Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/65 E. 2022/818 K. 12.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

T.C.
ANKARA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/65 Esas
KARAR NO : 2022/818

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/01/2022
KARAR TARİHİ : 12/12/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP :
Davacı vekilince mahkememize sunulan dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirket ile davalı şirket arasında takip öncesi devam eden ticari ilişki mevcut olduğunu, bu ticari ilişkiler ve alım satım neticesinde davalı firmaya çeşitli tarih ve miktarlar faturalar tanzim edip gönderdiğini, davalı tarafça çeşitli tarihlerde çek keşide edildiğini, bu çekler ve diğer ödemelerin tahsil edildikçe cari hesap borcundan mahsup edildiğini ancak bakiye kalan 17.970,00 TL alacağın davalı tarafça ödenmediğini ve hususun ticari defter kayıtlarından tahsil edilebileceğini, ayırca bu alacağa mahsuben davalı tarafından müvekkili şirkete verilen senetler ile ilgili daha önce Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ancak davalı tarafından senet üzerindeki imzaya itiraz edilmesi üzerine Ankara …İcra Hukuk Mahkemesi’nin … E. – … K. Sayılı dosyasından yapılan yargılama neticesinde davalının imzaya itirazının kabulüne karar verildiğini, dosyanın istinaf aşamasında olup henüz kesinleşmediğini beyan ederek, fazlaya ilişkin talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydıyla müvekkilin davalıdan alacağı olan 17.970,00 TL alacağınını dava tarihinden itibaren hesaplanacak ticari faiz ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı ile müvekkili arasında ticari ilişki mevcut olmadığını, müvekkilin davacıdan mal satın almadığını, müvekkilin (… Doğalgaz Isı Sistemleri) unvanı ile 27/08/2015 tarihinde iş yeri açtığını 30/07/2017 tarihi itibari ile de vergi dairesi tarafından iş yerinin resen terki yapıldığını, davacının daha önce Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile müvekkili aleyhine 22/02/2018 ödeme tarihli 15.000 TL bedelli bonoya istinaden kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibi başlattığını, davacı tarafından yapılan takibe Ankara …İcra Hukuk Mahkemesi … E. Sayılı dosyası ile davalı tarafından imzaya itiraz edildiğini mahkemece bonodaki imzanın müvekkiline ait olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verildiğini ve davanın istinaf aşamasında olduğunu, ayrıca müvekkilinin ticari ilişkiye girmesi için herhangi bir kişiye temsil yetkisi vermediğini belirterek, davanın yetki itirazı yönünden kabulünü, davanın dava şartı noksanlığından usulden reddini, mahkeme aksi kanaatte ise davanın esastan reddine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE :
Dava ticari satımdan kaynaklanan alacak davasıdır.
Taraflar arasındaki ihtilafın; Taraflar arasında ticari ilişki olup olmadığı, davacının davalı ile ticari alım satım ilişkisinden kaynaklı cari hesap nedeniyle ödenmeyen bakiye alacağı olduğu iddiasının yerinde olup olmadığı, yerinde ise miktarı noktasında toplanmıştır.
Mahkememizce, Ankara …İcra Hukuk Mahkemesi … Esas-… karar sayılı dosyası, Ankara …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyası, Ba- Bs kayıtları, davacı şirket cari hesap ekstreleri dosya arasına alınmıştır.
Tarafların iddia ve savunmaları, dosyadaki deliller ve tarafların ticari defterleri incelenmek suretiyle ticari defterlerin açılış ve kapanış tasdiklerinin süresinde yapılıp yapılmadığı, delil niteliğine haiz olup olmadığı, tarafların ticari defterleri arasında farklılık var ise farklılık arz eden kayıtların tespiti ve dayanakların ibrazı amacıyla, taraflar arasında ticari ilişki olup olmadığı, davacı iddialarına değerlendirilerek cari hesap ilişkisinden kaynaklı davalının davacıya borçlu olup olmadığı, borçlu ise miktarı hususunda HMK’nın 273. Maddesi gereğince rapor düzenlenmesi amacı ile Mali Müşavir bilirkişi marifeti ile inceleme yapılarak rapor düzenlenilmesine karar verilmiş, 19/08/2022 tarihli bilirkişi raporunda; Davacı şirketin ticari defterlerinin noter onaylarını kanuni süresi içinde yaptırdığı ve TTK gereği kendi lehine delil olabileceği, ancak davalının 2017 yılı yevmiye defteri kapanış noter onayını yaptırmadığı, ayrıca muhasebe usul esaslarına göre kapanış kayıtlarını yapmadığı tespit edildiğinden 2017 yılı defterleri TTK gereği kendi lehine delil olamayacağının saptandığı, davacı şirket kayıtlarına göre davalıdan 17.970,00 TL alacak görünmekte ise de davalı kayıtlarında taraflar arasında ticari ilişki olduğuna dair bir kanıt veya bilgiye rastlanılmadığı beraberinde davacının düzenlediği fatura, ödeme belgesi veya bilgisi de tespit edilemediği, yapılan inceleme ve tespitlerde davacının düzenlediği faturalar davalının vergi dairesi kayıtlarından resen terk işlemi yapıldığı 30/07/2017 tarihinden sonra düzenlenmiş olması, tahsilat makbuzlardaki kredi kartının başka kişilere ait olması, faturadaki teslim alan kişi imzası ile senetlerdeki imzanın aynı kişi olması ve bu imzanın ise davalıya ait olmadığı yönündeki mahkeme kararıda dikkate alındığında davacının alacak talebinin mesnetsiz olduğu sonucunun ortaya çıktığı, bu durumda davacının davalı adına düzenlediği faturalar sonucu kayıtlarında oluşan alacak durumunun da dikkate alınmaması gerekeceği rapor edilmiş, usul ve yasaya uygun olarak düzenlenen bilirkişi raporu hüküm kurmaya ve denetime elverişli kabul edilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller ile hüküm kurmaya ve denetime elverişli kabul edilen bilirkişi raporu ile birlikte yapılan değerlendirme neticesinde; davacı tarafından davalı ile yapmış olduğu ticari alım satım ilişkisinden kaynaklı cari hesap nedeni ile ödenmeyen bakiye alacağını talep ettiği söz konusu davada, tarafların ticari defter ve kayıtlarının incelenmesine ilişkin bilirkişi raporunda da tespit edildiği üzere her ne kadar davacının defter ve kayıtları usulüne uygun tutulmuş, lehine delil teşkil edecek olması, davalı kayıtlarının ise usulüne uygun tutulması nedeni ile lehine delil teşkil etmeyecek mahiyette olsa dahi davacı şirket kayıtlarına göre, davalı kayıtlarında taraflar arasında ticari ilişki olduğuna dair bir kanıt veya bilgiye rastlanılmadığı, davacının düzenlendiği fatura ödeme belgesi veya bilgisinin tespit edilemediği, davacının düzenlediği faturaların davalının vergi dairesi kayıtlarının resen terk işleminin yapıldığı 30/07/2017 tarihinden sonra düzenlendiği tahsilat makbuzlardaki kredi kartının başka kişiye ait olduğu, faturada teslim alan kişinin imzasının davalıya ait olmadığı yönünde Ankara 9 İcra Hukuk Mahkemesinin … Esas ve … Karar sayılı ilamı dikkate alındığında davacının alacak talebinin dayanaktan yoksun, düzenlenen faturalar nedeni ile davalının sorumlu tutulamayacağı anlaşılmakla, davacının davasının reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :
1-Davanın Reddine,
2-Alınması gereken 80,70 TL maktu harcın, peşin alınan 306,89 TL harçtan mahsubu ile bakiye 226,19 TL harcın karar kesinleştiğinde istek halinde yatırana iadesine,
3-Zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00-TL’nin davacıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına
6-Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısım var ise talep halinde karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/12/2022

Katip … Hakim …
¸e-imzalıdır

¸e-imzalıdır