Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/824 E. 2023/239 K. 10.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. …1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/824 Esas – 2023/239

T.C.
ANKARA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/824 Esas
KARAR NO : 2023/239

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : ….
VEKİLİ : Av. ….
DAVALI : …

VEKİLİ : Av. …
DAVA : Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/11/2022
KARAR TARİHİ : 10/04/2023

Mahkememizde görülmekte bulunan Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP :
Davacı vekilince sunulan dava dilekçesinde özetle; Davalı tarafça davacı müvekkil aleyhine … müdürlüğünün 2019/13422 E. Sayılı dosyası ile 7 örnek ilamsız icra takibi yapıldığını, müvekkilinin davalı şirkete borcu bulunmadığını, borcun kaynağının davalı şirketten çalınan bir tır malzemenin bedelinin kendisinden istendiğinin öğrendiğini, müvekkilinin çalınan malzemeler ile bir ilgisi ve alakasının bulunmadığını, müvekkilinin adına kayıtlı bulunan … ve … plakalı araçları 18.07.2017 tarihinde 4 aylığına …isimli üçüncü bir şahsa kiraladığını, araçları … isimli kişinin kullandığını, müvekkilinin aracında meydana gelen zararlar ile ilgili ödeme yapmadıklarını, müvekkilinin hırsızlık olayını öğrendikten sonra … isimli şahıstan şikayetçi olduğunu, davalı tarafın hırsızlık ile alakalı olarak çalınan mallarının edelini müvekkilinden tahsil amacına girişmek sureti ile icra dosyası açtıklarını, icra takibinde tebligatın muhtara yapıldığı itiraz edildiğini ancak süresinde olmaması nedeni ile takibin kesinleştiğini müvekkilinin davalı taraf ile herhangi bir ticari ilişkisinin de bulunmadığını beyan ederek, … Müdürlüğünün 2019/13422 sayılı dosyasında borçlu olmadığının tespiti ile takip çıktısının %20 sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatının davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekilince sunulan cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin çelik boru üretimi yapan ticari anlamda önemli büyük işler yapan firma olduğunu, çelik boruların sevkiyatı için nakliyecilerle irtibata geçtiğini, şirketin … projesi kapsamında …’a gönderilmek üzere ürettiği boruların sevkiyatı için … ile irtibata geçildiğini ve nakliye konusunda anlaştıklarını, …’ın söz konusu boruları teslim etmediğini, kusursuz sorumluluğu bulunan araç sahibi davacının müvekkilinin yaşadığı zarardan sorumluluğunun bulunduğunu açık ve net olduğunu davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, müvekkili şirketin maddi ve manevi zararlarının giderilmediğini beyan ederek haksız ve mesnetsiz davanın reddine, davanın açılmasında ve borcun ödenmemesinde kötü niyetli olan davacı aleyhine %20 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmolunmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE :
Dava, Menfi Tespit davasıdır.
Taraflar arasındaki ihtilafın; Davacıya ait iki adet tır ile davacının kiraladığı dava dışı …’ın davalıya ait malzemeleri teslim etmemesi nedeni ile doğan zarardan davacının kusursuz sorumluluk kapsamında sorumlu olup olmadığı, sorumlu olduğu iddiası ile … Müdürlüğünün 2019/13422 Esas sayılı davalının yaptığı icra takibindeki miktar kadar davacının borçlu olup olmadığı noktasında toplanmıştır.
Mahkememizce, Ticaret odası kayıtları, … 2017/12831 sayılı dosyası uyap sureti, … Müdürlüğünün 2019/13422 sayılı dosyası uyap sureti ile noter evrakı dosya arasına alınmıştır.
01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6335 sayılı kanunla değişik TTK’nun 4 ve 5.maddesinde ticari davalar açıkça belirtilmiştir. Buna göre;
“IV – Ticari davalar, çekişmesiz yargı işleri ve delilleri
1. Genel olarak
MADDE 4- (1) Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın;
a) Bu Kanunda,
b) Türk Medeni Kanununun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ila 969 uncu maddelerinde,
c) 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun malvarlığının veya işletmenin devralınması ile işletmelerin birleşmesi ve şekil değiştirmesi hakkındaki 202 ve 203, rekabet yasağına ilişkin 444 ve 447, yayın sözleşmesine dair 487 ila 501, kredi mektubu ve kredi emrini düzenleyen 515 ila 519, komisyon sözleşmesine ilişkin 532 ila 545, ticari temsilciler, ticari vekiller ve diğer tacir yardımcıları için öngörülmüş bulunan 547 ila 554, havale hakkındaki 555 ila 560, saklama sözleşmelerini düzenleyen 561 ila 580 inci maddelerinde,
d) Fikri mülkiyet hukukuna dair mevzuatta,
e) Borsa, sergi, panayır ve pazarlar ile antrepo ve ticarete özgü diğer yerlere ilişkin özel hükümlerde,
f) Bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde,
öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılır. Ancak, herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmeyen havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin haklardan doğan davalar bundan istisnadır.
(2) Ticari davalarda da deliller ile bunların sunulması 12/02/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu hükümlerine tabidir.
2. Ticari davaların ve çekişmesiz yargı işlerinin görüleceği mahkemeler
MADDE 5- (1) Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir.
(2) Bir yerde asliye ticaret mahkemesi varsa, asliye hukuk mahkemesinin görevi içinde bulunan ve 4 üncü madde hükmünce ticari sayılan davalarla özel hükümler uyarınca ticaret mahkemesinde görülecek diğer işlere asliye ticaret mahkemesinde bakılır. Bir yerde ticaret davalarına bakan birden çok asliye ticaret mahkemesi varsa, iş durumunun gerekli kıldığı yerlerde Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca, asliye ticaret mahkemelerinden biri veya birkaçı münhasıran bu Kanundan ve diğer kanunlardan doğan deniz ticaretine ve deniz sigortalarına ilişkin hukuk davalarına bakmakla görevlendirilebilir.
(3) Asliye ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, bu durumda göreve ilişkin usul hükümleri uygulanır.
(4) Asliye ticaret mahkemesi bulunmayan yargı çevresindeki bir ticari davada görev kuralına dayanılmamış olması, görevsizlik kararı verilmesini gerektirmez; asliye hukuk mahkemesi, davaya devam eder” düzenlemesini içermektedir.
01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK’nun 6335 sayılı Kanunla değişik 4.md.de ticari davalar sayılmış olup, aynı kanunun 6335 sayılı kanunla değişik 5.md.de ise ticari davaların Asliye Ticaret Mahkemelerinde görüleceği, 5/3.md.de ise Asliye Ticaret Mahkemesi ile Asliye Hukuk Mahkemesi arasındaki ilişkinin görev ilişkisi olduğu düzenlenmiştir. Bu durumda eldeki uyuşmazlığın ticari dava olup olmadığının 6102 sayılı TTK 4.md.ne göre belirlemek gerekir. Bu düzenlemeye göre, bir uyuşmazlığın ticari dava sayılması için TTK 4/1.mad.ye göre her iki tarafında tacir olması ve ticari işletmeleri ilgili hususlardan doğması gerekir. TTK 4/2.md.ne göre ise tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın “….” bentlerinde sayılan hususlardan doğan uyuşmazlıklar ticari dava sayılmaktadır.
Mahkememizce yapılan yargılama ve deliller ile birlikte değerlendirilmesi neticesinde, taraflar arasında davacıya ait iki adet tır’ın kiralandığı, dava dışı şahsın davalıya ait malzemeleri teslim etmemesi nedeni ile … Müdürlüğünün 2019/13422 sayılı dosyası ile başlatılan icra dosyasına borçlu olmadığının tespitine yönelik eldeki davada, dava konusunun davacının dava dışı üçüncü kişiye kiraladığı kendisine ait iki adet tır ile taşınan malzemelerin davalıya teslim edilmemesinden kaynaklı sorumluluk davası olduğu doğrudan taşıma hizmetinden kaynaklanmadığı, davacı ile davalı arasında taşıma herhangi bir ticari ilişki ve sözleşmenin bulunmadığı, davacı tarafın tacir sıfatının bulunmadığı, davanın mutlak ticari dava olmadığı, ticari dava niteliğinin bulunmadığı, HMK 2. Maddesi gereğince dava esası yönünden görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu saptanmış olup; HMK 114/1-c maddesi gereğince, mahkemenin görevli olup olmadığına ilişkin dava şartının, HMK’nun 115 maddesi gereğince mahkemece davanın her aşamasında resen dikkate alınması gerektiği gözetilerek, mahkememizin görevsizliği nedeni ile HMK’nun 114-c ve 115/2 maddesi uyarınca davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmış ve aşağıdaki hüküm fıkrası tesis kılınmıştır.
HÜKÜM :
1-Mahkememizin görevsizliği nedeni ile HMK nun 114/1-c ve 115/2 maddesi uyarınca davanın usulden REDDİNE,
2- Kararın kesinleşmesine müteakip talep halinde dosyanın yetkili ve görevli …Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine,
3-HMK’nun 331/2 maddesi gereğince yargılama giderlerinin görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
4-İş bu ilam taraflardan birinin süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde kararı veren mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli ya da yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmesi gerektiği, aksi takdirde resen HMK 20. Maddesi gereğince mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği hususunun taraflara ihtaratına,
Dair, tarafların yüzüne karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde …Bölge Adliye Mankemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/04/2023

Katip…. Hakim …
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır