Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/665 E. 2022/781 K. 29.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/665 Esas
KARAR NO : 2022/781

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/09/2022
KARAR TARİHİ : 29/11/2022
GR.KR.YZM.TARİHİ : 29/11/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ASIL DAVA YÖNÜNDEN;
TALEP : Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; öncelikle davalı şirket aleyhine Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ilamsız icra takibinde ödeme emrinin 26.05.2022 tarihinde davalı şirkete tebliğ edildiğini, fakat davalı şirketin 30.05.2022 tarihinde itiraz ederek takibi durdurduğunu, davalı şirketin itirazı üzerine uyuşmazlığın çözümü için taraflarınca Arabuluculuk yoluna başvurulduğunu ve bu süreçte “Anlaşamama” şeklinde sonuçlandığını, müvekkili ile davalı firma arasındaki ticari ilişki neticesinde davalı şirketin müvekkilinden “Muhafız İstemci Yönetim Sistemi 1 Yıllık Lisans 500 İstemci” isimli ürünü aldığını, ürün karşılığında müvekkili tarafından 28/04/2022 tarihli, GIB2021000000020 numaralı, 100.000,00 USD+KDV olmak üzere toplam 971.258,00-TL tutarında elektronik fatura düzenlendiğini ve bu bedelin ödenmemesi üzerine taraflarınca davalı şirkete … yevmiye numaralı ihtarnamesinin keşide edilerek, dava konusu ve davaya konu edilmeyen diğer fatura bedellerinin ödenmesinin talep edildiğini, satışın üzerinden uzun bir süre geçtikten ve bahsi geçen ihtarnamenin gönderilmesinin ardından, davalı firma tarafından GIB2022000000002 nolu 30/05/2022 tarihli bir iade faturasının düzenlendiğini, bunun üzerine taraflarınca iade faturasının taraflarınca kabulünün mümkün olmadığı hususunda borçlu şirkete …. yevmiye numaralı ihtarnamesinin keşide edildiğini, ancak borçlu şirket tarafından, gönderilen ihtarnamelere rağmen fatura bedelinin ödenmemesi üzerine taraflarınca Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını ve davalı şirket tarafından ilgili takibe haksız ve kötü niyetli olarak itiraz edildiğini, davalı şirketin süresi içerisinde usulüne uygun olarak faturaya itiraz etmediğinden takip konusu faturanın içeriğini kabul etmiş sayılacağını, borçlu şirketin haksız ve kötü niyetli itirazı sebebi ile icra inkar tazminatına mahkum edilmesi gerektiğini, kabul etmemekle beraber bir ayıp olması durumunda dahi ayıp bildiriminde bulunmamasına ve itiraz ettiğini iddia ettiği fatura aslını müvekkili şirkete iletmemesine rağmen borcu olmadığı iddiası ile haksız ve kötü niyetli bir şekilde takibe itiraz ettiğini beyan ederek; davalarının kabulüne, davalı/borçlu şirket aleyhine açılan Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında borca ve tüm ferilerine ilişkin itirazın iptali ile takibin devamına, davalı/borçlu şirketin takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini istemiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle; öncelikle taraflar arasında sulh görüşmelerinin devam ettiğini, cevap süresinin sonuna gelindiğinden müvekkilinin hak kaybına uğramaması adına işbu cevap dilekçesini sunma zaruretinin hasıl olduğunu, davacı taraf aksini iddia etmekteyse de her iki icra takibine yaptıkları borca itirazin yerinde olup, esasen müvekkilinin karşı taraftan alacağının bulunduğunu, davacının her ne kadar müvekkiline Muhafız İstemci ”Muhafız İstemci Yönetim Sistemi 1 Yıllık Lisans 500 İstemci” ürünü sattığını iddia etmekteyse de, buna ilişkin dosya kapsamında teslim-tesellüm, kurulum yapıldığına dair herhangi bir tutanak, taraflar arasında akdedilmiş sözleşmeyi sunamadığını, salt düzenlemiş olduğu fatura ve içeriğine dayanarak alacak ihdas ve iddia ettiğini, söz konusu sistem her ne işletim sistemine sahip olursa olsun son kullanıcıları tek bir platformda izlenip yönetilebilmesi için tek bir platform sunmakta, riskli kullanıcı davranışlarının tespit edilmesi ve loglanmasını sağladığını, öncelikle müvekkilinin adı geçen sistemi kullanmasını gerektirecek bir durumun mevcut olmadığı gibi söz konusu sistemin müvekkili tarafından kullanılmadığını, davacının bahse konu sistemi müvekkilinin kullandığını iddia ediyorsa, bunu salt faturayla değil söz konusu sistemin lisans kodunu, bu kod kullanılarak abonelik oluşturulduğuna dair kayıtları, kullanıcı adı ve benzeri kullanıma ilişkin gereken kodları taraflarına teslim ettiğine dair bir kısım bilgi ve belgeleri iddiaların somutlaştırılması adına dosyaya ibrazının gerektiğini, eğer yapılan hizmet bir faturaya dayandırılıyorsa söz konusu alacağın talep edilebilir veya işin gereklerinin sözleşmeye uygun yerine getirildiğini kanıtlayamadığını, borç ilişkisini yasal deliller ile ispat etmesi gerektiğini, söz konusu hizmetin verildiğinin davacı tarafından düzenlenen fatura ile ispatının tek başına mümkün olmadığını ve bu hizmetin verildiğinin somut delillerle ispatlanmasının gerektiğini beyan ederek; usul ve yasaya aykırı davanın reddine karar verilmesini, takibin haksız ve kötüniyetle açıldığı gerekçesiyle %20’den aşağı olmamak üzere lehe kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
BİRLEŞEN AANKARA …ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN …. KARAR SAYILI DOSYASI YÖNÜNDEN;
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı firma arasındaki ticari ilişki neticesinde davalı şirketin müvekkili şirketten çimento ve inşaat demiri aldığını, konu ürünler karşılığında müvekkil şirket tarafından 09/07/2021 tarihli, 225.491,16-TL tutarında, 11/08/2021 tarihli, 248.803,00-TL tutarında, 27/08/2021 tarihli, 242.544,28-TL tutarında, 10/09/2021 tarihli, 241.817,40-TL tutarında, 24/09/2021 tarihli, 245.937,96-TL tutarında, 06/10/2021 tarihli, 224.162,24-TL tutarında olmak üzere, toplam 1.428.756,04-TL tutarında elektronik fatura düzenlendiğini, konu faturaların bedelinin ödenmemesi üzerine, taraflarınca davalı şirkete … yevmiye numaralı ihtarnamesi keşide edilerek, dava konusu ve davaya konu edilmeyen diğer fatura bedellerinin ödenmesinin talep edildiğini, ancak borçlu şirket tarafından, gönderilen ihtarnameye rağmen fatura bedelinin ödenmemesi üzerine taraflarınca davalı şirket aleyhine Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … Esas Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, konu ilamsız icra takibinde ödeme emrinin 08.06.2022 tarihinde davalı şirkete tebliğ edildiğini, fakat davalı şirketin 13.06.2022 tarihinde itiraz ederek takibi durdurduğunu, davalı şirketin itirazı üzerine uyuşmazlığın çözümü için taraflarınca arabuluculuk yoluna başvurulmuş olup, arabuluculuk sürecinin “Anlaşamama” şeklinde sonuçlandığını, davalı şirketin müvekkili şirketten almış olduğu hizmetin bedelini ödemediğini, davalı şirket tarafından ilgili takibe haksız ve kötü niyetli olarak itiraz edildiğini, davalı şirketin TTK’nun 21/2 maddesi uyarınca 8 gün içerisinde müvekkili şirket tarafından gönderilen faturaya itiraz etmediği gibi herhangi bir ayıp bildiriminde de bulunmadığını, takibe konu edilen faturaları müvekkiline iade etmediğini, dolayısıyla süresi içerisinde söz konusu faturaya itiraz etmeyen ve ayıp bildiriminde bulunmayan davalı tarafın, TTK. 21/2 madde uyarınca faturanın içeriğini kabul etmiş sayıldığını ve böylece faturanın yazılı bir delil niteliği kazandığını, bu kapsamda, TTK’da öngörülen fatura içeriğine itiraz usulleri gereği gibi yerine getirilmediğinden faturanın içeriğinin davalı şirket tarafından kabul edilmiş sayılacağını, davalı şirketin usulüne uygun olarak takip konusu faturaya itiraz etmemesine, ayıp bildiriminde bulunmamasına, itiraza konu malları iade etmemesine ve itiraz ettiğini iddia ettiği fatura aslını müvekkili şirkete iletmemesine rağmen borcu olmadığı iddiası ile haksız ve kötü niyetli bir şekilde takibe itiraz ettiğini beyan ederek, davanın kabulüne, davalı/borçlu şirket aleyhine açılmış Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasında borca ve tüm ferilerine ilişkin itirazın iptali ile takibin devamına, davalı/ borçlu şirketin takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı şirket üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle; davacının iddiasında müvekkili şirkete inşaat demiri ve beton sattığını, buna karşılık fatura düzenlediğini ve taraflarından alacaklı olduğunu iddia ettiğini, fatura ile ilgili itirazlara asıl davaya ilişkin beyanları ile yer verilip birleşen davada da aynı itirazlarının geçerli olduğunu, davacının sunmuş olduğu fatura içeriğinde yer alan emtiaların müvekkiline teslim edildiğine dair dosya kapsamında herhangi bir belge mevcut olmadığı gibi davacının müvekkili ile faturada belirtilen emtiaların satın alınmasına ilişkin herhangi bir sözleşmenin de mevcut olmadığını, eldeki davada itirazın iptali istenen alacak miktarı toplamda 1.428.756,04-TL olup, herhangi bir tacirin yazılı sözleşme olmaksızın bu miktarda bir malı hele de hiçbir bedel almaksızın satmasının, teslim etmesinin, bu miktara karşı takibe geçmek için bir yıl gibi uzunca bir süre beklemesinin ticari hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, her iki tarafın tacir olduğu eldeki davada bu kapsamda büyük meblağlı emtianın sözleşmeye bağlanmaksızın ve ödeme alınmaksızın teslim edilmesinin mantığa aykırı olduğunu, bir sözleşmeye dayanmayan faturanın soyut olarak muhatabına gönderilmesi ve muhatabın faturaya itiraz etmemiş olması onun kesinleştiğini sonucunu doğurmayacağını, faturanın dayandığının akdi bir ilişki bulunmaksızın ve bunun aksi davacı tarafından ispat edilmeksizin bu karineye dayanılarak hak iddia edilmesinin mümkün olmayacağını, taraflar arasında faturaya konu hizmet ve emtia alımına ilişkin ticari ve akdi bir ilişki bulunmadığını, fatura konusu hizmet ve emtianın müvekkili şirkete teslim edilmediğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte aksini düşünecek olduklarında dahi alacakların zamanaşımına uğradığını, davacıya borçlarının bulunmadığını, aksine alacaklı oldukları hususu dikkate alındığında açılan asıl ve birleşen davanın reddinin gerektiğini beyan ederek; usul ve yasaya aykırı davanın reddine karar verilmesini, takibin haksız ve kötüniyetle açıldığı gerekçesiyle %20’den aşağı olmamak üzere lehe kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davacı vekilinin 28/11/2022 tarihli, UYAP üzerinden gönderilen e-imzalı dilekçesi ile davadan ve birleşen davadan feragat ettiğini beyan ettiği ve ekinde “Sulh ve İbraname Protokolü” başlıklı belgenin sunulduğu görülmüştür.
Mahkememizce yapılan yargılama sonunda, davacı mevcut ve birleşen davasından feragat ettiğinden davanın ve birleşen davanın feragat nedeniyle reddine karar vermek gerektiği, yine tarafların karşılıklı vekalet ücreti ve yargılama gideri talebi olmadığından taraflarca yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına ve lehlerine vekalet ücretine hükmedilmemesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :
(A) ASIL DAVA YÖNÜNDEN;
1-Davanın feragat nedeniyle reddine,
2-Davadan feragat ilk celseden önce vuku bulduğundan, Harçlar kanununun 22. maddesi gereğince harcın 26,90-TL olarak kabulü ile bakiye 22.744,47‬-TL’nin kesinleştiğinde yatırana iadesine,
3-Dava şartı olan zorunlu arabuluculuk gideri 1.320,00-TL’nin davacı taraftan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davalı taraf her ne kadar kendisini bir vekil ile temsil ettirmiş ise de, vekalet ücreti talebi olmadığından lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin talebi doğrultusunda davalı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın karar kesinleştiğinde, yatırana iadesine,

(B) BİRLEŞEN ANKARA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN ….ARAR SAYILI DOSYASI YÖNÜNDEN;
1-Davanın feragat nedeniyle reddine,
2-Davadan feragat ilk celseden önce vuku bulduğundan, Harçlar kanununun 22. maddesi gereğince harcın 26,90-TL olarak kabulü ile bakiye 17.228,91‬‬-TL’nin kesinleştiğinde yatırana iadesine,
3-Dava şartı olan zorunlu arabuluculuk gideri 1.320,00-TL’nin davacı taraftan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davalı taraf her ne kadar kendisini bir vekil ile temsil ettirmiş ise de, vekalet ücreti talebi olmadığından lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin talebi doğrultusunda davalı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın karar kesinleştiğinde, yatırana iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yokluğunda, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 29/11/2022

Başkan …
¸e-imza
Üye …
¸e-imza
Üye …
¸e-imza
Katip …
¸e-imza