Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/631 E. 2023/356 K. 31.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/631 Esas – 2023/356
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/631 Esas
KARAR NO : 2023/356

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 15/09/2022
KARAR TARİHİ : 31/05/2023
KR.YZL.TARİHİ : 23/06/2023
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirkete sigortalı dava dışı … Şirketine ait … plakalı aracın, davalının sorumluluğu altındaki otoyolda rögar giderinin tıkalı olması nedeniyle yağmur sularının yolun sol şeridine taşması sonucu kazaya karışarak hasara uğradığını, yaşanan kazadan sonra müvekkili şirket tarafından tazminat ödemesi yapıldığını, ödenen tazminatın rücuen tahsili için başlatılan icra takibinin davalı itirazı üzerine durduğunu, arabuluculuk sürecinde anlaşma sağlanamadığını, dava konusu kazanın meydana gelmesinde yolun bakım, onarım, gözetim ve işletiminden sorumlu davalı şirketin can ve mal güvenliğinin sağlanması için gerekli önlemleri almayarak işbu kazanın oluşmasında asli kusurlu olduğu … düzenlenen kaza tespit tutanağı ile tespit edildiğini, kazadan sonra … plakalı araç için toplamda 41.721,86 TL ödeme yapıldığını, kazaya karışan … plakalı aracın sigortacısı … A.Ş. tarafından aracın kusuru oranında 10.430,47 TL müvekkili şirkete 28/02/2022 tarihinde ödendiğini, müvekkilinin sigortalısına tazminat ödemesi yapan müvekkili şirketin davalı tarafa rücu hakkı bulunduğunu, müvekkilinin uğramış olduğu zararların tazmini için … Esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlattığını, ancak davalı taraf haksız ve kötü niyetli olarak takibe itiraz ettiği için takibin durmasına karar verildiğini, bu nedenle davalı tarafından yapılan haksız ve dayanaksız itirazın iptaline, takibin faizi ile birlikte devamına ve davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; … tarafından yapımı gerçekleştirilen otoyolun, yapım sonrası müvekkili şirket tarafından işletme, bakım, onarım, tadilat, temizlik ve güvenlik çalışmalarını 6001 sayılı Kanun uyarınca otoyolun emniyetle kullanılmasını sağlayacak şekilde, … ile imzalanan uygulama sözleşmesi ve eklerine uygun olarak, 2918 sayılı K.T.K.ile sair mevzuat tahtında eksiksiz bir şekilde yerine getirdiğini, müvekkili şirketin, uygulama sözleşmesi tahtındaki yükümlülüklerine uygun olarak her 4 (dört) saatte bir otoyolda devriye faaliyeti yürüttüğünü, devriye ekiplerinin, devriye turları sırasında tespit ettikleri ya da otoyol çağrı merkezine bildirilen kazalara ve sair olaylara müdahale etmekte, olay yerinin güvenliğini sağlayıp yol yüzeyinin temizliğini gerçekleştirdiğini ek olarak, devriye ekiplerinin temizlik ekipleri ve rutin bakım ekipleri tarafından otoyol yol yüzeyi düzeni olarak kontrol edilip temizlendiğini, bu kapsamda, kazanın meydana geldiği bölgede 14.06.2021 tarih ve öncesinde müvekkili şirket tarafından görevlendirilen rutin bakım personelleri tarafından otoyolda temizlik faaliyetlerinin gerçekleştiğini, bununla birlikte, davaya konu kazanın meydana geldiği bölgedeki temizlik çalışmalarına ilişkin, 01.06.2021, 03.06.2021 ve 11.06.2021 tarihli Rutin Bakım Sicil kartları dikkate alındığında ilgili mevzuat ve teknik şartnameler uyarınca gerekli tüm kontrollerin kaza tarihinden önce yapıldığı ve kontroller akabinde gerekli çalışmaların tamamlandığının açık olduğu beyan ederek, davanın öncelikle usulden reddedilmesini, kötü niyetli başlatılan takiple müvekkil şirketin talep edilen alacak gerçek ve mevcut alacak olmadığından itirazın iptali davasının reddedilmesini, takibin haksız ve kötü niyetli olan alacaklı hakkında takibe konu alacağın %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER, KABUL VE DEĞERLENDİRME: Dava, başlatılan icra takibine itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Dava açılmadan evvel arabulucuya müracaat edilmiş olup işbu dava şartı yerine getirilmiştir.
…’nün yazı cevabı, … Esas sayılı dosyası Uyap kayıtları, …’nün yazı cevabı, dava dışı … A.Ş. hasar dosyası sureti, … ‘nın yazı cevabı, davacı sigorta şirketinden hasar dosyası sureti getirtilerek dosya kapsamına alınmış, tarafların gösterdikleri tüm deliller toplanmıştır.
Davanın dayanağı olan … Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacının toplam 21.773,60 TL alacak üzerinden davalı … A.Ş. aleyhine icra takibi başlattığı, süresi içerisinde dosya borcuna, asıl alacağa tekabül eden işlemiş faize, faize, faiz oranına ve diğer tüm fer’ilerine itiraz edilmesi üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Tarafların iddia ve savunması ve mahkememizce belirlenen ihtilaf doğrultusunda (trafik sigortası genel şartlarında yapılan değişiklik de gözetilerek) davalının sorumluluğu ve sorumlu olması halinde sorumlu tutulması gereken miktarın tespiti amacıyla dosya bilirkişiye tevdi edilmiş, 25/03/2023 tarihli bilirkişi heyeti raporunda; bahse konu maddi hasarlı zincirleme trafik kazasının meydana gelmesinde; davacı … A.Ş. tarafından …ile sigortalanan … plaka sayılı aracın dava dışı sürücüsü …’ün, 2918 Sayılı … ’nun (52/b ve c) maddesini ihlali nedeniyle meydana gelen kazada; … plaka sayılı aracın arka kısmında meydana gelen hasardan, … plaka sayılı aracın ön kısmında meydana gelen hasardan %100 (yüzde yüz) oranında sorumlu olacağı, … plakalı aracın dava dışı sürücüsü …’ın, 2918 Sayılı …’nun (52/b ve c) maddesini ihlali nedeniyle meydana gelen kazada … plaka sayılı aracın arka kısmında meydana gelen hasardan, … plaka sayılı aracın ön kısmında meydana gelen hasardan %100 (yüzde yüz) oranında sorumlu olacağı, … plaka sayılı aracın dava dışı sürücüsü …’in, meydana gelen kazada etkisi ve ihmalinin bulunmadığı, davalı … A.Ş.nin meydana gelen kazada etkisi ve ihmalinin bulunmadığı, davalı … A.Ş. nin etkisi ve ihmalinin bulunmadığı, davacı … A.Ş. (VKN: …)’nin rücu hakkı olmadığı, bu minvalde herhangi bir hesaplama yapılmadığı, her ne kadar Bilirkişilik … tarafından yayımlanan bilirkişilerin Uyacağı Rehber İlkeler ve Bilirkişi Raporlarında Bulunması Gereken Standartlar’ın 27nci maddesinde “Bilirkişi münhasıran Hâkimin yetkisinde olan kusurluluk konusunda (asli/tali kusurlu, kusursuz, yüzdelik kusur oranı) herhangi bir değerlendirme yapamaz.” ifadesine yer verilse de 11.01.2022 tarihli duruşmasında verilen “tarafların iddia ve savunması ve mahkememizce belirlenen ihtilaf doğrultusunda (trafik sigortası genel şartlarında yapılan değişiklik de gözetilerek) davalının sorumluluğu ve sorumlu olması halinde sorumlu tutulması gereken miktarın tespiti amacıyla HMK. nın 273. maddesi gereğince bilirkişi inceleme yapılmasına, bir trafik kusur bilirkişisi, bir sigorta uzmanı, bir borçlar hukuku nitelikli hesap uzmanı ve bir de karayolları iş güvenliği uzmanı bilirkişinin görevlendirilmesine” ile rapor tanzim edilmesi yönünde işlem tesisi kararı ile mahkeminin bu yöndeki yazılı talimatı gereği tarafların sorumluluğuna dair oransal değerlendirme yapıldığı, raporda yer verilen yasa ve yönetmelik maddelerinin hukuki yorum niteliğinde olmayıp kaza olayının meydana gelmesine etken unsurları tespit amacı ile yardımcı kıstas olarak kullanıldığı, hukuki değerlendirmenin ve nitelendirmenin mahkemenin takdirinde olduğu rapor edilmiştir.
Davacının itirazlarının değerlendirilmesi amacıyla dosya bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, 10/05/2023 tarihli bilirkişi ek raporda; bahse konu maddi hasarlı zincirleme trafik kazasının meydana gelmesinde; davacı … A.Ş. tarafından …ile sigortalanan … plaka sayılı aracın dava dışı sürücüsü …’ün, 2918 Sayılı …’nun (52/b ve c) maddesini ihlali nedeniyle meydana gelen kazada … plaka sayılı aracın arka kısmında meydana gelen hasardan, … plaka sayılı aracın ön kısmında meydana gelen hasardan %100 (yüzde yüz) oranında sorumlu olacağı, … plakalı aracın dava dışı sürücüsü …’ın, 2918 Sayılı …’nun (52/b ve c) maddesini ihlali nedeniyle meydana gelen kazada … plaka sayılı aracın arka kısmında meydana gelen hasardan, … plaka sayılı aracın ön kısmında meydana gelen hasardan %100 (yüzde yüz) oranında sorumlu olacağı, … plaka sayılı aracın dava dışı sürücüsü …’in, meydana gelen kazada etkisi ve ihmalinin bulunmadığı, davalı … A.Ş.nin meydana gelen kazada etkisi ve ihmalinin bulunmadığı, davalı … A.Ş. nin etkisi ve ihmalinin bulunmadığı, davacı … A.Ş. (VKN: …)’nin rücu hakkı olmadığı, bu minvalde herhangi bir hesaplama yapılmadığı, her ne kadar Bilirkişilik … tarafından yayımlanan Bilirkişilerin Uyacağı Rehber İlkeler ve Bilirkişi Raporlarında Bulunması Gereken Standartlar’ın 27 nci maddesinde “Bilirkişi münhasıran Hâkimin yetkisinde olan kusurluluk konusunda (asli/tali kusurlu, kusursuz, yüzdelik kusur oranı) herhangi bir değerlendirme yapamaz.” ifadesine yer verilse de 11.01.2022 tarihli duruşmasında verilen “tarafların iddia ve savunması ve mahkememizce belirlenen ihtilaf doğrultusunda (trafik sigortası genel şartlarında yapılan değişiklik de gözetilerek) davalının sorumluluğu ve sorumlu olması halinde sorumlu tutulması gereken miktarın tespiti amacıyla HMK. nın 273. maddesi gereğince bilirkişi inceleme yapılmasına, bir trafik kusur bilirkişisi, bir sigorta uzmanı, bir borçlar hukuku nitelikli hesap uzmanı ve bir de karayolları iş güvenliği uzmanı bilirkişinin görevlendirilmesine” ile rapor tanzim edilmesi yönünde işlem tesisi kararı ile mahkemenin bu yöndeki yazılı talimatı gereği heyetimizce tarafların sorumluluğuna dair oransal değerlendirme yapıldığı, raporda yer verilen yasa ve yönetmelik maddelerinin hukuki yorum niteliğinde olmayıp kaza olayının meydana gelmesine etken unsurları tespit amacı ile yardımcı kıstas olarak kullanıldığı, hukuki değerlendirmenin ve nitelendirmenin mahkemenin takdirinde olduğu rapor edilmiştir.
Taraflar arasındaki ihtilafın; davacının … sigortacısı olduğu … plakalı araç için 14/06/2021 tarihinde meydana gelen kaza dolayısı ile yapmış olduğu ödemeyi rücuen davalıdan talep etme koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği, gerçekleşmiş ise talep edebileceği miktar ve bu kapsamda başlatılan icra takibine yapılan itirazın haklı olup olmadığı noktasında toplandığı tespit edilmiştir.
Eldeki davada, davacı … A.Ş. (VKN: …) vekili, TTK 1472/1 maddesi “hükmü uyarınca sigortalısına tazminat ödemesi yapan müvekkil şirketin davalı tarafa rücu hakkı bulunmaktadır.” savı ile ödenen tazminatın rücuen tahsilini talep etmektedir.
… 1472/1 maddesininde; “Sigortacı, sigorta tazminatını ödediğinde, hukuken sigortalının yerine geçer. Sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal eder. Sorumlulara karşı bir dava veya takip başlatılmışsa, sigortacı, mahkemenin veya diğer tarafın onayı gerekmeksizin, halefiyet kuralı uyarınca, sigortalısına yaptığı ödemeyi ispat ederek, dava veya takibi kaldığı yerden devam ettirebilir.” hükmü yer almaktadır.
Dosya kapsamından; 14.06.2021 günü saat 00.05 sıralarında dava dışı sürücü …’in sevk ve idaresindeki … plakalı kamyoneti ile …istikametinden …istikametine sol şerit üzerinde seyir halinde iken, olay yeri … yol kesimleri arasına geldiğinde, öndeki araca çarpmamak için duruşa geçtiği esnada, hemen arkasında ve aynı yönde ve şeritte seyrini sürdüren dava dışı sürücü …’ün sevk ve idaresindeki davacı … A.Ş. tarafından …ile sigortalanan … plaka sayılı aracın önünde duruşa geçen … plakalı kamyonetin arka kısmına, sevk ve idaresindeki aracının ön kısımları ile çarptığı, akabinde yine … plakalı aracın arkasından gelen ve aynı yönde ve şeritte seyreden dava dışı sürücü …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı aracın, hemen yakın ön ilerisinde duruşa geçen … plakalı aracın arka kısımlarına çarpması sonucu maddi hasarlı zincirleme trafik kazası meydana geldiği, kazanın, yerleşim yeri dışında …Otoyolunun …istikametine 6 km. gece vakti meydana geldiği, yolun bölünmüş, asfalt kaplama, düz ve eğimsiz bir yol olduğu, havanın yağışlı, yol yüzeyinin ıslak ve nemli olduğu, yolda görüşe engel herhangi bir cismin olmadığı, olay yerinde ışıklı/sesli işaret (Trafik Lambası) bulunmadığı, aydınlatmanın olmadığı, yol şerit çizgilerinin bulunduğu, yolun 3 şeritli olduğu, Emniyet Şeridi/banket bulunduğu, oto korkuluk bulunduğu, kaza raporunda hız limitine ilişkin herhangi bir bilgi bulunmamakta ise de, olay yeri yerleşim yeri dışı olduğundan,… hız sınırları başlıklı 100 maddesi gereğince, kaza yerindeki azami hız limitinin olay tarihi itibariyle 120 km/s olduğu anlaşılmaktadır.
2918 Sayılı …’nun, (52-b) maddesi “ sürücüler hızlarını, kullandıkları aracın yük ve teknik özelliğine, görüş, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmak zorundadırlar.” hükmünü, aynı Kanunun (52-c) maddesi ise “Diğer bir aracı izlerken yukarıdaki fıkrada belirlenen durumları göz önünde tutarak güvenli bir mesafe bırakmak” hükmünü havidir.
Yukarıda ayrıntılarına yer verilen bilirkişi asıl ve ek raporlarında da belirtildiği üzere; davacı … A.Ş. tarafından …ile sigortalanan … plaka sayılı aracın dava dışı sürücüsü …’ün, 2918 Sayılı …’nun (52/b ve c) maddesini ihlali nedeniyle meydana gelen kazada; … plaka sayılı aracın arka kısmında meydana gelen hasardan, … plaka sayılı aracın ön kısmında meydana gelen hasardan %100 (yüzde yüz) oranında sorumlu olacağı, … plakalı aracın dava dışı sürücüsü …’ın, 2918 Sayılı …’nun (52/b ve c) maddesini ihlali nedeniyle meydana gelen kazada … plaka sayılı aracın arka kısmında meydana gelen hasardan, … plaka sayılı aracın ön kısmında meydana gelen hasardan %100 (yüzde yüz) oranında sorumlu olacağı, … plaka sayılı aracın dava dışı sürücüsü …’in, meydana gelen kazada etkisi ve ihmalinin bulunmadığı, yine trafik görevlilerince tanzim edilen ve dava dosyası içerisindeki trafik kazası tespit tutanağında, havanın yağmurlu, zeminin ıslak olmasından ve orta ayırıcıda bulunan rögar giderinin tıkalı olmasından dolayı yağmur sularının yolun sol şeridine taşması ve birikinti yapmasından dolayı davalı … A.Ş.’nin “Can ve mal güvenliği bakımından gerekli önlemleri almaması, rögarın temizlenmediğinden dolayı kusuru olduğu” kanaati belirtilmiş ise de; davalı tarafça sunulan dosya içerisindeki olay yeri fotoğrafları, rutin bakım sicil kartları ve otoyol bakım formları incelendiğinde, ilgili şirket tarafından otoyolun güvenliği açısından gerekli tüm tedbirler ve önlemlerin ilgili mevzuat, teknik şartnameler ve standartlara uygun olarak alındığı, gerekli bakım ve yol temizliklerinin yapıldığını, ayrıca, kazanın gerçekleştiği otoyol kesiminde var olduğu iddia edilen yapısal kusurları tespit etmeye imkân verecek gerekli uzmanlık, mühendislik eğitimi, bilgi ve tecrübe gerektiğine ilişkin görüşleri de dikkate alındığında, belirtilen yol kusuruna ilişkin dosyada somut bir bilgi, belge, bir hata veya kusur tespit edilemediği (Su birikintisinin seviyesi) gibi, dava dışı sürücü …’in (beyanına göre) aynı yönde ve önünde seyreden ve plakasını alamadığı (TIR’ın) yol üzerinde yoldaki su birikintisi nedeniyle kaymasından dolayı TIR’a çarpmamak için duruşa geçtiği yönündeki beyanı dikkate alındığında meydana gelen kazanın sürücülerin, “hızlarını, kullandıkları aracın yük ve teknik özelliğine, görüş, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmamak, yola gereken dikkatlerini vermemeleri sonucu gerçekleşmesi sonucu, dikkatsiz ve tedbirsizlikleri sonucu” meydana geldiği, davalının işletmesinde olan otoyolda su birikintisi olması durumunda dahi araç sürücülerinin hızlarını, kullandıkları aracın yük ve teknik özelliğine, görüş, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmaları ve yola gereken dikkatlerini vermeleri gerektiği bu koşullara göre davalıya kusur atfedilemeyeceği değerlendirilmiştir. Bu tespit ve değerlendirmeler karşısında davalı … A.Ş.nin meydana gelen kazada etkisi ve ihmalinin bulunmadığı, böylelikle davacı … A.Ş. (VKN: …)’nin davalıya rücu hakkının bulunmadığı ve başlatılan takipte davacının kötü niyetli olmadığı kanaati ile davanın ve davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davalının kötü niyet tazminatı talebinin REDDİNE,
2-Hüküm altına alınan 179,90 TL harçtan, peşin yatırılan 262,97 TL harcın mahsubu ile bakiye 83,07 TL harcın karar kesinleştiğinde, talep halinde yatırana iadesine,
3-Zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.560,00-TL’nin davacıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
4-Davalı duruşmada kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde … Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 31/05/2023

Katip … Hakim ….
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır