Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. … 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
…
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/538 Esas
KARAR NO : 2023/365
BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …
DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … – ….
VEKİLİ : Av. … – …
DAVA : Tazminat (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç))
DAVA TARİHİ : 13/03/2018
KARAR TARİHİ : 02/06/2023
GR.KR.YZM.TARİHİ : 02/06/2023
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında 2001 yılı başından itibaren ticari alım satım ilişkisi başladığını, 12/11/2008 tarihli hisse devir sözleşmesi ve eki hisse devir sözleşmesi ile müvekkili şirkete ait …. … …’ndeki … parsellerde bulunan 1.800.000,00-TL devir bedeli ile davalıya teminat olarak devredildiğini, sözleşmenin 1. Ve 3. Maddelerinde ‘Hisse devrinin …’in …’e borçlarının bir kısmının teminat altına alınması maksadını taşıdığını, 4.madde de: Sözleşmenin imzalanmasından sonra borçların kapanması yada yeterli ek teminat verilmesi halinde hissenin müvekkili firmaya iade edileceğinin sözleşmenin imzalanmasından sonra 9 ay içerisinde (12.08.2009 tarihine kadar) borçlar kapanmaz yada yeterli ek teminat verilmezse …’in arsayı 3.kişilere satma hakkına sahip bulunduğu’nun kararlaştırıldığını, devamında, 15.12.2008 tarihinde: müvekkilinin ‘… ortaklarından dava dışı … ile ‘…’ arasında imzalanan Kooperatif Hisse devir sözleşmesi ve eki Hisse devir sözleşmesi ile: …’a ait …Kooperatifi’ndeki …. ada … parselde bulunan 3.903.42 m2’lik arsa 4.000.000.00-TL devir bedeli ile ‘…’e teminat olarak devredildiğini, … ile … arasında imzalanan ilk kooperatif hisse devir sözleşmesinde mevzu bahis taşınmaz teminat olarak verildiğinden herhangi bir devir tutarı yazılmadığını, sözleşme devir bedeli yazılmadığından… yönetimi tarafından kabul edilmediğini, dolayısıyla aynı tarihte herhangi bir yetkili kurumdan tespit alınmadan rayiç değerin çok altında bir değer ‘ …’ tarafından sözleşmeye yazıldığını, Hisse devir sözleşmesinin 1.ve 3.maddelerinde: ‘…’a ait hissenin: …’in, …’ borçlarının bir kısmının teminat altına alınması maksadını taşıdığını, …’in ‘…’e olan cari hesap borcu toplamı yaklaşık 2.532.727.00-TL’yi aşan miktarda teminat mevcutken ve teminatlara konu hisse devir sözleşmeleri yürürlükte iken; davalı ‘…’ tarafından hiçbir ihtar ve bildirim yapılmaksızın ayrıca verilen teminat senetlerinin bazıları icra takibine konu edilip ‘…’ ve şirket ortakları müvekkili … ile …’na ait mal varlıklarına haciz konulduğunu, şirket ortağı dava dışı …’na ait … ili, … İlçesi, … Köyü, … mevkiinde bulunan ve tapunun … pafta … parsel nosunda kayıtlı bulunan 375 m2 yüzölçümlü gayrimenkuldeki mevcut ½ hissesinin tamamı 750.000.00-TL bedelle 13.04.2009 tarihli Taşınmaz Satış Vaadi Sözleşmesi uyarınca ‘…’e devredildiğini, beyanla davacının davalı firmaya borçlu olmadığının tespiti ile davalı yanın haksız ve hukuka aykırı işlem ve eylemleri nedeni ile müvekkil firmanın uğradığı zararın ve gelir kayıpların davalı yandan tazminini, alacaklarının garanti altına alınması ve davalının mal kaçırma gayreti içerisinde olması nedeni ile davalı adına kayıtlı banka hesaplarına ihtiyati tedbir konulmasını, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin borçlarını ödeyen basiretli bir tacir olduğunu, müvekkili ile davacı arasındaki ilişkinin müvekkili firmanın ürettiği … boru profili satımından kaynaklandığını, taraflar arasındaki ilişkinin davacı …’in borçlarını ödemeyerek temerrüte düşmesi nedeniyle bozulduğunu, çeşitli protokoller yapılarak ticari ilişkinin devam ettirildiğini, nihayetinde 2009 yılı itibariyle ödenmeyen çekler için takibe geçildiğini, davacı tarafından takiplere itiraz edilmediğini ve takiplerin kesinleştiğini, çeklerin zamanaşımına uğraması nedeniyle davacı tarafından icra mahkemesine başvurulduğunu ve icranın geriye bırakılması kararı alındığını, bunun üzerine davacıya karşı alacak davalarının açıldığını, davacının borçlu olduğuna dair kesin delillerin olduğunu, … sayılı kararı ile …’in müvekkiline 17/07/2009 tarihinden itibaren 1.565.351,27-TL borcunun olduğunun hüküm altına alındığını ve kararın kesinleştiğini, müvekkili firma tarafından açılan ikinci alacak davası devam ederken menfi tespit davası açılmasının derdestlik ve hukuki yarara aykırı olduğunu, menfi tespit davasının nispi harca tabi olduğunu, davacı tarafından borcunun olmadığı tutar üzerinden harcın tamamlatılmasının gerektiğini, davacının gabine ilişkin olarak talep etmiş olduğu tazminat talebini kabul etmemekle birlikte TBK 28/f.2’de düzenlenen bir ve beş yıllık hak düşürücü sürenin dolmuş olduğunu, davacının dava dilekçesindeki talep ve sonuç kısmının açık olmadığını, devredilen taşınmazların teminat olarak değil borca karşılık olarak devredildiğini beyanla davanın reddini talep etmiştir.
KABUL VE GEREKÇE : Dava, tazminat davası niteliğindedir.
Mahkememizin, 01/12/2022tarihli … nolu ara kararında belirtilen harç kesin süreye rağmen yatırılmadığından dosyanın HMK. 150. maddesi gereğince harç yatırılıncaya kadar işlemden kaldırılmasına karar verildiği ve davacı tarafından harç yatırılmadığı görülmüştür.
Bu açıklama ışığında, somut olaya gelince; dosya 02/02/2023 tarihli celsede işlemden kaldırılmış olup, o tarihten itibaren 3 aylık süre içerisinde harç yatırılmadığından, HMK’nun 150/5. maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına karar verileceği sonucuna varılmış olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2-Alınması gereken 179,90-TL harcın peşin alınan 1.707,75-TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.527,85-TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde yatırana iadesine,
3-Davalı duruşmada kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının HMK’nun 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde, yatırana iadesine,
Dair, evrak üzerinden yapılan inceleme sonucunda, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde … Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 02/06/2023
Başkan …
e-imza
Üye …
e-imza
Üye …
e-imza
Katip …
e-imza