Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/787 E. 2022/823 K. 14.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :2022/787 Esas
KARAR NO :2022/823
DAVA :Tazminat
DAVA TARİHİ :23/01/2012
KARAR TARİHİ :13/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, taraflar arasında imzalanan sözleşme kapsamında dava dışı … Elektronik Cihazlar İht. ve Tic. Ltd. Şti.’nin ticari kredi talebine teminat olarak gösterdiği taşınmazın değerleme işleminin davalı şirket tarafından yapılarak 110.000,00 TL olarak belirlendiğini ve taşınmaz üzerine ipotek tesis edilerek kredi kullandırıldığını, kredi ödemelerinde sorun olması nedeniyle başlatılan takipte taşınmazın kıymet taktirinin 30.000,00 TL olarak tespit edildiğini ve 17.000,00 TL bedelle satın alındığını, davalının hatalı değer tespiti sonucu müvekkili bankanın zarara uğradığını ileri sürerek, şimdilik 10.000,00 TL’nin kredinin kat edildiği 05.01.2011 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, ıslah dilekçesiyle talebini 68.581,16 TL olarak arttırmıştır.
Davalı vekili, müvekkili şirket tarafından belirlenen değerinin doğru olduğunu, davacı bankanın kredi kullandırırken gerekli özeni göstermediğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Dava, taraflar arasındaki hizmet sözleşmesi uyarınca davalı tarafça yapılan gayrimenkul değerlemesi sebebiyle davacı bankanın uğradığı zararın tazmini istemine ilişkindir.
Mahkememizin 11.04.2013 gün ve 2012/39-2013/218 sayılı ilamı ile davanın kabulüne dair verilen kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin ….sayılı ilamıyla, bilirkişi heyeti oluşturularak taşınmaz değer tespiti yanında kredi kullandıran bankanın bankacılık uygulamaları açısından yeterli teminata bağlanmadan aşkın olarak kredi kullandırıp kullandırmadığı, bu konu açısından müterafik kusurunun bulunup bulunmadığı, ekspertiz inceleme tarihi itibariyle taşınmaz değer tespitinin uygun olup olmadığı, ihale prosedürü içinde satışın gerçekleşmesinde davalıya kusur verilip verilmeyeceği, oluşan zararla uygun illiyet bağı bulunup bulunmadığı konularının tartışılarak davacı bankanın gerçek zararına ilişkin oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekçesi ile bozulduğu, mahkememizce bozma ilamına uyularak, alınan bilirkişi kök rapor ve ek raporunda iki farklı hesaplamanın yapıldığı, söz konusu hesaplamalardan davacı bankanın dosyaya sunmuş olduğu kredi tebliğ mektubundaki oranların dikkate alınmasının gerektiği, davacı banka tarafından kendi vermiş olduğu kredi tebliğ mektubundaki oranlara uyulmadığından davacının bu hususta kusurlu olduğu, söz konusu oranlara uyulsa idi davacının kullandıracağı kredi tutarının maksimum 73.333,33 TL olarak belirlendiği, bu oran üzerinden taşınmazın değerleme tarihindeki gerçek bedeli olan 25.000,00 TL düşüldüğünde davacının zararının 48.333,33 TL olduğu gerekçesiyle, davanın bu bedel yönünden kısmen kabulüne dair kararın da Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin 27.06.2022 gün ve 2021/3054-2022/3604 sayılı ilamı ile; dosya kapsamından davaya konu taşınmazın değerinin davalı şirketin 13.11.2007 tarihli ekspertiz raporunda 110.000,00 TL olarak belirlendiği, ancak o tarih itibarıyla gerçek değerinin 25.000,00 TL olduğu, taşınmazın 19.07.2011 tarihinde icra yoluyla satışı ile 17.000,00 TL bedelle ihale edildiği, davacı banka tarafından da aşkın kredi kullandırıldığının sabit olduğu, bilirkişi heyeti tarafından sunulan raporda davacı bankanın zararına ilişkin iki farklı oran üzerinden hesaplama yapıldığı ve kredi tebliğ mektubunda belirlenen oranlar üzerinden yapılan hesaplama hükme esas alınmış ise de, kredi sözleşmesinin taraflarınca tebliğ mektubunda belirlenen oranlar üzerinden mutabakata varılmadığı gibi davacı banka tarafından teklifte yer alan risk oranlarının da üzerinde kredi kullandırıldığına göre, mahkemece bu tebliğ mektubuna itibar ederek yapılan hesaplama üzerinden karar verilmesi doğru olmamıştır. Buna göre, bankacılık teamülleri, BDDK uygulamaları, Basel Sermaye Uzlaşısı, SPK’nın Teminatlı Menkul Kıymetler Tebliğinin 19. maddesi gereğince bilirkişi heyeti raporlarında gösterilen diğer hesaplama yöntemi olan teminat değerinin %50’si oranında ticari kredi kullandırılması gerektiğinin kabulü ile hesaplama yapılması yoluna gidil, o halde değerleme tarihi itibarıyla kullandırılabilecek kredinin üst limiti bu oran üzerinden 110.000,00 TL X %50 = 55.000,00 TL olarak belirlenip, bu bedelden taşınmazın değerleme tarihindeki gerçek değeri olan 25.000,00 TL’nin mahsubu ile davacının gerçek zararının ( 55.000,00 TL – 25.000,00 TL=) 30.000,00 TL hesap edilerek mahkemece davalının bu bedel üzerinden sorumlu tutulması gerekirken, bankanın kendi kredi tebliğ mektubundaki orana itibar etmek sureti ile yazılı şekilde karar verilmesinin hatalı olduğundan bahisle kararımızın bozulduğu anlaşılmıştır.
Usul ve yasaya uygun bulunduğu için uyulmasına karar verilen Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda davanın kısmen kabulü ile davacı banka tarafından teklifte yer alan risk oranlarının üzerinde kredi kullandırıldığı da dikkate alınarak, değerleme tarihi itibari ile kullandırılabilecek kredinin üst limitinin 55.000,00 TL olduğu, bu bedelden taşınmazın değerleme tarihindeki gerçek değeri olan 25.000,00 TL’nin mahsubu ile 30.000,00 TL’nin 06.01.2022 olan temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda da açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen kabulü ile; 30.000,00-TL’nin 06.01.2012 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Alınması gerekli karar ve ilam harcı 2.049,30 TL olduğundan peşin olarak alınan 21,15-TL harç ile 1.137,05-TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 891,10 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı duruşmada kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı duruşmada kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan; 45,60-TL harç toplamı, 1.137,05-TL ıslah harcı, 177,50 TL keşif harcı, 3.629,55-TL posta, tebligat ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 4.989,70-TL yargılama giderinin ret kabul oranına göre hesaplanan 2.184,49-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, geri kalanının davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan 550,00-TL (posta ve tebligat gideri) yargılama giderinin davanın ret ve kabul oranına göre hesap edilen 309,21-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiyesinin davalı üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısım var ise karar kesinleştiğinde talep halinde yatırana iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren 15 gün içerisinde YARGITAY temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 14/12/2022

Katip …
*E – İMZALIDIR*

Hakim …
*E – İMZALIDIR*