alacaklı olan üyelerine ödemelerini tamamladığını, kooperatifin 26.06.2022 tarihli …’nun 8a maddesi ile “Kooperatiften edimini alamamış, üyelikleri devam eden üyelerin istifa etmeleri halinde; ya da daha önceki yıllarda istifa etmiş üyelerin geri ödemelerinin ilk yapılacak Genel Kurul bütçesine alınması ve üç yıl içinde ödenmesi oy birliği ile kabul edilmiştir.” şeklindeki karar ile ödemelerin 3 yıl ertelenmesi kararı aldığını, bu hususun göz önünde bulundurulması gerektiğini beyan ederek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
KABUL VE GEREKÇE :Dava, İİK’nın 177/4. maddesi uyarınca açılan doğrudan iflas istemine ilişkindir.
Eldeki davada, davalı …’nin … … sicil numarasına kayıtlı olup, muamele merkezinin … ili, … ilçesi olduğu, davacının … Esas, … Karar sayılı ilamı dayanak gösterilerek, … … Esas sayılı takip dosyasında ilamlı icra yaptığı, icra emrinin borçluya 02/08/2022 tarihinde tebliğine rağmen borçlu tarafından ödeme yapılmadığı tüm dosya kapsamı ile sabit olup, taraflar arasındaki ihtilaf İİK. 177/4. maddesi gereğince alacaklının talebi sebebiyle açılan doğrudan iflas koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği noktasında toplanmaktadır.
… Esas, … Karar sayılı ilamının yapılan incelemesinde, davacının …, Davalının …, konusunun tazminat olduğu, davanın 22/06/2022 tarihinde kabulune karar verildiği, söz konusu ilam ile ilgili İstinaf kanun yoluna başvurulduğu, dosyanın istinafta bulunduğu, dosya içerisinde herhangi bir tehir-i icra kararının bulunmadığı görülmüştür.
… … Esas sayılı dosyasının yapılan incelemesinde, alacaklısının …, borçlusunun … olduğu, borçlu hakkında … Esas, … Karar sayılı ilamı dayanak gösterilerek toplam 393.393,95 TL alacak üzerinden borçlu hakkında ilamlı icra yapıldığı, icra emrinin borçluya tebliğine rağmen borcun ödenmediği görülmüştür.
Dosya içerisinde bulunan 14/10/2022 tarihli ”Protokol” başlıklı belgenin yapılan incelemesinde; söz konusu belgenin alacaklı hanesinde …, borçlu hanesinde Davalı kooperatif olduğu, söz konusu belgenin alacaklı ve borçluyu temsile yetkili kişiler tarafından imzalandığı, söz konusu protokolde … Esas, … Karar ve söz konusu kararın icraya konulduğu … … Esas sayılı icra dosyası nedeniyle tarafların 360.000,00 TL bedel karşılığında anlaşmaya vardığı, söz konusu bedelin toplamda 10 taksitle ödenmesinin kararlaştırıldığı, 1. Ve 2. Taksitlerin ödendiğine ilişkin dosya kapsamında makbuzların bulunduğu, diğer taksitlerin ödendiğine ilişkin dosya kapsamında herhangi bir belgenin bulunmadığı, Protokolün 4. Maddesi gereğince taksitlerden herhangi birisi zamanında ödenmediği taktirde ödenmiş olarak mahsup edilerek ve icraya beyan edilerek, kalan bakiye alacak için cebri icraya devam edilebileceğini belirtildiği, yine 4. Maddenin 4. Paragrafında ”Yukarıdaki tabloda ödemeler, belirtilen tarihler arasında yapılacak olup, ödeme süresine uyulmaması halinde alacaklı, protokolü tek taraflı fesih etme hakkında sahiptir ve gerek devam eden takip ve davalar konusunda işlem yapmakta, gerekse tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla, tahsil aracı olarak verilen senetleri icra takibine devam etmeye serbesttir. Bu taksitlerin herhangi birinin ödenmemesi halinde icra takibine bakiye alacak için devam edecektir.” şeklinde düzenleme bulunduğu görülmüştür.
Mahkememizce yapılan değerlendirme sonucunda; davacının … Esas, … Karar sayılı kararı ve söz konusu kararın icraya konulduğu … … Esas sayılı takip dosyası nedeniyle borçlu hakkında her ne kadar İİK. 177/4 Kapsamında iflas talepli mevcut davayı açma hakkı bulunmakta ise de, davacı söz konusu iflas talepli dava açma hakkı doğduktan sonra davalı ile anlaşarak 14/10/2022 tarihli ”Protokol” başlıklı belgeyi imzalamıştır. Söz konusu Protokol başlıklı belge uyarınca davalı tarafından davacıya 1. Ve 2. Taksitlerin toplamı olan 166.000,00 TL ödeme yapılmıştır. Geri kalan taksitlerin vadesi gelmesine rağmen davalı tarafından ödeme yapılmamıştır. Davacı yapmış olduğu tahsilatları icraya bildirmemiştir. Taraflar arasındaki protokolün 4/1. Maddesinde davacının icraya devam edebilme şartının yapmış olduğu tahsilatlar icraya beyan edildikten sonra, kalan bakiye alacak için icraya devam edebileceği şartı getirilmiştir. Davacı tarafından tahsilatlar icraya bildirilmediği için bakiye alacak için ilamlı icraya devam etmesi Protokol kapsamında söz konusu değildir. Protokolün 4/4. Fıkrasında alacaklıya taksitlerin zamanında ödenmemesi durumunda Protokolü feshetme hakkının tanındığı ve yine bakiye alacak için icra takibi yapabileceğinin belirtildiği görülmüştür. Mevcut olayımızda davacı tarafından 2. Taksitten sonraki taksitlerin ödenmemesine rağmen Protokolü fesih hakkı kullanılmamıştır. Protokolün alacaklı tarafından feshedilmemesi, Protokolün halen yürürlükte bulunması ve aynı zamanda yapılan tahsilatların icraya bildirilmemesi nedeniyle davacı alacaklının yürürlükte olan Protokol nedeniyle icraya devam edebilmesi söz konusu değildir. Davacı alacaklı Protokolün geçersiz hale geldiğini iddia etmişse de, söz konusu Protokolün kendiliğinden geçersiz hale geleceğine ilişkin Protokol içerisinde herhangi bir madde bulunmamaktadır. Taraflarca da söz konusu Protokol feshedilmemiştir. Bu nedenden ötürü davacı alacaklının protokolün geçersiz hale geldiği yönündeki iddiasına mahkememizce itibar edilmemiştir. Tüm bu nedenlerden dolayı taraflar arasındaki protokolün halen yürürlükte bulunması ve yapılan tahsilatların davacı tarafından icra dairesine bildirilmemesi nedeniyle mahkememizde davacının icra takibine mevcut hali itibariyle devam edemeyeceği yönünde kanaat oluşmuştur. Davacı icra takibine devam edemediği için devam edemediği bir icra takibini dayanak göstererek davalının iflasını istemesi de söz konusu olamayacağı anlaşılmış ve davanın REDDİNE dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :
1-Davanın reddine,
2-Alınması gerekli karar ve ilam harcı 179,90-TL peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının ve iflas avansının HMK’nun 333. maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde, yatırana iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren 10 gün içinde … Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 06/07/2023

Başkan …
¸e-imza
Üye …
¸e-imza
Üye …
¸e-imza
Katip …
¸e-imza