Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/396 E. 2023/46 K. 19.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/396 Esas
KARAR NO : 2023/46

DAVA : İflas (Adi Takipten Doğan İtirazın Kaldırılması Ve İflas (İİK 156))
DAVA TARİHİ : 02/06/2022
KARAR TARİHİ : 19/01/2023
GR.KR.YZM.TARİHİ : 19/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan İflas (Adi Takipten Doğan İtirazın Kaldırılması Ve İflas (İİK 156)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı hakkında Ankara …Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Karar sayılı ve 20.10.2015 tarihli ilamına istinaden Ankara …İcra Dairesi Müdürlüğü’nün … Esas numaralı dosyasında 27/05/2019 tarihli takip talebi ile alacaklı müvekkilinin alacağını tahsil etmek amacıyla ilamlı icra takibine başlanıldığını, borçlu şirkete icra emrinin tebliğ edildiğini ve borçlu hakkındaki takibin kesinleştirilmiş olmasına rağmen şirket tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığını, yapılan sorgulamalar neticesinde şirket üzerine kayıtlı mal varlığına rastlanılamadığından 07/12/2021 tarihli dilekçeleri ile İİK 43. maddesine dayanarak daha önce genel haciz yoluyla başlattıkları ilamlı icra takibine, iflas yoluyla takip hükümlerine göre devam edilmesini talep ettiklerini, borçlu şirkete yeni takip yoluna göre düzenlenmiş iflas ödeme emrinin 15/12/2021 tarihinde tebliğ edildiğini, borçlu tarafından borca ve ferilerine itiraz edildiğinden takibin durduğunu, İİK 156. Maddesi hükümleri gereğince ve kanunda belirtilen bir yıllık süresi içinde borçlunun iflas ödeme emrine itirazının kaldırılması ve iflasına karar verilmesi zorunluluğunun doğduğunu, müvekkilinin ilama bağlı alacağına kavuşabilmesi için borçlunun haksız itirazının kaldırılarak iflasına karar verilmesi gerektiğini, İİK 159.maddesi gereğince mahkememizce gerekli görülecek muhafaza tedbirlerinin alınmasının gerektiğini, takip konusu yapılan alacağın ilama bağlı bir alacak olması dolayısıyla dava süresince alınarak tedbirler için teminat yatırılması gerekmediğini beyan ederek; davanın kabulü ile İİK 156 maddesi gereğince itirazın kaldırılmasına, takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına, dava süresince defter tutma ve mahkememizce gerekli görülecek diğer muhafaza tedbirlerinin alınmasına, borçlu şirketin iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle; dava dilekçesindeki iddiların kabulünün mümkün olmadığını, haciz talepli icra emrinin iflas talebine dönüştürülmesi gibi, öncelikle haciz talepli takipte şirket merkezlerine dahi haciz yapılmamış olması gerçeği karşısında iyiniyetten bahsedilmesinin mümkün olmadığını, başka deyişle haciz talebinde samimi olmayan davacının sırf tazyikte bulunmak için şirketin iflasına tevessül etmesini hukukun himaye etmeyeceğinin pek tabii olduğunu, diğer yandan ülke ekonomisinin menfi durumu ve çok uzun süren ve halen etkileri hissedilen pandemi dolayısıyla bütün yurtta hissedilen çöküntü nedeniyle yaşanılan bu menfi durumdan faydalanmaya çalışılmasının kabulü mümkün olmadığı gibi, yaklaşık 50 yıllık kuruluşlu müvekkili şirketin elinde olmayan zaafiyetinden faydanılmaya çalışmasının kabul edilir olmadığını, davacı yanın kesinleşmiş haciz talepli takip sonrası, iflas talepli takibine itiraz edilmesinden dolayı mahkememizden %20 icra inkar talebinde bulunulmasının da davacı yanın iyiniyetli olmadığının tek başına kanıtlamaya yeterli olduğunu beyan ederek; mahkememizce re’sen gözetilecek hususlarla iyiniyetten yoksun olduğu %20 icra inkâr tazminat talebi ile kanıtlı huzurdaki davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
KABUL VE GEREKÇE : Dava, iflas istemine ilişkin olup, davanın yasal dayanağı İİK. 156 vd. maddeleridir.
Eldeki davada, Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün …. sicil numarasına kayıtlı davalı şirketin İİK. 43 maddesi gereğince iflasa tabi olup, davalı şirketin muamele merkezi itibariyle İİK. 154. maddesi kapsamında mahkememizin yetkili olduğu, Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasında borçlu hakkında Ankara15. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin Esas, …. Karar sayılı kararı dayanak gösterilerek ilamlı icra yapıldığı, söz konusu takip yolunun alacaklı vekilinin icra müdürlüğüne vermiş olduğu 07/12/2021 tarihli dilekçe ile iflas yolu ile takibe çevrildiği, söz konusu iflas takibine ilişkin ödeme emrinin borçluya 15/12/2021 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu tarafından 20/12/2021 tarihinde borca itiraz edildiği, ödeme emrinin borçluya tebliğ tarihinden itibraren İİK. 156/4 maddesindeki 1 yıllık süresi içerisinde işbu iflas davasının açıldığı dosya kapsamıyla sabit olup taraflar arasındaki ihtilafın; Ankara …Asliye Hukuk Mahkemesi’nin …. Karar sayılı kararı uyarınca davacının davalıdan olan alacağı nedeni ile davalı şirketin iflası şartlarının bulunup bulunmadığı noktasında toplandığı anlaşılmıştır.
İİK. 156/3. maddesi gereğince davalı-takip borçlusunun ödeme emrine itiraz etmesi karşısında davacı işbu dava ile öncelikle borçlunun itirazının kaldırılmasını müteakiben iflasına karar verilmesini talep etmiş olmakla, mahkememizce öncelikle takip tarihi itibariyle davacının alacaklı olup olmadığının saptanması gerekmiştir.
Yukarıda açıklanan hukuki gerekçe ışığında yapılan incelemede; icra takibinin dayanağının Ankara …Asliye Hukuk Mahkemesi’nin…. Karar sayılı kararı olduğu, söz konusu kararın Yargıtay 13.Hukuk Dairesi tarafından onanarak 23/08/2019 tarihinde kesinleştiği, davacının alacağının kesinleşmiş ilama dayanması nedeni ile ihtilaf konusu olamayacağı, davacı tarafından ilam dayanak alınarak icra takibi yapıldığı, icra takibinde istemiş olduğu faizlerin takip tarihine kadar mahkememizce hesaplandığında ödeme emrinde talep edilen faizlerin doğru olduğunun tespitinin yapıldığı, bu çerçevede davacının davalıdan iflas ödeme emrinde yazan miktar yönünden alacaklı olduğu anlaşılmış ve mahkememizce 06/10/2022 tarihli celsenin (1) nolu ara kararı uyarınca icra dosyasına davalı borçlu tarafından yapılan itirazın kesin olarak kaldırılmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce icra dosyasına yapılan itirazın kesin kaldırılmasından sonra depo emrine esas olmak üzere dosyanın bilirkişiye tevdi edildiği, bilirkişi tarafından hazırlanan 23/10/2022 tarihli rapora göre; davacının davalıdan 19.061,75-TL alacaklı olduğunun rapor edildiği görülmüştür.
Mahkememizin 08/12/2022 tarihli celsesinde İİK 158/2 gereği davalı borçluya 19.061,75-TL’nin icra dosyasına ya da mahkemeye depo edilmesi için meşruhatlı tebligat çıkartıldığı, söz konusu tebligat doğrultusunda 19.061,75-TL ‘nin mahkememize depo edildiği görülmüştür.
Mahkememizce yapılan yargılama sonunda, davalı tarafından mahkememizin 08/12/2022 tarihli celsesinin (2) nolu ara kararı doğrultusunda çıkartılan depo emri gereğince davacı tarafından mahkememize depo emrinde belirtilen bedel yatırıldığından Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 15/06/2016 tarih, …. Karar sayılı ilamı, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23.Hukuk Dairesi’nin …Karar sayılı ilamları gereğince davacının iflasa yönelik talebinin reddine yine mevcut davanın açılmasına davalı taraf sebebiyet verdiğinden yargılama giderlerinden davalının sorumlu tutulmasına, mahkememize depo edilen 19.061,75-TL’nin kısa karar ile birlikte Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına tahsilat kaydedilmek üzere gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :
1-Davanın reddine,
2-Kısa karar ile birlikte mahkememiz veznesinde depo edilen 19.061,75-TL’nin Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına tahsilat kaydedilmek üzere gönderilmesine,
3-Harçlar Kanunu’na göre alınması gereken 179,90-TL harçtan, peşin alınan 80,70-TL harcın mahsubu ile bakiye 99,20-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı duruşmada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan toplam 3.429,82‬-TL (dava açılış masrafı, tebligat ve posta gideri, bilirkişi ücreti ve ilan masrafları olmak üzere) yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından kullanılmayan kısım ile 20.000,00-TL iflas avansının HMK’nun 333. maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde, yatırana iadesine,
7-Davalı tarafından yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın HMK’nun 333. maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde, yatırana iadesine,
8-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliği tarihinden itibaren 10 gün içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 19/01/2023

Başkan …
¸e-imza
Üye …
¸e-imza
Üye …
¸e-imza
Katip …
¸e-imza