Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/699 E. 2023/35 K. 17.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/699 Esas – 2023/35
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO :2022/699 Esas
KARAR NO :2023/35

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
DAVALI
DAVA :İtirazın iptali
DAVA TARİHİ :14/10/2022
KARAR TARİHİ :17/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili; müvekkili şirket tarafından sigortalanan … plakalı aracın, trafik kazası nedeniyle hasara uğradığını, kazada davalıların % 100 kusurlu olduğunu, davacı şirketçe sigortalıya 68.241,00 TL ödeme yapıldığını, 43.000,00 TL’sinin zarar veren aracın zorunlu mali sigortası tarafından karşılanmasına rağmen karşılanmayan 26.990,19 TL’nin rücuan tahsili için başlatılan icra takibine davalılarca haksız yere itiraz edildiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına ve % 20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; kasko sigorta poliçesinden kaynaklanan rücuan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Hemen belirtilmelidir ki dava; sözleşmenin tarafları arasında değil, sorumluluğundan kaynaklanmış olup, kasko sigorta poliçesi ile sigortalanmış araç da hususi otomobildir.
Bilindiği üzere; 03.07.1944 tarihli resmi gazetede yayımlanan 22.03.1944 tarih ve 37-9 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararında bu husus “Sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava, sigorta poliçesinden doğan bir dava değildir. Bu nedenle, halefiyet davası bir tüketici dava sayılamaz. Bu dava, aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa, aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur.” şeklinde vurgulanmaktadır. Davacı sigorta şirketi olup, uyuşmazlık haksız fiilden kaynaklanmaktadır. Sigorta şirketi kasko poliçesi ile sigortalanan araç sahibi yerine geçerek dava açmaktadır. Bu durumda uyuşmazlığın genel mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir (Yargıtay 17. HD’nin 26.04.2018 gün ve 2018/5-4524 sayılı ilamı).
Hal böyle olunca, davacının halefiyete dayalı olarak açtığı itirazın iptali davasında asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu gözetilerek, dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1)Mahkememizin görevsizliği nedeni ile HMK’nin 114/1-c ve 115/2. maddeleri gereğince davanın usulden REDDİNE,
2)Kararın kesinleşmesine müteakip talep halinde dosyanın görevli Ankara Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3)HMK’nin 331/2. maddesi gereğince yargılama giderlerinin görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
4)İş bu ilam taraflardan birinin süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde kararı veren mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli ya da yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmesi gerektiği, aksi takdirde resen HMK’nin 20. maddesi gereğince mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği hususunun taraflara ihtaratına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 17/01/2023

Katip
¸e-imza

Hakim
¸e-imza