Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/50 E. 2022/256 K. 04.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/50 Esas – 2022/256

T.C.
ANKARA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/50 Esas
KARAR NO : 2022/256

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 23/01/2022
KARAR TARİHİ : 04/04/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP :
Davacı vekilince mahkememize sunulan dava dilekçesinde özetle; Müvekkili, 21/07/2018 tarihinde …’ un sevk ve idaresinde bulunan … plaka sayılı motosiklette yolcu iken, motosiklet sürücüsü …’un direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu meydana gelen tek tarflı trafik kazası neticesinde ağır şekilde yaralandığını, müvekkilinin kaza sonucu %86 oranında iş gücü kaybına uğradığını bundan kaynaklı ömür boyu başkasının bakımına muhtaç hale geldiğini, yaşam boyu bakıcı zararının bulunduğunun açık olduğunu, sürekli iş göremezlik zararının davalı sigorta şirketi tarafından ödendiğini, huzurdaki davanın yaşam boyu sürekli bakıcı gideri zararına ilişkin olduğu, trafik kazası sonucu ağır şekilde yaralanarak yaşam boyu bir başkasının bakımına muhtaç hale gelmesine neden olan … plaka sayılı motosikletin, davalı … Sigorta Sigorta A.Ş. tarafından (kaza tarihini kapsayan) Karayolları Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası ile sigortalı olduğunu, davalı sigorta şirketine başvuru yapıldığını, arabuluculuk da anlaşma sağlanamadığını, beyan ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkilinin yaşam boyu bakıcı gideri zararına istinaden şimdilik 10.000,00-TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı taraftan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı sigorta şirketine mahkememize sunulan cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin yerleşim yerinin İstanbul olduğunu davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiğini, yetkili mahkemenin mevzuat gereği sigorta şirketinin genel müdürlük adresi sebebi ile İstanbul Anadolu Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, geçici iş göremezlik tazminatı teminat kapsamı dışında olduğunu sgk’nın sorumluluğunda olduğunu, haksız, mesnetsiz, usul ve yasaya aykırı davanın USULDEN REDDİNE, kusur durumunun şüpheye mahal vermemesi adına ceza dosyasının celbini, ilgili dosya eksikliği tamamlandıktan sonra dosyanın trafik ihtisas dairesine sevkine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE :
Dava, Trafik Kazasından Kaynaklı Tazminat davasıdır.
Mahkememizce, hastane kayıtları, poliçe ve hasar dosyası, SGK kayıtları, sosyal ekonomik durum tespiti ilgili yerlerden getirtilerek dosya arasına alınmıştır.
Eldeki davada, dava dilekçesinin şirkete 27/11/2020 tarihinde tebliğ edildiği, davalı sigorta şirketinin cevap dilekçesi ile yetki itirazında bulunduğu saptanmakla, öncelikle davalı vekilinin yetki itirazının değerlendirilmesi gerekmiştir.
6100 Sayılı HMK ‘nun 6/1.maddesinde; “Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişiliğin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.” hükmü yer almaktadır. Bu hüküm aksine kesin yetki kaydı olmayan tüm davalar için genel yetki kaydıdır.
Trafik kazası aynı zamanda haksız fiil teşkil eden bir eylem olduğundan 6100 Sayılı HMK’nun 16.maddesinde ise; “Haksız fiilden doğan davalarda haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesidir yetkilidir” hükmü yer almaktadır.
2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunun 110.maddesinde düzenlendiğinden diğer bir yetki kuralı da bu yasada yer almakta olup, madde metni “Motorlu araç kazalardan dolayı hukuki sorumluluğa ilişkin davalar sigortacının merkez veya şubesinin, veya sigorta sözleşmesini yapan acentanın bulunduğu yer mahkemelerinin birinde açılabileceği gibi, kazanın vuku bulduğu yer mahkemesinde de açılabilir” şeklindedir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonunda, mevcut davanın trafik kazasından kaynaklı tazminat davası olduğu, temelinin haksız fiile dayandığı, haksız fiil davalarında yetkili mahkemelerin 6100 sayılı HMK’nın 16.maddesinde, haksız fiilin meydana geldiği yer, zararın meydana geldiği yer ve zarar görenin yerleşim mahkemesi olarak belirlendiği, yine 6100 sayılı HMK’nın 6.maddesi gereğince genel yetkili olarak davalının ikametgahının da mevcut olayımızda yetkili olduğu, ayrıca poliçeyi düzenleyen şubenin bulunduğu yerin de 6100 sayılı HMK’nın 14.maddesi gereğince yetkili olduğu, 2918 sayılı kanunun 110/2.maddesin de yetkiye ilişkin HMK kapsamındaki düzenleme ile benzer bir düzenlemenin bulunduğu , söz konusu düzenlemeler mevcut olayımıza uygunlandığında, mevcut kazanın 07/04/2019 tarihinde meydana geldiği, zarar gören şahsın yani davacıların İstanbul’da oturduğu, davalı … Sigorta şirketinin merkezinin İstanbul olduğu, bu çerçevede HMK’nın belirlemiş olduğu yetki kuralları çerçevesinde mevcut davayı bakmada Ankara mahkemesinin yetkili olmadığı, her ne kadar davalı sigorta şirketinin Ankara’da Bölge Müdürlüğü olsa da en son çıkan Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 14/03/2018 tarih, 2017/17-1092 Esas 2018/463 Karar sayılı kararına göre Bölge Müdürlüklerinin acente ve şube sayılamayacağı, bundan dolayı söz konusu bölge müdürlüğünün bulunduğu yerin yetkili mahkeme olarak kabul edilemeyeceğinin belirtildiği, bu çerçevede davalı … Sigorta Şirketi’nin İstanbul Anadolu Mahkemelerinin yetkili olduğuna dair itirazının yerinde olduğu, davalının merkezinin İstanbul’da olması nedeni ile yetkisizlik kararı vermek gerekmiş, her ne kadar kısa kararda sehven İstanbul Mahkemelerine gönderilmesine denilmiş ise de; söz konusu davalı yönünden yetkili mahkemenin İstanbul Anadolu Mahkemeleri olduğu anlaşılmakla, kararın kesinleşmesine müteakip talep halinde dosyanın İstanbul Anadolu Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine şeklinde deklinde düzeltilerek, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :
1-Mahkememizin yetkisizliği nedeni ile HMK nun 114/1-ç ve 115/2 maddesi uyarınca davanın usulden REDDİNE,
2-Kararın kesinleşmesine müteakip talep halinde dosyanın İstanbul Anadolu Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemelerine gönderilmesine,
3-HMK’nun 331/2 maddesi gereğince yargılama giderlerinin yetkili mahkemece hüküm altına alınmasına,
4-İş bu ilam taraflardan birinin süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde kararı veren mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli ya da yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmesi gerektiği, aksi takdirde resen HMK 20. maddesi gereğince mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği hususunun taraflara ihtaratına;
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mankemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 04/04/2022