Emsal Mahkeme Kararı Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/342 E. 2023/208 K. 29.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … …MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/342 Esas – 2023/208
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.

…MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/342 Esas
KARAR NO : 2023/208

HAKİM : ….
KATİP :….

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. ….

DAVALI :….
VEKİLİ : Av. ….
DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/05/2022

BİRLEŞEN … … MAHKEMESİ’NİN 2023/83 ESAS, 2023/89 KARAR SAYILI DOSYASINDA;

DAVACI :….
VEKİLİ : Av. …

DAVALI : ….
VEKİLİ : Av. ….

DAVA : Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/02/2023

KARAR TARİHİ : 29/03/2023
KR.YZL.TARİHİ : 03/05/2023

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı … Taahhüt Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi ile davacı müvekkili şirket arasında 20/11/2020 tarihli sözleşme imzalandığını, müvekkili şirket tarafından davalı ile aralarında imzalanmış olan 20/11/2020 tarihli sözleşmeye uygun olarak, davalının talebi doğrultusunda asansör parçalarının temini sağlanmış ve anlaşma konusu diğer tüm işlerin yapılıp teslim edildiğini, davalı borcunun bir kısmını ödemiş ancak takibe konu 18/02/2022 tarihli cari hesap ekstresinde yer alan bakiye 30.309,36 TL borcu ödemediğini, müvekkili üzerine düşen ediminin tümünü yerine getirmesine rağmen davalı(borçlu) şirket söz konusu borcunu ödemediğini bu sebeple …Müdürlüğü 2022/4972 Esas sayılı dosyası üzerinden cari hesap bakiye alacağının tahsilini temin için icra takibi başlatıldığını, takip dosyasından gönderilen ödeme emri 15/03/2022 tarihinde davalıya tebliğ edildiğini, davalı borçlu şirket tarafından 16/03/2022 tarihinde “ilamsız takip ile ilgili borcu bulunmadığı” gerekçesi ile hukuka aykırı, zaman kazanmak amacıyla kötüniyetli olarak; takibe, borca,cezai şarta, faize, fer’ilerine itiraz ettiğini, müvekkili şirketin bakiye borcu şifahi olarak davalı şirketten talep etmesi üzerine davalı yanca müvekkili şirkete gönderilmiş olan 11/02/2022 tarihli ihtarnamede de söz konusu mal/hizmetlerin teslimi ikrar edilmiş olmakla birlikte; söz konusu ihtarnamede teslim edilmiş olan mal/hizmetlerin ayıplı olduğu iddia edilmişse de davalı basiretli tacir gibi davranmayarak süresi içinde ayıp ihbarında bulunmadığını, bu durumun davalı şirkete gönderilmiş olan … …. Noterliği …yevmiye numaralı 21/02/2022 tarihli ihtarnamede de davalıya ihtar edildiğini, takibe salt borcu bulunmadığı nedeniyle dayanaksız itiraz eden borçlunun borcu ödeme niyetinin olmadığı, ödeme yapmamak için her türlü hukuki yola başvuracağı açıkça görüldüğünden mal kaçırma tehlikesini önleyebilmek adına (alacağın rehinle de temin edilmemiş olduğundan) davalı borçlunun borca yeter miktardaki üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarına, araç ve gayrimenkullerine ihtiyati haciz kararı verilmesini, …Müdürlüğü’nün 2022/4972 Esas sayılı dosyasına davalının hukuka aykırı, haksız ve zaman kazanmak amacıyla kötü niyetli olarak yapılmış olan; takibe, borca,cezai şarta, işlemiş ve işleyecek faize ve diğer tüm fer’ilerine ilişkin itirazların iptaline, takibin devamına, davalının müvekkilime asıl alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili süresinden sonra sunduğu cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafça, sözleşmede belirtilen hiçbir taahhüt tam olarak yerine getirilmediğini, davacı tarafın eksik ve ayıplı olarak teslim ettiği ve müvekkilince tamamlanan kısımların yapımı istenilen 4 durak araç asansörü mukavemet olarak elverişli olmayıp müvekkilce çelik malzeme ile ekstra güçlendirme yapıldığını, her iki taraftan aşağıdan yukarıya olmak üzere ray sistemi takıldığını, araç asansörü ve kapı geçişleri baklava dilimi sac ile altı güçlendirilerek kapatıldığını, araç asansör içi boyanmış olup, aracın geçip durabileceği şekilde engeller konulduğunu, asansör içerisine özel imalat 60 cm kısa boy fotosel konulduğunu, davacı taraf ile yapılan sözleşmede kepenk kapı yazmasına rağmen panjur olarak adlandırılan dayanıksız ve kesinlikle araç asansörü için uygun olmayan 5 kapı takıldığını, müvekkili şirketçe bu kepenk kapılar değiştirildiğini, asansörün kepenk kapılar ile uyumlu çalışması için pompa takıldığını, hidrolik ünite, araç asansörünün kalkış ve inişine elverişli olmadığı için ünite üzerindeki ekipmanlar değiştirildiğini, araç asansörü panosunun, araç asansörü hidrolik sistemi için uygun olarak imal edilmemesi sebebiyle panoya ekstra ekipman takılarak çalıştırılmıştır. Panonun asansör için uygun imal edilmediğini bizzat panocunun kendisi söylediğini, hidrolik pistonlara susturucu alındığını ve takıldığını, müvekkili firma, yukarıda sayılan ve sayılanlar dışında birçok işlem yapmak zorunda kaldığını, davacı tarafın sözleşmeye aykırı olarak teslimini taahhüt ettiği malzemeleri ayıplı olarak teslim etmesi sebebiyle müvekkili firma söz konusu eksikleri dışarıdan tamamlamak zorunda kaldığını, değiştirilen tüm parçalar, bina sakinlerinin bilgisi dahilinde değiştirildiğini, ayrıca değişimi sağlanan tüm parçalar müvekkili firma tarafından muhafaza altına alındığını, söz konusu parçaların uzman bir bilirkişi tarafından incelenmesini talep ettiğini, davacı tarafın işi tamamlamaması sebebiyle birçok kısımda harici ödeme yaparak işin tamamlanması yoluna gidildiğini, davacı tarafın sözleşmeye aykırı hareket ettiği gibi aynı zamanda ayıplı imalatlar yaptığını, teslim etmediği ve eksik teslim ettiği işlerin olduğunu, harici imalatların ve ayıplı işlerin fatura, fotoğraf ve servis kayıtlarının müvekkil firma elinde bulunduğu, yapılmayan, ayıplı olarak yapılan yahut sözleşmeye aykırı olarak düşük kaliteye sahip ürünlerin teslim edilmesi nedeniyle, davalı tarafa ödeme yapma yükümlülüğümüzün bulunmadığı hususları ihtar edildiğini, davacı taraf, sonraki beyanlarında müvekkili firmanın ayıp ihbarını süresi içerisinde yapmadığını, aynı zamanda müvekkili firmanın “ayıp” iddiasına ilişkin hususları ispat edemediğini, tamamladığını iddia ettiği işlere ilişkin miktar belirtmediğini ifade ettiğini, müvekkili firmanın basiretli bir tacir gibi davranmayarak, zaman kazanmak amacıyla haksız ve kötü niyeli olarak takibe itiraz ettiği iddiasını kabul etmediğini, takibinde haksız ve kötü niyetli olan davacı hakkında takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkûm edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

BİRLEŞEN … … MAHKEMESİ’NİN 2023/83 ESAS, 2023/89 KARAR SAYILI DOSYASINDA;

İDDİA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı …Limited Şirketi ile müvekkili şirket arasında 20/11/2020 tarihli sözleşme imzalandığını, müvekkili şirket söz konusu borç ilişkisinde … olduğunu, müvekkili sözleşme konusu işi müteahhite teslim etmekle yükümlü olduğunu, davalı taraf, sözleşmeye uygun olarak, müvekkili şirketin talebi doğrultusunda asansör parçalarının teminini sağladıklarını ve anlaşma konusu diğer tüm işlerin yapılıp teslim edildiğini, müvekkilinin borcun bir kısmını ödediğini ancak takibe konu 18/02/2022 tarihli cari hesap ekstresinde yer alan bakiye 30.309,36 TL borcu ödemediğinden bahisle …Müdürlüğü’nün 2022/4972 Esas Sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, icra takibine itiraz edildiğini, itiraz sonrasında davalı tarafından itirazın iptali davası açıldığını, söz konusu itirazın iptali davası … …Mahkemesi’nin 2022/342 Esas Sayılı dosyası ile görüldüğünü ve derdest olduğunu, açılan menfi tespit davası ile davalı tarafın açmış olduğu itirazın iptali davasının bağlantılı olması sebebiyle, birleştirmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili tarafından edim ifa edilmiş olmasına rağmen birleşen dava davacısı şirket tarafından, …Kanunu uyarınca davalının basiretli bir tacir gibi davranarak yasal süresi içerisinde müvekkile ayıp ihbarında bulunulmayıp, müvekkili şirkete olan bakiye borcun kendisinden talep edilmesi üzerine 11.02.2022 tarihli mesnetsiz iddialara dayanan ihtarnameyi gönderdiği görüldüğünü, bu nedenle birleşen dava davacısı şirketin ayıba dayalı iddialarının hukuken himayesi mümkün olmadığını, karşı tarafın süresinde ve koşulları olmayan ayıp ihbarına müvekkili tarafından, … …. Noterliği 21.02.2022 tarih ve …yevmiye numaralı ihtarname ile kendisine ayıp ihbarında bulunulmadığı ve sair itirazlar bildirildiğini, aynı zamanda işbu ihtarname ile davalı borçlu temerrüde de düşürüldüğünü, birleşen dava davacısı şirketin aleyhine başlatılan takibe itirazının iptali için açılan dava derdest iken, davacı işbu menfi tespit davasını ikame ettiğini, bu aşamada açılan hukuki yarar koşulu bulunmayan davanın hukuken kabulünün mümkün olmadığını, nitekim birleşen dava davacısı şirket, kendisi aleyhine takip başlatıldıktan önce/sonra menfi tespit davası açmamış olup taraflarınca 12.05.2022 tarihli itirazın iptali davası açıldıktan sonra işbu dava ikame edildiğini, itirazın iptali davası yargılaması halen devam etmekte iken borçlu davalı, menfi tespit davası açtığını, söz konusu davanın HMK m. 114/1-h-ı uyarınca usulden reddi gerektiğini, zira … kararlarında da itirazın iptali davası açıldıktan sonra menfi tespit davası açılması durumunda menfi tespit davasının, HMK m. 114/1-h uyarınca dava şartı yokluğundan dolayı usulden reddi gerektiğini, itirazın iptali davası bakımından davalı olan karşı tarafın itirazın iptali davasından önce de menfi tespit davası açabilme imkanı bulunmaktayken bu yola başvurmaması ve itirazın iptali davasından sonra davaya cevap süresini kaçırmaları sonrasında süresi geçtikten sonra dilekçeyi sunmaları ve söz konusu dilekçeye ve sunduklarına karşı muvafakatinin olmadığını beyan etmeleri üzerine menfi tespit davası açma kararı aldıkları gözetildiğinde menfi tespit davası bakımından hukuki yararı bulunmadığını beyanla, fazlaya ilişkin talep ve dava hakkımız saklı kalmak kaydıyla asıl dava olan itirazın iptali davasının kabulü ile taraflarınca karşı taraf aleyhine başlatılan …Müdürlüğü 2022/4972 Esas sayılı dosyasına davalının hukuka aykırı, haksız ve zaman kazanmak amacıyla kötü niyetli olarak yapılmış olan, takibe, borca, cezai şarta, işlemiş ve işleyecek faize ve diğer tüm fer’ilerine ilişkin itirazların iptaline, takibin devamına, kötüniyet tazminatı talebinin kabulüne, birleşen dava menfi tespit davasının öncelikle hukuki yarar yokluğundan sonuç olarak usul ve yasaya aykırı olması nedeniyle esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER, KABUL VE DEĞERLENDİRME: Asıl dava cari hesaptan kaynaklanan alacak için başlatılan icra takibine itirazın iptali ve icra inkar tazminatı, birleşen dava ise menfi tespit istemine ilişkindir.
Asıl dava yönünden, dava açılmadan evvel arabulucuya müracaat edilmiş olup iş bu dava şartı yerine getirilmiştir. Birleşen dava, davanın açıldığı tarih itibari ile arabuluculuk müessesine tabi olmadığından birleşen dava yönünden arabulucuya müracaat şartı aranmamıştır.
…Müdürlüğü’nün 2022/4972 Esas sayılı dosyasının Uyap kayıtları ile asıl davada dayanılan cari hesaba esas faturaların örnekleri getirtilerek dosya kapsamına alınmıştır.
Asıl davanın dayanağı olan …Müdürlüğü’nün 2022/4972 Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; asıl dosya davacısının 08/10/2021 tanzim ve 21/02/2022 vade tarihli cari hesaba dayalı olarak 30.309,36 TL asıl alacak ve 183,10 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 30.492,46 TL alacak için davalı/birleşen dosya davacısı aleyhine icra takibi başlattığı, davalı/birleşen dosya davacısının süresi içerisinde borca ve ferilerine itiraz etmesi üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Asıl dosya davacısının ticari defterlerin açılış ve kapanış tasdiklerinin süresinde yapılıp yapılmadığının dolayısı ile delil niteliğine haiz olup olmadığının tespiti, davaya konu faturanın/faturaların/cari hesabın davacının ticari defterlerine kayıtlı olup olmadığının kayıtlı ise kayıt tarihinin tespiti, faturaya/faturalara istinaden davacının ticari defterlerinde ödeme kaydının olup olmadığının varsa ödeme miktarı ve ödeme tarihinin bildirilmesi var ise dayanak belgenin ibrazı, davacının ticari defterleri arasında farklılık var ise farklılık arz eden kayıtların tespiti ve dayanaklarının ibrazı maksadıyla dosya bilirkişiye tevdi edilmiş, 16/01/2023 tarihli bilirkişi raporunda; davacının usulüne uygun 2021 ve 2022 yılları ticari defterlerinin; HMK’nın 222/2 maddesi uyarınca ticari davalarda delil olarak kabul edilebilme niteliğine sahip olduğu, davacının, kendi ticari defterlerine göre, davalıdan 98.335,48 TL açık hesap (cari hesap) alacağının olduğu, 28.09.2022 tarihli celsede; davalı tarafa 2010-2021 yıllarına ilişkin tüm ticari defterlerin, kayıtların ve belgelerin bulunduğu yeri bilirkişi incelemesine esas olmak üzere bildirmesi istenilmiş ve iki haftalık kesin süre verilmiş ise de; davalı tarafın bildirimde bulunmadığı, HMK’nın 222/3 maddesinde “İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği, diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.” şeklinde düzenleme yapıldığı, delillerin takdiri mahkememize ait olmak üzere davalı/birleşen dosya davacısı ticari defterlerini ibraz etmemiş olduğundan davacının ticari defterleri sahibi lehine delil olarak kabul edileceğinden davacının, takip tarihi itibari ile davalıdan talebi ile bağlı olarak 30.309,36 TL alacaklı olduğu kanaati oluştuğu, davacının 21.02.2022 tarih 3256 nolu cevap ihtarnamesinin tebliğ şerhi dosyada görülemediğinden 30.309,36 TL asıl alacağa faiz hesaplanamadığı rapor edilmiştir.
Taraflar arasındaki ihtilafın; asıl dava yönünden, davacının … … Müdürlüğünün 2022/4972 Esas sayılı takip dosyasına dayanak 08/10/2021 tanzim tarihli cari hesap ekstresi kapsamında davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarı ve bu kapsamda yapılan icra takibine itirazın haklı olup olmadığı noktasında toplandığı,
Karşı dava yönünden ise, asıl davadaki ihtilaf dolayısıyla birleşen dosya davacısının karşı tarafa borçlu olup olmadığının tespitine ilişkin olduğu belirlenmiştir.
Asıl davada davacı, cari hesap extresine dayalı olarak başlatılan takibe yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı isteminde bulunmuş; karşı taraf, asıl dava kapsamında davaya süresinde cevap dilekçesi sunmamış, böylelikle davayı esastan inkar etmiştir. Birleşen dosyada ise davacı taraf, asıl davadaki ihtilaf dolayısıyla davalıya borçlu olmadığının tespitini talep etmiş, davalı taraf davanın reddini istemiştir.
Davalı/birleşen dosya davacısının ticari defterlerinin incelenmesi adına ve ticari defterlerin ibrazı amacıyla 28/09/2022 tarihli celsede hazır olan vekiline kesin süre verilmiş, verilen kesin süreye rağmen ticari defterler incelemeye arz edilmemiştir. Davalı/birleşen dosya davacısı usulüne uygun tebliğe rağmen bilirkişi raporuna karşı da süresinde beyan dilekçesi sunmamıştır.
Bu tespitlere göre asıl dosya kapsamında; davacı şirketin cari hesaba dayalı alacağının tahsili amacıyla başlattığı icra takibine, karşı tarafça itiraz edilmesi üzerine eldeki asıl davanın açıldığı, taraf defterlerinin incelenmesi hususunda alınan ara karar doğrultusunda davalı şirketin, usulüne uygun kesin süre ihtarına rağmen ticari defterlerini incelenmek üzere sunmadığı ve sunmamaya dair kabul edilebilir bir mazeret de göstermediği, davacı şirketin ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme neticesinde cari hesaba dayanak faturaların yöntemine uygun şekilde defterlerinde kayıtlı olduğunun tespit edildiği, karşı tarafın defterlerini ibraz etmemesi karşısında davacı ticari defterlerinin kendisi lehine delil olarak kabul edilmesi gerektiği, böylelikle cari hesaba dayanak fatura konusu mal/hizmetin karşı tarafa tesliminin ve davacının davalıdan 30.309,36 TL alacaklı olduğunun bilirkişi raporu ile sabit olduğu anlaşılmakla; bu miktar üzerinden davanın kabulü gerekmiştir. Alacağın likit olması ve takibe itirazın haksız olması karşısında hüküm altına alınan miktar üzerinden %20 oranı ile hesaplanan icra inkar tazminatına da hükmedilmiş, takipten önce karşı tarafın temerrüde sevki ispat edilmediğinden işlenmiş faize yönelik talebin reddine karar verilmiştir.
Bileşen dava yönünden ise ; asıl dosya davacısı itirazın iptaline ilişkin asıl davayı açtıktan sonra, karşı taraf asıl davaya süresi içerisinde cevap dilekçesi sunmamış ve ticari defterlerinin yerini de usulüne uygun ihtarata rağmen bildirmemiştir. Bu noktadan sonra asıl dosyanın davalısı olan şirket, birleşen menfi tespit istemli davayı ikame etmiş ve açılan dava asıl dava dosyası ile birleştirilmiştir. İtirazın iptali davasının açılmasından sonra, bu davada ileri sürülebilecek savunma sebeplerinin ayrı bir menfi tespit davası kapsamında ileri sürülmesinde hukuki yarar bulunmadığından, aynı hukuki sebebe dayalı birleşen davanın hukuki yarar dava şartı yokluğundan usulden reddine karar vermek gerekmiş ve neticeten aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A)ASIL DAVANIN KISMEN KABULÜNE,
1-Davalı ……Limited Şirketinin, davacı tarafından başlatılan …Müdürlüğü’nün 2022/4972 Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın 30.309,36 TL asıl alacak bakımından iptali ile takibin kaldığı yerden aynı şartlarda devamına,
6.061,87 TL icra inkar tazminatının davalı ……Limited Şirketin’den alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2-Alınması gerekli karar ve ilam harcı 2.070,43 TL olduğundan peşin alınan 368,28 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.702,15 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
3-Zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00-TL’nin 1.312,07 TL’sinin davalıdan, geri kalan 7,93 TL’sinin davacıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
4-Davacı duruşmada kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca kabul ve red oranına göre hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalı duruşmada kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca kabul ve red oranına göre hesaplanan 183,10 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 460,68 TL harç toplamı ve 2.191,00 TL posta, tebligat ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.651,48 TL yargılama giderinin red kabul oranına göre hesaplanan 2.635,56 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, geri kalanın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın karar kesinleştiğinde ve istek halinde yatırana iadesine,
B)BİRLEŞEN DAVANIN USULDEN REDDİNE,
1-Alınması gereken 179,90 TL maktu harcın, peşin alınan 517,61 TL harçtan mahsubu ile bakiye 337,71‬ TL harcın karar kesinleştiğinde, istek halinde yatırana iadesine,
2-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
3-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmının HMK’nun 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde ve istek halinde yatırana iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde … Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 29/03/2023

Katip …. Hakim ….
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır