Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/509 E. 2022/588 K. 29.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/509 Esas
KARAR NO : 2022/588

DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 18/07/2022
KARAR TARİHİ : 29/09/2022
GR.KR.YZM.TARİHİ : 30/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilleri … Medikal Ve Tıbbi Gereçler Sağlık Ticaret ve Sanayii Limited Şirketi’nin bir aracının trafik kaydını öğrenmek için trafiğe gittiklerinde aracın sahibinin bu şirket gözüktüğünü öğrenmeleri üzerine şirketin yetkilileri konusunda belge almak için ticaret siciline gittiklerinde de bu şirketin kaydının terkin edildiğinin öğrendiklerini, yaptıkları araştırmada şirket muhasebecisinin üst üste üç yıl süre ile beyanname vermediğini ve sermaye artırımı için gerekli işlemleri yapmadığı için şirketin Ankara Ticaret sicilindeki kaydının resen kapatılmış olduğunu öğrendiklerini, şimdi ise aracın bu şekilde parkta kaldığını, işbu davada ihyasını istedikleri … Medikal Ve Tıbbı Gereçler Sağlık Tic. ve San. Ltd. Şti. adlı şirketin ticaret sicilinden terkin edilmeden önceki merkez adresinin “…Çankaya / Ankara” olan işbu şirketin ticaret sicilinden 6 Şubat 2015 tarihinde resen terkin edildiğini, bu terkin işleminin ilgililere ihtar yapılmadığını ve tebliğ edilmediğini, ticaret sicili müdürlüğünün ilgililere ihtar yapmadığını, ticaret sicili müdürlüğünün ilgililere, yani şirketi temsil ve ilzam edenlere, bu terkin kararını veya ondan önceki kararı yani sermayenin yükseltilmesi kararını tebliğ etmediği ve elden kişilere ihtar etmediğinden Yargıtay’ın hatalı işlem olarak değerlendirdiğini ve zamanaşımının işlememekte olduğunu içtihadı ile öngördüğünü, ihyasını istedikleri şirketin ticaret sicilinde resen terkin edildiğinden ötürü bu davada husumeti sadece ticaret sicil müdürlüğüne yönelttiklerini, mahkemece ihyasını talep ettikleri işbu davada kabul kararı verilmesi halinde emsal nitelikteki Yargıtay hükmünde de değinildiği üzere somut olayda şirket terkin edilmeden önce herhangi bir tasfiye kararı verilip tasfiye memuru da tayin edilmediğini, şirketin tasfiye edilmeden sermaye artırımı gerekçesi ile resen kaydının terkin edildiğini, ancak eğer müvekkillerinin haberi olmadan tasfiye memuru atanıp şirket tasfiyeye sokulmuş ve o nedenle kaydı terkin edilmiş ise ortada şirketin bir malvarlığı olduğunu, bunun da tasfiyeye dahil edilmesi için şirketin tasfiye/ek tasfiyesi için karar vererek şirketle ile ilgili işlemlerin yapılabilmesi için yeni bir veya birkaç kişiyi tasfiye memuru olarak atayarak tescil ve ilan edilmesini sayın mahkemeden talep etmek gerektiğini, eğer daha önce tasfiye memuru seçilmemiş ve resmen tasfiyeye sokulmamış ise doğrudan şirketin ihyasını karar verilmesine, 6335 sayılı kanun ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa eklenen geçici 7. madde gereğince işbu davayı ikame etme gereği hasıl olduğunu beyan ederek, Ankara Ticaret Sicili Müdürlüğünde kayıtlı 06.02.2015 tarihinde resen terkin edilen … Medikal Ve Tıbbı Gereçler Sağlık Ticaret ve Sanayii Limited Şti. (Seğmenler Vergi Dairesi / …. unvanlı şirket tüzel kişiliğinin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı …’nün 01/08/2022 tarihli cevap dilekçesinde özetle; müdürlükleri nezdinde …sicil numarası ile kayıtlı bulunan … Medikal Ve Tıbbi Gereçler Sağlık Ticaret ve Sanayi Limited Şirketi’nin 13/09/2004 tarihinde müdürlüklerinde kurulduğunu, dava konusu şirketin, geçici 10. maddesi kapsamında şirket sermayesini 10.000,00-TL’ye çıkarmadığı için Geçici 7. maddenin b bendindeki usule uygun olarak resen terkin edildiğini, şirketin kayıtlı son sermayesinin 5.000,00-TL (eski sistemde: 5.000.000.000-TL ) olduğunu ve bu hususun 16/09/2004 tarih ve 6137 sayılı TTSG’de ilan edildiğini, TTK Geçici 7. maddesinin 4. fıkrasının a bendinde tebliğ şeklinin belirtildiğini, … Medikal ve Tıbbi Gereçler Sağlık Ticaret ve Sanayi Limited Şirketi’nin müdürlüklerine bildirilen son adresinin …Ankara olduğunu, şirket adresine kapatılma nedenine ilişkin TTK’nin Geçici 7. maddesinin 4. fıkrasının a bendi uyarınca 03/07/2014 tarihinde çıkarılan tebligatın, “ilade taşınmış” notuyla iade olduğunu, ihtarın ayrıca 07/07/2014 tarih ve 8606 sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetelerinde ilan edildiğini, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 18’inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, her tacirin, ticaretine ait bütün faaliyetlerinde basiretli bir iş adamı gibi hareket etmesi gerektiğini, ayrıca şirketlerin 6102 sayılı TTK’nin 31’nci maddesi uyarınca, tescil edilmiş hususlarda meydana gelen her türlü değişikliği tescil ettirmesinin gerektiğini, ancak şirketin adres değişikliğinin tescili zorunluluklarını yerine getirmediğini ve bu konudaki sorumluluğun şirket yetkililerine ait olduğunu, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun geçici 7’nci maddesinin dördüncü fıkrasının (a) bendi gereğince ilan, ihtarın ulaşmadığı durumlarda, ilan tarihinden itibaren otuzuncu günün akşamı itibarıyla, yapılmış sayılacağını ve 11/2/1959 tarihli ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre yapılmış tebligat yerine geçeceğini, söz konusu TTK’ nin Geçici 7’nci maddesindeki tebligata dair hükümlerin, 7201 sayılı Tebligat Kanunu’na göre hem özel hüküm hem de sonraki hüküm niteliğinde olduğundan, TTK Geçici 7’nci madde hükümlerinin uygulanması gerektiğini, şirketin son adresine tebligat yapıldığından, tebligat ulaşmasa dahi yapılan ilanın Tebligat Kanunu uyarınca yapılmış bir tebligat sayılacağından yapılan ihtarın hukuka uygun olduğunu, 2 ay içinde bildirimde bulunmadığı takdirde münfesih sayılacağı ilanen bildirilen şirketin, süresi içinde başvuruda bulunulmadığı için 06.02.2015 tarih ve 8753 sayılı TTSG’de yapılan ilan ile sicilden re’sen terkin edildiğini, mahkeme şirketin TTK’nin Geçici 7. maddesindeki düzenlemeye göre terkin edilmemesi gerektiğine kanaat getirir ise şirketin ihyasına karar verilmesinin gerektiğini, bu durumda ek tasfiyeye karar verilmeyip şirketin ihyasının gerektiğini, resen terkinin hukuka uygun olduğuna kanaat getiriliyorsa, TTK’nin 547.maddesi uyarınca ek tasfiyeye karar verilmesi ve TTK’nin 547/2.maddesi gereğince tasfiye memuru atanması gerektiğini, Ticaret Sicili Müdürlüğünün tescile dair verilen kararlara karşı açılan davalarda yasadan doğan zorunlu hasım durumunda olduğunu, davada taraf gösterilmesinin gerekçesinin de bu olduğunu, bu nedenle yapılacak yargılama sonucu zorunlu hasım olmaları davanın açılmasında kusurları bulunmaması nedeniyle taraflarına yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiğini beyan ederek, davanın süre yönünden usulden reddine karar verilmesine, ek tasfiyeye karar verilmesi halinde TTK’nin 547/2. maddesi uyarınca tasfiye memuru atanmasına, Müdürlüklerine açılan bu davada yasal hasım olduğundan taraflarına aleyhe vekalet ücreti ve yargılama giderlerine hükmedilmemesine karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE : Dava; ticaret sicilden terkin edilen şirketin ihyası talebine ilişkindir.
Eldeki davada, …’nün … sicil numarası ile kayıtlı bulunan … Medikal ve Tıbbi Gereçler Sağlık Ticaret ve Sanayi Ltd. Şti.’nin 02.03.2015 tarihinde tasfiye aşaması gerçekleştirilmeksizin resen terkin edildiği ve 06.02.2015 tarihli Ticaret Sicil Gazetesinde ilan olunduğu, … plakalı aracın malikinin sicilden terkin edilen ve bu suretle tüzel kişiliği sona eren … Medikal ve Tıbbi Gereçler Sağlık Ticaret ve Sanayi Ltd. Şti. olduğu dosya kapsamı ile sabittir.
6102 sayılı TTK.nun geçici 7. maddesinin 1/a bendinde; “24.06.1995 tarihli ve 559 sayılı Türk Ticaret Kanununun Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Hükmünde Kararname gereğince, sermayelerini anılan kanun hükmünde kararname ile öngörülen tutarlara çıkarmamış anonim şirketler ile limited şirketler” hükmü yer almaktadır.
6102 sayılı TTK’nın geçici 7. maddesinin 4 fıkrasında; “Kapsam dâhilindeki şirket ve kooperatiflerin ticaret sicilindeki kayıtlı son adreslerine ve sicil kayıtlarına göre şirket veya kooperatifi temsil ve ilzama yetkilendirilmiş kişilere bir ihtar yollanır. Yapılacak ihtar, ilan edilmek üzere Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi Müdürlüğüne aynı gün gönderilir. İlan, ihtarın ulaşmadığı durumlarda, ilan tarihinden itibaren otuzuncu günün akşamı itibarıyla, 11/2/1959 tarihli ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre yapılmış tebligat yerine geçer. Ayrıca anılan ilan, bildirici niteliği haiz olarak ilgili ticaret ve sanayi odası veya ticaret, sanayi ya da deniz ticaret odasının internet sitesinde aynen yayımlanır.
Ticaret Sicil Müdürlüklerince; 559 sayılı Kanun Hükmünde Kararname gereğince sermaye artırımında bulunmayarak münfesih olan şirketlere yapılacak ihtarda; ortaklarından, yönetici veya denetçilerden ya da müdürlerinden tebliğ tarihinden itibaren iki ay içinde tasfiye memurunun bildirilmesi, aksi takdirde, bu madde hükümlerine göre ticaret sicili kayıtlarından unvanın silineceği, şirkete ait malvarlığının unvana ilişkin kaydın silindiği tarihten itibaren on yıl sonra Hazineye intikal edeceği ve bunun kesin olduğu açıkça yazılacağı” hükmü yer almaktadır.
6102 sayılı TTK.’nun geçici 7. maddesinin 15. bendinde; “Bu maddede düzenlenmeyen hususlarda ilgili kanun ve esas sözleşmelerde öngörülen usullere göre hareket edilir. Bu madde gereğince tasfiye edilmeksizin unvanı silinen şirket veya kooperatiflerin ortaya çıkabilecek malvarlığı, unvana ilişkin kaydın silindiği tarihten itibaren 10 yıl sonra Hazineye intikal eder. Hazine bu şirket ve kooperatiflerin borçlarından sorumlu tutulmaz. Tasfiye memurlarının sorumlulukları konusunda özel kanunlardaki sorumluluğa ilişkin hükümler saklı kalmak kaydıyla bu kanun veya Kooperatifler Kanunu hükümleri uygulanır. Ticaret sicilinden kaydı silinen şirket veya kooperatiflerin alacaklıları ile hukuki menfaati bulunanlar haklı sebeplere dayanılarak silinme tarihinden itibaren 5 yıl içinde mahkemeye başvurarak şirket veya kooperatifin ihyasını isteyebilir.” şeklinde hükmü yer almaktadır.
Davalı … Müdürlüğünce ihyası istenen şirketin temsil ve ilzama yetkilendirilmiş kişilere ticaret sicilindeki adreslerine bu konuda ihtarat yapıldığına ilişkin tebligat bulunmamaktadır. Bu nedenle sicilden terkin işlemi hatalıdır ancak davacılar tarafından her ne kadar şirketin tam olarak ihyası talep edilmiş ise de, münfesihliğe sebebiyet veren sermayenin artırılmaması ve münfesihlik durumunun ortadan kalkmamış olması nazara alındığında, davacıların şirketin tam ihya talebinin yerinde olmadığı ve bu taleplerinin reddinin gerektiği fakat çoğun içerisinde az da bulunur kuralı gereği terkinden itibaren 10 yıllık sürenin de geçmediği (mevcut olayda ihyası istenen şirketin mal varlığı bulunduğundan 10 yıllık hak düşürücü süre uygulanır) hususu gözönüne alındığında, TTK. 547/2. maddesi gereği sadece şirketin üzerine kayıtlı olan araç ile sınırlı olmak üzere şirketin ihyasına, tasfiye memuru olarak ihyası istenen şirketin en son yetkili temsilcisi olan ve aynı zamanda davacı konumunda bulunan … T.C. kimlik numaralı …’ın atanmasına karar vermek gerekmiş, yine mevcut davada davalı … her ne kadar yasal hasım olsa da terkin işlemi usulsüz olduğundan yargılama giderlerinden red kabul oranına göre sorumlu tutulması gerekmiş, red kabul oranı da talebin parasal bir karşılığı bulunmadığından %50+%50 kabul edilmiş ve davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm fıkrası tesis kılınmıştır.
HÜKÜM:
1-Talebin KISMEN KABULÜ ile,
…nün … sicil numarası ile kayıtlı bulunan … Medikal ve Tıbbi Gereçler Sağlık Ticaret ve Sanayi Ltd. Şti.’nin üzerine kayıtlı … plakalı araç ile ilgili sınırlı olmak üzere ihyasına, fazlaya ilişkin talebin reddine
TTK. 547/2. maddesi gereğince ihya edilen şirkete … T.C. kimlik numaralı …’ın tasfiye memuru olarak atanmasına,
İhya kararının ticaret siciline tesciline ve ticaret sicil gazetesinde ilanına,
2-Alınması gereken 80,70-TL harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Davanın kabul edilen kısmı yönünden; davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T göre takdir edilen 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalı …’nden tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 140,20-TL (dava açılış masrafı ve posta gideri olmak üzere) yargılama giderinin kabul ret oranına göre 70,10-TL’si ile yatırılan 80,70-TL peşin harcın davalı …’nden alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın karar kesinleştiğinde ve istek halinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 29/09/2022

Başkan …
¸e-imza
Üye …
¸e-imza
Üye …
¸e-imza
Katip …
¸e-imza