Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/412 E. 2022/578 K. 26.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/412 Esas – 2022/578
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/412 Esas
KARAR NO : 2022/578
DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/06/2022
KARAR TARİHİ : 26/09/2022
KR.YZL.TARİHİ : 27/09/2022

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin hizmet personeli alımı, 2012 ve 2016 yılları arasında imzalanan Teknik ve İdari Şartnameler ve Sözleşmeler ile davalı tarafından üstlenildiğini, söz konusu yıllar arasında davalının işçisi olarak çalışan işçi …, 16/05/2019 tarihli dilekçesi ile müvekkili idareye başvurarak 2013 yılından itibaren Genel Müdürlük’te çalıştığını belirttiğini ve 15/02/2015 tarihine kadar olan çalışmalarına ait kıdem tazminatının kendisine ödenmesini talep ettiğini, ilgilinin başvurusu ve müvekkiline sunduğu belgelerin incelendiğini, kıdem tazminatına hak kazandığı değerlendirilerek 2.775,47 TL kıdem tazminatı 22/05/2019 tarihinde hesabına ödendiğini, söz konusu ödemenin 1.342,26 TL’sinin yüklenici firma davalıdan rücuen tahsilinin gerektiğini, dava dışı işçiye yapılan ödemenin çalıştığı tüm yüklenici firmalardan rücuen tahsili amacıyla Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile alacak davası açıldığını, anılan mahkemece yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda alınan 19/04/2022 tarihli bilirkişi raporuna istinaden davalı taraf olarak gösterilmeyen yüklenici firmaların olduğunun tespit edildiğini, bu sebeple dava sonunda diğer yüklenici firmalar hakkında dava açıldığı için onların davalı olarak gösterilmediğini, ancak mezkur dosya için hazırlanan 19/04/2022 tarihli bilirkişi raporu ile … Elektronik Medikal Temizlik Gıda Otomotiv Ürünleri Pazarlama Sanayi Dış Ticaret Limited Şirketi için dava açılmadığı tespit edildiğinden bu davanın açıldığını, bu sebeple geri kalan firmaların sorumlu olduğu kıdem tazminatı miktarlarının düşüldüğünü ve raporda sorumluluğu tespit edilen … Elektronik Medikal Temizlik Gıda Otomotiv Ürünleri Pazarlama Sanayi Dış Ticaret Limited Şirketi için dava açıldığını beyanla, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 2.775,47 TL’nin davalının sorumluğunda olan 1.342,26 TL’sinin ödeme tarihi olan 22/05/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dışı … isimli personelin, müvekkili şirket tarafından 2014 yılında çıkışı yapıldığını, 2019 yılında yapmış olduğu başvuru karşılığı ödendiği iddia edilen kıdem tazminatından müvekkili şirketin sorumlu tutulmasının mümkün olmadığını, dava dışı personelin 2014 yılında müvekkili şirket tarafından çıkışı yapıldığını, 2019 yılında, müvekkili şirketin herhangi bir dâhli bulunmadan yapılan bir fesih sebebiyle ödenen kıdem tazminatından müvekkili şirketin sorumlu tutulmasının mümkün olmadığını, dava dışı personel müvekkili şirket nezdinde çalışmakta iken tüm hak edişleri kendisine eksiksiz bir şekilde dendiğini, müvekkili şirketin etki alanı dışında gerçekleşen bir durum sebebiyle müvekkili şirkette karşı rücu talebinde bulunmanın usul ve yasaya aykırı olduğunu, kabul anlamına gelmemek kaydıyla, dava dışı personele ödendiği belirtilen kıdem tazminatının bir kısmından müvekkili şirketin sorumlu tutulabileceği düşünülse dâhi, davacı tarafın ilgili tutarın tamamını müvekkili şirketten talep etmesi de usul ve yasaya aykırı olduğunu, kabul anlamına gelmemek kaydıyla, dava dışı personele ödendiği belirtilen kıdem tazminatının bir kısmından müvekkili şirketin sorumlu tutulabileceği düşünülse dâhi, müvekkili şirketin sorumluluğu (kabul anlamına gelmemek kaydıyla) kendi çalıştırdığı süre ve dava dışı personelin devir anındaki ücret seviyesiyle sınırlı olduğunu, dava dışı personele ait SGK kayıtları incelendiğinde görülecektir ki, müvekkili şirket tarafından çıkışı yapıldıktan sonra dava dışı personel, davacı kurum nezdinde çalışmaya devam ettiğini, davacı tarafından da kabul edildiği üzere, dava dışı personelin müvekkili şirketten çıkışının yapılması ile dilekçe ile hak ediş talebinde bulunması arasında 5 yıldan fazla bir süre bulunduğunu, hâl böyle iken, müvekkili şirketin etki alanı dışında gerçekleşen fesih sebebiyle ödenen kıdem tazminatının hesaplanma usulüne dikkat çekmek gerektiğini, bu sebeple, kabul anlamına gelmemek kaydıyla, dava dışı personele ödendiği belirtilen kıdem tazminatının bir kısmından müvekkili şirketin sorumlu tutulabileceği düşünülse dâhi, müvekkili şirketin sorumluluğu (kabul anlamına gelmemek kaydıyla) kendi çalıştırdığı süre ve dava dışı personelin devir anındaki ücret seviyesiyle sınırlı olduğunu beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER, KABUL VE DEĞERLENDİRME: Dava, rücuen alacak istemine ilişkindir.
Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasının halen derdest olduğu anlaşılmıştır.
HMK.nun 166/1. maddesine göre, aynı mahkemede görülmekte olan iki dava arasında bağlantı var ise davanın her aşamasında talep üzerine veya resen birleştirme kararı verilebilir. 14.02.1992 tarih ve 3/2 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararı gereğince bir yargı çevresi içinde kurulmuş bulunan aynı düzeydeki mahkemeler, davaların birleştirilmesi açısından aynı mahkeme sayılır. Davaların aynı sebepten doğması veya biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması halinde iki dava arasında bağlantı ve irtibat varsayılır. Kanun bu gibi durumlarda gerçeğin daha iyi ortaya çıkması ve taraflar arasındaki hukuki ilişkinin daha iyi karara bağlanmasını sağlamak için davaların birleştirilmesine imkan sağlamıştır (Yargıtay HGK. 03.10.2001, 14-929/679).
Bu kabulden hareketle somut olay incelendiğinde; Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile eldeki dava dosyanın davacısının ve dava sebebinin aynı olduğu, verilecek hükümlerin aynı mahiyette ve aynı yönde olmasının hukuki güvenlik ve yargıya duyulan güven bakımından önem arzettiği, ayrıca dosyalarda yapılacak usul işlemlerinin benzer olacağı gözetildiğinde usul ekonomisinin birleştirmeyi gerektirdiği, böylelikle dosyalar arasında hukuki ve fiili irtibat bulunduğunun kabulünün gerektiği, dava dosyalarının birleştirilmesinde taraflar açısından hukuki yarar da olduğu kanaati ile davanın, daha önce açılan Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasındaki dava ile birleştirilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm fıkrası tesis kılınmıştır.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- HMK 166/1 maddesi uyarınca, Mahkememizin 2022/412 esas sayılı dosyasındaki davanın, yine Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasındaki dava ile BİRLEŞTİRİLMESİNE,
2-Yargılamanın Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası üzerinden yürütülmesine,
3-Birleştirme kararının HMK166/3 maddesi gereğince derhal ilk davanın açıldığı mahkemeye bildirilmesine;
4- Harç, yargılama gideri ve vekalet ücreti ile ilgili olarak birleştirilen dosya üzerinden karar verilmesine,
Dair, tarafların yokluğunda, asıl kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.26/09/2022