Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/80 E. 2022/733 K. 09.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/80 Esas
KARAR NO : 2022/733

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/01/2020
KARAR TARİHİ : 09/11/2022
KR.YZL.TARİHİ : 27/12/2022

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı arasında ticari ilişki bulunduğunu, 12/06/2018 tarihli 49.814,88-TL bedelli irsaliyeli fatura kesilerek davalıya teslim edildiğini, satın alınan mallara ve fatura içeriğine itirazda bulunulmadığını, bu faturaya ilişkin bir ödeme yapılmadığını, bunun üzeri İzmir …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile takibe geçildiğini, davalı tarafından takibin yetkili icra dairesinde açılmadığı ve takip konusu borcun olmadığı itirazında bulunulduğunu, bunu üzerine Ankara İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, borçlu tarafından icra takibine itiraz edildiğini, itirazın haksız olduğunu, taraflar arasında süregelen ticari ilişki olduğunu, yapılan satış ve teknik servis hizmeti gereğince kesilen fatura bedelinin ödenmediğini, davalının borcun tüm ferileriyle birlikte faize yönelik yapmış olduğu itirazın yerinde olmadığını, talep edilen faizin yasaya uygun olduğunu, borçlunun borcunu inkar etmesi nedeniyle kötü niyetli olduğunu, bu nedenlerle itirazın iptaline ve takibin devamına İİK.’nun 67.maddesi gereği %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından düzenlenen 12/06/2018 tarihli 24156 nolu fatura daha önce düzenlenen ve müvekkili firma tarafından içerği kabul edilmeyen 16/04/2018 tarihli, 21954 nolu faturaya istinaden düzenlendiğini, bu hususun davacı tarafından fatura üzerinde de açıkça belirtildiğini, yani fatura içeriğine itiraz edilmediği iddiası gerçeği yansıtmadığını, bu hususla birlikte icra takibine ve davaya konu edilen fatura 10/07/2018 tarihide tebellüğ edildiğini, müvekkili firma tarafından davacı aleyhinde keşide edilen … yevmiye nolu ihtarnamesinde söz konusu faturanın davacı tarafa iadesi ile birlikte, faturanın gerek içeriği ve gerekse de bedeli hususlarında taraflar arasında mevcut sözleşme kapsamına uygun olmadığını, müvekkili firma tarafından alınmayan hizmet ve malların fatura edildiğinin tespit edildiğini, davacı tarafça müvekkili firma aleyhinde başlatılan Ankara …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takibinde dava konusu edilen 19.814,88-TL fatura alacağının yanında 5.708,58-TL faiz talep edildiğini, ödeme emrinde belirtilen bu talebin de yasa ve usule aykırı olduğu gerekçesi ile itiraz edildiğini beyanla, davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER, KABUL VE DEĞERLENDİRME: Dava, faturaya dayalı alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Dava açılmadan evvel arabulucuya müracaat edilmiş olup işbu dava şartı yerine getirilmiştir.
Mahkememiz’in 03/02/2021 tarih, 22020/31 Esas ve 2021/54 Karar sayılı kararı ile davanın reddine karar verilmiş, kararının davacı tarafından istinaf edilmesi üzerine Ankara BAM 22. Hukuk Dairesi’nin …Karar sayılı ilamı ile; “… Davanın esasıyla ilgili olarak gösterilen “uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek ölçüde önemli delillerin” toplanmaması ile anlaşılması gerekenin hakimin belirli bir yargıya vararak karar vermesinde etkili/esaslı nitelikteki deliller sözedilmekte olup bu özellikte delillerin toplanmaması tahkikatın büyük ölçüde yeniden yapılmasını gerektirir nitelikte ise HMK’nin 353/I-a-6. maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerekmektedir. Zira somut olayda olduğu gibi taraflar arasındaki uyuşmazlığı oluşturan çeke ilişkin olarak davalının borçlu olup olmadığının belirlenmesi için açıklanan yönlerden tahkikat yapılması zorunlu olup anılan araştırma ile davalı yanın ileri sürdüğü vakıaya dair delilin toplanmaması ve bu delillerin değerlendirilmemiş olması halinde yargı sistemimiz bakımından benimsenmiş olan dar istinaf sisteminden uzaklaşılarak ilk derece mahkemesince değerlendirilmemiş olan konularda ilk defa istinaf mahkemesince bir delile ilişkin olarak tartışma yapılarak yargıya varılacaktır ki bu da iki dereceli yargılama olan istinaf yargı sistemi ile bağdaşmayacaktır. Bu bakımdan ilk derece mahkemesince davanın esasına yönelik uyuşmazlığın giderilmesi için yukarıda açıklanan delillerin toplanmaması ve bu delillere ilişkin her hangi bir değerlendirme yapılmamış olması bakımından davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nin 353/1-a-6. maddesi uyarınca kabulüne ve ilk derece mahkemesinin kararının anılan gerekçelerle kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir…” denilerek kaldırılmıştır.
Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası aslı, tarafların BA-BS formları ilgili vergi dairelerinden getirtilerek dosya kapsamına alınmış, tarafların gösterdikleri tüm deliller toplanmıştır.
Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası ile davacının 21/01/2019 tarihinde 55.523,46-TL alacak üzerinden davalı aleyhine icra takibinde bulunduğu, ödeme emrinin davalıya 24/01/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalının süresi içerisinde (25/01/2019 tarihinde) takibe itiraz ettiği ve itiraz üzerine takibin durduğu görülmüştür.
Davalının ticari defterlerin açılış ve kapanış tasdiklerinin süresinde yapılıp yapılmadığının dolayısı ile delil niteliğine haiz olup olmadığının tespiti, davaya konu faturanın/faturaların tarafların ticari defterlerine kayıtlı olup olmadığının kayıtlı ise kayıt tarihinin tespiti, faturaya/faturalara istinaden tarafların ticari defterlerinde ödeme kaydının olup olmadığının varsa ödeme miktarı ve ödeme tarihinin bildirilmesi var ise dayanak belgenin ibrazı, tarafların ticari defterleri arasında farklılık var ise farklılık arz eden kayıtların tespiti ve dayanaklarının ibrazı maksadıyla dosyanın bilirkişiye tevdi edildiği, söz konusu 28/08/2020 tarihli bilirkişi raporuna göre; davalının 2017-2018 ve 2019 yıllarına ait ticari defterlerinin HMK.’nun 222.maddesi hükümleri gereğince sahibi lehine delil olma niteliği taşıdığı, davaya konu 12/06/2018 tarihli seri A-24156 sıra numaralı KDV dahil 49.814,88-TL tutarlı faturanın davacının ticari defterlerine kaydedilmediği ve form ba ile beyan edilmediği, davaya konu 12/06/2018 tarihli seri A-24156 sıra numaralı KDV dahil 49.814,88-TL tutarlı faturanın üzerinde not da yazılı olan 16/04/2018 tarihli 21954 sıra numaralı faturanın da ticari defterlere kaydedilmediği ve form ba ile beyan edilmediği, …. yevmiye numaralı ihtarname ile 10/07/2018 tarihinde tebellüğ edildiği belirtilen 12/06/2018 tarihli 24156 sıra numaralı davaya konu faturanın içeriğine ve bedeline itiraz edildiğinin rapor edildiği görülmüştür.
Davacı tarafın 2018 yılına ait ticari defterlerinin 03/03/2022 tarihli dilekçede belirtilen adreste olduğu gözetilerek davacının ticari defterlerin açılış ve kapanış tasdiklerinin süresinde yapılıp yapılmadığının dolayısı ile delil niteliğine haiz olup olmadığının tespiti, davaya konu faturanın/faturaların davacının ticari defterlerine kayıtlı olup olmadığının kayıtlı ise kayıt tarihinin tespiti, faturaya/faturalara istinaden davacının ticari defterlerinde ödeme kaydının olup olmadığının varsa ödeme miktarı ve ödeme tarihinin bildirilmesi var ise dayanak belgenin ibrazı, davacının ticari defterleri arasında farklılık var ise farklılık arz eden kayıtların tespiti ve dayanaklarının ibrazı maksadıyla dosya talimat mahkemesi aracılığıyla bilirkişiye tevdi edilmiş, 26/08/2022 sistem tarihli bilirkişi raporunda; dava dosyası, davacı tarafın ticari defter ve kayıtları ile sunulan belgeleri üzerinde, dava ve takip konusu edilen alacağın varlığı ve miktarının belirlenmesine yönelik yapılan incelemeler sonucunda; davacı şirketin 2018 yılı yevmiye defterinin kapanış onayının yaptırılmamış olduğu, bu nedenle sahibi lehine delil teşkil edecek nitelikte olmadığı, davaya konu 12.06.2018 tr 24156 nl faturanın; davacının ticari defterlerine kayıtlı olduğu, kayıt tarihinin 20.06.2018, kayıt numarasının 85 olduğu, davacının; davaya konu faturayı 2018/Haziran dönemi Bs formunda yasal süresi içinde bildirdiğinin tespit edildiği, davacı yasal defterlerine göre; davacının davalıdan icra takibine konu 12.06.2018 tr 24156 nl faturadan kaynaklı 49.814,88 TL alacaklı olduğu, ancak davalı yasal defterlerine göre ; davalının davacıya bu faturaya konu borcunun olmadığı (söz konusu faturanın kayıtlara alınmaması nedeniyle), Ek/21’deki belgede yer alan unsurlardan; davalının faturada yer alan teslim ve hizmetleri kısmen kabul ettiğinin, ancak miktar itibariyle uygun bulmadığının anlaşıldığı, davacının sunduğu belgelerin; ihtilafa konu faturadaki mal ve hizmetlerin fiilen teslimine delil teşkil edecek nitelikte olmadığı, ancak bu hususta (faturadaki teslim ve hizmetlerin fiilen teslim edilip edilmediğinin tespiti) makina mühendisi bir bilirkişiden görüş alınmasının belirleyici olabileceği rapor edilmiştir.
Taraflar arasındaki ihtilafın; taraflar arasında ticari ilişki bulunup bulunmadığı, davacı tarafından düzenlenen fatura sebebiyle davacının alacaklı olup olmadığı ve bu kapsamda yapılan takibe itirazın haklı olup olmadığı noktasında toplandığı tespit edilmiştir.
Davacı tarafından, davalıya karşı Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında 12/06/2018 düzenleme tarihli, 49.814,88-TL tutarındaki ve 24156 nolu faturaya dayalı olarak takip başlatılmıştır. Davalının süresi içerisinde takibe itiraz etmesi nedeniyle icra takibi durmuştur. Tarafların 2018 ve 2019 yıllarına ait BA-BS formları ilgili vergi dairelerinden getirtilmiş ilgili bu kayıtlarla beraber davalının ticari defterleri üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesi ile; davalının 2017-2018 ve 2019 yıllarına ait ticari defterlerinin HMK ‘nın 222.maddesi hükümleri gereğince sahibi lehine delil olma niteliği taşıdığı, davaya konu 12/06/2018 tarihli seri A-24156 sıra numaralı KDV dahil 49.814,88-TL tutarlı faturanın davalının ticari defterlerine kaydedilmediği ve form BA ile beyan edilmediği, …. yevmiye numaralı ihtarname ile 10/07/2018 tarihinde tebellüğ edildiği belirtilen 12/06/2018 tarihli, 24156 sıra numaralı davaya konu faturanın içeriğine ve bedeline itiraz edildiği anlaşılmıştır. Ankara BAM 22. Hukuk Dairesi’nin 22/12/2021 tarih, … Karar sayılı kaldırma ilamından sonra davacı tarafın ticari defterleri de incelenmiş, yukarıda ayrıntıları yazılı bilirkişi raporunda; takip ve davaya dayanak faturanın davacı defterlerine yöntemine uygun bir şekilde kaydedildiği ve davacının kendi defterlerine göre faturadan dolayı alacaklı olduğunun göründüğü ifade edilmiştir. Her ne kadar takip ve davaya dayanak fatura davacı defterlerinde kayıtlı ise de; söz konusu faturanın davalı defterlerinde kayıtlı olmaması karşısında davacı defterlerinin kendisi lehine delil olarak kabul edilebilmesi ve buna göre hüküm tesisi mümkün değildir. Ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması gerekir. Davacı tarafın ticari defterleri yasada belirtildiği üzere karşı tarafın ticari defterleri ile uyumlu olduğu takdirde lehine delil olabilecektir. Somut olayda bu koşullar sağlanamamıştır. Davacının yemin deliline de dayanmış olması sebebiyle 09/11/2022 tarihli celsede davacı vekiline yemin delili hatırlatması yapılmış, davacı vekili yemin deliline başvurmayacaklarını açıklamıştır. Davacı tarafından, takip ve dava dayanağı fatura konusu ürünlerin davalıya teslim edildiği ve bu sebeple alacaklı olunduğu ispat edilemediğinden davanın reddine, davacı tarafından takibe kötüniyetle girişildiğinde dair herhangi bir delil sunulmadığından davalının kötüniyet tazminatı talebinin de reddine dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davalının kötüniyet tazminatı isteminin REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70 TL maktu harcın, peşin alınan 54,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye 26,30 TL harcın davacıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
3-Zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00-TL’nin davacıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmının HMK’nun 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde ve istek halinde yatırana iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/11/2022

Katip … Hakim …
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır